Avatar: Son Havabükücü
- Diziden uyarlanan macera filmi için Son Hava Bükücü'ye bakınız.
Avatar: Son Havabükücü | |
---|---|
![]() | |
Format | Animasyon |
Tür |
Aksiyon Macera |
Proje tasarımcısı |
Michael Dante DiMartino Bryan Konietzko |
Senarist |
Michael Dante DiMartino Bryan Konietzko Aaron Ehasz Tim Hedrick |
Yönetmen |
Lauren MacMullan Dave Filoni Giancarlo Volpe Ethan Spaulding Joaquim Dos Santos |
Tema müziği bestecisi | Jeremy Zuckerman |
Ülke |
![]() |
Dili | İngilizce |
Sezon sayısı | 3 |
Bölüm sayısı | 61 (bölümleri listesi) |
Yapım | |
Yapım şirketi | Nickelodeon |
Yayın bilgileri | |
Kanal | Nickelodeon |
Yayın tarihi | 21 Şubat 2005 - 19 Temmuz 2008 |
Durumu | Bitti |
Kronoloji | |
Sonra gelen | The Legend of Korra |
Dış bağlantılar | |
Avatar: Son Havabükücü (Özgün adı: Avatar: The Last Airbender), ABD kaynaklı Emmy Ödüllü çizgi dizi. Asya etkileri taşıyan dövüş sanatları ve elementler etrafında dönen "Avatar Aang" ve arkadaşlarının dünyayı acımasız Ateş Kralı'ndan kurtarmak için çıktıkları macerayı anlatmaktadır. Dizinin senaryosu bir kitap serisi olarak yazılmıştır. Her sezon bir "kitap" ve her bölüm bir "bölüm" olarak tanımlanır. İlk olarak Kasım 2004'te yayınlanması planlanan dizi, ancak 21 Şubat 2005'te televizyonda gösterilmeye başlamıştır. Dizi ayrıca DVD olarak piyasaya çıkmıştır. Michael Dante DiMartino ve Bryan Konietzko yapımcı ekibin başındadır. Dizi, NickToons'da 6-11 yaş arası grubun dışında da çok yüksek reytinglere ulaşmıştır.[kaynak belirtilmeli] Dizinin bu büyük başarısı üzerine 2. ve 3. sezonun siparişi verilmiştir. 3. sezon ABD'de başlamış ve 2008 yılında bitmiştir. Dizideki kahramanların oyuncak figürleri, bilgisayar oyunları, kart oyunları vb. satışa sunulmuştur.
Oluşumu[değiştir | kaynağı değiştir]
Avatar: Son Havabükücü, Michael Dante DiMartino ve Bryan Konietzko'nun yapımcılık ve yönetmenliğinde, Kaliforniya'daki Nickelodeon Animasyon Stüdyoları'nda oluşturulmuştur. Animasyon süreci Güney Kore'de yapılmıştır. Dizinin ilk bölümü orijinal konsepte uygun olarak 6 yılda hazırlanmıştır. Bu bir animasyonu hazırlamak için gereken süreden çok daha fazladır. İlk olarak Kasım 2004'te yayınlanması planlandığı hâlde ancak Şubat 2005'te yayına başlamıştır.
Dizinin ilk sezonunun büyük başarısı üzerine Nickelodeon, 2. sezon için 20 bölüm sipariş etmiş ve yeni bölümler 17 Mart 2006'da yayınlanmaya başlamış ve 1 Aralık'ta sona ermiştir. 3. sezonun, ABD'de 2007'de gösterime girmiştir. 2008'de bitmiştir.
2010 yılında sinema filmi gösterime girmiştir. Çekimler Mart 2009'da Philadelphia (Filedelfiya)'da başlamış ve Grönland'da devam etmiştir.[kaynak belirtilmeli] Mart ayında çekimlerine başlanan filmin oyuncuları ise çoğunlukla yeni yüzlerden oluşmaktadır. Üçleme olarak tasarlanan projeye Paramount Pictures 350 milyon dolarlık bir bütçe ayırmıştır. 2012'de ikinci ve 2014'te üçüncü filmin tamamlanması planlandı. Üçlemenin ilk filmi olarak düşünülen ilk film ilk sezonu kapsamaktadır. Aslında filmin adının seriyle aynı olması planlanıyordu, fakat James Cameron'un 2009 yapımı üç boyutlu bilimkurgu filmi Avatar'la olan isim benzerliği sonucu filmin adından "Avatar" kelimesi çıkarılınca filmin adı Son Hava Bükücü oldu. Film Temmuz 2010'da gösterime girmiş ve aynı yılın kasımında DVD'si piyasaya çıkmıştır.
Yönetmen M. Night Shyamalan'ın belirlediği kadro şöyle:
- Aang rolü için Noah Ringer
- Katara rolü için Nicola Peltz
- Sokka rolü için Jackson Rathbone
- Zuko rolü için Dev Patel
- Suki rolü için Jessica Jade Andres
Avatar: Son Havabükücü dizisinin yaratıcıları Bryan Konietzko ve Michael Dante Dimartino, Avatar evreninde geçen yeni bir çizgi dizi hazırladıklarını doğruladı.[kaynak belirtilmeli] Avatar'ın dördüncü sezona devam etmeyeceğini açıklayan ikili, The Legend of Korra isminde yeni diziyi hazırladılar.[kaynak belirtilmeli]
Hikâye[değiştir | kaynağı değiştir]
Aang adlı 12 yaşındaki (Buz dağında 100 yıl donarak kalması düşünülünce 112 yaşındadır.) bir Hava Bükücü, Güney Hava Tapınağı'nda yaşamaktaydı. Yaşlı keşişlerden kendisinin Avatar olduğunu öğrendi. Normalde bir Avatar'a gerçek kimliği 16 yaşına bastığında söylenirdi ancak keşişler 4 ulus arasındaki savaşın yaklaşmakta olmasından korktukları için bunu daha önce açıkladılar çünkü bir savaş başladığında barışı getirebilecek ve dengeyi yeniden sağlayabilecek tek kişi Avatar'dı. Kısa bir süre sonra Aang, öğreticisi ve koruyucusu Keşiş Gyatso'dan ayrılmak ve eğitimine devam etmek için Doğu Hava Tapınağı'na gitmesi gerektiğini öğrendi.
Korkmuş ve kafası karışmış olan Aang, uçan bizonu Appa ile birlikte kaçmaya karar verdi. Ama Güney Okyanusu'nda ani bir fırtına ile karşılaştı ve okyanusun dibine doğru batmaya başladı. Kendinden geçmiş bir halde bilinçsizce Avatar Hâli'ne geçen Aang, kendisini ve Appa'yı korumak için bir balon yarattı. Ancak Aang yarattığı buzdağının içinde Avatar hâlinde kaldı ve bu buzdağı Güney Kutbu'na doğru sürüklendi. Katara ve Sokka balığa çıktıklarında Aang'i buldular ve Aang'e ateş ulusunun diğer uluslara yaptığı izdihamı durdurmak için yardım etmeye karar verdiler.
Uluslar[değiştir | kaynağı değiştir]
- Su Kabilesi: Su kabilesi üyelerinin ve su bükücülerin ana vatanıdır. Güney su kabilesi, Ateş Ulusu'nun bitmek bilmeyen akınlarına uğradığı için geri kalmış ve su bükücülerinin neredeyse hepsi yok edilmiştir. Kuzey Su Kabilesi ise gelişmiş bir yerdir. Su Kabilesi, Kuzey Su Kabilesi ve Güney Su Kabilesi olmak üzere toplam 2 kutuptan oluşur. Su elementini bükerler. Bazı güçlü su bükücüler kan bükebilmektedirler. Toprak Krallığı'nda bulunan bataklıkta yaşayan Su kabilesi kökenli insanlar bitkileri bükebilmektedir. Su aynı zamanda iyileştirme amaçlı kullanılabilmektedir.
- Toprak Krallığı: Toprak Krallığı yerlilerinin ve bükücülerin yaşadığı yerdir. Avatar dünyasındaki en geniş devlettir. Başkenti Ba Sing Se'dir. Ba Sing Se şehri Avatar dünyasındaki en büyük şehirdir. Bu krallıktaki insalar Toprak elementini bükebilirler, ayrıca kristal taş, lav, kum ve metali de bükebilirler.
