Yusuf el-Azma
Yusuf el-Azma یوسف العظمة | |
---|---|
![]() | |
1920'de Savaş Bakanı olarak el-Azma | |
Suriye savaş bakanı ve Suriye genelkurmay başkanı | |
Görev süresi Ocak 1920 - 24 Temmuz 1920 | |
Hükümdar | I. Faysal |
Başbakan | Haşim el-Etâsî |
Yerine geldiği | Makam oluşturuldu (savaş bakanı) Yasin el-Haşimi (genelkurmay başkanı) |
Yerine gelen | Makamlar kaldırıldı |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | 1883 Şam, Osmanlı Suriyesi, Osmanlı İmparatorluğu |
Ölüm | 24 Temmuz 1920 (36-37 yaşlarında) Meyselun, Suriye Arap Krallığı |
Partisi | El-Fetat |
Çocuk(lar) | Leyla |
Bitirdiği okul | Kara Harp Okulu |
Askerî hizmeti | |
Bağlılığı | ![]() ![]() |
Branşı | Osmanlı Ordusu (1909-1918) Arap Ordusu (1920) |
Hizmet yılları | 1909-18 1920 |
Çatışma/savaşları | I. Dünya Savaşı |
Yusuf el-Azma (Arapça: يوسف العظمة; d. 1883 - 24 Temmuz 1920) Rıza er-Rikabi ve Haşim el-Etasi hükûmetlerinde Suriye savaş bakanı ve Kral I. Faysal döneminde Arap Ordusu genelkurmay başkanıydı. Ocak 1920'den Meyselun Muharebesi sırasında Fransız istilasına karşı Suriye kuvvetlerine komuta ederken ölümüne kadar savaş bakanı olarak görev yaptı.
El-Azma, Şamlı zengin toprak sahibi bir aileden geliyordu. Osmanlı Ordusunda subay oldu ve I. Dünya Savaşı'nda birçok cephede savaştı. Yenilen Osmanlılar, Şam'dan çekildikten sonra el-Azma, Arap İsyanı'nın lideri Emir Faysal'a hizmet etti ve Ocak 1920'de Şam'da Arap hükûmetinin kurulmasının ardından savaş bakanı olarak atandı. Yeni kurulmakta olan Suriye Arap Ordusunu inşa etmekle görevlendirildi. Bu arada ülke, Faysal hükûmetini tanımayan Fransa'nın mandater bölgesi olarak belirlenmişti. El-Azma, Fransız yönetimine en yüksek sesle karşı çıkanlar arasındaydı ve Fransız birlikleri Lübnan'dan Şam'a doğru ilerlerken onlara karşı koymakla görevlendirildi. Sivil gönüllüler, eski Osmanlı subayları ve Bedevi süvarilerden oluşan karışık bir orduya liderlik eden el-Azma, Meyselun Geçidi'nde Fransızlarla çatışmaya girdi ancak çatışmada öldürüldü ve askerleri dağıldı, bu da Fransızların 25 Temmuz 1920'de Şam'ı işgal etmesine olanak sağladı. Ordusu yenilgiye uğramış olsa da el-Azma, Fransızların açık askeri üstünlüğüne rağmen onlarla yüzleşmekteki ısrarı ve ardından gelen savaşta nihai ölümü nedeniyle Suriye'de ulusal bir kahraman haline geldi.
