Alanya Kuşatması
| Alanya Kuşatması | |||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| Bizans-Selçuklu Savaşları Ermeni-Selçuklu Savaşları I. Alâeddin Keykubad'ın Savaşları | |||||||||
| |||||||||
| Taraflar | |||||||||
| Kilikya Ermeni Krallığı Bizans İmparatorluğu | Anadolu Selçuklu Devleti | ||||||||
| Komutanlar ve liderler | |||||||||
| Kyr Vart | I. Alâeddin Keykubad Mübarizeddin Ertokuş | ||||||||
| Güçler | |||||||||
| Şehir garnizonu (Sayı=?) | Tam teçhizatlı ordu ve küçük bir donanma (Sayı=?) | ||||||||
| Kayıplar | |||||||||
| Bilinmiyor | Bilinmiyor | ||||||||
| Türkiye tarihi |
|---|
 |
Alanya (Kalonoros) Kuşatması, Anadolu Selçuklu Devleti sultanı I. Alâeddin Keykubad tarafından gerçekleştirilen kuşatma. Bu kuşatma sonucunda Alanya, Selçuklu hâkimiyetine geçmiştir.
Arka Plan[değiştir | kaynağı değiştir]
Haçlılar, IV. Haçlı Seferi ile İstanbul'u işgal edince bölgedeki Bizans istikrarı bozulmuş ve Bizans İmparatorluğu'nun her yanında mahallî hakîmler ortaya çıkmıştı. Kyr Vart' da bu mahallî hakîmlerden biriydi ve Alanya'yı yönetiyordu. Kyr Vart'ın kardeşi de Antalya ve Alanya arasındaki Alara Kalesi'nin sahibiydi. (Rumlar, Alanya' ya Kalonoros, Avrupalılar ise Candelore olarak isimlendirmişlerdi. Selçuklu kaynaklarında her iki isimde kullanılmaktadır.)[2]
Kuşatma[değiştir | kaynağı değiştir]
İbn Bîbî'ye göre Sultan I. Alâeddin Keykubad, bir gün nedimleriyle sohbet ederken,"Şimdi bizim eğlence (bezm) rahatlığından kurtulup savaş (rezm) sazına el atmamız ve saltanat kanunlarını uygulamamız gerekir, ülkenin her yerindeki halkın rahatını sağlamak ve cihangirlik vazifesini yerine getirmek için düşünce gözünüzü iyice açın, o düşünceden çıkacak sonuca göre harekete geçip savaşa başlayalım." dedi.[3]
Sultanın bu sözleri üzerine uzun zamandır Antalya sübaşılığı yapan ve o bölgedeki sahilleri iyi bilen Mübarizeddin Ertokuş ve Emîr-i Âhur Esededdin Ayaz, Akdeniz sahilinde bulunan Kalonoros Kalesi' nin güzelliğini, her mevsimin orada bahar gibi hoş ve şirin geçtiğini, kara tarafından Sîs (Kozan) memleketine bağlı olduğunu, deniz tarafından da Mısır üzerine ağır bac ve haraçlar yüklediğini uzun uzadıya anlattılar ve kolaylıkla fethedileceğini bildirerek Sultan Alâeddin Keykubad'ı buranın fethine teşvik ettiler. Emirlerin bu teklifini uygun bulan sultan, uc beylerine asker ve mühimmat tedariki için fermânlar yazılmasını emretti. Fermânların gönderilmesinden 10 gün kadar sonra tam teçhizatlı bir ordu Konya'da toplandı.[4]
Konya'daki ordu sultanın liderliğinde kaleyi hem karadan hem de denizden kuşatmaya başladı.