Diktatörlük: Revizyonlar arasındaki fark

Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
MRTFR55 (mesaj | katkılar)
kDeğişiklik özeti yok
Etiket: 2017 kaynak düzenleyici
Cartsterta (mesaj | katkılar)
k yenilendi
Etiketler: Görsel Düzenleyici Anlam ayrımı bağlantıları
2. satır: 2. satır:
{{Politika kenar çubuğu|Sistemler}}
{{Politika kenar çubuğu|Sistemler}}
{{Hükûmet biçimleri|İktidar kaynağı}}
{{Hükûmet biçimleri|İktidar kaynağı}}
[[File:Winterhulp, NG-2006-52-5.jpg|thumb|upright=1.5|Members of the [[Reichstag (Nazi Germany)|German parliament]] unanimously saluted [[Adolf Hitler]] in a ''[[Winterhilfswerk]]'' meeting (a sham national charity), October 1935|alt=Everyone in the room stood and raised their arms to Hitler]]
[[Dosya:Mussolini a Hitler - Berlín 1937.jpg|küçükresim|240px|[[Benito Mussolini]] (solda) ve [[Adolf Hitler]]. Hitler'in politikaları ve emirleri doğrudan ve dolaylı olarak Avrupa'da yaklaşık 50 milyon insanın ölümüyle sonuçlandı.<ref>Del Testa, David W; Lemoine, Florence; Strickland, John (2003). ''Government Leaders, Military Rulers, and Political Activists.'' Greenwood Publishing Group. p. 83. {{ISBN|978-1-57356-153-2}}.</ref> Mussolini'nin [[İtalyan faşizmi]] ve [[Josef Stalin|Stalin]]'in [[Sovyetler Birliği|Sovyet]] [[komünizm]]i ile birlikte "[[Totalitarizm|totaliter rejim]]ler"in başlangıcını belirlediler.]]
'''Diktatörlük''' ([[Latince]]: ''dictatura''), [[Otokrasi|otokratik]] bir [[hükûmet]] biçiminde, yönetimin diktatör olan tek bir birey tarafından yönetilmesi türüdür.<ref name="ingviki">[[:en:Dictatorship|Diktatörlük]] - [http://en.wikipedia.org/wiki/Dictatorship İngilizce Vikipedi] {{Webarşiv|url=https://web.archive.org/web/20120308215020/http://en.wikipedia.org/wiki/Dictatorship |tarih=8 Mart 2012 }}</ref> Genellikle üç olası anlamda kullanılır.
# [[Roma Cumhuriyeti]]'nde siyasi bir makam olan [[Roma diktatörü]]. Örneğin MÖ 2. yüzyılda yaşayan Romalı General [[Lucius Cornelius Sulla]] buna bir örnek olarak gösterilebilir.
# Hükûmet yönetimindeki tek bir kişi veya küçük bir grup tarafından denetlenebilen insanlar. Bu durum zor kullanılarak veya miras yoluyla edinilmiş olabilir. Bu tür diktatörler halklarını özgürlüğe kavuşturmaya çalışmış veya kavuşturmuş olabilir.
# Günümüzdeki kullanımında ise; Diktatörlük, [[hukuk]]i olarak [[anayasa]]larda veya devlet içerisindeki diğer politik ya da sosyal faktörler tarafından sınırsız bir liderlik imkanları kazanan, otokraside mutlak üstünlüğü bulunan yöneticilerdir.<ref name="ingviki" />


'''Diktatörlük,''' bir [[diktatör]] tarafından kontrol edilen bir [[Hükûmet|hükümet biçimidir]]. Bir diktatörlükte [[siyaset]], diktatör tarafından kontrol edilir ve danışmanlar, general ve diğer üst düzey yetkililerden oluşan bir iç çember aracılığıyla kolaylaştırılır. Diktatör, iç çevreyi etkileyerek ve onları memnun ederek kontrolünü sürdürürken, rakip siyasi partiler, silahlı direniş veya sadakatsiz parti üyeleri gibi herhangiolası bir [[Muhalefet|muhalefeti]] baskı altına alır. Diktatörlükler, [[Askerî darbe|askeri darbeyle]] gücü ele geçiren önceki hükümeti zorla deviren bir şekilde veya seçilmiş liderlerin yönetimlerini kalıcı hale getirdiği bir darbeyle oluşturulabilir. Diktatörlükler [[Otoriteryanizm|otoriter]] veya [[Totalitarizm|totaliter]] olup [[Askerî diktatörlük|askeri diktatörlükler]], [[Tek parti rejimi|tek parti]] diktatörlükleri veya [[Mutlak monarşi|mutlak monarşiler]] olarak sınıflandırılabilir.
20. yüzyıl ve erken 21. yüzyılda [[aile diktatörlüğü]] göreceli bir şekilde kalmıştır. Bazılarına göre ise [[totalitarizm]] türündeki bir yönetim biçiminde hükûmete veya yöneticilere diktatörlük kaynağının nereden geldiği, o diktatörlüğün tanımlanmasına kaynak oluşturmaktadır.
[[Dosya:CroppedStalin1943.jpg|küçükresim|
[[Josef Stalin]]; Sovyetler Birliği'ni endüstriyel ve askeri bir süper güce dönüştürdü, fakat bunu gerçekleştirirken totaliter politikalar uyguladı ve milyonlarca Sovyet vatandaşı diktatörlüğü sırasında öldü.<ref name=":2" /><ref name=":3" /> Stalin döneminde; 3 ila 20 milyon arasında insan [[Gulag|çalışma kampları]], [[Sovyetler Birliği'nde kolektivizasyon|zorunlu kolektivizasyon]], [[kıtlık]] ve [[yargısız infaz]]lardan dolayı ölmüştür.<ref name=":2" /><ref>{{Haber kaynağı|url=https://www.nytimes.com/1989/02/04/world/major-soviet-paper-says-20-million-died-as-victims-of-stalin.html|başlık=Major Soviet Paper Says 20 Million Died As Victims of Stalin|erişimtarihi=16 Haziran 2020|tarih=4 Aralık 1989|çalışma=|yayıncı=The New York Times|ad=Bill|soyadı=Keller|arşivurl=https://web.archive.org/web/20090803155148/https://www.nytimes.com/1989/02/04/world/major-soviet-paper-says-20-million-died-as-victims-of-stalin.html|arşivtarihi=3 Ağustos 2009|ölüurl=hayır}}</ref><ref>{{Web kaynağı | url = https://www.nybooks.com/articles/2011/03/10/hitler-vs-stalin-who-killed-more/ | başlık = Hitler vs. Stalin: Who Killed More? | erişimtarihi = 16 Haziran 2020 | tarih = 10 Mart 2011 | çalışma = | yayıncı = The New York Review of Books | arşivurl = https://web.archive.org/web/20160128182502/https://www.nybooks.com/articles/2011/03/10/hitler-vs-stalin-who-killed-more/ | arşivtarihi = 28 Ocak 2016 | ölüurl = hayır }}</ref><ref>{{Web kaynağı | url = https://www.history.com/news/ukrainian-famine-stalin | başlık = How Joseph Stalin Starved Millions in the Ukrainian Famine | erişimtarihi = 16 Haziran 2020 | tarih = | çalışma = Cruel efforts under Stalin to impose collectivism and tamp down Ukrainian nationalism left an estimated 3.9 million dead. | yayıncı = History Channel | arşivurl = https://web.archive.org/web/20190416165351/https://www.history.com/news/ukrainian-famine-stalin | arşivtarihi = 16 Nisan 2019 | ölüurl = hayır }}</ref><ref>{{Web kaynağı | url = https://news.stanford.edu/2010/09/23/naimark-stalin-genocide-092310/ | başlık = Stalin killed millions. A Stanford historian answers the question, was it genocide? | erişimtarihi = 16 Haziran 2020 | tarih = 23 Eylül 2010 | çalışma = When it comes to use of the word "genocide," public opinion has been kinder to Stalin than Hitler. But one historian looks at Stalin's mass killings and urges that the definition of genocide be widened. | yayıncı = Stanford University | arşivurl = https://web.archive.org/web/20160611071722/https://news.stanford.edu/2010/09/23/naimark-stalin-genocide-092310/ | arşivtarihi = 11 Haziran 2016 | ölüurl = hayır }}</ref> 1991'de Sovyetler Birliği'nin dağılmasından önce, Stalin rejimi altında öldürülen insan sayısını hesaplamaya çalışan araştırmacılar 3 ila 60 milyon arasında değişen tahminlerde bulundu.<ref>{{Web kaynağı|url=http://users.erols.com/mwhite28/warstat1.htm#Stalin|başlık=Twentieth Century Atlas - Death Tolls|erişimtarihi=2 Nisan 2018|arşivtarihi=24 Aralık 2018|arşivurl=https://web.archive.org/web/20181224170723/http://users.erols.com/mwhite28/warstat1.htm#Stalin|ölüurl=hayır}} See also: Aleksandr Solzhenitsyn: ''The Gulag Archipelago 1918-1956'', 1973-1976 ISBN 0-8133-3289-3</ref> [[Sovyetler Birliği'nin dağılması]]ndan sonra 799.455 (1921-1953)<ref>[http://m.guardian.co.uk/education/2002/sep/12/highereducation.historyandhistoryofart Seumas Milne: The battle for history] {{Webarşiv|url=https://web.archive.org/web/20200504204707/http://www.theguardian.com/education/2002/sep/12/highereducation.historyandhistoryofart |tarih=4 Mayıs 2020 }}. ''The Guardian''. (12 Eylül 2002). 14 Temmuz 2013'te erişildi.</ref> kişinin infazını içeren resmî kayıtlar gibi Sovyet arşivlerinden elde edilen kanıtlar da mevcuttu.
Yaklaşık 1.7&nbsp;milyon kişi Gulag'da, 390,000 kişi ise [[Sovyetler Birliği'nde zorunlu göç|zorunlu göç]] sırasında öldü. Bu kategorilerde toplam
2.9 milyon resmî kurban var.<ref>{{Dergi kaynağı|yazar=Wheatcroft, Stephen G. |başlık=Victims of Stalinism and the Soviet Secret Police: The Comparability and Reliability of the Archival Data. Not the Last Word|url=https://archive.org/details/sim_europe-asia-studies_1999-03_51_2/page/315 |dergi= Europe-Asia Studies|cilt= 51|sayı= 2 |yıl=1999|alıntı= During 1921-53, the number of sentences was (political convictions): sentences, 4,060,306; death penalties, 799,473; camps and prisons, 2,634397; exile, 413,512; other, 215,942. In addition, during 1937-52 there were 14,269,753 non-political sentences, among them 34,228 death penalties, 2,066,637 sentences for 0-1 year, 4,362,973 for 2-5 years, 1,611,293 for 6-10 years, and 286,795 for more than 10 years. Other sentences were non-custodial|sayfalar=315-345|doi=10.1080/09668139999056}}</ref>]]


Diktatörlük teriminin kullanımı [[Roma Cumhuriyeti|Roma Cumhuriyeti'nde]] başlamıştır. Eski askeri diktatörlükler post-klasik dönemde gelişmiştir, özellikle [[Japonya|Japonya'da]] [[Şogun|Shogun]] döneminde ve [[İngiltere|İngiltere'de]] [[Cromwell]] döneminde. Modern diktatörlükler ilk olarak 19. yüzyılda ortaya çıkmıştır; bunlar Avrupa'da [[Bonapartizm]] ve Latin Amerika'da caudilloları içerir. 20. yüzyıl, Avrupa'da [[Faşizm|faşist]] ve [[Komünizm|komünist]] diktatörlüklerin yükselişine tanık oldu; faşizm [[II. Dünya Savaşı|II. Dünya Savaşı'nın]] ardından 1945 yılında ortadan kaldırıldı, komünizm ise diğer kıtalara yayıldı ve 1991 yılında [[Soğuk Savaş|Soğuk Savaş'ın]] sona ermesine kadar önemini korudu. 20. yüzyıl aynı zamanda [[Afrika|Afrika'da]] şahsi diktatörlüklerin ve [[Latin Amerika|Latin Amerika'da]] [[Askerî diktatörlük|askeri diktatörlüklerin]] yayılımına tanık oldu, her iki durum da 1960'lar ve 1970'lerde daha belirgin hale geldi. Birkaç diktatörlük 21. yüzyıla kadar varlığını sürdürmüştür, özellikle Afrika ve Asya'da.
Tüm anlamlarda diktatörler, toplumdaki insanların rızaları olmadan;
* birden fazla yaşam tarzı ve görüşü sağlamayarak [[Çoğunluk sistemi|çoğunlukçu]] bir yapıda bulunuyor olabilir,
* insanların hayatını her yönüyle kontrol ediyor olabilir,
* tamamen tek bir insandan gelen güç doğrultusunda kontrast bir yönetim sağlıyor olabilir,
* hedeflerine ulaşmak için her türlü meşru ya da gayri meşru yöntemleri kullanıyor ya da savunuyor olabilirler.<ref name="ingviki" />


Diktatörlükler, sıklıkla [[Meşrutiyet|meşruiyetlerini]] sağlamak veya iktidardaki parti üyelerine teşvikler sağlamak amacıyla seçimler düzenler, ancak bu seçimler muhalefet için rekabetçi değildir. Diktatörlüklerde istikrar, baskı ve siyasi baskıyla sağlanır; bunlar bilgi erişiminin kısıtlanması, siyasi muhalefetin izlenmesi ve şiddet eylemlerini içerir. Muhalifleri baskı altına alamayan diktatörlükler, [[Askerî darbe|darbe]] veya [[devrim]] yoluyla çökme riskiyle karşı karşıyadır.
== Etimoloji ==
Diktatör kelimesi [[Latince]]de emir veren, dikte eden anlamına gelir.<ref name="turkviki">[[Roma diktatörü]] - [http://tr.wikipedia.org/wiki/Roma_diktat%C3%B6r%C3%BC Türkçe Vikipedi] {{Webarşiv|url=https://web.archive.org/web/20120129074910/http://tr.wikipedia.org/wiki/Roma_diktat%C3%B6r%C3%BC |tarih=29 Ocak 2012 }}</ref>


== Yapısı ==
== Bazı diktatörlük çeşitleri ==
Diktatörlüklerin güç yapıları çeşitlilik gösterir ve diktatörlüğün farklı tanımları bu yapıya farklı unsurları dahil eder. [[Juan José Linz]] ve [[Samuel P. Huntington]] gibi siyaset bilimcileri, diktatörlüğün güç yapısını tanımlayan temel özellikleri belirlerken, tek bir lider veya küçük bir lider grubu, sınırlı sayıda güç sınırlamasıyla iktidarın kullanılması, sınırlı siyasi çoğulculuk ve sınırlı kitlesel mobilizasyon gibi unsurları vurgular.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=2}}
=== İdeolojik diktatörlük ===
Devlet içinde tüm yetkileri kendi elinde tutup en üst düzeyde bulunan yöneticidir. Bu kişi aynı zamanda partisininde mutlak lideri olup dışişleri bakanlığı ve orduda başkomutanlık yapabilir. [[Tek parti rejimi]] vardır. Bu tür dikatörlüklerde [[demokrasi]]den asla söz edilemez. Katı bir liderlik ilkesi vardır. Bu diktatörlük çeşidi daha çok benzer sistemler olan [[nazizm]] ve [[faşizm]]de görülmüş olup bu diktatörlük çeşidinde en çok ünlenmiş olan kişi [[Adolf Hitler]]'dir.<ref name="kisi2">*{{Web kaynağı | yazar = belgeler.com | başlık = Rusya'yı Sarsan İki Diktatörlük | url = http://www.belgeler.com/blg/mf/rusya-yi-sarsan-iki-diktatorluk | arşivurl = https://web.archive.org/web/20131211012313/http://www.belgeler.com/blg/mf/rusya-yi-sarsan-iki-diktatorluk | arşivtarihi = 11 Aralık 2013 | erişimtarihi = 21 Mart 2012 | ölüurl =evet}} {{tr}} (21 Mart 2012).</ref>


Diktatör, genellikle hükümet ve toplum üzerinde tam veya büyük ölçüde güce sahiptir, ancak bazen [[Seçkinler|elitler]], diktatörün yönetimini gerçekleştirmek için gereklidir. Elitler, bir iç çember oluşturarak, diktatörlük içinde bir dereceye kadar güce sahip olan bir elit sınıfını oluştururlar ve destekleri karşılığında çeşitli faydalar elde ederler. Bu elitler, askeri subaylar, parti üyeleri veya diktatörün yakın arkadaşları veya ailesi olabilir. Elitler aynı zamanda bir diktatörün başlıca siyasi tehditleridir, çünkü güçlerini kullanarak diktatörlüğü etkileyebilir veya devirebilirler.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=82–83}} İç çemberin desteği, bir diktatörün emirlerinin yerine getirilmesi için gereklidir ve bu durumda elitler, diktatörün gücü üzerinde bir denge unsuru olarak hizmet eder. Bir diktatörün politika uygulayabilmesi için rejimin elitlerini ya tatmin etmesi ya da onları değiştirmeye çalışması gerekir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=113–117}} Elitlerin birbirlerinden daha fazla güç elde etmek için rekabet etmeleri gerekmektedir, ancak elitlerin sahip olduğu güç miktarı, birliklerine bağlıdır. Elitler arasında fraksiyonlar veya ayrılıklar, diktatörle pazarlık yapma yeteneklerini azaltacak ve diktatörün daha fazla sınırsız güce sahip olmasına neden olacaktır.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|pp=65–66}} Birleşik bir iç çember, bir diktatörü devirmek için kapasiteye sahiptir ve diktatör iktidarda kalmak için iç çembere daha büyük tavizler vermek zorundadır.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|pp=76–79}} Bu özellikle iç çemberin askeri subaylardan oluştuğu durumlarda geçerlidir, çünkü askeri bir darbeyi gerçekleştirecek kaynaklara sahiptirler.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|pp=97–99}}
=== Tek parti diktatörlüğü ===

Tek parti diktatörlüğü de kişi diktatörlüğü içerisinde ele alınmaktadır.{{Kaynak belirt}} Devletin idaresinin ve her türlü yetkinin tek bir parti elinde bulunmasıdır.<ref name="tekparti1">*{{Web kaynağı | yazar = haksozhaber.net | başlık = Tek Parti Diktatörlüğü ve İslami Muhalefet | url = http://haksozhaber.net/tek-parti-diktatorlugu-ve-islami-muhalefet--24929h.htm | alıntı = "Konjektüre uygun olması gereken bir yönetim biçimi için tek parti diktatörlüğünden çok partili seçimlere geçerken meclis seçim bürosunun yine Mustafa Kemal ve Müdafaa-ı Hukuk yöneticilerinden oluşması; başkomutanlığa bağlı İstiklal Mahkemelerinin keyfiliği; Ali Çetinkaya (Kel Ali)’ nın Ankara mahkemesinde 2470 kişiyi, Cellat Kara Ali’nin Tanin gazetesine verdiği röportajda 6128 kişi astığını söylemesi." | arşivurl = https://web.archive.org/web/20150210070713/http://www.haksozhaber.net/tek-parti-diktatorlugu-ve-islami-muhalefet--24929h.htm | arşivtarihi = 10 Şubat 2015 | erişimtarihi = 21 Mart 2012 | ölüurl =evet}} {{tr}} (21 Mart 2012).</ref> [[Tek parti rejimi]] vardır.<ref name="tekparti2">*{{Web kaynağı | yazar = moralhaber.net | başlık = Cumhuriyet tek parti diktatörlüğü değildir | url = http://www.moralhaber.net/haber-yorum/cumhuriyet-tek-parti-diktatorlugu-degildir/ | arşivengelli = evet | erişimtarihi = 21 Mart 2012 | arşivurl = https://web.archive.org/web/20151219155039/http://www.moralhaber.net/haber-yorum/cumhuriyet-tek-parti-diktatorlugu-degildir/ | arşivtarihi = 19 Aralık 2015 | ölüurl =evet}} {{tr}} (21 Mart 2012).</ref> Bu diktatörlük çeşidinde de [[demokrasi]]den söz edilemez.<ref name="tekparti3">*{{Web kaynağı | yazar = sosyalistarsiv.com | başlık = Tek Parti Diktatörlüğü | url = http://www.sosyalistarsiv.com/S-A/061%20Tek%20Parti%20Diktatorlugu.pdf | arşivurl = https://web.archive.org/web/20140116120831/http://www.sosyalistarsiv.com/S-A/061%20Tek%20Parti%20Diktatorlugu.pdf | arşivtarihi = 16 Ocak 2014 | erişimtarihi = 21 Mart 2012 | ölüurl =evet}} {{tr}} (21 Mart 2012).</ref> Partinin başında otoriter bir lider olabileceğinden kişi diktatörlüğüne benzeyebilir, bu konuda Sovyetler Birliği'nin [[Josef Stalin|Stalin]] dönemi örnek gösterilebilir.
Bir diktatörlüğe karşıtlık, diktatörlüğün bir parçası olmayan tüm fraksiyonları ve rejimi desteklemeyen herkesi temsil eder. Örgütlü muhalefet, diktatörlüğün istikrarını tehdit eder, çünkü halk desteğini zayıflatmayı ve rejim değişikliği çağrısında bulunmayı amaçlar. Bir diktatör, muhalefeti güç kullanarak bastırarak, yasaları değiştirerek gücünü kısıtlayarak veya sınırlı faydalarla hoşnut ederek muhalefete yanıt verebilir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=56–57}} Muhalefet, bir diktatörün iç çevresinin mevcut ve eski üyelerini de içerebileceği gibi, harici bir grup da olabilir.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=178}}

[[Totalitarizm|Totaliterlik]], bir siyasi partinin varlığıyla karakterize edilen bir diktatörlük çeşididir ve daha spesifik olarak, kişisel ve siyasi üstünlüğün dayatıldığı güçlü bir lider tarafından belirlenir. İktidar, hükümet ile gelişmiş bir ideoloji arasında sağlam bir işbirliğiyle uygulanır. Totaliter bir hükümet, "kitle iletişim araçlarına ve sosyal ve ekonomik kuruluşlara tam kontrol sahibi"dir.<ref>{{Cite journal |last=McLaughlin |first=Neil |date=2010 |title=Review: Totalitarianism, Social Science, and the Margins. |journal=The Canadian Journal of Sociology |volume=35 |issue=3 |pages=463–69 |doi=10.29173/cjs8876 |jstor=canajsocicahican.35.3.463 |doi-access=free}}</ref> Siyasi filozof [[Hannah Arendt]], totaliterliği, "atomize olmuş, izole bireylerden" oluşan yeni ve aşırı bir diktatörlük şekli olarak tanımlar ve ideolojinin, tüm toplumun nasıl örgütleneceğini belirlemede önde gelen bir rol oynadığını ifade eder.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=3}} Siyasi bilimci Juan José Linz, demokrasileri ve totaliter rejimleri birbirinden ayıran, çeşitli sınıflandırmalarla karışık sistemlerin bulunduğu otoriter rejimlerin bir yelpazesini tanımlar.<ref name="LinzLinz2000">{{cite book |author1=[[Juan José Linz]] |url=https://books.google.com/books?id=8cYk_ABfMJIC&pg=PA143 |title=Totalitarian and Authoritarian Regimes |date=2000 |publisher=Lynne Rienner Publisher |isbn=978-1-55587-890-0 |pages=143 |oclc=1172052725}}</ref><ref name="Michie2014">{{cite book | editor = Jonathan Michie | date = 3 February 2014 | title = Reader's Guide to the Social Sciences | publisher = Routledge | page = 95 | isbn = 978-1-135-93226-8 | url = https://books.google.com/books?id=ip_IAgAAQBAJ&pg=PA95}}</ref> Linz, totaliter rejimleri sadece baskılamak yerine politika ve siyasi hareketliliği kontrol altında tutan rejimler olarak tanımlar.<ref name="LinzLinz2000"/>

== Oluşum ==
[[File:Naples Fascist rally on 24 October 1922 (2).jpg|thumb|Benito Mussolini in the [[March on Rome]] that installed him as dictator in Italy]]
Bir diktatörlük, belirli bir grupun iktidarı ele geçirmesiyle oluşur ve bu grup, iktidarın nasıl ele geçirildiğini ve sonraki diktatörlüğün nasıl yönetileceğini etkiler. Grup askeri veya siyasi olabilir, düzenli veya düzensiz olabilir ve belirli bir demografik grubu orantısız bir şekilde temsil edebilir.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|pp=3–5}} İktidar ele geçirildikten sonra, grup üyelerinin yeni hükümette hangi pozisyonları üstleneceklerini ve bu hükümetin nasıl işleyeceğini belirlemeleri gerekmektedir, bu da bazen grup içinde ayrılıklara yol açabilir. Bir diktatörlüğün başlangıcında, grup üyeleri genellikle diktatörün iç çevresindeki elitleri oluştururlar, ancak diktatör, ek güç elde etmek için onları uzaklaştırabilir.

