Rzagulu Mirza Afşar

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Rzagulu Mirza Kırklı-Afşar
Rzagulu Mirza Afşar'ın Hint portresi
Horasan Beylerbeyi
Görev süresi
1736-1738
Devlet naibi
Görev süresi
7 Kasım 1738 - 26 Haziran 1740
Yerine gelen Nasrulla Mirza
Kişisel bilgiler
Doğum 15 Nisan 1719
Kelat, Horasan, Safevî Devleti
Ölüm 20 Temmuz 1747 (28 yaşında)
Kelat, Horasan, Afşar İmparatorluğu
Çocuk(lar) Şahruh Afşar
Askerî hizmeti
Branşı Askeri lider

Rzagulu Mirza Afşar (15 Nisan 1719 - 20 Temmuz 1747), Afşar İmparatorluğu'nun kurucusu Nadir Şah Afşar'ın en büyük oğluydu. 1736 yılında babasının şah ilan edildiği zaman Rzagulu 17 yaşındaydı. Nadir Şah olduktan sonra o, Horasan'ın valisi olarak atandığı, önemli bir vilayetin yönetimine getirildi. Görevi sırasında isyan eden hanları bastırarak, babasının düşmanları olan Buhara Hanlığı'na son vermek için Buhara'ya seferler düzenleyerek önemli bir başarı elde etti. Nadir Şah Hindistan'a sefere çıkmadan önce Rzagulu'yu imparatorluğun naibi olarak atadı. Bu, Rzagulu'nun babasının yokluğunda imparatorluğu yöneteceği anlamına geliyordu. Rzaqulu bunu gerçekleştirirken, imparatorluktaki karışıklığın önüne geçti, ancak vergi toplamak için aşırı derecede zalimlik etti ve birçok kişiyi idam ettirdi. Geçmiş Safavi şahları II. Tahmasb ile III. Abbas'ı öldürütmesi, halk arasında hoşnutsuzluğa neden oldu. Nadir Şah Hindistan'a döndükten sonra Rzagulu ile ilişkileri bozuldu ve onu zalimliği nedeniyle naiblikten uzaklaştırdı.

Bundan sonra Rzagulu, babasının ordusunda bir komutan olarak hizmet vermeye başladı. Ancak bir zamanlar çok yakın olan baba-oğul ilişkileri giderek bozuldu ve negatif ilişkilere dönüştü. Sık sık babası tarafından eleştirilen Rzagulu, Nadir Şah'ı eleştirdi, bu haber şaha ulaştıktan sonra oğluna karşı şüpheleri arttı. 1742'de Nadir'e karşı bir suikast girişimi olsa da, o, bundan sağ çıkmayı başardı. Nadir suikastın organizatörü olarak oğlundan şüpheleniyordu ve bu nedenle onu koruma altına aldı. Ancak suikastın onun tarafından düzenlenmediği bilindiğinde Nadir çok pişman oldu ve oğlundan onu affetmesini istedi. Rzagulu 1747'e kadar Kelat kalesinde yaşadı ve bu yıl Nadir'in ölümünden sonra tahtın temel iddialılarından biri olan amcasının oğlu Adil tarafından öldürüldü.

Faaliyetleri nedeniyle Rzagulu, çağdaşları tarafından olumlu bir şekilde değerlendirilmiştir. O, zalimliklere rağmen, tarihçiler tarafından adil bir hükümdar olarak sunulur. Onun korunması, hem babasının hem de imparatorluğun üzerinde güçlü bir etki bırakmıştır. Korunma olayından sonra Nadir psikolojik bir çöküş yaşamış ve zalim bir insana dönüşmüş, onun zulmü sonucunda imparatorluk genelinde isyanlar başlamıştır. Modern tarihçiler, Rzagulu'nun tahta çıkışının sonucunda Afşar İmparatorluğu'nun iyi bir şekilde yönetilebileceğini iddia ederler.

