Kur'an tarihi
Kur'an tarihi, İslam kutsal kitabının yazılı derleme veya el yazmalarının zaman çizelgesi ve kökenidir. İslam'ın erken tarihinin önemli bir bölümünü oluşturur.
İslam inanışında Kuran'ın vahyi 610 yılında melek Cebrail'in (Allah tarafından gönderildiğine inanılır) Mekke yakınlarındaki Hira mağarasında Muhammed'e görünüp ona Alak Suresi'nden ilk ayetleri okumasıyla başlar ve Muhammed'in 632'deki ölümüne kadar devam eder.[1] Bununla birlikte Taifte bulunan bir taş yazıt Kur'anda 16 kere anılan Mescid-i Haram'ın inşa tarihini 78 olarak veriyor.[2]
Rivayetlere göre, Kuran ilk olarak Ebu Bekir tarafından kitap formatında derlenir. İslam İmparatorluğu büyüdükçe ve uzak bölgelerde farklı kıraatler duyuldukça, Kuran'ın rasm veya ünsüz iskeleti, üçüncü halife Osman ibn Affan yönetiminde okunuşta tekdüzeliği sağlamak için yeniden (MS 644-656) şekillendirilir.[3] Bu nedenle Kur'an, bugünkü şekliyle Osman kodeksi olarak da bilinir.[4] Profesör Francis Edward Peters'a (1991) göre, bu süreçte Kuran'a yapılanlar son derece muhafazakar görünüyor ve içerik, redaksiyonel önyargıdan kaçınmak için mekanik bir şekilde oluşturuldu.[5] Ancak bu dönemde Arapça imlaya esas olan noktalı ve sesli harfler gibi birçok işaretleme henüz gelişmemişti. İmla kuralları hicri ikinci yüzyılda geliştirilir ve bu tarihten sonra kıraat' veya rasm'ın çeşitli sözlü okumalarının belgelenmesi olanaklı hale gelir.
Geleneksel rivayetlere göre Kuran, pagan tanrıları için bir sığınak ve önemli bir ticaret merkezi haline gelen İbrahim tarafından kurulan Batı Arap kenti Mekke'de, bir tüccar olan Muhammed'e vahyedilir. Vahiyler, Muhammed kırk yaşındayken, Ramazan ayında bir gece vakti başlar.[8]
Kuranda, Muhammed için ümmi terimini kullanılır. Müslüman alimlerin çoğunluğu bu kelimeyi okuma yazma bilmeyen bir bireye referans olarak yorumlarken, bazı modern alimler bunun yerine onu kutsal kitabı olmayan bir topluluğa referans olarak yorumluyorlar.[9][10]
Rivayetlerin ünlü koleksiyoncusu Muhammed el-Buhari (Muhammed'den 250 yıl sonra) göre, Hatice bint Hüveylid'den rivayetle ilk vahyi anlatır; Cebrail Muhammed'den okumasını istediğinde, Muhammed ma ana bīqāre'uder, bu birçok şekilde tercüme edilebilir:
'Okumam' veya 'ne okuyacağım?' veya 'okumayacağım'.
Cebrail, "bütün gücüm tükenene kadar" sıkıştırdı; serbest bıraktı ve 'Oku!' dedi." Bu üç defa tekrarlandı ve üçüncüsünde Cebrail onu serbest bıraktı ve: "İnsanı pıhtı'dan yaratan Rabbin adıyla oku! Oku Ve senin Rabbin en güzeldir." [11] :39–41 Bundan sonra Muhammed, ölümünden kısa bir süre öncesine kadar, yirmi üç yıllık bir süre boyunca aralıklarla vahiy almaya devam eder.[11] :45
Müslümanlar, Cebrail'in Tanrı'nın sözünü Muhammed'e kelimesi kelimesine getirdiğine ve Kuran'ın herhangi bir değişiklik veya tahriften ilahi olarak korunduğuna inanırlar. Kuran, Muhammed'in kutsal metni değiştirme yetkisinin olmadığını vurgular.[12] Rivayette Muhammed vahiyi şöyle tanımlar:"Bazen o, bir çanın çalması gibidir. Bu vahiy şekli içlerinde en zorudur ve geçer. Bazen Melek bir insan kılığında gelir ve benimle konuşur ve ben onun ne dediğini anlarım." [11] :43 Zaman zaman, deneyimin Muhammed için acı verici olduğu da bildirildi. Örneğin, "Bir kere bile ruhumun benden koptuğunu düşünmeden vahiy almadım".[11] :43
Muhammed vahiy aldığında bunu sahabelerine okur ve ezberlenirdi. 7. yüzyıl Arabistan bağlamında bu sıradan bir eylemdi. İnsanlar, şiir ezberleme ve okumak yaşar, ayrıntılı şiirlerin okunduğu etkinlikler ve yarışmalar büyük ilgi görürdü.[13] Kur'anın 2/3'ünü oluşturan Mekke döneminin sonuna kadar kayda geçirildiği düşünülmüyor. Yazım işleminin hicrete yakın birkaç yıl ile Medine dönemi olarak ifade edilen yazım dönemde gerçekleştirildiği düşünülüyor.[14][15] Kuran'ı ezberleme işlemi Müslümanlar arasında devam eden bir uygulamadır. Mekke dönemi şiirsel anlatımlardan oluşuyordu.[16] Mekkeliler de, Kur'an âyetlerini bu kapsamda değerlendirdiler. Onlar için şiir, yüksek bir manevi kaynaktan gelen ilhamla yazılırdı. Muhammed Kur'an'ı vaaz etmeye ve okumaya başladığında, Mekkeliler ona şair[17] veya "cinli şair"[18][19] dediler.
Rivayete göre Kur'an, olaylar üzerine gelen, birbirinden kopuk ayetler ve sureler halindeydi. Kuran'ın ilk ne zaman derlenip düzenlendiği konusunda anlaşmazlıklar vardır. Buhari'deki bir hadis, Halife Ebu Bekir'in Zeyd bin Sabit'e Kur'an'ı derlemesini emrettiğini, Zeyd'in derlemeyi ezberleyenlerin hafızaları yanında yazılı parçalara dayandırdığını belirtir.[20][21] Bazı Şii Müslümanlar, Muhammed'in ölümünden kısa bir süre sonra Kuran'ı tek bir yazılı metin halinde derleyen ilk kişinin Ali ibn Abi Talib[22] olduğuna inanırlar.
Muhammed dönemi, tarih ve coğrafi bağlam
[değiştir | kaynağı değiştir]Muhammed'in hayatı, kıble ve Kur'an'ın ilk yazım yeri olarak Mekke 1970'li yıllardan bu yana tartışılır olmuştur. Mekke'nin, arkeolojik araştırmalarda İslam öncesine gitmeyen yeni bir şehir olarak ortaya çıkışı, tarihi kaynaklar ve haritalarda adının 8. yüzyıl öncesinde geçmemesi,[23] ticaret yolları üzerinde olmaması yanında toprağının tarıma uygunsuzluğu,[24] ayrıca erken İslam tarihi hakkında ipuçları veren Kur'an ve hadis rivayetlerinde tanımlanan bazı yer isimleri ve özellikleri ile uyuşmazlıklar gibi nedenlerle Revizyonist İslam Araştırmaları Okulu olarak adlandırılan tarihçiler Muhammed'in kurgusal (veya Patricia Crone, Michael Cook gibi diğerleri ise O'nun gerçek ama daha kuzeyde yaşamış) bir kişilik olabileceğine inandılar. Onlara göre Mescid-i Haram Kuzeybatı Arap Yarımadası'nda bulunmaktaydı.(Rivayet kültürüne dayalı klasik eserlerde ifade edildiği gibi günümüz Mekke'sinde değil)[25][26][27][28][29][30]
İslam'ın çıkış yıllarında Arabistan'da çok sayıda bölgesel dil ve alfabe kullanılmaktaydı. Kur'an yazımında kullanılan dil ve alfabenin kuzeyde gelişen, Suriye ve Kufeye kadar uzanan Nebati-Aramaik dil (erken Arapça) olduğu ifade ediliyor.[31][32] Aynı dönemde Hicaz ve Yemen bölgelerini içine alan alanlarda Yemen dili ve alfabesi kullanılmaktaydı. Abdülmelik zamanında Alfabe ve son şekli verilerek resmîleştirilen Kur'anla birlikte ve Arapça resmi dil haline getirilmiş, diğer bölgelere yayılmıştır. (bkn.arap fetihleri; Araplaşma)[33][34][35]
Muaviye'nin sonrasında çıkan karışıklıklarda Yezid askerlerince yıkılan,[36] Kabe'nin aslına uygun olarak yeniden yapılmasının İslam dünyasında uzun süre tartışıldığı ancak bunun gerçekleştirilemediği[37] geleneksel tarih kitaplarında da ifade edilen bir konudur. Kıble üzerinden yapılan bazı araştırmalar İslamın ilk kuruluş yeri olarak Petrayı öne çıkarmıştır.[38]
Kanadalı yazar Dan Gibson "Quranic Geography" ismiyle kitaplaştırdığı araştırmalarında, en eski camilerin mihrap yönlerinin Petra'yı gösterdiklerini,[39] ayet, hadis ve siyer kaynaklarındaki bazı ipuçlarının da Muhammed'in Petra'da yaşadığını ve buradan Medine'ye göç etmiş olduğunun işaretlerini verdiğini ifade etmiştir. Ona göre Kur'an'da bahsedilen “bekke” veya “mekke” sözcükleri de Petra'yı ifade eden kelimelerdi. İlk kıble ise Mescid-i Aksa değil Petra'da Al-Lat tapınağı olarak kullanılan kübik yapı olmalıydı.
The Sacred City (2016) (Kutsal Şehir), Türkçe |
Bu yapı Müslümanların İkinci Fitne olarak niteledikleri Abdullah bin Zübeyr ayaklanması sırasında mancınıklarla yıkılmış, İbni Zübeyr karataşı Kabe'de bulunan diğer kutsal eşyalarla birlikte alarak Emevi saldırılarından uzakta, bugünkü Mekke'nin bulunduğu yere taşımış, yeni tapınağı burada inşa etmişti. Emevilere karşı Abbasilerin desteğini kazanan yeni mekan birkaç yüzyıllık bir geçiş dönemi sonunda tamamen benimsenmiş, yeni yapılan camilerin yönü Mekke'ye dönük olarak inşa edilmeye başlanmıştı. Ancak Emevi etkisinde kalan Kuzey Afrika ve Endülüs camileri yönlerini bambaşka bir yöne, Güney Afrika'ya çevirerek yeni kıbleye karşı çıkmaya devam etmişlerdi.[40][41]
Konu ile ilgili ortaya atılan bir diğer iddia ise “bekke”nin bekaa ile bağlantılı olarak ele alınan Kudüs kenti olduğu yönündedir.[42][43]
Bu sonuçlara, ilk Müslümanlar Kâbe'nin yerini doğru hesaplayamadılar,[44][45][46] Abdullah bin Zübeyr olayı ile ilgili 7.ve 8. yy. yazarları John Bar Penkaye ve Teofanis Petra'dan değil Mekke'den bahsetmişlerdi,[47][48][49] Kur'an putperestliğe sıklıkla atıfta bulunuyor, Bizans eyaletlerinde pagan uygulamalar çok daha önceden yasaklanmıştı[50] gibi savlarla karşı çıkıldı.
Hicaz Bölgesinde Arapçanın kullanıldığını gösteren belge ise, 660 lara ait, Mekke'de, kaynaklara göre Ömer tarafından Mekke valisi olarak atanan Halid bin Velid'in oğlu Abdurrahman'a ait taş yazıttır.[51] Robert Hoyland'a göre bölgede o döneme ait mezar metinleri, duvar yazıları ve taş yazıtlar üzerinde Arapça yazılar bulunuyordu.[52][53]
Batlamyus (MS 100-170) Arabistan'da aralarında "Macoraba" isimli bir yerleşimi de saydığı 50 yerleşimin listesini yayınlamıştı. Geçmişte Macoraba'nın gerçek Mekke olduğu konusunda genel bir fikir birliği olmasına rağmen, bazı bilim adamları bu sonucu sorguladılar.[54][55] Modern veriler kullanarak Mekke ile çağrışım yapan antik yer isimlerini Mekke ile eşleştirme eğiliminde çalışmalar ve bu tutumu yanlışlayan araştırmalar günümüzde de devam etmektedir.[56][57][58]
Öte yandan haritalı Coğrafya'nın en eski el yazmalarının Batlamyustan 1000 yıl sonra, 12. yüzyıl sonlarında Bizans'ta başladığı biliniyor. Batlamyus'un kendi haritalarını çizdiğine dair somut bir kanıt yoktur. Bunun yerine, coğrafi verileri daha sonraki harita yapımcılarının uyarlamasına izin veren bir dizi sayı ve diyagram kullanarak dijital biçimde iletti.[59] Ancak başlangıç meridyenini sağlam bir şekilde belirleyemediği için, vermiş olduğu koordinatlar hatalıdır.[60] Bu haritaların Batlamyusa referans veren çok daha sonraki yüzyıllara ait sürümlerinde Macoraba ve diğer yerleşimlerden bahsedilmektedir.