Erken yaşam ve aile[değiştir | kaynağı değiştir]
El-Azma, 1883 yılında Türkmen kökenli, önde gelen tüccar ve toprak sahibi Şamlı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.[1][2] Ailesinin üyeleri Osmanlı Suriye müesses nizamının bir parçasını oluşturuyordu;[2] el-Azma'nın kardeşi Aziz Bey kaymakam olarak görev yaparken, el-Azma'nın yeğeni Nebih Bey de dahil olmak üzere birçok akrabası Osmanlı subayıydı.[2][3] El-Azma bir Türk kadınla evliydi ve bu evlilikten Leyla adında bir kızı vardı. El-Azma öldüğünde küçük bir çocuk olan Leyla, İstanbullu bir Türk tüccar olan Cevad Asar'la evlendi ve ondan Celal adında bir oğlu oldu.[4][5] El-Azma ailesinin Suriye'deki pek çok üyesi daha sonra manda yönetimi sonrası Suriye'de banker, toprak sahibi ve tüccar oldu ve bir üyesi, Beşir el-Azma, 1962 yılında Suriye başbakanı olarak görev yaptı.[3]
Osmanlı askeri kariyeri[değiştir | kaynağı değiştir]

El-Azma 1906 yılında İstanbul'daki Osmanlı Harp Okulundan mezun oldu ve İttihat ve Terakki Cemiyetinin bir üyesiydi.[6] Mezun olduktan sonra 1909'da İstanbul'a dönene kadar Almanya'da ek askeri eğitim aldı.[1][6] Buradan Mısır'ın başkenti Kahire'ye askeri ataşe olarak atandı.[1] El-Azma, 1914 yılında I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Ordusunun 25. Piyade Tümeninin komutanıydı.[1] Savaşın ilerleyen dönemlerinde İstanbul'da Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın yardımcısı olarak görevlendirildi.[1]
Savaşın sonuna doğru el-Azma, tarihçi Phillip S. Khoury'ye[7] göre İstanbul merkezli Birinci Osmanlı Ordusunun kurmay başkanlığına, tarihçi Ruth Roded'e[3] göre ise Kafkasya'daki Osmanlı ordusunun kurmay başkanlığına atandı. Tarihçi Michael Provence'a göre, el-Azma'nın bu görevinden kısa bir süre sonra 1916'da Mekke Şerifi Hüseyin tarafından Osmanlılara karşı başlatılan Arap İsyanı'na katıldığına "yaygın olarak inanılmaktadır", ancak "aslında Ekim 1918'e kadar madalyalı bir Osmanlı cephe subayı olarak görev yapmıştır".[6] O ay Şam, Hüseyin'in oğlu Emir Faysal liderliğindeki İngiliz destekli Şerif Ordusu tarafından ele geçirildi.[1] El-Azma daha sonra Şam'a geri döndü.[1] Ne zaman kurulduğu belli olmasa da 1911'de kurulan Arap milliyetçisi gizli bir cemiyet olan el-Fetata katıldı[8] ve Emir Faysal'ın özel kethüdası oldu.[1] İmparatorluk'un Arap topraklarında görev yapan ve neredeyse tamamı mütevazı bir aileden gelen diğer eski Osmanlı subaylarının aksine, el-Azma kentli üst sınıftan geliyordu.[9] Ocak 1919'da Faysal, el-Azma'yı Şam'ın Beyrut'taki askeri delegesi olarak atadı.[1]
Savaş bakanı[değiştir | kaynağı değiştir]
Atanma[değiştir | kaynağı değiştir]