Hayatı[değiştir | kaynağı değiştir]

Erken dönem[değiştir | kaynağı değiştir]

Rzagulu Mirza, 1719'da Horasan'ın Abivard bölgesinde doğdu.[1] Annesi, Horasan Afşarlarının önemli şahsiyetlerinden ve Abivard'ın hakimi olan Baba Ali bey Kosa Ahmedli'ydi. Rzagulu'nun babası olan Nadir o dönemde henüz şah değildi.[2] Bebeğe Rzagulu adı verilirken, bu Afşar kabilesi arasında ünlü olan bir gelenek gerçekleştirildi.[3] Bu, onun 8. İmam Rza'nın hizmetçisi olduğunu vurguluyordu. Rzagulu'nun doğumundan beş yıl sonra annesi vefat etti ve Nadir, eşinin kız kardeşi Govhar Şad ile evlendi. Bu evlilikten iki oğlu oldu.[1][4] 1726'da Nadir'in Meşhed'i ele geçirmesinden sonra Rzagulu, ailesiyle birlikte bu şehre göç etti.[1]

1722'de Afgan isyancıları Mahmud Hotaki ve ordusu İsfahan şehrini ele geçirerek Safevi hanedanının fiili egemenliğine son vermişti.[5] Son Safevi şahı Şah Hüseyin'in oğlu II. Tahmasb, İsfahan'dan kaçmayı başardı, Mazenderan eyaletine yerleşti ve hanedanı adına ordu toplamaya başladı.[6] Nadir, Meşhed'de zafer kazandıktan sonra II. Tahmasb'ın dikkatini çekti ve hizmetine alındı. Nadir'in hizmeti sırasında kendini çok iyi gösterdi ve Safevi ordusunun yüksek komutanı olarak atandı. Bundan sonra Tahmasbgulu han adını alan Nadir, Kızılbaş ordusuna birçok zafer kazandırdı. 1730'da Zaragan Muharebesi'nde Afganlar üzerinde galip gelerek onları tamamen kovmayı başardı. Tüm bu zaferlerin ardından II. Tahmasb, Nadir'i Horasan, Kerman ve Mazanderan'ın hükümdarı olarak atadı.[7] Daha fazla ilişkisini güçlendirmek için Nadir ve Rzagulu, II. Tahmasb'ın kızlarıyla evlendiler.[8] Nadir, Raziye Begüm ile evlenirken, Rzagulu Fatime Begüm ile evlilik kurdu. Rzagulu'nun Fatime Begüm ile evlenmesi, gelecekte Rzagulu ile Fatime'nin oğlu olan Şahruh'a şah ilan edilmesinde önemli bir rol oynadı.[7]

Mirza Mehdi Han Astrabadi tarafından yazılan, Tarih-e Cahangoşa-ye Nadiri'de Rzagulu Mirza'nın Fatima Begüm ile düğününü tasvir eden tablo. Eser 1757 yılında yapılmıştır. Tabloda Nadir tam ortada otururken, iki oğlu da onun arkasında oturmaktadır. Sağda evli olan Rzagulu Mirza, solda ise Nadir'in diğer oğlu Murtaza Mirza oturuyor.[9]

Rzagulu Mirza, 12 yaşında iken, yani 1730 veya 1731 yılında, Abdali Afganları isyan başlattılar ve Meşhed'i kuşattılar.[10] Bu sırada Nadir, Anadolu'da Osmanlı'larla mücadele ediyordu. Rzagulu, amcası İbrahim Han ile birlikte isyancıları mağlup etmeyi başaramayınca, durumu açıklayan bir mektup gönderdi.[11] Nadir, onlara yardım etmek üzere yola çıktığını ve şehiri korumalarını bildirdi. Kısa bir süre sonra Abdaliler kuşatmayı sürdürdüler ve Herat'a geri çekildiler.[10] Böylece, şehir Afgan işgalinden kurtuldu. Nadir, kuşatma sırasında Rzagulu'nun başarılarını övdü ve onun bilgisini takdir ettiğini belirtti.[12]

1731 yılının Ocak ayında Rzagulu, Meşhed'de Fatıma Begüm ile evlendi. O sırada Nadir düğüne yetişmeye çalışıyordu.[7] Rzagulu ile Fatıma Begüm'ün düğün törenleri bir hafta sürdü ve Meşhed'in kenarındaki bahçelerde kutlandı. Bu evlilik sırasında, gökyüzündeki garip hareketler hissedildiği ve bundan sonra düğün misafirlerinin Ebiverd'e doğru yürüdüğü, birkaç hafta sonra da Nevruz bayramını kutladıkları söylenir.[12] Nadir, Abdaliler isyanını tamamen bastırmak için 1731 yılının martında Herat'a yola çıktı ve 1732 yılının şubatında zaferle döndü.[13] 1734 yılının Nevruz bayramı günlerinde Fatıma Bügüm bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Nadir, torununa Şehruh adını verdi. Bu adı, Timur'un oğlu olan Şahruh'tan almış ve bu da Nadir'in Timur'a olan hayranlığını göstermişti.[7]