Eğer kendilerini darbeyle iktidara getirmemişlerse, iktidarı ele geçirenler genellikle çok az devlet deneyimine sahiptir ve önceden detaylı bir politika planı bulunmamaktadır.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=37}} Eğer diktatör iktidarı bir [[siyasi parti]] aracılığıyla ele geçirmemişse, parti destekçilerini ödüllendirmek ve siyasi müttefiklerin ellerindeki gücü yoğunlaştırmak amacıyla bir parti kurulabilir. İktidarı ele geçirdikten sonra kurulan partiler genellikle çok az etkiye sahip olur ve sadece diktatöre hizmet etmek için var olurlar.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|pp=115–116}}

Çoğu diktatörlük askeri yöntemlerle veya bir siyasi parti aracılığıyla kurulur. Diktatörlüklerin neredeyse yarısı askeri darbeyle başlar, ancak diğerleri yabancı müdahale, seçilmiş yetkililerin rekabetçi seçimleri sonlandırması, isyancıların iktidarı ele geçirmesi, vatandaşların halk ayaklanmaları veya otokratik elitlerin hükümet içinde iktidarı ele geçirmek için hukuki manevralarıyla başlatılmıştır.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=27}} 1946 ile 2010 yılları arasında, diktatörlüklerin %42'si başka bir diktatörlüğün devrilmesiyle başlarken, %26'sı yabancı bir hükümetten bağımsızlık elde ettikten sonra başlamıştır.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=26}}

== Diktatörlük çeşitleri==
1999 yılında siyaset bilimci Barbara Geddes tarafından başlatılan bir diktatörlük sınıflandırmasında, iktidarın nerede olduğuna odaklanılmaktadır. Bu sistem altında üç tür diktatörlük bulunmaktadır. Askeri diktatörlükler askeri subaylar tarafından kontrol edilirken, [[Tek parti rejimi|tek parti]] diktatörlükleri siyasi [[Parti lideri|parti liderliği]] tarafından kontrol edilmektedir ve kişisel diktatörlükler tek bir birey tarafından kontrol edilmektedir. Bazı durumlarda, [[Monarşi|monarşiler]] de eğer hükümdarlar önemli bir siyasi güce sahipse diktatörlük olarak kabul edilebilir. [[Hibrit rejim|Hibrit]] diktatörlükler ise bu sınıflandırmaların bir kombinasyonuna sahip rejimlerdir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=20–22}}


=== Askerî diktatörlük ===
=== Askerî diktatörlük ===
{{main|Askerî diktatörlük}}
Devlet idaresinin orduda bulunmasıdır. Bu tür yönetimlere ''[[cunta]]'' adı verilir. Siyasi partiler bulunmaz, bulunsa bile ordu kontrolünde varlığını sürdürür. Askerî yönetimlerin başına geçmiş kişiler genellikle yönetime [[Askerî darbe|darbe]] yoluyla gelmiştir. Bu diktatörlük çeşidini uygulayan en ünlü kişilere [[Francisco Franco]] ve [[Muammer Kaddafi]]<ref name="musfik1" /> örnek verilebilir.
[[File:Marines-march-on-Government-Building-Seoul 1962-05-17.jpg|thumb|Soldiers occupy [[Seoul]], South Korea as part of the [[May 16 coup]] that placed General [[Park Chung Hee]] in power]]
Askeri diktatörlükler, askeri subayların iktidarı ellerinde tuttuğu, ülkenin liderini belirlediği ve politika üzerinde etkilerini kullanabildiği rejimlerdir.<ref>{{Cite journal|last=Friedrich|first=Carl|date=1950|title=Military Government and Dictatorship.|journal=The Annals of the American Academy of Political and Social Science|volume= 267|pages= 1–7|oclc=5723774494|doi=10.1177/000271625026700102|s2cid=146698274}}</ref> Askeri diktatörlükler genellikle Afrika, Asya ve Latin Amerika gibi gelişmekte olan ülkelerde yaygındır. Bu rejimler genellikle istikrarsızdır ve askeri diktatörlüklerin ortalama süresi sadece beş yıldır, ancak genellikle ek askeri darbeler ve askeri diktatörlükler tarafından takip edilirler. 20. yüzyılda yaygın olsalar da, askeri diktatörlüklerin önemi 1970'ler ve 1980'lerde azalmıştır.<ref>{{Cite book |last=Danopoulos |first=Constantine P. |title=The Decline of Military Regimes: The Civilian Influence |publisher=Routledge |year=2019 |isbn=9780367291174 |editor-last=Danopoulos |editor-first=Constantine P. |pages=1–24 |chapter=Military Dictatorships in Retreat: Problems and Perspectives}}</ref>


Askeri diktatörlükler genellikle üst düzey subayların orduyu kullanarak hükümeti devirmesiyle gerçekleşen bir askeri darbeyle oluşur. Demokrasilerde, askeri darbe tehdidi, bir demokrasinin oluşturulmasından hemen sonra ancak geniş çaplı askeri reformlardan önce ortaya çıkar. [[Oligarşi|Oligarşilerde]] ise askeri darbe tehdidi, orduya yapılan tavizlerle karşılaştırılan askerin gücünden kaynaklanır. Askeri darbelerle ilişkilendirilen diğer faktörler arasında geniş çaplı doğal kaynaklar, sınırlı uluslararası askeri kullanım ve askeri gücün içeride baskı aracı olarak kullanılması bulunur.<ref>{{Cite journal |last1=Acemoglu |first1=Daron |last2=Ticchi |first2=Davide |last3=Vindigni |first3=Andrea |date=2010 |title=A Theory of Military Dictatorships |url=https://www.aeaweb.org/articles?id=10.1257/mac.2.1.1 |journal=American Economic Journal: Macroeconomics |language=en |volume=2 |issue=1 |pages=1–42 |doi=10.1257/mac.2.1.1 |hdl=1721.1/61747 |issn=1945-7707}}</ref> Askeri darbeler, gücün ardından bireye devredilebileceği veya askerin demokratik seçimlere izin verme seçeneğini değerlendirebileceği için mutlaka askeri diktatörlüklere yol açmaz.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=34–38}}
=== Müşfik diktatörlük ===
Yine bu tür içerisinde ele alınabilecek olan{{Kaynak belirt}} müşfik (sevecen) diktatörlük; [[otorite]]r bir liderin sadece kendi kişisel çıkarına veya nüfusun sadece küçük bir bölümünün yararına değil de toplumun bütününün faydasına bir politika izlediği hükûmet şeklidir. Müşfik ve hayırsever bir diktatör, referandumlar yoluyla bazı demokratik kararların alınmasına izin verebilir. Çoğu diktatör rejim kendini daima hayırsever olarak gösterir ve demokratik rejimleri sürekli olarak dağınık, verimsiz ve bozuk olarak gösterme eğilimi içerisindedirler. [[Napolyon Bonapart]],<ref name="musfik1">*{{Web kaynağı | ilk = Yalçın | son = Doğan | tarih = 2 Eylül 2011 | gazete = hurriyet.com.tr | başlık = Diktatörler korkak olur | url = http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/printnews.aspx?DocID=18629200 | arşivurl = https://web.archive.org/web/20151219155029/http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/printnews.aspx?DocID=18629200 | arşivtarihi = 19 Aralık 2015 | erişimtarihi = 21 Mart 2012 | ölüurl =evet}} {{tr}} (21 Mart 2012).</ref> [[Josip Broz Tito]],<ref name="musfik3">*{{Web kaynağı | yazar = euronews.com | başlık = Eski diktatör Tito ölümünün 31. yılında anıldı | url = http://tr.euronews.com/2011/05/25/eski-diktator-tito-olumunun-31-yilinda-anildi/ | arşivurl = https://web.archive.org/web/20130314074315/http://tr.euronews.com/2011/05/25/eski-diktator-tito-olumunun-31-yilinda-anildi/ | arşivtarihi = 14 Mart 2013 | erişimtarihi = 21 Mart 2012 | ölüurl = hayır }} {{tr}} (21 Mart 2012).</ref><ref name="musfik4">*{{Web kaynağı | yazar = haberbosnak.com | başlık = Tito’nun Torunuyla Röportaj | url = http://www.haberbosnak.com/genel/22/12/2011/titonun-torunuyla-roportaj/#.T2kZKsWRF8E | arşivengelli = evet }}{{Ölü bağlantı|date=Nisan 2020 }} {{tr}} (21 Mart 2012).</ref> [[Ho Chi Minh]] gibi bazı liderler müşfik diktatörler olarak vasıflandırılırlar.


Askeri diktatörlükler genellikle askeri diktatörlerin ortak geçmişi nedeniyle ortak özelliklere sahiptir. Bu diktatörler, tarafsız statülerine dayanarak kendilerini tarafsız olarak görebilirler ve kendilerini 'devletin bekçileri' olarak görme eğiliminde olabilirler. Askeri eğitimde şiddetin baskın olması, şiddeti bir siyasi araç olarak kabul etmeyi ve büyük ölçekte şiddeti organize etme yeteneğini ortaya çıkarır. Askeri diktatörler, daha az güven duyan veya diplomatik olmayan kişiler olabilir ve politikada pazarlık ve uzlaşma kullanımını küçümseyebilirler.<ref>{{Cite book |last=Kim |first=Nam Kyu |title=Routledge Handbook of Illiberalism |publisher=Routledge |year=2021 |isbn=9780367260569 |editor-last=Sajó |editor-first=András |pages=571–581 |chapter=Illiberalism of Military Regimes |editor-last2=Uitz |editor-first2=Renáta |editor-last3=Holmes |editor-first3=Stephen}}</ref>
{{Temiz}}


=== Tek parti rejimi ===
{{Main|Tek parti rejimi}}
[[File:RIAN archive 851899 Pioneers and schoolchildren greet delegates and guests of XVII convention of trade unions of the USSR.jpg|thumb|An assembly at the [[Kremlin Palace of Congresses]] in Moscow, Soviet Union]]
Bir parti diktatörlüğü, tek bir siyasi parti tarafından politikanın domine edildiği hükümetlerdir. Tek parti diktatörlükleri, yalnızca iktidardaki partiye yasal statü verilirken, tüm muhalefet partileri yasaklanır. Hakim parti diktatörlükleri veya seçim otoriter diktatörlükleri ise muhalefet partilerinin sözde yasal olduğu ancak hükümet üzerinde anlamlı bir etkisi olmadığı tek parti diktatörlükleridir. Tek parti diktatörlükleri [[Soğuk Savaş]] döneminde en yaygın olanlardır, [[Baskın parti sistemi|baskın parti]] diktatörlükleri ise [[Sovyetler Birliği|Sovyetler Birliği'nin]] çöküşünden sonra daha yaygın hale gelmiştir.<ref name=":4">{{Cite journal |last1=Magaloni |first1=Beatriz |last2=Kricheli |first2=Ruth |date=2010 |title=Political Order and One-Party Rule |url=https://www.annualreviews.org/doi/abs/10.1146/annurev.polisci.031908.220529 |journal=Annual Review of Political Science |volume=13 |pages=123–143 |doi=10.1146/annurev.polisci.031908.220529}}</ref> Tek parti diktatörlüklerinde iktidardaki parti, bir diktatöre hizmet etmek üzere oluşturulan siyasi partilerden farklıdır çünkü tek parti diktatörlüklerinde iktidardaki parti toplumun her seviyesine nüfuz eder.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=39–42}}

Tek parti diktatörlükleri, diğer otoriter yönetim biçimlerine göre daha istikrarlıdır, çünkü isyana daha az uğrarlar ve daha yüksek ekonomik büyümeyi deneyimlerler. İktidardaki partiler, bir diktatörlüğün halkı daha geniş çapta etkilemesine ve parti elitleri arasında siyasi anlaşmayı kolaylaştırmaya olanak tanır. 1950 ile 2016 yılları arasında, tek parti diktatörlükleri dünya genelinde otoriter rejimlerin %57'sini oluşturdu ve tek parti diktatörlükleri, 20. yüzyılın ikinci yarısında diğer diktatörlük biçimlerine göre daha hızlı bir şekilde yayılmaya devam etti.<ref>{{Cite journal |last1=Magaloni |first1=Beatriz |last2=Kricheli |first2=Ruth |date=2010-05-01 |title=Political Order and One-Party Rule |url=https://www.annualreviews.org/doi/10.1146/annurev.polisci.031908.220529 |journal=Annual Review of Political Science |language=en |volume=13 |issue=1 |pages=123–143 |doi=10.1146/annurev.polisci.031908.220529 |issn=1094-2939}}</ref><ref name=":4" /> Tek parti diktatörlüklerinin liderlik yapılarından dolayı, diğer diktatörlük biçimlerine göre iç savaş, isyan veya terörizmle karşılaşma olasılıkları önemli ölçüde daha düşüktür.<ref>{{Cite journal |last=Fjelde |first=Hanne |date=2010 |title=Generals, Dictators, and Kings: Authoritarian Regimes and Civil Conflict, 1973—2004 |url=http://journals.sagepub.com/doi/10.1177/0738894210366507 |journal=Conflict Management and Peace Science |language=en |volume=27 |issue=3 |pages=195–218 |doi=10.1177/0738894210366507 |s2cid=154367047 |issn=0738-8942}}</ref><ref name="Terrorism In Dictatorships">{{Cite journal |last1=Aksoy |first1=Deniz |last2=Carter |first2=David B. |last3=Wright |first3=Joseph |date=2012-07-01 |title=Terrorism In Dictatorships |url=https://www.journals.uchicago.edu/doi/abs/10.1017/S0022381612000400 |journal=The Journal of Politics |volume=74 |issue=3 |pages=810–826 |doi=10.1017/S0022381612000400 |s2cid=153412217 |issn=0022-3816}}</ref> İktidardaki partilerin kullanımı, diğer diktatörlük biçimlerine göre liderliğe ve elitlere daha fazla meşruiyet sağlar ve bir diktatörün yönetimi sona erdiğinde barışçıl bir güç devri sağlar.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=200}}<ref name=":5">{{Cite journal|url=https://www.cambridge.org/core/journals/contemporary-european-history/article/abs/elites-single-parties-and-political-decisionmaking-in-fascistera-dictatorships/B0B01AD1C565221CC855FA1B2B2FDE6B|title=Elites, Single Parties and Political Decision-making in Fascist-era Dictatorships|date=2002|issue=3|language=en|pages=429–454|journal=Contemporary European History|volume=11|issn=1469-2171|doi=10.1017/S0960777302003053|last=Pinto|first=António Costa|s2cid=154994824}}</ref>

Soğuk Savaş döneminde tek parti diktatörlükleri, birçok ülkede komünist hükümetlerin kurulmasıyla Asya ve Doğu Avrupa'da önemli hale geldi.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=39–42}} Tek parti yönetimi, 1960'lar ve 1970'lerde dekolonizasyon sürecinde Afrika'da birkaç ülkede de gelişti ve bazılarında otoriter rejimler ortaya çıktı.<ref>{{Cite book |last=Darkwa |first=Samuel Kofi |url=https://link.springer.com/10.1007/978-3-031-14667-1 |title=Jerry John Rawlings: Leadership and Legacy: A Pan-African Perspective |date=2022 |publisher=Springer International Publishing |isbn=978-3-031-14666-4 |editor-last=Kumah-Abiwu |editor-first=Felix |location=Cham |pages=37–38 |language=en |chapter=One-Party Rule and Military Dictatorship in Africa |doi=10.1007/978-3-031-14667-1 |s2cid=253840274 |editor-last2=Abidde |editor-first2=Sabella Ogbobode}}</ref> Tek parti diktatörlüklerinde iktidardaki parti herhangi bir ideoloji altında yönetebilir veya yönlendirici bir ideolojiye sahip olmayabilir. Marksist tek parti devletleri bazen diğer tek parti devletlerinden ayrı tutulur, ancak benzer şekilde işlev görebilirler.<ref>{{Cite journal |last=Lidén |first=Gustav |date=2014 |title=Theories of dictatorships: sub-types and explanations |url=https://www.ssoar.info/ssoar/handle/document/39064 |journal=Studies of Transition States and Societies |language=en |volume=6 |issue=1 |pages=50–67 |issn=1736-8758}}</ref> Tek parti diktatörlüğü, yasal yollarla kademeli olarak geliştiğinde, parti örgütü ile devlet aygıtı ve sivil hizmet arasında çatışmalara yol açabilir, çünkü parti, devletle paralel olarak ve giderek daha fazla üyesini güç pozisyonlarına atayarak yönetimde söz sahibi olur. Şiddet yoluyla iktidara gelen partiler genellikle daha kısa sürede daha büyük değişiklikleri uygulayabilir.<ref name=":5" />

=== Kişisel diktatörlük ===
{{Further|Otokrasi|Kişilik kültü}}[[File:The statues of Kim Il Sung and Kim Jong Il on Mansu Hill in Pyongyang (april 2012).jpg|thumb|left|Citizens of North Korea bow to statues of former dictators [[Kim Il Sung]] and [[Kim Jong Il]] in 2012.]]
Kişisel diktatörlükler, tüm gücün tek bir bireyin elinde olduğu rejimlerdir. Diğer diktatörlük biçimlerinden farklı olarak, diktatörün, önemli siyasi pozisyonlara ve hükümet hazinesine daha büyük erişimi vardır ve genellikle diktatörün takdirine daha fazla tabidirler. Kişisel diktatörler askeri mensuplar veya siyasi bir partinin liderleri olabilirler, ancak ne askeri ne de parti diktatörden bağımsız olarak güç kullanır. Kişisel diktatörlüklerde, elit birlikler genellikle diktatörün yakın arkadaşları veya aile üyelerinden oluşur ve diktatör bu bireyleri görevlerine seçer.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=215–216}}<ref>{{cite journal|last=Peceny|first=Mark|date=2003|title=Peaceful Parties and Puzzling Personalists.|journal=The American Political Science Review|volume= 97| issue = 2|pages= 339–42|oclc=208155326|doi=10.1017/s0003055403000716|s2cid=145169371}}</ref> Bu diktatörlükler genellikle ya düzensiz bir şekilde gücün ele geçirilmesiyle ortaya çıkar ve liderin gücünü pekiştirmesi için fırsat sunar, ya da zayıf kurumlara sahip ülkelerde demokratik olarak seçilmiş liderlerin liderliğinde ortaya çıkar ve liderin anayasayı değiştirme fırsatı sunar. Kişisel diktatörlükler, bölgedeki daha az oturmuş kurumlar nedeniyle Afrika'da Sahra Altı Afrika'da daha yaygındır.