Başbakan Rıza er-Rikabi'nin hükûmetinde el-Azma savaş bakanlığına terfi etti ve 26 Ocak 1920'de Emir Faysal tarafından, İngiliz kuvvetleri tarafından tutuklanarak Filistin'de gözaltında tutulan Yasin el-Haşimi'nin yerine genelkurmay başkanı olarak atandı.[10] Provence'a göre, aylar önce Arap İsyanı'na karşı savaşmış olmasına rağmen, el-Azma'nın Şamlı kökleri ve yerel ve madalyalı bir Osmanlı savaş generali olarak ünü onu "savaş bakanı için bariz bir seçim" haline getirdi.[9] Tarihçi Sami Moubayed'e göre, el-Azma görevde olduğu süre boyunca günümüz Suriye Ordusunun temellerini ve hiyerarşisini oluşturdu.[1] Osmanlı Ordusunun Suriye'de bıraktığı silah ve mühimmatı topladı, yeni silahlar için fon sağladı ve 1920 ortalarında, çoğunluğu Bedevi gönüllülerden ve eski Osmanlı subaylarından oluşan yaklaşık 10.000 kişilik bir askerî güç oluşturdu.[1]
Fransız Mandası'na muhalefet[değiştir | kaynağı değiştir]
Faysal, Mart 1920'de Suriye Arap Krallığı'nı ilan etti. Ancak Birleşik Krallık ve Fransa arasında 1916 yılında imzalanan gizli Sykes-Picot Anlaşması'nda iki güç Osmanlı'nın Arap topraklarının kendi aralarında paylaşılmasını müzakere etti ve Milletler Cemiyeti Nisan 1920'de Fransa'ya Suriye üzerinde bir manda kurma yetkisi verdi. Daha sonra Suriye hükûmetinde iki ana kamp ortaya çıktı; azınlık fraksiyonu Arap kuvvetleri üzerindeki askeri üstünlüğü nedeniyle (özellikle İngilizler Kral Faysal'a verdikleri desteği geri çektiklerinden beri) Fransa ile uzlaşmayı tercih ederken, çoğunluk fraksiyonu Fransız yönetimini her şekilde reddetti. Er-Rikabi azınlık grubuna liderlik ederken, çoğunluk kampı el-Azma tarafından yönetiliyor ve diğer genç eski Osmanlı subayları tarafından destekleniyordu.[11][12] Dışişleri Bakanı Abdurrahman Şahbandar da dahil olmak üzere Suriye hükûmetinin çoğu el-Azma'nın grubunu destekledi.[11]
General Henri Gouraud komutasındaki Fransız kuvvetleri 18 Kasım 1919'da Beyrut'a çıkarma yaptı. Gouraud, tüm Suriye'yi Fransız kontrolü altına almaya kararlıydı ve Fransız kuvvetlerinin derhal Beyrut ile Şam arasındaki Bekaa Vadisi'ne konuşlandırılmasını talep etti.[13] Kral Faysal'ın isteklerine rağmen, temsilcisi Nuri es-Said Fransızların konuşlanmasını kabul etti.[13] Ancak bir Fransız subayının Fransız varlığına karşı çıkan Şii Müslüman isyancılar tarafından saldırıya uğraması üzerine Gouraud, es-Said ile yaptığı anlaşmayı ihlal ederek büyük Baalbek kasabasını işgal etti.[13] Fransızların Suriye sahili ve Bekaa Vadisi boyunca konuşlanması Suriye genelinde huzursuzluğa katkıda bulundu ve el-Azma'nın kampı ile Fransızlarla uzlaşma arayanlar arasındaki siyasi bölünmeleri keskinleştirdi.[13]
Kuzey Suriye'de, Fransız varlığına tepki olarak Salih el-Ali liderliğinde bir Nusayri isyanı ve Halep bölgesinde İbrahim Hananu liderliğinde bir isyan başladı. 10 Aralık 1919'da Başbakan Rikabi, milliyetçilerin ve halkın baskısı yüzünden istifa etti.[13] İsyanlar, Mustafa Kemal'in Anadolu'daki isyancılarından ve Faysal hükûmetinden askeri destek aldı.[9] Haziran 1920'de el-Azma, yeni kurulan Arap Ordusuna daha fazla asker toplamak ve Anadolu'daki isyanla bağlantı kurmak için Kuzey Suriye'yi gezdi.[9][14] El-Azma, özellikle Halep'te askere alma kampanyasına karşı bir direnç hissetti ama bir miktar asker toplamayı başardı.[14] Fransız kuvvetleri daha sonra Temmuz 1920 başlarında kuzey Suriye'nin bazı bölgelerini işgal etti.[13]
