İçeriğe atla

Yerli halklara yapılan soykırımlar: Revizyonlar arasındaki fark

Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Gerçekler (mesaj | katkılar)
Gerçekler (mesaj | katkılar)
Etiket: Anlam ayrımı bağlantıları
110. satır: 110. satır:
[[File:Shanawdithit portrait.jpg|thumb|Resmi olarak, [[Beothuklar]]ın sonuncusu, [[Shanawdithit]] (yaklaşık 1801 - 6 Haziran 1829)]]
[[File:Shanawdithit portrait.jpg|thumb|Resmi olarak, [[Beothuklar]]ın sonuncusu, [[Shanawdithit]] (yaklaşık 1801 - 6 Haziran 1829)]]
[[File:Suzannah Anstey (nee Manuel. 1832-1911). Daughter of Beothuk woman called 'Elizabeth' & husband Samuel Anstey (1832-1923). Twillingate.jpg|thumb|Suzannah Anstey (kızlık soyadı Manuel. 1832-1911), [[Beothuklar|Beothuk]] 'Elizabeth' adlı kadının kızı ve kocası Samuel Anstey (1832-1923) [[Twillingate]]]]
[[File:Suzannah Anstey (nee Manuel. 1832-1911). Daughter of Beothuk woman called 'Elizabeth' & husband Samuel Anstey (1832-1923). Twillingate.jpg|thumb|Suzannah Anstey (kızlık soyadı Manuel. 1832-1911), [[Beothuklar|Beothuk]] 'Elizabeth' adlı kadının kızı ve kocası Samuel Anstey (1832-1923) [[Twillingate]]]]

Çatışmasız olmasa da [[Avrupalı Kanadalılar]]ın "[[İlk Milletler]]" denen yerli halklar ve [[İnuitler]]le ilk etkileşimleri nispeten barışçıldı.<ref>{{Cite book |last=Preston |first=David L. |url=https://books.google.com/books?id=L-9N6-6UCnoC&pg=PA43 |title=The Texture of Contact: European and Indian Settler Communities on the Frontiers of Iroquoia, 1667–1783 |publisher=University of Nebraska Press |year=2009 |isbn=978-0-8032-2549-7 |pages=43–44 |access-date=10 February 2019 |archive-date=16 March 2023 |archive-url=https://web.archive.org/web/20230316173811/https://books.google.com/books?id=L-9N6-6UCnoC&pg=PA43 |url-status=live}}</ref> İlk Milletler ve [[Métisler]] Kanada'daki Avrupa kolonilerinin gelişiminde, özellikle de [[Kuzey Amerika kürk ticareti]] sırasında Avrupalı "[[coureur des bois]]" ve "[[voyageur]]"'lara kıtayı keşfetmelerinde yardımcı oldukları için kritik bir rol oynadı. <ref>{{Cite book |last=Miller |first=J.R. |url=https://books.google.com/books?id=TcPckf7snr8C&pg=PT34 |title=Compact, Contract, Covenant: Aboriginal Treaty-Making in Canada |publisher=University of Toronto Press |year=2009 |isbn=978-1-4426-9227-5 |page=34 |access-date=10 February 2019 |archive-date=16 March 2023 |archive-url=https://web.archive.org/web/20230316173822/https://books.google.com/books?id=TcPckf7snr8C&pg=PT34 |url-status=live}}</ref> Ancak zaman içinde Avrupalıların İlk Milletlerle olan bu ilk etkileşimleri dostluk ve barış antlaşmalarından toprakların antlaşmalar yoluyla ellerinden alınmasına dönüşmüştür.<ref name="Williams 2021 p. 51">{{cite book |last=Williams |first=L. |title=Indigenous Intergenerational Resilience: Confronting Cultural and Ecological Crisis |publisher=Routledge, Taylor & Francis |series=Routledge Studies in Indigenous Peoples and Policy |year=2021 |isbn=978-1-000-47233-2 |url=https://books.google.com/books?id=HehEEAAAQBAJ&pg=PT51 |page=51 |access-date=23 February 2023 |archive-date=23 February 2023 |archive-url=https://web.archive.org/web/20230223140054/https://books.google.com/books?id=HehEEAAAQBAJ&pg=PT51 |url-status=live}}</ref><ref name="Turner 2020 p. 14">{{cite book |last=Turner |first=N. J. |title=Plants, People, and Places: The Roles of Ethnobotany and Ethnoecology in Indigenous Peoples' Land Rights in Canada and Beyond |publisher=McGill-Queen's University Press |series=McGill-Queen's Indigenous and Northern Studies |year=2020 |isbn=978-0-2280-0317-5 |url=https://books.google.com/books?id=JVjZDwAAQBAJ&pg=PA14 |page=14 |access-date=23 February 2023 |archive-date=23 February 2023 |archive-url=https://web.archive.org/web/20230223140056/https://books.google.com/books?id=JVjZDwAAQBAJ&pg=PA14 |url-status=live}}</ref> 18. yüzyılın sonlarından itibaren Avrupalı Kanadalılar Yerli halkları Batı Kanada toplumuna [[asimilasyon|asimile]] olmaya zorlamıştır.<ref>{{Cite book |last=Asch |first=Michael |url=https://books.google.com/books?id=9Uae4mTTyYYC&pg=PA28 |title=Aboriginal and Treaty Rights in Canada: Essays on Law, Equity, and Respect for Difference |publisher=UBC Press |year=1997 |isbn=978-0-7748-0581-0 |page=28}}</ref> Bu girişimler 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında zorunlu entegrasyon ve yer değiştirmelerle doruk noktasına ulaşmıştır.<ref>{{Cite book |last1=Kirmayer |first1=Laurence J. |url=https://books.google.com/books?id=AXYDxvx3zSAC&pg=PA9 |title=Healing Traditions: The Mental Health of Aboriginal Peoples in Canada |last2=Guthrie |first2=Gail Valaskakis |publisher=UBC Press |year=2009 |isbn=978-0-7748-5863-2 |page=9}}</ref>

Avrupa kolonizasyonunun bir sonucu olarak, Yerli nüfusu yüzde kırk ila seksen oranında azaldı.<ref>{{Cite book |last=Marshall |first=Ingeborg |url=https://books.google.com/books?id=ckOav3Szu7oC&pg=PA442 |title=A History and Ethnography of the Beothuk |publisher=McGill-Queen's University Press |year=1998 |isbn=978-0-7735-1774-5 |page=442 |access-date=23 February 2023 |archive-date=16 March 2023 |archive-url=https://web.archive.org/web/20230316173816/https://books.google.com/books?id=ckOav3Szu7oC&pg=PA442 |url-status=live}}</ref> Bu düşüş, doğal bağışıklıkları olmayan grip, kızamık ve çiçek hastalığı gibi Avrupa hastalıklarının taşınması,<ref name=dying>{{Cite book |last1=Wilson |first1=Donna M |url=https://books.google.com/books?id=p_pMVs53mzQC&pg=PA25 |title=Dying and Death in Canada |last2=Northcott |first2=Herbert C |publisher=University of Toronto Press |year=2008 |isbn=978-1-55111-873-4 |pages=25–27}}</ref><ref>{{Cite book |last=True Peters |first=Stephanie |url=https://books.google.com/books?id=v0zEiM_hijsC&pg=PA39 |title=Smallpox in the New World |publisher=Marshall Cavendish |year=2005 |isbn=978-0-7614-1637-1 |page=39}}</ref> kürk ticareti üzerindeki çatışmalar, sömürge yetkilileri ve yerleşimcilerle çatışmalar ve Yerli topraklarının yerleşimcilere kaybedilmesi ve ardından birkaç ulusun kendi kendine yeterliliğinin çökmesi gibi çeşitli nedenlere bağlanmaktadır.<ref>{{Cite book |last1=Laidlaw |first1=Z. |url=https://books.google.com/books?id=Ec-_BwAAQBAJ&pg=PT150 |title=Indigenous Communities and Settler Colonialism: Land Holding, Loss and Survival in an Interconnected World |last2=Lester |first2=Alan |publisher=Springer |year=2015 |isbn=978-1-137-45236-8 |page=150 |access-date=23 February 2023 |archive-date=16 March 2023 |archive-url=https://web.archive.org/web/20230316173822/https://books.google.com/books?id=Ec-_BwAAQBAJ&pg=PT150 |url-status=live}}</ref><ref>{{Cite book |last=Ray |first=Arthur J. |url=https://archive.org/details/ihavelivedheresi0000raya/page/244 |title=I Have Lived Here Since The World Began |publisher=Key Porter Books |year=2005 |isbn=978-1-55263-633-6 |page=[https://archive.org/details/ihavelivedheresi0000raya/page/244 244]}}</ref>