Kişisel diktatörler genellikle hükümetlerinde sadakati yetkinliğe tercih ederler ve entelektüel kesime genel olarak güvensizlik duyarlar. Kişisel diktatörlüklerde elitler genellikle profesyonel bir siyasi kariyere sahip değildir ve aldıkları görevler için yeterli niteliklere sahip değillerdir. Kişisel diktatör, hükümeti bölümlere ayırarak atadığı kişileri yönetir ve böylece onların işbirliği yapmasını engeller. Sonuç olarak, bu tür rejimlerde iç denge ve denetim mekanizmaları bulunmaz ve dolayısıyla halklarına baskı uygularken, dış politikada radikal değişiklikler yaparken veya diğer ülkelerle savaş başlatırken sınırsızdırlar.<ref>{{Cite book |last=Van den Bosch |first=Jeroen J. J. |url=https://books.google.com/books?id=cxYeEAAAQBAJ |title=Personalist Rule in Africa and Other World Regions |date=2021-04-19 |publisher=Routledge |isbn=978-1-000-37707-1 |pages=10–11 |language=en}}</ref> Hesap verilebilirlik eksikliği ve daha küçük elit grupları nedeniyle, kişisel diktatörlükler diğer diktatörlük biçimlerine göre daha yolsuzluk eğilimindedir ve daha baskıcıdırlar.<ref>{{Cite journal|last1=Frantz|first1=Erica|last2=Kendall-Taylor|first2=Andrea|last3=Wright|first3=Joseph|last4=Xu|first4=Xu|date=2019-08-27|title=Personalization of Power and Repression in Dictatorships|url=https://www.journals.uchicago.edu/doi/abs/10.1086/706049|journal=The Journal of Politics|volume=82|pages=372–377|doi=10.1086/706049|s2cid=203199813|issn=0022-3816}}</ref>{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=134–135}} Kişisel diktatörlükler genellikle diktatörün ölümüyle birlikte çöker. Diğer diktatörlük biçimlerine göre daha şiddetli sona erme eğilimindedirler ve demokratikleşme olasılıkları daha düşüktür.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=61–67}}

Kişisel diktatörlükler, otoriter yönetimin klasik stereotipine tam olarak uyan bir yapıya sahiptir.<ref>Frantz 2018</ref> Kişisel rejimlerde "Diktatörün ikilemi" adı verilen bir sorun ortaya çıkar.<ref>Wintrobe 2012</ref> Bu fikir, iktidarda kalmak için halkın yoğun baskı altında tutulması yoluyla gerçekleştirilen sıkı bir baskıya atıfta bulunur ve bu, tüm unsurların tercihlerini yanıltmak için teşvik edilmesine neden olur. Bu durum, diktatörün gerçek halk inançlarını ya da toplumsal desteğinin gerçekçi ölçüsünü bilmemesine izin vermez. Otoriter politikaların bir sonucu olarak, kişisel rejimlerde bir dizi önemli sorun ortaya çıkabilir. Tercih yanıltması, iç politika, veri kıtlığı ve medya kısıtlamaları, kişisel otoriter bir rejimin tehlikelerinden sadece birkaç örnektir.<ref>Robinson Tanneberg 2018</ref> Anketler ve seçimlerle ilgili olarak, bir diktatör özel tercihleri geçersiz kılmak için iktidarını kullanabilir. Birçok kişisel rejim, yönetimlerini korumak için açık oylamaları kurar ve kişisel tercihleri liderin değerleriyle uyumlu olmayan kişilere ağır güvenlik önlemleri ve sansür uygular.<ref>Donno 2013</ref>

Diktatör ve iç çevresi arasındaki güç ilişkisindeki değişim, bu tür rejimlerin genel davranışı için ciddi sonuçlar doğurur. Kişisel rejimler, uzun ömürlülükleri, çökme yöntemleri, yolsuzluk düzeyleri ve çatışmaya eğilimleri nedeniyle diğer rejimlerden farklılık gösterir. Ortalama olarak, askeri diktatörlüklerin iki katı kadar sürerler, ancak tek parti diktatörlükleri kadar uzun süremezler.<ref>{{Cite report |title=Authoritarian Breakdown: Empirical Test of a Game Theoretic Argument |last=Geddes |first=Barbara |date=2004 |pages=18–19}}</ref> Kişisel diktatörlükler ekonomiyi sürdürmek için genellikle kurumlardan veya nitelikli liderlikten yoksundur ve büyümeyi farklı şekillerde deneyimlerler.<ref>Van den Bosch, Jeroen J. J., Personalist Rule in Africa and Other World Regions, (London-New York: Routledge, 2021): 13-16</ref>

=== Mutlak monarşi ===
{{Main|Mutlak monarşi}}
[[File:King Abdulaziz with Prince Faisal and Prince Saud.jpg|thumb|upright=0.6|King [[Ibn Saud]] of Saudi Arabia with two of his sons.]]
Kanunsuz sınırlamalar olmadan hüküm süren bir kraliyet sistemine mutlak monarşi denir. Bu durum, [[Meşrutiyet|anayasal monarşiden]] farklıdır.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=240–241}} Mutlak monarşide güç, kraliyet ailesiyle sınırlıdır ve meşruiyet tarihi faktörlere dayanır. Monarşiler, kraliyet ailesinin tek parti devletindeki bir siyasi parti gibi hüküm süren bir kurum olarak hizmet ettiği hanedanik olabilirler veya kişisel bir diktatör olarak kraliyet ailesinden bağımsız olarak hüküm sürebilirler.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=259}} Monarşiler, kralın ölümüyle birlikte barışçıl bir güç transferi sağlayan sıkı miras kurallarına izin verir, ancak birden fazla kraliyet üyesi halefi olma hakkı iddia ederse miras kavgalarına da neden olabilirler.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=254}} Modern çağda, mutlak monarşiler en yaygın şekilde [[Orta Doğu|Ortadoğu'da]] görülmektedir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=46–48}}

== Tarih ==
=== İlk diktatörlükler ===
[[File:Santaanna1.JPG|thumb|upright|left|Military dictator [[Antonio López de Santa Anna]] wearing a Mexican military uniform<ref name=":7">{{Cite web |last=Fowler |first=Will |date=2015-04-02 |title=Santa Anna and His Legacy |url=https://oxfordre.com/latinamericanhistory/view/10.1093/acrefore/9780199366439.001.0001/acrefore-9780199366439-e-18 |access-date=2022-07-26 |website=Oxford Research Encyclopedia of Latin American History |language=en |doi=10.1093/acrefore/9780199366439.013.18 |isbn=978-0-19-936643-9}}</ref>]]
[[Tiran|''Tiranlık'']] kavramı tarihsel olarak diktatörlükle ilişkilendirilir ve antik Yunanistan'da birçok antik Yunan yöneticisi modern diktatörlerle karşılaştırılabilen "tiran" olarak tanımlanmıştır.<ref name=":9" /><ref>{{Cite journal |last=Papanikos |first=Gregory Τ. |date=2022 |title=The Five Ancient Criteria of Democracy: The Apotheosis of Equality |url=https://www.researchgate.net/publication/357821988 |journal=Athens Journal of Humanities & Arts |volume=9 |issue=2 |pages=105–120 |doi=10.30958/ajha.9-2-1|s2cid=245951706 }}</ref> "Diktatör" kavramı ilk olarak [[Roma Cumhuriyeti]] döneminde geliştirilmiştir. [[Roma Cumhuriyeti diktatörü|Roma diktatörü]], kriz zamanlarında [[Konsül (Roma)|konsül]] tarafından geçici olarak atanmış özel bir memurdu ve tam yürütme otoritesi verilmişti. Diktatörün rolü, tek bir liderin komuta etmesi ve istikrarı geri getirmesi gerektiği durumlar için oluşturulmuştur.<ref name=":8" /> Roma Cumhuriyeti'nin tarihinde en az 85 diktatör seçildi, sonuncusu İkinci Pön Savaşı'nı başlatmak için seçildi. Diktatörlük, 120 yıl sonra halk hareketinin bastırılması sonrası Sulla tarafından ve 33 yıl sonra [[Jül Sezar|Julius Caesar]] tarafından yeniden canlandırıldı.<ref name=":8">{{Cite book |last=Wilson |first=Mark |title=Dictator: The Evolution of the Roman Dictatorship |publisher=University of Michigan Press |year=2021 |isbn=9780472129201 |pages=3–4}}</ref> Caesar, ömür boyu diktatör olan "dictator perpetuo" olarak görev yaptığında geçici diktatörlük geleneğini altüst etti ve Roma İmparatorluğu'nun oluşumuna yol açtı.<ref>{{Cite journal |last=Zeev |first=Miriam Pucci Ben |date=1996 |title=When was the title "Dictator perpetuus" given to Caesar ? |url=https://www.jstor.org/stable/41658953 |journal=L'Antiquité Classique |volume=65 |pages=251–253 |doi=10.3406/antiq.1996.1259 |jstor=41658953 |issn=0770-2817}}</ref> Antik Roma'da bir diktatörün hükümdarlığı her zaman tiranlık olarak kabul edilmiyordu, ancak bazı anlatılarda "geçici bir tiranlık" veya "seçimle gelen bir tiranlık" olarak tanımlanmıştır.<ref name=":9">{{Cite journal |last=Kalyvas |first=Andreas |date=2007 |title=The Tyranny of Dictatorship: When the Greek Tyrant Met the Roman Dictator |url=http://journals.sagepub.com/doi/10.1177/0090591707302208 |journal=Political Theory |language=en |volume=35 |issue=4 |pages=412–442 |doi=10.1177/0090591707302208 |s2cid=144115904 |issn=0090-5917}}</ref>

Post-klasik dönemde Asya, birkaç askeri diktatörlük yaşadı. Kore, 7. yüzyılda Yeon Gaesomun yönetimi altında ve 12. ve 13. yüzyıllarda Goryeo askeri rejimi altında askeri diktatörlükler yaşadı.<ref>{{cite book |last1=Lee |first1=Ki-Baik |title=A New History of Korea |date=1984 |publisher=Harvard University Press |isbn=9780674615762 |location=Cambridge, Massachusetts |pages=139–154 |language=en |translator-last=Wagner |translator-first=Edward W. |chapter=Rule by the Military |translator-last2=Shultz |translator-first2=Edward J.}}</ref><ref>{{cite book|title=A New History of Korea|date=1984|language=en|page=48|location=Cambridge, Massachusetts|publisher=Harvard University Press|isbn=9780674615762|translator-first=Edward W.|translator-first2=Edward J.|translator-last=Wagner|translator-last2=Shultz|last1=Lee|first1=Ki-Baik}}</ref> [[Şogun|Shogunlar]], Japonya'da 1185'ten itibaren fiili askeri diktatörler olarak hüküm sürdüler ve altı yüzyıldan uzun bir süre boyunca devam ettiler.<ref>{{Cite book |last=Shinoda |first=Minoru |url=https://www.degruyter.com/document/doi/10.7312/shin93498/html |title=The Founding of the Kamakura Shogunate 1180–1185. With Selected Translations from the Azuma Kagami |date=1960-03-02 |publisher=Columbia University Press |isbn=978-0-231-89400-5 |pages=3–4 |language=en |doi=10.7312/shin93498}}</ref> Vietnam'ın Lê Hanedanı döneminde (16. ve 18. yüzyıllar arası) ülke, Trịnh beyleri tarafından yönetilen kuzeyde ve Nguyễn beyleri tarafından yönetilen güneyde olmak üzere iki rakip askeri aile tarafından fiilen yönetildi.<ref>{{Cite book |last1=McLeod |first1=Mark W. |url=https://books.google.com/books?id=a2TerRF1j74C |title=Culture and Customs of Vietnam |last2=Nguyen |first2=Thi Dieu |date=2001 |publisher=Greenwood Publishing Group |isbn=978-0-313-30485-9 |pages=18 |language=en}}</ref> Avrupa'da İkinci İngiliz İç Savaşı'ndan sonra 1649'da oluşturulan Oliver Cromwell liderliğindeki [[İngiltere Cumhuriyeti]], çağdaş muhalifleri ve bazı modern akademisyenler tarafından askeri bir diktatörlük olarak tanımlanmaktadır.<ref>{{Cite journal |last=Woolrych |first=Austin |date=1990 |title=The Cromwellian Protectorate: A Military Dictatorship? |url=https://www.jstor.org/stable/24420972 |journal=History |volume=75 |issue=244 |pages=207–231 |doi=10.1111/j.1468-229X.1990.tb01515.x |jstor=24420972 |issn=0018-2648}}</ref><ref>{{Cite book |last=Goodlad |first=Graham |title=Oliver Cromwell |year=2007 |isbn=9786612040436 |pages=22 |quote=It would forever attach the label–however unjustified–of 'military dictator' to Cromwell's reputation.}}</ref><ref name=":1">{{Cite journal |last1=Bychowski |first1=Gustav |last2=Bychowski |first2=Gustaw |date=1943 |title=Dictators and Their Followers: A Theory of Dictatorship |url=https://www.jstor.org/stable/24725069 |journal=Bulletin of the Polish Institute of Arts and Sciences in America |volume=1 |issue=3 |pages=455–457 |jstor=24725069 |issn=0376-2327}}</ref> Aynı şekilde, Fransa'daki Ulusal Konvansiyon'u kontrol ettiği ve 1793 ve 1794'te Terör Dönemi'ni uyguladığı dönemde [[Maximilien Robespierre]], bir diktatör olarak tanımlanmıştır.<ref name=":1" /><ref>{{Citation |last=Marik |first=Soma |title=Robespierre, Maximilien de (1758-1794) |date=2009-04-20 |url=https://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1002/9781405198073.wbierp1264 |encyclopedia=The International Encyclopedia of Revolution and Protest |pages=1–5 |editor-last=Ness |editor-first=Immanuel |place=Oxford, UK |publisher=John Wiley & Sons, Ltd |language=en |doi=10.1002/9781405198073.wbierp1264 |isbn=978-1-4051-9807-3 |access-date=2022-07-26}}</ref><ref>{{Cite journal |last=Kim |first=Minchul |date=2015-10-03 |title=The many Robespierres from 1794 to the present |url=https://doi.org/10.1080/01916599.2015.1029729 |journal=History of European Ideas |volume=41 |issue=7 |pages=992–996 |doi=10.1080/01916599.2015.1029729 |s2cid=144194413 |issn=0191-6599}}</ref>

Diktatörlük, 19. yüzyılda önemli bir yönetim biçimi olarak gelişti, ancak bu kavram o dönemde evrensel olarak olumsuz olarak görülmedi ve hem tiranlık kavramının hem de yarı- anayasal diktatörlük kavramının var olduğu anlaşıldı.<ref>{{Cite book |last=Prieto |first=Moisés |title=Dictatorship in the Nineteenth Century: Conceptualisations, Experiences, Transfers |publisher=Routledge |year=2021 |isbn=9780367457174 |edition=1st |chapter=Introduction |doi=10.4324/9781003024927 |s2cid=237768077}}</ref> Avrupa'da, Bonapartizm ve Caesarizm terimleri kullanılarak sıklıkla değerlendirildi. İlk terim, Napolyon'un askeri yönetimini ve ikincisi, Julius Caesar'ın egemenliğindeki imparatorluk yönetimini benimseyen Napolyon III'ün imparatorluk yönetimini tanımlamaktadır.<ref>{{Cite journal |last=Richter |first=Melvin |date=2005 |title=A Family of Political Concepts: Tyranny, Despotism, Bonapartism, Caesarism, Dictatorship, 1750-1917 |url=http://journals.sagepub.com/doi/10.1177/1474885105052703 |journal=European Journal of Political Theory |language=en |volume=4 |issue=3 |pages=221–248 |doi=10.1177/1474885105052703 |s2cid=143577539 |issn=1474-8851}}</ref> 19. yüzyılın başlarında gerçekleşen İspanyol Amerikan bağımsızlık savaşları, birçok yeni Latin Amerika hükümetinin açılmasına neden oldu. Bu hükümetlerin birçoğu, caudillos veya kişisel diktatörlerin kontrolü altına girdi. Çoğu caudillo, askeri bir geçmişe sahipti ve yönetimleri genellikle şatafat ve gösteri ile ilişkilendirildi. Caudillos genellikle bir anayasa tarafından sınırlıydı, ancak caudillo, istediği gibi yeni bir anayasa düzenleme gücüne sahipti. Birçoğu zalimlikleriyle tanınırken, diğerleri ulusal kahramanlar olarak onurlandırılır.<ref>{{Cite journal |last=Chapman |first=Charles E. |date=1932 |title=The Age of the Caudillos: A Chapter in Hispanic American History |url=https://www.jstor.org/stable/2506672 |journal=The Hispanic American Historical Review |volume=12 |issue=3 |pages=281–300 |doi=10.2307/2506672 |jstor=2506672 |issn=0018-2168}}</ref>

=== Birinci ve ikinci dünya dönemi diktatörlükler ===

==== Avrupa ====
[[File:Bundesarchiv Bild 183-2004-0312-504, Nürnberg, Reichsparteitag, Rede Adolf Hitler.jpg|thumb|upright|The [[Nuremberg rallies]] celebrated [[fascism]] and the rule of [[Adolf Hitler]] in [[Nazi Germany]].<ref>{{Citation |last=Orlow |first=Dietrich |title=Europe Will be a Fascist Europe: July 1934–May 1936 |date=2009 |url=https://doi.org/10.1057/9780230617926_4 |work=The Lure of Fascism in Western Europe: German Nazis, Dutch and French Fascists, 1933–1939 |page=62 |publisher=Palgrave Macmillan US |language=en |doi=10.1057/9780230617926_4 |isbn=978-0-230-61792-6 |access-date=2022-12-19}}</ref>]]
I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı arasındaki dönemde, Avrupa'da birçok diktatörlük, [[aşırı sol]] ve [[aşırı sağ]] hareketler tarafından gerçekleştirilen girişimlerle kuruldu.{{Sfn|Lee|2016|p=1}} I. Dünya Savaşı'nın sonrası, Avrupa siyasetinde büyük bir değişim yaşandı. Yeni hükümetler kuruldu, eski hükümetler içeride değişime olanak sağladı ve ülkeler arasındaki sınırlar yeniden çizildi. Bu hareketlerin iktidarı ele geçirmesi için fırsatlar yaratıldı.{{Sfn|Lee|2016|p=5}} I. Dünya Savaşı'nın yol açtığı toplumsal çalkantı ve ürettiği istikrarsız barış, aşırıcı hareketlere ve onların nedenlerine destek sağlayan bir istikrarsızlığa neden oldu. Hem aşırı sol hem de aşırı sağ diktatörlükler, kişilik kültü, toplama kampları, zorunlu çalışma, kitlesel cinayet ve soykırım da dahil olmak üzere iktidarda kalmak için benzer yöntemler kullandılar.<ref name=":10">{{Cite book |last1=Besier |first1=Gerhard |url=https://books.google.com/books?id=wmMxBwAAQBAJ |title=European Dictatorships: A Comparative History of the Twentieth Century |last2=Stokłosa |first2=Katarzyna |date=2014-01-03 |publisher=Cambridge Scholars Publishing |isbn=978-1-4438-5521-1 |pages=1–4 |language=en}}</ref>

[[Vladimir Lenin|Vladimir Leni]]<nowiki/>n ve [[Bolşevizm|Bolşevikler]] tarafından [[Rus Devrimi (1917)|1917 Rus Devrimi]] sırasında Sovyet Rusya'nın kurulmasıyla ilk [[Komünizm|komünist]] devlet oluşturuldu. Hükümet, iktidarın sovyetler tarafından kullanıldığı bir proletarya diktatörlüğü olarak tanımlandı.{{Sfn|Lee|2016|pp=34–36}} Bolşevikler, 1922'de [[Sovyetler Birliği|Sovyetler Birliği'ni]] oluşturarak iktidarlarını sağlamlaştırdılar.{{Sfn|Lee|2016|pp=48–50}} 1924'te Lenin'den sonra [[Josef Stalin|Joseph Stalin]] geldi ve 1929'a kadar iktidarını sağlam bir şekilde sağlayarak totaliter yönetimi uyguladı{{Sfn|Lee|2016|pp=59–60}} 1917 ile 1923 arasında Avrupa'da solcu devrimci hareketler dalgası yaratan Rus Devrimine kıyasla hiçbiri aynı başarıyı göremedi.<ref>{{Cite book |last=MacDonald |first=Stephen C. |url=https://books.google.com/books?id=pnLI8ooHHPgC |title=Neutral Europe Between War and Revolution, 1917-23 |date=1988 |publisher=University of Virginia Press |isbn=978-0-8139-1153-3 |editor-last=Schmitt |editor-first=Hans A. |pages=238 |language=en |chapter=Crisis, War, and Revolution in Europe, 1917–23}}</ref>

Aynı zamanda, [[Milliyetçilik|milliyetçi]] hareketler Avrupa'da yaygınlaştı. Bu hareketler, [[liberalizm]] tarafından getirilen değişen sosyal normlar ve ırk ilişkileri nedeniyle çöküş ve toplumsal yozlaşma olarak gördükleri şeyle başa çıkmak için bir yanıt oldu.<ref>{{Cite book |last=Fuentes Codera |first=Maximiliano |url=https://link.springer.com/book/10.1007/978-3-030-22411-0 |title=Reactionary Nationalists, Fascists and Dictatorships in the Twentieth Century |publisher=Springer |year=2019 |isbn=978-3-030-22411-0 |editor-last=Saz |editor-first=Ismael |pages=67–68 |language=en |doi=10.1007/978-3-030-22411-0 |s2cid=214435541 |editor-last2=Box |editor-first2=Zira |editor-last3=Morant |editor-first3=Toni |editor-last4=Sanz |editor-first4=Julián}}</ref> 1920'lerde ilk faşist siyasi partilerin oluşmasıyla Avrupa'da liberalizme, sosyalizme ve modernizme karşı bir tepki olarak faşizm gelişti.<ref>{{Cite book |last=De Grand |first=Alexander J. |url=https://www.taylorfrancis.com/books/mono/10.4324/9780203320761/fascist-italy-nazi-germany-alexander-de-grand |title=Fascist Italy and Nazi Germany: The 'Fascist' Style of Rule |publisher=Routledge |year=1995 |isbn=9780203320761 |pages=11 |doi=10.4324/9780203320761}}</ref> 1922'de İtalyan diktatör [[Benito Mussolini]] iktidarı ele geçirdi ve 1925'te ilk faşist diktatörlüğü oluşturmak için reformlar yapmaya başladı.{{Sfn|Lee|2016|pp=114–115}} Bu reformlar totalitarizmi, devlete sadakati, genişlemeciliği, [[Korporatizm|korporatizmi]] ve [[Antikomünizm|anti-komünizmi]] içeriyordu.{{Sfn|Lee|2016|pp=122–124}}

1933'te [[Adolf Hitler]] ve Nazi Partisi, Almanya'da ikinci bir faşist diktatörlük yarattı ve seçim zaferi, şiddet ve olağanüstü yetkilerin bir kombinasyonuyla mutlak güce sahip oldular.{{Sfn|Lee|2016|pp=186–188}}{{Sfn|Lee|2016|pp=178–179}} Avrupa'daki diğer milliyetçi hareketler, faşist model temelinde diktatörlükler kurdu.<ref name=":10" /> II. Dünya Savaşı sırasında İtalya ve Almanya, Avrupa'da birçok ülkeyi işgal ederek, istila ettikleri ülkelerin birçoğuna faşist kukla hükümetlerini dayattılar.<ref>{{Cite book |last1=Gildea |first1=Robert |url=https://books.google.com/books?id=zcSvAwAAQBAJ |title=Surviving Hitler and Mussolini: Daily Life in Occupied Europe |last2=Wieviorka |first2=Olivier |last3=Warring |first3=Anette |date=2006-06-01 |publisher=Berg |isbn=978-1-84788-224-0 |pages=1 |language=en}}</ref> II. Dünya Savaşı'nda yenik düşen Avrupa'nın aşırı sağ diktatörlükleri, [[İspanya]] ve [[Portekiz]] dışında çöktü. Sovyetler Birliği, doğudaki milliyetçi diktatörlükleri işgal etti ve onları komünist diktatörlüklerle değiştirdi, diğerleri ise Batı Bloku'nda [[Liberal demokrasi|liberal demokratik]] hükümetler kurulmuştu.<ref name=":10" />