Horasan hakimliği[değiştir | kaynağı değiştir]

II. Tahmasb, yeteneksizlikleri nedeniyle tahttan indirildi ve yerine genç oğlu III. Abbas Şah ilan edildi.[14] Ancak onun naibi olan Nadir, tüm iktidarı elinde toplamış ve bir süre sonra tahta kendi adaylığını ileri sürdü. Tüm imparatorluk boyunca en yüksek seviyedeki kişileri toplayarak tahta geçmesini ve kendi şah olmasını onaylatmayı amaçladı.[7][15] 8 Mart 1736'da, yani meclisin yapıldığı günlerde Nadir, oğlu Rzagulu Mirza'nın Horasan valisi olarak atanmasını ve Tahmasb Han Celairi'nin oğlunu buraya elçi olarak gönderdi.[16] Böylece, Nadir I. Abbas döneminden itibaren prensleri haremde hapsetme geleneğine son verdi ve kendi oğluna ordu vererek bir bölgeyi yönetmesini ve deneyim kazanmasını sağladı. Ayrıca, Nadir Rzagulu Mirza'ya imparatorluğun kuzeydoğu sınırlarını koruma ve Horasan'ın güvenliğini sağlama görevini vermişti.[4][1]

1737 yılının başlarında Rzagulu ve Tahmasb, isyan çıkararak Afşar hükümdarı Alimardan Han Afşar'a karşı bir sefere çıktılar.[1][17] Alimardan Han, Nadir Şah'ın ordusundan bir yoldaşıydı ve Astarabad'ı, Belh'i yönetiyordu. Rzagulu kısa sürede Çikaktu'yu ele geçirdi ve Meymene'ne ilerleyerek Alimardan Han'ın kampını kuşattı. Alimardan Han'ın tabi olmayı reddetmesinden sonra Rzagulu şehri kuşattı ve şehirdeki Garailere ve Salurlara rüşvet vererek onları Alimardan'a karşı isyan başlatmaya teşvik etti. Altı haftalık direnişin ardından Alimardan Han teslim olmaya karar verdi ve bizzat Rzagulu Mirza'ya giderek büyük miktarda değerli mücevher teklif etti.[1][17] Yakalanan Alimardan Han Herat'a gönderilse de, yolda şüpheli bir şekilde öldü. Yürüyüşüne devam eden Rzagulu, Şibirgan ve Ağça'yı geçerek Temmuz 1737'de Belh'i kuşattı. Belh'i yöneten Seyyid Han, şehrin çevresinde derin hendekler kazdırdı ve ordusunu şehrin arkasına düzdü. Ancak Rzagulu'nun topçusu düşman direncini kırmayı başardı ve Afşar ordusu Belh'i ele geçirdi.[18] Böylece, Rzagulu Han, Cengiz Han'ın soyundan gelenlerin Belh'te uzun süren saltanatına son verdi.[19] Rzagulu'nun zaferini duyan Nadir Şah, oğluna çok sayıda değerli hediyeler verdi, bunlar arasında yüksek kaliteli atlar, üç yüz değerli kumaş ve altın da vardı.[18]

Bu zaferlerin ardından Tahmasb Han'ın tam desteğini alan Rzagulu, babası Nadir Şah'ın sınırı geçmeme yönündeki kesin emrini göz ardı ederek Buhara Hanlığı'na saldırmaya karar verdi.[17] Rzagulu Han, 8.500 savaşçıyla birlikte önemli bir bölge olan Garşi'yi kuşattı. Buhara Hanı Abulfeiz Han, yardım için Hiva hakimi İlbars Han'ı yardıma çağırdı. İlbars Han, Mavaraunnahr'a girmesine rağmen Afşar ordusuyla karşılaştıktan sonra geri dönmeye karar verdi. Abulfeiz Han büyük bir orduyla yola çıktı ve Garşi'ye yardım etmeye çalıştı. Başlangıçta Abulfeiz Han, Rzagulu Mirza'yı geri çekilmeye zorladı, ancak topçularını iyi kullanan Rzagulu, Abulfeiz'in ordusunun süvarilerini yenmeyi başardı. Abulfeiz Khan, ordusunun hayatta kalan kısmıyla birlikte kaleye çekilmek zorunda kaldı.[20] Bu zaferin ardından Rzagulu yakındaki kaleyi ele geçirdi ve tüm sakinlerini öldürdü.[1][21] Ancak Nadir bu kez oğluna gönderdiği mektupta yürüyüşün durdurulmasını emretti. Abulfeiz Han'a bir mektup yazarak onu Buhara Hanlığı'nın egemen hakimi olarak tanıdığını bildirdi. Rzagulu ve Calayir güneye yönlendirilmelerine rağmen yürüyüşlerini durdurmadılar, bunun yerine doğudaki Kunduz'a ve dağlık Badahşan vilayetine yönlendirildiler. Daha sonra Nadir onları Celalabad'a çağırdı ve onlar da aceleyle Kabil üzerinden oraya gittiler.[21] İki ordu Celalabad'da birleşti.[22]