- Ateş Ulusu: Ateş Ulusu adaları yerlilerinin ve bükücülerin yaşadığı yerdir. Ateş Ulusu birçok volkan adasından ve adacıklardan oluşur. Bu nedenle Ateş Ulusu, Toprak Krallığı'nı işgal etmektedir. Ateş Ulusu yerlileri ateş elementini bükebilirler, Ateş Ulusu'nu yöneten Kraliyet ailesi yıldırım da bükebilirler. Dünya'da beş yıldırım bükücü bulunur ve hepsi Ateş Ulusu kraliyet soyundandır.
- Hava Gezginleri: Hava bükücülerin ana vatanıdır. Tüm hava gezginleri hava bükebilmektedir. Ateş Ulusu, bütün Hava Gezginlerini soykırıma uğrattığı için Aang hariç dünyada hiçbir hava bükücü kalmamıştır. Batı Hava Tapınağı, Kuzey Hava Tapınağı, Doğu Hava Tapınağı ve Güney Hava Tapınağı olmak üzere toplam 4 tapınaktan oluşur. Hava elementini bükerler. Hava Gezginleri diğer uluslara nazaran bir devlet değildir ve göçebe yaşarlar. Devletleri olmadığı için orduları da olmamıştır.
Karakterler[değiştir | kaynağı değiştir]
Ana karakterler[değiştir | kaynağı değiştir]
- Aang: Avatar olmasına karşın eğlenmeyi çok seven 12 yaşında (teknik olarak 112 yaşındadır.) bir çocuktur. Eğlenmeye ve hava bükmeye bayılır.Uçan dev bizonu Appa ve ilk sezonun başında bulduğu küçük lemuru Momo onun hava tapınağından kalan tek arkadaşlarıdır. Henüz 12 yaşında olmasına rağmen tüm dünyanın sorumluluğu onun omuzlarındadır. Bu sorumluluğun yükü ağır geldiği içindir ki iç çelişkileri sürekli dışarı yansımaktadır. Aynı zamanda hayatta kalan tek hava bükücüdür. Neşeli, çekingen, dost canlısı bir kişiliği vardır. Katara'ya deliler gibi aşıktır. Başta yalnızca hava bükmeyi bilen Aang, Katara ve Toph'un yardımlarıyla su ve toprak, Zuko'nun öğretmenliğiyle de ateş bükmeyi öğrenecektir. Dizi ilerledikçe, Aang'in karakterinde olgunlaşma görülür. Aang Katara'yı tutulmadan önce öpmüştür ve birlikte olacağına inanır. Aang onu yine öper ama Katara önümüzde bir savaş var der. Ozai'nin kendisine fırlattığı yıldırımı yönlendirmeyi başarmış ancak ona yollamamıştır. 2. sezonun sonunda ölür ve Avatar haline girme yeteneği kırılır ama Katara onu özel bir suyla hayata geri döndürür. Ozai ile olan savaşında kendini bir kayaya sıkıştırır. Ve 7. çakrasının açılması için direnmeye başlar. Ozai kayayı tamamen yakmaya kalkışınca hava bükerek kurtulur. Ama yarası, sivri bir taşa çarpar. 7. çakrası sonunda açılır ve Avatar haline geçer. Aslan Kaplumbağa'dan öğrendiği enerji bükme ile Ozai'i öldürmesini gerek duymaz ve Ateş bükme gücünü de elinden alır. Dizinin sonunda ateş kralını yenip savaşı sona erdirir. Ateş kralını yendikten sonra Avatar haline usta düzeyinde girmeyi başarmıştır.Ayrıca doğadaki 5 yıldırım bükücüden birisidir. The Legend of Korra'ya göre Ateş Lordu Zuko, Toprak Kralı ile Toprak Krallığında Ateş ulusu kolonilerini birleştirerek Birleşik Cumhuriyeti kurmuşlardır. Aang ise hayatının geri kalanını burada kendine yaptığı hava tapınağında yaşamıştır.
- Katara: 14 yaşındadır. Katara, Güney Kutbu'nda kalan son su bükücüdür. Aynı zamanda dünyadaki 2 kan bükücüden biridir. Kardeşi Sokka ile birlikte Aang'i buzdağından çıkarır ve macera başlar. O ve Sokka, Ateş Lordu'nu yenmek üzere çıktığı yolculukta Aang'e arkadaşlık ederler. Katara olgun, sevecen ve duyarlıdır. Oldukça güzeldir. Fakat çok duygusal bir kızdır. Muhteşem su bükme yeteneğiyle düşmanlarını etkisiz hale getirir ve daima diğerlerinin iyiliğini ister. Ancak bu durum onu bazen zor durumda bırakır. Annelerinin Ateş Ulusu tarafından öldürülmesinden sonra, ağabeyi Sokka üzerinde anaç bir rol üstlenir. Katara aynı zamanda Aang'i Avatar Hali'ndeyken sakinleştirebilen tek kişidir. Dünyada dolunaysız kan bükebilen tek su bükücüdür. Suyla yaraları iyileştirme gücü vardır. Ateş Ulusu'nun annesini öldürmesi nedeniyle Ateş Ulusu'ndan nefret etmektedir. Karşılaştığı bir falcı ona güçlü bir bükücüyle evleneceğini söylemiştir. (Kitap 1, Kısım 14 Falcı). Bu durum seyicileri Aang mi Zuko mu olduğu konusunda uzun bir süre düşündürmüştür. Bu konuda kesin bir şey söylenmemiş, fakat bu kişi Aang olmuştur. The Legend of Korra'ya göre Katara ile Aang evlenirler. Kya, Bumi ve Tenzin adlarında üç çocukları olur. Katara, hayatının geri kalanını Güney Su kabilesinde geçirmiştir.
- Sokka: 15 yaşındadır. Katara'nın abisidir. Bükme yeteneğine sahip olmamasına rağmen çok zekidir. Çok iyi bumerang kullanır. Ayrıca buzdan yapılmış bir bıçağı vardır. Babası savaşa gideceği sırada yaşının küçük olması nedeniyle Güney Su Kabilesi'deki tüm savaşçı erkekler savaşa giderken, o geride kalmıştır. O ve kardeşi Katara, Ateş Lordu'nu yenmek üzere çıktığı yolculukta Aang'e arkadaşlık ederler. Sokka Katara gibi sevecen değildir ve genelde şapşal davranır. Dizide birçok kez çok güvendiği fiziksel yeteneklerini kullanabileceği fırsatlarla karşılaşır. Kılıç kullanmakta ustalaşmıştır (Kitap 3 Bölüm 4 Sokka'nın Hocası). Bilime ilgi duyar. Ancak sivri dili onu çok zor durumlarda bırakır. Biraz mantıksız ve şapşaldır. Ateş Ulusu'na yapılan işgal onun fikridir. Suki'den hoşlanır. İlerleyen bölümlerde örnek bir sevgili portresi çizerek avatar takımında beraber çalışırlar. Momo ile yakın arkadaştır.
- Toph: 12 yaşındadır. Bei Fong ailesindendir. Toprak bükmeyi doğadaki gerçek toprak bükücüler olan dev köstebeklerden öğrenmiştir. Kör olan Toph, toprakta hareket eden cisimlerden gelen titreşimleri hissederek görmeyen gözlerinin yerini ayakları ile doldurur ve bu titreşimlere göre hareket eder. Ayrıca bu yeteneği sayesinde kimin doğru, kimin yalan söylediğini anlayabilir. Avatar ile ilk karşılaşmasında Aang'in havada süzülmesinden dolayı nerede olduğunu anlayamayışı ve saldırılarına cevap verememesi de bu yüzdendir. Ailesinin Toprak Krallığı'nın en zengin ailesi olmasına ve çok lüks bir yaşam sürmesine rağmen ailesini terkederek (İkinci kitap, kısım altı: Kör Haydut) Aang ve diğerlerine katılır. Ailesinin ona sevgi hariç her şeyi verdiğini düşünmektedir. Amacı Aang'e toprak bükmeyi öğretmektir. Toph yaşamı boyunca, aşırı koruyucu ailesi nedeniyle yalnız bir hayat sürmüştür. Bu da onu bencil, aşağılayıcı ve kibirli yapmıştır. Dizi boyunca olgunlaşır. Katara'yla rekabet halindedir, fakat sonradan iyi arkadaş olurlar. Kimilerine göre Dünya'nın en güçlü Toprak Bükücüsü'dür. Hatta öyle ki metali bükebilen iki toptak bükücüden biridir (diğeri de Kral Bumidir). Bu da onu bütün toprak bükücülerden güçlü kılar. (Avatar Kyoshi hariç). Nedeni ise metalin içinde çok az da olsa toprak parçacıkları bulunmasıdır. Bu özelliğini ise The Guru bölümünde keşfetmiştir. Aang'le "Yumuşak Ayak" diye dalga geçer. The Legend of Korra'ya göre bataklıkta yaşamaya başlamıştır.
