İçeriğe atla

Vikipedi:Haftanın seçkin maddesi/Temmuz 2012

Vikipedi, özgür ansiklopedi
2008:
Önbelleği boşalt



27. Hafta

Abiyogenez, doğa bilimlerinde yaşamın kökeni sorusu, yeryüzünde yaşamın canlı olmayandan nasıl gelişebildiğinin araştırılmasıdır. Bilimsel uzlaşmaya göre abiyogenez günümüzün 4,4 milyar yıl öncesi ile 2,7 milyar yıl öncesi arasında meydana gelmiştir. Bu zaman aralığının başı olan 4,4 milyar yıl öncesi, su buharının sıvılaştığı zamandır. 2,7 milyar yıl öncesi ise, sabit karbon (12C ve 13C ), demir (56Fe, 57Fe, ve 58Fe) ve kükürt (32S, 33S, 34S, ve 36S) izotop oranlarının mineral ve çökeltilerin biyolojik kaynaklı olduğuna, biyolojik göstergelerin ise fotosenteze işaret ettiği zamandır. Bu konu aynı zamanda, Büyük Patlama'dan beri evrenin 13,7 milyar yıllık gelişimi sırasında gerçekleşmiş olabileceği düşünülen, güneş sistemi veya dünya dışından yaşamın kaynaklandığını öne süren panspermia ve dış kaynaklı (eksojen) kuramlarını da içermektedir.

Yaşamın kökeni çalışmaları biyoloji ve insanın doğal dünyayı anlaması üzerinde çok büyük etkisi olmasına rağmen sınırlı bir araştırma alanıdır. Bu sahadaki ilerlemeler, araştırılan sorunun önemi yüzünden birçok insanın ilgisini çekse de genellikle yavaş ve aralıklıdır. Önerilen birçok kuram içinde demir-kükürt kuramı (önce metabolizma) ve RNA dünya hipotezi (önce genler) en çok rağbet görenlerdir. (Devamı...)
görtartışdeğiştirgeçmiş


28. Hafta

Dekonstrüktivizm, ya da yapısal analiz, 1980'lerin sonlarında ortaya çıkan bir postmodern mimari akımıdır. Yapının birimlerinin parçalanması fikrine dayanan bu akım, yapıların yüzeylerinde veya cephelerinde, mimarinin bazı elemanlarını yamultmaya ve kaydırmaya hizmet eden yapı ve mahfaza gibi düz çizgili olmayan şekilleri kurgulama fikirlerine ilgidir. Dekonstrüktivist tarza sahip binaların en önemli karakteristik özellikleri, binayı gözlemleyenlere sürekli bir belirsizlik ve kaos hissini vermeleridir.

Esasında, dekonstrüktivistler olaran tanınan bazı mimarlar, Fransız filozof Jacques Derrida'nın fikirlerinden etkilenmişlerdir. Her ne kadar Peter Eisenman ile Jacques Derrida birbirlerine oldukça yakın olsalar da Peter Eisenman'ın dekonstrüktivist olması ve bu mimari tarzı benimsemesi, tanışmalarından çok önce gerçekleşmiştir. Peter Eisenman'a göre dekonstrüktivizm, radikal şekilciliğe ilgisinin bir uzantısı olarak ele alınmalıdır. Dekonstrüktivizmin bazı uygulayıcıları, konstrüktivizmin geometrik dengesizlikleri ve biçimsel deneylerinden de etkilenmişlerdir. (Devamı...)
görtartışdeğiştirgeçmiş


29. Hafta

Nightwish, Finlandiyalı müzik grubudur. 1996 yılında Kitee’de kurulmuş olan grup; 1997-2001 yılları arasındaki çalışmalarında power metal türünün örneklerini verirken, 2002 ve sonrası albümlerde müziğine senfoniyi de katarak sonradan senfonik power metal olarak anılacak türe öncülük etmiştir. Günümüze kadar 4 milyondan fazla albüm satan Nightwish, kurulduğu günden beri 40’ı aşkın sayıda ülkeyi ziyaret etmiştir.

İlk albümü “Angels Fall First” ve ilk teklisi “The Carpenter”ı 1997 yılında yayınladığından beri ülkesinde dikkat çekmekte olan grup; sırasıyla 1998, 2000 ve 2002 yıllarında yayınlanan “Oceanborn”, “Wishmaster” ve “Century Child” albümleri ile dünya çapında bir ün sahibi oldu. 2004 yılında yayınlanan ve 1 milyonluk satışa ulaşan “Once”dan çıkan, “Nemo” ile “Wish I Had An Angel” gibi teklilerin klipleri ise MTV ve Amerikan filmlerinin müziklerinde yer alarak, gruba Amerika’da ticari başarının kapılarını araladı ve böylece grup tarihinin en büyük turu olan “Once” Dünya Turu’na başladı. Turun sonlarına doğru, Eylül 2005’inde, “Highest Hopes” adlı “en iyiler” toplama albümü yayınlandı. (Devamı...)
görtartışdeğiştirgeçmiş


30. Hafta

Robbie Williams, (d. 13 Şubat 1974; Stoke-on-Trent), aynı zamanda pop grubu Take That'in bir üyesi olan İngiliz şarkıcı ve söz yazarıdır.

1990'ların ilk yıllarında bir parçası olduğu Take That grubu ile eşzamanlı olarak tanınmaya başladı. Daha sonra yaşanan çeşitli anlaşmazlıklar 1995'te gruptan ayrılarak solo kariyerine başlamasına sebep oldu. Gruptan ayrıldıktan sonraki dönemde yaşantı biçimi dolayısıyla içki ve uyuşturucu bağımlılığı ile mücadele ettiği zor zamanlar geçirdi. Basında yer alan haberler kariyerinin bittiğini söylüyordu ve 1997'de Life Thru a Lens ismiyle çıkardığı ilk albümü, içki ve uyuşturucu ile savaşına devam ettiği bu dönemde rehabilitasyon merkezinden izin alıp albümün ikinci single'ı "Lazy Days"in klibinde yer almasına rağmen, İngiltere dışında hiçbir kayda değer başarı gösteremedi. İngiltere'de de promosyon raflarına düşmesi uzun sürmedi. Albümden çıkan 3 single ile de kayda değer bir başarı kazanamadığında plak şirketinin onun geleceği hakkındaki endişeleriyle karşılaştı. (Devamı...)
görtartışdeğiştirgeçmiş


2008: