Akkerman Kuşatması (1484)
Akkerman Kuşatması | |||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1481-1486 Osmanlı-Boğdan Savaşı | |||||||||
![]() Akkerman Kalesi | |||||||||
| |||||||||
Taraflar | |||||||||
![]() |
![]() | ||||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||||
![]() |
![]() | ||||||||
Güçler | |||||||||
30-40.000 | 2.000 | ||||||||
Kayıplar | |||||||||
Hafif | Tüm garnizon ölü ya da esir |
Akkerman Kuşatması, 1481-1486 Osmanlı-Boğdan Savaşı'nda evre.
II. Bayezid komutasındaki Osmanlı ordusu 1484 yılında icra ettiği Boğdan Seferi'nin ikinci hedefi olan Akkerman Kalesi'ni 24 Temmuz-9 Ağustos tarihleri arasındaki kuşatma sonucunda zaptetti.
Kuşatma öncesi
[değiştir | kaynağı değiştir]Tarihsel ve stratejik arka plan
[değiştir | kaynağı değiştir]1484 yılında II. Bayezid’in hükümdarlığında Osmanlı İmparatorluğu, Boğdan Prensliği’ne karşı stratejik bir sefer başlatmıştır. Bu seferin temel hedefleri arasında, Tuna ve Dinyester nehirlerine hâkim olan iki önemli kale öne çıkmıştır. Bunlardan ilki olan Kili Kalesi, Osmanlı ordusunun karadan ve nehirden yürüttüğü kuşatma sonucunda kısa sürede ele geçirilmiştir. Kili’nin fethinin ardından, seferin ikinci aşamasında Akkerman (günümüzde Bilhorod-Dnistrovski) Kalesi hedef alınmıştır. Akkerman’ın alınmasıyla birlikte, Osmanlı İmparatorluğu Karadeniz’in kuzey sahillerinde ve Aşağı Tuna havzasında hâkimiyetini pekiştirmiştir. Bu fetihler, Boğdan Prensliği’nin Karadeniz ile olan bağlantısını kesmiş ve bölgenin Osmanlı kontrolüne geçmesini sağlamıştır.[1]
Hazırlıklar
[değiştir | kaynağı değiştir]II. Bayezid, 1484 yılında Boğdan Prensliği’ne karşı düzenlediği seferde Kırım Hanı I. Mengli Giray’ın desteğini alarak büyük bir askeri güç oluşturmuştur. Bu seferde Osmanlı ordusuna, Boğdanlı ve Tatar yardımcı birlikler de katılmıştır.
Sefer için hazırlanan Osmanlı ordusunun büyüklüğü, çeşitli kaynaklarda 30.000 ila 60.000 arasında değişen rakamlarla ifade edilmektedir. En makul tahminler, 40.000–60.000 civarında bir kuvvetin sefere katıldığı yönündedir.[2]
Kırım Hanı I. Mengli Giray, bu seferde Osmanlı ordusuna önemli bir askeri destek sağlamış, Kırım Tatarlarından oluşan birliklerle birlikte sefere iştirak etmiştir. Kırım kuvvetlerinin sayısı bazı kaynaklarda 30.000 ila 50.000 arasında belirtilmektedir.
Osmanlı ordusuna, Boğdanlı yerel unsurların yanı sıra Eflak Prensliği ve muhtemel Tatar yardımcı birlikler de katılmıştır. Eflak Prensi Vlad’ın komutasında yaklaşık 20.000 kişilik bir kuvvetin Osmanlı ordusuna destek verdiği kaydedilmektedir.
Bu askeri harekât, Osmanlı İmparatorluğu’nun Karadeniz’in kuzey kıyılarında ve Aşağı Tuna havzasında hâkimiyetini pekiştirmiştir. Kırım Hanlığı’nın desteğiyle gerçekleştirilen bu sefer, Osmanlı-Kırım ittifakının güçlenmesine de katkı sağlamıştır.