Shanawdithit'in 1829'da ölümüyle [[Beothuklar]]ın ve [[Newfoundland]]'ın yerli halkının, salgın hastalıklar, açlık, gıda kaynaklarına erişim kaybı ve İngiliz ve Fransız balıkçılar ve tüccarlar tarafından yerlerinden edilmelerinin ardından resmen soylarının tükendiği ilan edildi.<ref>{{cite web|url=https://www.mun.ca/relstudies/|title=Department of Religious Studies|last=Newfoundland|first=Memorial University of|website=Memorial University of Newfoundland|language=en-CA|access-date=15 October 2019|archive-date=10 April 2011|archive-url=https://web.archive.org/web/20110410121756/http://www.mun.ca/rels/restmov/texts/acampbell/pla/PLA07.HTM|url-status=live}}</ref> Akademisyenler Beothuk'la ilgili soykırım tanımında hemfikir değildir ve tarafların farklı siyasi gündemleri vardır.<ref>{{cite journal |url=https://www.questia.com/googleScholar.qst?docId=5002110956 |last=Rubinstein |first=W.D. |title=Genocide and Historical Debate: William D. Rubinstein Ascribes the Bitterness of Historians' Arguments to the Lack of an Agreed Definition and to Political Agendas |journal=[[History Today]] |volume=54 |year=2004 |access-date=10 February 2019 |archive-date=31 January 2013 |archive-url=https://archive.today/20130131211914/http://www.questia.com/googleScholar.qst?docId=5002110956 |url-status=live}}</ref> Bazı akademisyenler Beothuk'un yukarıda belirtilen unsurlar nedeniyle öldüğüne inanırken, bir başka teori de Avrupalıların onlara karşı sürekli bir soykırım kampanyası yürüttüğüdür. <ref>{{cite book |first1=R.P. |last1=Knowles |title=Modern Drama: Defining the Field |publisher=[[University of Toronto Press]] |year=2003 |pages=[https://books.google.com/books?id=dqTz89_fFjgC&pg=PA169 169] |isbn=978-0-8020-8621-1 |last2=Tomplins |first2=J. |last3=Worthen |first3=W.B.}}</ref> "Kültürel soykırım" kavramının ve bunun yerleşimci sömürgecilikle ilişkisinin daha yeni anlaşılması, modern akademisyenleri Kanada devletlerinin Yerli halkların fiziksel ve kültürel olarak yok edilmesi sürecinin üretilmesi ve meşrulaştırılmasındaki rolünün soykırımcı yönlerinin yeniden tartışılmasına yöneltmiştir. <ref>{{cite book|first1=Andrew |last1=Woolford |first2=Jasmine |last2=Thomas |title=Genocide of Indigenous Peoples: A Critical Bibliographic Review |chapter=Genocide of Canadian First Nations |publisher=Transaction Publishers |year=2011 |pages=61–87 |editor1-first=Samuel |editor1-last=Totten |editor2-first=Robert |editor2-last=Hitchcock}}</ref> 1990'larda bazı akademisyenler "Kanada'nın Kızılderili yatılı okul sistemi"ni sömürgecilikten kaynaklanan bir soykırım süreci olarak tanıması için baskı yapmaya başladı.<ref>{{cite book|last=Annett |first=K. |title=Hidden From History: The Untold Story of the Genocide of Aboriginal Peoples by the Church and State in Canada |publisher=The Truth Commission into the Genocide in Canada |year=2001 |url=http://www.hiddenmysteries.org/religion/christianity/genocide.pdf |access-date=25 March 2017 |archive-date=9 July 2014 |archive-url=https://web.archive.org/web/20140709002824/http://www.hiddenmysteries.org/religion/christianity/genocide.pdf |url-status=live}}</ref><ref>{{Cite journal |last1=Woolford |first1=Andrew |last2=Benvenuto |first2=Jeff |date=2015-10-02 |title=Canada and colonial genocide |journal=Journal of Genocide Research |volume=17 |issue=4 |pages=373–390 |doi=10.1080/14623528.2015.1096580 |s2cid=74263719 |issn=1462-3528|doi-access=free }}</ref> Bu kamusal tartışma 2008 yılında kurulan "Kanada Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu"'nun kurulmasına yol açtı.<ref name=MacDonald/><ref name="Woolford-Benvenuto">{{cite journal|last1=Woolford |first1=Andrew |first2=Jeff |last2=Benvenuto |title=Canada and colonial genocide |journal=[[Journal of Genocide Research]] |volume=17 |number=4 |date=2015 |pages=373–390|doi=10.1080/14623528.2015.1096580 |s2cid=74263719|doi-access=free }}</ref>


== Asya'nın yerli halkları (1948 öncesi) ==
== Asya'nın yerli halkları (1948 öncesi) ==

Sayfanın 09.12, 14 Kasım 2023 tarihindeki hâli

Yerli halkların soykırımı veya yerleşimci soykırımı , yerleşimci sömürgeciliği sürecinde yerli halk topluluklarının yok edilmesidir. Yerli halklar, tarihsel ve mevcut toprakları sömürgeci genişleme veya sömürgeci bir güç gibi baskın bir grup veya bir devlet oluşumu tarafından işgal edilen insanlar olarak tanımlanmaktadır. [1]

Soykırım kavramı 20. yüzyılın ortalarında Raphael Lemkin tarafından ortaya çıkarılırken, İngiliz ve İspanyol imparatorlukları gibi çeşitli Avrupa sömürge güçlerinin genişlemesi ve daha sonra yerli topraklarda kolonilerin kurulması, Amerika, Avustralya, Afrika ve Asya'daki yerli gruplara yönelik soykırımcı şiddet eylemlerini sıklıkla içeriyordu. [2] Lemkin'e göre, kolonizasyon kendi içinde "özünde soykırım" idi. İkinci aşamada, yeni gelenler kendi yaşam tarzlarını yerli gruba empoze eder. [3] [4] [1] Belirli olayların soykırım olarak adlandırılması genellikle tartışmalıdır. [5]

Aralarında Lemkin'in de bulunduğu bazı bilim adamları, bazen etnokırım olarak adlandırılan kültürel soykırımın da tanınması gerektiğini savundular. Bir halk grubu varlığını sürdürebilir, ancak grup kimliğinin temeli olan kültürel ve dini uygulamalarının yasaklanmasıyla grup kimliğini sürdürmesi engelleniyorsa, bu da bir tür soykırım olarak kabul edilebilir. Bu tür bir soykırım olarak kabul edilebilecek örnekler arasında Çin Hükûmeti tarafından Tibetlilere ve Uygurlara yapılan muamele, Amerika Birleşik Devletleri vatandaşları ve Birleşik Devletler hükûmetinin ajanları tarafından Yerli Amerikalılara yapılan muamele ve Kanada hükûmeti tarafından Birinci Milletler halklarına yapılan muamele sayılabilir. [6] [7] [8]

Soykırım Tartışmaları

Soykırım kavramı 1944 yılında Raphael Lemkin tarafından ortaya atılmıştır[9]:

Yeni kavramlar yeni terimler gerektirir. "Soykırım" ile bir ulusun ya da etnik bir grubun yok edilmesini kastediyoruz. Yazar tarafından eski bir uygulamanın modern gelişimini ifade etmek üzere icat edilen bu yeni kelime, eski Yunanca genos (ırk, kabile) ve Latince cide (öldürme) kelimelerinden türetilmiş olup, bu haliyle tyrannicide, homicide, infanticide vb. kelimelere karşılık gelmektedir. Genel olarak soykırım, bir ulusun tüm üyelerinin toplu olarak öldürülmesi dışında, bir ulusun derhal yok edilmesi anlamına gelmez. Daha ziyade, grupların kendilerini yok etmek amacıyla ulusal grupların yaşamının temel dayanaklarını yok etmeyi amaçlayan farklı eylemlerin koordineli bir planını ifade etmek için kullanılır. Böyle bir planın hedefleri, ulusal grupların siyasi ve sosyal kurumlarının, kültürlerinin, dillerinin, milli duygularının, dinlerinin ve ekonomik varlıklarının parçalanması ve bu gruplara mensup bireylerin kişisel güvenliklerinin, özgürlüklerinin, sağlıklarının, onurlarının ve hatta hayatlarının yok edilmesi olacaktır. Soykırım, bir varlık olarak ulusal gruba yöneliktir ve söz konusu eylemler, bireysel sıfatlarıyla değil, ulusal grubun üyeleri olarak bireylere yöneliktir.