==== Latin Amerika ====
20. yüzyılın Latin Amerika'daki diktatörlükleri, nasyonalizm adına sıklıkla yeni rejimler kurulmasıyla devam etti ve daha fazla askeri darbeler gerçekleştirildi.{{Sfn|Galván|2012|p=7}} 1930'larda Latin Amerika, kısa bir demokratikleşme döneminden sonra hızla diktatörlüğe doğru bir geçiş yaşadı.<ref name=":11">{{Cite book |last=Costa Pinto |first=António |url=https://link.springer.com/book/10.1007/978-3-030-46831-6 |title=Beyond the Fascist Century |publisher=Springer |year=2020 |isbn=978-3-030-46831-6 |editor-last=Iordachi |editor-first=Constantin |pages=235–240 |language=en |doi=10.1007/978-3-030-46831-6 |s2cid=242646807 |editor-last2=Kallis |editor-first2=Aristotle}}</ref> Büyük Buhran'daki ekonomik çalkantıların ardından [[Popülizm|popülist]] hareketler güçlendi ve birkaç Latin Amerika ülkesinde popülist diktatörlükler ortaya çıktı.Latin Amerika'da da Avrupa faşizmi yaygınlaştı ve Brezilya'daki Vargas Dönemi, faşist İtalya'da uygulanan korporatizmden yoğun bir şekilde etkilendi.<ref name=":11" />

=== Soğuk savaş diktatörlükleri ===
==== Afrika ====
[[File:Communist rally in Meskel Square.jpg|thumb|A communist rally in [[Addis Ababa]], [[Ethiopia]], during the country's period of Marxist dictatorship, the [[People's Democratic Republic of Ethiopia]]]]
Afrika'nın özgürleşmesi, 1960'larda ve 1970'lerde birçok diktatörlük yaratan yeni hükümetlerin oluşumuna neden oldu. Erken Afrika diktatörlükleri, tek bir sosyalistin iktidara gelmesi yerine bir yönetim partisi yerine çoğunlukla kişisel sosyalist diktatörlüklerdi. Soğuk Savaş devam ettikçe, Sovyetler Birliği Afrika'daki etkisini artırırken, Marksist-Leninist diktatörlükler birkaç Afrika ülkesinde gelişti.<ref>{{Cite book |last=Ottaway |first=Marina S. |title=The African State in Transition |year=1987 |isbn=9780333415665 |editor-last=Ergas |editor-first=Zaki |doi=10.1007/978-1-349-18886-4_8}}</ref> Dekolonizasyon sonrası askeri darbeler de yaygın bir durumdu ve 1959 ile 2001 arasında en az üç başarılı askeri darbe yaşayan 14 Afrika ülkesi vardı.<ref>{{Cite journal |last=McGowan |first=Patrick J. |date=2003 |title=African military coups d'état, 1956–2001: frequency, trends and distribution |url=https://www.cambridge.org/core/journals/journal-of-modern-african-studies/article/abs/african-military-coups-detat-19562001-frequency-trends-and-distribution/C7E923CE86B78DD099FDEFAF89F1F88E |journal=The Journal of Modern African Studies |language=en |volume=41 |issue=3 |pages=339–370 |doi=10.1017/S0022278X0300435X |issn=1469-7777 |s2cid=59497624}}</ref> Afrika'daki bu yeni hükümetler, rejim değişikliği için fırsatlar sunan ciddi bir istikrarsızlıkla işaretlendi ve adada adil seçimler nadir bir olay haline geldi. Bu istikrarsızlık da sırayla liderlerin iktidarda kalmak için giderek otoriter olmalarını gerektirdi ve Afrika'da diktatörlüğü yaygınlaştırdı.<ref>{{Cite journal |last=Decalo |first=Samuel |date=1985 |title=African Personal Dictatorships |url=https://www.cambridge.org/core/journals/journal-of-modern-african-studies/article/abs/african-personal-dictatorships/52026DD327C893561AFC0410500937EA |journal=The Journal of Modern African Studies |language=en |volume=23 |issue=2 |pages=209–210 |doi=10.1017/S0022278X0000015X |s2cid=154412217 |issn=1469-7777}}</ref>

==== Asya ====
[[Çin İç Savaşı]], 1949'da sona erdi ve [[Çan Kay Şek|Chiang Kai-shek]] altındaki [[Tayvan|Çin Cumhuriyeti]] ve [[Mao Zedong]] altındaki [[Çin|Çin Halk Cumhuriyeti]] şeklinde bölündü. Mao, [[Maoculuk|Maoizm]] yönetim ideolojisi altında tek partili bir komünist devlet olarak Çin Halk Cumhuriyeti'ni kurdu. İlk başta Çin Halk Cumhuriyeti, [[Sovyetler Birliği]] ile uyumlu olsa da, iki ülke arasındaki ilişkiler 1950'lerin sonunda Sovyetler Birliği'nin De-Stalinizasyon sürecinden geçmesiyle kötüleşti. Mao, 1960'larda [[Kültür Devrimi]] ile Çin'deki [[kapitalizm]] ve gelenekselcilik unsurlarının tümünü yok ederek Çin Halk Cumhuriyeti'nin kontrolünü sağladı.<ref>{{Cite book |last=Mitter |first=Rana |title=The Oxford Handbook of the Cold War |editor-first1=Richard H |editor-first2=Petra |editor-last1=Immerman |editor-last2=Goedde |date=2013-01-01 |chapter=China and the Cold War |pages=124–140 |chapter-url=https://academic.oup.com/edited-volume/34525/chapter/292914289 |language=en |doi=10.1093/oxfordhb/9780199236961.013.0008|isbn=978-0199236961 }}</ref> Mao'nun ölümünden sonra, Deng Xiaoping, Kültür Devrimi'nin ardından istikrarı yeniden sağlamak ve serbest piyasa ekonomisini yeniden kurmak için reformlar uygulayarak Çin'in fiili lideri oldu.<ref>{{Cite journal |last=Shirk |first=Susan L. |date=1990-09-01 |title="Playing to the Provinces:" Deng Xiaoping's political strategy of economic reform |url=https://dx.doi.org/10.1016/0039-3592%2890%2990010-J |journal=Studies in Comparative Communism |language=en |volume=23 |issue=3 |pages=227–258 |doi=10.1016/0039-3592(90)90010-J |issn=0039-3592}}</ref> Chiang Kai-shek, 1975'teki ölümüne kadar Tayvan'daki Milliyetçi hükümetin kalan kısmının diktatörü olarak hüküm sürmeye devam etti.<ref>{{Cite journal |last1=Stevens |first1=Quentin |last2=de Seta |first2=Gabriele |date=2020-07-03 |title=Must Zhongzheng fall? |url=https://doi.org/10.1080/13604813.2020.1784593 |journal=City |volume=24 |issue=3–4 |pages=627–641 |doi=10.1080/13604813.2020.1784593 |s2cid=221059194 |issn=1360-4813}}</ref>

Japonya'nın Güneydoğu Asya'yı işgalinin ardından sömürge kontrolüne bir yanıt olarak Marksist ve milliyetçi hareketler popüler hale geldi ve her iki ideoloji de II. Dünya Savaşı'ndan sonra diktatörlüklerin oluşumuna olanak sağladı. Bölgedeki komünist diktatörlükler, Çin'in komünist bir devlet olarak kurulmasının ardından bu ülkeyle uyumlu hale geldi.<ref>{{Cite book |last=Lau |first=Albert |url=https://books.google.com/books?id=-KiXjPZXc-wC |title=Southeast Asia and the Cold War |date=2012-07-26 |publisher=Routledge |isbn=978-1-136-29988-9 |pages=2–3 |language=en}}</ref> Benzer bir olgu Kore'de de yaşandı, burada [[Kim İl-sung|Kim Il Sung]], Kuzey Kore'de Sovyet destekli bir komünist diktatörlük yarattı ve [[Syngman Rhee]], Güney Kore'de ABD destekli bir milliyetçi diktatörlük yarattı.<ref>{{Cite journal |last=Kim |first=Quee-Young |date=1996-06-01 |title=From Protest to Change of Regime: The 4–19 Revolt and The Fall of the Rhee Regime in South Korea* |url=https://doi.org/10.1093/sf/74.4.1179 |journal=Social Forces |volume=74 |issue=4 |pages=1179–1208 |doi=10.1093/sf/74.4.1179 |issn=0037-7732}}</ref><ref>{{Cite journal|url=https://www.degruyter.com/document/doi/10.1515/peps-2013-0036/html|title=North Korea as a Military Dictatorship|date=2013-12-01|issue=3|language=en|pages=459–471|journal=Peace Economics, Peace Science and Public Policy|volume=19|issn=1554-8597|doi=10.1515/peps-2013-0036|last=Wintrobe|first=Ronald|s2cid=154616493}}</ref>

Soğuk Savaş sırasında Ortadoğu dekolonizasyona uğradı ve bağımsızlık sonrası birçok milliyetçi hareket güç kazandı. Bu milliyetçi hareketler, bağımsızlıklarını korumak için çoğu Ortadoğu diktatörlüklerini Amerikan ve Sovyet etki alanlarından uzak tutan sözleşmeleri destekledi. Bu hareketler, Soğuk Savaş'ın çoğu döneminde Pan-Arapcı Naserizm'i desteklerken, 1980'lere gelindiğinde büyük ölçüde [[İslami milliyetçilik]] tarafından değiştirildi.<ref name=":3" /> 1950'ler ve 1960'larda [[Irak]], [[Suriye]], [[Kuzey Yemen]] ve [[Güney Yemen]] gibi birçok Orta Doğu ülkesi askeri darbelere maruz kaldı.<ref>{{Cite journal |last=Be'eri |first=Eliezer |date=1982-01-01 |title=The waning of the military coup in Arab politics |url=https://doi.org/10.1080/00263208208700496 |journal=Middle Eastern Studies |volume=18 |issue=1 |pages=69–128 |doi=10.1080/00263208208700496 |issn=0026-3206}}</ref> 1953 yılındaki bir askeri darbe, Amerikan ve İngiliz hükümetleri tarafından desteklendi ve İran'ın mutlak hükümdarı [[Rıza Pehlevi|Reza Pahlavi'yi]] yeniden iktidara getirdi. [[İran İslam Devrimi|İran Devrimi]] ile 1979 yılında [[Ruhullah Humeyni]] bir İslamcı hükümet altında İran'ın Yüce Lideri olarak başa geçirildi.<ref name=":3">{{Cite book |last=Yaqub |first=Salim |title=The Oxford Handbook of the Cold War |editor-first1=Richard H |editor-first2=Petra |editor-last1=Immerman |editor-last2=Goedde |date=2013-01-01 |chapter=The Cold War and the Middle East |pages=246–264 |chapter-url=https://academic.oup.com/edited-volume/34525/chapter/292918670 |language=en |doi=10.1093/oxfordhb/9780199236961.013.0015|isbn=978-0199236961 }}</ref>

==== Avrupa ====
II. Dünya Savaşı sırasında, Orta ve Doğu Avrupa'nın birçok ülkesi Sovyetler Birliği tarafından işgal edilmişti. Savaşın sona ermesiyle bu ülkeler Sovyet etki alanına dahil edildi ve Sovyetler Birliği hükümetlerinin üzerinde kontrol sağladı.<ref>{{Cite journal |last1=Iordachi |first1=Constantin |last2=Apor |first2=Péter |date=2013-01-01 |title=Introduction: Studying Communist Dictatorships: From Comparative to Transnational History |url=https://brill.com/view/journals/eceu/40/1-2/article-p1_1.xml |journal=East Central Europe |language=en |volume=40 |issue=1–2 |pages=1–35 |doi=10.1163/18763308-04001016 |issn=1876-3308}}</ref> [[Josip Broz Tito]], II. Dünya Savaşı sırasında [[Yugoslavya|Yugoslavya'da]] bir komünist hükümet ilan etti ve başlangıçta Sovyetler Birliği ile uyumlu oldu. Ancak, Sovyetler Birliği'nin Yugoslavya'yı etkileme girişimleri, 1948'de Tito-Stalin ayrılığına yol açarak ülkeler arasındaki ilişkiler gerildi. 1944'te [[Enver Hoca|Enver Hoxha]] liderliğinde komünist bir diktatörlük olarak kurulan [[Arnavutluk]], başlangıçta [[Yugoslavya]] ile uyumlu oldu, ancak Soğuk Savaş boyunca Yugoslavya, Sovyetler Birliği ve Çin arasında değişen bir uyum sergiledi.{{Sfn|Staar|1982|pp=1–2}} Sovyetler Birliği'nin istikrarı 1980'lerde zayıfladı. Sovyet ekonomisi sürdürülemez hale geldi ve komünist hükümetler, entelektüellerin desteğini kaybetti. 1989'da Sovyetler Birliği dağıldı ve Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri, bir dizi devrimle komünizmi terk etti.<ref name=":2">{{Cite journal |last=Schöpflin |first=George |date=1990-01-01 |title=The end of communism in Eastern Europe |url=https://doi.org/10.2307/2622187 |journal=International Affairs |volume=66 |issue=1 |pages=3–16 |doi=10.2307/2622187 |jstor=2622187 |issn=0020-5850}}</ref>

==== Latin Amerika ====
Soğuk Savaş döneminde Latin Amerika'da askeri diktatörlükler önemli bir yer tutmaya devam etti, ancak darbe sayısı 1980'lerden itibaren azalmaya başladı.1967 ila 1991 arasında, en az bir askeri darbe yaşayan 12 Latin Amerika ülkesi oldu ve Haiti ve Honduras üç, Bolivya ise sekiz darbe yaşadı.<ref>{{Cite journal |last=Dix |first=Robert H. |date=1994 |title=Military Coups and Military Rule in Latin America |url=http://journals.sagepub.com/doi/10.1177/0095327X9402000307 |journal=Armed Forces & Society |language=en |volume=20 |issue=3 |pages=439–456 |doi=10.1177/0095327X9402000307 |s2cid=144439768 |issn=0095-327X}}</ref> Küba Devrimi'nde ABD destekli bir diktatörlük devrildiğinde, bir parti komünist diktatörlüğü oluşturuldu ve bu, Batı Yarımküre'deki tek Sovyet destekli diktatörlük oldu.<ref>{{Cite journal |last=Thomas |first=Hugh |date=1987 |title=Cuba: The United States and Batista, 1952-58 |url=https://heinonline.org/HOL/Page?handle=hein.journals/wrldaf149&id=183&div=&collection= |journal=World Affairs |volume=149 |issue=4 |pages=169–175}}</ref> Şilili diktatör [[Augusto Pinochet]], iktidarda kalmak için Operation Condor'u diğer Güney Amerika diktatörleriyle birlikte düzenledi ve kendi istihbarat ajansları ve gizli polis örgütleri arasındaki işbirliğini kolaylaştırdı.<ref name=":32">{{Cite magazine |date=1999-03-19 |title=Operation Condor Haunts Bolivian President Hugo Banzer |magazine=NotiSur |publisher=University of New Mexico |issn=1060-4189}}</ref>

=== 21. yüzyıl diktatörlükleri ===
21. yüzyılın başında dünya genelinde diktatörlüklerin doğası değişti. 1990'lardan ve 2000'lerden günümüze kadar çoğu diktatör, halkı terörle kontrol eden ve küresel topluluktan kendini izole eden "hayal edilemez figürlerden" uzaklaştı. Bunun yerine, halk desteğini sürdürmek için olumlu bir kamu imajı geliştirme ve küresel topluluğa entegre olmak için retorikleri ılımlılaştırma eğilimi oluştu.<ref name=":6">{{Cite book |last1=Guriev |first1=Sergei |title=Spin Dictators: The Changing Face of Tyranny in the 21st Century |last2=Treisman |first2=Daniel |publisher=Princeton University Press |year=2022 |isbn=9780691211411 |pages=3–29 |chapter=Fear and Spin}}</ref> 21. yüzyılda internet ve dijital iletişim teknolojilerinin gelişimi, diktatörlükleri geleneksel kontrol yöntemlerinden dijitale geçmeye yönlendirdi. Bu, [[Yapay zekâ|yapay zeka]] kullanarak kitle iletişimlerini analiz etmek, bilgi akışını kısıtlamak için [[internet sansürü]] yapmak ve kamuyu manipüle etmek için troll ağları kullanmak gibi dijital araçların kullanımını içerir.<ref>{{Cite news |last1=Kendall-Taylor |first1=Andrea |last2=Frantz |first2=Erica |last3=Wright |first3=Joseph |date=2022-10-27 |title=The Digital Dictators |language=en-US |url=https://www.foreignaffairs.com/articles/china/2020-02-06/digital-dictators |access-date=2022-12-24 |issn=0015-7120}}</ref>

Avrupa'da diktatörlük, Sovyetler Birliği'nin 1991'deki çöküşü ve çoğu komünist ülkenin liberalleşmesiyle büyük ölçüde sona erdi.<ref name=":2" /> [[Aleksandr Lukaşenko|Alexander Lukashenko'nun]] yönetimi altındaki [[Belarus]], "son Avrupa diktatörlüğü" olarak nitelendirilse de, [[Rusya|Rusya'da]] [[Vladimir Putin|Vladimir Putin'in]] yönetimi de bir diktatörlük olarak tanımlanmıştır.<ref name="Putin1">{{Cite journal |last1=Robertson |first1=Graeme |last2=Greene |first2=Samuel |date=2017 |title=The Kremlin Emboldened: How Putin Wins Support |url=https://muse.jhu.edu/article/671992 |journal=Journal of Democracy |volume=28 |issue=4 |pages=86–100 |doi=10.1353/jod.2017.0069 |issn=1086-3214 |s2cid=158185856}}</ref><ref name="Putin2">{{Cite journal |last=Kotkin |first=Stephen |date=2015 |title=The Resistible Rise of Vladimir Putin: Russia's Nightmare Dressed Like a Daydream |url=https://www.jstor.org/stable/24483492 |journal=Foreign Affairs |volume=94 |issue=2 |pages=140–153 |issn=0015-7120 |jstor=24483492}}</ref><ref name="Putin3">{{cite web |last=Pettypiece |first=Shannon |date=2022-04-12 |title=Biden suggests Putin is a 'dictator' who has committed 'genocide half a world away' |url=https://www.cnbc.com/2022/04/12/biden-suggests-putin-is-a-dictator-who-has-committed-genocide-half-a-world-away.html |access-date=2022-07-31 |website=CNBC}}</ref><ref>{{Cite journal|url=https://www.ceeol.com/search/article-detail?id=104569|title=Belarus: The last dictator|date=2006|issue=4|language=English|pages=59–70|journal=The Analyst - Central and Eastern European Review - English Edition|issn=1787-0364|last=Rutland|first=Peter}}</ref><ref>{{Cite journal|url=http://journals.sagepub.com/doi/10.1177/22338659211018326|title=The Predicament of Europe's 'Last Dictator'|date=2021|issue=3|language=en|pages=169–192|journal=International Area Studies Review|volume=24|issn=2233-8659|doi=10.1177/22338659211018326|last1=Brel-Fournier|first1=Yuliya|last2=Morrison|first2=Minion K.C.|s2cid=236409309}}</ref> Soğuk Savaş'ın sonunda Latin Amerika'da, Avrupa'daki gibi bir liberalleşme dönemi yaşandı ve Küba, 1992'den 2010'a kadar herhangi bir liberalleşme deneyimlemedi.<ref>{{Cite book |last1=Mainwaring |first1=Scott |url=https://books.google.com/books?id=uXsLAgAAQBAJ |title=Democracies and Dictatorships in Latin America: Emergence, Survival, and Fall |last2=Pérez-Liñán |first2=Aníbal |date=2013 |publisher=Cambridge University Press |isbn=978-0-521-19001-5 |pages=244 |language=en}}</ref> Sovyetler Birliği'nin çökmesinden sonra [[Orta Asya]] ülkeleri liberalleşmedi, bunun yerine Komünist Parti'nin eski elitleri tarafından yönetilen diktatörlükler olarak şekillendiler ve ardından ardışık diktatörler tarafından yönetildiler. Bu ülkeler parlamentolarını sürdürüyor olsa da, bunlar ülkelerin ilgili diktatörlükleri tarafından kontrol altında tutuluyor.<ref>{{Cite book |last=Rumer |first=Boris Z. |url=https://books.google.com/books?id=cnXVyW1QIIYC |title=Central Asia at the End of the Transition |date=2005 |publisher=M.E. Sharpe |isbn=978-0-7656-1576-3 |pages=3–4 |language=en}}</ref>

Üçüncü demokratikleşme dalgası sırasında [[Orta Doğu]] ve [[Kuzey Afrika]] liberalleşmedi ve bu bölgedeki çoğu ülke 21. yüzyılda hala diktatörlüklerdir. Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki diktatörlükler, bir cumhurbaşkanının haksız seçimlerle iktidarda olduğu liberal olmayan cumhuriyetler ya da gücün miras yoluyla devredildiği mutlak monarşilerdir. [[Irak]], [[İsrail]], [[Lübnan]] ve [[Türkiye]] bölgedeki demokratik sürecin işlediği sayılı ülkelerdendir.<ref>{{Cite book |last=Angrist |first=Michele Penner |url=https://books.google.com/books?id=e_EgQwAACAAJ |title=Politics & Society in the Contemporary Middle East |date=2010 |publisher=Lynne Rienner Publishers |isbn=978-1-58826-717-7 |pages=6–7 |language=en}}</ref>

== Ölçüm ==
{{update|section|date=May 2023}}<!---both the Polity data series, and the Democracy-Dictatorship Index have not published in years - see Democracy indices --->
{{Further|Demokrasi indeksi}}
[[File:2023 Freedom in the World.png|alt=|thumb|[[Freedom House]] tarafından yayınlanan 2022 yılını kapsayan 2023 Dünyada Özgürlük raporu. {{legend|#179C86|Özgür}}
{{legend|#F6DD4F|Kısıtlanmış özgürlükler}}
{{legend|#706EA4|Özgür değil}}
{{legend|#939393|Kapsam dışı}}]]