İslamın erken tarihlerinde yazılan eserler konum belirlemekten uzaktır; Süryani yazar en:John Bar Penkaye[47][48][49] ve John Damascene Mekke'den çölde bir yer olarak bahseder.[61] Ayrıca Arapların küp şeklinde yapılan ve İslam öncesi Arabistanda oldukça yaygın olan put evlerine Kabe adını verdikleri biliniyor.[62] Bu yapıların İslamlaşma döneminde tahrip edilmesiyle Müslümanlar arasında başlangıçtan bu yana sadece tek bir tane Kabe'nin, Mekke'de var olduğu algısı da yerleşmiştir. Rivayet kültürüne dayalı eserlerin dışında tarih bilimi açısından İslamın erken tarihi, ne zaman ortaya çıktığı, hangi coğrafyada doğup dünyaya yayıldığı konusu günümüzde belirsizliğini korumakta, bu konuda farklı coğrafyalara işaret eden bulgular ileriye sürülmektedir.[63] Tartışmalarda Petra dışında Kûfe ve Hîre (Güney Irak) bölgeleri öne çıkmaktadır. Bizans kronikleri ve Hristiyan din adamlarının kayıtları, basılı paralar ve Abbasiler döneminde İslam’ın hikâyesinin yazılma sürecine katılan hadisçi ve tarihçilerin yaşam bölgeleri, Hire, Yathrib gibi bazı antik şehirlerin isimleri ve diğer bulgular (Kur'an'ın kültür coğrafyasına işaret eden ayet içerikleri, kullanılan yazı tipi vb.) Muhammed’in ve erken dönem İslam coğrafyasının Güney Irak bölgesi ile ilişkilendirilmesine ve Muhammed’in hayat hikâyesinin birden fazla kişinin hikâyelerinin birleşimi olabileceği kanaatine yol açmıştır.[26][64][65][66][67][68][69][70][71][72][73][74][75][76]
İslam Öncesi ve Muhammed dönemindeki Arap toplumu ağırlıklı olarak sözlü geleneklerin sahibiydi. Muhammed döneminde yazı yazmak yaygın bir beceri değildi. İslam peygamberinin, Abdullah ibn Mesud, Mu'aviye bin Ebu Süfyan, Ubeyy bin Ka'b ve Zeyd bin Sabit dahil olmak üzere bir dizi önde gelen kātibi vardı ve bunların hepsi vahiy yazacaktı.[77] Bu, tek bir metin halinde derlenmemiş olsa bile, Kuran'ın Muhammed'in hayatı boyunca nasıl yazılı olarak var olduğuna dair bir açıklama sağlar. [78] Muhammed, Medine'nin camisinde özel bir masa düzenledi ve burada Kuran'ı öğretmek için katiplerini görevlendirdi. [79] Muhammed'in kişisel katibi, ilk kaynaklarda Zeyd olarak geçmektedir. [80] Bazı raporlarda, melek Cebrail, Muhammed'e vahiyler için özel olarak Mu'aviye'yi kullanmasını bildirir, çünkü Muaviye el-Emin'dir. [81]
İbn Abbas Muhammed'in her yıl Ramazan ayında Cebrail'in önünde Kur'an okuduğunu ve öldüğü ayda ondan önce iki kez okuduğunu iddia eder.[82] Buna göre,Muhammed okur, Cebrail kontrol eder.[82] Hadiste Muhammed'in şöyle dediği kaydedilir: "Size kıymeti yüksek iki şey bırakıyorum: Allah'ın Kitabı ve Ailem."[83] Bazıları bu ifadenin Kur'an'ın bu devirde toplanıp yazıldığına delil teşkil ettiğini, çünkü sadece insanların hafızalarında yer alan bir şeye kitap denilmesinin doğru olmadığını ileri sürerler. Kitab kelimesi, tek ve birleşik bir varlığı ifade eder ve dağınık ve derlenmemiş bir metin için geçerli değildir. [84] Bununla birlikte, Alan Jones, bu kelimenin Kuran'da kullanımını araştırdı ve Kuran'da ve diğer kutsal metinlerde kelimenin böyle "somut bir anlamda" kullanıldığına dair hiçbir kanıt bulunmadığını, bunun yerine kanıtların soyut bir şeye işaret ettiğini buldu. O ayrıca, yedinci yüzyılın başlarında Araplar arasında yazının rolünü ele alır ve Siyer'de Medine döneminin sonlarına doğru Kuran'ın bazı bölümlerinin katiplere dikte edildiğini açıklar.[85] (Ayrıca bkn. İslam: Anlatılmayan Hikaye)
Kur'an bölümlerini tarihlendirme çalışmaları / Mekki-Medeni ayetler
[değiştir | kaynağı değiştir]Henüz 8. yüzyılda yaşayan birçok Müslüman bilgini Kuran'ın belirli surelerini Muhammed'in hayatına uyarlamaya çalışmıştır.[86] Sebeb-i Nüzul adıyla da bilinen, Kur’an ayet ya da surelerinin indiriliş sebeplerini açıklayan İslami bilim dalı bu zamanlarda doğmuştur. Buna uygun olarak İslam münevverleri, sureleri Mekke ve Medine dönemi olarak birbirinden ayıran ve bu ayetlerin tarihsel sıralamasını ortaya koyan bir kronoloji geliştirdiler.[87] Kabaca Kuran'ın başında bulunan surelerin Muhammed'in etkili olduğu geç dönemlerden, kitabın sonunda bulunan surelerin ise erken dönemlerden günümüze ulaşan sureler olduğu söylenebilir, Dolayısıyla, Kuran'ın tarihsel okumasını yapmak isteyen bir kimse, kitaba bilhassa sondaki ayetleri okuyarak başlamalıdır.
Sözü edilmesi gereken bi diğer konu, İddia edilen bu kronolojik düzenlemenin yalnızca kaba bir biçimde geçerli olduğudur. Bazı batılı bilim insanlarına göre, Kuran'da geçen belirli parça ve bölümlerin, Kuran'ın kitaplaşması öncesi eklenmiş parçalar olması da mümkündür.
Medine dönemine ait olduğu düşünülen parçalarda tipik olarak "Ey inananlar" (yā aiyuhā llaḏīna āmanū) ifadesi kullanılmaktadır. Bu parçalara örnek olarak Yunus Suresi 51,3, Enam Suresi 55 ya da 155, 165 ya da Bakara Suresi 92, 104, 153, 172, 208, 254, 264, 267, 278 ve 282 verilebilir[88]
Nöldeke'nin Kronolojisi
[değiştir | kaynağı değiştir]Alman oryantalist Theodor Nöldeke İslam bilginleri ve konu ile meşgul olan Gustav Weil'in izini takip ederek, 1860 yılında yayınladığı eseri "Geschichte des Qorāns" (Kuran'ın tarihi) ile Kuran'ın çeşitli parçalarını tarihsel olarak bir bağlama oturtmaya çalışmaktadır. Nöldeke'ye göre 24 sure Medine dönemine aitken, geri kalan bütün sureler Mekke dönemine aitti. Mekke dönemine ait olduğu düşünülen sureleri de, kullanılan dil ve içeriği göz önünde bulundurarak bu sureleri erken, orta ve geç Mekke dönemi adını verdiği üç farklı kategoriye böldü. Nöldeke'ye göre erken Mekke dönemine ait olan metinler, şairane bir dil ve ritmik kafiyelerin yanı sıra, başlarındaki tipik yeminler ile kendilerini belli etmekteydiler. Orta Mekke dönemine gelindiğine metinler daha uzun olmaya başlamış ve Allah'ın isimlerinden biri olan ar-Raḥmān daha sık bir biçimde kullanılmaya başlamıştır. Geç Mekke dönemi metinleri ise çok daha uzun ve düzyazıyı andırır biçimde yazılmış ve bu özelliğiyle de medine döneminde yazılmış metinlere benzeyen metinlerdir.[88] Nöldeke'nin sure kronolojisi şu şekildedir.
Erken Mekke Dönemi | 96, 74, 111, 106, 108, 104, 107, 102, 105, 92, 90, 94, 93, 97, 86, 91, 80, 68, 87, 95, 103, 85, 73, 101, 99, 82, 81, 53, 84, 100, 79, 77, 78, 88, 89, 75, 83, 69, 51, 52, 56, 70, 55, 112, 109, 113, 114, 1 |
Orta Mekke Dönemi | 54, 37, 71, 76, 44, 50, 20, 26, 15, 19, 38, 36, 43, 72, 67, 23, 21, 25, 17, 27, 18 |
Geç Mekke Dönemi | 32, 41, 45, 16, 30, 11, 14, 12, 40, 28, 39, 29, 31, 42, 10, 34, 35, 7, 46, 6, 13 |
Medine Dönemi | 2, 98, 64, 62, 8, 47, 3, 61, 57, 4, 65, 59, 33, 63, 24, 58, 22, 48, 66, 60, 110, 49, 9, 5 |
Nöldeke'nin Kronolojisi batı bilim dünyası ve islam bilimleri tarafından büyük ölçüde kabul edilmektedir. Nöldeke'yi temel alarak Kuran üzerine yapılan farklı çalışmalar da bulunmaktadır. Örneğin Angelika Neuwirth özellikle Orta Mekke Dönemi ayetleri üzerine araştırmalar yürütmüştür.[89]
Erken Mekke dönemi için bazı sınırlandırmalar
[değiştir | kaynağı değiştir]Almanya'da yürütülen Corpus Coranicum çalışmaları kapsamında Nöldeke'nin kronolojisi Erken Mekke dönemini ele alan bazı noktalarda özellikle geliştirilmiştir. Bu anlamda Nicolai Sinai sureleri yapısallıklarına göre 3 farklı kategoriye ayırmaktadır. Birinci kategori 93-95, 97, 99-102, 104-108, 111 surelerini içine almakta ve 4 ila 11 ayetten oluşmaktadır. İkinci kategorideki sureler olan 73, 81-82, 84-96 ilk kategoridekine kıyasen daha uzun (15-25 ayet) ve konu olarak daha belirli iken üçüncü kategoriye ait sureler ((3a) 53, 74, 75, 77, 78, 79 (3b) 53, 74, 75, 77, 78, 79) ise bazı yerlerde 40 ayete ulaşacak derecede uzunluktadır. Nicolai Sinai'ye göre bu sureler Kuran metninin kronolojik olarak birbirini takip eden tarihsel aşamalarını oluşturmaktadırlar.[90]
Raşid halifeler dönemi
[değiştir | kaynağı değiştir]Ebu Bekir'in halifeliğinde
[değiştir | kaynağı değiştir]Muhammed'in ölümünün ardından arkadaşı ve yakın danışmanı Ebu Bekir (h. 632-634) Medine'de halife seçilir.[91] Banu Hanife'nin reisi Müseylime kendini peygamber ilan eder ve yeni halifeye isyan eder.
Aralık 632'de, halife Ebu Bekir'in Halid bin Velid liderliğindeki kuvvetleri, Yemame Muharebesi'nde Müseylime'nin ordusuyla savaşır. Müslümanlar Müseylime'nin güçlerini zaferle yenmiş olsalar da, aralarında Salim'in de bulunduğu çok sayıda Kuran hafızı öldürülür.[92][93] Bunun üzerine, Ömer'in ısrarı üzerine Ebu Bekir, şimdiye kadar dağınık halde bulunan Kur'an nüshalarının tek bir nüsha halinde toplanmasını emreder. [94][95][96][97]
Ebu Bekir, Zeyd'e Kur'an metninin tamamını toplama görevini verir.
- "Aslında Zeyd'in amacı, hafızların hatıralarına karşılık muhtelif kaynaklardan, bir araya geticeği ayetler aramaktı. Bu şekilde herkes sürece katıldı. Kur'anın herhangi bir parçasına sahip olan hiç kimse dışarıda bırakılmadı ve bu nedenle hiç kimsenin endişe etmek ve metnin sadece seçilmiş birkaç kişiden toplandığından şikayet etmek için bir nedeni yoktu" der.
