İkinci Balkan Savaşı
| II. Balkan Savaşı | |||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| Balkan Savaşları | |||||||||
Bulgaristan topraklarının paylaşımı | |||||||||
| |||||||||
| Taraflar | |||||||||
|
|
| ||||||||
| Komutanlar ve liderler | |||||||||
|
|
| ||||||||
| Güçler | |||||||||
|
|
Toplam: 1.087.000 | ||||||||
| Kayıplar | |||||||||
|
7.583 ölü 9.694 kayıp 42.911 yaralı 3.049 hastalıktan öldü 140 top imha veya esir Toplam: 65.927 ölü veya yaralı |
9.000 ölü 36.000 yaralı 5.000 hastalıktan öldü[5] 5.851 ölü 23.847 yaralı 188 kayıp[6] 240 ölü 961 yaralı[5] az kayıp 6.000 hastalıktan öldü[7] az kayıp 4.000 hastalıktan öldü[8] Toplam: ~76.000 muharebe zayiatı ~91.000 toplam kayıp | ||||||||
İkinci Balkan Savaşı (Rumence: Al doilea război balcanic, Sırpça: Други балкански рат, Drugi balkanski rat, Yunanca: Δεύτερος Βαλκανικός Πόλεμος, Devteros Valkanikós Pólemos, Bulgarca: Междусъюзническата война, Mezhdusayuznicheskata voyna) I. Balkan Savaşı'na katılan devletlerin, Yunanistan Krallığı, Bulgaristan Krallığı, Karadağ Krallığı, Arnavutluk Krallığı, Sırbistan Krallığı, Osmanlı İmparatorluğu ve sonradan katılan Romanya Krallığı'nın aralarında yaptıkları savaşlardır. Bu savaş ile Edirne ve Kırklareli, Osmanlı'nın eline geçmiştir. Londra Konferansı'nın hükümleri kısmen değişmiştir.
Savaşın öncesi
[değiştir | kaynağı değiştir]Birinci Balkan Savaşı Ekim 1912’de başladı ve Balkan İttifakı’nı oluşturan Bulgaristan, Sırbistan, Karadağ ve Yunanistan kısa sürede Osmanlı İmparatorluğu’nu Rumeli’deki topraklarının büyük bölümünden (İstanbul, Tekirdağ ve Gelibolu hariç) çıkardı. Arnavutluk, Makedonya, Sancak ve Trakya kaybedildi. Osmanlı İmparatorluğu yalnızca Doğu Trakya’yı elinde tutabildi. 30 Mayıs 1913’te imzalanan Londra Antlaşması ile Midye–Enez hattının batısındaki topraklar resmen Osmanlı’dan alınarak Balkan devletlerine bırakıldı ve Arnavutluk’un bağımsızlığı kabul edildi.

Ancak Birinci Balkan Savaşları’nın galip ülkeleri arasında kısa sürede ciddi anlaşmazlıklar ortaya çıktı. En büyük ihtilaf, Makedonya’nın paylaşımı konusunda yaşandı. Savaş öncesinde Bulgaristan ile Sırbistan arasında imzalanan gizli anlaşmaya göre, bölge iki devlet arasında paylaştırılacak, tartışmalı alanlar ise Rus İmparatorluğu’nun hakemliğine bırakılacaktı. Fakat Sırbistan, savaş sırasında anlaşmada öngörülenden daha geniş bir alanı ele geçirerek Bitola–Gevgelija hattına kadar ilerledi. Aynı dönemde Yunanistan da Selanik’i alarak kuzeye doğru genişledi ve Sırbistan ile Makedonya’da ortak bir sınır kurdu. Bulgaristan bu gelişmeler sonucunda savaş öncesi anlaşmalarla kendine bırakılan Vardar Makedonyası için ısrarcı oldu.