II.Dünya Savaşı ve Holokost'tan sonra, bu soykırım kavramı 1948 yılında Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilmiştir. Lemkin'e göre soykırım geniş bir şekilde tanımlanmıştı ve ister toplu katliamlar yoluyla fiziksel olsun, ister baskı ve yerli yaşam biçimlerinin yok edilmesi yoluyla kültürel ya da psikolojik olsun, belirli bir etnik grubu yok etmeye yönelik tüm girişimleri içeriyordu[10].

BM'nin uluslararası hukukta kullanılan tanımı Lemkin'in tanımından daha dardır ve soykırımın "ulusal, etnik, ırksal veya dini bir grubu kısmen veya tamamen yok etmek amacıyla işlenen aşağıdaki eylemlerden herhangi biri" olarak tanımlanmaktadır:[11]

(a) "Grup üyelerini öldürmek;" (b) "Grubun üyelerine ciddi bedensel veya zihinsel zarar vermek;" (c) "Grubun fiziksel olarak tamamen veya kısmen yok olmasına yol açacak yaşam koşullarını kasıtlı olarak uygulamak;" (d) "Grup içinde doğumları önlemeye yönelik tedbirler uygulamak;" (e) "Grubun çocuklarını zorla başka bir gruba nakletmek."

Tarihsel bir olayın soykırım olarak kabul edilip edilmeyeceğinin belirlenmesi akademik bir tartışma konusu olabilir. Tarihçiler genellikle, yerli halklara yönelik sömürgeci şiddeti doğası gereği soykırım olarak gören Lemkin'inki gibi daha geniş tanımlardan yararlanırlar.[12]

Lemkin şöyle yazmıştır: "Soykırımın iki aşaması vardır: biri, ezilen grubun ulusal yapısının yok edilmesi; diğeri, ezenin ulusal yapısının dayatılması. Bu dayatma da, kalmasına izin verilen ezilen nüfusa ya da nüfusun uzaklaştırılması ve bölgenin ezenin kendi vatandaşları tarafından kolonileştirilmesinden sonra yalnızca bölgeye yapılabilir." (s. 501)

Örneğin, Amerika'nın sömürgeleştirilmesi örneğinde, Amerika'nın yerli halkı ilk dönemde %90'a varan oranda azalmıştır.[daha geniş açıklama gerekli]Yüzyıllar süren Avrupa kolonizasyonunun ardından, nüfusun ne kadarının soykırıma atfedilebileceği tartışmalıdır çünkü hastalık, hastalığın kısmen kasıtsız olarak ortaya çıkması nedeniyle bu düşüşün ana nedeni olarak kabul edilmektedir.[13][14]Bazı soykırım akademisyenleri, hastalık kaynaklı nüfus düşüşlerini bir grubun diğerine yönelik soykırım saldırganlığından ayırmaktadır. [15] Bazı akademisyenler soykırım yapma niyetinin gerekli olmadığını, çünkü bir soykırımın yerleşimcilerin, sömürge ajanlarının veya devlet ajanlarının azınlık gruplarına karşı şiddet eylemleri gerçekleştirdiği küçük çatışmaların kümülatif sonucu olabileceğini savunmaktadır. [16] Diğerleri ise Avrupa hastalıklarının birçok Yeni Dünya nüfusu üzerindeki korkunç sonuçlarının farklı soykırım şiddeti biçimleriyle daha da kötüleştiğini ve kasıtlı ölümler ile kasıtsız ölümlerin birbirinden kolayca ayrılamayacağını savunmaktadır.[17][18] Bazı akademisyenler Amerika'nın sömürgeleştirilmesini soykırım olarak değerlendirmektedir, çünkü bunun büyük ölçüde belirli etnik grupların sistematik olarak sömürülmesi, ortadan kaldırılması ve yok edilmesi yoluyla başarıldığını ve bu tür hastalıkların çoğalması için ortam ve koşullar yaratacağını savunmaktadırlar. [19][20][21]

Tai S Edwards ve Paul Kelton tarafından 2020 yılında yapılan bir araştırmaya göre, son zamanlarda yapılan çalışmalar "sömürgecilerin yerlileri enfeksiyona karşı savunmasız hale getiren, ölüm oranlarını artıran ve nüfusun toparlanmasını engelleyen koşulların yaratılmasında sorumluluk taşıdığını göstermektedir. Bu sorumluluk, Amerika'yı insansızlaştırmak için daha kasıtlı ve doğrudan şiddet biçimleriyle kesişti... mikroplar artık Amerikan soykırımlarını inkar etmenin temeli olamaz."[22]

Amerika'nın yerli halkları (1948 öncesi)

İlk Amerika'nın İspanya tarafından sömürgeleştirilmesi sırasında, özellikle Afro-Avrasya hastalıklarından kaynaklı salgınının yayılması sonucu sekiz milyon kadar yerli insanın öldüğü tahmin edilmektedir.[23][24] Eş zamanlı olarak, Avrupalılar tarafından Amerikan yerlilerine karşı yürütülen savaşlar ve zulümler de yüz binlerce ila milyonlarca insanın ölümüyle sonuçlanmıştır. Amerikan yerlilerine kötü muamele ve öldürme, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri, Meksika, Arjantin, Brezilya, Paraguay ve Şili'ye dönüşecek bölgeler de dahil olmak üzere Amerika'nın her bölgesinde yüzyıllar boyunca devam etmiştir. Amerika Birleşik Devletleri'nde bazı akademisyenler (aşağıda listelenen örnekler) Kızılderili Savaşları ve apaçık kader (Manifest Destiny) doktrininin soykırıma katkıda bulunduğunu belirtmekte, en önemli olaylardan biri olarak Gözyaşı Yolu gösterilmektedir.

Buna karşılık, Oregon Üniversitesi'nden Jeffrey Ostler'in 2019 tarihli bir kitabı, soykırımın konuyla ilgili akademik çalışmalarda çoğunluk görüşü olmadığını savunuyor ve şöyle yazıyor;

1992'den bu yana, Amerika kıtasında topyekûn, acımasız ve yaygın bir soykırım olduğu argümanı, Yerli çalışmaları ve soykırım çalışmalarının bazı alanlarında kabul görmeye başlamıştır. Ancak bu argümanın ABD tarihi veya Amerikan Kızılderili tarihi alanındaki ana akım çalışmalar üzerinde çok az etkisi olmuştur. Akademisyenler belirli eylemlere, olaylara, dürtülere ve etkilere soykırımsal olarak işaret etmeye eskisinden daha meyillidir, ancak soykırım bu alanlardaki çalışmalarda anahtar bir kavram haline gelmemiştir.[25]

Bazı akademisyenler etnik temizlik terimini daha uygun bir tanımlama olarak görmektedir. Ethnic Cleansing: The Crime That Should Haunt America (Etnik Temizlik: Amerika'nın Peşini Bırakmaması Gereken Suç) adlı kitabında ayrıntılı olarak anlattığı üzere, tarihçi Gary Anderson soykırımın Amerikan tarihinin hiçbir dönemine uygulanamayacağını, zira "Orta Avrupa, Kamboçya ya da Ruanda'daki olaylara benzer ölçekte kitlesel katliam politikalarının hiçbir zaman uygulanmadığını" ısrarla vurgulamakta, ancak etnik temizliğin gerçekleştiğini savunmaktadır.[26]