İbn Hacer, Zeyd'in kendi yazı ve ezberinin yeterli görülmediğinin göstergesi olarak Zeyd'in "Berâe (tehdit, ültimatom) sûresinin iki âyetini Ebû Huzeyme el-Ensârî ile buldum" sözlerine dikkat çeker. Her şey doğrulama gerektiriyordu. İbn Hacer ayrıca şu yorumu yapar:
- Ebû Bekir, [parşömen üzerinde] mevcut olanlar dışında kayıt yapmasına izin vermemişti. Bu nedenle Zeyd, kendisi ve diğer sahabeler onu hafızalarından çok iyi hatırladıkları halde, yazılı olarak kendisine ulaşana kadar Bera Suresi'nin son iki ayetini dahil etmekten kaçındı.
Kur'an Zeyd ibn Sabit başkanlığındaki dört sahabeden oluşan bir komite ile toplanmıştır.[98] Görev, Zeyd ibn Sabit'in Kuran'ın yazılı kopyalarını toplamasını gerektirdi ve her ayet en az iki sahabenin sözlü tanıklığıyla doğrulandı. Bu derleme Halife Ebu Bekir, vefatından sonra da halefi [94] Ömer tarafından tutulmuştur.[91]
Kur'anın derlemesiyle ilgili Şii versiyon, Sünnilere göre On İki İmamcı Şii uydurmalarından başka bir şey değildir. Yaşayan en eski Şii mezhebini oluşturan Zeydi Şiilerin Sahih Buhari'de anlatılan yukarıdaki olaylara inandıklarına işaret ederler.[99]
Kur'an ile ilgili rivayet zincirlerini oluşturan on kişi şunlardır:
- Ömer ibn el Hattab[100]
- Osman bin Affan[101]
- Ali ibn Abi Talib[102]
- Ebu Musa el Eş'ari[103]
- Ubey İbn Ka'b[104]
- Abdullah ibn Mesud[105]
- Zeyd bin Sabit[106]
- Ebu Hureyre[107]
- Abdullah İbn Abbas[108]
- Ebu'd-Derda[109]
Bunların en önemlileri Zeyd ibn Sabit ve Ubey ibn Ka'b'dı.[110][111]
Osman ibn Affan ve resmiyet
[değiştir | kaynağı değiştir]Kur'an'ın 1924 Kahire yazımı İslam dünyasında yaygın kabul gören, yani günümüzde bilinen hali kabaca sureleri Fatiha dışında en uzundan en kısa sureye göre sıralayan ve Halife Osman bin Affan zamanında gerçekleştirildiğine inanılan bir düzenlemedir. Kur'an'ı İslami literatürde geçen şekliyle, Muhammedin hayat hikâyesine göre endeksleyen ve sıralayan çalışmalar da siyer ve hadislerde bahsedilen esbab-ı nüzul olarak ifade edilen rivayetler doğrultusunda gerçekleştirilen çalışmalardır.
Kur'anı resmiyeti okunduğu ve yazıldığı şekliyle Müslüman toplumu için bağlayıcı olan şeklidir. Bu kanonik külliyat, Kuran'daki hiçbir şeyin değiştirilemeyeceği veya değiştirilemeyeceği anlamında kapalı ve sabittir.[112] İslam geleneğine göre, resmîleştirme süreci, Muhammed'in ölümünden yaklaşık yirmi yıl sonra, üçüncü halife Osman ibn Affan'ın (h. 23/644–35/655) yönetimi altında sona ermiştir. Ancak tarih erken dönem Arap tarihçileri tarafından kaydedilmemiştir ve kesin kesin değildir.[113]
Osman'ın halifeliği döneminde, Hilafet önemli ölçüde büyümüş, Irak, Suriye, Mısır ve İran'a yayılarak İslam'ın katına çeşitli kültürlerden farklı derecelerde izolasyona sahip birçok yeni mühtedi katmıştı.[114] Bu mühtediler çeşitli diller konuşuyorlardı ve Arapçayı iyi bilmiyorlardı. Osman, Kuran'ın yazılı metnini belirli bir Arap lehçesinde standartlaştırmanın önemli olduğunu hissetti. Kuran'ı derlemenin bir başka nedeni de, Kuran'ı bütünüyle (huffaz) ezberlemiş olan birçok Müslümanın, özellikle savaşlarda ölüyor olmasıydı.[115]
Buhari tarafından nakledilene göre, Irak ve Suriye'den Müslüman güçler arasında, Ermenistan ve Azerbaycan'a bir sefer sırasında cemaat namazlarında Kuran'ın doğru okunması konusunda çıkan bir anlaşmazlık bunun sebebiydi.
General Huzeyfe bin Yeman'ın bu sorunu halifeye bildirdiğine ve ondan birleşik bir metin oluşturmasını istediğine inanılıyor.[116] Çok sayıda askerin Kuran'ı doğru okuma şekli konusunda anlaşmazlığa düşmesi, Huzeyfe'nin birleşik bir metni teşvik etmesine neden olmuş olabilir. Bu sıradaki karışıklığın bir örneği, Taberistan'da bir sefer sırasında, askerlerden birinin Huzeyfe'ye "Resulullah nasıl namaz kıldı?" diye sorduğunda görülüyor. Huzeyfe ona askerin savaşmadan önce dua ettiğini söyledi.[117]
Osman'ın Hafsa'dan Kur'an levhalarını aldığına ve Zeyd başkanlığındaki 3 kişilik heyete Kureyş lehçesine dayalı olarak sayfaları birkaç cilt halinde kopyalamaları talimatını verdiğine inanılır.
Hikâye şöyledir:
- Huzeyfe bin Yeman, Şam halkı ile Irak halkının Ermenistan ve Azerbaycan'ı fethetmek için savaştığı sırada Osman'a geldi. Huzeyfe, (Şam ve Irak kavminin) Kur'an'ın okunuşundaki farklılıklarından korktu ve Osman'a şöyle dedi: "Ey müminlerin emiri! Bu ümmeti, daha önce Yahudiler ve Hristiyanların yaptıkları gibi Kitap hakkında ihtilafa düşmeden önce kurtarın." Osman, Hafsa'ya şöyle bir mesaj gönderdi: "Kur'an'ın elyazmalarını bize gönderin ki, Kur'an materyallerini mükemmel nüshalar halinde toplayalım ve el yazmalarını size iade edelim." Hafsa onu Osman'a gönderdi. Osman daha sonra Zeyd bin Sabit, Abdullah bin Zubeyr, Said bin Al-As ve Abdur Rahman bin Haris bin Hişam'a el yazmalarını mükemmel kopyalar halinde yeniden yazmalarını emretti. Osman üç Kureyşli adama şöyle dedi: "Eğer Kur'an'ın herhangi bir noktasında Zeyd bin Sabit ile anlaşmazlığa düşerseniz, onu Kureyş lehçesiyle yazın, Kur'an onların dillerinde nazil oldu." Bunu yaptılar ve birçok nüsha yazdıktan sonra Osman orijinal elyazmalarını Hafsa'ya geri verdi. Osman, her Müslüman vilayetine, kopyaladıklarından birer nüsha gönderdi ve diğer bütün Kur'an materyallerinin, ister parça parça el yazmaları, ister bütün nüshalar halinde yazılmış olsun, yakılmasını emretti. Zeyd bin Sabit şunları ekledi: "Kur'an'ı kopyaladığımızda Ahzab Suresinden bir ayet gözümden kaçmıştı ve ben onu Resulullah'ın okuduğunu işitiyordum. Biz de onu aradık ve onu Huzayma bin Sabit ile birlikte bulduk. [Bu ayet]: 'Mü'minlerden öyle adamlar vardır ki, Allah'a verdikleri söze sadık kalırlar.'' [Kur'an 33:23][118][119]
Görev bittiğinde Osman bir nüshayı Medine'de bırakarak diğerlerini Kûfe, Basra, Şam' ve bazı rivayetlere göre Mekke'ye gönderdi ve Kur'an'ın diğer bütün-Orijinal nüsha dahil- varyantlarının imha edilmesini emretti. Bazı bilginlere göre bu imha İbn Mes'ûd ve takipçilerinin reddettiğini iddia ettikleri Kufe dışında her yerde yapıldı. (Kufedekiler imha edilmemişti)
Sean Anthony ve Catherine Bronson, "Zührinin - Halife Osman'ın nüshasının toplanması için Hafsa'ın el yazmasının önemini vurgulayan bilinen en eski bilgindir. Hafsa'nın tomarlarının yok edilmesi açıklamalarına kaynak olan Zühri Hafsa'nın ölümünden sonra, erkek kardeşinin el yazmalarını miras aldığını ve onları Osman veya bazı versiyonlara göre Abdülmelik bin Mervan'ın yok etmesine izin verdiğini bildirdi.[120]
Genel inanca göre Osman metni, bugün bilinen sıraya göre 114 surenin tamamını içeriyordu.[112]
Şii Müslümanların Kuran'ın kökenleri hakkındaki inançları bazı açılardan Sünnilerden farklıdır. Etkili Merci'-i taklit Abu'l-Kasim Hoyi'ye göre, Osman'ın Kuranı toplaması fiziksel değil, mecazi idi. O, ayetleri ve sureleri bir ciltte toplamamıştı, toplama Müslümanları tek bir resmi nüsha okumasında birleştirmesi anlamındaydı. Hoyi ayrıca, Osman'ın Müslümanları birleştirdiği okumanın, çoğu Müslüman arasında dolaşımda olan okuma olduğunu ve Muhammed'den kesintisiz bir aktarım yoluyla onlara ulaştığını iddia eder. [84]
Bu, en çok tartışılan konulardan biridir.[112]
Ali bin Ebi Talib
[değiştir | kaynağı değiştir]Bazı Şii alimler, Ali bin Abi Talib'in Muhammed'in ölümünden altı ay sonra topladığı kişisel bir Kuran apografına sahip olduğuna ve bunun Kuran'ın ilk derlemesi olduğuna inanıyor. Ana akım Şiilere göre bugün bilinen Kur'an ile Ali'nin Kur'anı arasındaki tek fark bu versiyonun ayetlerin gönderildiği sıraya göre toplanmasıydı.[11] :89–90[121]
Birkaç Şii bilgin, Ali'nin Kuran'ı topluma sunduğunu, ancak onların onun nüshasını kabul etmeyi reddettiğini iddia ettiler. Bir rivayette, "O, tefsir ve vahyi, kesin ve müphem ayetleri, nesh ve nesh edilen ayetleri içeren Kitabını eksiksiz getirmişti; ondan hiçbir şey eksik değildi, ne bir elif harfi, ne de lam . Ama ondan kabul etmediler." [84] Ayrıca, Ali'nin Kur'an nüshasının, bugün elimizde bulunan Osman el yazmasında görülmeyen ayetler içerdiğine de inanırlar. Ayetlerin ve surelerin sırasının değiştiğine ve umma, imma gibi kelimelerin değiş tokuşu, kelimelerin yeniden düzenlenmesi ve ilk halife olan Ali'nin hakkına ait ifadelerin silinmesinin olduğuna inanırlar.[122]
Çağdaş Şii bilgin Hoyi, bu inanca karşı bir argüman sunar; O'na göre Ali'nin Kur'an'ının, mevcut Kur'an'ın bir parçası olmayan ilaveleri içermesi, bu ilavelerin Kur'an'dan çıkarıldığı anlamına gelmiyor. Bu eklemeler, Allah'ın söylediklerinin tefsirleri veya açıklamalarıydı veya Allah'tan gelen vahiyler şeklinde, Kuran'daki ayetlerin niyetini açıklıyordu. Bu eklemeler, standart Kuran'ın bir parçası değildir ve Allah Resulü'nün ümmetine iletmesi emredilen şeyin bir parçası olarak kabul edilmez. [84]
Değişik kodeksler ve resmileştirme
[değiştir | kaynağı değiştir]Osman'ın resmi Kur'anı dışında, tam durumda farklı versiyonlar veya kodeksler olabilirdi, ancak Ṣanʽā' 1 el yazmaları dışında hiçbiri henüz keşfedilmedi. Bu tür kodeksler Müslümanlar tarafından bireylerin kişisel kopyaları olarak görüldü.[11] :93 Kısmi yazmalarla ilgili olarak, "Halife Osman'ın 640'lardaki iddia edilen tashihinden önce mevcut olan kısmi versiyonlardaki varyantların araştırılmasının, büyük önem taşıyan herhangi bir farklılık ortaya koymadığı" görüşü vardır.[123] Şu anda en etkili iki yazma, Abdullah ibn Mes'ud ve Ubeyy ibn Ka'b 'a ait olanlardır. Al- Qurazi, İbn Mes'ud, Ubeyy ve Zaid b. Sabit mushafları arasında hiçbir fark görmüyor. Theodor Noldeke ve arkadaşlarının klasik Kuran tarihi çalışması (İngilizce olarak mevcuttur) İbn Mes'ud ve Ubeyy'e atfedilen varyantların ayrıntılı bir tartışmasını içerir. 1937'de Arthur Jeffery, çeşitli kaynaklarda İbn Mes'ud ve Ubeyy de dahil olmak üzere sahabelerin kodekslerine veya okumalarına atfedilen varyantların bir derlemesini yayınladı.[124] Abdullatif al Hatib tarafından on cilt halinde, sahabelerin ve erken dönem okurlarının okumalarındaki varyantların daha yeni ve kapsamlı bir kataloğu derlenmiştir.[125]
Abdullah ibni Mes'ud'un el yazması
[değiştir | kaynağı değiştir]Farklılığı öne sürülen yazmaların en etkilisi, Muhammed'in kişisel hizmetçisi, erken bir mühtedi olan Abdullah bin Mes'ud'unki idi. Onu Kuran okumanın ilk öğretmenlerinden biri olarak atayan Muhammed'den yetmiş kadar sureyi öğrendiği bildiriliyor. Daha sonra Halife Ömer tarafından Kufe'de idari bir göreve atandı ve burada Kuran ve Sünnet konusunda önde gelen bir otorite oldu. Bazı kaynaklar, Osman el yazması resmi hale getirildiğinde İbn Mes'ud'un, kendi Kuran nüshasını yok etmeyi reddettiğini ileri sürer.