- Zuko: 16 yaşındadır. Zuko Azula'nın ve Ateş Ulusu tahtının varisidir. Annesine kendini kurtardığı için annesinin yeri başkadır. Zuko, 13 yaşındayken bir savaş toplantısında ateş ordusu generallerinden birine karşı gelir ve Agni Kai denilen ateş düellosuna davet edilir. Generalden korkmayan Zuko, Agni Kai'de karşısında babasını görünce savaşmayı reddeder, özür diler ve ağlamaya başlar; babasıysa onun yüzünün sol tarafını yakarak onu sürgüne yollar. Oğlunu Toprak Krallığının başkenti Ba Sing Se kuşatmasında kaybetmiş olan General Iroh da oğlu gibi sevdiği Zuko'ya gözkulak olur. Avatarı yakalayıp onurunu kurtarmayı amaç edinen Zuko'nun karakteri bir süre sonra olgunlaşır. Ama her zaman sinirli kalır. 3. sezon 6. bölümünde kapısına konulan mektubu amcası yollamıştır. Dizinin 3. sezonunda Azula herkese Zuko'nun Avatarı öldürdüğünü söyleyerek onun onurunu kurtarır. Zuko bir süre sonra gerçek kaderinin Aang'a yardım etmek olduğunu öğrenir. Avatarı yakalamaya çalışarak yalnızca babasını memnun etmeye çalıştığını anlar. Bunun üzerine Zuko dizinin 3. sezonunda Ateş kralı olan babasına sırt çevirerek Avatar Aang'in tarafına geçer. Babasıyla dövüşürken babası ona yıldırım atmış, Zuko'da bu hareketi ona karşı kullanarak ilk yıldırımını bükmüştür. Daha sonraları Aang'a ateş bükmeyi öğretmekte zorlanır, çünkü ateş bükerken nefret ve öfke kullanıyordu. Ama nefreti bitince ateşi de bitti. Sonradan Aang'le Güneş Savaşçıları tapınağına giderek orada son kalan ejderlerden nefret kullanmadan ateş bükmeyi öğrenmişlerdi. İlerideki zamanlarda Ateş Ulusu'nun başına geçer. Ayrıca doğadaki 5 yıldırım bükücüden birisidir. The Search serisinde, gerçek babasının Ozai olmadığını öğrenir. Ancak sonradan bunun Ursa'nın oyunu olduğunu öğrenir.
- Azula: 15 yaşındaki Ateş Ulusu'nun asi prensesi, Zuko'nun kız kardeşi ve Ateş Kralı Ozai'nin en sevdiği çocuğudur. Annesinin Zuko'yu ondan daha çok sevdiğini düşünmektedir. Annesinden Zuko'yu kurtardığından beri nefret etmektedir. Çok güçlü bir iradesinin olması, onun yıldırımı ve mavi ateşi rahatça kullanmasını sağlar. Aang'ı Avatar halindeyken yıldırımla vurarak Avatar Haline girme yeteneğini kırmıştır. Dolayısıyla Aang'in 7. çakrası kilitlenmiştir. Azula, kardeşinin aksine acımasız, bencil ve alaycıdır. Zihni sürekli güç ve savaş için çalışır. Babasından bile güçlü bir iradesi vardır. Amacına ulaşmak için işkence etmekten çekinmez. Duygulara ve aile içi bağlara önem vermez. Çok güçlü bir Ateş Bükücü'dür. Yıldırımı kontrol etmeyi bilen seçkin Ateş Bükücü'den biridir. Toprak Krallığı'nın başkenti olan Ba Sing Se'yi amcası Yüce Prens General Iroh'tan sonra işgal eden ikinci kişidir. Azula ismi kendisi gibi acımasız olan dedesi Kral Azulon'a ithafen verilmiştir ileri bölümlerde Mai ve Ty Lee nin ihaneti onu çok yaralamıştır, o acıya bir de annesinin özlemide katılınca Azula aklını yitirir ve paronayak bir ruh haline girer. Bütün hizmetçileri ve Dai Li'yi kovar. Bozulan dengesi nedeniyle saçlarını bile toplayamaz ve saçlarını keser. Taç giyeceği zaman Katara ve Zuko Appa ile gelirler. Azula ve Zuko dövüşe başlar. Dövüş sırasında Katara'ya yıldırım fırlatır, ancak Zuko Katara'nın önüne atlar ve yaralanır. Zuko yere düşer, ağır yaralıdır fakat ölmemiştir. Bu nedenle Azula Katara'yla dövüşür. Ona çok güçlü ateş topları atar ve ardından yıldırımlar püskürtür. Ama Katara, Azula'yı gafil avlar ve yener.
- Iroh: Dizinin en yaşlı karakterlerindendir. Zuko'nun amcası, Ateş Lordu Ozai'nin ağabeyi ve Ateş Ulusu tahtının gerçek vârisidir. Ateş Ulusu generalliğinden emekli olmuştur. Gençliğinde Ba Sing Se surlarını aşabilen tek general olmuştur. Bu nedenle kendisine "Batının Ejderi" lâkâbı verilmiştir. Fakat Ba Sing Se'yi kuşatırken oğlu Lu Ten'i kaybetmiş ve o da üzüntüsünden delirmiş, kuşatmayı kaldırmıştır. Çok güçlü ve çok saygı duyulan bir Ateş Bükücü'dür. Romantiktir ve her kadına bayılır. Kendi oğlunu kaybetmesinin ardından yeğeni Prens Zuko'ya sürgün hayatı boyunca göz kulak olur ve onu oğlu yerine koyar. Dıştan bakıldığında sevecen ve neşeli yaşlı bir adamdır. İçten bakılırsa ruhunun genç olduğu anlaşılır. En büyük hobileri çay içmek, şarkı söyleyip müzik yapmak ve Pai Sho oynamaktır. 2. sezonun son bölümünde hapse atılır ama hapisten kaçmayı başarır. Iroh, Ateş Lordu Ozai ile birlikte yıldırımı kontrol etmeyi bilen birkaç seçkin Ateş Bükücü'den biridir. Kimilerine göre o, dünyanın en güçlü Ateş Bükücüsü'dür. Hatta üçüncü sezon başlayana kadar tek gerçek ateş bükücü odur. Son ejderhayı öldürdüğünü söylemiş ama diğer ateş bükücüler ejderha avına çıkmasınlar diye yalan söylemiştir. Ba Sing Se'nin en iyi çaycısıdır. Beyaz Lotus Tarikatı'nın lideridir. Önüne gelen her kadından hoşlanır. Tüm öykünün sonunda da Ateş Ulusu'nun başına geçmek yerine Ba Sing Se'deki çaycı dükkânını geri alır ve yeniden huzurlu bir hayata başlar. Ayrıca doğadaki 5 yıldırım bükücüden birisidir.
Yardımcı karakterler[değiştir | kaynağı değiştir]
- Appa: Aang ve arkadaşlarına dünyayı dolaşırken yardımcı olan uçan bizon'dur. Aang ile küçüklüğünden bu yana çok güçlü bir bağ oluşturmuştur. Aang'le birlikte buzda dondukları için o da yüzyıl boyunca donmuş ve Aang ile beraber buzdan cıkmıştır. "Yip Yip" sözüyle uçmaya başlar. Rakiplerini saldırıda ya kükreyerek korkutur ya da dev kuyruğunu rakiplerinin üstüne yöneltince hava saldırısı ortaya çıkar. Ayrıca doğadaki gerçek Hava Bükücüdür ve 10 tondur.
- Momo: Türünün son örneğidir. Aang'in uçabilen büyük kulaklı lemurudur. Sokka ile arkadaş olmuşlardır. Aang onunla tanıştığı zaman Momonun mango yediğini gördüğü için ona "Momo" ismini koymuştur. Ayrıca her şeyi yer (bir bölümde çekirge yemiştir) ve yemeği için sürekli Appa'yla kavga eder. "Puppet Master" bölümünde Appa'nın payını Appa'nın ağzından alıp yemiştir. Ayrıca "Great Divide" bölümünde kendisinden büyük karpuzu Appa'dan alıp yemeye çalışmıştır. Yemeğe bayılsa da bazen zekası Aang'i bile şaşırtır.
