Sad Suresi: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
Değişiklik özeti yok |
Değişiklik özeti yok |
||
19. satır: | 19. satır: | ||
Sad suresi 10. ve 32 ayetlerinin mealleri, aslında Arapçasında hiçbir karışıklığa meydan vermeyecek net ve basit ifadeler yer aldığı halde, meal konusuna keyfi yaklaşımlara örnek olarak verilebilecek türden, birbirleriyle tamamen zıt anlamlara gelen meallerin görülebildiği örneklerdendir. Bu meallerde 10 ayette istifhâm-ı inkârî görmezden gelinmekte, 32 ayette ise [[Süleyman]] peygambere yakıştırılamayan bir ifade yer almaktadır. |
Sad suresi 10. ve 32 ayetlerinin mealleri, aslında Arapçasında hiçbir karışıklığa meydan vermeyecek net ve basit ifadeler yer aldığı halde, meal konusuna keyfi yaklaşımlara örnek olarak verilebilecek türden, birbirleriyle tamamen zıt anlamlara gelen meallerin görülebildiği örneklerdendir. Bu meallerde 10 ayette istifhâm-ı inkârî görmezden gelinmekte, 32 ayette ise [[Süleyman]] peygambere yakıştırılamayan bir ifade yer almaktadır. |
||
==Kaynakça== |
|||
{{Kaynakça}} |
|||
{{Sure|[[Kamer Suresi]] | [[A'raf Suresi]]}} |
{{Sure|[[Kamer Suresi]] | [[A'raf Suresi]]}} |
Sayfanın 20.27, 2 Ekim 2020 tarihindeki hâli
Sınıfı | Mekki |
---|---|
İsmin anlamı | Arap alfabesinde bir harf |
Sayısal bilgiler | |
Sure numarası | 38 |
Ayet sayısı | 88 |
Kelime sayısı | 735 |
Harf sayısı | 2991 |
Sad Suresi (Arapça: سورة ص ), Kur'an-ı Kerim'in 38. suresi.[1] Sure 88 ayetten oluşur.[2]
Sure ismini birinci ayettindeki “Sad” harfinden almıştır.[3] Mekke döneminde indirildiğine inanılmaktadır. Surede başlıca, Allah’ın birliği, paganların inkarları ve sapıklıkları sebebiyle azabı hak etmiş oldukları, Davud, Süleyman, Eyyüb, İbrahim, İshak, İsmail, el-Yesa’ ve Zülkifl Peygamberlerin kıssaları, Davut Peygamber’in hakemliği ve Muhammed'in temel görevi konu edilmektedir.
Sad suresi 10. ve 32 ayetlerinin mealleri, aslında Arapçasında hiçbir karışıklığa meydan vermeyecek net ve basit ifadeler yer aldığı halde, meal konusuna keyfi yaklaşımlara örnek olarak verilebilecek türden, birbirleriyle tamamen zıt anlamlara gelen meallerin görülebildiği örneklerdendir. Bu meallerde 10 ayette istifhâm-ı inkârî görmezden gelinmekte, 32 ayette ise Süleyman peygambere yakıştırılamayan bir ifade yer almaktadır.