İbn Mes'ud versiyonunun Osman metninden farklı olduğu belirtilen iki nokta vardır: Surelerin sırası ve okumalardaki bazı varyantlar. Muhammed Mustafa el-A'zami, üç farklı sureyi El-Fatiha ve El-Mu'avvizateyn'i olarak verir.
Nevevî ve İbn Hazm gibi alimler, bu rivayetleri İbn Mes'ud'un uydurduğu yalanlar olarak kınadılar."
Diğer farklılıkların çoğu, yalnızca okunuşta farklılıklara neden olan, aynı ünsüz metne sahip değiştirilmiş ünlüleri içerir.
Dr. Ramon Harvey, İbn Mes'ud'un okumasının kullanılmaya devam ettiğini ve hatta ölümünden sonra en az bir yüzyıl boyunca Kûfe'de baskın okuma olarak öğretildiğini, O'nun bazı özel okumalarının Hanefi fıkhında rol oynamaya devam ettiğini bir makalede not eder.[126]
Ubey ibn Ka'b'ın kodeksi
[değiştir | kaynağı değiştir]İkinci en etkili kodeks, Muhammed'in sekreteri olarak görev yapan Medineli Ubeyy bin Ka'b'ınkiydi kodeksiydi.
Birkaç hadiste Ubey, çeşitli rollerde görülmektedir. Meselâ bazı durumlarda bazen Hafsa'nınkiler yerine Ubey'in sayfaları zikredilir, bazı hadislerde de Zeyd yerine Kur'an'ı katiplere yazdıran Ubey'den bahsedilir.
Onun Kuran versiyonunun, Osman veya İbn Mes'ud metinlerinde olmayan iki kısa sure içerdiği söylenir: Üç ayetli Hal Suresi ve altı ayetli Hafd Suresi.
Profesör Sean Anthony, bu iki sûrenin metinsel tarihini ayrıntılı olarak tartışmış ve onların Ubeyy'in (ve daha az ölçüde diğer bazı sahabelerin) örnek aldığı mushaflardaki mevcudiyetlerinin "en eski ve en iyi kaynaklarda sağlam bir şekilde temsil edildiğini", maddi delil olmasa da, birçok Müslüman kaynağın bu mushaflardaki sureler hakkında doğrudan maddi gözlemler yaptığını belirtiyor.[127]
Ubeyy'nin yazmasındaki surelerin sırasının Osman ve İbn Mes'ud'unkinden de yapısal olarak farklı olduğu söylenmektedir. Yedinci yüzyılın başlarındaki Sanʽā' el yazmaları alt metninin sure sırasının Ubeyy'in (ve daha az ölçüde İbn Mes'ud'un) bildirdiğiyle benzerlikler taşıdığı bilinmektedir.[128]
Hal (ayrılık) başlıklı sure şu şöyledir: "Allah'ım, senden yardım dileriz, senden mağfiret dileriz, seni överiz ve seni inkar etmeyiz. Sana karşı günah işleyenden ayrılır ve terk ederiz."
El-Hafd (acele) başlıklı sure: "Allah'ım, sana kulluk ederiz, Sana dua eder, secde ederiz ve Sana koşar ve Sana kullukta acele ederiz. Senin rahmetini umar, azabından korkarız. Senin azabın elbette kâfirlere ulaşacaktır."
Bunlar, hadis külliyatlarında bildirilen bazı kunut' bölümleriyle benzer ifadelerdi. (Bkz. Nevevî, el-ezkar, Kahire, 1955, s. 57-58. )
Ayet olarak geçen ifade ise şudur: "Ademoğluna zenginlik dolu bir vadi verilse ikincisini ister; kendisine iki vadi dolusu zenginlik verilse mutlaka üçüncüsünü ister. Ademoğlunun karnını topraktan başka bir şey dolduramaz ve Allah tövbe edenleri bağışlar."
Bu metnin Muhammed'den bir hadis olduğu bilinmektedir. (Buhari, VIII, No. 444-47)
İbn Abbas (No. 445) ve 'Ubey'a (No. 446) göre bu metnin bazen Kuran'ın bir parçası olduğu düşünülüyordu. Ancak Ubey, 102. sureden sonra şunu açıklıyor: "Ben ortaya koydum, [sahabe] yukarıdakileri Kuran'ın bir parçası olarak görmedi." (Buhari, VIII, No. 446.)
Muhammed'in sahabelerinin bu Kuran nüshalarına ilişkin rivayetler farklılıklar gösterir. örneğin, Buhari, VIII, No. 446'daki hadis, Ubey'ın erken bir aşamada bu cümleyi Kur'andan kabul ettiğine dairdir. Ancak, bu Kur'an nüshalarının elle tutulur el yazmaları günümüze ulaşmamış, eskimiş sayılarak yok edilmiştir.[129]
Erken el yazmaları'ndan nihai yasal metne
[değiştir | kaynağı değiştir]Osman diğer yazmaları yok ettiğinde, Kuran'ın okunuşu ve metninde farklılıklar devam ediyordu. Bununla birlikte, bilim adamları, ekleme, bastırma veya değiştirmenin 'az çok, iz bırakan' tartışmalara yol açacağını savunarak metinde büyük değişiklikler olasılığını reddediyorlar. Ayrıca, Osman'ın Müslümanlar arasında sevilmemesine rağmen, genel olarak Kuran'ı değiştirmek veya bozmakla suçlanmadığını belirtiyorlar.[130] El yazması çağında, Kuran en çok kopyalanan Arapça metindi. Kur'anı kopyalamanın, katip ve sahibine bereket getireceğine inanılıyordu.[131]
Arap yazı stilleri zaman içinde ilerlediği için bugün bildiğimiz şekliyle Arap alfabesi Muhammed'in zamanında bilinmiyordu. Kuran, ezberleme ve farklı materyaller üzerine yazılı referanslar yoluyla korundu. Arap toplumu yazmayı daha düzenli kullanmaya başladıkça, yazma becerileri de buna göre gelişti. Erken dönem Arapçası, aksan (harfleri ayıran nokta vs.) işaretleri bulunmayan, ünsüzlerle kesinlikten yoksun bir rasm içinde yazılmıştır. Uzatmayı veya ünlüleri belirtmek için sesli harf işaretleri de yoktu. Bu nedenle, kelimenin yanlış telaffuz edilmesi için sonsuz olasılık vardı. Bugün bildiğimiz şekliyle Arap alfabesi, tam sesli olan scripta plena, 9. yüzyılın ortalarına kadar mükemmelleşmemişti.[11] :92
Emevi dönemi
[değiştir | kaynağı değiştir]Kuran'ın bilinen en eski el yazmaları Emevi dönemiyle ilişkilendirilir.[131]
Kuran'ın el yazmalarındaki temel reformların çoğu, beşinci Emevi halifesi Abdülmelik (65/685-86/705) döneminde gerçekleşti.[131] Abdülmelik'in saltanatı altında, Ebu'l Esved al-Du'ali (ö. 688) Arap gramerini kurdu ve büyük renkli noktalar yerleştirme sistemini icat etti. Emevi valisi Haccac bin Yusuf daha sonra bu sistemi uyguladı.[132]
691-92'de Kudüs'te Kubbetü's-Sahre'nin inşası tamamlandı ve Kurandan yazılarla süslendi. Kubbetü's-Sahre üzerindeki yazıtlar, aslında Kuran'dan bilinen en eski tarihli pasajları temsil etmektedir. Bu yazıtlarda, birçok harfe aksan noktaları verilmiştir.[131]
Kodeksin formatı 8. yüzyılda dikeyden yataya geçti. Yatay biçimlerde ve kalın/ağır görünümlü yazılarda yapılan bu değişikliğin, Kuran'ın üstünlüğünü göstermek ve İslami geleneği, kutsal metinleri için dikey biçimler kullanan Yahudi ve Hristiyan geleneklerinden ayırmak için yapılmış olabileceğine inanılıyor.[131] Emeviler döneminde ait en eski Kuran yazmaları, büyük olasılıkla tek cilt halinde yapılmıştır.
Bu el yazmalarının çoğunda görülen bir özellik, bağımsız elifin uzun gövdeleri ve izole elifin sağ taraftaki kuyruğudur (ayak). Ayrıca bu yazmalarda sure başlıkları yoktur. Bunun yerine, bir surenin sonunda ve diğerinin başında bir boşluk bırakılır.[131](Bu yazılara hicazi yazı adı verildi.)
Abbasi dönemi
[değiştir | kaynağı değiştir]Erken Abbasi tarzı
[değiştir | kaynağı değiştir]Emevi Hanedanlığı'ndan gelen el yazmalarının aksine, ilk Abbasi el yazmalarının çoğu birkaç ciltte kopyalandı. İlk Kur'an el yazmaları, Kur'an metninin tarihi için kanıt sağlar ve onların biçimsel özellikleri, İslam'ın klasik çağında sanatın ve onun daha derin anlamının nasıl algılandığı hakkında bize bir şeyler söyler. Hem yazısı hem de düzeni, ayrıntılı geometrik ve orantılı kurallara göre inşa edildi.[133]
Yazmaların temel özelliği, yazı stilleriydi. Bu yazmaların çoğunda harfler ağır görünümlü, nispeten kısa ve yatay olarak genişti. Emeviler döneminde mevcut olan elifin eğik izole şekli ortadan kalktı ve yerini, sonraki harften oldukça uzak bir yere yerleştirilmiş, belirgin sağ ayaklı düz bir çizgi aldı. Genellikle de altın ve diğer renklerle zengin bir şekilde aydınlatılırdı. Bu yazı daha sonra Kufi veya Abbasi yazı stili olarak adlandırıldı.
Diğer bir fark ise, sure başlıklarının açıkça işaretlenmesi ve dış kenarlara doğru çıkıntı yapan kenar vinyetleri veya palmetleri olan dikdörtgen panolar içine alınmasıdır. Erken Abbasi dönemine ait Kur'an'lar, kayışlarla sabitlenen hareketli bir üst kapak ile her tarafı kapatılmış bir kutu gibi yapılandırılmış ahşap tahtalarla ciltlenmiştir.[131]
Yeni Abbasi tarzı
[değiştir | kaynağı değiştir]Yeni Abbasi tarzı MS 9. yüzyılın sonunda başladı ve 12./13. yüzyıla kadar Kur'anı kopyalamak için kullanıldı. Erken Abbasi yazılarında kopyalanan el yazmalarının aksine, NS el yazmaları dikey biçimlere sahipti.[131]
Bu süre zarfında, Halil bin Ahmed el-Ferahidi (786'da öldü) Ebu'l-Esved'in yerini alacak bir teshil sistemi tasarladı. Sistemi 11. yüzyılın başlarından beri evrensel olarak kullanılmaktadır ve altı aksan işareti içerir: üstün/ fetha (a), ötre/ zemma (u), eser/ kesre (i), cezm/ sukun (sesli harfsiz), şedde (çift ünsüz), medd (ünlü uzatma ; elif için geçerlidir).[134]
Bu dönemde merkezi bir figür Ebu Bekir b. Mücahid (ölümü 324/936) oldu.