- Aslan Kaplumbağalar: Dünya üzerinde 4 tane bulunur, Ateş, Hava, Su ve Topraktır. Elementlerine göre seyahat ederler. Bükücülerden önce insanların içindeki enerjilerini bükerlerdi.
- Hawky: 3. sezonda Avatar ekibine katılan haberleşme şahinidir. Sokka'nın Toph'un bahislerle kazandığı parayla aldığı şahindir. Katara ve Toph bu şahini Toph'un anne ve babasına mektup göndermesi için kullanmıştır ve bir daha geri dönmemiştir. Tek bölümde çıkmıştır.
- Suki: çok iyi bir savaşçıdır. Bükme yeteneğine sahip olmamasına rağmen saldırılara ters yönden karşılık vererek düşmanlarını felç edebilir. Sokka ile birbirlerine aşıktırlar. Ve Kyoshi Savaşçıları grubunun başıdır. Fakat bir gün Azula Suki'yle dövüşüp onu alt ederek toprak krallığının çökertmiştir. Bu kavga sonucunda Suki, ateş ulusu askerleri tarafından tutuklanarak Dünya'nın en yüksek güvenlikli hapishanesi olan 'Kaynar Kaya'ya' gönderilmiştir. Kaynar Kaya'da en azılı suçlular ve ateş ulusuna karşılık veren bazı grupların liderleri bulunmaktadır. Ama sonra Zuko Avatar tarafına geçtiğinde Sokka ile birlikte Kaynar Kaya'ya Sokka'nın babasını bulmaya gitmişken orada Suki'yi görmüşlerdir ve onu da kaçırmışlardır. Hava gemilerinin Toprak Krallığı'na ulaşmasını engellemekte büyük payı vardır.
- Woo Woo Teyze: 1. sezonda Avatar Takımının karşılaştıkları falcı bir kadındır. Falcı kadın çok iyi geleceği görmesine rağmen yine de çok sinirli olabildiği durumlar vardır. Yalnızca iki bölümde çıkmıştır. Yanılgısı nedeniyle bir bölümde neredeyse köyü lavlar yok edecekti. Ama Aang ve Katara yanardağın yol açacağı olası felaketini gösterebildiler.
- Jeong Jeong: Aang'in ilk ateş bükme hocasıdır. Güçlü bir ateş bükücüdür. Amiral Jao'nun da hocasıdır. Ateş Kralı Ozai'yi desteklemez ve onu hiç sevmez. Bu yüzden aranır. "Sozin's Comet 2; Old Masters" bölümünde Beyaz Lotus Tarikatı'nda tekrar görülür. Ba Sing Se'nin kurtarılmasında onun da payı vardır.
- Jet: Ateş Ulusu'na karşı isyan eden ufak bir gerilla grubu olan Özgürlük Savaşçıları'nın karizmatik lideridir. Katara ondan, o da Katara'dan hoşlanmaktaydı. Ama iyilik adı altında masum insanlara saldırınca Katara ondan nefret etmeye başladı. Fakat onun sayesinde Aang ve arkadaşları Appa'yı tekrar buldular. Daha sonraları Ba Sing Se'de yeni bir hayata başlamaya karar verdi. Ba Sing Se'de Ateş Bükücü avına çıktığında Zuko ile karşılaştı, ona saldırdı ve de tutuklandı. Long Feng tarafından beyni yıkandı ve Laogai Gölü'ndeki kuşatma sırasında öldürüldü.
- Koklayan Arı: Jet'in en güvendiği özgürlük savaşçılarından bir tanesidir. Görenler onu erkek sansa da kızdır.
- Sırık: Jet'in yanında savaşan bir özgürlük savaşçısıdır. Ok kullanmaktaki becerileri onu ön plana çıkarır. Çocukken bir travma geçirmiş, konuşamamaya başlamıştır.
- Dük: Jet'in yanında savaşan bir özgürlük savaşçısıdır. Küçük bir çocuk gibidir.
- Ufaklık: Jet'in en çok güvendiği askeridir. Adı Ufaklık'tır ama oldukça iridir.
- Long Feng: Ba Sing Se'deki Toprak Kralı'nın yardımcısı, danışmanı ve Dai Li'nin eski yöneticisidir. Aslında Appa'yı o çalmıştır. Gerçekte Toprak Kralı ülkeyi yönetmekten acizdir ve Long Feng, Ba Sing Se'de gücü elinde tutan kişidir. Aang tarafından planları ortaya çıkarıldı ve hapse atıldı. Azula, onu kurtarıp emri altına almıştır.
- Ateş Kralı Ozai: Ateş Lordu Ozai süper bir kötülük elçisidir ve oğluna bile merhamet etmeyecek kadar acımasızdır. Çok güçlüdür ama son bölümde güçleri yok olur ve hapse atılır.Babası Kral Azulon'un tahta oturduğu süre içinde kendisinin tahta geçirilmesi için babası Kral Azulon'a öneride bulunmuş fakat babası buna karşı çıkmıştır. O sırada oğlu ölen Iroh'la aynı acıyı yaşamasını isteyen babası Kral Azulon, Ozai'nin oğlu Zuko'nun ölmesini ister. Bu konuşmaya duyan Azula bunu Zuko'ya söylerken anneleri Kraliçe Ursa durumu öğrenir. Ursa oğlunu korumak için Kral Azulon'u öldürür. Bu olay ardından Ozai yeni ateş kralı olur ve karısını sürgüne gönderir. Tahtın asıl varisi Iroh'dur. Zuko'yla son karşılaştığında yenilgiye uğramıştır. Dizinin sonunda Aang'e yenilir.
- Avatar Roku: Avatar Roku, Aang'den önceki Avatar'dır ve bir ateş bükücüdür. Aynı zamanda da Ruhlar Dünyasından Aang'e Avatarlık hakkında yardım etmeye çalışır. O, diğer ateş bükücülerin aksine çok iyi bir insandır. Ayrıca Avatar Roku yaşamında, Kral Sozin ile yakın arkadaş olmuştur. Kral Sozin ateş imparatorluğunun sınırlarını genişletmek ister ve Avatar Roku'ya bu düşüncesini söyler. Avatar Roku buna izin vermeyeceğini söylese de Kral Sozin onu dinlemez ve Toprak Krallığına saldırır. Bunun üzerine Avatar Roku onunla savaşır ve onu mağlup eder. Yıllar sonra Sozin, Avatar Roku'yu volkan patlaması neticesinde oluşan zehir gazların arasında bırakır. Avatar Roku bu gazların etkisiyle bayılmış ve ölmüştür. Ölürken avatar halinde olmadığı için avatarlık son bulmaz. Ayrıca en güçlü Avatardır. 70 yaşında ölmüştür.
- Avatar Kyoshi: Avatar Roku'dan önceki, toprak ırkından bir kadın Avatardır. Bir kadın olmasına karşın oldukça iridir. Kendisi Kyoshi Adası'nın kurucusudur. Onun ölümünden sonra Kyoshi Adasındaki bazı kızlar köylerini korumak için Kyoshi Savaşçıları adlı grup oluştururlar. Avatarların en irisidir. 230 yıl yaşamıştır ve en yaşlı avatardır.
- Avatar Kuruk: Kyoshi'den önceki su bükücü avatardır. Tsunamiler yaratır. Sevgilisinin yüzünü yüzçalan ruh "Koh"a kaptırmıştır ve onu kurtaramadığı için hâlâ pişmandır. 33 yaşında ölmüştür.
- Avatar Yangchen: Kuruk'tan önceki hava bükücü avatardır. Batı hava tapınağında doğmuştur. Bir kadındır. Diğer hava gezginlerinin aksine huzuru korumak için her şeyi yaptı. En huzurlu Avatar'dır.
- Kraliçe Ursa: Avatar Roku'nun soyundan gelen güzel ve iyi kalpli bir kraliçedir. Oğlu Zuko'yu çok sevmektedir ancak Zuko daha çok küçükken General Iroh'nun oğlu Be Sing Se kuşatmasında öldüğünde bunun karşılığında Zuko'nun da ölmesi gerektiğini öğrenince onu korumak için hayatını feda eder ve o zamanki ateş kralı Azulon'u öldürür. Dizinin 3. sezonunun 13. bölümüne kadar öldüğü düşünülse de aslında onun Ateş Kralı Ozai tarafından sürgüne yollandığı öğrenilir. Dizinin sonunda Zuko hapse attırdığı babasına annesinin yerini sorar. Ozai'nin söylediği kısım gösterilmemiştir. The Search çizgi romanlarında hikâyesi anlatılır.