İmparatorluk naibliyi[değiştir | kaynağı değiştir]

Mirza Mehdi Han Astrabadi tarafından yazılan, Tarih-e Cahangoşa-ye Nadiri'de Nadir Şah Afşar'ın oğlu Rzagulu'nun kendi naibi ilan edilmesinin açıklaması. Bu törenin ardından Nadir Hindistan seferine çıktı. Bu tablo 1757 yılında Kuzey Hindistan'da yapılmıştır.

Celal-Abad'da bulunduğu sırada, Nadir Şah, Tahmasb Hanın zor durumda olduğunu gördü, ancak Tahmasb Hanın vicdan azabı çektiğini fark edince onu affetti.[21][23] Rzagulu'ya gelindiğinde ise daha ılıman bir tavır sergiledi. Nadir, oğlunun ordusuna göz attı, ona topçu ve Arap atları gibi malzemeler verdi.[1] [21] Aynı zamanda oğlunu İmparatorluğun naibi olarak yükselterek görevlendirdi çünkü kendisi Hindistan'a sefere hazırlanıyordu. Rzagulu'ya verdiği emirlere göre, atalarının tayin ettiği kişilerle danışmalıydı. Ayrıca Rzagulu, bu danışmanları görevden alamaz veya değiştiremezdi. Ayrıca, Rzagulu, Sebzavar'da saklanan II. Tahmasb və III. Abbas'ın sorumluluğunu taşımalıydı.[24] 17 Kasım'da Rzagulu Celal-Abad'ı terk edip Belh'e döndü, Nadir ise doğuya, Hindistan'a doğru yola çıktı.[24]

1738'de Hive hanı İlbarsın liderliyində Türkmen klanlarının sefere başlaması hakkında haberler geldi. Bu sırada Rzagulu, amcası oğlu Aligulu Han ilə birlikte Abiverd'deydi. Rzagulu'nun ordusu sıkı bir düzenle yönetilirken, Türkmen ordusu iç çekişmelerle boğuşuyor ve düzensiz bir durumda bulunuyordu.[20] [24] Bu nedenle Türkmenler, Abiverd'in bazı güney bölgelerini yağmaladıktan sonra İlbars hanın geri çekilmesine neden oldu. Düşman geri püskürtüldükten sonra Rzagulu ve Aligulu Meşhed'e geri döndüler.[24]

Rzagulu, Meşhed'deki naibliğinin ilk üç ayını 12.000 savaşçıdan oluşan özel bir birlik kurmaya adadı. Bu askerlere altından yapılmış zırhlar ve altın ve gümüşle süslenmiş silahlar verdi.[25] Bundan sonra babasının ilk emirlerine karşı gelmeye başladı. İmparatorluk içindeki hakimler iç işlerine karışmaya, kendisine danışman olarak atanan kişileri görevden almaya ve yerlerine başkalarını seçmeye başladı.[1]

Bu dönemde Nadir'in ordusunu ayakta tutmak için çok yüksek vergiler toplanıyordu. Vergiler oldukça yüksekti ve şahın adamları vergi toplamak için her türlü yolu deniyorlardı.[26] Rzagulu'nun kişisel ordusu bu sorunu daha da artırdı. Kuzeni Aligulu Han'ın kendisine yazdığı bir mektupta bu ordunun Meşhed'in tamamen iflasına yol açacağı belirtiliyordu.[27] Bu sorunu çözmek için Rzagulu, Moskova Şirketi'nin temsilcileri olan kapitan Con Eltona və Mungo Graemeye ticaret hakları verdi.[28] Ayrıca, vergi toplamanın daha da iyileştirilmesi için imparatorluğun farklı yerlerine kendi adamlarını göndermeye çalıştı. İmparatorluğun en üst düzeydeki yetkilileri bile Rzagulu'nun temsilcilerinin taleplerini reddedemezlerdi, çünkü onlar buna sert bir şekilde cevap verirdi. Hollandalıların hazırladığı bir rapora göre Rzagulu çok zalimdi ve küçük suçlardan dolayı insanları idam edebiliyordu.[29] O, aynı zamanda adil bir hükümdar olarak tasvir edilir, örneğin, Şiraz valisi Muhammed Taki Han'ın şehir halkına zulmüne engel olmuştu.[30]