13 Temmuz'da el-Azma, Suriye Ulusal Kongresinde basına sansür, askeri kullanım için sivil araçlara el koyma yetkisi ve ülke genelindeki milislere orduyu destekleme çağrısı da dahil olmak üzere acil önlemler ilan etti.[15] Kemal'in Türkiye'de Fransızlara karşı elde ettiği başarılardan ilham alan el-Azma, Suriye'de Kemal'in yolundan gitmeye çalıştı. Bu arada el-Haşimi Filistin'den ülkeye dönmüş ve el-Azma'nın birliklerini teftiş etmekle görevlendirilmişti.[15] Arap Ordusunun Fransız Ordusuna karşı ciddi bir çatışma için hazırlıksız ve yetersiz donanıma sahip olduğu sonucuna vardı.[15] Kral Faysal'ın savaş kabinesinin bir toplantısında el-Azma, el-Haşimi'nin vardığı sonuçlara gözle görülür bir şekilde sinirlenmişti.[15] Her şeye rağmen, mühimmat eksikliğinin her askere tüfekleri için sadece 270 mermi ve her topçuya da sadece sekiz mermi verilebileceği anlamına geldiği bilgisini aldığında ordunun tehlikeli bir durumda olduğunu kabul etti.[15] Buna rağmen toplantıdaki tüm subaylar savaşmaya hazır olduklarını beyan ettiler. Provence'a göre hem el-Azma hem de el-Haşimi "Faysal'ın askeri çatışmayı ciddi bir şekilde düşünmeyi ve hazırlanmayı reddetmesiyle daha da zorlaşan savunmayı organize etme konusunda imkansız bir görevle karşı karşıya olduklarından acı bir şekilde şikayet ettiler".[16] Fransa'ya karşı mücadelede her iki subay da Kemal'in Anadolu isyanı modelini uygulamaya çalışırken, Faysal eski İngiliz müttefiklerinin müdahalesini boşuna aramaya devam etti.[16]
14 Temmuz'da Fransa, Suriye hükûmetine ordusunu dağıtması ve Fransız kontrolüne boyun eğmesi için bir ültimatom verdi.[1] 18 Temmuz'da Kral Faysal ve Suriye kabinesi bir araya geldi ve el-Azma dışındaki tüm bakanlar Fransızlarla savaşa girmeme konusunda anlaştılar.[17] Kral Faysal'ın kabinenin kararını onaylamasının ardından el-Azma birliklerini Encer'den, Bekaa Vadisi'ne doğudan bakan tepelerden ve Beyrut-Şam yolundan geri çekti.[17] 20 Temmuz'da, ültimatomun bitiş tarihinden altı saat önce, Kral Faysal Şam'daki Fransız irtibat bürosuna Gouraud'nun şartlarını kabul ettiğini bildirdi.[18] Ancak belirsiz nedenlerden dolayı Faysal'ın bildirimi 21 Temmuz'a kadar Gouraud'ya ulaşmadı.[18] Fransızların niyetlerinden şüphelenen kaynaklar, onları Gouraud'ya Şam'a ilerlemek için meşru bir mazeret vermek amacıyla bildirimin iletilmesini kasıtlı olarak geciktirmekle suçladılar.[18] Ancak Fransız sabotajına dair herhangi bir kanıt ya da belirti ortaya çıkmamıştır.[18] Faysal'ın Fransızlara boyun eğdiği ve Şam'daki Arap Ordusu kışlalarını dağıttığı haberi halka ulaştığında öfke patlak verdi.[17] Kral Faysal'ın kararına kızan askerlerin ve halkın isyanı Emir Zeyd tarafından şiddetle bastırıldı ve yaklaşık 200 kişinin öldü.[19] El-Azma ordunun dağıtılması taleplerini reddetti ve Kral Faysal'a Fransız kuvvetleriyle karşı karşıya gelme fırsatı için yalvardı.[20]
Meyselun Muharebesi ve ölüm[değiştir | kaynağı değiştir]