Sırpların, halihazırda savaş sonrasında ilhak etmeye hazırlandıkları Arnavutluk büyük güçlerin baskısıyla bağımsızlık elde ettiği için Sırplar Makedonya’dan da çekilmeye yanaşmadı. Bu durum Osmanlı’ya karşı tesis edilen Bulgar-Sırp ittifakını fiilen sona erdirdi. Haziran 1913’e gelindiğinde iki ülke arasında sınır hattında sıcak çatışmalar başladı. Sırbistan, Bulgaristan’ın artan taleplerine karşı Makedonya’nın güney kısmını ilhak etmiş Yunanistan’la gizli bir savunma antlaşması imzalayarak kendi konumunu güçlendirdi. Aynı dönemde Bulgaristan’ın Romanya ile Silistre konusunda da kriz yaşaması ülkeyi daha da yalnızlaştırdı. Böylece Balkan ittifakının parçalanması ve Bulgaristan’a karşı yeni bir savaşın çıkması kaçınılmaz hâle geldi.[9]
Savaş
[değiştir | kaynağı değiştir]Hazırlık
[değiştir | kaynağı değiştir]Birinci Balkan Savaşı sonrasında Bulgaristan, 1878’de imzalanan ancak Berlin Antlaşması’nın kabul edilmesiyle uygulanmayan Büyük Bulgaristan’ın kurulduğu Ayastefanos Antlaşması’nda öngörülen sınırlarından da öteye geçen hedefler belirledi. Çar Ferdinand ve askerî komuta kademesi, Edirne’nin alınmasını yeterli görmeyerek İstanbul’u ele geçirip imparatorluk tacı giyme hayali kuruyordu. Ancak bu “maksimalist” beklentiler hem diplomatik hem de askeri açıdan gerçekçi değildi.
Bulgaristan bu maksimalist hedefler doğrultusunda, 1913’te Edirne’yi ele geçirmiş olsa da İstanbul’u almak amacıyla giriştiği Birinci ve İkinci Çatalca Muharebelerinde bozguna uğradı. Bu yenilgiler, Çar Ferdinand’ın “İstanbul’da imparatorluk tacı giyme” hayalini boşa çıkardı. Üstelik Trakya’daki cepheye aşırı yoğunlaşılması, Makedonya’daki konumun zayıflamasına yol açtı ve Selanik dâhil önemli bölgeler Sırbistan ve Yunanistan’ın kontrolüne geçti. Bu durum Bulgar askeri ve siyasi çevrelerinde “eski müttefiklere karşı yeni bir savaş” fikrini güçlendirdi.
Buna paralel olarak Bulgaristan, kuzeyde Romanya ile Dobruca sınırı, doğuda Osmanlı İmparatorluğu ile Trakya, batıda Sırbistan ile Makedonya, güneyde ise Yunanistan ile Selanik ve çevresi nedeniyle aynı anda çok sayıda cephede sorun yaşıyordu. Özellikle Romanya, Bulgaristan’ın büyümesinden rahatsızdı ve yeni bir Balkan savaşında tarafsız kalmayacağı uyarısında bulundu. Osmanlı Devleti de Trakya’yı kaybetmeyi kabullenmemişti.
Rusya bu gelişmeler ışığında, Balkan ittifakının dağılmasını istemediği için devreye girdi. Çar II. Nikolay, Haziran 1913’te Bulgar ve Sırp hükümdarlara hakemlik teklifinde bulundu. Ancak Sırbistan, Arnavutluk’un kaybı karşısında anlaşmanın yeniden gözden geçirilmesini isterken, Bulgaristan ise aşırı şartlar ileri sürdü. Bu durum Rusya’nın arabuluculuk girişimini başarısız kıldı ve 1902’den beri süregelen Bulgaristan–Rusya ittifakı iptal edildi. Bulgaristan ayrıca Romanya ile Silistre konusunda yaptığı son anlaşmaya da uymayarak Petersburg’un tepkisini artırdı.
İç siyasette ise savaş karşıtı Başbakan Geshov’un yerine, Rusya yanlısı ama daha sert çizgide olan Stoyan Danev geçti. Bu değişim, yeni bir çatışmaya girme kararını kolaylaştırdı. Çar Ferdinand’ın çekincelerine rağmen, Sofya’daki askeri ve siyasi çevreler, Sırbistan ve Yunanistan’a saldırılması gerektiği görüşünü savundu.