- Mai: Azula'nın küçük takımının bir üyesidir. Ailesinin tek çocuğu olup babası Ateş Ulusu şehirlerinden Yeni Ozai'nin valisidir. Bükme yeteneğine sahip olmamasına rağmen bıçak fırlatarak düşmanlarını etkisiz hale getirebilir. Zuko'ya aşıktır. Hep somurtmaktadır. Azula'dan nefret etmektedir. Zuko'ya yardım ettiği için Azula onu cezalandırır. Ty Lee ile birlikte Azulanın onların yüzünü görmeyeceği bir yere tıkılır. Ama sonra Boiling Rock'ın (Kaynar Kaya) müdürü olan amcası onu ve Ty Lee'yi çıkarır.
- Ty Lee: Azula'nın küçük takımındandır. Bükme yeteneğine sahip olmamasına rağmen insan vücudunun zayıf noktalarını bildiğinden zayıf noktalara vurarak bükücülerin bükme yeteneklerini bir süreliğine etkisiz hale getirir ve de vücudunun esnekliği sayesinde iyi bir savaşçıdır. Gördüğü her erkekten hoşlanmakta ve birçok kişiyi kendine aşık etmektedir. Azula onu takımına alana dek bir sirkte yaşamaktaydı. Mai ile Zuko'yu kurtardığı için Azula onu cezalandırır. Ama o da kurtulur ve Kyoshi Savaşçıları'na katılır.
- Amiral Zhao:
Amiral Zhao, 100 AG’nin (Hava ulusu soykırımından önce BG soykırımdan sonrası AG olarak isimlendirilir.) başlarında kısa bir süre için Ateş Ulusunun deniz donanmasının lideriydi. Kariyeri boyunca teğmen, yüzbaşı, komutan ve son olarak amiral rütbelerinde bulundu.
Jeong Jeong tarafından usta bir bükücü olmak için eğitildi ve ateş ulusunun en güçlü adamlarından biri olarak, Avatar Aang’ı yakalamayı kendi üzerine aldı, böylece prens Zuko’nun rakibi oldu. Zuko ile giriştiği Agni Kai maçını kaybetti.
Ay Ruhunu öldürdüğü Kuzey Su Kabilesi baskınından sonra, Zhao’yu daha sonra Ruhlar Dünyasındaki Kayıp Ruhların Sisi’nde sonsuzluğu hapsolmaya mahkum eden intikamcı Okyanus Ruhu onu Ruhlar Sisi’ne yolladı.
Erken dönem[değiştir | kaynağı değiştir]
Amiral Zhao, gençliğinde Jeong Jeong’un altında ateş bükme eğitimi aldı, ancak efendisinin ona disiplini öğretme girişimlerini reddederek, yıkıcı manevraları öğrenmek için gerektiği kadar onun vesayeti altında kaldı.
Bu kendini kontrol eksikliği, ateşli bir öfke ile birleştiğinde, kışkırtıldığında aptalca hatalar yapma eğilimi ile sonuçlandı. Zhao genellikle sadece adını yüceltmek amacıyla misyonlar üstlenirdi.
Askerliğin ilk yılları[değiştir | kaynağı değiştir]
Amiral Zhao sonunda Ateş Ulusu Donanması’nda bir kariyere başladı. Zhao, Toprak Krallığı’nda General Shu’nun emrinde hizmet veren genç bir teğmen olarak, yeraltında gizlenmiş geniş bir Ruh Kütüphanesi keşfetti ve Wan Shi Tong’a Ateş Ulusu savaş makinelerinin bilgisini sundu.
Tuttuğu bilgileri öğrenmekle ilgilenerek, Ateş Ulusu’nun Avatar ve Su Kabilelerine karşı çabalarına yardımcı olabilecek bilgileri tomardan tomarda aradı, ta ki “ay” ve “okyanus” kelimeleriyle ayrıntılı bir örnekle karşılaşana kadar . Su Kabilesinin Ay ve Okyanus Ruhlarını ve onların ölümlü enkarnasyonlarının nerede olduğunu orada öğrendi.bulunabilir.
Ateş Ulusu’nun düşmanlarının bu bilgiyi keşfetmesini önlemek için Zhao, kütüphanenin Ateş Ulusu ile ilgili bölümünü yaktı. Bu olaydan sonra, sözde kaderini saplantı haline getirdi: Okyanus ve Ay Ruhlarını yok etmek ve su bükmeye son vermek .
Orduya sadık hizmetinden dolayı, Zhao hızla rütbelere yükseldi ve kısa süre sonra kendi gemisinin kaptanı oldu. Bir Toprak Krallığı gemisine karşı kesin bir zaferden sonra, Ateş Lordu, Zhao’yu bir Ateş Donanması filosunun komutanlığına terfi ettirerek ödüllendirdi. Ancak, Zhao’nun sinsi ve hırslı doğası, bazı insanların bu terfinin onurlu bir şekilde kazanılıp kazanılmadığını merak etmesine neden oldu.
Amiral Zhao, Zuko ile Ateş Lordu Ozai arasındaki Agni Kai’nin tanıklarından biriydi, bu sırada Zuko kötü bir şekilde yakıldı ve ardından Ateş Ulusu’ndan sürüldü. Zuko’nun acı çektiğini görmekten duyduğu zevk, Amiral Zhao’nun gerçekte ne kadar zalim olduğunu gösteriyordu.
Acı bir rekabet[değiştir | kaynağı değiştir]
99 AG’nin sonlarında, Amiral Zuko gemisini demirlediğinde ve Avatar ile yaptığı savaşın neden olduğu hasarın onarılmasını istediğinde, Zhao bir Ateş Ulusu deniz üssü olan Ketu Limanı’na komuta ediyordu. Zuko başlangıçta Zhao’ya hasarın bir Toprak Krallığı gemisine çarpmasından kaynaklandığını söyledi, ancak Zhao onun bir şey sakladığını hissetti.
İsteksiz bir Zuko ve neşeli bir Ketu Limanı’na komuta ediyordu. Iroh’u çay içmeye davet etti.onun ofisinde. Ancak, sürgün edilen prensin mürettebatını gizlice sorguya çekti. Sorgulama Zuko’nun Avatar ile karşılaşmasını ortaya çıkardıktan sonra, Zhao Zuko ve Iroh’u ofisine kapattırdı. Avatar’ı yakalama görevinin bir gence emanet edilemeyecek kadar önemli olduğunu söyledi ve Avatar’ı kendisinin yakalama niyetini açıkladı.
Hırslı komutan ve inatçı prens, Zuko’nun Zhao’ya Agni Kai’ye meydan okumasıyla sonuçlanan sözlü bir tartışma başlattı. Savaş sırasında, Zhao başlangıçta üstünlüğe sahipti, gençlerin saldırılarını kolayca savuşturdu ve kendi güçlü saldırılarını başlattı.
Ancak tam komutan zaferin eşiğindeyken Zuko duruşunu bozmayı başardı. Avantajını zorlayan Zuko, yaşlı adamı sırtüstü yatırana kadar Zhao’ya agresif bir şekilde saldırdı. Zuko bir an onu öldürme fikriyle boğuştu. Zhao onu saldırmaya çağırdı, ancak Amiral Zuko bir uyarı olarak kafasının yanında yere küçük bir ateş püskürdü, bu Zhao’nun onu bir korkak olarak etiketlemesine neden oldu.
Zuko savaştan uzaklaşırken, öfkeli bir Zhao, Zuko’nun arkası dönük olarak saldırmaya çalıştı, ancak Iroh tarafından durduruldu. Iroh, Amiral Zhao’nun yenilgideki davranışının utanç verici ve onursuz olduğunu söyledi. Bu olay Zuko ve Zhao arasında acı bir rekabete yol açtı.
Avatar’ın dünyaya dönüşünden kısa bir süre sonra Zhao, Ateş Ulusu ve Toprak Krallığı suları arasında bir abluka oluşturan bir dizi Ateş Ulusu gemisine komuta ediyordu. Bu süre zarfında Avatar, Roku’nun tapınağına ulaşmak için Ateş Ulusu topraklarına girmeye çalıştı.
