İçeriğe atla

Sarnıç (kitap)

Vikipedi, özgür ansiklopedi
12.57, 15 Haziran 2020 tarihinde LuCKY (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 22695221 numaralı sürüm (→‎top: Yazım hatası düzeltildi: Yurtdışı → yurt dışı AWB ile)
Sarnıç
Sait Faik'in ikinci hikâye kitabı olan “Sarnıç”ın kapağı. Kitap ilk kez 1939 yılında Çığır Kitabevi tarafından yayımlanmıştı. Yazarın adı Said Faik şeklinde yazılmış.
YazarSait Faik Abasıyanık
ÜlkeTürkiye
DilTürkçe
TürHikâye
Yayım1939
YayımcıÇığır Kitabevi
Sayfa112 sayfa

Sarnıç, Türk yazar Sait Faik Abasıyanık'ın 1939 yılında, Çığır Kitabevi tarafından yayınlanan ikinci kitabı.[1] Bu kitapta, yazarın ilk kitabı Semaver'e almadığı hikâyeleri yer alır. Kitabın kapağında Sait Faik'in adı "Said Faik" olarak yazılmıştır.

Tıpkı Semaver'de olduğu gibi Sarnıç da üç bölümde incelenebilir.[2] İlk bölümde, Sarnıç, Beyaz Altın, Lohusa, Ormanda Uyku, Gaz Sobası, Davudun Anası ve Hancının Karısı gibi Adapazarı ve Bursa'da geçen öyküler vardır. Yazar, o şehirlerde yaşadığı dönemlerde gözlemlediği, toplumun gelenekleri ve göreneklerindeki aksayan yönleri anlatmıştır.

İstanbul'da yaşadıklarını ve gördüklerini bir çocuk saflığı ile[3] anlattığı hikâyeler ikinci bölümü oluşturur. Bir Karpuz Sergisi, Mavnalar, Gece İşi, Park, Kalorifer ve Bahar ve Plaj İnsanları bu gruptadır. Faik'in, bu bölümdeki hikâyeleri anlatışı, yazarın yeni bir tarza yöneldiğinin habercisidir.[3]

Kitabın son bölümünde ise, Sait Faik'in yurt dışı tecrübeleriyle oluşturduğu iki hikâye vardır. Bunlar, Grenoble'da İtalyan Mahallesi ve Marsilya Limanı'dır.

Analiz

Sait Faik, ilk dönem kitapları sayılan[4] Semaver, Sarnıç ve Şahmerdan'ın ortak özellikleri, yazarın fakir insanları överken, zenginler ve sömürücülere duyduğu kızgınlığı yazmasıdır. Abasıyanık, Sarnıç'ta da emekçiye olan övgüsünü sürdürür. Fakat, kitaba ismini veren Sarnıç isimli hikâyede de açık açık söylediği gibi, yazar aslında grevden ya da ihtilalden söz ediyor olsa da, bu konulara çok hakim değildir. Daha çok duygularıyla hareket etmektedir.[5]

Dahası, yazarın Semaver'de açık bir şekilde görülen "fakir insan iyi insandır" genellemesinden Sarnıç'ta biraz kurtulduğu görülür. Geçen zamanla birlikte bu genelleme yerini "insan sevgisine" bırakıyordur.[6] Sarnıç'ta da bu geçiş fark edilir. Örneğin, Ormanda Uyku isimli öyküde, yazar, "İnsanları sevmek, hayatı sevmek ne iyi şey..." diye yazmıştır.

Abasıyanık'a gelen en önemli eleştirilerden biri de dilinin savruk olduğu yönündedir.[7] Bu yanlışların sanıldığından daha az olduğunu Fethi Naci ispatladı. Naci'nin sayımına göre Sarnıç'ta iki Türkçe yanlışı vardır.[7] Hikâyelerde açık Türkçe yanlışlarından çok, aceleyle yazılmaları sebebiyle yapılmış dil savruklukları vardır.

Yazar, Sarnıç'ta Grenoble'de İtalyan Mahallesi ve Marsilya Limanı isimli öyküleri dışında klasik hikâye dilini kullandı.

Kaynakça

Notlar

  1. ^ Sönmez 2007, s. 171
  2. ^ Uyguner 1991, s. 38
  3. ^ a b Uyguner 1991, s. 39
  4. ^ Naci 2003, s. 18
  5. ^ Naci 2003, s. 19
  6. ^ Naci 2003, s. 20
  7. ^ a b Naci 2003, s. 24