İçeriğe atla

Gürcü göçleri

Vikipedi, özgür ansiklopedi
İstanbul'da, 93 Harbi'nin ardından göç etmiş Gürcü bir aile

Gürcü göçleri, Osmanlı Devleti egemenliğindeyken 19. yüzyılda Rusya'nın eline geçen tarihsel Gürcü topraklarından bugünkü Tükiye sınırlarına yapılan göçlerdir. Göçmenlerin büyük bölümü Müslüman Gürcüler, küçük bölümü de Katolik Gürcülerden oluşuyordu. Müslüman Gürcülerin kitleler halindeki göçleri, 1828-1829 ve 1877-1878 savaşlarının ardından Osmanlı Devleti ile Rusya arasında imzalanan antlaşmalara bağlı olarak gerçekleşmiştir. Müslüman Gürcülerin göçü Gürcü literatüründe Muhaciroba (მუჰაჯირობა) olarak adlandırılmıştır. Muhaciroba, Arapça "muhacir" kelimesinden türemiş olup Türkçedeki "muhaceret" kelimesiyle karşılanabilir.[1][2]

İlk göçmenlerin hangi bölgelere göç ettiği ve yerleştiği konusunda bir çalışma mevcut olmadığı için bilinmemektedir. 1877-1878 savaşının ardından göçenler ise, Giresun, Ordu, Samsun, Sinop, Amasya, Tokat, Düzce, Sakarya, İzmit, İstabul, Balıkesir, Bursa gibi illeri kapsayan geniş bir bölgede dağınık halde yerleştirilmiştir. Katolik Gürcülerin tek yerleşim yeri İstanbul kentidir.

1829 Göçü[değiştir | kaynağı değiştir]

Osmanlı Devleti, tarihsel Gürcistan’ın önemli bir bölümünü 16. yüzyılda aşama aşama ele geçirmiştir. Osmanlı tarihinde Gürcistan seferi olarak adlandırılan işgaller 1578 yılında tamamlanmış ve ele geçirilen topraklarda Gürcistan Vilayeti adlı altında mufassal defterler düzenlenmiştir. Bu defterler bölgenin nüfusunun Hristiyanlardan oluştuğunu ve öte yandan Müslümanlaşmanın da başladığı göstermesi açısından önemlidir.[3][4] 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı’na sahne olan Samtshe-Cavaheti’nin nüfusu, bu tarihte büyük ölçüde Müslümanlardan oluşuyor, öte yandan Katolik Gürcüleri de barındırıyordu. Bu savaşta Ruslar Kars’a kadar ilerlemiş ve Osmanlılar ağır bir yenilgiye uğramıştır. Savaşın ardından imzalanan Edirne Antlaşması uyarınca Osmanlı Devleti 1578 yılında ele geçirdiği Gürcü topraklarını Ruslara terk etmiştir. Edirne Antlaşması’nın 13. maddesi karşılıklı göçü de düzenliyordu. Bu maddeye göre savaşa katılmış veya tavır ve hareketleriyle bir tarafı desteklemiş olanlar iki devlet tarafından affediliyordu. Bununla birlikte göçmek isteyenlere de göç için 18 aylık bir süre tanınıyordu. Ruslara terk edilen bölgeden önemli bir Müslüman göçü olmasına karşın, bu konuda kayıtlar ve ayrıntılı araştırmalar bulunmamaktadır. Bununla birlikte bu göç Gürcü göçü olarak adlandırılmıştır. Rusların ele geçirip Osmanlılara verdiği yerlerden de büyük oranda Ermeni göçü gerçekleşmiş, bu göçmenlerin çoğunluğu Rus idaresince Samtshe-Cavaheti bölgesinde Gürcülerden boşalmış köylere yerleştirilmiştir.[5][6] Gürcü tarihçi ve araştırmacı Zakaria Çiçinadze, Müslüman Gürcülerin göçüne dair kitabında bölgeden 5.000 hanenin göç ettiğini yazmıştır.[7]