Rzagulu, aynı zamanda ipek ticareti üzerinde de kontrol sahibiydi. O, ipeği pazara sokar, alır ve takas ederdi. Tüm bu işlemler yalnızca onun yönettiği kurum aracılığıyla gerçekleştirilebilirdi.[31][a] İlgili olarak, Rzagulu'nun imparatorluğun en zengin adamlarından birine dönüştüğü bilinirdi. Babasına yazdığı mektupta, 150 milyon tümen sahibi olduğunu belirtiyordu. Nadir, ondan bu kadar parayı nasıl topladığını sorduğunda, Rzagulu "artık bir tacir haline geldiğini ve şimdi ticaretle meşgul olduğunu" belirtmişti.[32]

1939'dan itibaren Rzagulu'nun sarayına Nadir'in Hindistan'daki faaliyetleri hakkında hiçbir bilgi ulaşmadı ve onun öldüğüne dair söylentiler dolaşmaya başladı.[1] Her ne kadar Rızagulu babasının nerede olduğu konusunda genel nüfustan daha iyi bilgiye sahip olsa da, 1739 baharında iletişimin bozulması Nadir'in durumunu belirsiz bıraktı.[33] Böylece Rzagulu, tahta çıkmış bir hükümdar gibi davranmaya başladı, yeni bir mühür, yeni para birimi ve arma hazırlattı. Rzagulu'nun taç giyme töreni için imparatorluğun büyükleri Muğan ovasında yeniden toplanmak zorunda kaldı.[30]

Bu dönemde Muhammed Hasan Han Kaçar bu arifelerde Rzagulu'yu ziyaret ederek, Nadir'in ölüm haberinin yayılması nedeniyle Safevi yanlısı bir ayaklanma olasılığının bulunduğunu söyledi.[7] Muhammed Hüseyin Han, Sebzevar'da II. Tahmasb ve III. Abbas'ın amiriydi. Muhammed Hüseyin onları öldürmeyi teklif etti ve bu teklif saray yetkilileri tarafından da doğrulandı. Nadir'in bu eski Safevi şahlarının öldürülmesini umursamayacağını söylediler.[33] Bunun üzerine Rzagulu onların öldürülmesini emretti. Muhammed Hüseyin emirleri yerine getirme görevini üstlendi; önce Tahmasb'i boğdu, ardından dokuz yaşındaki Abbas'ı kılıç darbesiyle öldürdü. II. Tahmasb ve III. Abbas'ın ölüm haberini alan Sebzevar halkı, Muhammed Hüseyin ve Rzagulu'ya karşı isyan başlattı. Yaşananları baba-oğul Kerbela şehitlerine, Muhammed Hüseyin ve Rzagulu'yu ise Şimr ve I. Yezid'e benzettiler.[34] Bu arifelerde Nadir Şah, Karnal savaşında Babür ordusunu yendi. Bu zaferin haberi bir süre sonra Rzagulu'nun sarayına ulaştı. Nadir'in II. Tahmasb ve III. Abbas'ın öldürülmesinden dolayı öfkeli olduğu da Rzagulu'ya bildirildi.[33][35]

Rzagulu, babasının zaferi münasebetiyle bir ziyafet verdi. Ziyafet sırasında Rzagulu'nun eşi Fatıma Begüm, kardeşi II. Tahmasb ile oğlu III. Abbas'ın öldürüldüğünü yaşlı bir hemşireden öğrendi. Haberi duyan Fatima Begüm, baygınlık geçirdi ve uzun süre ağladı.[33] Fatima Begüm onun Rzagulu'nun yakınında bulunmasını istemedi ve gitmesi konusunda ısrar etti.[35] O gece kendini ipek iple asarak intihar etti. Fatıma Begüm'e büyük bir sevgi besleyen Rzagulu'da ölüm haberi büyük yankı uyandırdı.[35]

Görevden alınması ve kör edimesi[değiştir | kaynağı değiştir]

Abulhasan Mustawfi Ghaffari'nin 1774 tarihli bir tablosu. Eserin adı "Veliaht Rzagulu Mirza'nın babası Nadir Şah Afşar tarafından atanması"dır. Eser Tahran'daki Sadabad Sarayı'nda saklanıyor. Eserde Nadir'in iki oğlu ve krallara taç giyen molla tasvir edilmektedir.[36]