Politik bilimlerdeki görevlerden biri, rejimleri demokrasi veya diktatörlük (otoriter) ülkeler olarak ölçmek ve sınıflandırmaktır. [[Freedom House]], Polity veri serisi ve Demokrasi-Diktatörlük Endeksi, politik bilimciler tarafından en çok kullanılan üç veri serisidir.<ref name="ClarkGolder2014">{{cite book |author1=William Roberts Clark |title=Principles of Comparative Politics |author2=Matt Golder |author3=Sona N Golder |date=23 March 2012 |publisher=CQ Press |isbn=978-1-60871-679-1 |chapter=5. Democracy and Dictatorship: Conceptualization and Measurement |chapter-url=http://college.cqpress.com/sites/principlescp/Home/chapter5.aspx}}</ref> Genel olarak, iki araştırma yaklaşımı vardır: rekabetçi seçimleri devam ettirip etmediğine odaklanan minimalist yaklaşım ve [[insan hakları]], [[basın özgürlüğü]] ve [[Hukukun üstünlüğü|hukukun üstünlüğünü]] de içeren [[demokrasi]] kavramını genişleten öznel yaklaşım. Demokrasi-Diktatörlük Endeksi, minimalist yaklaşımın bir örneği olarak görülmektedir, Polity veri serisi ise daha öznel olmaktadır.<ref name="AutoJF-3">{{cite web |date=2017-08-17 |title=Democracy and Dictatorship: Conceptualization and Measurement |url=http://college.cqpress.com/sites/principlescp/Home/chapter5.aspx |website=cqpress.com}}</ref><ref name="MøllerSkaaning2012">{{cite book |last1=Møller |first1=Jørgen |url=https://books.google.com/books?id=RtWoAgAAQBAJ&pg=PA78 |title=Requisites of Democracy: Conceptualization, Measurement, and Explanation |last2=Skaaning |first2=Svend-Erik |date=2012 |publisher=Routledge |isbn=978-1-136-66584-4 |pages=78–}}</ref><ref name="ClarkGolder2009">{{cite book |last1=Clark |first1=William Roberts |url=https://books.google.com/books?id=RmPuAAAAMAAJ |title=Principles of comparative politics |last2=Golder |first2=Matt |last3=Golder |first3=Sona Nadenichek |date=2009 |publisher=CQ Press. |isbn=978-0-87289-289-7}}</ref><ref name="AutoJF-4">[http://jcr.sagepub.com/content/early/2012/10/12/0022002712459707?patientinform-links=yes&legid=spjcr;0022002712459707v1 Divergent Incentives for Dictators: Domestic Institutions and (International Promises Not to) Torture] [http://faculty.ucmerced.edu/cconrad2/Academic/Research_files/JCRAppendix25March2011.pdf Appendix] "Unlike substantive measures of democracy (e.g., Polity IV and Freedom House), the binary conceptualization of democracy most recently described by Cheibub, Gandhi and Vree-land (2010) focuses on one institution—elections—to distinguish between dictatorships and democracies. Using a minimalist measure of democracy rather than a substantive one better allows for the isolation of causal mechanisms (Cheibub, Gandhi and Vreeland, 2010, 73) linking regime type to human rights outcomes."</ref>

== Ekonomi ==
Çoğu diktatörlük, yoksulluk seviyesi yüksek ülkelerde bulunur. Yoksulluk, hükümet üzerinde istikrarsızlaştırıcı bir etkiye sahiptir, demokrasinin başarısız olmasına ve rejimlerin daha sık düşmesine neden olur.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=129}} Hükümet biçimi, ekonomik büyüme miktarı ile ilişkili değildir ve ortalama olarak diktatörlükler, demokrasiler ile aynı hızda büyürler; ancak diktatörlüklerin daha büyük dalgalanmalar yaşadığı bulunmuştur. Diktatörler, güçlerinde kendilerini güvende hissederlerse ülkenin ekonomisine uzun vadeli yatırımlar yapma eğilimindedirler. Diktatörlüklerde yoksulluk istisnaları, petrol zengini Orta Doğu diktatörlükleri ve Doğu Asya Kaplanları dönemlerindeki diktatörlükleri içerir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=130–131}}

Bir diktatörlükte ekonominin türü, işlevini etkileyebilir. Doğal kaynaklara dayalı ekonomiler, diğer kurumları güçlendirmeden veya işbirliği yapmadan kolayca rant çıkarabilecekleri için diktatörlere daha fazla güç sağlar. Daha karmaşık ekonomiler, diktatör ve diğer gruplar arasında ek işbirliği gerektirir. Bir diktatörlüğün ekonomik odak noktası, muhalefetin gücüne bağlı olarak değişebilir, zayıf bir muhalefet, diktatörlerin yolsuzluk yoluyla ekonomiden daha fazla zenginlik çıkarmalarına izin verebilir..<ref name=":0">{{Cite journal |last1=Gandhi |first1=Jennifer |last2=Przeworski |first2=Adam |date=2006 |title=Cooperation, Cooptation, and Rebellion Under Dictatorships |url=https://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1111/j.1468-0343.2006.00160.x |journal=Economics and Politics |language=en |volume=18 |issue=1 |pages=1–26 |doi=10.1111/j.1468-0343.2006.00160.x |s2cid=31652364 |issn=0954-1985}}</ref>

== Meşruiyet ve istikrar ==
Bir diktatörlüğün istikrarını belirleyen birkaç faktör vardır ve muhalefet gruplarının büyümesini önlemek için bir dereceye kadar halk desteği sağlamalıdırlar. Bu, mali kaynakların dağıtımı veya güvenlik sözleri gibi teşvikler aracılığıyla sağlanabilir veya rejimi desteklememek cezalandırılacak şekilde baskı yoluyla olabilir. Karşıtlık grupları büyüyüp birleştiğinde veya elitler rejime sadık değilken istikrar zayıflayabilir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=55–58}} Tek parti diktatörlükleri genellikle askeri veya kişisel diktatörlüklerden daha istikrarlıdır ve daha uzun ömürlüdürler.<ref name=":4" />

Bir diktatörlük, askeri darbe, yabancı müdahale, müzakere veya halk devrimi nedeniyle düşebilir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=61–62}} Bir rejim ülkenin istikrarını tehdit ettiğinde veya toplumsal huzursuzluk dönemlerinde sıklıkla askeri darbe gerçekleştirilir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=63}} Yabancı müdahale, başka bir ülkenin ülkeyi işgal ederek veya muhalefeti destekleyerek rejimi devirmeyi amaçladığı durumlarda gerçekleşir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=64}} Bir diktatör, meşruiyetini kaybetmişse veya şiddetli bir çıkarma olasılığı varsa, rejimin sonunu müzakere edebilir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=65}} Muhalif kitle yeterince büyüdüğü zaman elitler rejimi baskılayamaz veya baskılamak istemezse devrim gerçekleşir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=66}} Müzakere edilerek gerçekleştirilen çıkarmalar, demokrasiyle sonuçlanma olasılığı daha yüksekken, güç kullanarak yapılan çıkarmalar yeni bir diktatörlük rejimine yol açma olasılığı daha yüksektir. Önemli bir güç biriktirmiş bir diktatörün, devrildikten sonra sürülmek, hapse atılmak veya öldürülmek gibi sonuçlarla karşılaşma olasılığı daha yüksektir ve buna göre, müzakereyi reddetme ve iktidara sarılma eğiliminde olurlar.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|pp=206–207}}

Diğer ülkelerle çatışma durumunda diktatörlükler genellikle demokrasilere göre daha saldırgan olurlar, çünkü diktatörler savaşın seçim maliyetlerinden korkmazlar. Askeri diktatörlükler, böyle bir rejimle ilişkili olan askeri güç nedeniyle çatışmaya daha yatkındır ve kişisel diktatörlükler, güçlerini kontrol etmek için daha zayıf kurumlar olduğundan dolayı çatışmaya daha yatkındır.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=144–145}}21. yüzyılda, diktatörlükler küresel toplulukla daha fazla entegrasyona doğru hareket etti ve giderek kendilerini demokratik olarak tanıtmaya çalıştılar.<ref name=":6" /> Sıklıkla, diktatörlükler demokratikleşmeye ilerleme kaydetmeleri koşuluyla dış yardım alıcılarıdır.<ref>{{Cite journal |last=Wright |first=Joseph |date=2009 |title=How Foreign Aid Can Foster Democratization in Authoritarian Regimes |url=https://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1111/j.1540-5907.2009.00386.x |journal=American Journal of Political Science |language=en |volume=53 |issue=3 |pages=552–571 |doi=10.1111/j.1540-5907.2009.00386.x}}</ref> Bir çalışma, petrol sondajı yapan diktatörlüklerin iktidarda kalmaya daha eğilimli olduğunu buldu. Petrol üretmeyen diktatörlerin sadece %59.92'si iktidarlarının ilk 5 yılı iktidarda kalırken, petrol sondajı yapan diktatörlerin % 70.63'ünün hala iktidarda olduğu görülmüştür.<ref>{{cite journal |last1=Crespo Cuaresma |first1=Jesus |last2=Oberhofer |first2=Harald |last3=Raschky |first3=Paul A. |date=September 2011 |title=Oil and the duration of dictatorships |journal=Public Choice |volume=148 |issue=3–4 |pages=505–530 |doi=10.1007/s11127-010-9671-0 |s2cid=154677328}}</ref>

=== Seçimler ===
[[File:Wahlzettel-3.-Reich.jpg|thumb|1936 Almanya parlamento seçimlerinde bir seçim fişi. Adolf Hitler ve yakın çevresi tek seçenek.]]
Çoğu diktatörlük, meşruiyeti ve istikrarı sürdürmek için seçimler yapar ancak bu seçimler genellikle rekabetçi değildir ve muhalefetin zaferine izin verilmez. Seçimler, diktatörlüklerin muhalefeti kontrol altında tutmalarına izin verir ve muhalefetin rejime meydan okuduğu şartları belirler.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=67–68}} Seçimler, bir diktatörlükteki elitleri kontrol etmek için de kullanılır - onları birbirleriyle rekabet etmeye zorlar ve halk desteği kazanmaya teşvik ederler, böylece en popüler ve en yetenekli elitler rejimde terfi ettirilebilir. Seçimler ayrıca bir diktatörlüğün meşruiyetini destekler, bir demokrasi görüntüsü sunar ve hem halkın hem de yabancı hükümetlerin diktatörlük statüsüne olan inancını reddetmek için makul bir savunma sunar.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=69–70}} Bir diktatörlük başarısız olursa, seçimler diktatör ve elitlerin şiddetli bir cezaya maruz kalmadan mağlubiyeti kabul etmelerine izin verir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|p=69}} Diktatörlükler, seçim sonuçlarını seçim hilesi, adayları ve seçmenleri tehdit veya rüşvet ile etkileyerek, medya kontrolü gibi devlet kaynaklarının kullanımı, seçim yasalarını manipüle etme, hangi demografinin aday olabileceğini kısıtlama veya diktatörlüğe karşı olabilecek seçmenlerin oy haklarını ellerinden alarak etkileyebilir.{{sfn|Ezrow|Frantz|2011|pp=71–74}}

20. yüzyılda, çoğu diktatörlük, seçmenlerin yalnızca diktatörlüğü destekleme seçeneği olduğu seçimler yapmıştır ve bu seçimlerin sadece dörtte biri muhalefet adaylarına izin veren partizan diktatörlükler tarafından düzenlenmiştir.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=137}} Soğuk Savaş'ın sonundan bu yana, daha fazla diktatörlük "yarı rekabetçi" seçimleri düzenledi ve muhalefetin seçimlere katılmasına izin verirken kazanmasına izin verilmedi, 2018'de yaklaşık üçte ikisi muhalefet adaylarına izin verdi.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=138}} Diktatörlüklerde muhalefet partileri, kampanya yapmalarına engel olmak, daha popüler muhalefet partilerini yasaklamak, muhalefet üyelerinin parti kurmasına engel olmak veya adayların yönetim partisinin üyesi olmasını şart koşarak kısıtlanabilir.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=138}} Diktatörlükler, yabancı yardım için yarışmacı olmayan seçimler yaparak, bir diktatörün hükümet üzerindeki kontrolünü göstererek veya partiye özellikle yerel düzeyde bilgi toplama kapasitesini genişletme teşviki sağlayarak yarışmacı olmayan seçimler düzenleyebilirler. Yarışmacı olmayan seçimler aynı zamanda yönetim partisi üyelerini, halkın sevgisini kazanarak parti adayı olarak seçilmeleri için daha iyi vatandaş muamelesi yapmaya teşvik eder.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|pp=138–140}}

=== Zorbalık ===
Bir diktatörlükte, diktatörlük rejimine karşı her türlü muhalefeti zorlamak veya baskılamak için şiddet kullanılır ve bir diktatörlüğün gücü, şiddet kullanımına bağlıdır. Bu şiddet, sıklıkla askeri veya polis güçleri gibi kurumlar aracılığıyla kullanılır. {{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=154}} Diktatörler, hükümetin görevlileri sadakatsiz olursa yönetimi tehdit edeceği için şiddet kullanımından kaçınmak için teşvik edilirler. Bir şiddet ünü oluşturulduktan sonra, şiddet kullanımı rejimin diğer kurumlarına zarar verir ve tehdit oluşturur. Bir diktatörlük daha da sağlamlaştıkça, halkın erişimini kısıtlama ve muhalefeti takip etme gibi diğer zorlayıcı önlemlere başvurarak şiddetten daha az ölçüde yararlanır.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=155}}

Şiddet kullanarak muhalefeti zorlayan kurumlar farklı görevler üstlenebilir veya belirli bir kurumun fazla güçlenmemesi için birbirlerine karşı dengelenebilirler. Gizli polis, belirli siyasi muhalifler hakkında bilgi toplamak ve hedeflenen şiddet eylemleri gerçekleştirmek için kullanılırken, [[Yarı askerî|paramiliter]] güçler darbelere karşı rejimi savunur ve resmi ordular yabancı işgal ve büyük iç savaş sırasında diktatörlüğü savunur.{{Sfn|Geddes|Wright|Frantz|2018|p=155}}

Diktatörlüklerde terörizm daha az yaygındır. Yasama organı gibi diktatörlükte muhalefetin temsil edilmesine izin vermek, terörist saldırıların olasılığını daha da azaltır.<ref name="Terrorism In Dictatorships"/> Askeri ve tek parti diktatörlükleri, teröre karşı kurumsal değişiklik yapmak için daha fazla baskı altında oldukları için kişisel diktatörlüklere göre terörizm yaşama olasılıkları daha yüksektir.<ref>{{Cite journal |last1=Conrad |first1=Courtenay R. |last2=Conrad |first2=Justin |last3=Young |first3=Joseph K. |date=2014 |title=Tyrants and Terrorism: Why Some Autocrats are Terrorized While Others are Not |url=https://academic.oup.com/isq/article-lookup/doi/10.1111/isqu.12120 |journal=International Studies Quarterly |language=en |volume=58 |issue=3 |pages=539–549 |doi=10.1111/isqu.12120}}</ref>

== Kaynakça ==
{{reflist}}

== Bilbiyografya ==
* {{Cite book |last1=Ezrow |first1=Natasha M. |url=https://books.google.com/books?id=N8eoAwAAQBAJ |title=Dictators and Dictatorships: Understanding Authoritarian Regimes and Their Leaders |last2=Frantz |first2=Erica |publisher=Bloomsbury |year=2011 |isbn=9781441196828}}
* {{Cite book |last=Galván |first=Javier A. |url=https://books.google.com/books?id=kW3P9uf-jRYC |title=Latin American Dictators of the 20th Century: The Lives and Regimes of 15 Rulers |date=2012-12-21 |publisher=McFarland |isbn=978-0-7864-6691-7 |language=en}}
* {{Cite book |last1=Geddes |first1=Barbara |url=https://books.google.com/books?id=qnlnDwAAQBAJ |title=How Dictatorships Work |last2=Wright |first2=Joseph |last3=Frantz |first3=Erica |publisher=Cambridge University Press |year=2018 |isbn=9781107115828}}
* {{Cite book |last=Lee |first=Stephen J. |url=https://archive.org/details/europeandictator0000lees |title=European Dictatorships 1918-1945 |publisher=Routledge |year=2016 |isbn=9781315646176 |edition=4th}}
* {{Cite book |last=Staar |first=Richard F. |url=https://archive.org/details/communistregimes0000staa |title=Communist Regimes in Eastern Europe |publisher=Hoover Institution Press |year=1982 |isbn=9780817976934 |edition=4th}}

== Daha fazlası için ==
* {{Cite journal |last=Behrends |first=Jan C. |date=2017-03-14 |title=Dictatorship: Modern Tyranny Between Leviathan and Behemoth (Version 2.0) (english version) |journal=Docupedia-Zeitgeschichte |url=https://zeitgeschichte-digital.de/doks/frontdoor/index/index/docId/790 |doi=10.14765/zzf.dok.2.790.v2}}
* {{Cite book |last=Dikötter |first=Frank |url=https://books.google.com/books?id=35mkDwAAQBAJ |title=How to Be a Dictator: The Cult of Personality in the Twentieth Century |date=2019-12-03 |publisher=Bloomsbury Publishing USA |isbn=978-1-63557-380-0 |language=en}}
** scholarly analysis of Mussolini, Hitler, Stalin and Mao, as well as Kim Il Sung of North Korea; François Duvalier, or Papa Doc, of Haiti; Nicolae Ceaușescu of Romania; and Mengistu Haile Mariam of Ethiopia. [https://www.wsj.com/articles/how-to-be-a-dictator-review-a-poetics-for-tyrants-11575065830 online review]; also [https://www.amazon.com/How-Be-Dictator-Personality-Twentieth/dp/1635573793/ excerpt]
* {{cite book |title=The Dictator's Learning Curve: Inside the Global Battle for Democracy |author=Dobson |first=William J. |isbn=978-0-307-47755-2 |year=2013 |publisher=Anchor |author-link=William J. Dobson}}
* {{Cite book |last1=Fraenkel |first1=Ernst |url=https://academic.oup.com/book/35937 |title=The Dual State: A Contribution to the Theory of Dictatorship |last2=Meierhenrich |first2=Jens |date=2017-04-13 |publisher=Oxford University Press |isbn=978-0-19-102533-4 |language=en |doi=10.1093/acprof:oso/9780198716204.001.0001}}
* {{cite book|last=Friedrich|first=Carl J.|author2=Brzezinski, Zbigniew K.|author-link2=Zbigniew Brzezinski|title=Totalitarian Dictatorship and Autocracy|url=https://archive.org/details/totalitariandict0000frie|url-access=registration|publisher=Praeger|edition= 2nd|year=1965}}
* {{cite book |title=The Dictator's Handbook: Why Bad Behavior is Almost Always Good Politics |last2=Smith |first2=Alastair |year=2011 |page=272 |publisher=Random House |author=Bueno de Mesquita |first=Bruce |isbn=978-1-61039-044-6 |oclc=701015473}}
== Ayrıca bakınız ==
== Ayrıca bakınız ==
{{Sütun-başla}}
{{Sütun-başla}}
56. satır: 183. satır:
* [[Juche]]
* [[Juche]]
* [[Teokrasi]]
* [[Teokrasi]]
{{Sütun-sonu}}
{{Sütun-sonu}}{{Yönetim biçimleri}}

== Kaynakça ==
{{Kaynakça|3}}

{{Yönetim biçimleri}}
{{Otorite kontrolü}}
{{Otorite kontrolü}}



Sayfanın 13.42, 28 Mayıs 2023 tarihindeki hâli

Everyone in the room stood and raised their arms to Hitler
Members of the German parliament unanimously saluted Adolf Hitler in a Winterhilfswerk meeting (a sham national charity), October 1935

Diktatörlük, bir diktatör tarafından kontrol edilen bir hükümet biçimidir. Bir diktatörlükte siyaset, diktatör tarafından kontrol edilir ve danışmanlar, general ve diğer üst düzey yetkililerden oluşan bir iç çember aracılığıyla kolaylaştırılır. Diktatör, iç çevreyi etkileyerek ve onları memnun ederek kontrolünü sürdürürken, rakip siyasi partiler, silahlı direniş veya sadakatsiz parti üyeleri gibi herhangiolası bir muhalefeti baskı altına alır. Diktatörlükler, askeri darbeyle gücü ele geçiren önceki hükümeti zorla deviren bir şekilde veya seçilmiş liderlerin yönetimlerini kalıcı hale getirdiği bir darbeyle oluşturulabilir. Diktatörlükler otoriter veya totaliter olup askeri diktatörlükler, tek parti diktatörlükleri veya mutlak monarşiler olarak sınıflandırılabilir.

Diktatörlük teriminin kullanımı Roma Cumhuriyeti'nde başlamıştır. Eski askeri diktatörlükler post-klasik dönemde gelişmiştir, özellikle Japonya'da Shogun döneminde ve İngiltere'de Cromwell döneminde. Modern diktatörlükler ilk olarak 19. yüzyılda ortaya çıkmıştır; bunlar Avrupa'da Bonapartizm ve Latin Amerika'da caudilloları içerir. 20. yüzyıl, Avrupa'da faşist ve komünist diktatörlüklerin yükselişine tanık oldu; faşizm II. Dünya Savaşı'nın ardından 1945 yılında ortadan kaldırıldı, komünizm ise diğer kıtalara yayıldı ve 1991 yılında Soğuk Savaş'ın sona ermesine kadar önemini korudu. 20. yüzyıl aynı zamanda Afrika'da şahsi diktatörlüklerin ve Latin Amerika'da askeri diktatörlüklerin yayılımına tanık oldu, her iki durum da 1960'lar ve 1970'lerde daha belirgin hale geldi. Birkaç diktatörlük 21. yüzyıla kadar varlığını sürdürmüştür, özellikle Afrika ve Asya'da.

Diktatörlükler, sıklıkla meşruiyetlerini sağlamak veya iktidardaki parti üyelerine teşvikler sağlamak amacıyla seçimler düzenler, ancak bu seçimler muhalefet için rekabetçi değildir. Diktatörlüklerde istikrar, baskı ve siyasi baskıyla sağlanır; bunlar bilgi erişiminin kısıtlanması, siyasi muhalefetin izlenmesi ve şiddet eylemlerini içerir. Muhalifleri baskı altına alamayan diktatörlükler, darbe veya devrim yoluyla çökme riskiyle karşı karşıyadır.