Zhao, gemilerine o sırada Avatar’ın peşinde olan Zuko’nun gemisini vurma endişesi olmadan Avatar’a ateş açmalarını emretti. Aang ablukayı geçmeyi başardı ve Zuko’nun Aang’ın hedefini bildiğini varsayarak, Zhao Zuko’nun ablukayı geçmesine ve Avatar’ı takip etmeye devam etmesine izin verdi.
Zuko’nun teknesini Avatar Roku’nun tapınağına kadar takip etti ve Ateş Ulusu bölgesine yeniden girmesi yasak olduğu için Zuko’yu Avatar’ın yoldaşlarıyla birlikte tutukladı. Aang o sırada kapalı bir odadaydı ve Zhao, Avatar’ın onu da tutuklamak için ana odayı terk etmesini bekledi.
Ancak, Aang’in geçmiş yaşamıyla olan teması ve kış gündönümünün ruhsal gücü nedeniyle, Zhao bunun yerine kendisini Roku ile karşı karşıya buldu; Roku mahkumları serbest bıraktı ve adayı yok etmeye başladı. Zhao kaçmayı başardı.
Amiralliğe terfi[değiştir | kaynağı değiştir]
Daha sonra Amiral Zhao, Toprak Krallığı’ndaki bir Ateş Ulusu kalesinin albayı olan Shinu’dan Avatar’ı yakalamak için efsanevi Yuyan Okçularını kullanmasını istedi. Zhao, Shinu’nun onları güvenlik görevlisi olarak kullanmak için yeteneklerini boşa harcadığında ısrar etti, ancak Shinu, Zhao’nun Avatar avının boş bir projeden başka bir şey olmadığını alay etti. Ancak, Ateş Lordu’ndan Zhao’yu amiralliğe terfi ettiren bir mesaj geldi. Şimdi albaydan üstün olan Zhao, talebini bir emir olarak verdi.
Amiral Zhao, demir attıkları limanı ablukaya alarak rakibi Zuko’yu engellemek için konumunu kullanmaya başladı. Zuko’nun eve dönme konusundaki çaresizliği, Zhao’nun çok daha büyük kaynakları ona Avatar’ı yakalamada bir avantaj sağladığı için büyüdü. Yuyan Okçuları, Aang’i başarıyla ele geçirdi ve onu kaleye getirdi. Avatar’ın yenildiğinden emin olan Zhao, askerlere bir konuşma yaptı.
Ondan habersiz, mavi maskeli bir savaşçı kaleye sızdı ve Avatar’ı serbest bıraktı. Birlikte muhafızları geçerek savaştılar ve askerlerin iki savaşçıyı köşeye sıkıştırmayı başardığı son kapıya kaçtılar. Zhao, Avatar’ın canlı yakalanmasını emretti, aksi takdirde Mavi Ruh, Aang’i kılıç noktasında rehin tuttuğunda, basitçe reenkarne olur ve Ateş Ulusu’nu yeni bir hayatta rahatsız ederdi.
Amiral Zhao, kapıdan geçmelerine izin vermek için emir vermek zorunda kaldı. Ancak, bir Yuyan Okçusuna hırsızı uzun mesafeden nakavt ettirdi. Ne yazık ki Aang, maskeli savaşçıyı da yanına alarak kaçtı.
Yeniden birleşme[değiştir | kaynağı değiştir]
Avatar’ın bir Ateş Ulusu koloni köyünde görüldüğüne dair istihbarat raporlarını duyduktan sonra bir festival sırasında yakındaki nehirleri aramaya başladı. Orada eski ateş bükme ustası Jeong Jeong ile yüzleşti ve vahşi doğada yaşamanın eski ustasını bir vahşiye dönüştürdüğünü ilan etti.
Jeong Jeong, vahşeti kucaklayanın Amiral Zhao olduğunu söyleyerek karşılık verdi, ateş bükmenin sadece dizginsiz yıkıcı tarafını kullandı ve onu kontrol etmek için gereken disiplini görmezden geldi. Jeong Jeong, Zhao’yu Avatar’la yüzleşmemesi konusunda uyardı, ancak Zhao bu uyarıları görmezden gelerek kibirli bir şekilde bir çocuğu yenebileceğini söyledi.
Aang, Zhao’nun Jeong Jeong’un öğrencisi olduğunu öğrendiğinde şaşırdı ve Zhao’nun öfkesi hakkında öğrendiklerini, Amiral Zhao kendi gemilerinden oluşan bir konvoyu yok etmesi için kandırılana ve kendi kısıtlama eksikliğini kanıtlayana kadar amiral’i sürekli kışkırtmak için kullandı. O Aang bir kez daha kaçmayı başardı.
Avatar’ı yakalamak için ikinci girişim[değiştir | kaynağı değiştir]
Amiral Zhao sonunda kuzeye giderken küçük bir Toprak Krallığı köyüne giden yolunu buldu. Bu kasaba, Soykırımında ölmeyen hayatta kalan Hava Göçebelerini cezbetmek için Ateş Lordu Sozin’in kurduğu birkaç tuzağın yakınındaydı.
Amiral Zhao burada bir kalıntı tüccarı buldu ve onunla bir anlaşma yaptı: Avatar’dan geçerken Avatar’a bir Hava Göçebesi kolyesi verirse ve dağlara ve Hava Göçebe tuzaklarına gitmeye ilgi duymasını sağlarsa, Zhao tüccarın her şeyi almasına izin verirdi.
Tüccar kabul etti ve Aang ve arkadaşlarının gelmesi üzerine genç Hava Göçebesini bir dağ mağarasına başarılı bir şekilde sokmayı başardı. Orada, Amiral Zhao ve askerleri kendilerini gösterdiler ve Aang’i ele geçirdiler. Ancak, Aang bir kavga çıkardı ve Amiral Zhao kendini savunmak zorunda kaldı. Ancak Avatar, Air Nomad kalıntılarını nasıl çalıştıracağını bildiği ve kaçmadan önce Zhao’yu bir dorje ile yendiği için avantajlıydı.
Kuzey Kuşatması ve çöküşü[değiştir | kaynağı değiştir]
Daha sonra, Agni Kai yenilgisinden hala rahatsız olan Amiral Zhao, Zuko’nun Mavi Ruh olarak bilinen kanunsuz hırsız olduğunu keşfetti. Daha fazla müdahaleyi ortadan kaldırmaya kararlı bir şekilde, bir grup korsana, gemisini başarıyla yok eden ancak Zhao’nun haberi olmadan, prensi gerçekten öldürmeyi başaramayan Prens Zuko’ya bir suikast girişimi düzenlemesini emretti. Daha sonra, Kuzey Kutbu’na büyük bir istila kuvvetine liderlik etti.
Iroh’un askeri danışmanı olarak Avatar’ı ele geçirmek ve Kuzey Su Kabilesini yok etmek için Agna Qel’a şehrini kuşatmayı amaçladı. Su bükücülerin güçlerini gece aydan çektiklerinin tamamen farkında olan Zhao, su bükücülerin zayıf durumundan yararlanarak gündüzleri saldırdı.
Kuşatmanın ikinci gününde, Zhao’nun kuvvetleri Agna Qel’a’nın duvarlarını delmeyi başardı. Ancak Iroh, Zhao’ya Su Kabilesi dolunayın yükselişine boyun eğmezse, su bükücülerin durdurulamaz olacağını hatırlattı. Güçlerinin ilerlediğini gören Zhao, eski generali rahatsız eden bir faktör olarak ayı ortadan kaldırmayı planladığını söyledi.
Amiral Zhao ve Iroh, kılık değiştirmiş Hahn tarafından kısa bir süre için kesildi, ancak amiral hücum eden savaşçıyı yakaladı ve onu denize attı. Devam eden Amiral Zhao, Iroh’a, Toprak Krallığı’nda genç bir subay olarak hizmet ederken, yıllar önce Ay Ruhu’nun ölümlü formunun sırrını bir yeraltı kütüphanesinde nasıl bulduğunu açıkladı.
Iroh, ruhların hafife alınmaması gerektiğine inanarak kendine güvenen amiral ile tartıştı. Yine de, Amiral Zhao küçümseyici bir şekilde Iroh’un Ruhlar Dünyasına yolculuğunu duyduğunu ve Ay ve Okyanus Ruhlarının ölümsüzlüklerinden vazgeçmelerinin bedelini ödeyeceklerini söyledi .