Babası ve ordusunun Hindistan'dan döneceği haberini alan Rzagulu, özel kolordusıyla onları yarı yolda karşılamaya başladı.[37] 25 Haziran 1740'ta Herat'ın kuzeyinde kamp kuran babasının ordusuna ulaştı. Nadir'e gittiğinde babası filin üzerindeydi. Baba-oğul selamlaştıktan sonra Nadir onu kampına davet etti. Kaynaklar, oğlunun ordusunu fil üzerinde izleyen Nadir'in, kendisini böyle bir ordu kurmaya teşvik ettiğini, ancak aslında lüksten hoşlanmadığı için oğlunun ordusunun görünümünden endişe duyduğunu söylüyor.[1][38] Bunun üzerine oğlunun ordusunu dağıttı ve savaşçıları kendi komutanları arasında bölüştürdü.[39] Daha sonra Rzagulu'yu yokluğundaki davranışlarından dolayı eleştirdi ve onu III. Abbas ve II. Tahmasb'ın ölümlerinden sorumlu tuttu. Bütün bunlardan dolayı Rzagulu Mirza'yı imparatorluk naipliğinden uzaklaştırdı ve yerine küçük oğlu Murtaza Mirza'yı naip ilan etti. Bu, Murtaza Mirza'nın babasının halefi olduğu anlamına geliyordu. Meşhed'e yerleşerek adını Nasrullah Mirza[b] olarak değiştirdi.[39]

Nadir Şah'ın Orta Asya seferi sırasında Rzagulu Mirza orduda güvenlik subayı olarak görev yaptı.[1] Bu kısa sefer sırasında Nadir nihayet Buhara Han Abulfeiz Han'ı tamamen kontrol altına almayı başardı. Bu vasallığı haklı çıkarmak için Abulfeiz Han, iki kızını Nadir'in aile üyeleriyle evlendirmeyi teklif etti. Büyük kız kardeşi Manice, Rzagulu ile, küçük kız kardeşi ise Nadir'in erkek kardeşinin oğlu Aligulu ile evlenecekti.[42][38] Kaynaklar bunun gerçek nedenini belirtmiyor. Bazıları bunu küçük kızına çok bağlı olmasına, Aligulu Han'ı kıskanmasına ya da eşi Fatima Begüm'ün ölümünden sonra yeni bir evliliğe hazır olmamasına bağlıyor.[42][38] Sonuçta Rzagulu kızlardan hiçbiriyle evlenmedi, Nadir Manice ile evlendi. Aligulu planladığı gibi küçük kız kardeşle evlendi.[43]

Mart 1741'de Nadir, Kuzey Kafkasya'ya bir yürüyüş düzenledi. Yürüyüşün amacı yerel ayaklanma sırasında öldürülen kardeşinin intikamını almaktı. Rzagulu da bu sefere katılarak ordu komutanlarından biri olarak atandı.[7][1] Bu sefer sırasında babası tarafından defalarca aşağılanan Rzagulu, onu savaş ve fetih tutkusundan dolayı açıkça eleştirdi. Sözleri Nadir Şah'a iletildi.[44] Nadir, 15 Mayıs'ta Mazandaran ormanlarında suikasta kurban gitti ve yaralandı. Kampındaki insanları toplu olarak sorgulamaya başladı ancak Rzagulu'nun bu komploya karıştığından zaten şüpheleniyordu.[45] 1742 yazında Nadir'e suikastçı olarak sunulan Nik Gadam suçunu itiraf etti ve kendisine bu talimatın Rzagulu tarafından verildiğini söyledi.[46] Nadir bunu oğluna haber verince Rzagulu öfkeyle kılıcını çekti ve babası tarafından tutuklandı. Birçok üst düzey yetkili, Rzagulu'dan suçunu itiraf etmesini ve babasından af dilemesini istedi, ancak Rzagulu reddetti.[47] Sonunda Nadir, oğlunun kör edilmesini emretti ancak oyulmuş gözler kendisine sunulunca çok geçmeden bundan pişman oldu.[7][c] Marvi, Nadir'in oğlunu kör etmesinden sonra fiziksel bozulma ve zihinsel dengesizlik belirtileri göstermeye başladığını belirtti. Sonunda, fonların yetersizliği nedeniyle Şah yeniden vergi toplamak zorunda kaldı ve ağır vergiler çok sayıda isyana yol açtı. Üç gün sonra oğlunu ziyarete gelen Nadir'e Rzagulu Mirza'nın şu sözleri söylediği bildirildi:[49]

Şunu bilmelisin ki, gözlerimi çıkararak kendini kör ettin ve bütün hayatını mahvettin.