Soykırım olarak sınıflandırılması

Çalışmalarında bu tarihi soykırım bağlamında inceleyen tarihçiler ve akademisyenler arasında tarihçi Jeffrey Ostler,[27] tarihçi David Stannard,[28] antropolojik demograf Russell Thornton[29] yer almaktadır. (Cherokee Nation), tarihçi Vine Deloria, Jr. (Standing Rock Dakota) ve Russell Means (Oglala Lakota) ve Ward Churchill gibi aktivistler. Stannard, American Holocaust adlı kitabında, Amerika kıtasındaki sömürgeleştirme olaylarını 1948 BM Cenova Soykırım Sözleşmesi'nde yazılı soykırım tanımıyla karşılaştırmakta ve şöyle yazmaktadır;

BM dilinin ışığında -hatta bazı gevşek yapılarını bir kenara bırakırsak- on altıncı, on yedinci, on sekizinci ve on dokuzuncu yüzyıllarda Amerika'da neler yaşandığını bilmek ve bunların soykırım olduğu sonucuna varmamak mümkün değildir.

Thornton savaş, şiddet ve katliamların doğrudan sonuçlarını soykırım olarak tanımlar ve bunların çoğu etnik grupların tamamını yok etme etkisine sahiptir.[30] Siyaset bilimci Guenter Lewy, "Kızılderili nüfusundaki azalmanın yüzde 90'ı hastalıklardan kaynaklanmış olsa bile, geriye kötü muamele ve şiddetten kaynaklanan büyük bir ölü sayısı kaldığını" belirtmektedir."[31] Etnik çalışmalar profesörü Roxanne Dunbar-Ortiz şöyle demektedir:

Varsayılan pozisyonun savunucuları, daha ölümcül olmasa da eşit derecede ölümcül olan diğer nedenlere rağmen hastalık nedeniyle azalmayı vurgulamaktadır. Bunu yaparken de Amerika'nın sömürgeleştirilmesinin, sadece hastalığa karşı bağışıklığı olmayan nüfusların trajik kaderi değil, planlı bir soykırım olduğunu kabul etmeyi reddetmektedirler.[32]

1900 yılına gelindiğinde Amerika'daki yerli nüfusu %80'den fazla, bazı bölgelerde ise %98'e varan oranlarda azalmıştır. Sömürgeciliğin ilk yüzyılında çiçek, kızamık ve kolera gibi hastalıkların etkileri ölü sayısına büyük katkıda bulunurken, sömürgeciler tarafından Kızılderililere karşı uygulanan şiddet, yerinden edilme ve savaşlar sonraki yüzyıllarda ölü sayısına katkıda bulunmuştur.[33] American Philosophy: From Wounded Knee to the Present (2015) adlı kitapta ayrıntılı olarak anlatıldığı üzere;

Ayrıca, yarımkürenin ortak tarihinin, her ikisi de son 500 yıldaki Avrupa istilalarının mirasının bir parçası olan soykırım ve kölelik gibi ikili trajedilerle çerçevelenmiş bir tarih olduğu da açıktır. Hem kuzey hem de güneydeki yerli halklar yerlerinden edilmiş, hastalıklardan ölmüş ve Avrupalılar tarafından kölelik, tecavüz ve savaş yoluyla öldürülmüştür. 1491 yılında batı yarımkürede yaklaşık 145 milyon insan yaşıyordu. 1691 yılına gelindiğinde Amerikan yerlilerinin nüfusu yüzde 90-95 oranında, yani yaklaşık 130 milyon kişi azalmıştı.[34]

Bununla birlikte, Kolomb öncesi nüfus rakamlarını tahmin etmek, kanıtların parçalı yapısı nedeniyle zordur. Tahminler 8 ila 112 milyon arasında değişmektedir.[35] Russel Thornton, on altıncı yüzyılın ilk yarısında "tesadüfi temas sonucu, hatta doğrudan temas olmaksızın, hastalığın bir Amerikan Kızılderili kabilesinden diğerine yayılmasıyla ortaya çıkan" feci salgın hastalıklar ve nüfus kayıpları yaşandığına dikkat çekmiştir.[36] Thornton ayrıca, Malthus'un "nüfuslar herhangi bir teknoloji düzeyinde kendilerine sunulan gıdanın sınırlarına kadar ve ötesinde artma eğilimindedir" varsayımına dayanan daha yüksek Yerli nüfus tahminlerine de meydan okumuştur."[37]

University College London'dan coğrafyacılara göre, Amerika kıtasının Avrupalılar tarafından sömürgeleştirilmesi, yaklaşık 55 milyon veya yerel nüfusun %90'ı gibi çok sayıda insanın ölümüne yol açmıştır[38] ,bu iklim değişikliği ve küresel soğuma ile sonuçlandı.[39]Araştırmanın ortak yazarlarından UCL Coğrafya Profesörü Mark Maslin, büyük ölü sayısının Avrupa ekonomilerini de güçlendirdiğini belirtiyor: "Amerika kıtasının nüfusunun azalması, istemeden de olsa Avrupalıların dünyaya hükmetmesine olanak sağlamış olabilir. Bu aynı zamanda Sanayi Devrimi'ne ve Avrupalıların bu egemenliği sürdürmesine de olanak sağlamıştır."[40]


Amerika'nın İspanyol Hıristiyan kolonizasyonu

16. yüzyıla ait bir Hollanda Devrimi sırasında Amerika'da İspanyol zulmünü resmeden Flaman Protestan Theodor de Bry illüstrasyonu , Las Casas' 'Brevisima relación de la destrucción de las Indias (Hint Adaları'nın Yok Edilişinin Kısa Bir Anlatımı) adlı eserinde Dominiken rahip Bartelome de Las Casas'ın anlattığı, Hispaniola'nın fethi sırasında İspanyolların Yerli halklara yaptığı işkenceleri tasvir etmektedir. Bartolomé şöyle yazmıştır: "Ayakları neredeyse yere değecek kadar büyük, ancak alçak yapılmış bazı Gibbetler diktiler, her biri Kurtarıcımızın ve 12 Havarisinin Onuruna ve Hürmetine (küfürle söyledikleri gibi) On Üç Kişiyi taşıyacak şekilde düzenlenmişti, üzerlerinde asılı dururken onları kül etmek için bir Ateş yaktılar"[41]

İlk İspanyolların Amerika'yı fethi sırasında,modern çağın ilk büyük ölçekli soykırım eylemi olarak tanımlanan bir dizi olayda [42] özellikle Afro-Avrasya hastalıklarının yayılması nedeniyle sekiz milyon kadar Yerli'nin öldüğü tahmin edilmektedir[23].

Karayipler'deki Tainolara yönelik vahşet ve sistematik imha eylemleri, Dominiken rahibi Bartolomé de las CasasİspanyolcaBrevísima relación de la destrucción de las Indias ('Hint Adaları'nın Yok Edilişinin Kısa Bir Anlatımı') adlı kitabını yazmaya ve 1542'de yayınlamaya sevk etti; bu kitap batı dünyasında geniş yankı uyandırdı ve yazıldığı yıl İspanya Kralının tüm İspanyol topraklarında Kızılderililerin İyi Muamele Görmesi ve Korunması için Yeni Hint Adaları Kanunları adlı fermanını yayınlamaya zorlamada, Amerika'daki yerli halklara yönelik köleliğin kaldırılmasına katkıda bulundu.