Okyanus ve Ay Ruhları hakkında bu bilgiyi edindikten sonra, adamlarını Spirit Oasis’e götürürken ve Ay Ruhu Tui’yi yakalarken birliklerinin saldırısını dikkat dağıtmak için kullandı. Bu, hem ayın hem de gökyüzünün kırmızıya dönmesine neden olurken, su bükme savaşçıları bükme yeteneklerini kaybetti.
Amiral, ordusunun şehri güvence altına almak üzere olduğunu ve Ateş Ulusu için bir kahraman olacağını bilerek, kaderini gerçekleştirme çabalarını alkışlamaya başladı.
Bununla birlikte, Takım Avatar ve Iroh, Zhao ile yüzleşti ve onu ruhu serbest bırakmaya zorladı, ancak mağlup olma fikrine öfkelendi, Zhao aniden bir ateş patlamasıyla ruhu öldürdü, böylece ayı gökyüzünden sildi ve tüm su bükme yeteneklerini reddetti. Iroh, Amiral Zhao’nun ekibine misilleme olarak saldırdı ve onun olay yerinden ve Iroh’un gazabından kaçmasına neden oldu.
Bu arada, Amiral Zhao kaçmaya çalıştı ama Zhao’nun onu öldürme girişiminin intikamını almak isteyen Zuko ile karşı karşıya kaldı. Amiral Zhao, Prenses Yue’nin kurban edilmesinden sonra ay gökyüzünde yeniden belirene kadar prensle savaştı.
Amiral Zhao, onu suya çekmeye başlayan Okyanus Ruhu tarafından yakalanmadan önce inanamayarak baktı. Gururlu olmasına rağmen, Zhao, Zuko’nun uzattığı elini reddederek, yeminli düşmanının yardımını kabul etmektense ölmeyi tercih edeceğine karar verdi ve suyun altına çekildi.
Kayıp Ruhların Sisi[değiştir | kaynağı değiştir]
Vücudu Ruhlar Dünyasına götürüldükten sonra bir noktada yok olacak olsa da, Zhao’nun ruhu dayandı, sonsuzluğu Kayıp Ruhların Sisi olarak bilinen bir yerde geçirmek zorunda kaldı.
Orada, Kuzey Kuşatması’ndaki yenilgisinden sonra yetmiş yılı aşkın bir süredir kendi ilan ettiği başarılarından zevk alarak deliliğe döndü Amiral Zhao, Avatar’ı ele geçirerek ihtişamını yeniden kazanma umuduyla yetişkin bir Aang zannettiği Tenzin ile boğuştu.
Amiral Zhao’yu hayal görüyor, diğer kardeşler güreşip onu devirdi ve üçü onu sisin içinde geride bıraktı. Onları kovalayacak aklı olmayan Zhao, “Aang”ın onunla savaşta yüzleşmesini istedi ve onu yeneceğini ilan etti.
Kişilik[değiştir | kaynağı değiştir]
Amiral Zhao son derece hırslı, güce aç bir narsistti, kibiri ve huysuzluğuyla dikkat çekiyordu. Ateş Ulusu’nun sadık bir üyesi olarak hizmet ederken, yaptığı her eylem nihayetinde yalnızca kendi statüsündeki yükselişine hizmet etmek içindi.
Onun daha basit kötü doğası, çelişkili Prens Zuko’nunkiyle keskin bir tezat oluşturuyordu. Zuko, onurunu geri kazanmak ve babasının sevgisini kazanmak için Avatar’ı yakalamak isterken, Zhao daha yüksek idealler tarafından motive edilmedi ve sadece kendi çıkarları için hareket etti, bazıları tarafından basitçe “boş bir proje” olarak görüldü; bu şekilde Prenses Azula’ya benziyordu.
Defalarca aldatıcı ve kurnaz olmasına rağmen, Zhao oldukça bencildi. narsist sınırındaydı ve derinlere yerleşmiş bir kendine tapmayı ima ediyordu. çünkü tüm eylemleri büyüklenme veya ezici teşhir amaçlarını yerine getiriyor gibiydi: nefret güdümlü, kontrol edilemez ateş bükme, patlayıcı öfkesi, Ateş Ulusu yoldaşlarına ihaneti, Kuzey Su Kabilesi’ne orantısız saldırısı ve en bariz olanı, Ay Ruhu’nun ortadan kaldırılması konusundaki dindirilemez saplantısı.
Özellikle, Amiral Zhao, Ay Ruhu’nun çalınmasını – ve daha sonra öldürülmesini – “kader” olarak rasyonalize etti ve onu çalmaktan zevk aldı, kendinden geçmiş bir şekilde kendisini bir “efsane” olarak ilan etti, hatta insanların gelecekte ona adlandıracağı birkaç sıfat önerdi. başarısı için: “Fatih Zhao”, “Ay Katili Zhao” onun deliliğe düştüğü, kendi kendine yaptığı unvanları mırıldanmaya devam ettiği ve Tenzin’i yanlış anladığı Kayıp Ruhların Sisi’nde hapsedilmesine yol açtığı için bu kibir nihai eyleminde gerçekleşti.
Yetenekleri[değiştir | kaynağı değiştir]
ateş bükme[değiştir | kaynağı değiştir]
Zhao yetenekli bir ateş bükme ustasıydı. Jeong Jeong'un yanında çalıştığı süre boyunca Zhao, ustanın en iyi öğrencilerinden biriydi, ancak nihayetinde en büyük başarısızlığıydı, çünkü Jeong Jeong'un ateş bükmenin kalbinin ateşin tehlikeli yıkıcı gücünü kontrol etmek ve sınırlamak olduğu şeklindeki öğretilerini tamamen göz ardı etti ve yalnızca ona odaklandı. Çok güçlü hareketler geliştirmesine izin verirken aynı zamanda savunmada oldukça usta olan yıkıcı teknikleri öğrenmek, duygularının kolayca üstesinden gelmesine ve Aang'ın patlamalarını çeviklikle atlatmak için kolayca istismar ettiği uzun bir savaşta sürekli olarak kontrolünü kaybetmesine neden oldu., yanlışlıkla Zhao'nun kendi nehir teknelerinden üçünü yakmasıyla sonuçlandı.
Prens Zuko ile düello yaptığında, Zuko'nun nispeten güçlü saldırılarını kolayca engelledi ve ardından düelloya hızla hükmederek, Zuko'yu yaptığı her saldırıda geri çekilmeye zorladı ve sonunda ayaklarından tek bir büyük ateş patlamasıyla, sadece Zuko'nun ani kırılmasıyla Zuko'yu alt etti. ayağının kayması Zhao'nun kaybetmesine neden oldu. Aang ile dövüşürken, normalden çok daha büyük ateş patlamalarını herhangi bir zorlama olmadan ve hücum etmek zorunda kalmadan ateşledi. Ölümünden kısa bir süre önce, Zuko'nun önemli ölçüde geliştirilmiş becerileriyle neredeyse eşit şartlarda savaşabildi, Zuko'nun saldırılarının çoğunu saptırabildi ve sonunda bunalmış olmasına ve birkaç kez vurularak onu yere düşürmesine rağmen, onunla ateş patlamaları değiş tokuş yapabildi. La, düellolarını yarıda kesip onu Ruhlar Dünyasında tuzağa düşürene kadar yenilgiye uğradı.
Diğer yetenekler[değiştir | kaynağı değiştir]
Zhao, çok yetenekli bir askeri stratejistti, hızlı bir şekilde kaptan rütbesine yükselecek kadar yetenekli olmasıyla ve tüm bir filonun komutanı olan bir Dünya Krallığı donanmasını kararlı bir şekilde yendikten sonra biliniyordu. Avatar'ı yakalayamamasına rağmen, Zhao'nun başarıları yeterince belirgindi ve sonunda amiralliğe terfi etmeyi başardı. Mağaradaki tüm Air Nomad eserlerine sahip olması karşılığında Aang'ı bir tuzağa çekmek için bir tüccarla kolayca ittifak kurmayı başardığında gösterdiği gibi, insan kaynaklarından yararlanma konusunda kurnazca ustaydı, bir korsanla korsanlara rüşvet verdi. Zuko'nun hayatını neredeyse başarılı bir şekilde sonlandırmak ve vatansever konuşmalarla birçok Ateş Ulusu askerinden büyük destek topladı. Ayrıca, Kuzey Su Kabilesi'nin duvarlarında etkili bir şekilde savaştı ve sonunda aşmak için gün geçtikçe zayıf olan Su Bükme bilgisinin avantajını ilk kez kullandığında, Kuzey Kuşatması'nda büyük kuvvetleri bir araya getirme ve düşmanı sollamak için aldatıcı yöntemler kullanma yeteneğini de gösterdi. daha sonra, Ay Ruhunu başarılı bir şekilde yakalayıp öldürmek için birliklerinin saldırısını dikkat dağıtmak için kullanmaya devam etti; bu, Aang, kuvvetlerini yok etmek için Okyanus Ruhu ile kaynaşmasaydı savaşı kazanacaktı. Genel taktikler hakkındaki bilgisi de ona büyük fayda sağladı; Zhao, Zuko'nun onu izinden uzaklaştırmak için bir sis perdesi kullanma stratejisini fark etti. Zhao, Avatar'ı yakalamak için son derece yetenekli Yuyan Okçularından yararlandı ve tahsis edilen verimlilikteki ustalığını gösterdi.