1861 Göçü[değiştir | kaynağı değiştir]

Ortodoks olan Gürcüler arasında Katoliklik 13. yüzyılda yayılmaya başladı. Papa 1240 yılında Gürcü kraliçesi Rusudan'a Fransisken rahipler yolladı. Daha sonra bu rahiplere Domeniken din adamları katıldı ve Tiflis'te bir manastır inşa edildi. Misyonerlerin çalışması sonucunda sadece Tiflis'te değil, Mesheti bölgesinde de Gürcüler arasında Katolik inancı yaygınlaştı. 16. yüzyılda Osmanlıların Gürcülerden ele geçirdiği topraklarda Osmanlı idaresi Katolik Gürcüleri Ermeni usülü ayine zorladı. Bunun sonucunda Gürcü Katolik kiliselerine Ermeni rahipler atanmaya başladı ve Katolik Gürcülerin önemli bir kısmı Ermenileşti. 1828-1829 savaşının ardından Samtshe-Cavaheti bölgesini ele geçiren Ruslar da Katolik Gürcüleri Ermeni usülü ayine zorlayınca, Katolik Gürcülerin bir kısmı İstanbul'a göç etmek zorunda kaldı.[8][9] Bomonti Gürcü Katolik Kilisesi bu göçmenler tarafından kurulmuştur.

1879 Göçü[değiştir | kaynağı değiştir]

Çürüksulu Ali Paşa (Tavdgiridze) ve Gürcü milisler. 93 Harbi sonrasında Müslüman Gürcülerin göçe teşvik edilmesinde ve Osmanlı ülkesine yerleştirilmesinde önemli rol oynamıştır.

Müslüman Gürcülerin ikinci büyük göç dalgası, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından gerçekleşti. Bu savaşta yenilen Osmanlı Devleti, 16. yüzyılın ilk yarısı ile ortalarında Gürcülerden ele geçirdiği toprakların büyük bölümünü, 1878 yılında imzalanan Berlin Antlaşması uyarınca savaş tazminatı olarak Rusya’ya bıraktı. Rus idaresi bu topraklarda Kars Oblastı ile Batum Oblastı'nı kurdu. Ancak Müslüman Gürcü göçü, Osmanlı döneminde Gürcülerin etnik kimliğini belli ölçüde kormuş olduğu Batum Oblastı ile Kars Oblastı'nın birkaç sancağından gerçekleşti. Göçün şartları, Berlin Antlaşması’ndan birkaç ay sonra Osmanlı Devleti ile Rusya arasında 8 Şubat 1879’da imzalanan İstanbul Antlaşması ile belirlendi. Bu antlaşmasının 7. maddesine göre Rusya'ya devredilen bölgelerde yaşayan ve bu bölgelerin dışına yerleşmek isteyen kişiler, taşınmaz mallarını satarak buralardan serbestçe ayrılabileceklerdi. Bunun için kendilerine bu anlaşmanın onaylandığı tarihten itibaren üç yıllık bir süre tanınmıştı. Bu sürenin sonunda ülkeyi terk etmeyen ve gayrimenkullerini satmayan sakinler Rusya uyruğuna girmeyi kabul etmiş sayılacaklardı. Göç süresi daha sonra bir yıl daha uzatılmıştır. Antlaşmanın 8. maddesine göre ise, savaş sırasında her iki imparatorluğun ordularıyla işbirliği yaptığından şüphelenilen Rus veya Osmanlı tebaasına iki devlet de kovuşturma başlatmayacaktı. Bazı kişilerin aileleriyle birlikte Rus birliklerini takip etmek istemeleri halinde, Osmanlı yetkililer onların gidişine müdahale etmeyecekti.[10]