Las Casas, İspanyol kolonisi Hispaniola'daki yerli nüfusun birkaç on yıl içinde 400.000'den 200'e düştüğünü yazmıştır.[43] Yazıları, Charles Gibson'ın "İspanyol İmparatorluğu'nun zalim, bağnaz, yozlaşmış, sömürücü ve gerçekliğin ötesinde kendini beğenmiş olarak görüldüğü birikmiş propaganda ve Hispanofobi geleneği" olarak tanımladığı İspanyol Kara Efsanesinin ortaya çıkmasına neden olanlar arasındaydı.[44][45]

Davis, Kaliforniya Üniversitesi'nden tarihçi Andrés Reséndez, hastalık bir faktör olsa da, maruz kaldıkları sürekli köleleştirme olmasaydı Hispaniola'nın yerli nüfusunun Kara Ölüm sonrasında Avrupalılar gibi toparlanacağını ileri sürmektedir.[46]Bu insani faktörler arasında köleliğin Hispaniola nüfusunun "en büyük katili" olduğunu ve "1492 ile 1550 yılları arasında kölelik, aşırı çalışma ve kıtlık bağlantılarının Karayipler'de çiçek, grip veya sıtmadan daha fazla yerliyi öldürdüğünü" söylemektedir."[47]

Noble David Cook, Kara Efsane Amerika'nın fethi hakkında şunları söylemiştir: "Eski ve Yeni Dünya temasından sonraki ilk yüzyılda öldüğü bildirilen milyonlarca kişiyi öldürmek için çok az İspanyol vardı." Bunun yerine, ölü sayısının bazı tahminlere göre Kızılderili popülasyonlarında %80-90 ölüm oranına sahip[33] çiçek hastalığı gibi hastalıklardan kaynaklandığını tahmin etmektedir[48]Ancak tarihçi Jeffrey Ostler, İspanyol kolonizasyonunun hastalıkların yayılması için gerekli koşulları yarattığını, örneğin Hernando de Soto'nun 1539'da Güney Amerika'ya yaptığı seferin "üyelerinin çiçek ya da kızamık geçirmiş olma ihtimalinin çok düşük olduğunu dikkatli çalışmalarla ortaya koyduğunu" savunmuştur. Bunun yerine, seferin neden olduğu aksaklıklar, Amerika'da zaten mevcut olan frengi ve dizanteri ile doğu yarımküreden yeni getirilen bir hastalık olan sıtma gibi hastalıklara karşı yerli halkın savunmasızlığını artırmıştır."[27]

Amerika'nın ilk fethi tamamlandıktan sonra İspanyollar 1503 yılında encomienda sistemini uygulamaya koydu. Teoride "encomienda", kültürel asimilasyonu ve Katolikliğe dönüşümü teşvik etmek için Yerli halk gruplarını İspanyol gözetimi altına aldı, ancak pratikte yüksek ölüm oranıyla acımasız koşullar altında yasal olarak onaylanmış zorla çalıştırma ve doğal kaynak sömürüsüne yol açtı.[49]İspanyollar, sayılarının tükenmez olduğuna inandıkları Yerli halkları yok etmek için yola çıkmamış olsalar da, eylemleri Aravaklar gibi tüm kabilelerin yok olmasına yol açtı.[50] Her altı ayda bir işçilerin üçte birinin öldüğü madenlerde birçok Aravak ölümcül zorla çalıştırma nedeniyle hayatını kaybetti.[51] Tarihçi David Stannard'a göre encomienda, "Orta ve Güney Amerika'daki milyonlarca yerli halkı erken ve acı verici ölümlere sürükleyen" bir soykırım sistemiydi.[52]

İspanyol ve Portekizlilerin Amerika'daki yerli halklara yönelik soykırımları, yerli nüfusun yaklaşık %90'ını, tarımın ve altyapının çoğunu yok etmiştir.[53]:3

Ekolog Simon Lewis ve jeolog Mark Maslin'e göre, bu soykırımların kapsamı o kadar genişti ki, orman rejenerasyonu ek karbon tutulması ile sonuçlandığı için 1550 ve 1700 yılları arasında küresel sıcaklık düşüşüne neden oldu.[53] :3

UC Riverside profesörü Clifford Trafzer'e göre, 1760'larda Gaspar de Portolà ve Junípero Serra önderliğinde Kaliforniya'yı güçlendirmek için gönderilen bir keşif gezisine ise kölelik, zorla din değiştirme ve hastalık bulaştırma yoluyla soykırım damgasını vurmuştur.[54]

Amerika kıtasının İngiliz sömürgeciliği

Kunduz Savaşları

On yedinci yüzyıldaki Kunduz Savaşları sırasında İrokualar diğer Mohikanlar, Huronlar, Neutral Konfederasyonu, Erielileri, Susquehannock (Conestoga),kuzey Algonkinler dahil olmak üzere birçok büyük kabile konfederasyonunu etkili bir şekilde yok etmiştir ve Irokualar tarafından uygulanan savaş tarzının aşırı acımasızlığı ve yok edici doğası, bazı tarihçilerin bu savaşları İrokua Konfederasyonu tarafından işlenen soykırım eylemleri olarak etiketlemesine neden oldu.[55]

Kalinago katliami, 1626

Kalinago katliamı, 1628 yılında İngiliz ve Fransız yerleşimciler tarafından Saint Kitts'te yaklaşık 2.000 Ada Karibinin katledilmesidir.

Karib Şefi Tegremond, St.Kitts'i işgal eden İngiliz ve Fransız yerleşimcilerin sayısının artmasından rahatsız olmaya başladı. Bu durum çatışmalara yol açtı ve diğer Ada Kariblerinin de yardımıyla yerleşimcilerin ortadan kaldırılmasını planlamaya başladı. Ancak, planı Barbe adlı bir Kızılderili kadın tarafından Thomas Warner ve Pierre Belain d'Esnambuc'a ifşa edildi. Harekete geçen İngiliz ve Fransız yerleşimciler, Karibleri sarhoş oldukları bir partiye davet ettiler. Karibler köylerine döndüklerinde, aralarında Şef Tegremond'un da bulunduğu 120 kişi uykularında öldürüldü. Ertesi gün, kalan 2,000-4,000 Karib, Bloody Point ve Bloody River bölgesine sürüldü ve burada 2,000'den fazlası katledildi, ancak 100 yerleşimci de öldürüldü. Bir Fransız, Manşinel zehirli okla vurulduktan sonra delirdi. Kalan Karibler kaçtı. Daha sonra, 1640 yılına gelindiğinde, zaten köleleştirilmemiş olanlar Dominika'ya götürüldü[56][57].

Pekuotları yok etme girişimi, 1636-1638

1743 tarihli bir 1638 Hartford Antlaşması İngiliz sömürgeciler Pekot Savaşı'ndan sağ kurtulan Pekotların topraklarına dönmelerini, kabile dillerini konuşmalarını veya kendilerini Pekot olarak adlandırmalarını yasaklayarak Pekot kültürel kimliğini ortadan kaldırmaya çalıştı.[58]

Pekuot Savaşı, 1636 ile 1638 yılları arasında New England'da Pekuot kabilesi ile Massachusetts Körfezi, Plymouth ve Saybrook kolonilerindeki kolonistler ve onların Narragansett Kabilesi ve Mohegan kabilesindeki müttefiklerinden oluşan bir ittifak arasında meydana gelen silahlı bir çatışmadır.

Savaş Pekuotların kesin yenilgisiyle sonuçlandı. Connecticut ve Massachusetts kolonileri 1630'lardaki Pekuot Savaşı sırasında öldürülen düşman Kızılderililerin kelleleri ve daha sonra sadece kafa derileri için ödüller teklif etti;[59] Connecticut 1637'de Pequot'u öldürdükleri için Moheganlara özel olarak tazminat ödedi.[60] Savaşın sonunda yaklaşık 700 Pekot öldürülmüş ya da esir alınmıştı.[61]

İngiliz sömürgeciler savaştan sağ kurtulan tahminen 2.500 Pekuot'a sert ve cezalandırıcı bir antlaşma dayattılar; 1638 Hartford Antlaşması Pekuot kültürel kimliğini ortadan kaldırmaya çalıştı - Pekuotların topraklarına dönmelerini, kabile dillerini konuşmalarını ve hatta kendilerini Pequot olarak adlandırmalarını yasaklayan hükümlerle - ve Pekuot Ulusunu etkili bir şekilde dağıttı, hayatta kalanların çoğu idam edildi ya da köleleştirildi ve satıldı.[58] Yüzlerce esir köle olarak Batı Hint Adaları'na satıldı;[58] [62]Sonuç, Pekuot kabilesinin Güney New England'da yaşayabilir bir yönetim olarak ortadan kaldırılması ve sömürge yetkililerinin onları soyu tükenmiş olarak sınıflandırması oldu. Ancak Pekuot kabilesinin üyeleri bugün hala federal olarak tanınan bir kabile olarak yaşamaktadır[63].