Bu seferdeki askeri iş birliği, Osmanlı İmparatorluğu’nun bölgedeki stratejik hedeflerine ulaşmasında belirleyici rol oynamıştır.[2]

Kuşatma
[değiştir | kaynağı değiştir]1484 yılında gerçekleştirilen Akkerman Kuşatması sırasında, kalede yaklaşık 2.000 kişilik bir garnizon bulunuyordu. Osmanlı ordusunun sayıca üstünlüğü karşısında, kale savunucuları ciddi bir direniş göstermelerine rağmen, kuşatmanın şiddeti ve Osmanlı ordusunun etkili topçu ateşi sonucu ağır kayıplar vererek teslim olmak zorunda kaldılar. Kuşatma sonunda kale garnizonunun büyük bir kısmı ya hayatını kaybetti ya da esir alındı.[3]
Osmanlı kaynakları ve çağdaş kronikler, kuşatma sırasında Osmanlı ordusunun askerî kayıplarının hafif düzeyde olduğunu belirtmektedir. Bu durum, Osmanlı ordusunun teknik üstünlüğü, kuşatma hazırlıklarının titizlikle yapılması ve garnizonun sınırlı insan gücüyle uzun süre direnememesiyle açıklanmaktadır.[1]
Kuşatma sonrası
[değiştir | kaynağı değiştir]Sonuç ve Etkiler
[değiştir | kaynağı değiştir]Akkerman Kalesi, 1484 yılında gerçekleştirilen kuşatma sonucunda kesin bir Osmanlı zaferiyle ele geçirilmiştir. Kale, fetih sonrasında Osmanlı İmparatorluğu topraklarına dâhil edilmiş ve stratejik önemi nedeniyle bölgedeki Osmanlı varlığının merkezi hâline gelmiştir. Akkerman, bu tarihten itibaren yaklaşık 328 yıl boyunca Osmanlı hâkimiyetinde kalmıştır. 1812 yılında Bükreş Antlaşması ile Rus İmparatorluğu’na bırakılana dek Osmanlı idaresi altında yönetilmiştir. Bu uzun süreli hâkimiyet, Osmanlı İmparatorluğu’nun Karadeniz’in kuzey kıyılarındaki egemenliğini pekiştirmiştir.
Stratejik Kazanç
[değiştir | kaynağı değiştir]Kili ve Akkerman kalelerinin Osmanlı tarafından fethi, Karadeniz’in kuzey kıyılarında Osmanlı hâkimiyetini önemli ölçüde pekiştirmiştir. Bu fetihlerle birlikte, Tuna ve Dinyester nehir yolları üzerinde kontrol sağlanmış, böylece bölgedeki ticaret ve sefer yolları Osmanlı lehine güvence altına alınmıştır. Özellikle Akkerman’ın ele geçirilmesi, Boğdan’ın Karadeniz’le olan bağlantısını kesmiş ve Osmanlı İmparatorluğu’na Karadeniz ticaretinde stratejik üstünlük kazandırmıştır. Ayrıca, bu gelişme Boğdan Prensliği’nin ekonomik olarak zayıflamasına ve Osmanlı’nın bölgedeki askeri ve ekonomik etkinliğinin artmasına yol açmıştır.[4]
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ a b Beldıceanu, N. (1983). "1484 Osmanlı Seferi Hazırlıkları ve Kronolojisi". Belleten. 47 (186): 587–598. doi:10.37879/belleten.1983.587. ISSN 0041-4255.
- ^ a b Boğdan Seferi (1484), 2024-05-10, erişim tarihi: 2025-07-10
- ^ "BOĞDAN - Osmanlı Tarihi Ansiklopedisi - ehlisunnetbuyukleri.com | İslam Alimleri | Evliya Hayatları". ehlisunnetbuyukleri.com. Erişim tarihi: 2025-07-10.
- ^ "AKKİRMAN". TDV İslâm Ansiklopedisi. Erişim tarihi: 2025-07-10.