31 Temmuz 2022'de Türkçe Vikipedi'de portallerinsonlandırılmasıyla birlikte, bu portal artık kullanılmamakta ve tarihsel bir kayıt olarak saklanmaktadır. Bu konu hakkında tartışmayı yeniden başlatmak için köy çeşmesi gibi daha geniş bir ortamda görüş isteyiniz.
Hoş geldiniz
Futbol portaline hoş geldiniz
Futbol, on birer oyuncudan oluşan iki takım arasında, kendine özgü küresel bir topla oynanan takım sporu. 21. yüzyıl itibarıyla 200'ün üzerinde ülkede 250 milyonu aşkın oyuncu tarafından oynanmaktadır ve dünyadaki en popüler spordur.
Türkiye Kupası'nda en son 2005 yılında şampiyonluk elde eden Galatasaray, bu şampiyonlukla birlikte 9 yıl sonra kupayı müzesine götürdü. Galatasaray teknik direktörü Roberto Mancini, Galatasaray teknik direktörü olarak ilk kupa şampiyonluğunu yaşadı. Fiorentina, Lazio, Internazionale ve Manchester City takımlarıyla da ulusal kupa şampiyonluğu yaşayan İtalyan teknik direktör, böylelikle kariyerinde çalıştırmış olduğu tüm kulüp takımlarıyla ulusal kupa şampiyonluğu elde etmiş oldu. Eskişehirspor, dördüncü kez oynadığı Türkiye Kupası finalinde üçüncü kez kupayı kaybetti. Daha önce Bursaspor ile 2012 Türkiye Kupası finalindeFenerbahçe'ye 4-0'lık skorla kaybeden Eskişehirspor teknik direktörü Ertuğrul Sağlam ise bu maçla birlikte kupayı kazanma şansını ikinci kez yitirmiş oldu.
Henry, gençlik yıllarında yerel takımında oynadığı ve büyük umut vadeden bir futbolcu olduğunu gösterdiği Paris'in varoş semtlerinden olan Les Ulis, Essonne'da doğdu ve yetişti. AS Monaco tarafından yetenekleri fark edilen Henry'le hemen sözleşme imzalandı ve Henry profesyonel anlamda sahalara ilk olarak 1994'te adım attı. Sergilediği güzel grafik onu İtalya şampiyonu Juventus'a transfer olmadan önce Fransa millî futbol takımına kadar yükseltti. Arsenal'e 10,5 milyon £'e transfer olmadan önce kanatta sergilediği performansla düş kırıklığı yaratan bir sezon geçirdi.
Henry, Arsenal'da iken adını dünya çapında bir üne kavuşturdu. İlk başlarda Premier League'de güçlük çekmesine karşın Henry hemen hemen her sezon Arsenal’ın en golcü oyuncusu olmayı başardı. Danışmanı ve koçu Arsène Wenger'in uzun süreli yönlendirmeleri sonucunda Henry çok üretken bir futbolcu haline geldi ve Arsenal'ın boy gösterdiği tüm turnuvalarda ve Premier Lig'de toplam 226 golle en önemli golcüsü oldu. Fransız golcü diğer takım arkadaşlarıyla iki Premier League şampiyonluğu ve üç de FA Kupası kazandı. İki kez FIFA Dünya'da Yılın Oyuncusu Ödülü'ne aday olarak gösterilen Henry iki kez İngiltere'de Yılın Futbolcusu Ödülü ve üç kez de Futbol Yazarları Derneği Yılın Futbolcusu Ödülü'nü kazanma başarısını gösterdi. Henry Arsenal'daki son 2 yılını kaptan olarak geçirdi ve takımını 2006 UEFA Şampiyonlar Ligi finaline sırtladı. Haziran 2007'de Arsenal'la geçirdiği 8 yıldan sonra Barcelona'ya 24 milyon €'ya transferi gerçekleşti. Katalan ekibiyle ilk başarısını 2008-2009 sezonunda ligi, kupayı ve Şampiyonlar Ligi'ni kazanarak üçlü bir zafer şeklinde elde etti. Temmuz 2010'da ise New York Red Bulls'la sözleşme imzaladı. Henry, Red Bulls'ta oynadığı bir dönem Arsenal'de kiralık olarak forma giymiştir.