Narragansett halkının katliamı,1675

Büyük Bataklık Katliamı, Kral Philip'in Savaşı sırasında New England sömürge milisleri tarafından Aralık 1675'te Narragansett kabilesine karşı gerçekleştirilmiştir. O yılın 15 Aralık günü Narraganset savaşçıları Jireh Bull Blockhouse'a saldırmış ve en az 15 kişiyi öldürmüştür. Dört gün sonra, İngiliz kolonileri Plymouth, Connecticut ve Massachusetts Körfezinden milisler Rhode Island, South Kingstown'daki ana Narragansett kasabasına yönlendirildi. Yerleşim yakıldı, sakinleri (kadınlar ve çocuklar dahil) öldürüldü ya da tahliye edildi ve kabilenin kışlık depolarının çoğu yok edildi. Kesin rakamlar bilinmemekle birlikte, en az 97 Narragansett savaşçısının ve 300 ila 1.000 savaşçı olmayan kişinin öldürüldüğüne inanılmaktadır.[64] Katliam, katliamı hemen takip eden dönemde Narragansett kabilesi için kritik bir darbe olmuştur.[65] Bununla birlikte, Pequotlar gibi Narragansett halkı da bugün federal olarak tanınan bir kabile olarak yaşamaya devam etmektedir.[66]

Fransız-Kızılderili Savaşı ve Pontiac Ayaklanması, 1754-1763

12 Haziran 1755'te, Fransız-Kızılderili Savaşı sırasında, Massachusetts valisi William Shirley bir erkek Kızılderili kafa derisi için 40 Sterlin, Kızılderili kadın ya da 12 yaşından küçük çocukların kafa derileri için 20 Sterlin ödül koydu.[67][68] 1756'da Pennsylvania vali yardımcısı Robert Hunter Morris, Lenni Lenape (Delaware) halkına karşı savaş ilanında "On İki Yaşından Büyük Her Erkek Kızılderili Düşmanın Kafa Derisi İçin 130 Parça Sekiz" ve "Öldürüldüklerine dair kanıt olarak gösterilen Her Kızılderili Kadının Kafa Derisi İçin 50 Parça Sekiz" teklif etmiştir."[67][69] Pontiac Ayaklanması sırasında Albay Henry Bouquet, amiri Sir Jeffrey Amherst ile birlikte biyolojik savaş yoluyla düşman Kızılderililere çiçek mikrobu içeren battaniyeleri verip bu hastalığı onlara bulaştırmak için komplo kurmuştur.[70]

Kanada

Resmi olarak, Beothukların sonuncusu, Shanawdithit (yaklaşık 1801 - 6 Haziran 1829)
Suzannah Anstey (kızlık soyadı Manuel. 1832-1911), Beothuk 'Elizabeth' adlı kadının kızı ve kocası Samuel Anstey (1832-1923) Twillingate

Çatışmasız olmasa da Avrupalı Kanadalıların "İlk Milletler" denen yerli halklar ve İnuitlerle ilk etkileşimleri nispeten barışçıldı.[71] İlk Milletler ve Métisler Kanada'daki Avrupa kolonilerinin gelişiminde, özellikle de Kuzey Amerika kürk ticareti sırasında Avrupalı "coureur des bois" ve "voyageur"'lara kıtayı keşfetmelerinde yardımcı oldukları için kritik bir rol oynadı. [72] Ancak zaman içinde Avrupalıların İlk Milletlerle olan bu ilk etkileşimleri dostluk ve barış antlaşmalarından toprakların antlaşmalar yoluyla ellerinden alınmasına dönüşmüştür.[73][74] 18. yüzyılın sonlarından itibaren Avrupalı Kanadalılar Yerli halkları Batı Kanada toplumuna asimile olmaya zorlamıştır.[75] Bu girişimler 19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında zorunlu entegrasyon ve yer değiştirmelerle doruk noktasına ulaşmıştır.[76]

Avrupa kolonizasyonunun bir sonucu olarak, Yerli nüfusu yüzde kırk ila seksen oranında azaldı.[77] Bu düşüş, doğal bağışıklıkları olmayan grip, kızamık ve çiçek hastalığı gibi Avrupa hastalıklarının taşınması,[78][79] kürk ticareti üzerindeki çatışmalar, sömürge yetkilileri ve yerleşimcilerle çatışmalar ve Yerli topraklarının yerleşimcilere kaybedilmesi ve ardından birkaç ulusun kendi kendine yeterliliğinin çökmesi gibi çeşitli nedenlere bağlanmaktadır.[80][81]

Shanawdithit'in 1829'da ölümüyle Beothukların ve Newfoundland'ın yerli halkının, salgın hastalıklar, açlık, gıda kaynaklarına erişim kaybı ve İngiliz ve Fransız balıkçılar ve tüccarlar tarafından yerlerinden edilmelerinin ardından resmen soylarının tükendiği ilan edildi.[82] Akademisyenler Beothuk'la ilgili soykırım tanımında hemfikir değildir ve tarafların farklı siyasi gündemleri vardır.[83] Bazı akademisyenler Beothuk'un yukarıda belirtilen unsurlar nedeniyle öldüğüne inanırken, bir başka teori de Avrupalıların onlara karşı sürekli bir soykırım kampanyası yürüttüğüdür. [84] "Kültürel soykırım" kavramının ve bunun yerleşimci sömürgecilikle ilişkisinin daha yeni anlaşılması, modern akademisyenleri Kanada devletlerinin Yerli halkların fiziksel ve kültürel olarak yok edilmesi sürecinin üretilmesi ve meşrulaştırılmasındaki rolünün soykırımcı yönlerinin yeniden tartışılmasına yöneltmiştir. [85] 1990'larda bazı akademisyenler "Kanada'nın Kızılderili yatılı okul sistemi"ni sömürgecilikten kaynaklanan bir soykırım süreci olarak tanıması için baskı yapmaya başladı.[86][87] Bu kamusal tartışma 2008 yılında kurulan "Kanada Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu"'nun kurulmasına yol açtı.[88][89]

Asya'nın yerli halkları (1948 öncesi)

Çarlık Rusya'nın Sibirya'yı fethi

Sibirya'da yasak toplayan Kozaklar

Rusların Sibirya'yı fethine, yerlileri vahşice ezen Rus Kazaklarının sömürgeleştirmeye karşı yerli halkın direnişi nedeniyle katliamlar eşlik etti. 1645'te Vasilii Poyarkov ve 1650'de Yerofei Khabarov gibi kişilerin elinde, Daur gibi bazı halklar Ruslar tarafından soykırım sayılacak kadar katledildi. Kamçatka'daki daha önce 20.000 güçlü nüfustan yarım yüzyıllık Kozak katliamına maruz kaldıktan sonra yalnızca 8.000'i hayatta kaldı.

1640'larda Yakutlar, Rusların Lena Nehri yakınlarındaki topraklarına ilerlemesi sırasında katliamlara maruz kaldılar. 1690'larda Kamçatka'da Koryaklar, Kamçadallar ve Çukçiler de Ruslar tarafından katliamlara maruz kalan halklardır. Ruslar yerlilerden istenilen miktarda yasak alamayınca, Kozak olan Yakutsk Valisi Piotr Golovin, yerlileri asmak için et kancaları kullandı. Lena havzasında, 40 yıl içinde Yakut nüfusunun %70'i öldürüldü ve yerlileri Yasak'ı ödemeye zorlamak için kadın ve çocuklara tecavüz ve kölelik uygulandı.

Kamçatka'da Ruslar, 1706, 1731 ve 1741'de kendi yönetimlerine karşı Itelmen ayaklanmalarını vahşice ezdiler. İtelmen'ler ilk ayaklanmada taş silahlarla donanmış ve hazırlıksızlardı, ancak ikinci seferde barut silahları kullandılar.

