Kullanıcı:Edharris7/Birinci Triumvirlik

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Soldan sağa: Sezar, Crassus ve Pompey

Birinci Triumvirlik (MÖ 60-53), Roma Cumhuriyeti'nin son yıllarına doğru, önde gelen üç politikacı, Gaius Julius Caesar, Gnaeus Pompeius Magnus ve Marcus Licinius Crassus arasında oluşan gayri resmi ittifak.

Roma Cumhuriyeti anayasası, bir kişinin diğerleri üzerinde hakimiyet kurmasını ve bir monarşi yaratmasını önlemek için tasarlanmış karmaşık bir fren ve dengeler mekanizmasıydı. Bu anayasal engelleri aşmak için Sezar, Pompey ve Crassus, birbirlerine yardım etmek için kendi nüfuzlarını kullanmayı taahhüt ettikleri gizli bir ittifak kurdular. Goldsworthy'ye göre, "aynı siyasi ideallere ve hırslara sahip olanların birliği" değil, "herkesin kendi kişisel çıkarlarının peşinde olduğu bir ittifak"tı.

Gaius Marius'un yeğeni olarak Sezar, sosyal reformlar için ısrarlı olan populares kliği ile yakın ilişkilere sahipti. Ayrıca, Roma dinindeki en yüksek makam olan pontifex maximus unvanına sahipti ve siyaseti önemli ölçüde etkileyebiliyordu (özellikle kuşların hareketlerinin takip edilerek yorumlanması (kuş falı) yoluyla). Pompey, Sertorius (MÖ 80-72), Mithridates (MÖ 73-63) ve Kilikya korsanlarını (MÖ 66) savaşlarda yenilgiye uğratmış, zamanının en büyük askeri lideriydi. Crassus ise Spartaküs'e karşı savaş kazanmasına rağmen (MÖ 73-71), daha çok yoğun arazi spekülasyonu yoluyla elde ettiği muhteşem servetiyle tanınıyordu. Hem Pompey hem de Crassus ayrıca geniş patronaj ağlarına sahipti. İttifak, Pompey'in MÖ 59'da Sezar'ın kızı Julia ile evlenmesiyle pekiştirildi. İttifak sayesinde Sezar, Galya ve İlirya üzerinde beş yıl boyunca olağanüstü bir hakimiyet kurma şansına sahip oldu ki bu, Galya'yı fethine başlayabilmesi için kendisine büyük bir imkân yarattı. MÖ 56 yılında, Triumvirlik, Lucca Konferansı'nda yeniden düzenlendi. Triumvirler Roma eyaletlerini aralarında paylaşmada anlaştılar. Pompey Hispania'yı, Crassus Suriye'yi alırken, Sezar Galya'yı beş yıl daha elinde tutacaktı. Crassus, Sezar'ın Galya'daki zaferleriyle yarışırcasına Partlara karşı bir sefere çıktı, ancak MÖ 53'te feci şekilde kaybedilen Carrhae Muharebesinde öldürüldü.

Crassus'un ölümü Triumvirliği sona erdirdi ve Julia'nın MÖ 54'te ölümünden sonra zaten araları bozulmuş olan Sezar ve Pompey'i karşı karşıya bıraktı. Pompey, populares'e muhalif, muhafazakar klik olan optimates'in yanında yer aldı ve senatoda Sezar'la bilfiil mücadele etti. MÖ 49 yılında, Galya'nın fethi tamamlandığında, Sezar lejyonlarını serbest bırakmayı reddetti ve bunun yerine ordusuyla Rubicon'u geçerek İtalya'yı kuzeyden işgal etti. Bu olayın sebep olduğu iç savaşta, Sezar, MÖ 48'de Pharsalus Muharebesinde Pompey'e karşı zafer kazandı. Pompey, yenilgi sonrasında kaçtığı Ptolemaios Krallığında suikaste uğradı. Roma'ya döndükten sonra, MÖ 44 yılında, Sezar senatoda suikasta uğradı. Ertesi yıl, Sezar'ın evlatlığı Octavianus, Marcus Antonius ve Marcus Aemilius Lepidus ile bir araya gelerek İkinci Triumvirliği kurdu.