Yapısı

Diktatörlüklerin güç yapıları çeşitlilik gösterir ve diktatörlüğün farklı tanımları bu yapıya farklı unsurları dahil eder. Juan José Linz ve Samuel P. Huntington gibi siyaset bilimcileri, diktatörlüğün güç yapısını tanımlayan temel özellikleri belirlerken, tek bir lider veya küçük bir lider grubu, sınırlı sayıda güç sınırlamasıyla iktidarın kullanılması, sınırlı siyasi çoğulculuk ve sınırlı kitlesel mobilizasyon gibi unsurları vurgular.[1]

Diktatör, genellikle hükümet ve toplum üzerinde tam veya büyük ölçüde güce sahiptir, ancak bazen elitler, diktatörün yönetimini gerçekleştirmek için gereklidir. Elitler, bir iç çember oluşturarak, diktatörlük içinde bir dereceye kadar güce sahip olan bir elit sınıfını oluştururlar ve destekleri karşılığında çeşitli faydalar elde ederler. Bu elitler, askeri subaylar, parti üyeleri veya diktatörün yakın arkadaşları veya ailesi olabilir. Elitler aynı zamanda bir diktatörün başlıca siyasi tehditleridir, çünkü güçlerini kullanarak diktatörlüğü etkileyebilir veya devirebilirler.[2] İç çemberin desteği, bir diktatörün emirlerinin yerine getirilmesi için gereklidir ve bu durumda elitler, diktatörün gücü üzerinde bir denge unsuru olarak hizmet eder. Bir diktatörün politika uygulayabilmesi için rejimin elitlerini ya tatmin etmesi ya da onları değiştirmeye çalışması gerekir.[3] Elitlerin birbirlerinden daha fazla güç elde etmek için rekabet etmeleri gerekmektedir, ancak elitlerin sahip olduğu güç miktarı, birliklerine bağlıdır. Elitler arasında fraksiyonlar veya ayrılıklar, diktatörle pazarlık yapma yeteneklerini azaltacak ve diktatörün daha fazla sınırsız güce sahip olmasına neden olacaktır.[4] Birleşik bir iç çember, bir diktatörü devirmek için kapasiteye sahiptir ve diktatör iktidarda kalmak için iç çembere daha büyük tavizler vermek zorundadır.[5] Bu özellikle iç çemberin askeri subaylardan oluştuğu durumlarda geçerlidir, çünkü askeri bir darbeyi gerçekleştirecek kaynaklara sahiptirler.[6]

Bir diktatörlüğe karşıtlık, diktatörlüğün bir parçası olmayan tüm fraksiyonları ve rejimi desteklemeyen herkesi temsil eder. Örgütlü muhalefet, diktatörlüğün istikrarını tehdit eder, çünkü halk desteğini zayıflatmayı ve rejim değişikliği çağrısında bulunmayı amaçlar. Bir diktatör, muhalefeti güç kullanarak bastırarak, yasaları değiştirerek gücünü kısıtlayarak veya sınırlı faydalarla hoşnut ederek muhalefete yanıt verebilir.[7] Muhalefet, bir diktatörün iç çevresinin mevcut ve eski üyelerini de içerebileceği gibi, harici bir grup da olabilir.[8]

Totaliterlik, bir siyasi partinin varlığıyla karakterize edilen bir diktatörlük çeşididir ve daha spesifik olarak, kişisel ve siyasi üstünlüğün dayatıldığı güçlü bir lider tarafından belirlenir. İktidar, hükümet ile gelişmiş bir ideoloji arasında sağlam bir işbirliğiyle uygulanır. Totaliter bir hükümet, "kitle iletişim araçlarına ve sosyal ve ekonomik kuruluşlara tam kontrol sahibi"dir.[9] Siyasi filozof Hannah Arendt, totaliterliği, "atomize olmuş, izole bireylerden" oluşan yeni ve aşırı bir diktatörlük şekli olarak tanımlar ve ideolojinin, tüm toplumun nasıl örgütleneceğini belirlemede önde gelen bir rol oynadığını ifade eder.[10] Siyasi bilimci Juan José Linz, demokrasileri ve totaliter rejimleri birbirinden ayıran, çeşitli sınıflandırmalarla karışık sistemlerin bulunduğu otoriter rejimlerin bir yelpazesini tanımlar.[11][12] Linz, totaliter rejimleri sadece baskılamak yerine politika ve siyasi hareketliliği kontrol altında tutan rejimler olarak tanımlar.[11]

Oluşum

Benito Mussolini in the March on Rome that installed him as dictator in Italy

Bir diktatörlük, belirli bir grupun iktidarı ele geçirmesiyle oluşur ve bu grup, iktidarın nasıl ele geçirildiğini ve sonraki diktatörlüğün nasıl yönetileceğini etkiler. Grup askeri veya siyasi olabilir, düzenli veya düzensiz olabilir ve belirli bir demografik grubu orantısız bir şekilde temsil edebilir.[13] İktidar ele geçirildikten sonra, grup üyelerinin yeni hükümette hangi pozisyonları üstleneceklerini ve bu hükümetin nasıl işleyeceğini belirlemeleri gerekmektedir, bu da bazen grup içinde ayrılıklara yol açabilir. Bir diktatörlüğün başlangıcında, grup üyeleri genellikle diktatörün iç çevresindeki elitleri oluştururlar, ancak diktatör, ek güç elde etmek için onları uzaklaştırabilir.

Eğer kendilerini darbeyle iktidara getirmemişlerse, iktidarı ele geçirenler genellikle çok az devlet deneyimine sahiptir ve önceden detaylı bir politika planı bulunmamaktadır.[14] Eğer diktatör iktidarı bir siyasi parti aracılığıyla ele geçirmemişse, parti destekçilerini ödüllendirmek ve siyasi müttefiklerin ellerindeki gücü yoğunlaştırmak amacıyla bir parti kurulabilir. İktidarı ele geçirdikten sonra kurulan partiler genellikle çok az etkiye sahip olur ve sadece diktatöre hizmet etmek için var olurlar.[15]

Çoğu diktatörlük askeri yöntemlerle veya bir siyasi parti aracılığıyla kurulur. Diktatörlüklerin neredeyse yarısı askeri darbeyle başlar, ancak diğerleri yabancı müdahale, seçilmiş yetkililerin rekabetçi seçimleri sonlandırması, isyancıların iktidarı ele geçirmesi, vatandaşların halk ayaklanmaları veya otokratik elitlerin hükümet içinde iktidarı ele geçirmek için hukuki manevralarıyla başlatılmıştır.[16] 1946 ile 2010 yılları arasında, diktatörlüklerin %42'si başka bir diktatörlüğün devrilmesiyle başlarken, %26'sı yabancı bir hükümetten bağımsızlık elde ettikten sonra başlamıştır.[17]

Diktatörlük çeşitleri

1999 yılında siyaset bilimci Barbara Geddes tarafından başlatılan bir diktatörlük sınıflandırmasında, iktidarın nerede olduğuna odaklanılmaktadır. Bu sistem altında üç tür diktatörlük bulunmaktadır. Askeri diktatörlükler askeri subaylar tarafından kontrol edilirken, tek parti diktatörlükleri siyasi parti liderliği tarafından kontrol edilmektedir ve kişisel diktatörlükler tek bir birey tarafından kontrol edilmektedir. Bazı durumlarda, monarşiler de eğer hükümdarlar önemli bir siyasi güce sahipse diktatörlük olarak kabul edilebilir. Hibrit diktatörlükler ise bu sınıflandırmaların bir kombinasyonuna sahip rejimlerdir.[18]

Askerî diktatörlük

Soldiers occupy Seoul, South Korea as part of the May 16 coup that placed General Park Chung Hee in power

Askeri diktatörlükler, askeri subayların iktidarı ellerinde tuttuğu, ülkenin liderini belirlediği ve politika üzerinde etkilerini kullanabildiği rejimlerdir.[19] Askeri diktatörlükler genellikle Afrika, Asya ve Latin Amerika gibi gelişmekte olan ülkelerde yaygındır. Bu rejimler genellikle istikrarsızdır ve askeri diktatörlüklerin ortalama süresi sadece beş yıldır, ancak genellikle ek askeri darbeler ve askeri diktatörlükler tarafından takip edilirler. 20. yüzyılda yaygın olsalar da, askeri diktatörlüklerin önemi 1970'ler ve 1980'lerde azalmıştır.[20]

Askeri diktatörlükler genellikle üst düzey subayların orduyu kullanarak hükümeti devirmesiyle gerçekleşen bir askeri darbeyle oluşur. Demokrasilerde, askeri darbe tehdidi, bir demokrasinin oluşturulmasından hemen sonra ancak geniş çaplı askeri reformlardan önce ortaya çıkar. Oligarşilerde ise askeri darbe tehdidi, orduya yapılan tavizlerle karşılaştırılan askerin gücünden kaynaklanır. Askeri darbelerle ilişkilendirilen diğer faktörler arasında geniş çaplı doğal kaynaklar, sınırlı uluslararası askeri kullanım ve askeri gücün içeride baskı aracı olarak kullanılması bulunur.[21] Askeri darbeler, gücün ardından bireye devredilebileceği veya askerin demokratik seçimlere izin verme seçeneğini değerlendirebileceği için mutlaka askeri diktatörlüklere yol açmaz.[22]

Askeri diktatörlükler genellikle askeri diktatörlerin ortak geçmişi nedeniyle ortak özelliklere sahiptir. Bu diktatörler, tarafsız statülerine dayanarak kendilerini tarafsız olarak görebilirler ve kendilerini 'devletin bekçileri' olarak görme eğiliminde olabilirler. Askeri eğitimde şiddetin baskın olması, şiddeti bir siyasi araç olarak kabul etmeyi ve büyük ölçekte şiddeti organize etme yeteneğini ortaya çıkarır. Askeri diktatörler, daha az güven duyan veya diplomatik olmayan kişiler olabilir ve politikada pazarlık ve uzlaşma kullanımını küçümseyebilirler.[23]

Tek parti rejimi

An assembly at the Kremlin Palace of Congresses in Moscow, Soviet Union

Bir parti diktatörlüğü, tek bir siyasi parti tarafından politikanın domine edildiği hükümetlerdir. Tek parti diktatörlükleri, yalnızca iktidardaki partiye yasal statü verilirken, tüm muhalefet partileri yasaklanır. Hakim parti diktatörlükleri veya seçim otoriter diktatörlükleri ise muhalefet partilerinin sözde yasal olduğu ancak hükümet üzerinde anlamlı bir etkisi olmadığı tek parti diktatörlükleridir. Tek parti diktatörlükleri Soğuk Savaş döneminde en yaygın olanlardır, baskın parti diktatörlükleri ise Sovyetler Birliği'nin çöküşünden sonra daha yaygın hale gelmiştir.[24] Tek parti diktatörlüklerinde iktidardaki parti, bir diktatöre hizmet etmek üzere oluşturulan siyasi partilerden farklıdır çünkü tek parti diktatörlüklerinde iktidardaki parti toplumun her seviyesine nüfuz eder.[25]

Tek parti diktatörlükleri, diğer otoriter yönetim biçimlerine göre daha istikrarlıdır, çünkü isyana daha az uğrarlar ve daha yüksek ekonomik büyümeyi deneyimlerler. İktidardaki partiler, bir diktatörlüğün halkı daha geniş çapta etkilemesine ve parti elitleri arasında siyasi anlaşmayı kolaylaştırmaya olanak tanır. 1950 ile 2016 yılları arasında, tek parti diktatörlükleri dünya genelinde otoriter rejimlerin %57'sini oluşturdu ve tek parti diktatörlükleri, 20. yüzyılın ikinci yarısında diğer diktatörlük biçimlerine göre daha hızlı bir şekilde yayılmaya devam etti.[26][24] Tek parti diktatörlüklerinin liderlik yapılarından dolayı, diğer diktatörlük biçimlerine göre iç savaş, isyan veya terörizmle karşılaşma olasılıkları önemli ölçüde daha düşüktür.[27][28] İktidardaki partilerin kullanımı, diğer diktatörlük biçimlerine göre liderliğe ve elitlere daha fazla meşruiyet sağlar ve bir diktatörün yönetimi sona erdiğinde barışçıl bir güç devri sağlar.[29][30]

Soğuk Savaş döneminde tek parti diktatörlükleri, birçok ülkede komünist hükümetlerin kurulmasıyla Asya ve Doğu Avrupa'da önemli hale geldi.[25] Tek parti yönetimi, 1960'lar ve 1970'lerde dekolonizasyon sürecinde Afrika'da birkaç ülkede de gelişti ve bazılarında otoriter rejimler ortaya çıktı.[31] Tek parti diktatörlüklerinde iktidardaki parti herhangi bir ideoloji altında yönetebilir veya yönlendirici bir ideolojiye sahip olmayabilir. Marksist tek parti devletleri bazen diğer tek parti devletlerinden ayrı tutulur, ancak benzer şekilde işlev görebilirler.[32] Tek parti diktatörlüğü, yasal yollarla kademeli olarak geliştiğinde, parti örgütü ile devlet aygıtı ve sivil hizmet arasında çatışmalara yol açabilir, çünkü parti, devletle paralel olarak ve giderek daha fazla üyesini güç pozisyonlarına atayarak yönetimde söz sahibi olur. Şiddet yoluyla iktidara gelen partiler genellikle daha kısa sürede daha büyük değişiklikleri uygulayabilir.[30]

Kişisel diktatörlük

Citizens of North Korea bow to statues of former dictators Kim Il Sung and Kim Jong Il in 2012.

Kişisel diktatörlükler, tüm gücün tek bir bireyin elinde olduğu rejimlerdir. Diğer diktatörlük biçimlerinden farklı olarak, diktatörün, önemli siyasi pozisyonlara ve hükümet hazinesine daha büyük erişimi vardır ve genellikle diktatörün takdirine daha fazla tabidirler. Kişisel diktatörler askeri mensuplar veya siyasi bir partinin liderleri olabilirler, ancak ne askeri ne de parti diktatörden bağımsız olarak güç kullanır. Kişisel diktatörlüklerde, elit birlikler genellikle diktatörün yakın arkadaşları veya aile üyelerinden oluşur ve diktatör bu bireyleri görevlerine seçer.[33][34] Bu diktatörlükler genellikle ya düzensiz bir şekilde gücün ele geçirilmesiyle ortaya çıkar ve liderin gücünü pekiştirmesi için fırsat sunar, ya da zayıf kurumlara sahip ülkelerde demokratik olarak seçilmiş liderlerin liderliğinde ortaya çıkar ve liderin anayasayı değiştirme fırsatı sunar. Kişisel diktatörlükler, bölgedeki daha az oturmuş kurumlar nedeniyle Afrika'da Sahra Altı Afrika'da daha yaygındır.

Kişisel diktatörler genellikle hükümetlerinde sadakati yetkinliğe tercih ederler ve entelektüel kesime genel olarak güvensizlik duyarlar. Kişisel diktatörlüklerde elitler genellikle profesyonel bir siyasi kariyere sahip değildir ve aldıkları görevler için yeterli niteliklere sahip değillerdir. Kişisel diktatör, hükümeti bölümlere ayırarak atadığı kişileri yönetir ve böylece onların işbirliği yapmasını engeller. Sonuç olarak, bu tür rejimlerde iç denge ve denetim mekanizmaları bulunmaz ve dolayısıyla halklarına baskı uygularken, dış politikada radikal değişiklikler yaparken veya diğer ülkelerle savaş başlatırken sınırsızdırlar.[35] Hesap verilebilirlik eksikliği ve daha küçük elit grupları nedeniyle, kişisel diktatörlükler diğer diktatörlük biçimlerine göre daha yolsuzluk eğilimindedir ve daha baskıcıdırlar.[36][37] Kişisel diktatörlükler genellikle diktatörün ölümüyle birlikte çöker. Diğer diktatörlük biçimlerine göre daha şiddetli sona erme eğilimindedirler ve demokratikleşme olasılıkları daha düşüktür.[38]

Kişisel diktatörlükler, otoriter yönetimin klasik stereotipine tam olarak uyan bir yapıya sahiptir.[39] Kişisel rejimlerde "Diktatörün ikilemi" adı verilen bir sorun ortaya çıkar.[40] Bu fikir, iktidarda kalmak için halkın yoğun baskı altında tutulması yoluyla gerçekleştirilen sıkı bir baskıya atıfta bulunur ve bu, tüm unsurların tercihlerini yanıltmak için teşvik edilmesine neden olur. Bu durum, diktatörün gerçek halk inançlarını ya da toplumsal desteğinin gerçekçi ölçüsünü bilmemesine izin vermez. Otoriter politikaların bir sonucu olarak, kişisel rejimlerde bir dizi önemli sorun ortaya çıkabilir. Tercih yanıltması, iç politika, veri kıtlığı ve medya kısıtlamaları, kişisel otoriter bir rejimin tehlikelerinden sadece birkaç örnektir.[41] Anketler ve seçimlerle ilgili olarak, bir diktatör özel tercihleri geçersiz kılmak için iktidarını kullanabilir. Birçok kişisel rejim, yönetimlerini korumak için açık oylamaları kurar ve kişisel tercihleri liderin değerleriyle uyumlu olmayan kişilere ağır güvenlik önlemleri ve sansür uygular.[42]

Diktatör ve iç çevresi arasındaki güç ilişkisindeki değişim, bu tür rejimlerin genel davranışı için ciddi sonuçlar doğurur. Kişisel rejimler, uzun ömürlülükleri, çökme yöntemleri, yolsuzluk düzeyleri ve çatışmaya eğilimleri nedeniyle diğer rejimlerden farklılık gösterir. Ortalama olarak, askeri diktatörlüklerin iki katı kadar sürerler, ancak tek parti diktatörlükleri kadar uzun süremezler.[43] Kişisel diktatörlükler ekonomiyi sürdürmek için genellikle kurumlardan veya nitelikli liderlikten yoksundur ve büyümeyi farklı şekillerde deneyimlerler.[44]

Mutlak monarşi

King Ibn Saud of Saudi Arabia with two of his sons.

Kanunsuz sınırlamalar olmadan hüküm süren bir kraliyet sistemine mutlak monarşi denir. Bu durum, anayasal monarşiden farklıdır.[45] Mutlak monarşide güç, kraliyet ailesiyle sınırlıdır ve meşruiyet tarihi faktörlere dayanır. Monarşiler, kraliyet ailesinin tek parti devletindeki bir siyasi parti gibi hüküm süren bir kurum olarak hizmet ettiği hanedanik olabilirler veya kişisel bir diktatör olarak kraliyet ailesinden bağımsız olarak hüküm sürebilirler.[46] Monarşiler, kralın ölümüyle birlikte barışçıl bir güç transferi sağlayan sıkı miras kurallarına izin verir, ancak birden fazla kraliyet üyesi halefi olma hakkı iddia ederse miras kavgalarına da neden olabilirler.[47] Modern çağda, mutlak monarşiler en yaygın şekilde Ortadoğu'da görülmektedir.[48]

Tarih

İlk diktatörlükler

Military dictator Antonio López de Santa Anna wearing a Mexican military uniform[49]

Tiranlık kavramı tarihsel olarak diktatörlükle ilişkilendirilir ve antik Yunanistan'da birçok antik Yunan yöneticisi modern diktatörlerle karşılaştırılabilen "tiran" olarak tanımlanmıştır.[50][51] "Diktatör" kavramı ilk olarak Roma Cumhuriyeti döneminde geliştirilmiştir. Roma diktatörü, kriz zamanlarında konsül tarafından geçici olarak atanmış özel bir memurdu ve tam yürütme otoritesi verilmişti. Diktatörün rolü, tek bir liderin komuta etmesi ve istikrarı geri getirmesi gerektiği durumlar için oluşturulmuştur.[52] Roma Cumhuriyeti'nin tarihinde en az 85 diktatör seçildi, sonuncusu İkinci Pön Savaşı'nı başlatmak için seçildi. Diktatörlük, 120 yıl sonra halk hareketinin bastırılması sonrası Sulla tarafından ve 33 yıl sonra Julius Caesar tarafından yeniden canlandırıldı.[52] Caesar, ömür boyu diktatör olan "dictator perpetuo" olarak görev yaptığında geçici diktatörlük geleneğini altüst etti ve Roma İmparatorluğu'nun oluşumuna yol açtı.[53] Antik Roma'da bir diktatörün hükümdarlığı her zaman tiranlık olarak kabul edilmiyordu, ancak bazı anlatılarda "geçici bir tiranlık" veya "seçimle gelen bir tiranlık" olarak tanımlanmıştır.[50]

Post-klasik dönemde Asya, birkaç askeri diktatörlük yaşadı. Kore, 7. yüzyılda Yeon Gaesomun yönetimi altında ve 12. ve 13. yüzyıllarda Goryeo askeri rejimi altında askeri diktatörlükler yaşadı.[54][55] Shogunlar, Japonya'da 1185'ten itibaren fiili askeri diktatörler olarak hüküm sürdüler ve altı yüzyıldan uzun bir süre boyunca devam ettiler.[56] Vietnam'ın Lê Hanedanı döneminde (16. ve 18. yüzyıllar arası) ülke, Trịnh beyleri tarafından yönetilen kuzeyde ve Nguyễn beyleri tarafından yönetilen güneyde olmak üzere iki rakip askeri aile tarafından fiilen yönetildi.[57] Avrupa'da İkinci İngiliz İç Savaşı'ndan sonra 1649'da oluşturulan Oliver Cromwell liderliğindeki İngiltere Cumhuriyeti, çağdaş muhalifleri ve bazı modern akademisyenler tarafından askeri bir diktatörlük olarak tanımlanmaktadır.[58][59][60] Aynı şekilde, Fransa'daki Ulusal Konvansiyon'u kontrol ettiği ve 1793 ve 1794'te Terör Dönemi'ni uyguladığı dönemde Maximilien Robespierre, bir diktatör olarak tanımlanmıştır.[60][61][62]

Diktatörlük, 19. yüzyılda önemli bir yönetim biçimi olarak gelişti, ancak bu kavram o dönemde evrensel olarak olumsuz olarak görülmedi ve hem tiranlık kavramının hem de yarı- anayasal diktatörlük kavramının var olduğu anlaşıldı.[63] Avrupa'da, Bonapartizm ve Caesarizm terimleri kullanılarak sıklıkla değerlendirildi. İlk terim, Napolyon'un askeri yönetimini ve ikincisi, Julius Caesar'ın egemenliğindeki imparatorluk yönetimini benimseyen Napolyon III'ün imparatorluk yönetimini tanımlamaktadır.[64] 19. yüzyılın başlarında gerçekleşen İspanyol Amerikan bağımsızlık savaşları, birçok yeni Latin Amerika hükümetinin açılmasına neden oldu. Bu hükümetlerin birçoğu, caudillos veya kişisel diktatörlerin kontrolü altına girdi. Çoğu caudillo, askeri bir geçmişe sahipti ve yönetimleri genellikle şatafat ve gösteri ile ilişkilendirildi. Caudillos genellikle bir anayasa tarafından sınırlıydı, ancak caudillo, istediği gibi yeni bir anayasa düzenleme gücüne sahipti. Birçoğu zalimlikleriyle tanınırken, diğerleri ulusal kahramanlar olarak onurlandırılır.[65]

Birinci ve ikinci dünya dönemi diktatörlükler

Avrupa

The Nuremberg rallies celebrated fascism and the rule of Adolf Hitler in Nazi Germany.[66]

I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı arasındaki dönemde, Avrupa'da birçok diktatörlük, aşırı sol ve aşırı sağ hareketler tarafından gerçekleştirilen girişimlerle kuruldu.[67] I. Dünya Savaşı'nın sonrası, Avrupa siyasetinde büyük bir değişim yaşandı. Yeni hükümetler kuruldu, eski hükümetler içeride değişime olanak sağladı ve ülkeler arasındaki sınırlar yeniden çizildi. Bu hareketlerin iktidarı ele geçirmesi için fırsatlar yaratıldı.[68] I. Dünya Savaşı'nın yol açtığı toplumsal çalkantı ve ürettiği istikrarsız barış, aşırıcı hareketlere ve onların nedenlerine destek sağlayan bir istikrarsızlığa neden oldu. Hem aşırı sol hem de aşırı sağ diktatörlükler, kişilik kültü, toplama kampları, zorunlu çalışma, kitlesel cinayet ve soykırım da dahil olmak üzere iktidarda kalmak için benzer yöntemler kullandılar.[69]