Kaynakça

  1. ^ a b Maybury-Lewis 2002.
  2. ^ Jones 2010.
  3. ^ Forge 2012.
  4. ^ Moses 2004.
  5. ^ Hitchcock & Koperski 2008.
  6. ^ Mehta 2008.
  7. ^ Attar 2010.
  8. ^ Sautman 2003.
  9. ^ Lemkin 2008, s. 79.
  10. ^ Lemkin 2008, s. 79 "'Soykırım' ile bir etnik grubun yok edilmesini kastediyoruz ... Genel olarak soykırım, bir ulusun tüm üyelerinin toplu olarak öldürülmesi dışında, bir ulusun derhal yok edilmesi anlamına gelmez. Daha ziyade, grupların kendilerini yok etmek amacıyla, ulusal grupların yaşamının temel dayanaklarını yok etmeyi amaçlayan farklı eylemlerin koordineli bir planını ifade etmek için kullanılır. Böyle bir planın hedefleri, ulusal grupların siyasi ve sosyal kurumlarının, kültürlerinin, dillerinin, milli duygularının, dinlerinin ve ekonomik varlıklarının parçalanması ve bu gruplara mensup bireylerin kişisel güvenliklerinin, özgürlüklerinin, sağlıklarının, onurlarının ve hatta hayatlarının yok edilmesi olacaktır."
  11. ^ Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi, Madde 2
  12. ^ Mcdonnell, Michael A.; Moses, A. Dirk (December 2005). "Raphael Lemkin as historian of genocide in the Americas". Journal of Genocide Research. 7 (4): 501-29. doi:10.1080/14623520500349951. Erişim tarihi: 4 Kasım 2023. 
  13. ^ Henderson, Donald A.; Inglesby, T. V.; Bartlett, J. G.; Ascher, M. S.; Eitzen, E.; Jahrling, P. B.; Hauer, J.; Layton, M.; McDade, J.; Osterholm, M. T.; O'Toole, T.; Parker, G.; Perl, T.; Russell, P. K.; Tonat, K. (1999). "Smallpox as a Biological Weapon. Medical and Public Health Management". JAMA. 281 (22): 2127-2137. doi:10.1001/jama.281.22.2127. PMID 10367824. 
  14. ^ Edwards & Kelton 2020, s. 66.
  15. ^ Grenke 2005, s. 199"Bununla birlikte, Yerlileri yok eden hastalıklar çoğunlukla doğal temastan kaynaklanmıştır. Bu Yerli halklar büyük ölçüde zayıflamıştı ve sonuç olarak Avrupalılara daha az direnebildiler. Bununla birlikte, soykırımların kaynağı nadiren hastalıkların kendisi ya da soykırım araçlarının neden olduğu ölümlerin kaynağı değildi. Soykırımlara bir grubun diğerine yönelik saldırgan eylemleri neden olmuştur."
  16. ^ Maybury-Lewis 2002, s. 45.
  17. ^ Cave 2008, s. 273-74.
  18. ^ Barkan 2003.
  19. ^ Stannard 1993, s. xii.
  20. ^ Ostler, Jeffrey (2019). Surviving Genocide: Native Nations and the United States from the American Revolution to Bleeding Kansas. Yale University Press. ss. 13-17, 381. ISBN 9780300245264. 12 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mart 2021. 
  21. ^ Resendez, Andres (2016). The Other Slavery: The Uncovered Story of Indian Enslavement in America. Houghton Mifflin. ss. 216-217. 
  22. ^ Edwards & Kelton 2020, ss. 54-55.
  23. ^ a b "La catastrophe démographique" [The Demographic Catastrophe]. L'Histoire (Fransızca) (322): 17. July–August 2007. 
  24. ^ Wilson, James (1998). The Earth Shall Weep: A History of Native America (İngilizce). Grove Press. s. 49. ISBN 978-0-8021-3680-0. 16 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Mart 2023. 
  25. ^ Ostler, Jeffrey (2019-05-28). Surviving Genocide. Yale University Press. doi:10.2307/j.ctvgc629z. ISBN 978-0-300-24526-4. 
  26. ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; :1 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme)
  27. ^ a b Ostler, Jeffrey (2009). Surviving Genocide: Native Nations and the United States from the American Revolution to Bleeding Kansas. Yale University Press. s. 13. 
  28. ^ Stannard 1993.
  29. ^ Thornton 1987.
  30. ^ Thornton 1987, ss. 104-13.
  31. ^ Lewy, Guenter (2007). "Were American Indians the Victims of Genocide?". History News Network. 2 March 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 August 2013. 
  32. ^ An Indigenous Peoples' History of the United States; Roxanne Dunbar-Ortiz; Beacon Press; 2014; Pgs. 41–42
  33. ^ a b Aufderheide, Rodríguez-Martín & Langsjoen (1998), s. 205; Aufderheide, Arthur C.; Rodriguez-Martin, Conrado; Langsjoen, Odin (13 May 1998). The Cambridge Encyclopedia of Human Paleopathology. Cambridge University Press. ISBN 9780521552035. 5 December 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 June 2016. 
  34. ^ McKenna, Erin, and Scott L. Pratt. 2015. American Philosophy: From Wounded Knee to the Present. Bloomsbury. p. 375.
  35. ^ Denevan, William M., (Ed.) (1992). The Native population of the Americas in 1492 (2nd bas.). Madison, Wis: University of Wisconsin Press. ISBN 978-0-299-13434-1. 
  36. ^ Thomas Michael Swensen (2015). "Of Subjection and Sovereignty: Alaska Native Corporations and Tribal Governments in the Twenty-First Century". Wíčazo Ša Review. 30 (1): 100. doi:10.5749/wicazosareview.30.1.0100. ISSN 0749-6427. 
  37. ^ Thornton, Russell; Stannard, David E. (1994). "American Holocaust: Columbus and the Conquest of the New World". The Journal of American History. 80 (4): 1428. doi:10.2307/2080617. JSTOR 2080617. 
  38. ^ Hadden, John (2019-02-06). "'Little Ice Age' caused by death of 55-million Indigenous people after colonization: study - National". Global News. Erişim tarihi: 2023-08-24. 
  39. ^ Koch, Alexander; Brierley, Chris; Maslin, Mark M.; Lewis, Simon L. (2019). "Earth system impacts of the European arrival and Great Dying in the Americas after 1492". Quaternary Science Reviews. 207: 13–36. Bibcode:2019QSRv..207...13K. doi:10.1016/j.quascirev.2018.12.004.  Geçersiz |doi-access=free (yardım)
  40. ^ Kent, Lauren (1 February 2019). "European colonizers killed so many Native Americans that it changed the global climate, researchers say". CNN. 13 August 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 February 2019. 
  41. ^ Las Casas, Bartolomé (1992). A Short Account of the Destruction of the Indies. London, England: Penguin Classics. s. 9. 
  42. ^ Forsythe 2009, s. 297.
  43. ^ Juang, Baker & Shannon 2008, s. 510.
  44. ^ Gibson, Charles. "The Colonial Period in Latin American History". Hathi Trust. Service Center for Teachers of History. 7 September 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 November 2019. 
  45. ^ Maybury-Lewis 2002, s. 44.
  46. ^ Trever, David (13 May 2016). "The new book 'The Other Slavery' will make you rethink American history". Los Angeles Times. 20 June 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  47. ^ Reséndez, Andrés (2016). The Other Slavery: The Uncovered Story of Indian Enslavement in America. Houghton Mifflin Harcourt. s. 17. ISBN 978-0547640983. 14 October 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 October 2020. 
  48. ^ Cook, Noble David (13 February 1998). Born to Die: Disease and New World Conquest, 1492–1650. Cambridge University Press. ss. 9–14. ISBN 978-0-521-62730-6. 29 November 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 June 2016. 
  49. ^ Minster, Christopher (10 September 2018). "Spain's American Colonies and the Encomienda System". ThoughtCo. 17 February 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 February 2019. 
  50. ^ Grenke 2005, s. 200.
  51. ^ Hickel, Jason (2018). The Divide: A Brief Guide to Global Inequality and its Solutions. Windmill Books. s. 70. ISBN 978-1786090034. 
  52. ^ Stannard 1993, s. 139.