Arka plan[değiştir | kaynağı değiştir]

Bu ittifakın ortaya çıkmasının arka planında, Geç Cumhuriyet'in iki siyasi fraksiyonu olan optimates ve populares arasındaki sürtüşmeler vardı. Populares, pleblerden (asil olmayan halk, nüfusun çoğunluğu) destek almaktaydı. Dolayısıyla kentli yoksulların sorunlarını ele alan politikaları benimsediler ve özellikle toprağı olmayan yoksullara toprak verilmesi ve borçların hafifletilmesi gibi halka yardımcı olacak reformları benimsediler. Aynı zamanda, aristokrasinin Roma siyaseti üzerinde senato aracılığıyla sahip olduğu güce de kafa tuttular. Optimates, soyluları tercih eden ve aynı zamanda plebler tribünü (pleblerin temsilcileri) ve pleb konseyinin(Concilium plebis) gücünü sınırlamak ve Senato'yu güçlendirmek isteyen, reform karşıtı muhafazakar bir fraksiyondu. Sezar, populares'in önde gelen isimlerinden biriydi. Sezar'ın Pompey ve Crassus ile ittifak arayışına girmesine yol açan sürecin kökeni, üç yıl önce, MÖ 63'te Marcus Tullius Cicero'nun iki konsülden biri olduğu sırada meydana gelen İkinci Catilina komplosuna kadar uzanmaktaydı.

Marcus Tullius Cicero'nun (yaklaşık 60 yaşında), İspanya Ulusal Arkeoloji Müzesi'nde bulunan büstü.

MÖ 66'da komplonun lideri Catilina konsüllüğe adaylığını koymuş ancak şantajla suçlanmış, adaylığını çok geç açıkladığı için de adaylığı reddedilmişti. [1] MÖ 65 yılında, MÖ 81'de siyasi muhaliflerinin çoğunu devlet düşmanı ilan eden Lucius Cornelius Sulla'nın diktatörlüğü sırasında cinayetleri işleyen diğer adamlarla birlikte, yargılandı. [2] Birçok önemli kişinin desteğini aldı ve rüşvetle beraat etti. [3] [4] MÖ 63'te Catilina yeniden konsüllüğe aday oldu. Kendisini borçluların savunucusu olarak öne çıkardı. [5] [6] Catilina tekrar yenildi ve konsüllüğe Marcus Tullius Cicero ve Gaius Antonius Hybrida seçildi. Bir grup aristokrat ve muhalif eski askerle birlikte, saygınlığını (dignitas) korumanın bir yolu olarak bir darbe planladı. [7] Komploculardan biri olan Gaius Manlius, Etruria'da bir ordu topladı ve İtalya'nın çeşitli yerlerinde halk ayaklanmaları organize edildi. Catilina, Roma'da yapılacak kundaklamaları ve senatörlerin öldürülmesini içeren komploya liderlik edecekti. Daha sonra Roma'ya yürüyen Manlius'a katılacaktı. Plan, Cicero'nun öldürülmesiyle başlayacaktı. Cicero bunun farkına vardı, komployu ifşa etti ve beş komplocunun tutuklanması için kanıtlar ortaya koydu. Senato'nun nihai kararnamesinin (Senato'nun olağanüstü hallerde çıkardığı bir kararname) desteğiyle komplocuları yargısız infaz ettirdi . [8] [9] Bu, tutuklanan kişilerin diğer komplocular tarafından kurtarılabileceğinden korkulduğu için yapıldı. Sezar bu önleme karşı çıktı. Catilina bunu duyduğunda, kuzey İtalya'ya kaçma niyetiyle Pistoia'da güçlerinin başına geçti. Savaşa girdi ve mağlup oldu. [10]

