İçeriğe atla

Ovacık Muharebesi

Vikipedi, özgür ansiklopedi
21.16, 5 Aralık 2020 tarihinde Khutuck Bot (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 24290354 numaralı sürüm (Bot v3: Kaynak ve içerik düzenleme (hata bildir))
Ovacık Muharebesi
Fırat-Dicle Seferi
Nur Ali Halife İsyanı
İran-Osmanlı savaşları

Muharebenin Selimname'de yer alan minyatürü
TarihHaziran 1515
Bölge
Sebep Safeviler'in ve Osmanlı'nın Doğu Anadolu'daki hakimiyet mücadelesi
Sonuç Kesin Osmanlı zaferi
Coğrafi
Değişiklikler
Tunceli Osmanlı hakimiyetine girdi
Taraflar
Osmanlı İmparatorluğu Safevi Devleti
Komutanlar ve liderler
Bıyıklı Mehmet Paşa
Pir Hüseyin Bey
Nur Ali Halife (ölü)
Aykutoğlu Muhammed Bey
Çatışan birlikler
Erzincan kuvvetleri Çemişgezek kuvvetleri
Kayıplar
Bilinmiyor Ağır

Ovacık Muharebesi; Bıyıklı Mehmed Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu ile Nur Ali Halife komutasındaki Safevi ordusu arasında gerçekleşip, isyanla birlikte Nur Ali'nin hayatını da bitirmiştir.

Öncesi

Anadolu'ya gözünü diken Şah İsmail, 1512 Nur Ali Halife'nin yönetiminde bir isyan başlattı. İsyanın merkezi Çemişgezek olmakla birlikte Tokat'a kadar ciddi tahribatlara ve katliamlara yol açtı. Bu savaştan daha önce Sinan Paşa komutasında bir ordu gönderildiyse de, bu ordu ağır kayıplar vererek geri çekildi.

Tüm bu olayları Şehzade olduğu dönemden beri takip eden Yavuz Sultan Selim, taht kavgasını kazanıp düzeni sağladı. Akabinde de ordusunu hazırlayan Padişah, meşhur İran Seferi'ne çıktı. Osmanlı İmparatorluğu, Ağustos 1514'te Çaldıran ovasında mutlak zafere ulaştı. Dağılan Safevi orduları Anadolu'daki hakimiyetini kaybetmeye başladı. Son olarak Kemah Kuşatması ile Erzincan'daki son hakimiyetini kaybeden Şah İsmail, Çemişgezek hakimi Nur Ali Halife'nin yönetiminde kuvvetli bir ordu toplayıp taarruz emrini verdi. Bunun haberini alan Padişah, Bıyıklı Mehmet Paşa'yı vazifelendirdi. Tercan, Kemah ve Karahisar kuvvetlerini toplayan Bıyıklı Mehmet Paşa, ivedilikle Safevi ordusunu şaşkına uğratmak için yaz ayında Fırat'ı atladı.

Muharebe

Nur Ali Halife Çemişgezek'e ilk girdiğinde bölgenin yerel hakimi Rüstem Bey, Şah İsmail'in kuvvetlerine direnmedi ve biat etti. Çaldıran'da Yavuz'a karşı savaşan Rüstem Bey, muharebeden sonra Osmanlı Padişahı'na sığınsa da bu talebi kabul edilmedi ve idam edildi. Oğlu Pir Hüseyin Bey'in ise sığınma talebi kabul edildi ve kuvvetleriyle Bıyıklı Mehmet Paşa'ya katılması için emir aldı.

Bıyıklı Mehmet Paşa'nın üstüne geldiğini öğrenen Safevi ordusu şaşkınlığına rağmen karşılama kararı aldı. İki ordu, Haziran ortalarında Ovacık'ın Tekir yaylasında karşılaştı.

Sert geçen muharebede üstün ateş gücü karşısında gerçekleşen Safevi taarruzları bir sonuç vermedi. Çok kayıp veren Safevi ordusu, bir de Nur Ali'nin cansız başının sallandığını görünce dağılmaya başladı. Disiplinli hareket eden Osmanlı ordusu, Safevi ordusunu neredeyse imha etti.

Sonrası

Nur Ali'nin ölümü ve bölgedeki Safevi ordusunun dağılması, Tunceli'nin kapılarını Osmanlı ordusuna açtı. Kısa sürede civar kalelerin bazıları düştü bazıları ise teslim oldu.

Fethedilen bölge ise imtiyazlı bir sancak haline getirilerek, atalarının yurdu olan Pir Hüseyin Bey'e tahsis edildi.

Seferi başarıyla tamamlayıp, üç yıldır Doğu Anadolu'yu kasıp kavuran Nur Ali Halife'yi ve isyanını bitiren Bıyıklı Mehmet Paşa; düzeni sağladı ve ordusuyla birlikte Bayburt'a geçti.

Tüm bunlar olurken Diyarbakır ahalisi Safevi Devleti'ne yüz çevirdi ve Osmanlı Padişahı'ndan yardım istedi. Şah İsmail ise Doğu Anadolu'daki hakimiyetini tamamen kaybetmişken buna göz yumamadı ve eski Diyarbakır Valisi'nin kardeşi Ustaclu Kara Han komutasındaki bir orduyu Diyarbakır'a gönderdi.

Ayrıca bakınız

Kaynakça