Gürcülerin göçü yaygın biçimde dinsel nedenlere dayandırılmakla birlikte, Rus ordusunda görevli Grigol Orbeliani, Kafkasya naibinin mülki işlerinden sorumlu yardımcısı Knez Svyatopolk-Mirskiy'e Kasım 1879'da yazdığı mektupta göçün dinsel fanatizmle açıklanamayacağını, esas sebeplerin bürokrasinin yetersizliğin ve yolsuzluğun olduğunu belirtmiştir.[11] Bunun yanı sıra, Batum Oblastı'nda yerel ulema ve beyler, Çürüksulu Ali Paşa gibi Osmanlı yetkililer halkı Rus idaresinde kalmayıp Osmanlı ülkesine göç etmeye teşvik ediyordu. Ancak Batum-Çürüksu hattında Ruslara karşı başarılı bir mücadele yürütmüş olan Gürcü milisler, topraklarının Osmanlı Devleti tarafınsan Rusya'ya devredilmesine tepki olarak silahlarını bırakmayı reddettiler. Bunun üzerine Derviş Paşa, milisleri göçe zorlamak için bu bölgedeki kadınları ve çocukları zorla gemilere doldurup Osmanlı ülkesine yolladı. Nitekim Aleksandr Frenkel de 1879 yılında Rusça basılan Çürüksu ve Batum Notları (Очерки Чурук-су и Батума) adlı kitabında Osmanlıların Çürüksu halkını göçe zorladığını yazmıştır.[12][13] Droeba gazetesinin aynı yıl yayımlanan bir nüshasındaki yazıda da Osmanlı asker Derviş Paşa'nın Çürüksulu Müslüman Gürcüleri zorla göç ettirdiği belirtilmiştir.[14] Frenkel'e verilen bilgiye göre, Osmanlılar insanları zorla gemilere bindiriyor ve Osmanlı ülkesine götürüyorlardı. Kobuletliler buna direnmiş, hatta 14-15 Ağustos 1879’da Osmanlılar ile halk arasında çatışmalar çıkmıştı. Bu direniş karşısında Osmanlılar bundan vazgeçmek zorunda kalmıştı.[15][16]

Rus Kafkas ordusu kurmay albayı Lisovkiy’e göre üç yıllık süre içinde Batum ve çevresindeki yaklaşık 38 bin kişi, yani nüfusun yaklaşık üçte biri göç etmiştir. En fazla göç veren yerler, savaştan en çok etkilenen bölgeler olmuştur. Batum’un kuzey kesimindeki bölgeden nüfusun yaklaşık üçte ikisi, Gonio ve Aşağı Acara’dan nüfusun yaklaşık yarısı göç etmiştir. Kintrişi ve Maçaheli vadisinde bazı köylerdeki nüfusun onda dokuzu yaşadıkları toprakları terk etmişti. En az göç veren yerler ise, Yukarı Acara, Ardanuç ve Şavşat bölgeleridir. Göç, Batum limanına ulaşan Müslüman Gürcülerin gemilerle Trabzon’a ulaştırılması şeklinde gerçekleşiyordu. Trabzon’a ulaşan göçmenlerin çok azı barınak bulabiliyor, büyük çoğunluğu açıkta kalıyordu. Şartların kötü olması nedeniyle 4 bin kadar göçmen topraklarına geri dönmüştür.[17]

Gürcü tarihçi ve araştırmacı Zakaria Çiçinadze, 1891-1893 yıllarında, Osmanlı Devleti’nden Rusya’ya geçmiş olan tarihsel Gürcü topraklarında Müslüman Gürcülerin göçüyle ilişkili bilgiler derlemiştir. Yazar kitabın girişinde Gürcülerin tarihsel olarak göç etmeyen bir toplum olduğunu, bilinen en büyük göçün, Giorgi Saakadze’nin planıyla Şah Abbas tarafından Gürcistan’ın doğu kesiminden Kaheti ve Berduci bölgelerinden 100 bin Gürcünün sürülmesiyle gerçekleştiğini, 1877-1878 savaşının ardından, göçe teşvik edilmelerinin de etkisiyle Müslüman Gürcülerin vatanlarından kolayca ayrıldığını belirtmiştir. Çiçinadze’nin 1990 yılında derlediği bilgiye göre, Çürüksu ve Çakvi bölgelerinden 10-12 bin kişi, Batum’dan 5 bin kişi, Kahaberi’den 3 bin kişi, Maçaheli vadisinden 30 bin kişi, Aşağı Acara’dan 10 bin kişi, Yukarı Acara’dan 8 bin kişi, Ligani vadisinden 25 bin kişi, Murgul vadisinden 8 bin kişi, İmerhevi’den 5 bin kişi, Şavşat’tan 10 bin kişi, Ardahan’dan 25 bin kişi, Oltu tarafından 25 bin kişi, Çhala vadisinden 500 kişi, Artvin’den 4 bin kişi göç etmiştir.[18] Çiçinadze, Kobuleti, Aşağı Acara, Yukarı Acara, Murgul, Livana, Maçaheli, İmerhevi bölgelerindeki Gürcü köylerinin adlarını listeler halinde vermiş, her köyden kaç hanenin göç ettiğini yazmıştır.[19]