On piyade taburunun yanı sıra süvari ve topçu birliklerinden oluşan yaklaşık 12.000 Fransız askeri, tanklar ve avcı bombardıman uçaklarının desteğiyle 21 Temmuz'da Şam'a doğru ilerlemeye başladı.[19] İlk olarak General Hasan el-Hindi'nin tugayının savaşmadan dağıldığı Bekaa Vadisi'ndeki Encer'ı ele geçirdiler.[19][21] Fransızların ilerleyişi, General Gouraud'nun söz verdiği gibi 14 Temmuz ültimatomunu kabul etmesiyle Fransız askerî harekâtının önleneceğini düşünen Kral Faysal'ı şaşırttı.[19] Gouraud'nun bu hareketine karşılık olarak Kral Faysal, el-Azma'nın seferberlik talebini kabul etti.[20] Hindi'nin Encer'deki dağılmış birliklerinden yaklaşık 300'üne Şam'ın yaklaşık 12 mil batısındaki Meyselun Geçidi'nde yeniden harekete geçmeleri emredildi. El-Azma birkaç yüz düzenli birlik ve Bedevi süvariler de dahil olmak üzere yaklaşık 1000 gönüllü toplamayı başardı.[22]
Kral Faysal 22 Temmuz'da Eğitim Bakanı Satı el-Husri'yi, ordusunun taarruzunu engellemek için yeni şartlar öne süren ve Kral Faysal'a bu şartlar üzerinde düşünmesi için bir gün daha süre veren General Gouraud ile görüşmeye göndererek Fransız ilerleyişini geciktirmeye çalıştı. Ertesi gün kabine Gouraud'nun şartlarını değerlendirirken Fransızlar Meyselun'un suyuna ulaşmak için bölgeye girme talebinde bulundular. Suriyeliler bu talebi Gouraud'nun ordusunun savaşmadan Şam'a girmesi için bir bahane olarak yorumladı ve Kral Faysal sonuçta Gouraud'nun talebini ve yeni koşullarını reddetti.[22] Daha sonra el-Azma, Meyselun Muharebesi olarak bilinen olayda Gouraud'nun ordusuyla karşılaşmak üzere Şam'dan ayrıldı.[20]
El-Azma'nın Meyselun'daki birlikleri çoğunlukla Osmanlı birliklerinden kalan paslı tüfekler ve 1916 Arap İsyanı sırasında Bedevi düzensizler tarafından kullanılan tüfeklerin yanı sıra 15 topla donatılmıştı.[23] Arap kuvvetleri, başlarında deve süvarilerinin bulunduğu kuzey, orta ve güney kollarından oluşuyordu.[23] El-Azma, çok sayıda sivil gönüllünün desteklediği merkez kola liderlik ediyordu.[23] Şafak sökerken ve Meyselun'a yaklaşırken Arap kuvvetleriyle Fransız Ordusu arasında çatışmalar yaşandı ama büyük ölçüde koordinesiz olan Arap direnişinin çoğu, muahrebenin ilk saatinde çökmüştü.[23] Suriyeliler ellerindeki az miktardaki cephaneyi de tüketmiş ve askeri açıdan üstün Fransız Ordusu Arap hatlarını yarmıştı.[20]
Saat 10.30 civarında Fransız kuvvetleri el-Azma'nın karargahına ulaştı. Suriyeliler tarafından döşenen mayınlar patlamamış ya da en azından gelen Fransız güçlerine ciddi bir engel teşkil etmemişti.[23] Fransız birlikleri kendisinden yaklaşık 100 metre uzaktayken, el-Azma bir topçuya koşarak Fransız tanklarına ateş etmesini emretti.[23] Herhangi bir mermi ateşlenmeden önce, el-Azma bir Fransız tank mürettebatının makineli tüfek ateşiyle başından ve göğsünden ölümcül bir şekilde vuruldu.[23] Muharebede ölen tek Arap subayıydı.[20] Aralıklı çatışmalar üç saat daha devam etti. O zamana kadar Arap kuvvetleri dağınık bir şekilde Şam'a doğru geri çekilmişti.[23] Fransız Ordusu 25 Temmuz'da şehre girdi. General Gouraud anılarında, yenilgilerinin ardından Suriye birliklerinin geride "15 top, 40 tüfek ve Yusuf Bey el-'Azma adında bir general ... bıraktığını, savaşta cesur bir asker olarak öldüğünü" yazdı.[20]