Sonunda 16 Haziran 1913’te Bulgar Genelkurmayı, hükümete danışmaksızın ve resmî savaş ilanı yapılmadan Sırp ve Yunan mevzilerine ani bir saldırı başlattı. Bu saldırı, İkinci Balkan Savaşı’nın fiilen başlangıcıydı. Bulgar planına göre Vardar Ovası’nda Sırp ordusu kısa sürede imha edilecek, ardından Yunanistan üzerine yoğunlaşılacaktı. Ancak Bulgar komutası, olası bir Osmanlı ya da Rumen müdahalesi ihtimalini göz ardı etmişti.[9][10]
Savaşın başlaması
[değiştir | kaynağı değiştir]Çatışma Bulgar ani saldırısıyla 29 Haziran 1913’te resmen başladı. Bulgar komuta planı, merkezî taarruzla Sırp ordusunu Vardar platosunda çökertip kuzeye doğru ilerlemeyi, Sırp ordusunun yarısı büyüklüğünde olan Yunan cephelerine karşı ise en kötü senaryoda Sırp cephesi bitene kadar sınırlı ilerleme hedefliyordu, fakat harekâtın açılış günlerinde sadece bazı Bulgar orduları ilerleme sağlayabildi. İlk günlerdeki sınırlı ilerlemeler ve hızla gelişen karşı taarruzlar, planlanan hızlı Bulgar hızlı zaferi beklentilerini boşa çıkardı.
Bulgarların Yunanistan’a taarruzu
[değiştir | kaynağı değiştir]Bulgaristan’ın 2. Ordusu, General İvanov komutasında, Mayıs 1913’ten itibaren Güney Makedonya’da konuşlanmıştı. Edirne Kuşatmasında tecrübe kazanmış bu ordu, görece güçlü kabul edilse de, bünyesinde yer alan Drama ve Serez tugayları gibi birlikler aslında eğitimsiz yerel milislerden oluşmaktaydı. Bulgar kaynakları 80.000 civarında asker bildirirken, Yunan tarafı Bulgar ordusu için bu sayıyı 100.000’in üzerinde göstermekteydi.[9]
Buna karşılık Yunan ordusu, Kral Konstantin’in bizzat başında olduğu sekiz piyade tümeni ve bir süvari tugayıyla (yaklaşık 118.000 asker ve 176 top) Selanik yönünde savunmaya geçmişti. Bulgarlar, 26 Haziran’da genel taarruz emri alarak Selanik üzerine yürümeye başladı. Ancak 29 Haziran’da Yunan karargâhı karşı taarruza geçti. Kılkış ve Lachanas’daki şiddetli çarpışmalarda Yunan ordusu ağır kayıplar vermesine rağmen Bulgar mevzilerini ele geçirdi. Aynı günlerde Yunan 7. Tümeni Serez’i, 1. ve 6. tümenler ise Lachanas’ı aldı.

Bu yenilgi, Bulgar 2. Ordusu için savaşın en ağır darbesi oldu. Yaklaşık 7.000 ölü, 6.000’den fazla esir ve 130’dan fazla top kaybedildi. Yunan ordusu da 8.700 civarında zayiat verdi. Bulgar birlikleri geri çekilirken Demirhisar, Nigrita ve Doxato gibi şehirleri ateşe verdi.[11] Bu sırada Yunan Evzon birlikleri Gevgeli’yi, ardından Doyran’ı aldı ve Bulgarların geri çekilme hattını tehdit etti. 5 Temmuz’da Dojran düştü, fakat Bulgar ordusu Struma geçidi üzerinden geri çekilmeyi başardı.