O'nun amacı, güvenilir okumaların sayısını yalnızca tek bir ünsüz metne dayananlarla sınırlandırmaktı. 8. yüzyılın yedi tanınmış Kuran hocasını seçti ve onların okumalarının hepsinin diğerlerinde bulunmayan ilahi otoriteye sahip olduğunu ilan etti. Bunu, Muhammed'in Kuran'ın kendisine " yedi kıraat "ta vahyedildiğini söylediği popüler hadise dayandırdı.
Bu süre zarfında Kufe, Basra, Medine, Şam ve Mekke'de güçlü Kuran gelenekleri vardı. Bundan dolayı İbn Mücahid, Medine, Mekke, Basra ve Şam için birer ;Nafi' (Ö.169/785), İbn Kesir (Ö.120/737), Ebu Amr (Ö.154/770) ve İbn'Amir (ö. 118/736) ve Kûfe için üç, Asım (ö. 127/744), Hamza (Ö.156/772) ve el-Kisa'i (öl.89/804) okuma seçti.
Kanonik okumaların sayısını yedi ile sınırlama girişimi herkes tarafından kabul edilebilir değildi ve beş şehrin çoğunda alternatif okumalar için güçlü bir destek vardı. Günümüzde genel olarak kullanılan en yaygın okuma, Hafs aracılığıyla Asım el-Kûfi'nin okumasıdır.
11. yüzyıla ait bir Kuran el yazması, 30 parçaya (cüz) göre düzenlenmiş Kuran'ın 20. cüzünü içerir. Düzenleme, Ramazan okumalarında ayın gün sayısına karşılık, her güne bir okuma şeklinde düzenleme anlamına gelir. El yazmasının diğer bölümleri, dünyanın dört bir yanındaki çeşitli koleksiyonlara dağılmış durumdadır. Türkçe bir not, Kuran'ı, Ali'nin eline atfeder ve böylece bu elyazmasının yüksek önemini gösterir. Metin, 10. yüzyılın sonlarında İran'da geliştirilen anıtsal bir yazı olan Doğu Kufice ile yazılmıştır. El yazmasının yazımı ve tezhipleri, hattatın ve çizerin büyük sanatsal hünerlerine tanıklık etmektedir. El yazması Almanya'nın Münih kentindeki Bavyera Eyalet Kütüphanesi'ndedir.[135] On birinci yüzyılın sonundan önceki yedi tam veya yarı kufi Kur'an-ı Kerim'den dördü bir ayet sayımı içerir. Kuşkusuz küçük bir örnek olmasına rağmen, ayet sayımının kullanılmasının, yaklaşık olarak M.Ö. 950 ve yakl. 1100.[136]
Bağdat'tan başarılı bir hattat olan Ebu Ali Muhammed ibn Mukla (ö. 940) bir sistem geliştirdi ve İbn Mukla'nın sistemi ve hat çalışması Kuran'ı yazmanın standart yolu oldu.[134] Mukla'nın geleneği hattat İbnü'l-Bevvab (ö. 1022) tarafından mükemmelleştirildi. Mukla'nın sistemi, genel olarak Arapça el yazmalarının transkripsiyonu için en popüler stillerden biri haline geldi ve okunaklılığı nedeniyle tercih edildi.[137]
Bu "yeni tarz", kırılmalar ve açısal biçimler ile kalın ve ince vuruşlar arasındaki aşırı karşıtlıklarla tanımlanır. Yazı başlangıçta idari ve yasal belgelerde kullanılmış, ancak daha sonra önceki Kuran yazılarının yerini almıştır. Erken dönem Abbasi yazılarından daha kolay okunması mümkündür. "Yeni üslup", matbaadan önce Müslüman dünyasına yayılan son yazıydı. 13. yüzyıla kadar kullanımda kaldı, bu noktadan sonra sadece başlıklarla sınırlı kaldı.[11] :177
1924 Kahire düzenlemesi
[değiştir | kaynağı değiştir]Kahire'nin standart Kuran'ı 1985'teki Suudi Kuran'a kadar neredeyse tüm Müslüman dünyasında kullanılan Kuran'dır. Mısır baskısı, Asım'ın 8. yüzyıldaki Kufe tilaveti olan " Ḥafṣ " versiyonuna (" qira'at ") dayanmaktadır.[138][139] Bir dizi ek sembol ve ayrıntılı bir hareke sistemi ve küçük ayrıntılar içerir.[140] Kahire baskısı, Mısır hariç tüm kuzey Afrikada kullanılan Verş versiyonunun dışında Kuran'ın[141][142] modern baskıları için standart haline geldi.[143]
El-Ezher Üniversitesi'nde[144] önde gelen profesörlerden oluşan bir komite proje üzerinde çalışmaya 1907'de başlamıştı, ancak "Kahire Kur'an'ının" ilk baskısı10 Temmuz 1924'e kadar yapılamadı. Mısır, baskısı "amīriyya baskısı" ta olarak bilinir. Mısır hükûmetinin amacı, diğer kıraatları gayri meşru kılmak değil, devlet okullarında kullanılan Kur'an metinlerindeki, kolofonun hata olarak nitelendirdiği şeyi ortadan kaldırmaktı. Bunu yapmak için, Asım'ın talebesi Hafs'ın (ö. 180/796) on dört kıraat'ından birini seçtiler. Yayın "müthiş bir başarı" kazandı. Baskı Sünniler ve Şiiler arasında o kadar popüler oldu ki, az eğitimli Müslümanlar, Kahire versiyonunu "Kur'an'ın tek ve açık bir okuması" şeklinde kabullendiler. Daha sonra üzerine 1936'da küçük değişiklikler yapıldı - zamanın hükümdarı Kral Faruk'un onuruna "Faruk baskısı" denildi.[145]
Hafs ve Asım'ın ezici popülaritesi için verilen nedenler, okunmasının kolay olmasından, "Allah onu seçti" şeklindeki ifadeye kadar uzanır.[146] Ingrid Mattson, toplu olarak üretilen matbaa mushaflarının Kur'an'a erişilebilirliği artırdığını, aynı zamanda kıraat çeşitliliğini azalttığını belirtmektedir.[147] Yazılı metin yasal hale geldi ve sözlü anlatım önceki eşitliğinin çoğunu kaybetti.[148]
Kahire'de Besmele'yi Kuran metnine dahil edip etmeme konusundaki anlaşmazlıklar da karara bağlandı. Kahire Kuran'ı, ayetleri ayırma ve numaralandırmaya ilişkin İbn Abbâs'a atfedilen Kufe geleneğini[144] 1924 öncesine ait çok sayıda Kuran, Nil nehrine atılarak yok edildi.[145]
Tanınmış komite üyeleri arasında İslam alimi Mısır'ın kıdemli Kuran Okuyucusu (Şeyh el-Maqâri) Muhammed b. Ali el-Hüseyni bulunuyor.[149] Bu dönemde Mısır'da çalışan kayda değer Batılı akademisyenler arasında Bergsträsser ve Jeffery bulunmaktadır. Metodolojik farklılıklar bir yana, spekülasyon bir işbirliği ruhuna atıfta bulunur. Bergsträsser kesinlikle çalışmadan etkilenmişti.[145]
Eksiksizlik ve korunmuşluk
[değiştir | kaynağı değiştir]Tarihsel metinlerin incelenmesi bu metinler ile kahire yazımı arasında genel inancın aksine noktalama ve sesli harfler dışında da farklılıklar olduğunu ortaya koymuştur. Dr. Daniel Brubaker en eski Kur'an metinleri üzerinde yapılan değişiklik (ünlüler ve noktalama işaretleri gibi kelimelerin küçük okuma farklılıklarının ötesinde) düzeltme ve eklemeleri konu aldığı sunumlu bir video serisini (Variant Quran) internet üzerinde yayınladı.[150]
İslami kaynaklar
[değiştir | kaynağı değiştir]İslami kaynaklara göre, Halife Osman'ın varyantları yaktırdığı standardizasyonundan önce, Kuran 116 bölüm (Ubeyy İbn Ka'ab'ın el yazması) veya 111 bölüm (İbn Me'sud'un el yazması) içermekteydi.[151]
İslami görüş: Sünni ve Şii
[değiştir | kaynağı değiştir]Müslümanların çoğu, bugün sunulduğu şekliyle Kur'an'ın eksiksiz ve dokunulmamış olduğuna inanır ve inanç "Zikri şüphesiz Biz indirdik ve biz mutlaka koruyacağız" gibi Kur'an ayetleri ile desteklenir.[152]
Kur'an'ın toplanması ve resmîleştirilmesi ile ilgili çeşitli rivayet ve hadisler nedeniyle, bazı alimler Osman metninin Muhammed'e vahyedilen tüm materyali içerip içermediğini veya metinde eksik materyal olup olmadığını tartışırlar. Örneğin, Sünni literatür, Ebu Bekir tarafından başlatılan Kuran'ın toplanmasından önce bazı vahiylerin zaten kaybolduğunu söyleyen bilgiler içerir. Buna göre, Ömer zina cezası olarak bir zamanlar hatırladığı bir ayet metnini arıyordu. Daha sonra, o ayetin kaydına sahip olan tek kişinin Yemame Muharebesi'nde öldürüldüğünü ve bunun sonucunda ayetin kaybedildiğini keşfetti.
Bazı sahabiler ayeti hatırladılar, bunlardan birisi de Muhammed'in hanımı Aişe idi. Yatağının altında, taşlama (Recm)yla ilgili olan da dahil olmak üzere iki ayetin bulunduğu bir sayfanın bulunduğunu ve Muhammed'in ölümünden sonra evcil bir hayvanın (keçi) odaya girip onları yediğini söylediği kaydediliyor.[153]
Hadis uzmanları bu hadisi nakil yollarında sahtekârlıkla suçlanan raviler içerdiği ya da sadece hepsi sahih nakil yollarına sahip olan, ancak kağıt parçasıyla ilgili kısmı atlayan çoğunluk ifadesi ile çeliştiği için reddederler.[154][155]
Bazı Şii alimler, Muhammed'in ölümünden sonra Ali'nin seleflerinin, Ali'nin halife olma hakkına ilişkin tüm (Kur'ani) referansları kasten dışladığını belirtmektedir. Bazıları da, Ehli beyt'in erdemlerini ele alan "el-Nurayn" ve "el-Velayah" adlı iki surenin kaldırıldığını ileri sürdüler.[11] :89–90
El-Hoyi Muhammed'in yaşamı sırasında derlendiği temelinde Kuran'ın gerçek ve eksiksizliğini savunur. Onun argümanı, Muhammed sonrasındaki durumun eleştirel bir analizine dayanır; Ebu Bekir, Ömer ve Osman tarafından Kur'an'ın toplanmasının önemli ölçüde halifeliğe karar verildikten sonra gerçekleştiğini ve bu nedenle (Kur'anda) Ali'nin hilafetinden bahsedilmiş olsaydı, Müslümanların birini tayin etmek için toplanmasına gerek olmayacağını belirtir. Ne halifeliğin başlangıcında ne de Ali'nin halife olmasından sonra sahabeden hiçbirinin bu sözde değişiklikten bahsetmemiş olması, ona bu değişikliğin meydana gelmediğinin deliliydi. [84]
Al-Hoyi ayrıca, Osman'ın halife olduğu zaman, İslam'ın çok yaygınlaştığını ve Kuran'dan bir şey çıkarılmasının imkansız olduğunu savunuyor. Osman metni değiştirmiş olsa bile Kur'an'ı ezberlemiş olan herkesi ikna edemeyecekti.[84] Böyle bir değişiklik, Osman'ın siyasi muhalifleri ve suikastçıları tarafından da belirtilmemişti. Son olarak, eğer Osman Kuran'ı değiştirmiş olsaydı, Osman'ın ölümü üzerine Ali'nin özellikle de kendisinin halifeliğini ilgilendiren ayetleri geri getireceğini ileri sürer. Bunun yerine Ali'nin saltanatı sırasında mevcut Kuran'ı tanıttığı görülüyor, bu da hiçbir değişiklik olmadığının kanıtı diyor. [84]
El yazmaları
[değiştir | kaynağı değiştir]20. yüzyılda Sanaa el yazması keşfedildi ve Radyokarbon yöntemiyle %95 güvenle CE 578-669 CE ye tarihlendi. El yazması, hem üst hem de alt metinlerde Kuran ayetleri içeren bir palimpsesttir.