Yerinde infazlar daha fazla şiddeti önlemek için, en doğru yol olmasa da, başvurulan bir çareydi. Bununla birlikte, Roma vatandaşlarının yaşamı ve ölümü üzerinde senatoya eşi görülmemiş bir güç ihsan eden bu önlem, optimates için geri tepti. Bazıları tarafından yargılanma hakkının ihlali olarak görüldü ve baskıcı yönetim suçlamasına yol açtı. Populares'e ise, siyasette ve Senato'nun prestijinde aristokrasinin hakim olması gerektiği görüşüne meydan okumak için malzeme verdi. Cicero'nun Senato'nun üstünlüğü lehindeki konuşmaları işleri daha da kötüleştirdi. MÖ 63'te Sezar'ın desteklediği pleb tribünleri Quintus Caecilius Metellus Nepos Iunior ve Calpurnius Bestia, yargılanmaya çok yaklaşan Cicero'yu sert bir şekilde eleştirdiler. Senato aleyhinde de, halk önünde yargılanmadan hiçbir vatandaşı mahkum etme hakkı olmadığı gerekçesiyle eleştiriler yapıldı. [11] Bir praetor olan Sezar, önde gelen bir optimate olan Catullus'un Jüpiter tapınağını restore etme işinden alınmasını ve işin Pompey'e verilmesini önerdi. Metellus Nepos, Pompey'i düzeni sağlamak için İtalya'ya geri çağırmak için bir tasarı sundu. Pompey doğuda Üçüncü Mithridatis Savaşı'nın (MÖ 73-63) son aşamasına komuta ediyordu. Bir pleb tribünü ve aynı zamanda sadık bir optimate olan Genç Cato Nepos'a şiddetle karşı çıktı. Anlaşmazlık şiddete doğru yöneldi. Nepos bazı adamlarını silahlandırmıştı. Plutarch'a göre, Senato Nepos'u görevden almak için nihai bir kararname çıkarma niyetini açıkladı, ancak Cato buna karşı çıktı. [12] Nepos, bir pleb tribünü olarak şehirden ayrılma hakkı olmamasına rağmen, Pompey'i olaylar hakkında bilgilendirmek için Asya'ya gitti. [13] Tatum, pleb tribünlerine izin verilmemesine rağmen Nepos'un şehri terk etmesinin 'Senato'nun tribünlüğü ihlal ettiğini gösteren bir işaret' olduğunu savundu. [14] Sezar da Pompey'in acil durumla ilgilenmesi için geri çağrılması için bir önerge sundu. Suetonius, Sezar'ın nihai bir kararname ile askıya alındığını yazdı. İlk başta Sezar geri çekilmeyi reddetti, ancak bazı kişilerin kendisini silah zoruyla mecbur etmeye hazır olduğunu duyunca evine çekildi. Ertesi gün halk onun görevine iade edilmesi lehine gösteri yaptı ve isyan çıkardı, ancak Sezar onları kontrol altında tuttu. Senato Sezar'a açıkça teşekkür etti, kararnameyi iptal etti ve göreve iade etti. [15] Sezar ve Nepos'un eylemleri, Cicero ve Senato tarafından yasadışı eylemler yapıldığı suçlamalarını yoğunlaştırırken, Pompey'e karşı bir dostluk jesti olarak görüldü ve bu da Pompey destekçilerinin sempatisini kazandı. Sezar ve Nepos, Senato'yu Pompey'in rakibi rolünü oynamaya ve baskıcı bir nihai kararnameye başvurmaya zorlayarak onu daha fazla tiranlık suçlamalarına maruz bırakmayı amaçladı. Kamuoyu, halkın özgürlüğüne yönelik tehditlere karşı duyarlıydı ve Cicero'nun durumu kötüleşti. [16]

Pompey, Venedik Ulusal Arkeoloji Müzesi, İtalya

[[Kategori:MÖ 1. yüzyılda Roma Cumhuriyeti]] [[Kategori:MÖ 50'ler]] [[Kategori:Jül Sezar]]

  1. ^ Sallust, The War with Catiline, 18.3
  2. ^ Cassius Dio, The Roman History, 10.3
  3. ^ Cicero, Pro Caelio IV
  4. ^ Cicero, Commentariolum Petitionis, 3
  5. ^ Tatum, J. W., The final Crisis (69–44), p.195
  6. ^ Sallust, The War with Catiline, 24.3
  7. ^ In a letter to Catullus, Catiline wrote: "I have pursued a course of action that offers hope of preserving of what remains of my prestige (dignitas)" Sallust, The War with Catiline, 35.4
  8. ^ Senatus consultum ultimum in modern terminology, senatus consultum de res publica defendenda, (decree of the Senate about defending the Republic) in the terminology used by the Romans.
  9. ^ Tatum, J. W., The final Crisis (69–44), p.195-6
  10. ^ Sallust, The War with Catiline,20–61
  11. ^ Cassius Dio, Roman History, 37.42
  12. ^ Plutarch, Parallel Lives, The life of Cato the younger, 27–29.1–2
  13. ^ Cassius Dio, Roman History, 37.43
  14. ^ Tatum, J. W., The final Crisis (69–44), p.198
  15. ^ Suetonius, The Twelve Caesars, Julius Caesar, 16
  16. ^ Mitchell, T. N., Cicero, Pompey, and the Rise of the First Triumvirate, Traditio, Vol. 29 (1973), pp. 3–7