  53. ^ a b Driscoll, Mark W. (2020). The Whites are Enemies of Heaven: Climate Caucasianism and Asian Ecological Protection. Durham: Duke University Press. ISBN 978-1-4780-1121-7. 
  54. ^ Trafzer 1999, ss. 1–35..
  55. ^ Blick, Jeremy P. (3 August 2010). "The Iroquois practice of genocidal warfare (1534-1787)". Journal of Genocide Research. 3 (3): 405–429. doi:10.1080/14623520120097215. 16 June 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 August 2022. 
  56. ^ Histoire Generale des Antilles... [General History of the Antilles...] (Fransızca). I. Paris: Jolly. 1667. ss. 5–6. 
  57. ^ Hubbard, Vincent (2002). A History of St. Kitts. Macmillan Caribbean. ss. 17–18. ISBN 9780333747605. 
  58. ^ a b c Piecuch, Jim. "Hartford, Treaty of." The Encyclopedia of North American Colonial Conflicts to 1775: A Political, Social, and Military History, edited by Spencer C. Tucker, et al., vol. 1, ABC-CLIO, 2008, p. 375. Gale eBooks. Accessed 17 Aug. 2023.
  59. ^ Dunbar-Ortiz, Roxanne (2014). An Indigenous Peoples' History of the United States. Beacon Press. s. 64. ISBN 978-0-8070-0040-3. 
  60. ^ Tucker, Spencer C. (2011). The Encyclopedia of North American Indian Wars, 1607–1890. ABC-CLIO, LLC. s. 708. ISBN 978-1851096978. 
  61. ^ John Winthrop, Journal of John Winthrop. ed. Dunn, Savage, Yeandle (Cambridge, MA: Harvard University Press, 1996), 228.
  62. ^ Lion Gardiner, "Relation of the Pequot Warres", in History of the Pequot War: The Contemporary Accounts of Mason, Underhill, Vincent, and Gardiner (Cleveland, 1897), p. 138; Ethel Boissevain, "Whatever Became of the New England Indians Shipped to Bermuda to be Sold as Slaves," Man in the Northwest 11 (Spring 1981), pp. 103–114; Karen O. Kupperman, Providence Island, 1630–1641: The Other Puritan Colony (Cambridge, MA: Harvard University Press, 1993), p. 172
  63. ^ Mashantucket Pequot Tribal Nation. "Tribal History". The Mashantucket (Western) Pequot Tribal Nation. 21 October 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 August 2020. 
  64. ^ Gott, Richard (2004). Cuba: A new history. Yale University Press. p. 32.
  65. ^ "Flintlock and Tomahawk—New England in King Philip's War" by Douglas Edward Leach, New York: MacMillan, 1958, pg. 130–132
  66. ^ Tribe, Narragansett. "Narragansett History". Narragansett Indian Nation Website. 24 November 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2020-12-31. 
  67. ^ a b "Scalping, Torture, and Mutilation by Indians". Blue Corn Comics. 31 August 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 July 2016. 
  68. ^ Sonneborn, Liz (14 May 2014). Chronology of American Indian History. Infobase. s. 88. ISBN 9781438109848. 2 May 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 July 2016. 
  69. ^ "Declaration of War". simpson.edu. 7 February 2014. 7 February 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  70. ^ Calloway, Collin G. (2007). The Scratch of a Pen: 1763 and the Transformation of North America (Pivotal Moments in American History). Oxford University Press. s. 73. ISBN 978-0195331271. 
  71. ^ Preston, David L. (2009). The Texture of Contact: European and Indian Settler Communities on the Frontiers of Iroquoia, 1667–1783. University of Nebraska Press. ss. 43–44. ISBN 978-0-8032-2549-7. 16 March 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 February 2019. 
  72. ^ Miller, J.R. (2009). Compact, Contract, Covenant: Aboriginal Treaty-Making in Canada. University of Toronto Press. s. 34. ISBN 978-1-4426-9227-5. 16 March 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 February 2019. 
  73. ^ Williams, L. (2021). Indigenous Intergenerational Resilience: Confronting Cultural and Ecological Crisis. Routledge Studies in Indigenous Peoples and Policy. Routledge, Taylor & Francis. s. 51. ISBN 978-1-000-47233-2. 23 February 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 February 2023. 
  74. ^ Turner, N. J. (2020). Plants, People, and Places: The Roles of Ethnobotany and Ethnoecology in Indigenous Peoples' Land Rights in Canada and Beyond. McGill-Queen's Indigenous and Northern Studies. McGill-Queen's University Press. s. 14. ISBN 978-0-2280-0317-5. 23 February 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 February 2023. 
  75. ^ Asch, Michael (1997). Aboriginal and Treaty Rights in Canada: Essays on Law, Equity, and Respect for Difference. UBC Press. s. 28. ISBN 978-0-7748-0581-0. 
  76. ^ Kirmayer, Laurence J.; Guthrie, Gail Valaskakis (2009). Healing Traditions: The Mental Health of Aboriginal Peoples in Canada. UBC Press. s. 9. ISBN 978-0-7748-5863-2. 
  77. ^ Marshall, Ingeborg (1998). A History and Ethnography of the Beothuk. McGill-Queen's University Press. s. 442. ISBN 978-0-7735-1774-5. 16 March 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 February 2023. 
  78. ^ Wilson, Donna M; Northcott, Herbert C (2008). Dying and Death in Canada. University of Toronto Press. ss. 25–27. ISBN 978-1-55111-873-4. 
  79. ^ True Peters, Stephanie (2005). Smallpox in the New World. Marshall Cavendish. s. 39. ISBN 978-0-7614-1637-1. 
  80. ^ Laidlaw, Z.; Lester, Alan (2015). Indigenous Communities and Settler Colonialism: Land Holding, Loss and Survival in an Interconnected World. Springer. s. 150. ISBN 978-1-137-45236-8. 16 March 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 February 2023. 
  81. ^ Ray, Arthur J. (2005). I Have Lived Here Since The World Began. Key Porter Books. s. 244. ISBN 978-1-55263-633-6. 
  82. ^ Newfoundland, Memorial University of. "Department of Religious Studies". Memorial University of Newfoundland (İngilizce). 10 April 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 October 2019. 
  83. ^ Rubinstein, W.D. (2004). "Genocide and Historical Debate: William D. Rubinstein Ascribes the Bitterness of Historians' Arguments to the Lack of an Agreed Definition and to Political Agendas". History Today. 54. 31 January 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 February 2019. 
  84. ^ Knowles, R.P.; Tomplins, J.; Worthen, W.B. (2003). Modern Drama: Defining the Field. University of Toronto Press. ss. 169. ISBN 978-0-8020-8621-1. 
  85. ^ Woolford, Andrew; Thomas, Jasmine (2011). "Genocide of Canadian First Nations". Totten, Samuel; Hitchcock, Robert (Ed.). Genocide of Indigenous Peoples: A Critical Bibliographic Review. Transaction Publishers. ss. 61–87. 
  86. ^ Annett, K. (2001). Hidden From History: The Untold Story of the Genocide of Aboriginal Peoples by the Church and State in Canada (PDF). The Truth Commission into the Genocide in Canada. 9 July 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 25 March 2017. 
  87. ^ Woolford, Andrew; Benvenuto, Jeff (2015-10-02). "Canada and colonial genocide". Journal of Genocide Research. 17 (4): 373–390. doi:10.1080/14623528.2015.1096580. ISSN 1462-3528.  Geçersiz |doi-access=free (yardım)
  88. ^ Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi; MacDonald isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz: Kaynak gösterme)
  89. ^ Woolford, Andrew; Benvenuto, Jeff (2015). "Canada and colonial genocide". Journal of Genocide Research. 17 (4): 373–390. doi:10.1080/14623528.2015.1096580.  Geçersiz |doi-access=free (yardım)