Üst metin, standart Kuran ile tamamen aynı ayetlere ve aynı sure ve ayet sırasına sahiptir.[156]
Sana'a kodeksinin alt metnindeki surelerin sırası, standart Kuran'daki sıralamadan farklıdır.[157] Ek olarak, alttaki metin standart Kuran'daki muadili metinden kapsamlı varyasyonlar sergiler; öyle ki alttaki metin, 'Osmanî geleneğe uymayan, hayatta kalan tek erken Kur'ân elyazmasını temsil ediyor. Belirtilen varyasyonların çoğu, standart Kuran okumasını vurgulayan veya netleştiren ek kelime ve ifadelerden oluşuyor. Bazı bilginler, Peygamber'in bireysel sahabeleri tarafından ana akım 'Osman geleneğinin dışında tutulan 'refakatçi yazmalar'daki varyantların raporlarında bu varyasyonlar için paralellikler önermişlerdir; ama bu yazışmalar çok azınlıkta.
François Déroche, paleografik gerekçelerle, alt metin için hicri birinci yüzyılın ikinci yarısında (MS 672 - 722) bir tarih önerir ve Palimpsest'in karakterini şöyle özetler: "Sanaa I'in alt yazıları, Osman metninden olduğu kadar, İbn Mes'ûd ve Ubeyy'in Kur'an kodekslerinden de farklı bir Kur'an metni bağlamında yazıldı".
Gayrimüslim bilimcilerin görüşüleri
[değiştir | kaynağı değiştir]Kuran'ın kökeni akademik araştırmaların daimi konusudur. Ayrıca, geleneksel görüşün ayıklanması ve temelden yeniden değerlendirilmesi için bir takım önerilerde de bulunulmuştur.
Gayrimüslim bilim insanları Kur'anın ilahi kaynağı dışında, 1970'lere kadar onun kökeni ile ilgili İslami hikâyeyi kabul ettiler.[158]
Ernest Renan; "İslam, diğer dinlerin kökenlerini besleyen gizemin ortasında değil, daha çok tarihin tam ışığında doğdu,[159] İslam adına hüküm süren, yayılan, dinin şevkinden beslenen ve o dinin kutsal kitabının derlenmesine, düzenlenmesine, onaylanmasına ve dağıtılmasına bir imparatorluk başkanlık etti" diye ünlü görüşünü ilan etti.
Ancak 1970'lerde revizyonist tarihçiler İslami kaynakları[160] (- Kur'an üzerine yapılan tefsir veya yorumlar,[161] hadisler veya İslam peygamberi Muhammed'in neyi onaylayıp neyi onaylamadığına dair açıklamalar ve sira , Muhammed'in biyografisi-) sorgulamaya başladılar. Kanıt olarak arkeoloji, epigrafi, nümizmatik ve Arap olmayan çağdaş literatür dahil olmak üzere bu literatüre " kaynak-eleştirel[160] bir yaklaşım uyguladılar ve bunların "kesin gerçekler" ve çapraz kontrol yeteneği sağladığını savundular.[162]
İslam tarihçileri Patricia Crone, Michael Cook, John Wansbrough ve arkeolog Yehuda D. Nevo' var olan tüm temel İslam kaynaklarının, unutma, yanlış yorumlanma, çarpıtma, bozma vs. için yeterli olan birkaç nesli geride bırakarak, anlattıkları olaylardan 150 ila 300 yıl sonra ortaya çıktığını ileri sürdüler.[163][164][165] İslam fetihleri, Musevi ve Hristiyan meydan okumalarına yanıt olarak inançlarını ve tarihlerini detaylandırıp eski haline getirdikleri için, İslam'ın Müslüman fetihlerinden birkaç yüzyıl sonra kademeli olarak oluştuğunu iddia ediyorlar.[166]
1999'da Cook ve Crone, "Yedinci yüzyılın son on yılından önce Kuran'ın herhangi bir biçimde varlığına dair kesin bir kanıt bulunmadığını" savundular.[167](Radyokarbon ile yedinci yüzyılın başlarına tarihlenen Sanaa el yazması ve Birmingham Kuran el yazması gibi el yazmaları daha sonra keşfedildi.)
Bununla birlikte, Osmani metin türünün tüm erken el yazmalarında ortak olan özel imlası üzerine çalışma yayınlamış olan Marijn van Putten,[168] Birmingham fragmanında bulunan kendine özgü bir dizi yazımlar nedeniyle olduğunu belirtmiş ve örneklerle göstermiştir (Mingana 1572a). + Arabe 328c); "açıkça Osman metin türünün bir soyundan gelmektedir" ve erken radyokarbon tarihlendirmesine rağmen, onun Osman öncesi bir kopya olması "imkansızdır" diyor.[169]
Yazar Gazeteci ve bilgin Toby Lester, Kuran'ın "en eski Müslüman yorumcuların bile kaybettiği bir dile, hikayelere ve olaylara aşina olduğunu" not ediyor.[170]
Cook ve Christopher Rose, Kuran'ın kapalı (gizemli) kelimeler ve Mukatta'at denilen - kelime oluşturmayan ve Kuran'ın surelerinin yaklaşık dörtte birinde başlık olarak kullanılan, bir ila dört harften oluşan "gizli harfler grubu" ve tarihçiler tarafından bilinmeyen Sabii dini grubu içerdiğini not eder.[171][172] Cook, bunların anlamlarının unutulduğunu ve ne anlama geldiğini "birilerinin bir zamanlar bilmesi gerektiğini", Kuran'ın "on yıllardır sahneden uzak kalmış olabileceğini" öne sürüyor.[173]
Hristiyan Bizansın tarihsel kayıtlarında Arap işgalcilerin ilerleyişini, liderlerini veya dinini anlatan "Kuran"dan, "İslam"dan,[174] " Raşidin halifelerden" ve fütüh savaşlarından hiç bahsedilmiyor. "Hilafetin kurulmasıyla yaşayan" Arap devleti hakkında günümüze ulaşan herhangi bir belgenin olmadığı[175] bölge ve dönemin madeni paralarının MS 685'ten sonrasına kadar İslami ikonografiyi kullanmadığı da gerçek.[176][177]
Rivayete göre, Kuran MS 7. yüzyılın başlarında derlenmişti, ancak tarihçi Tom Holland'a göre, 690'larda bir Halife nihayet Peygamber'in adını halka açık bir anıta yazdı; Bundan onlarca yıl sonra da özel yazıtlarda O'na göndermeler görünmeye başlar".[175]
Tarihçi Michael Cook, Kur'an'ın bir kitap (Mus'haf) halinde toplanması ve düzenlenmesiyle ilgili tutarsızlıklardan bahsederken;
Muhammed'in takipçilerinden bazılarının, yaşamı boyunca Kuran'ın tamamını zaten ezbere bildiğini öğreniyoruz. - ancak daha sonra oradan buradan toplanan parçalardan bir araya getirilmesi gerekti. Bize, Muhammed'in vahiylerini düzenli olarak bir katibe yazdırdığı söylendi - ancak daha sonra kutsal kitap, ona ezbere sahip olanların savaşta ölümüyle kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. İlk Halife tarafından toplanıp kitap haline getirilmiş; veya ikinci tarafından; veya üçüncüsü, Osman tarafından. Alternatif olarak, Osman'ın zamanından önce toplanmıştı ve o sadece metni standartlaştırdı ve diğer versiyonları yok etti. Bu rivayetlerin sonuncusu hakim olma eğilimindeydi, ancak seçim biraz keyfi. . .[178] diyor.
Fethedilen gayrimüslim halkların anlatıları da geleneksel İslami literatürün anlatılarıyla çelişmektedir. Tarihçi Abdulmesih Saadi, o dönemde Bizans topraklarını istila eden ve yerleşen Arap "göçmenler" (Mhaggraye) hakkındaki 7. yüzyıl Bizans Hristiyan kaynaklarını incelerken, Hristiyanların, göçmenlerin yeni bir dinden olduğunu gösteren "Kuran" veya "İslam" terimlerinden asla bahsetmediklerini gördü.[174]
Muhammed, bir rehber, öğretmen, lider veya büyük hükümdar olan "Mhaggraye'nin ilk kralı" idi. Ancak Arapların dininden bahsettiler. Göçmenlerin dini, "Eski Ahit göre" tek tanrılı olarak tanımlandı.[174]
Göçmenlerin Emiri ve yerel Hristiyanların Patriği dini bir kolokyum yaptığında, kutsal yazılar hakkında çok fazla tartışma yapıldı, ancak Kuran'dan bahsedilmedi, "Kur'an'ın henüz dolaşımda olmadığına dair olası bir işaret."[174] Hristiyanlar, Emir'e "öğrenilmiş Yahudilerin" eşlik ettiğini, göçmenlerin "Tevrat'ı Yahudiler ve Samiriyeliler gibi kabul ettiklerini", ancak kaynakların hiçbirinin göçmenleri Yahudi olarak tanımlamadığını bildirdi.[174]
Wansbrough'un öğrencileri Crone ve Cook, Hagarism: The Making of the Islamic World (1977) adlı bir kitap yazdılar. Crone, Wansbrough ve Nevo, var olan tüm birincil kaynakların, tanımladıkları olaylardan 150-300 yıl sonrasına ait olduğunu ve bu nedenle kronolojik olarak bu olaylardan çok uzak olduğunu iddia ederler.
Metin eleştirisi
[değiştir | kaynağı değiştir]1970'lerde, "şüpheci alimler dalgası" olarak tanımlanan şey, İslami çalışmalarda alınan bilgeliğin büyük bir kısmına meydan okudu.[179]:23 İslam tarihi geleneğinin aktarımda büyük ölçüde yozlaştığını savundular. Sikkeler, yazıtlar ve İslami olmayan kaynaklar gibi muhtemelen daha güvenilir olan diğer kaynaklardan İslam'ın erken tarihini düzeltmeye veya yeniden inşa etmeye çalıştılar. Bu grubun en eskisi John Wansbrough (1928–2002) idi. Wansbrough'un çalışmaları geniş çapta not edildi, ancak belki de geniş çapta okunmadı.[179]:38
1972'de Yemen'in Sana'a kentindeki bir camide eski Kuran'lardan oluşan bir kayıt keşfedildi – genellikle Sana'a el yazmaları olarak bilinir. Bu Kuran parçalarını uzun yıllar araştıran Alman bilim insanı en:Gerd R. Puin ve araştırma ekibi, 8. yüzyılın başlarına tarihlendirdiği el yazmalarının yaklaşık 35.000 mikrofilm fotoğrafını çekti. Puin, çalışmasının tamamını yayınlamadı, ancak alışılmadık ayet sıralamaları, küçük metin varyasyonları ve nadir imla stilleri kaydetti. Ayrıca bazı parşömenlerin yeniden kullanılmış parşömenler olduğunu öne sürdü. Puin, bunun sabit bir metin yerine gelişen bir metin anlamına geldiğine inanıyordu.[6]
Keith Small, Metinsel Eleştiri ve Kuran El Yazmaları'nda, mevcut kaynaklara dayalı olarak güvenilir bir Kuran eleştirel metni geliştirmenin mümkün olmadığı sonucuna varmıştır.[180] Corpus Coranicum projesi, Kuran'ın eleştirel bir baskısını geliştirmek için devam eden bir çabadır.
Modern tarihselci eleştirel yaklaşım
[değiştir | kaynağı değiştir]Alman biliminsanı Günter Lüling Kuran'ın temelinde Hristiyan kökenli bir ana metnin varolduğu iddiasını öne sürmüştür. Bir diğer bilim insanı John Wansbrough'a göre Kuran, bilinenden daha uzun bir süre içerisinde ortaya çıkmış ve yalnızca erken döneme ait kısımları asli Kuran içeriğini yansıtmaktadır.
San'a'da bulunan ve islamiyetin yayılışının ilk dönemlerine tarihlenen kuran buluntuları, Kuran'ın tarihi yönünde çeşitli sorular ortaya çıkardı. Batı'da başta Gerd-Rüdiger Puin olmak üzere Ibn Warraq, Karl-Heinz Ohlig ve Yehuda Nevo[181] gibi biliminsanları Kuran'ın çeşitli farklı kaynakların bir araya gelmesi ile ortaya çıkan bir kitap olduğu fikrini desteklemektedirler. Takma adı ile makaleler yayınlayan ve gerçekte kim olduğu bilinmeyen Christoph Luxenberg isimli islam araştırmacısı da Kuran'ın kökeni yönünde çeşitli farklı tezler ortaya koymaktadır.[182]
Takma ad kullanarak yazan bir diğer yazar Norbert G. Pressburg Kuran tefsirinde tarihsel eleştirel metodun yerleşmesine katkı sağlamak için yazdığı eseri (Good Bye Mohammed) içerisinde Karl-Heinz Ohlig'in çalışmaları hakkında da bilgi vermektedir. Christoph Luxenberg tarafından 2002 yılında yayınlanan ancak oldukça tartışmalı olan eser Die syro-aramäische Leseart des Koran (Kuran'ın Süryo-Arami okuması) Kuran metninin kökenini sorgulamakta ve bunu yaparken de filolojik bir yaklaşım takip etmektedir.