Temmuz ortasına gelindiğinde Yunan ordusu Bulgaristan sınırına dayanmış, ayrıca donanmanın desteğiyle Kavala ve Dedeağaç gibi Birinci Balkan Savaşında Bulgaristan’ın işgal ettiği şehirlere çıkarma yaparak Batı Trakya’yı da ele geçirmişti. Böylece Bulgaristan’ın Ege Denizi ile bağlantısı tamamen kesildi.[9]
Sırp cephesi
[değiştir | kaynağı değiştir]
Sırplarla Bulgarlar arasındaki asıl çatışmalar 29-30 Haziran’da başladı. Bulgaristan’ın 4. Ordusu, Makedonya’nın kuzeyinde Zletovska hattında 1. ve 3. Sırp ordularıyla çarpıştı. İlk günlerdeki karışıklık Bulgarlar için ağır sonuçlar doğurdu. 1–3 Temmuz arasında 7. Bulgar Tümeni neredeyse çatışmaya girmeden Sırplar tarafından ele geçirildi.
Çatışmalar Bregalnica nehri boyunca sürdü ve 8 Temmuz’da Bulgarlar ağır bir yenilgi aldı. Sırplar, Makedonya’da ilerlemeye devam etti. Bulgarlar ise kuzeyde Pirot yönünde harekete geçerek Sırp kuvvetlerinin bir kısmını bu bölgeye bölmeyi başardı. Bu sayede Makedonya’daki Bulgar hatlarının tamamen çökmesi önlendi.
13 Temmuz’da General Mihail Savov, 4. ve 5. Bulgar ordularının komutasını üstlendi. Bulgarlar Kalimanci köyü civarında güçlü savunma hatları kurdu. 18 Temmuz’da Sırp 3. Ordusu büyük bir saldırı başlattıysa da Bulgar topçuları saldırıyı durdurdu. Kalimanci Muharebesi, Bulgarlar için bir savunma başarısı sayıldı; Sırpların batı Bulgaristan’a girmesi engellendi.
Buna rağmen, Yunan cephesindeki ağır baskı ve Bulgar ordularının çok cephede sürdürdüğü savaş yorgunluğu, ülke içi durumu da kritik hale getirdi.[9]
Yunan taarruzu
[değiştir | kaynağı değiştir]Yunan ordusu, başlangıçtaki Bulgar taarruzlarını savuşturduktan sonra 21 Temmuz’da karşı taarruza geçti. Özellikle Makedonya iç bölgesinde ilerleyerek Bulgar mevzilerini geriletmeyi başardı. Yunan taarruzları, Bulgar savunmasını zayıflatan ve Bulgar kuvvetlerini birden fazla cephede geri çekilmek zorunda bıraktı. Bu harekâtlar, Bulgar komutasının stratejik inisiyatifi yitirmesine yol açtı.[9][12]
Rumen müdahalesi
[değiştir | kaynağı değiştir]Romanya, Bulgaristan’ın cephelerde uğradığı bozgunu fırsat bulup kısa sürede seferber olarak büyük güçler toplamış ve 1913 Temmuz’unda güneydoğu Bulgaristan’a girerek Güney Dobruca’yı işgal etti. Romanya’nın savaşa girişi, Bulgaristan için savaş boyunca en ağır darbelerden biri oldu. Romanya’nın kuzeyden ilerleyişi ve Batı cephelerinde yaşanan bozgunlar, Bulgar ordusunun çöküşünü hızlandırdı ve başkent Sofya’yı doğrudan işgale açık hale getirdi.[9]
Türk müdahalesi ve Edirne’nin Kurtuluşu
[değiştir | kaynağı değiştir]Romanya’nın Bulgaristan çıkartmaları, Osmanlı yönetimini harekete geçirdi ve daha önce Bulgaristan’a bırakılan Doğu Trakya topraklarının geri alınmasına karar verildi. Ana hedef, Edirne’yi ele geçirmekti. Bu şehir Bulgaristan’ın birden çok cepheye bölünmesi sebebiyle 4.000 askerle görev yapan Tümgeneral Vulko Velchev tarafından savunulmaktaydı. Önceki dönemde Bulgarların Doğu Trakya’daki büyük bir kısmı, yılın başında başlayan Sırp ve Yunan saldırılarına karşı başka cephelere kaydırılmıştı.[9]