Miras[değiştir | kaynağı değiştir]
El-Azma'nın Fransızlara teslim olmayı reddetmesi, daha düşük kuvvetlerle savaşa girme ısrarı ve Meyselun'da Suriyelilere komuta ederken ölmesi onu Suriye ve Arap dünyasında bir kahraman haline getirdi.[7] Huri'ye göre, el-Azma "Suriyeliler tarafından en yüce ulusal şehit olarak ölümsüzleştirildi".[7] Aynı şekilde Provence da el-Azma'nın "iki savaş arası Suriye Arap vatanseverliğinin en yüce sembolü haline geldiğini" belirtmektedir.[6] El-Azma'nın heykeli, Şam'ın merkezinde kendi adını taşıyan büyük bir meydanda durmaktadır ve Suriye'nin her yerinde onun adını taşıyan sokaklar ve okullar bulunmaktadır.[24] El-Azma'nın heykelleri Orta Doğu'nun diğer ülkelerinde de bulunmaktadır.[25] Tarihçi Tareq Y. Ismael'e göre, el-Azma'nın yenilgisi ve ardından Fransa'nın Suriye'yi ele geçirmesi, Arap dünyasında "Batı'nın taahhütlerinde onurlu olmadığı, demokrasi konularında çatallı bir dille konuştuğu ... ve emperyal tasarımlarının önünde duran herkesi ezeceği" şeklinde günümüze kadar devam eden popüler bir tutuma katkıda bulunmuştur.[25]
El-Azma için 1930'larda Meyselun'da gölgeli bir koruluğun içine bir türbe inşa edildi.[26] Sık sık yenilenmiş olmasına rağmen, mezarın orijinal yapısı büyük ölçüde bozulmadan kalmıştır.[26] Bir platform üzerinde yükseltilmiş taş bir lahitten oluşmaktadır. Platformun bir tarafında bir merdiven, diğer tarafında ise bir kirişle desteklenen büyük bir beton çatıyı taşıyan beton bir sütun bulunmaktadır.[26] Lahitin üzerinde Zülfikar kılıcının kazındığı üçgen bir çatı bulunmaktadır.[26] Suriye Ordusu her yıl Meyselun Günü'nde el-Azma'yı mezarı başında onurlandırmaktadır.[26]
Ayrıca bakınız[değiştir | kaynağı değiştir]
Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]
- ^ a b c d e f g h i j k l Moubayed, Sami M. (2006). Steel & Silk: Men and Women who Shaped Syria 1900-2000 (İngilizce). Cune Press. s. 44. ISBN 978-1-885942-40-1.
- ^ a b c Kushner, David (1986). Palestine in the Late Ottoman Period: Political, Social, and Economic Transformation (İngilizce). BRILL. s. 159. ISBN 978-965-217-027-9.
- ^ a b c Roded 1983, s. 90.
- ^ Aziz al-Azma Library; Sami Moubayed (Editor). "Laila, the daughter of Yusuf al-Azma – 1942". Syrian History. Haykal Media. 28 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Eylül 2015.
- ^ Aziz al-Azma Library. Sami Moubayed (Ed.). "Yusuf al-Azma's daughter Laila with the nationalists Nabih and Adel al-Azma–Istanbul 1942". Syrian History. Haykal Media. 28 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Eylül 2015.
- ^ a b c d Provence 2011, s. 213.
- ^ a b c Khoury 1987, s. 97.
- ^ Tauber, Eliezer (13 Eylül 2013). The Formation of Modern Iraq and Syria (İngilizce). Routledge. ss. 30, 211. ISBN 978-1-135-20118-0.
- ^ a b c d Provence 2011, s. 216.
- ^ Tauber, Eliezer (13 Eylül 2013). The Formation of Modern Iraq and Syria (İngilizce). Routledge. s. 24. ISBN 978-1-135-20118-0.