Henry, Fransa millî futbol takımı bünyesi altında FIFA '98 ve Euro 2000'i kazanarak benzer başarılara imza attı. Ekim 2007'de, Michel Platini'nin Fransa'nın en golcü oyuncusu olma rekorunu elinden aldı. Kendi deneyimlerinden ötürü Henry, futbolda ırkçılıkla mücadele eden bir birey konumundadır. Henry Nike, Reebok, Pepsi, Renault, Gillette gibi kuruluşların reklamlarında yer almıştır.
Turnuvaya damgasını vuran ve takımın dünya şampiyonluğu olmasına büyük katkısı bulunan Diego Maradona, Azteca'da Arjantin ve İngiltere arasında oynanan çeyrek final maçında, takımının ilk golünü, yıllarca "Tanrının eli" olarak anılacak olan, eliyle atmış olsa da, 2. golü orta sahadan 6 kişi çalımlayarak atmıştır. Maçtan sonra Maradona, ilk golü için "Biraz Maradona'nın kafasıyla, biraz da Tanrı'nın eliyle" atıldığını iddia etti. 2. golü ise, 2002'de FIFA web sitesinde yapılan oylamada "Yüzyılın Golü" seçildi. Devamını oku...
Seçilen alıntı
Beş gün çalışacaksın, İncil'in dediği gibi. Yedinci gün Tanrı'ya aittir. Altıncı günse futbola aittir.
Aston Villa Football Club (telaffuzu /ˈæstən ˈvɪlə/; kısaca Villa, The Villa, The Villans olarak da bilinir); Aston, Birmingham'da kurulan ve Premier League'de mücadele eden İngiliz futbol kulübü. 1874'te kurulan kulüp, 1897'den beri iç saha maçlarını Villa Park'ta oynamaktadır. 1888'de kurulan English Football League'in de kurucularından olan Aston Villa, aynı zamanda 1992'de kurulan Premier League'in de kurucuları arasındadır. Kulübün eski sahibi ve başkanı Doug Ellis tarafından 2006'da satışa çıkarılan kulüp, Amerikalı iş adamı Randy Lerner tarafından satın alındı.
Football League First Division ve FA Cup'ı yedişer kez kazanan Aston Villa, İngiltere'deki en başarılı kulüplerden biri olarak gösterilmektedir. 1981-82 sezonunda, şimdiki adıyla UEFA Şampiyonlar Ligi kupasını kazanarak, bu kupayı alan beş İngiliz takımından biri olmuştur. Beş kez EFL Cup ve bir kez FA Charity Shield şampiyonluğuyla Aston Villa, kazandığı kupalar bakımından İngiltere'nin dördüncü büyük takımı konumundadır.
Dünya Kupası final maçları, turnuvanın sonunda dünya şampiyonunu belirlemek için oynanır. Maçın 90 dakikalık normal süresinin beraberlikle sonuçlanması durumunda, on beşer dakikalık iki devre halinde 30 dakikalık uzatma devreleri başlar. Bu uzatmanın sonunda da eşitlik bozulmazsa seri penaltı atışlarına geçilir. Penaltı atışlarını kazanan takım şampiyon olur. Turnuva tarihi boyunca sadece bir kez, 1950 yılında final tek maç üzerinden oynanmadı. Bu turnuvada gruplarını lider bitiren dört takım (Uruguay, Brezilya, İsveç ve İspanya) final grubu adı verilen bir grupta karşılaştı ve grubu lider bitiren Uruguay şampiyon oldu. Uruguay'ın; son maçlar öncesi grup lideri olan ev sahibi Brezilya'yı, son maçta 2-1 yenerek kupaya uzanması sebebiyle bu maç, FIFA tarafından 1950 FIFA Dünya Kupası'nın final maçı olarak kabul edildi.
Günümüze kadar düzenlenen on dokuz turnuvaya, yetmiş altı farklı ülke katıldı. Final maçlarında ise on iki ülke oynarken bunların sekizi şampiyon olmayı başardı. Düzenlenen yirmi turnuvada da yer almayı başaran tek takım olan Brezilya, aynı zamanda beş kez şampiyon olarak kupanın en başarılı takımı unvanının da sahibidir. İtalya dört, Almanya dört, Uruguay, Arjantin ve Fransa iki, İngiltere ve İspanya ise birer kez bu kupayı kaldırmıştır. En çok üst üste final oynamayı başaran iki ülke, üç kez ile Brezilya ve Almanya'dır. İtalya, Hollanda, Arjantin ve yine Brezilya ise iki kez üst üste final oynamıştır. Ayrıca şimdiye dek final oynama başarısını sadece UEFA ve CONMEBOL konfederasyonlarına bağlı ülkeler kazanmıştır.