12 Temmuz’da Osmanlı birlikleri Çatalca ve Gelibolu’dan Enez-Midye hattına ulaştı. Türk ordusu, 20 Temmuz 1913’te bu hattı geçerek Bulgaristan topraklarına girdi. Türk birlikleri, Ahmed İzzet Paşa komutasında, 200.000-250.000 asker büyüklüğündeydi. Doğuda Midye’den başlayarak 1. Ordu, ardından 2., 3. ve 4. Ordu Gelibolu’ya kadar konumlandı.[9]
Bulgar güçleri sayıca yetersizdi ve Türk ilerleyişi karşısında geri çekildiler. Edirne, 19 Temmuz’da Bulgarlar tarafından terk edildi, ancak Türkler şehre hemen girmediği için Bulgarlar 20 Temmuz’da tekrar şehre girdi. Osmanlıların durmayacağı anlaşılınca şehir 21 Temmuz’da ikinci kez boşaltıldı ve 23 Temmuz’da Türkler tarafından ikinci kez ve kalıcı olarak ele geçirildi. Edirne, 1360’larda Sultan I. Murad tarafından fethedilmiş ve 1453’te İstanbul’un fethine kadar Osmanlıların Avrupa’daki ilk başkenti olarak hizmet vermişti. Savaş sırasında Osmanlı Harbiye Nazırı Enver Paşa kendisinden “Edirne’nin İkinci Fatihi” olarak bahsetti.[9]
Türk orduları eski sınırlarda durmayarak Bulgaristan topraklarına doğru daha da içeri ilerledi. Süvari birlikleri 25 Temmuz’da Yanbolu’yu ele geçirdi. Türk ilerlemesi Bulgaristan’da, Romanya’nın müdahalesinden daha büyük bir panik yarattı, köylülerin bir kısmı dağlara kaçtı. Liderlik çevrelerinde, Bulgarların Doğu Trakya’daki üstünlüğünün tamamen tersine döndüğü kabul edildi.
Osmanlılar, savaşta neredeyse hiç kayıp vermedi, ancak kolera salgını nedeniyle 4.000 asker hayatını kaybetti.
Bulgaristan’daki hızlı Osmanlı ilerleyişinin durdurulması için Rusya, Osmanlı İmparatorluğu’nu Kafkasya üzerinden saldırmak ve Karadeniz Filosunu İstanbul’a göndermekle tehdit etti. Bu durum İngiltere’nin de müdahalesini beraberinde getirdi. Bulgar komutanlığı, 20 Temmuz’dan itibaren bazı kuvvetlerini Trakya’ya kaydırmaya başladı ve bu gelişmeler ışığında Türk ilerlemesi durdu.[13][14]
Çıkış yolları müzakereleri
[değiştir | kaynağı değiştir]
Çok cepheli askeri başarısızlıklar karşısında Bulgaristan ateşkes talep etti, müzakere süreçleri kısa süreli ateşkeslerle başladı ve nihayetinde taraflar arasında barış görüşmeleri yapıldı. Savaş, Ağustos 1913’teki ateşkes ve 10 Ağustos 1913’te imzalanan Bükreş Antlaşması ile son buldu. Osmanlı ile Bulgaristan arasında ise daha sonra İstanbul Antlaşması ile Edirne’nin statüsü düzenlendi.[9][15][16]
Sonuçlar
[değiştir | kaynağı değiştir]İkinci Balkan Savaşı, Bulgaristan’ın ağır toprak ve prestij kayıplarıyla sonuçlandı: Güney Dobruca Romanya’ya, Vardar Makedonya’nın çoğu Sırbistan’a, Batı Trakya parçaları Yunanistan’a geçti ve Edirne Osmanlı yönetimine geri döndü. Bölgesel dengeler değişti; Sırbistan güçlendi, Bulgaristan zayıfladı ve ileride Birinci Dünya Savaşı’ndaki taraflaşmalara yön verecek yeni ittifak arayışlarına sürüklendi.