Literatür
[değiştir | kaynağı değiştir]Türkçe Literatür
[değiştir | kaynağı değiştir]- Mustafa Öztürk, Hadiye Ünsal, Kur'an Tarihi, Ankara Okulu Yayınları (Ankara 2016).
- Muhammed Mustafa el-A'zami, Kur'an Tarihi, İz Yayıncılık, 2018 (Çevirmen: Ömer Türker-Fatih Serenli)
Yabancı Literatür
[değiştir | kaynağı değiştir]- Gotthelf Bergsträsser: Plan eines „Apparatus Criticus“ zum Koran. Verlag der Akademie der Wissenschaften, München 1930.
- John Burton: The collection of the Qur'ân. Cambridge University Press, Cambridge 1977, ISBN 0-521-21439-4.
- Markus Groß, Karl-Heinz Ohlig (Hrsg.): Die Entstehung einer Weltreligion III - Die heilige Stadt Mekka - eine literarische Fiktion. INARAH - Schriften zur frühen Islamgeschichte und zum Koran. Band 7. Verlag Hans Schiler; Berlin, Tübingen 2014.
- Etan Kohlberg und Mohammad Ali Amir-Moezzi: Revelation and Falsification: The /Kitab al-Qira'at/ of Ahmad b. Muhammad al-Sayyari. Kritische Ausgabe mit Einführung und Anmerkungen. Brill, Texts and Studies on the Qur'an, Leiden and Boston 2009. 363 S. (Englisch) + 201 S. (Arabisch).Online-Teilansicht
- Angelika Neuwirth: Der Koran als Text der Spätantike. Ein europäischer Zugang. Verlag der Weltreligionen, Frankfurt/M. 2010, ISBN 978-3-458-71026-4.
- Theodor Nöldeke: Geschichte des Qorans. Mit einem literarhistorischen Anhang über die muhammedanischen Quellen und die neuere christliche Forschung. Neuausg. Dietrich, Leipzig 1909/38
- Über den Ursprung des Qorans. 1909.
- Die Sammlung des Qorans. 1919.
- Die Geschichte des Korantexts. 1938.
- Otto Pretzl: Die Fortführung des „Apparatus Criticus“ zum Koran. Verlad der Akademie der Wissenschaften, München 1934.
- Gerd-Rüdiger Puin: Observations on Early Qur'an Manuscripts in San'a'. In: Stefan Wild (Hrsg.): The Qur'an as Text. A Symposium. Brill, Leiden 1996, S. 107-111. ISSN 0169-8729.
- Nicolai Sinai: "The Qur'an as process" in Angelika Neuwirth, Nicolai Sinai, Michael Marx (Hrg.): The Qur'ān in Context. Historical and Literary Investigations into the Qur'ānic Milieu. Leiden 2011. S. 407-439.
- William Montgomery Watt (Bearb.): Bell's Introduction to the Qur'an (Islamic Surveys; 8). University Press, Edinburgh 2005, S. 40-56, ISBN 0-7486-0597-5 (Nachdr. d. Ausg, Edinburgh 1970).
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ Muhammad and the Believers: at the Origins of Islam. London, England: Harvard University Press. 2010. ss. 153-154. ISBN 978-0-674-05097-6.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 6 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mayıs 2022.
- ^ "The Islamic World: Past and Present". Oxford Islamic Studies Online. 31 Ocak 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mayıs 2019.
- ^ "The Qurʾan - Introduction". Oxford Islamic Studies Online. 17 Eylül 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mayıs 2019.
- ^ F. E. Peters, "The Quest of the Historical Muhammad 27 Nisan 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., International Journal of Middle East Studies, Vol. 23, No. 3 (August 1991), p. 297.
- ^ a b Lester, Toby (1 Ocak 1999). "What Is the Koran?". The Atlantic. 25 Ağustos 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ "H. ikinci yüzyıla kadar Peygamber'in doğum tarihiyle ilgili İslami bilimsel görüş, 85 yıllık bir çeşitlilik sergilemiştir. İster sözlü ister yazılı olarak nakledilmiş olsun, herhangi bir tarihsel anlatı geleneğinin istikrarı için kronolojinin çok önemli olduğu varsayımına göre, bu durum ikinci yüzyılda siyer çalışmalarının hala bir akışkanlık halinde olduğunun açık bir göstergesi olarak görülebilir.Conrad (June 1987). "Abraha and Muhammad: Some Observations Apropos of Chronology and Literary topoi in the Early Arabic Historical Tradition". Bulletin of the School of Oriental and African Studies. 50 (2): 239. doi:10.1017/S0041977X00049016. 11 Mayıs 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ocak 2020.
- ^ "Beginning of Revelation". Missionislam.com. 10 Ocak 2006 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2015.
- ^ Goldfield (1980). "The Illiterate Prophet (Nabi Ummi): An inquiry into the development of a dogma in Islamic tradition". Islam. 57: 58-68.
- ^ No God But God: The Origins, Evolution and Future of Islam. Random House. 2 Aralık 2008. s. 29. ISBN 978-1-4070-0928-5. 27 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2022.
- ^ a b c d e f g h i The Qur'an: A User's Guide. Oxford England: Oneworld Publications. 2005. ISBN 978-1851683543.
- ^ Kur'an 10:15
- ^ Al Faruqi (1987). "The Cantillation of the Qur'an". Asian Music. 19 (1): 3-4. doi:10.2307/833761.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 11 Aralık 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Mayıs 2013.
- ^ http://www.ilafdergi.hitit.edu.tr/files/14.11.pdf [ölü/kırık bağlantı]
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 8 Kasım 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ [Kur'an 21:5]
- ^ [Kur'an 37:36]
- ^ The Qur'an: an Encyclopedia. New York, NY: Routledge. 2006. ss. 540-543. ISBN 0-415-32639-7.
- ^ The Cambridge Companion to the Qur'ān. Cambridge. 2006. ss. 145-155. ISBN 9780521539340.
- ^ "Sahih Bukhari, Book of Judgements". Sunnah.com. 17 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ekim 2018.
- ^ Islam: A Worldwide Encyclopedia. ABC-CLIO. 2017. ss. 1116-1120. ISBN 9781610692175.
- ^ Holland, Tom; In the Shadow of the Sword; Little, Brown; 2012; s. 303: ‘Otherwise, in all the vast corpus of ancient literature, there is not a single reference to Mecca – not one’
- ^ Crone, Patricia; Meccan Trade and the Rise of Islam, 1987, s. 7
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ a b "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 12 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ Meccan Trade And The Rise Of Islam, (Princeton, U.S.A: Princeton University Press, 1987
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ Muhammad's home more closely resemble what is now southern Israel than Mecca.Holland, Tom (8 Ocak 2015). "Viewpoint: The roots of the battle for free speech". BBC News Magazine. 13 Ocak 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ocak 2015.
- ^ kern, soeren (21 Eylül 2012). "Britain: Islam Documentary Cancelled Amid Threats of Physical Violence". Gatestone Institute. 24 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Mayıs 2019.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 9 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ Orhan Gökdemir, Din ve Devrim, İstanbul: Destek Yayınları. 2010. s. 64
- ^ http://docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/TEZLER_YOK_GOV_TR/Kabe%20tarihi.pdf[ölü/kırık bağlantı]
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Aralık 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ocak 2021.
- ^ Data on Gibson's biography taken from his Web pages, his book Qur'ānic Geography and the Amazon author information to this book: [1] 21 Mayıs 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., [2] 8 Nisan 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., [3] 26 Ocak 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., [4] 31 Mayıs 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- ^ Dan Gibson: Qur'ānic Geography (2011)
- ^ ""Muhammed Nerdeydi", 19.org". 29 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ocak 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ King, David A. The Petra Fallacy
- ^ NDTV, 200 Mecca mosques face wrong direction?, 06/04/2009
- ^ BBC News, Mecca mosques 'wrongly aligned', 05/04/2009
- ^ a b S. Brock, A brief outline of Syriac Literature, Moran Etho 9, Kottayam, Kerala: SEERI (1997), pp.56-57, 135
- ^ a b Hoyland, Robert G. Seeing Islam as Others Saw It: A Survey and Evaluation of Christian, Jewish and Zoroastrian Writings on Early Islam;s. 197. The Darwin Press, Inc. (January 1, 1998).
- ^ a b Hoyland, R. (31 Aralık 2019). Seeing Islam as Others Saw It. Piscataway, NJ, USA: Gorgias Press. ISBN 978-1-4632-3960-2. 16 Ocak 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ Nicolai Sinai, The Qur’an: A historical-critical introduction (Edinburgh: Edinburgh University Press, 2017) 61.
- ^ Robert G. Hoyland, "Epigraphy And The Linguistic Background To The Qur'an".
- ^ Hoyland, "Epigraphy and the Linguistic Background to the Quran", 2008 s.53-56, 61-64
- ^ "IQSA Zoom Seminar #7 Robert Hoyland, "'Arabi and A'jami in the Qur'an: The Language of Revelation.."". IQSA Online. 1 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Eylül 2021.
- ^ Morris, Ian D. (2018). "Mecca and Macoraba" (PDF). Al-ʿUṣūr Al-Wusṭā. 26: 1-60. 17 Kasım 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Kasım 2018.
- ^ Crone, Patricia (1987). Meccan Trade and the Rise of Islam. Princeton University Press. ss. 134-135. ISBN 978-1-59333-102-3.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 7 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ Abshire, C.; Gusev, D.; Stafeyev, S.K.; Wang, M. (2020). "Enhanced Mathematical Method for Visualizing Ptolemy's Arabia". International Web Journal on Sciences and Technologies Affined to History of Cartography and Maps. 15 (1): 1-25.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "There is no concrete evidence that Ptolemy ever drew his own maps. Instead, he transmitted geographical data in digital form, using a series of numbers and diagrams that allowed later map-makers to adapt it." https://www.historyextra.com/period/ancient-history/ptolemys-maps-the-father-of-modern-geography/ 20 Ekim 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 23 Ekim 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 27 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 18 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 24 Mayıs 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Eylül 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 27 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 27 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 11 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Nisan 2022.
- ^ https://youtu.be/QyUeQ8jv43k 14 Mart 2024 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. [yalın URL]
- ^ Ayoub 1984.
- ^ Farid 2005.
- ^ Atiyeh 1995.
- ^ Iqbal 1967.
- ^ Cobb 2012.
- ^ a b Rippin 2009.
- ^ "Sahih Muslim, Book 31, #5920". 28 Ekim 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ a b c d e f g Al-Khu'i 1998.
- ^ Robinson, Chase F., (Ed.) (2003). "The word made visible: Arabic script and the committing of the Qur'an to writing". Texts, documents, and artefacts [electronic resource]: Islamic studies in honour of D.S. Richards (İngilizce). Leiden, Boston: BRILL. ss. 1-16. ISBN 9789004128644.
- ^ Hans-Thomas Tillschneider: Typen historisch-exegetischer Überlieferung. Formen, Funktionen und Genese des asbāb an-nuzūl-Materials. Würzburg 2011.
- ^ Nöldeke: Geschichte des Qorāns. Bd. I, S. 59–65.
- ^ a b Nöldeke: Geschichte des Qorāns. Bd. I, S. 64.
- ^ Neuwirth 498-501.
- ^ Sinai 420-424
- ^ a b An approach to the Quranic sciences. Birmingham: Darul Ish'at. 2000. ss. 191-6.
- ^ Introducing A.E. Housman (1859-1936): Preliminary Studies. Cambridge scholars publisher. 2018. s. 47. ISBN 9781527509474. 27 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2019.
- ^ Islamic Calligraphy: Noon-wal-qalam. 1984. s. 26. 27 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ağustos 2019.
- ^ a b Cornell 2006.
- ^ "Hadith - Book of Judgments (Ahkaam) - Sahih al-Bukhari - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Nisan 2012. 17 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Temmuz 2015.
- ^ The collection of the Qur'an. Karachi: Qur'anic Arabic Foundation. 2000. ss. 34-5.
- ^ Abu Bakr: The Beloved Of My Beloved (İngilizce). Mohammad Hafiz Ganie. ISBN 9798411225921. 12 Mart 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2022.
- ^ "Hadith - Book of Virtues of the Qur'an - Sahih al-Bukhari - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Nisan 2012. 20 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ Religion and Mysticism in Early Islam: Theology and Sufism in Yemen. 30 Mart 2011. ISBN 9780857719607. 27 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2022.