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ A Comprehensive Georgian-English Dictionary, Londra, 2006 ISBN 0-9535878-3-5
  2. ^ Güncel Türkçe Sözlük
  3. ^ Defter-i Mufassal-i Vilayet-i Gürcistan (გურჯისტანის ვილაიეთის დიდი დავთარი: გამოკვლევა: წიგნი III), (Yayımlayan) Sergi Cikia, Tiflis, 1947-1958, 3 cilt; III. cilt (1958)
  4. ^ Defter-i Mufassal-i Vilayet-i Gürcistan (გურჯისტანის ვილაიეთის დიდი დავთარი: თარგმანი: წიგნი II), (Yayımlayan) Sergi Cikia, Tiflis, 1941-1958, 3 cilt; II. cilt (1941)
  5. ^ "Kitlesel Akınlar", T.C. İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı
  6. ^ Şerafeddin Turan, "1829 Edirne Antlaşması", Dergipark
  7. ^ Zakaria Çiçinadze, Müslüman Gürcülerin Osmanlı Ülkesine Büyük Göçü (ქარველ მაჰმადიანთ დიდი გადასახლება ოსმალეთში მუჰაჯირი-ემიგრაცია), Tiflis, 1912, s. 29.
  8. ^ Aleksandre Proneli, Görkemli Mesheti (დიდებული მესხეთი), Gori, 1914, s. 28, 130.
  9. ^ Eugène Dallegio d'Alessio, İstanbul Gürcüleri (Çeviren: Fahrettin Çiloğlu), İstanbul, 2003, s. 49 ISBN 975-8260-15-4
  10. ^ Сборник договоров России с другими государствами, 1856-1917, М. 1952
  11. ^ Candan Badem, Çarlık Yönetiminde Kars, Ardahan, Artvin, İstanbul, 2018, s. 146, ISBN 9786052100271.
  12. ^ "A. Frenkel, Очерки Чурук-су и Батума, Tiflis, 1879, s. 107" (PDF). 6 Şubat 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 9 Şubat 2024. 
  13. ^ Aleksandr Samoyloviç Frenkel, Çürüksu ve Batum Notları - Osmanlı'nın Kafkaslara Vedası (Türkçesi: Eyüp Karakuş), İstanbul, 2023, s. 163, ISBN 978-625-6385-85-6
  14. ^ "Droeba (დროება), 10 Eylül 1879". 8 Mart 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2024. 
  15. ^ "A. Frenkel, Очерки Чурук-су и Батума, Tiflis, 1879, s. 38-39" (PDF). 6 Şubat 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 9 Şubat 2024. 
  16. ^ Aleksandr Samoyloviç Frenkel, Çürüksu ve Batum Notları - Osmanlı'nın Kafkaslara Vedası (Türkçesi: Eyüp Karakuş), İstanbul, 2023, s. 72, ISBN 978-625-6385-85-6
  17. ^ Candan Badem, Çarlık Yönetiminde Kars, Ardahan, Artvin, İstanbul, 2018, s. 139, ISBN 9786052100271.
  18. ^ Zakaria Çiçinadze, Müslüman Gürcülerin Osmanlı Ülkesine Büyük Göçü (ქარველ მაჰმადიანთ დიდი გადასახლება ოსმალეთში მუჰაჯირი-ემიგრაცია), Tiflis, 1912, s. 61.
  19. ^ Zakaria Çiçinadze, Müslüman Gürcülerin Osmanlı Ülkesine Büyük Göçü (ქარველ მაჰმადიანთ დიდი გადასახლება ოსმალეთში მუჰაჯირი-ემიგრაცია), Tiflis, 1912, s. 122-141.