Sonrakı yaşamı ve ölümü[değiştir | kaynağı değiştir]

Nadir Şah Afşar'ın ölümünden sonra tahta çıkan ve kendisini Adil Şah olarak yeni hükümdar ilan eden Aligulu Mirza Afşar. Rzagulu, Mirza'nın amcasının oğlu ve onun öldürülmesi emrini veren kişidir.

Rzagulu'nun gözlerindeki yara iyileştikten sonra babası onu Kelat Kalesi'ne gönderdi.[50] Hayatının geri kalanını burada tecrit ve yalnızlık içinde yaşadı. Hizmetçilerinden bazıları ve genç yeğenlerinden bazıları burada onunla birlikte kaldı.[51] Nadir Şah 1747'de ölünce, yeğeni Aligulu Mirza tahta çıktı ve kendisini Adil adıyla Şah ilan etti. Tahttaki iddiasını güvence altına almak için Nadir'in oğullarını ve torunlarını öldürmeye başladı.[52] Bu listede Rzagulu, kardeşleri ve çocukları da vardı. Adil Şah'ın emriyle Sohrab Han Gulam, Kelat kalesini kuşattı.[1] 1747'de kuşatmanın başlamasından 16 gün sonra kale ele geçirildi ve gözleri kör olan Rzagulu idam edildi.[51] Öldürüldükten sonra naaşı Meşhed'e getirilerek babasının yanına defnedildi.[53]

Şah olan Adil Şah'ın uzun süre iktidarda kalması mümkün değildi. Kendi akrabalarıyla girdiği kavgada mağlup oldu ve gözleri oyuldu. Daha sonra Rzagulu Mirza'nın oğlu Şahruh ve kardeşi Murtaza Mirza'nın annesinin isteği üzerine Horasan'a götürülerek idam edildi.[54][55][56]

Mirası[değiştir | kaynağı değiştir]

Rzagulu'nun en büyük oğlu Şahruh Han Afşar canlı olarak kaçmayı başardı. 1748 yılında Adil ve İbrahim şahların yerine şah ilan edilerek Horasan hakimi oldu. Rzagulu, Fatıma Begüm'den sonra hiç evlenmedi. Şahruh'un yanı sıra 3 çocuklarının daha olduğu yönünde haberler olsa da bu kesin olarak bilinmiyor.[57]

Hem o dönemin hem de çağdaş tarihçiler, Rzagulu'nun kör edilmesinin hem Nadir'in yönetimi hem de karakteri açısından bir felaket olduğu konusunda hemfikirdir. Bu, onu acıya, nihilizme ve öfkeye sürükleyen ve sonunda onu deli gibi gösteren feci bir zihinsel çöküntüye yol açtı.[58][48] İnsanlar Nadir Şah'a deli muamelesi yapıyordu.[58] Bu aynı zamanda imparatorluğun her yerinde kendisine ve zulmüne karşı isyanlara yol açtı.[59] Günümüz tarihçileri Rzagulu'nun karakterini ve yeteneklerini övüyorlar, bu nedenle daha yapıcı bir yönetim oluşturmak için babasının ordusunu ticaret ve mali bilgisiyle birleştirerek halkı için değerli bir hükümdar olabileceği tahmin ediliyor.[60]

Ailesi[değiştir | kaynağı değiştir]

19 Ocak 1731'de Rzagulu Mirza Afşar, Meşhed'de Safevi hanedanından Fatime Sultan Begüm (? - 5 Şubat 1740) ile evlendi. Fatime Sultan, Safevi Şahı Sultan Hüseyin'in (1688-1726) kızıydı. Bu evliliğinden 6 çocuğu oldu:

  • Şahruh Afşar (21 Mart 1734—1796)
  • Şahzade Fetali Mirze (1735 — 21 Eylül 1748)
  • Şehzade Ahmedgulu Mirza (1736 – 21 Eylül 1748)
  • Şehzade Hümayun Mirza (1741 - 21 Eylül 1748)
  • Şehzade Bisutun Mirza (1744 - 21 Eylül 1748)
  • Şehzade Mahmud Mirza (1744 – 21 Eylül 1748)