- ^ "Hadith - Chapters on Virtues - Jami' at-Tirmidhi - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 14 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - Prophetic Commentary on the Qur'an (Tafseer of the Prophet (pbuh)) - Sahih al-Bukhari - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - Book of Prayer (Kitab Al-Salat): Detailed Injunctions about Witr - Sunan Abi Dawud - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 9 Nisan 2013. 28 Kasım 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - The Book of Virtue, Enjoining Good Manners, and Joining of the Ties of Kinship - Sahih Muslim - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Nisan 2012. 11 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - Prophetic Commentary on the Qur'an (Tafseer of the Prophet (pbuh)) - Sahih al-Bukhari - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - Book of Dialects and Readings of the Qur'an (Kitab Al-Huruf Wa Al-Qira'at) - Sunan Abi Dawud - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 21 Ekim 2012. 24 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "(2) Chapter: The Gravity of the Sin of Shedding Blood". Sunnah.com. 31 Ocak 2014. 16 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - The Book of Mosques and Places of Prayer - Sahih Muslim - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Nisan 2012. 25 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - Prophetic Commentary on the Qur'an (Tafseer of the Prophet (pbuh)) - Sahih al-Bukhari - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - Chapters on Tafsir - Jami' at-Tirmidhi - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 6 Mayıs 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - Prophetic Commentary on the Qur'an (Tafseer of the Prophet (pbuh)) - Sahih al-Bukhari - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ "Hadith - Prophetic Commentary on the Qur'an (Tafseer of the Prophet (pbuh)) - Sahih al-Bukhari - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". Sunnah.com. 26 Mayıs 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ a b c "Canon". The Qur'an: an Encyclopedia. New York, NY: Routledge. 2006. ss. 136-139. ISBN 0-415-32639-7.
- ^ Cook, The Koran, 2000: p.119
- ^ The History of al-Tabari: The Conquest of Iraq, Southwestern Persia, and Egypt. Gautier H. A. Juynboll (trans.). Albany, NY: State University of New York Press. 1989. ss. 2-6. ISBN 0-88706-876-6.
- ^ "Sahih al-Bukhari 7191 - Judgments (Ahkaam) - كتاب الأحكام - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". sunnah.com. 13 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Nisan 2021.
- ^ The History of al-Tabari: The Crisis of the Early Caliphate. Stephen Humphreys (trans.). Albany, NY: State University of New York Press. 1990. s. 8. ISBN 0-7914-0154-5.
- ^ The History of al-Tabari: The Crisis of the Early Caliphate. R. Humphreys (trans.). Albany, NY: State University of New York Press. 1990. s. 42. ISBN 0-7914-0154-5.
- ^ Sahih-i Buhârî, 6:61:510
- ^ "Sahih al-Bukhari 4987 - Virtues of the Qur'an - كتاب فضائل القرآن - Sunnah.com - Sayings and Teachings of Prophet Muhammad (صلى الله عليه و سلم)". sunnah.com. 16 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Kasım 2021.
- ^ Anthony (2016). "Did Ḥafṣah Edit the Qurʾān? A Response with Notes on the Codices of the Prophet's Wives". Journal of the International Qur'anic Studies Association. 1: 108-112. doi:10.5913/jiqsa.1.2017.a006. 28 Ekim 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2022.
- ^ "Ali". The Qur'an: an Encyclopedia. New York, NY: Routledge. 2006. ss. 30-31. ISBN 0-415-32639-7.
- ^ "Ali". The Qur'an: an Encyclopedia. New York: Routledge. 2006. ss. 30-31. ISBN 0-415-32639-7.
- ^ F. E. Peters, The Quest of the Historical Muhammad, International Journal of Middle East Studies, Vol. 23, No. 3 (Aug.,1991), p. 293
- ^ Materials for the History of the Text of the Quran: The Old Codices. Leiden: Brill. 1937. 11 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2022.
- ^ Mu'jam al-Qira'at (معجم القراءات). Şam: Dār Sa'd-al-Din. 2002.
- ^ Harvey (2017). "The Legal Epistemology of Qur'anic Variants: The Readings of Ibn Masʿūd in Kufan fiqh and the Ḥanafī madhhab" (PDF). Journal of Qur'anic Studies. 9 (1): 72-101. doi:10.3366/jqs.2017.0268. 24 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 27 Nisan 2022.
- ^ Anthony (2019). "Two 'Lost' Sūras of the Qurʾān: Sūrat al-Khalʿ and Sūrat al-Ḥafd between Textual and Ritual Canon (1st -3rd/7th -9th Centuries) [Pre-Print Version]". Jerusalem Studies in Arabic and Islam. 46: 73-79. 27 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2022.
- ^ Sadeghi (2012). "Ṣan'ā' 1 and the Origins of the Qur'ān". Der Islam. Berlin: De Gruyter. 87 (1–2): 24. doi:10.1515/islam-2011-0025. 6 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2022.
- ^ "An Introduction to the Sciences of the Qur'an" (PDF). Islamicbulletin.org. 15 Haziran 2010 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ Introduction to the Qur'an, Richard Bell, W. Montgomery Watt, Edinburgh University Press, 1995, 978-0748605972, p. 51.
- ^ a b c d e f g h "Manuscript and the Qur'an". The Qur'an: an Encyclopedia. New York, NY: Routledge. 2006. ss. 384-389. ISBN 0-415-32639-7.
- ^ "Calligraphy and the Qur'an". The Qur'an: an Encyclopedia. New York, NY: Routledge. 2006. s. 131. ISBN 0-415-32639-7.
- ^ Alan George (2007). "Geometry of early Qur'anic Manuscripts". Journal of Qur'anic Studies. Edinburgh University Press. 9 (1): 78-110. doi:10.3366/jqs.2007.9.1.78.
- ^ a b "Calligraphy and the Qur'an". The Qur'an: an Encyclopedia. New York, NY: Routledge. 2006. ss. 130-131. ISBN 0-415-32639-7.
- ^ "11th Century Qur'an in Eastern Kufic". 1000. 21 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ Yasser Tabbaa (1991). "The transformation of Arabic writing". Ars Orientalis. University of Michigan. 21: 119-148.
- ^ "11th Century Qur'an". 7 Haziran 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Eylül 2017.
- ^ Böwering, "Recent Research on the Construction of the Quran", 2008: p. 74
- ^ Q2:26 Commences with ۞ 27 Nisan 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (1/199) (rubʿ al-ḥizb), an Islamic symbol used as a dividing system is to facilitate the recitation of the Quran.
- ^ Stefan Wild, "Reading" The Quran: an Encyclopedia, Routledge
- ^ The Blackwell companion to the Qur'an. [2a reimpr.] Blackwell. 2006. ISBN 978140511752-4.
- ^ Melchert (2000). "Ibn Mujahid and the Establishment of Seven Qur'anic Readings". Studia Islamica (91): 5-22. doi:10.2307/1596266.
- ^ Aisha Geissinger, Gender and Muslim Constructions of Exegetical Authority: A Rereading of the Classical Genre of Qurʾān Commentary 27 Temmuz 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., pg. 79. Leiden: Brill Publishers, 2015. 9789004294448
- ^ a b Stefan Wild, "basmallah" The Quran: an Encyclopedia, Routledge
- ^ a b c Reynolds, Gabriel Said, (Ed.) (2008). "Introduction: Qur'anic Studies and its Controversies". The Qur'an in its Historical Context. Abingdon, Oxfordshire: Routledge. ss. 1-26. doi:10.4324/9780203939604. ISBN 978-0-415-42899-6. Erişim tarihi: 15 Ocak 2021.
- ^ "Popularity of the recitation of Hafs from 'Aasim. Fatwa No: 118960". Islamweb. 9 Mart 2009. 11 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Nisan 2020. (Qatari Ministry of Awqaf and Islamic Affairs)
- ^ The Story of the Qur'an: Its History and Place in Muslim Life. John Wiley & Sons. 2013. s. 129. ISBN 9780470673492. 27 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Nisan 2020.
- ^ Stefan Wild, "Canon" The Quran: an Encyclopedia, Routledge
- ^ Brockett, Adrian Alan, Studies in two transmissions of the Qur'an 14 Temmuz 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ekim 2021.
- ^ As-Suyuti, "Al-Itqan", pp. 152-153; Arthur Jeffery, Materials for the History of the Text of the Qu'ran: The Old Codices. Leiden: E.J. Brill, 1937.
- ^ Kur'an 15:9
- ^ Modarressi (1993). "Early Debates on the Integrity of the Qur'an: A Brief Survey". Studia Islamica. Maisonneuve and Larose. 77.
- ^ Shu'aib al-Arna`ut, Tahqiq Musnad Ahmad bin Hanbal, vol. 6, pg. 269, hadith #26,359. Beirut: Mu`assasah al-Risalah.
- ^ Muhammad Taqi Usmani, Takmilat Fath al-Mulhim, vol. 1, pg. 69. Beirut: Dar Ihya al-Turath al-Arabi.
- ^ Behnam Sadeghi & Mohsen Goudarzi, "Sana'a and the Origins of the Qu'ran 24 Ekim 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.", Der Islam, 87 (2012), 26.
- ^ Behnam Sadeghi & Mohsen Goudarzi, "Sana'a and the Origins of the Qu'ran", Der Islam, 87 (2012), 23.
- ^ Holland, 'In the Shadow of the Sword, 2012: p.45
- ^ Cilliot, Claude "Muhammad, le Curan et les `Contraites de l'Histoire`" in Wild, Stefan (editor): The Qur'an as Text (Leiden, 1966), p.4
- ^ a b Neva & Koren, "Methodological Approaches to Islamic Studies", 2000: p.420
- ^ Meccan Trade and the Rise of Islam. Oxford University Press. 1987. s. 223.
- ^ Neva & Koren, "Methodological Approaches to Islamic Studies", 2000: p.422-6
- ^ Yehuda D. Nevo "Towards a Prehistory of Islam," Jerusalem Studies in Arabic and Islam, vol. 17, Hebrew University of Jerusalem, 1994 p. 108.
- ^ John Wansbrough The Sectarian Milieu: Content and Composition of Islamic Salvation History, Oxford, Oxford University Press, 1978 p. 119
- ^ Patricia Crone, Meccan Trade and the Rise of Islam, Princeton University Press, 1987 p. 204.
- ^ P. Crone and M. Cook, Hagarism: The Making Of The Islamic World, 1977, Cambridge University Press
- ^ Patricia Crone, Michael Cook, and Gerd R. Puin as quoted in Toby Lester (January 1999). "What Is the Koran?". The Atlantic Monthly. 23 Temmuz 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Nisan 2022.
- ^ van Putten (2019). "The 'Grace of God' as evidence for a written Uthmanic archetype: the importance of shared orthographic idiosyncrasies". Bulletin of the School of Oriental and African Studies. 82 (2): 271-288. doi:10.1017/S0041977X19000338.
- ^ "Apparently some are still under the impression that the Birmingham Fragment (Mingana 1572a + Arabe 328c) is pre-Uthmanic copy of the Quran". Twitter.com. Twitter. 24 Ocak 2020. 24 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2021.
- ^ LESTER (January 1999). "What Is the Koran?". Atlantic. 22 Haziran 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Nisan 2019.
- ^ Cook, The Koran, 2000: p.138
- ^ "Episode 75: The Birmingham Qur'ān". 15 minute history. 4 Kasım 2015. 13 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Eylül 2019.
- ^ Cook, The Koran, 2000: p.140
- ^ a b c d e Saadi, "Nascent Islam in the Seventh Century Syriac Sources", 2008: p.219-220
- ^ a b Holland, 'In the Shadow of the Sword, 2012: p.41
- ^ Crossroads to Islam: The Origins of the Arab Religion and the Arab State, by Yehuda D. Nevo and Judith Koren, Prometheus Books, 2003, part 2
- ^ Reynolds, "Quranic studies and its controversies", 2008: p.14
- ^ Muhammad. Oxford University Press. 1983. ss. 67-8. ISBN 0192876058.
- ^ a b Donner, Fred Narratives of Islamic Origins: The Beginnings of Islamic Historical Writing, Darwin Press, 1998
- ^ Small, Keith E. (2011). Textual Criticism and Qur’ān Manuscripts. Lexington Books. 9780739142912. p. 178
- ^ Hans-Caspar Graf von Bothmer, Karl-Heinz Ohling, Gerd-Rüdiger Puin: Neue Wege der Koranforschung. In: Magazin Forschung. Universität des Saarlandes, Saarbrücken 1999, 1, S.33–46. ISSN 0937-7301.
- ^ Luxenberg, Die syro-aramäische Lesart des Koran, ein Beitrag zur Entschlüsselung der Koransprache. Das Arabische Buch, Berlin 2000, 2007. ISBN 3-89930-028-9.