Vladimir Lenin ve Bolşevikler tarafından 1917 Rus Devrimi sırasında Sovyet Rusya'nın kurulmasıyla ilk komünist devlet oluşturuldu. Hükümet, iktidarın sovyetler tarafından kullanıldığı bir proletarya diktatörlüğü olarak tanımlandı.[70] Bolşevikler, 1922'de Sovyetler Birliği'ni oluşturarak iktidarlarını sağlamlaştırdılar.[71] 1924'te Lenin'den sonra Joseph Stalin geldi ve 1929'a kadar iktidarını sağlam bir şekilde sağlayarak totaliter yönetimi uyguladı[72] 1917 ile 1923 arasında Avrupa'da solcu devrimci hareketler dalgası yaratan Rus Devrimine kıyasla hiçbiri aynı başarıyı göremedi.[73]

Aynı zamanda, milliyetçi hareketler Avrupa'da yaygınlaştı. Bu hareketler, liberalizm tarafından getirilen değişen sosyal normlar ve ırk ilişkileri nedeniyle çöküş ve toplumsal yozlaşma olarak gördükleri şeyle başa çıkmak için bir yanıt oldu.[74] 1920'lerde ilk faşist siyasi partilerin oluşmasıyla Avrupa'da liberalizme, sosyalizme ve modernizme karşı bir tepki olarak faşizm gelişti.[75] 1922'de İtalyan diktatör Benito Mussolini iktidarı ele geçirdi ve 1925'te ilk faşist diktatörlüğü oluşturmak için reformlar yapmaya başladı.[76] Bu reformlar totalitarizmi, devlete sadakati, genişlemeciliği, korporatizmi ve anti-komünizmi içeriyordu.[77]

1933'te Adolf Hitler ve Nazi Partisi, Almanya'da ikinci bir faşist diktatörlük yarattı ve seçim zaferi, şiddet ve olağanüstü yetkilerin bir kombinasyonuyla mutlak güce sahip oldular.[78][79] Avrupa'daki diğer milliyetçi hareketler, faşist model temelinde diktatörlükler kurdu.[69] II. Dünya Savaşı sırasında İtalya ve Almanya, Avrupa'da birçok ülkeyi işgal ederek, istila ettikleri ülkelerin birçoğuna faşist kukla hükümetlerini dayattılar.[80] II. Dünya Savaşı'nda yenik düşen Avrupa'nın aşırı sağ diktatörlükleri, İspanya ve Portekiz dışında çöktü. Sovyetler Birliği, doğudaki milliyetçi diktatörlükleri işgal etti ve onları komünist diktatörlüklerle değiştirdi, diğerleri ise Batı Bloku'nda liberal demokratik hükümetler kurulmuştu.[69]

Latin Amerika

20. yüzyılın Latin Amerika'daki diktatörlükleri, nasyonalizm adına sıklıkla yeni rejimler kurulmasıyla devam etti ve daha fazla askeri darbeler gerçekleştirildi.[81] 1930'larda Latin Amerika, kısa bir demokratikleşme döneminden sonra hızla diktatörlüğe doğru bir geçiş yaşadı.[82] Büyük Buhran'daki ekonomik çalkantıların ardından popülist hareketler güçlendi ve birkaç Latin Amerika ülkesinde popülist diktatörlükler ortaya çıktı.Latin Amerika'da da Avrupa faşizmi yaygınlaştı ve Brezilya'daki Vargas Dönemi, faşist İtalya'da uygulanan korporatizmden yoğun bir şekilde etkilendi.[82]

Soğuk savaş diktatörlükleri

Afrika

A communist rally in Addis Ababa, Ethiopia, during the country's period of Marxist dictatorship, the People's Democratic Republic of Ethiopia

Afrika'nın özgürleşmesi, 1960'larda ve 1970'lerde birçok diktatörlük yaratan yeni hükümetlerin oluşumuna neden oldu. Erken Afrika diktatörlükleri, tek bir sosyalistin iktidara gelmesi yerine bir yönetim partisi yerine çoğunlukla kişisel sosyalist diktatörlüklerdi. Soğuk Savaş devam ettikçe, Sovyetler Birliği Afrika'daki etkisini artırırken, Marksist-Leninist diktatörlükler birkaç Afrika ülkesinde gelişti.[83] Dekolonizasyon sonrası askeri darbeler de yaygın bir durumdu ve 1959 ile 2001 arasında en az üç başarılı askeri darbe yaşayan 14 Afrika ülkesi vardı.[84] Afrika'daki bu yeni hükümetler, rejim değişikliği için fırsatlar sunan ciddi bir istikrarsızlıkla işaretlendi ve adada adil seçimler nadir bir olay haline geldi. Bu istikrarsızlık da sırayla liderlerin iktidarda kalmak için giderek otoriter olmalarını gerektirdi ve Afrika'da diktatörlüğü yaygınlaştırdı.[85]

Asya

Çin İç Savaşı, 1949'da sona erdi ve Chiang Kai-shek altındaki Çin Cumhuriyeti ve Mao Zedong altındaki Çin Halk Cumhuriyeti şeklinde bölündü. Mao, Maoizm yönetim ideolojisi altında tek partili bir komünist devlet olarak Çin Halk Cumhuriyeti'ni kurdu. İlk başta Çin Halk Cumhuriyeti, Sovyetler Birliği ile uyumlu olsa da, iki ülke arasındaki ilişkiler 1950'lerin sonunda Sovyetler Birliği'nin De-Stalinizasyon sürecinden geçmesiyle kötüleşti. Mao, 1960'larda Kültür Devrimi ile Çin'deki kapitalizm ve gelenekselcilik unsurlarının tümünü yok ederek Çin Halk Cumhuriyeti'nin kontrolünü sağladı.[86] Mao'nun ölümünden sonra, Deng Xiaoping, Kültür Devrimi'nin ardından istikrarı yeniden sağlamak ve serbest piyasa ekonomisini yeniden kurmak için reformlar uygulayarak Çin'in fiili lideri oldu.[87] Chiang Kai-shek, 1975'teki ölümüne kadar Tayvan'daki Milliyetçi hükümetin kalan kısmının diktatörü olarak hüküm sürmeye devam etti.[88]

Japonya'nın Güneydoğu Asya'yı işgalinin ardından sömürge kontrolüne bir yanıt olarak Marksist ve milliyetçi hareketler popüler hale geldi ve her iki ideoloji de II. Dünya Savaşı'ndan sonra diktatörlüklerin oluşumuna olanak sağladı. Bölgedeki komünist diktatörlükler, Çin'in komünist bir devlet olarak kurulmasının ardından bu ülkeyle uyumlu hale geldi.[89] Benzer bir olgu Kore'de de yaşandı, burada Kim Il Sung, Kuzey Kore'de Sovyet destekli bir komünist diktatörlük yarattı ve Syngman Rhee, Güney Kore'de ABD destekli bir milliyetçi diktatörlük yarattı.[90][91]

Soğuk Savaş sırasında Ortadoğu dekolonizasyona uğradı ve bağımsızlık sonrası birçok milliyetçi hareket güç kazandı. Bu milliyetçi hareketler, bağımsızlıklarını korumak için çoğu Ortadoğu diktatörlüklerini Amerikan ve Sovyet etki alanlarından uzak tutan sözleşmeleri destekledi. Bu hareketler, Soğuk Savaş'ın çoğu döneminde Pan-Arapcı Naserizm'i desteklerken, 1980'lere gelindiğinde büyük ölçüde İslami milliyetçilik tarafından değiştirildi.[92] 1950'ler ve 1960'larda Irak, Suriye, Kuzey Yemen ve Güney Yemen gibi birçok Orta Doğu ülkesi askeri darbelere maruz kaldı.[93] 1953 yılındaki bir askeri darbe, Amerikan ve İngiliz hükümetleri tarafından desteklendi ve İran'ın mutlak hükümdarı Reza Pahlavi'yi yeniden iktidara getirdi. İran Devrimi ile 1979 yılında Ruhullah Humeyni bir İslamcı hükümet altında İran'ın Yüce Lideri olarak başa geçirildi.[92]

Avrupa

II. Dünya Savaşı sırasında, Orta ve Doğu Avrupa'nın birçok ülkesi Sovyetler Birliği tarafından işgal edilmişti. Savaşın sona ermesiyle bu ülkeler Sovyet etki alanına dahil edildi ve Sovyetler Birliği hükümetlerinin üzerinde kontrol sağladı.[94] Josip Broz Tito, II. Dünya Savaşı sırasında Yugoslavya'da bir komünist hükümet ilan etti ve başlangıçta Sovyetler Birliği ile uyumlu oldu. Ancak, Sovyetler Birliği'nin Yugoslavya'yı etkileme girişimleri, 1948'de Tito-Stalin ayrılığına yol açarak ülkeler arasındaki ilişkiler gerildi. 1944'te Enver Hoxha liderliğinde komünist bir diktatörlük olarak kurulan Arnavutluk, başlangıçta Yugoslavya ile uyumlu oldu, ancak Soğuk Savaş boyunca Yugoslavya, Sovyetler Birliği ve Çin arasında değişen bir uyum sergiledi.[95] Sovyetler Birliği'nin istikrarı 1980'lerde zayıfladı. Sovyet ekonomisi sürdürülemez hale geldi ve komünist hükümetler, entelektüellerin desteğini kaybetti. 1989'da Sovyetler Birliği dağıldı ve Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri, bir dizi devrimle komünizmi terk etti.[96]

Latin Amerika

Soğuk Savaş döneminde Latin Amerika'da askeri diktatörlükler önemli bir yer tutmaya devam etti, ancak darbe sayısı 1980'lerden itibaren azalmaya başladı.1967 ila 1991 arasında, en az bir askeri darbe yaşayan 12 Latin Amerika ülkesi oldu ve Haiti ve Honduras üç, Bolivya ise sekiz darbe yaşadı.[97] Küba Devrimi'nde ABD destekli bir diktatörlük devrildiğinde, bir parti komünist diktatörlüğü oluşturuldu ve bu, Batı Yarımküre'deki tek Sovyet destekli diktatörlük oldu.[98] Şilili diktatör Augusto Pinochet, iktidarda kalmak için Operation Condor'u diğer Güney Amerika diktatörleriyle birlikte düzenledi ve kendi istihbarat ajansları ve gizli polis örgütleri arasındaki işbirliğini kolaylaştırdı.[99]

21. yüzyıl diktatörlükleri

21. yüzyılın başında dünya genelinde diktatörlüklerin doğası değişti. 1990'lardan ve 2000'lerden günümüze kadar çoğu diktatör, halkı terörle kontrol eden ve küresel topluluktan kendini izole eden "hayal edilemez figürlerden" uzaklaştı. Bunun yerine, halk desteğini sürdürmek için olumlu bir kamu imajı geliştirme ve küresel topluluğa entegre olmak için retorikleri ılımlılaştırma eğilimi oluştu.[100] 21. yüzyılda internet ve dijital iletişim teknolojilerinin gelişimi, diktatörlükleri geleneksel kontrol yöntemlerinden dijitale geçmeye yönlendirdi. Bu, yapay zeka kullanarak kitle iletişimlerini analiz etmek, bilgi akışını kısıtlamak için internet sansürü yapmak ve kamuyu manipüle etmek için troll ağları kullanmak gibi dijital araçların kullanımını içerir.[101]

Avrupa'da diktatörlük, Sovyetler Birliği'nin 1991'deki çöküşü ve çoğu komünist ülkenin liberalleşmesiyle büyük ölçüde sona erdi.[96] Alexander Lukashenko'nun yönetimi altındaki Belarus, "son Avrupa diktatörlüğü" olarak nitelendirilse de, Rusya'da Vladimir Putin'in yönetimi de bir diktatörlük olarak tanımlanmıştır.[102][103][104][105][106] Soğuk Savaş'ın sonunda Latin Amerika'da, Avrupa'daki gibi bir liberalleşme dönemi yaşandı ve Küba, 1992'den 2010'a kadar herhangi bir liberalleşme deneyimlemedi.[107] Sovyetler Birliği'nin çökmesinden sonra Orta Asya ülkeleri liberalleşmedi, bunun yerine Komünist Parti'nin eski elitleri tarafından yönetilen diktatörlükler olarak şekillendiler ve ardından ardışık diktatörler tarafından yönetildiler. Bu ülkeler parlamentolarını sürdürüyor olsa da, bunlar ülkelerin ilgili diktatörlükleri tarafından kontrol altında tutuluyor.[108]

Üçüncü demokratikleşme dalgası sırasında Orta Doğu ve Kuzey Afrika liberalleşmedi ve bu bölgedeki çoğu ülke 21. yüzyılda hala diktatörlüklerdir. Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki diktatörlükler, bir cumhurbaşkanının haksız seçimlerle iktidarda olduğu liberal olmayan cumhuriyetler ya da gücün miras yoluyla devredildiği mutlak monarşilerdir. Irak, İsrail, Lübnan ve Türkiye bölgedeki demokratik sürecin işlediği sayılı ülkelerdendir.[109]

Ölçüm

Freedom House tarafından yayınlanan 2022 yılını kapsayan 2023 Dünyada Özgürlük raporu.
  Özgür
  Kısıtlanmış özgürlükler
  Özgür değil
  Kapsam dışı

Politik bilimlerdeki görevlerden biri, rejimleri demokrasi veya diktatörlük (otoriter) ülkeler olarak ölçmek ve sınıflandırmaktır. Freedom House, Polity veri serisi ve Demokrasi-Diktatörlük Endeksi, politik bilimciler tarafından en çok kullanılan üç veri serisidir.[110] Genel olarak, iki araştırma yaklaşımı vardır: rekabetçi seçimleri devam ettirip etmediğine odaklanan minimalist yaklaşım ve insan hakları, basın özgürlüğü ve hukukun üstünlüğünü de içeren demokrasi kavramını genişleten öznel yaklaşım. Demokrasi-Diktatörlük Endeksi, minimalist yaklaşımın bir örneği olarak görülmektedir, Polity veri serisi ise daha öznel olmaktadır.[111][112][113][114]

Ekonomi

Çoğu diktatörlük, yoksulluk seviyesi yüksek ülkelerde bulunur. Yoksulluk, hükümet üzerinde istikrarsızlaştırıcı bir etkiye sahiptir, demokrasinin başarısız olmasına ve rejimlerin daha sık düşmesine neden olur.[115] Hükümet biçimi, ekonomik büyüme miktarı ile ilişkili değildir ve ortalama olarak diktatörlükler, demokrasiler ile aynı hızda büyürler; ancak diktatörlüklerin daha büyük dalgalanmalar yaşadığı bulunmuştur. Diktatörler, güçlerinde kendilerini güvende hissederlerse ülkenin ekonomisine uzun vadeli yatırımlar yapma eğilimindedirler. Diktatörlüklerde yoksulluk istisnaları, petrol zengini Orta Doğu diktatörlükleri ve Doğu Asya Kaplanları dönemlerindeki diktatörlükleri içerir.[116]

Bir diktatörlükte ekonominin türü, işlevini etkileyebilir. Doğal kaynaklara dayalı ekonomiler, diğer kurumları güçlendirmeden veya işbirliği yapmadan kolayca rant çıkarabilecekleri için diktatörlere daha fazla güç sağlar. Daha karmaşık ekonomiler, diktatör ve diğer gruplar arasında ek işbirliği gerektirir. Bir diktatörlüğün ekonomik odak noktası, muhalefetin gücüne bağlı olarak değişebilir, zayıf bir muhalefet, diktatörlerin yolsuzluk yoluyla ekonomiden daha fazla zenginlik çıkarmalarına izin verebilir..[117]

Meşruiyet ve istikrar

Bir diktatörlüğün istikrarını belirleyen birkaç faktör vardır ve muhalefet gruplarının büyümesini önlemek için bir dereceye kadar halk desteği sağlamalıdırlar. Bu, mali kaynakların dağıtımı veya güvenlik sözleri gibi teşvikler aracılığıyla sağlanabilir veya rejimi desteklememek cezalandırılacak şekilde baskı yoluyla olabilir. Karşıtlık grupları büyüyüp birleştiğinde veya elitler rejime sadık değilken istikrar zayıflayabilir.[118] Tek parti diktatörlükleri genellikle askeri veya kişisel diktatörlüklerden daha istikrarlıdır ve daha uzun ömürlüdürler.[24]

Bir diktatörlük, askeri darbe, yabancı müdahale, müzakere veya halk devrimi nedeniyle düşebilir.[119] Bir rejim ülkenin istikrarını tehdit ettiğinde veya toplumsal huzursuzluk dönemlerinde sıklıkla askeri darbe gerçekleştirilir.[120] Yabancı müdahale, başka bir ülkenin ülkeyi işgal ederek veya muhalefeti destekleyerek rejimi devirmeyi amaçladığı durumlarda gerçekleşir.[121] Bir diktatör, meşruiyetini kaybetmişse veya şiddetli bir çıkarma olasılığı varsa, rejimin sonunu müzakere edebilir.[122] Muhalif kitle yeterince büyüdüğü zaman elitler rejimi baskılayamaz veya baskılamak istemezse devrim gerçekleşir.[123] Müzakere edilerek gerçekleştirilen çıkarmalar, demokrasiyle sonuçlanma olasılığı daha yüksekken, güç kullanarak yapılan çıkarmalar yeni bir diktatörlük rejimine yol açma olasılığı daha yüksektir. Önemli bir güç biriktirmiş bir diktatörün, devrildikten sonra sürülmek, hapse atılmak veya öldürülmek gibi sonuçlarla karşılaşma olasılığı daha yüksektir ve buna göre, müzakereyi reddetme ve iktidara sarılma eğiliminde olurlar.[124]

Diğer ülkelerle çatışma durumunda diktatörlükler genellikle demokrasilere göre daha saldırgan olurlar, çünkü diktatörler savaşın seçim maliyetlerinden korkmazlar. Askeri diktatörlükler, böyle bir rejimle ilişkili olan askeri güç nedeniyle çatışmaya daha yatkındır ve kişisel diktatörlükler, güçlerini kontrol etmek için daha zayıf kurumlar olduğundan dolayı çatışmaya daha yatkındır.[125]21. yüzyılda, diktatörlükler küresel toplulukla daha fazla entegrasyona doğru hareket etti ve giderek kendilerini demokratik olarak tanıtmaya çalıştılar.[100] Sıklıkla, diktatörlükler demokratikleşmeye ilerleme kaydetmeleri koşuluyla dış yardım alıcılarıdır.[126] Bir çalışma, petrol sondajı yapan diktatörlüklerin iktidarda kalmaya daha eğilimli olduğunu buldu. Petrol üretmeyen diktatörlerin sadece %59.92'si iktidarlarının ilk 5 yılı iktidarda kalırken, petrol sondajı yapan diktatörlerin % 70.63'ünün hala iktidarda olduğu görülmüştür.[127]

Seçimler

1936 Almanya parlamento seçimlerinde bir seçim fişi. Adolf Hitler ve yakın çevresi tek seçenek.

Çoğu diktatörlük, meşruiyeti ve istikrarı sürdürmek için seçimler yapar ancak bu seçimler genellikle rekabetçi değildir ve muhalefetin zaferine izin verilmez. Seçimler, diktatörlüklerin muhalefeti kontrol altında tutmalarına izin verir ve muhalefetin rejime meydan okuduğu şartları belirler.[128] Seçimler, bir diktatörlükteki elitleri kontrol etmek için de kullanılır - onları birbirleriyle rekabet etmeye zorlar ve halk desteği kazanmaya teşvik ederler, böylece en popüler ve en yetenekli elitler rejimde terfi ettirilebilir. Seçimler ayrıca bir diktatörlüğün meşruiyetini destekler, bir demokrasi görüntüsü sunar ve hem halkın hem de yabancı hükümetlerin diktatörlük statüsüne olan inancını reddetmek için makul bir savunma sunar.[129] Bir diktatörlük başarısız olursa, seçimler diktatör ve elitlerin şiddetli bir cezaya maruz kalmadan mağlubiyeti kabul etmelerine izin verir.[130] Diktatörlükler, seçim sonuçlarını seçim hilesi, adayları ve seçmenleri tehdit veya rüşvet ile etkileyerek, medya kontrolü gibi devlet kaynaklarının kullanımı, seçim yasalarını manipüle etme, hangi demografinin aday olabileceğini kısıtlama veya diktatörlüğe karşı olabilecek seçmenlerin oy haklarını ellerinden alarak etkileyebilir.[131]

20. yüzyılda, çoğu diktatörlük, seçmenlerin yalnızca diktatörlüğü destekleme seçeneği olduğu seçimler yapmıştır ve bu seçimlerin sadece dörtte biri muhalefet adaylarına izin veren partizan diktatörlükler tarafından düzenlenmiştir.[132] Soğuk Savaş'ın sonundan bu yana, daha fazla diktatörlük "yarı rekabetçi" seçimleri düzenledi ve muhalefetin seçimlere katılmasına izin verirken kazanmasına izin verilmedi, 2018'de yaklaşık üçte ikisi muhalefet adaylarına izin verdi.[133] Diktatörlüklerde muhalefet partileri, kampanya yapmalarına engel olmak, daha popüler muhalefet partilerini yasaklamak, muhalefet üyelerinin parti kurmasına engel olmak veya adayların yönetim partisinin üyesi olmasını şart koşarak kısıtlanabilir.[133] Diktatörlükler, yabancı yardım için yarışmacı olmayan seçimler yaparak, bir diktatörün hükümet üzerindeki kontrolünü göstererek veya partiye özellikle yerel düzeyde bilgi toplama kapasitesini genişletme teşviki sağlayarak yarışmacı olmayan seçimler düzenleyebilirler. Yarışmacı olmayan seçimler aynı zamanda yönetim partisi üyelerini, halkın sevgisini kazanarak parti adayı olarak seçilmeleri için daha iyi vatandaş muamelesi yapmaya teşvik eder.[134]

Zorbalık

Bir diktatörlükte, diktatörlük rejimine karşı her türlü muhalefeti zorlamak veya baskılamak için şiddet kullanılır ve bir diktatörlüğün gücü, şiddet kullanımına bağlıdır. Bu şiddet, sıklıkla askeri veya polis güçleri gibi kurumlar aracılığıyla kullanılır. [135] Diktatörler, hükümetin görevlileri sadakatsiz olursa yönetimi tehdit edeceği için şiddet kullanımından kaçınmak için teşvik edilirler. Bir şiddet ünü oluşturulduktan sonra, şiddet kullanımı rejimin diğer kurumlarına zarar verir ve tehdit oluşturur. Bir diktatörlük daha da sağlamlaştıkça, halkın erişimini kısıtlama ve muhalefeti takip etme gibi diğer zorlayıcı önlemlere başvurarak şiddetten daha az ölçüde yararlanır.[136]