- ^ a b Allawi 2014, s. 260.
- ^ Tauber, Eliezer (13 Eylül 2013). The Formation of Modern Iraq and Syria (İngilizce). Routledge. s. 30. ISBN 978-1-135-20118-0.
- ^ a b c d e f Allawi 2014, s. 285.
- ^ a b Khoury 1987, s. 98.
- ^ a b c d e Allawi 2014 s. 287.
- ^ a b Provence 2011, s. 218.
- ^ a b c Allawi 2014, s. 288.
- ^ a b c d Tauber, Eliezer (13 Eylül 2013). The Formation of Modern Iraq and Syria (İngilizce). Routledge. s. 34. ISBN 978-1-135-20118-0.
- ^ a b c d Allawi 2014, s. 289.
- ^ a b c d e f Moubayed, Sami M. (2006). Steel & Silk: Men and Women who Shaped Syria 1900-2000 (İngilizce). Cune Press. s. 45. ISBN 978-1-885942-40-1.
- ^ Tauber, Eliezer (13 Eylül 2013). The Formation of Modern Iraq and Syria (İngilizce). Routledge. s. 35. ISBN 978-1-135-20118-0.
- ^ a b Allawi 2014, s. 290.
- ^ a b c d e f g h Tauber, Eliezer (13 Eylül 2013). The Formation of Modern Iraq and Syria (İngilizce). Routledge. s. 218. ISBN 978-1-135-20118-0.
- ^ Herb, Guntram H.; Kaplan, David H. (22 Mayıs 2008). Nations and Nationalism: A Global Historical Overview [4 volumes]: A Global Historical Overview (İngilizce). ABC-CLIO. s. 728. ISBN 978-1-85109-908-5.
- ^ a b Ismael, Tareq Y.; Perry, Glenn E. (1 Ekim 2013). The International Relations of the Contemporary Middle East: Subordination and Beyond (İngilizce). Routledge. s. 57. ISBN 978-1-135-00691-4.
- ^ a b c d e Wien 2017, s. 164.
Konuyla ilgili yayınlar[değiştir | kaynağı değiştir]
![]() |
Wikimedia Commons'ta Yusuf el-Azma ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- Allawi, Ali A. (2014). Faisal I of Iraq. Yale University Press. ISBN 9780300127324.
- Herb, Guntram H. (2008). Nations and Nationalism: A Global Historical Overview. ABC-CLIO. ISBN 9781851099085.
- Ismael, Tareq Y. (2013). The International Relations of the Contemporary Middle East: Subordination and Beyond. Routledge. ISBN 9781135006914.
- Khoury, Philip S. (1987). Syria and the French Mandate: The Politics of Arab Nationalism, 1920–1945. Princeton University Press. ISBN 9781400858392.
- Moubayed, Sami (2006). Steel and Silk. Cune Press. ISBN 1885942419.
- Provence, Michael (2011). "Ottoman Modernity, Colonialism, and Insurgency in the Interwar Arab East" (PDF). International Journal of Middle East Studies. Cambridge University Press. 43 (2): 205-225. doi:10.1017/S0020743811000031. 25 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 18 Kasım 2022.
- Roded, Ruth (November 1983). "Ottoman Service as a Vehicle for the Rise of New Upstarts among the Urban Elite Families of Syria in the Last Decades of Ottoman Rule". Asian and African Studies. Hayfa: Institute of Middle Eastern Studies. 17 (1–3): 63-94. ISSN 0066-8281.
- Roded, Ruth (1986). "Social Patterns Among the Urban Elite". Kushner, David (Ed.). Palestine in the Late Ottoman Period: Political, Social, and Economic Transformation. BRILL. ISBN 9789004077928.
- Tauber, Eliezer (2013). The Formation of Modern Iraq and Syria. Routledge. ISBN 9781135201180.
- Wien, Peter (2017). Arab Nationalism: The Politics of History and Culture in the Modern Middle East. Abingdon: Routledge. ISBN 978-0-415-49937-8.