Şahruh Mirza dışında tüm çocukları 21 Eylül 1748'de yeni Adil Şah'ın emriyle öldürüldü. Şahruh Mirza Afşar 1 Ekim 1748'de Şah ilan edildi ve ilk saltanatı Ocak 1750'ye kadar sürdü. İkinci saltanat 20 Mart 1750'de başladı ve 1796'ya kadar sürdü.[61]

Ayrıca bakınız[değiştir | kaynağı değiştir]

Notlar[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ Michael Axworthy'nin işaret ettiği gibi bu, geleneksel bir kraliyet ayrıcalığı olmasına rağmen, Rzagulu'nun rütbesinden birinin bunu yapması çok da zor değildi.[30]
  2. ^ Murtazakulu, ismini Nasrullah Mirza olarak değiştirdi. [40] Çünkü Hindistan'a yürüyüş sırasında orduya ustalıkla komuta etmiş ve Kandahar'ı almıştı.[41]
  3. ^ Bir hikayede, acıdan bunalan Nadir'in, oğlunun gözleri önünde feryat ettiği ve ağladığı anlatılır.[48]

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ a b c d e f g h i j k l m n Zamani 2017.
  2. ^ Axworthy 2006, s. 21, 34.
  3. ^ Axworthy 2006, s. 34.
  4. ^ a b Axworthy 2006, s. 167.
  5. ^ Roemer 2008, s. 324.
  6. ^ Axworthy 2006, s. 61.
  7. ^ a b c d e f g h Tucker 2006.
  8. ^ Axworthy 2006, s. 101.
  9. ^ Boroumand 2009.
  10. ^ a b Avery 2008, s. 29.
  11. ^ Axworthy 2006, s. 111.
  12. ^ a b Axworthy 2006, s. 113.
  13. ^ Avery 2008, s. 30.
  14. ^ Axworthy 2006, s. 123.
  15. ^ Avery 2008, s. 34.
  16. ^ Axworthy 2006, s. 165, 167.
  17. ^ a b c Axworthy 2006, s. 191.
  18. ^ a b Lee 1996, s. 64.
  19. ^ Lee 1996, s. 68.
  20. ^ a b Bregel 2004.
  21. ^ a b c d Axworthy 2006, s. 192.
  22. ^ Nurulla 1383, s. 11.
  23. ^ Astrabadi 1368, s. 264-265.
  24. ^ a b c d Axworthy 2006, s. 193.
  25. ^ Lockhart 1938, s. 174.
  26. ^ Arunova və Ashrafian 1958, s. 87.
  27. ^ Axworthy 2007, s. 645.
  28. ^ Floor 2023, s. 5.
  29. ^ Floor 2009, s. 87.
  30. ^ a b c Axworthy 2006, s. 219.
  31. ^ Arunova və Ashrafian 1958, s. 281.
  32. ^ Arunova & Ashrafian 1958, s. 282.
  33. ^ a b c d Axworthy 2006, s. 220.
  34. ^ Inqiṭāʻ 2005, s. 282.
  35. ^ a b c Inqiṭāʻ 2005, s. 284.
  36. ^ Axworthy 2018, s. 225.
  37. ^ Axworthy 2006, s. 221.
  38. ^ a b c Inqiṭāʻ 2005, s. 287.
  39. ^ a b Axworthy 2006, s. 222.
  40. ^ Axworthy 2006, s. 203.
  41. ^ Avery 2008, s. 9.
  42. ^ a b Axworthy 2006, s. 223.
  43. ^ Axworthy 2006, s. 224.
  44. ^ Axworthy 2006, s. 230.
  45. ^ Avery 2008, s. 43.
  46. ^ Avery 2008, s. 45.
  47. ^ Axworthy 2006, s. 239.
  48. ^ a b Shabani 1977, s. 41.
  49. ^ Axworthy 2006, s. 243.
  50. ^ Axworthy 2006, s. 247.
  51. ^ a b Shabani 1977, s. 43.
  52. ^ Perry 1983.
  53. ^ Ədibüşşüara 1346, s. 111.
  54. ^ Nejatie 2017, s. 496.
  55. ^ Perry 1984, ss. 587–589.
  56. ^ Barati 2019, ss. 49–50.
  57. ^ Axworthy 2006, s. 321.
  58. ^ a b Axworthy 2006, s. 246.
  59. ^ Avery 2008, s. 50.
  60. ^ Axworthy 2006, s. 246, 286.
  61. ^ Barati 2019, s. 44–58.

Kaynak[değiştir | kaynağı değiştir]