Şiddet kullanarak muhalefeti zorlayan kurumlar farklı görevler üstlenebilir veya belirli bir kurumun fazla güçlenmemesi için birbirlerine karşı dengelenebilirler. Gizli polis, belirli siyasi muhalifler hakkında bilgi toplamak ve hedeflenen şiddet eylemleri gerçekleştirmek için kullanılırken, paramiliter güçler darbelere karşı rejimi savunur ve resmi ordular yabancı işgal ve büyük iç savaş sırasında diktatörlüğü savunur.[136]

Diktatörlüklerde terörizm daha az yaygındır. Yasama organı gibi diktatörlükte muhalefetin temsil edilmesine izin vermek, terörist saldırıların olasılığını daha da azaltır.[28] Askeri ve tek parti diktatörlükleri, teröre karşı kurumsal değişiklik yapmak için daha fazla baskı altında oldukları için kişisel diktatörlüklere göre terörizm yaşama olasılıkları daha yüksektir.[137]

Kaynakça

  1. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 2.
  2. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 82–83.
  3. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 113–117.
  4. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, ss. 65–66.
  5. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, ss. 76–79.
  6. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, ss. 97–99.
  7. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 56–57.
  8. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, s. 178.
  9. ^ McLaughlin, Neil (2010). "Review: Totalitarianism, Social Science, and the Margins". The Canadian Journal of Sociology. 35 (3): 463–69. doi:10.29173/cjs8876. JSTOR canajsocicahican.35.3.463.  Geçersiz |doi-access=free (yardım)
  10. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 3.
  11. ^ a b Juan José Linz (2000). Totalitarian and Authoritarian Regimes. Lynne Rienner Publisher. s. 143. ISBN 978-1-55587-890-0. OCLC 1172052725. 
  12. ^ Jonathan Michie, (Ed.) (3 February 2014). Reader's Guide to the Social Sciences. Routledge. s. 95. ISBN 978-1-135-93226-8. 
  13. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, ss. 3–5.
  14. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, s. 37.
  15. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, ss. 115–116.
  16. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, s. 27.
  17. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, s. 26.
  18. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 20–22.
  19. ^ Friedrich, Carl (1950). "Military Government and Dictatorship". The Annals of the American Academy of Political and Social Science. 267: 1–7. doi:10.1177/000271625026700102. OCLC 5723774494. 
  20. ^ Danopoulos, Constantine P. (2019). "Military Dictatorships in Retreat: Problems and Perspectives". Danopoulos, Constantine P. (Ed.). The Decline of Military Regimes: The Civilian Influence. Routledge. ss. 1–24. ISBN 9780367291174. 
  21. ^ Acemoglu, Daron; Ticchi, Davide; Vindigni, Andrea (2010). "A Theory of Military Dictatorships". American Economic Journal: Macroeconomics (İngilizce). 2 (1): 1–42. doi:10.1257/mac.2.1.1. hdl:1721.1/61747. ISSN 1945-7707. 
  22. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 34–38.
  23. ^ Kim, Nam Kyu (2021). "Illiberalism of Military Regimes". Sajó, András; Uitz, Renáta; Holmes, Stephen (Ed.). Routledge Handbook of Illiberalism. Routledge. ss. 571–581. ISBN 9780367260569. 
  24. ^ a b c Magaloni, Beatriz; Kricheli, Ruth (2010). "Political Order and One-Party Rule". Annual Review of Political Science. 13: 123–143. doi:10.1146/annurev.polisci.031908.220529. 
  25. ^ a b Ezrow & Frantz 2011, ss. 39–42.
  26. ^ Magaloni, Beatriz; Kricheli, Ruth (2010-05-01). "Political Order and One-Party Rule". Annual Review of Political Science (İngilizce). 13 (1): 123–143. doi:10.1146/annurev.polisci.031908.220529. ISSN 1094-2939. 
  27. ^ Fjelde, Hanne (2010). "Generals, Dictators, and Kings: Authoritarian Regimes and Civil Conflict, 1973—2004". Conflict Management and Peace Science (İngilizce). 27 (3): 195–218. doi:10.1177/0738894210366507. ISSN 0738-8942. 
  28. ^ a b Aksoy, Deniz; Carter, David B.; Wright, Joseph (2012-07-01). "Terrorism In Dictatorships". The Journal of Politics. 74 (3): 810–826. doi:10.1017/S0022381612000400. ISSN 0022-3816. 
  29. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 200.
  30. ^ a b Pinto, António Costa (2002). "Elites, Single Parties and Political Decision-making in Fascist-era Dictatorships". Contemporary European History (İngilizce). 11 (3): 429–454. doi:10.1017/S0960777302003053. ISSN 1469-2171. 
  31. ^ Darkwa, Samuel Kofi (2022). "One-Party Rule and Military Dictatorship in Africa". Kumah-Abiwu, Felix; Abidde, Sabella Ogbobode (Ed.). Jerry John Rawlings: Leadership and Legacy: A Pan-African Perspective (İngilizce). Cham: Springer International Publishing. ss. 37–38. doi:10.1007/978-3-031-14667-1. ISBN 978-3-031-14666-4. 
  32. ^ Lidén, Gustav (2014). "Theories of dictatorships: sub-types and explanations". Studies of Transition States and Societies (İngilizce). 6 (1): 50–67. ISSN 1736-8758. 
  33. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 215–216.
  34. ^ Peceny, Mark (2003). "Peaceful Parties and Puzzling Personalists". The American Political Science Review. 97 (2): 339–42. doi:10.1017/s0003055403000716. OCLC 208155326. 
  35. ^ Van den Bosch, Jeroen J. J. (2021-04-19). Personalist Rule in Africa and Other World Regions (İngilizce). Routledge. ss. 10–11. ISBN 978-1-000-37707-1. 
  36. ^ Frantz, Erica; Kendall-Taylor, Andrea; Wright, Joseph; Xu, Xu (2019-08-27). "Personalization of Power and Repression in Dictatorships". The Journal of Politics. 82: 372–377. doi:10.1086/706049. ISSN 0022-3816. 
  37. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 134–135.
  38. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 61–67.
  39. ^ Frantz 2018
  40. ^ Wintrobe 2012
  41. ^ Robinson Tanneberg 2018
  42. ^ Donno 2013
  43. ^ Geddes, Barbara (2004). Authoritarian Breakdown: Empirical Test of a Game Theoretic Argument. ss. 18–19. 
  44. ^ Van den Bosch, Jeroen J. J., Personalist Rule in Africa and Other World Regions, (London-New York: Routledge, 2021): 13-16
  45. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 240–241.
  46. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 259.
  47. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 254.
  48. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 46–48.
  49. ^ Fowler, Will (2015-04-02). "Santa Anna and His Legacy". Oxford Research Encyclopedia of Latin American History (İngilizce). doi:10.1093/acrefore/9780199366439.013.18. ISBN 978-0-19-936643-9. Erişim tarihi: 2022-07-26. 
  50. ^ a b Kalyvas, Andreas (2007). "The Tyranny of Dictatorship: When the Greek Tyrant Met the Roman Dictator". Political Theory (İngilizce). 35 (4): 412–442. doi:10.1177/0090591707302208. ISSN 0090-5917. 
  51. ^ Papanikos, Gregory Τ. (2022). "The Five Ancient Criteria of Democracy: The Apotheosis of Equality". Athens Journal of Humanities & Arts. 9 (2): 105–120. doi:10.30958/ajha.9-2-1. 
  52. ^ a b Wilson, Mark (2021). Dictator: The Evolution of the Roman Dictatorship. University of Michigan Press. ss. 3–4. ISBN 9780472129201. 
  53. ^ Zeev, Miriam Pucci Ben (1996). "When was the title "Dictator perpetuus" given to Caesar ?". L'Antiquité Classique. 65: 251–253. doi:10.3406/antiq.1996.1259. ISSN 0770-2817. JSTOR 41658953. 
  54. ^ Lee, Ki-Baik (1984). "Rule by the Military". A New History of Korea (İngilizce). Wagner, Edward W.; Shultz, Edward J. tarafından çevrildi. Cambridge, Massachusetts: Harvard University Press. ss. 139–154. ISBN 9780674615762. 
  55. ^ Lee, Ki-Baik (1984). A New History of Korea (İngilizce). Wagner, Edward W.; Shultz, Edward J. tarafından çevrildi. Cambridge, Massachusetts: Harvard University Press. s. 48. ISBN 9780674615762. 
  56. ^ Shinoda, Minoru (1960-03-02). The Founding of the Kamakura Shogunate 1180–1185. With Selected Translations from the Azuma Kagami (İngilizce). Columbia University Press. ss. 3–4. doi:10.7312/shin93498. ISBN 978-0-231-89400-5. 
  57. ^ McLeod, Mark W.; Nguyen, Thi Dieu (2001). Culture and Customs of Vietnam (İngilizce). Greenwood Publishing Group. s. 18. ISBN 978-0-313-30485-9. 
  58. ^ Woolrych, Austin (1990). "The Cromwellian Protectorate: A Military Dictatorship?". History. 75 (244): 207–231. doi:10.1111/j.1468-229X.1990.tb01515.x. ISSN 0018-2648. JSTOR 24420972. 
  59. ^ Goodlad, Graham (2007). Oliver Cromwell. s. 22. ISBN 9786612040436. It would forever attach the label–however unjustified–of 'military dictator' to Cromwell's reputation. 
  60. ^ a b Bychowski, Gustav; Bychowski, Gustaw (1943). "Dictators and Their Followers: A Theory of Dictatorship". Bulletin of the Polish Institute of Arts and Sciences in America. 1 (3): 455–457. ISSN 0376-2327. JSTOR 24725069. 
  61. ^ Marik, Soma (2009-04-20), "Robespierre, Maximilien de (1758-1794)", Ness, Immanuel (Ed.), The International Encyclopedia of Revolution and Protest (İngilizce), Oxford, UK: John Wiley & Sons, Ltd, ss. 1–5, doi:10.1002/9781405198073.wbierp1264, ISBN 978-1-4051-9807-3, erişim tarihi: 2022-07-26 
  62. ^ Kim, Minchul (2015-10-03). "The many Robespierres from 1794 to the present". History of European Ideas. 41 (7): 992–996. doi:10.1080/01916599.2015.1029729. ISSN 0191-6599. 
  63. ^ Prieto, Moisés (2021). "Introduction". Dictatorship in the Nineteenth Century: Conceptualisations, Experiences, Transfers (1st bas.). Routledge. doi:10.4324/9781003024927. ISBN 9780367457174. 
  64. ^ Richter, Melvin (2005). "A Family of Political Concepts: Tyranny, Despotism, Bonapartism, Caesarism, Dictatorship, 1750-1917". European Journal of Political Theory (İngilizce). 4 (3): 221–248. doi:10.1177/1474885105052703. ISSN 1474-8851. 
  65. ^ Chapman, Charles E. (1932). "The Age of the Caudillos: A Chapter in Hispanic American History". The Hispanic American Historical Review. 12 (3): 281–300. doi:10.2307/2506672. ISSN 0018-2168. JSTOR 2506672. 
  66. ^ Orlow, Dietrich (2009), "Europe Will be a Fascist Europe: July 1934–May 1936", The Lure of Fascism in Western Europe: German Nazis, Dutch and French Fascists, 1933–1939 (İngilizce), Palgrave Macmillan US, s. 62, doi:10.1057/9780230617926_4, ISBN 978-0-230-61792-6, erişim tarihi: 2022-12-19 
  67. ^ Lee 2016, s. 1.
  68. ^ Lee 2016, s. 5.
  69. ^ a b c Besier, Gerhard; Stokłosa, Katarzyna (2014-01-03). European Dictatorships: A Comparative History of the Twentieth Century (İngilizce). Cambridge Scholars Publishing. ss. 1–4. ISBN 978-1-4438-5521-1. 
  70. ^ Lee 2016, ss. 34–36.
  71. ^ Lee 2016, ss. 48–50.
  72. ^ Lee 2016, ss. 59–60.
  73. ^ MacDonald, Stephen C. (1988). "Crisis, War, and Revolution in Europe, 1917–23". Schmitt, Hans A. (Ed.). Neutral Europe Between War and Revolution, 1917-23 (İngilizce). University of Virginia Press. s. 238. ISBN 978-0-8139-1153-3. 
  74. ^ Fuentes Codera, Maximiliano (2019). Saz, Ismael; Box, Zira; Morant, Toni; Sanz, Julián (Ed.). Reactionary Nationalists, Fascists and Dictatorships in the Twentieth Century (İngilizce). Springer. ss. 67–68. doi:10.1007/978-3-030-22411-0. ISBN 978-3-030-22411-0. 
  75. ^ De Grand, Alexander J. (1995). Fascist Italy and Nazi Germany: The 'Fascist' Style of Rule. Routledge. s. 11. doi:10.4324/9780203320761. ISBN 9780203320761. 
  76. ^ Lee 2016, ss. 114–115.
  77. ^ Lee 2016, ss. 122–124.
  78. ^ Lee 2016, ss. 186–188.
  79. ^ Lee 2016, ss. 178–179.
  80. ^ Gildea, Robert; Wieviorka, Olivier; Warring, Anette (2006-06-01). Surviving Hitler and Mussolini: Daily Life in Occupied Europe (İngilizce). Berg. s. 1. ISBN 978-1-84788-224-0. 
  81. ^ Galván 2012, s. 7.
  82. ^ a b Costa Pinto, António (2020). Iordachi, Constantin; Kallis, Aristotle (Ed.). Beyond the Fascist Century (İngilizce). Springer. ss. 235–240. doi:10.1007/978-3-030-46831-6. ISBN 978-3-030-46831-6. 
  83. ^ Ottaway, Marina S. (1987). Ergas, Zaki (Ed.). The African State in Transition. doi:10.1007/978-1-349-18886-4_8. ISBN 9780333415665. 
  84. ^ McGowan, Patrick J. (2003). "African military coups d'état, 1956–2001: frequency, trends and distribution". The Journal of Modern African Studies (İngilizce). 41 (3): 339–370. doi:10.1017/S0022278X0300435X. ISSN 1469-7777. 
  85. ^ Decalo, Samuel (1985). "African Personal Dictatorships". The Journal of Modern African Studies (İngilizce). 23 (2): 209–210. doi:10.1017/S0022278X0000015X. ISSN 1469-7777. 
  86. ^ Mitter, Rana (2013-01-01). "China and the Cold War". Immerman, Richard H; Goedde, Petra (Ed.). The Oxford Handbook of the Cold War (İngilizce). ss. 124–140. doi:10.1093/oxfordhb/9780199236961.013.0008. ISBN 978-0199236961. 
  87. ^ Shirk, Susan L. (1990-09-01). ""Playing to the Provinces:" Deng Xiaoping's political strategy of economic reform". Studies in Comparative Communism (İngilizce). 23 (3): 227–258. doi:10.1016/0039-3592(90)90010-J. ISSN 0039-3592. 
  88. ^ Stevens, Quentin; de Seta, Gabriele (2020-07-03). "Must Zhongzheng fall?". City. 24 (3–4): 627–641. doi:10.1080/13604813.2020.1784593. ISSN 1360-4813. 
  89. ^ Lau, Albert (2012-07-26). Southeast Asia and the Cold War (İngilizce). Routledge. ss. 2–3. ISBN 978-1-136-29988-9. 
  90. ^ Kim, Quee-Young (1996-06-01). "From Protest to Change of Regime: The 4–19 Revolt and The Fall of the Rhee Regime in South Korea*". Social Forces. 74 (4): 1179–1208. doi:10.1093/sf/74.4.1179. ISSN 0037-7732. 
  91. ^ Wintrobe, Ronald (2013-12-01). "North Korea as a Military Dictatorship". Peace Economics, Peace Science and Public Policy (İngilizce). 19 (3): 459–471. doi:10.1515/peps-2013-0036. ISSN 1554-8597. 
  92. ^ a b Yaqub, Salim (2013-01-01). "The Cold War and the Middle East". Immerman, Richard H; Goedde, Petra (Ed.). The Oxford Handbook of the Cold War (İngilizce). ss. 246–264. doi:10.1093/oxfordhb/9780199236961.013.0015. ISBN 978-0199236961. 
  93. ^ Be'eri, Eliezer (1982-01-01). "The waning of the military coup in Arab politics". Middle Eastern Studies. 18 (1): 69–128. doi:10.1080/00263208208700496. ISSN 0026-3206. 
  94. ^ Iordachi, Constantin; Apor, Péter (2013-01-01). "Introduction: Studying Communist Dictatorships: From Comparative to Transnational History". East Central Europe (İngilizce). 40 (1–2): 1–35. doi:10.1163/18763308-04001016. ISSN 1876-3308. 
  95. ^ Staar 1982, ss. 1–2.
  96. ^ a b Schöpflin, George (1990-01-01). "The end of communism in Eastern Europe". International Affairs. 66 (1): 3–16. doi:10.2307/2622187. ISSN 0020-5850. JSTOR 2622187. 
  97. ^ Dix, Robert H. (1994). "Military Coups and Military Rule in Latin America". Armed Forces & Society (İngilizce). 20 (3): 439–456. doi:10.1177/0095327X9402000307. ISSN 0095-327X. 
  98. ^ Thomas, Hugh (1987). "Cuba: The United States and Batista, 1952-58". World Affairs. 149 (4): 169–175. 
  99. ^ "Operation Condor Haunts Bolivian President Hugo Banzer". NotiSur. University of New Mexico. 1999-03-19. ISSN 1060-4189. 
  100. ^ a b Guriev, Sergei; Treisman, Daniel (2022). "Fear and Spin". Spin Dictators: The Changing Face of Tyranny in the 21st Century. Princeton University Press. ss. 3–29. ISBN 9780691211411. 
  101. ^ Kendall-Taylor, Andrea; Frantz, Erica; Wright, Joseph (2022-10-27). "The Digital Dictators" (İngilizce). ISSN 0015-7120. Erişim tarihi: 2022-12-24. 
  102. ^ Robertson, Graeme; Greene, Samuel (2017). "The Kremlin Emboldened: How Putin Wins Support". Journal of Democracy. 28 (4): 86–100. doi:10.1353/jod.2017.0069. ISSN 1086-3214. 
  103. ^ Kotkin, Stephen (2015). "The Resistible Rise of Vladimir Putin: Russia's Nightmare Dressed Like a Daydream". Foreign Affairs. 94 (2): 140–153. ISSN 0015-7120. JSTOR 24483492. 
  104. ^ Pettypiece, Shannon (2022-04-12). "Biden suggests Putin is a 'dictator' who has committed 'genocide half a world away'". CNBC. Erişim tarihi: 2022-07-31. 
  105. ^ Rutland, Peter (2006). "Belarus: The last dictator". The Analyst - Central and Eastern European Review - English Edition (English) (4): 59–70. ISSN 1787-0364. 
  106. ^ Brel-Fournier, Yuliya; Morrison, Minion K.C. (2021). "The Predicament of Europe's 'Last Dictator'". International Area Studies Review (İngilizce). 24 (3): 169–192. doi:10.1177/22338659211018326. ISSN 2233-8659. 
  107. ^ Mainwaring, Scott; Pérez-Liñán, Aníbal (2013). Democracies and Dictatorships in Latin America: Emergence, Survival, and Fall (İngilizce). Cambridge University Press. s. 244. ISBN 978-0-521-19001-5. 
  108. ^ Rumer, Boris Z. (2005). Central Asia at the End of the Transition (İngilizce). M.E. Sharpe. ss. 3–4. ISBN 978-0-7656-1576-3. 
  109. ^ Angrist, Michele Penner (2010). Politics & Society in the Contemporary Middle East (İngilizce). Lynne Rienner Publishers. ss. 6–7. ISBN 978-1-58826-717-7. 
  110. ^ William Roberts Clark; Matt Golder; Sona N Golder (23 March 2012). "5. Democracy and Dictatorship: Conceptualization and Measurement". Principles of Comparative Politics. CQ Press. ISBN 978-1-60871-679-1. 
  111. ^ "Democracy and Dictatorship: Conceptualization and Measurement". cqpress.com. 2017-08-17. 
  112. ^ Møller, Jørgen; Skaaning, Svend-Erik (2012). Requisites of Democracy: Conceptualization, Measurement, and Explanation. Routledge. ss. 78–. ISBN 978-1-136-66584-4. 
  113. ^ Clark, William Roberts; Golder, Matt; Golder, Sona Nadenichek (2009). Principles of comparative politics. CQ Press. ISBN 978-0-87289-289-7. 
  114. ^ Divergent Incentives for Dictators: Domestic Institutions and (International Promises Not to) Torture Appendix "Unlike substantive measures of democracy (e.g., Polity IV and Freedom House), the binary conceptualization of democracy most recently described by Cheibub, Gandhi and Vree-land (2010) focuses on one institution—elections—to distinguish between dictatorships and democracies. Using a minimalist measure of democracy rather than a substantive one better allows for the isolation of causal mechanisms (Cheibub, Gandhi and Vreeland, 2010, 73) linking regime type to human rights outcomes."
  115. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 129.
  116. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 130–131.
  117. ^ Gandhi, Jennifer; Przeworski, Adam (2006). "Cooperation, Cooptation, and Rebellion Under Dictatorships". Economics and Politics (İngilizce). 18 (1): 1–26. doi:10.1111/j.1468-0343.2006.00160.x. ISSN 0954-1985. 
  118. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 55–58.
  119. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 61–62.
  120. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 63.
  121. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 64.
  122. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 65.
  123. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 66.
  124. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, ss. 206–207.
  125. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 144–145.
  126. ^ Wright, Joseph (2009). "How Foreign Aid Can Foster Democratization in Authoritarian Regimes". American Journal of Political Science (İngilizce). 53 (3): 552–571. doi:10.1111/j.1540-5907.2009.00386.x. 
  127. ^ Crespo Cuaresma, Jesus; Oberhofer, Harald; Raschky, Paul A. (September 2011). "Oil and the duration of dictatorships". Public Choice. 148 (3–4): 505–530. doi:10.1007/s11127-010-9671-0. 
  128. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 67–68.
  129. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 69–70.
  130. ^ Ezrow & Frantz 2011, s. 69.
  131. ^ Ezrow & Frantz 2011, ss. 71–74.
  132. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, s. 137.
  133. ^ a b Geddes, Wright & Frantz 2018, s. 138.
  134. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, ss. 138–140.
  135. ^ Geddes, Wright & Frantz 2018, s. 154.
  136. ^ a b Geddes, Wright & Frantz 2018, s. 155.
  137. ^ Conrad, Courtenay R.; Conrad, Justin; Young, Joseph K. (2014). "Tyrants and Terrorism: Why Some Autocrats are Terrorized While Others are Not". International Studies Quarterly (İngilizce). 58 (3): 539–549. doi:10.1111/isqu.12120. 

Bilbiyografya

Daha fazlası için

Ayrıca bakınız