Türkü: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
Değişiklik özeti yok |
madde düzenlendi; ancak kaynaksız |
||
1. satır: | 1. satır: | ||
{{kaynaksız}} |
|||
{{Öncelikli düzenle|Mayıs 2013}} |
|||
'''Türkü''', [[Türkiye]]'nin sözlü geleneğinde, bir [[ezgi]] ile söylenen halk |
'''Türkü''', [[Türkiye]]'nin sözlü geleneğinde, bir [[ezgi]] ile söylenen halk [[şiir]]lerinin her çeşidine verilen ad. Türkü sözcüğü, [[Türkler|Türk]] adının sonuna, ilgi eki olan "î" ekinin getirilmesiyle ortaya çıkmıştır. "Türkî", Türk'le ilgili, Türk'e özgü anlamında kullanılır. |
||
Türkü, kendine özgü ve belirli bir ezgi ile söylenen, hece |
Türkü, kendine özgü ve belirli bir ezgi ile söylenen, [[hece ölçüsü]]yle yazılan ve zamanla anonimleşen bir [[nazım]] biçimidir. Türküler ana dörtlüklerle, onu izleyen [[nakarat]]lardan oluşur. Türkülerdeki dörtlüklere (üçlük veya ikilik de olabilir) "[[bent]]" adı verilir. Nakaratlar ise halk dilinde "bağlama" ve "kavuştak" olarak adlandırılır. Kavuştaklar her ezgiden sonra tekrar edilen ikilik (ya da daha çok) dizelerdir. |
||
Türkünün belirli bir şekli yoktur. Bir [[koşma]], bir [[semai]], bir [[destan]] ya da herhangi bir halk şiiri türkü ezgisiyle söylendiğinde türkü olur. Bu yüzden türkü tipinin en belirgin özelliği melodisidir. Türküler hece ölçüsünün her kalıbıyla söylenir. Yani hece sayısı itibariyle bir sınırlama olmaz. |
|||
Türkülerin büyük çoğunluğu anonimdir ya da ağızdan ağza söylenirken söyleyeni kaybolmuştur. Türküler bu şekilde halkın malı olurlar. Türküler çoğu kez, bir doğa olayı ya da bir kahramanlık karşısında doğar ve yayılırlar. Türküler, doğdukları bölgenin özelliklerini koruyamazlar. Taşındıkları bölgelerde kişilerin, yer adlarının, hatta konuların bile değiştiği görüldüğü için, nerede doğduklarını saptamak güçleşir. |
Türkülerin büyük çoğunluğu anonimdir ya da ağızdan ağza söylenirken söyleyeni kaybolmuştur. Türküler bu şekilde halkın malı olurlar. Türküler çoğu kez, bir doğa olayı ya da bir kahramanlık karşısında doğar ve yayılırlar. Türküler, doğdukları bölgenin özelliklerini koruyamazlar. Taşındıkları bölgelerde kişilerin, yer adlarının, hatta konuların bile değiştiği görüldüğü için, nerede doğduklarını saptamak güçleşir. |
||
[[Mahmut Ragıp Gazimihal]], ezgilere göre usulsüz ve usullü türküler olarak iki ayrım yapar. Usulsüz olanlar; |
[[Mahmut Ragıp Gazimihal]], ezgilere göre usulsüz ve usullü türküler olarak iki ayrım yapar. Usulsüz olanlar; divan, [[bozlak]], koşma, [[hoyrat]] ve Çukurova'yı içine alan uzun havalardır. Usullü olan türküler grubunda ise genellikle [[oyun havası|oyun havaları]] yer alır ki bunlara [[Konya]]'da oturak havası, [[Şanlıurfa]]'da kırık hava adı verilmektedir. |
||
⚫ | |||
⚫ | |||
* [[Ninni]]ler |
* [[Ninni]]ler |
||
* |
* Çocuk türküleri |
||
* Doğa |
* Doğa türküleri |
||
* Aşk |
* Aşk türküleri |
||
* Kahramanlık ve |
* Kahramanlık ve askerlik türküleri |
||
* Tören |
* Tören türküleri |
||
* İş |
* İş türküleri |
||
* Karşılıklı |
* Karşılıklı türküleri |
||
* Ölüm |
* Ölüm türküleri ([[Ağıt]]) |
||
* Oyun |
* Oyun türküleri |
||
* Tabiat ve |
* Tabiat ve hayvan türküleri |
||
* Zeybek ve |
* Zeybek ve derebeyi türküleri |
||
* Cinayetler ve |
* Cinayetler ve acıklı olaylarla alakalı türküleri |
||
* Güldürücü |
* Güldürücü türküleri |
||
== Kaynakça == |
|||
{{Kaynakça}} |
|||
[[Kategori:Türküler| ]] |
[[Kategori:Türküler| ]] |
Sayfanın 09.25, 9 Eylül 2013 tarihindeki hâli
Bu madde hiçbir kaynak içermemektedir. (Bu şablonun nasıl ve ne zaman kaldırılması gerektiğini öğrenin) |
Türkü, Türkiye'nin sözlü geleneğinde, bir ezgi ile söylenen halk şiirlerinin her çeşidine verilen ad. Türkü sözcüğü, Türk adının sonuna, ilgi eki olan "î" ekinin getirilmesiyle ortaya çıkmıştır. "Türkî", Türk'le ilgili, Türk'e özgü anlamında kullanılır.
Türkü, kendine özgü ve belirli bir ezgi ile söylenen, hece ölçüsüyle yazılan ve zamanla anonimleşen bir nazım biçimidir. Türküler ana dörtlüklerle, onu izleyen nakaratlardan oluşur. Türkülerdeki dörtlüklere (üçlük veya ikilik de olabilir) "bent" adı verilir. Nakaratlar ise halk dilinde "bağlama" ve "kavuştak" olarak adlandırılır. Kavuştaklar her ezgiden sonra tekrar edilen ikilik (ya da daha çok) dizelerdir.
Türkünün belirli bir şekli yoktur. Bir koşma, bir semai, bir destan ya da herhangi bir halk şiiri türkü ezgisiyle söylendiğinde türkü olur. Bu yüzden türkü tipinin en belirgin özelliği melodisidir. Türküler hece ölçüsünün her kalıbıyla söylenir. Yani hece sayısı itibariyle bir sınırlama olmaz.
Türkülerin büyük çoğunluğu anonimdir ya da ağızdan ağza söylenirken söyleyeni kaybolmuştur. Türküler bu şekilde halkın malı olurlar. Türküler çoğu kez, bir doğa olayı ya da bir kahramanlık karşısında doğar ve yayılırlar. Türküler, doğdukları bölgenin özelliklerini koruyamazlar. Taşındıkları bölgelerde kişilerin, yer adlarının, hatta konuların bile değiştiği görüldüğü için, nerede doğduklarını saptamak güçleşir.
Mahmut Ragıp Gazimihal, ezgilere göre usulsüz ve usullü türküler olarak iki ayrım yapar. Usulsüz olanlar; divan, bozlak, koşma, hoyrat ve Çukurova'yı içine alan uzun havalardır. Usullü olan türküler grubunda ise genellikle oyun havaları yer alır ki bunlara Konya'da oturak havası, Şanlıurfa'da kırık hava adı verilmektedir.
Türklerde işlenen konulara göre de sınıflama yapan yazarlar vardır. Konularına göre türküler: