Şablon:GM/2020-08-24

Vikipedi, özgür ansiklopedi
San Vitale Kilisesi Ravenna'da bulunan, muhtemelen 537 yılında yapımına başlanmış, 547 yılında aziz Vitalis'e adanmış, geç antik erken Bizans döneminin en önemli kiliselerinden biridir. Yapıda Bizans İmparatorluğu mimari formlarının yanı sıra, o zamana özgü tipik italyan mimarisinin izlerini de görmek mümkündür. Kilise, Bizans Kayseri I. Justinianus'un İtalya'da Ostrogot Krallığı'na karşı sürdürdüğü savaş sırasında inşa edilmiştir. Merkezi kubbeli bu kilise, daha çok içinde barındırdığı muntazam Mozaik'leri ile ünlüdür. Özellikle I. Justinianus ve karısı Theodora'nın Apsis'te bulunan portreleri bu mozaiklerin en önemlileri arasında sayılırlar. San Vitale Kilisesi, 1996 yılından beri UNESCO Kültür Mirası Listesi'nde bulunmaktadır. 1960 yılında dönemin papası XXIII. Ioannes tarafından kiliseler arasında şeref unvanı olarak da bilinen "Minor bazilika" unvanını almıştır.

1911 yılında yapılan kazılardan anlaşıldığına göre, kilisenin bugün bulunduğu bölgede 5. yüzyılda haç biçiminde bir yapı bulunmaktaydı. Bu erken tarihli yapının aziz Vitalis adına yapılıp yapılmadığı bilinmemektedir. Keller'e göre günümüz yapısının Narteksi aziz şehitliğiydi. (Martyrium) Devamı...


Aleksandr Puşkin (Rusça: Алекса́ндр Серге́евич Пу́шкин) (6 Haziran, 1799 - 10 Şubat, 1837), Rus şair ve yazar. Birçok kişi tarafından en büyük Rus şairi ve Rus edebiyatının kurucusu olarak kabul görmektedir.

Aleksandr Sergeyeviç Puşkin, 1799’da Moskova’da doğmuştur. Babası Sergey Lvoviç, soylu bir ailenin ilk çocuğudur. Annesi Nadejda Osipovna Hannibal’in dedesi Etiyopya'lı Hannibal’in Rus Çarı I. Petro’nun vaftiz çocuğudur. Puşkin soylu bir ailenin üyesidir. Annesi ve babası eğitimli insanlardır. Puşkin, ilk bilgilerini yabancı eğitmenlerden edinmiştir. Henüz sekiz yaşındayken Fransızca Rusça bilmektedir. On bir yaşına geldiğinde ise özgürlükçü ve alaycı yazarlarını beğendiği Fransız Edebiyatı’ndan etkilenerek Fransızca şiirler ve komediler yazmaya başlamıştır. Döneminin tanınmış şair ve yazarları, Puşkin’in evine gelip gidenler arasındadır. Ancak hiçbiri onu kendisine Rus masallarını anlatan, eski Rus türkülerini söyleyen dadısı kadar etkilememiştir. Yaşlı dadısı Arina’nın anlattıkları, Puşkin’in çocukluk ruhunda önemli izler bıraktığı düşünülmektedir. Puşkin, on iki yaşına geldiğinde, Rus Çarı I. Aleksandr’ın Tsarskoye Selo’da (Çar’ın yazlık köyü) açtırdığı okula yazdırılmıştır ve buradaki altı öğrenim yılı boyunca tıpkı okulun diğer öğrencileri gibi, Petersburg’a gitme izni verilmeden dış dünyadan kopuk bir şekilde eğitim görmüştür. Puşkin’in lise yıllarında yazdığı şiirlerinde gerçekçilik eğilimi açıkça göze çarpmaktadır. O dönem şiirinde kullanılmayan kaba ve gündelik sözcükleri kullandığı şiirleriyle Derjavin’in dikkatini çekmeyi başarmıştır. (Devamı...)