Zhao ayrıca, karşı koymaya başlamadan önce ilk düellolarında Zuko'nun saldırılarından kolayca kaçabildiği ve ayakları kırıldığında bile, nihayetinde yenilmeden önce Zuko'nun saldırılarının çoğundan kaçındığı için oldukça çevik ve hızlı olduğunu gösterdi. Refleksleri ve gücü de dikkate değerdi ve kayda değer bir silahsız dövüş becerisi sergiledi, Lin Yee tarafından kendisine atılan mızrakları tek eliyle kolayca saptırabildi ve Hahn'ın suikast girişimini zahmetsizce savuşturup onu kaleye fırlattı. Zuko ile olan son dövüşünde, ikisi de ateş bükme, karşı koyma ve onunla oldukça eşit bir şekilde karşılıklı darbeler kullandıklarında, sonunda Zuko'nun gelişimi karşısında şaşkına dönmeden önce, yakın mesafeli dövüşte ona ayak uydurabildiğini kanıtladı.
- Kral Bumi: Omashu şehrinin kralıdır ve Aang'in çocukluk arkadaşıdır. 112 yaşındadır. İlerlemiş yaşına rağmen çok eğlenceli birisidir. En güçlü toprak bükücülerden biridir. Omashu işgal edildiğinde esir alınır ama güneş tutulmasında şehrini geri alır. Toplam 85 chingin hepsini rahatlıkla kullanır. Beyaz Lotus Tarikatı'nın Toprak bükücü ustasıdır. Aang, büyük oğlunun adını Bumi koyar.
- Dai Li: Avatar Kyoshi tarafından kurulmuştur. Elit tabaka toprak bükücülerdir. Sonradan amaçlarından sapmışlardır. Topluluk toprak bükücü olmasına rağmen ateş bükücüler gibi acımasızdırlar. Önce Long Feng İçin çalışırken sonra Azula'nın emri altına girmiştirler. Ancak Azula dizinin sonlarına doğru kimseye güvenemediğinden Dai Li'yi kovmuştur.
- Hama Dünyadaki iki kan bükücüden biridir. Güney su Kabilesinde doğmuştur. Gençlik yıllarında köyü Ateş Ulusu tarafından saldırıya uğramıştır. O ve tüm su bükücüler esir alınmıştır. Güneydeki su kabilesinde hiç su bükücü olmamasının nedenide budur. Hama daha sonra hapishanede dolunay gecelerinde kan bükebildiğini öğrenmiş ve bu yeteneği sayesinde hapisten kaçmıştır. Daha sonra Ateş ulusunda yeni bir hayata başladı ama içindeki intikam hırsı bitmemiş ve dolunay gecelerinde ateş ulusu insanlarını mağaralara tıkmıştır. İnsanlar kayboluyor bir daha geri gelmiyordu. Ama sonra Aang, Toph ve Sokka onları kurtardı. Katara'ya kan bükmeyi zorla öğretti. Katara çaresizce kan bükmek zorunda kaldı.Daha sonra Aang ve arkadaşları sayesinde, Hama; hapise atılmıştır.
- Üstad Pakku: Kuzeydeki su kabilesinde yaşayan su bükme ustasıdır. Kanna'ya aşıktır. Kabilesinin kurallarını çok bağlıdır. Kızlara su bükmeyi öğretmez ancak Katara'ya ilk olarak öğretmeye başlar. Aynı zamanda büyük ninenin eski nişanlısıdır. Ancak büyük nine o kabilenin kurallarına dayanamadığı için Güney Kabilesi'ne kaçmıştır. Dizinin sonunda yeniden evlenirler.
- Ateş Saçan Bombom Adam/İçten Yanmalı Adam: Gerçek adı Ateş Saçan Bombom Adam ya da İçten Yanmalı Adam değildir, bu isimleri ona Sokka takmıştır. Zuko, bu adamı Aang'in peşine taktı. Zuko iyi olunca durması için ona iki katı para ödeyeceğini söylese bile adam onu dinlemez. Sokka bumerang atarak yeteneğini kırar ve kendini patlatarak ölür.
- Haru İlk sezonda çıkan toprak bükücüdür. Köyleri ateş ulusunun elinde olduğu için toprak bükmesi yasaktır. Ama Katara ona yeniden cesaret verir ve kaçırılan toprak bükücüleride kurtarıp köyü ateş ulusundan geri alırlar. Ateş ulusuna karşı işgalde babası ve kendisinin katkısı vardır.
- Tyro: Haru'nun babasıdır ve Haru'ya toprak bükmeyi öğretir.
- Boyalı kadın: Tek bölümde çıkmıştır. Ateş Ulusunun esaret altında tuttuğu, nehrin ortasına kurulu bir köyde yaşayan bir ruh'tur. Katara bu ruhun gerçek olmadığını düşünerek onu taklit etmiştir. Bölümün sonunda Katara'ya teşekkür eder.
- Kya: Katara ve Sokka'nın annesi. Kızını, son su bükücü Katara'yı korumak için su bükücü olduğu yalanını söyledi ve canını feda etti.
- Prenses Yue: Kuzey su kabilesinin prensesidir. Sokka'ya aşıktır. Ay ruhu ona hayat vermiştir. Bu yüzden saçları beyazdır. Çok lüks bir yaşamı olmasına rağmen sık sık halkın arasına karışır. 1. sezonun sonunda doğanın döngüsünü düzeltmek için canını ay ruhuna verir ve Ay Ruhu olur.
- Kanna: Katara'nın ve Sokka'nın büyükannesidir. Aslen Kuzey Su Kabilesi'ndendir ama Güney Kutbu'na kaçmıştır. Hama'nın gençlik arkadaşıdır ve Üstad Pakku'nun eski nişanlısıdır. Dizinin sonunda Üstad Pakku'yla yeniden evlenirler. Melendy Britt tarafından selendirilmiştir.
Ödülleri[değiştir | kaynağı değiştir]
- 2005 Pulcinella Ödülleri: [1]
- En İyi Aksiyon/Macera Televizyon Dizisi
- En İyi Televizyon Dizisi
- 33. Annie Ödülleri[2]
- Animasyon dizideki en iyi storyboarding. (Kaçak adlı bölümle)
- 34. Annie Ödülleri[3]
- Animasyon dizideki en iyi karakter animasyon
- Animasyon yapımda en iyi yönetim.
- 2007 Genesis Ödülleri
- İnsanlar için seçkin program (Appa'nın kayıp günü adlı bölümle)
- Primetime Emmy Ödülleri
- Bireysel Başarı Ödülü (Sang-Jin Kim)
- 2008 Nickelodeon Gençlerin Tercihi Ödülü[4]
- Favori Çizgi dizi
Dış bağlantılar[değiştir | kaynağı değiştir]
- Resmî site18 Temmuz 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Avatar: Son Hava Bükücü Viki4 Ağustos 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Aralık 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Ocak 2009.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Ocak 2009.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 15 Ağustos 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Ocak 2009.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Ocak 2009.
- Avatar: Son Havabükücü
- Amerika Birleşik Devletleri animasyon televizyon dizileri
- Animasyon televizyon dizisi taslakları
- Dövüş sanatları televizyon serileri
- Asya mit ve efsanelerine dayanan filmler
- Asya mitolojisi ve efsanelerine dayanan eserler
- Çocuklar ile ilgili animasyon televizyon dizileri
- Popüler kültürde mitoloji