Savaş sonrası
[değiştir | kaynağı değiştir]Bu savaş ile sınırlar kısmen değişti ancak bu, gerilimi daha da artırdı. Bir yıl sonra, Saraybosna'daki Avusturya veliahtına yapılan suikast ile I. Dünya Savaşı patlak verdi. Böylece bu savaşa tüm Balkan devletleri katıldı. Bu nedenle I. Dünya Savaşı daha çok ateşli ve uzun süreli oldu. Özellikle Avrupa ve Balkanlarda sınırlar değişti.
Savaştaki muharebelerin listesi
[değiştir | kaynağı değiştir]| İkinci Balkan Savaşı'ndaki muharebeler | ||||||||
| Ad | Savunan | Komutan | Saldıran | Komutan | Tarih | Zafer | ||
| Kılkış-Langaza | Bulgaristan | Nikola Ivanov | Yunanistan | I. Konstantin | 19–21 Haziran 1913 (O.S.) | Yunanistan | ||
| Doyran Muharebesi (1913) | Bulgaristan | Nikola Ivanov | Yunanistan | I. Konstantin | 22–23 Haziran 1913 (O.S.) | Yunanistan | ||
| Bregalnica Muharebesi | Sırbistan | Bulgaristan | 17–25 Haziran 1913 (O.S.) | Sırbistan | ||||
| Kalimantsi Muharebesi | Bulgaristan | Sırbistan | 15–18 Temmuz 1913 (O.S.) | Bulgaristan | ||||
| Kresna Gorge Muharebesi | Bulgaristan | Yunanistan | I. Konstantin | 8–18 Temmuz 1913 (O.S.) | Bulgaristan | |||
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ "Bulgarian troops loses during the Balkan Wars". 29 Aralık 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ocak 2012.
- ^ a b c Hall 2000, s. 117
- ^ Erickson 2003, s. 323.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 29 Aralık 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2012.
- ^ a b Hall (2000), p. 135.
- ^ Calculation (PDF) (Yunanca), Hellenic Army General Staff, s. 12, 7 Haziran 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF)14 Ocak 2010.
- ^ Hall (2000), p. 118.
- ^ Hall (2000), p. 119.
- ^ a b c d e f g h i j k Hall, Richard C. (4 Ocak 2002). The Balkan Wars 1912-1913: Prelude to the First World War (İngilizce). Routledge. ss. 97-126. ISBN 978-1-134-58363-8.
- ^ R. J. Crampton (1987). A short history of modern Bulgaria. Internet Archive. Cambridge University Press. ISBN 978-0-521-25340-6.
- ^ International Commission to Inquire into the Causes and Conduct of the Balkan Wars; Carnegie Endowment for International Peace. Division of Intercourse and Education (1914). Report of the International Commission to Inquire into the Causes and Conduct of the Balkan War. Robarts - University of Toronto. Washington, D.C. : The Endowment.
- ^ A Concise History of the Balkan Wars, 1912-1913 (İngilizce). Hellenic Army General Staff, Army History Directorate. 1998. ISBN 978-960-7897-07-7.
- ^ Erickson, Edward J. (2003). "Defeat in Detail": 327. doi:10.5040/9798400638688.
- ^ Stoi︠a︡nov, Aleksandŭr (2015). Balkanskite voĭni na bŭlgarskata armii︠a︡. Pŭrvo izdanie. Sofii︠a︡: Millenium. ISBN 978-954-515-328-0.
- ^ "Kemal Karpat - Ottoman Population 1830-1914, Demographic and Social Characteristics - Free Download PDF". kupdf.net (İngilizce). 10 Ekim 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2025.
- ^ Grenville, John Ashley Soames (2001). The Major International Treaties of the Twentieth Century: A History and Guide with Texts (İngilizce). Taylor & Francis. ISBN 978-0-415-23798-7.
Wikimedia Commons'ta İkinci Balkan Savaşı ile ilgili çoklu ortam belgeleri bulunur