Kazanılmış başarısızlık sendromu (psikoloji)

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Kazanılmış başarısızlık sendromu veya öğrenilmiş çaresizlik sendromu, organizmanın göstermiş olduğu tepkilerin sonuca ulaşmaması durumunda, sonucu değiştiremeyeceğine karşı oluşan inanç ile gelen bir ruh hâli durumudur. İnsanlarda zamanla oluşan başarısızlıklar karşısında kişinin bir şeyleri başarma isteğini günden güne kaybetmesi sonucunda, belli bir konuda veya genel olarak başarısız olacağına dair bir inanç geliştirmesi ile kendini gösterir.

Teorinin oluşturulması ve deneysel çalışmalar[değiştir | kaynağı değiştir]

Kavram, Martin E. P. Seligman’ın 1960'lı yıllarda öğrenme ve korku arasındaki ilişkiyi incelerken Ivan Pavlov’un klasik koşullanma deneyinden yola çıkarak incelenip ortaya konmaya başlamıştır.

Martin Seligman'ın deneyleri ve öğrenilmiş çaresizlik teorisi, 1967 yılında Pennsylvania Üniversitesi'nde depresyona olan ilgisi ile birlikte ve bunun bir alt kolu olarak incelenmeye başladı. Seligman ve meslektaşları, köpeklerle birlikte başladıkları deneylerde, ilk fazda hoş olmayan bir durumdan kaçma seçeneği verilmeyen köpeklerin, çaresizliğe şartlandıklarını, deneyin ikinci fazında hoş olmayan bir durumdan kaçma seçeneği verildiğinde de bu fırsatları kullanmadıklarını gördüler. Deneyler, kediler, fareler ve balıklar ile sürdürülerek benzer sonuçlar elde edildi.[1][2]

İnsanların bilişsel yeteneklerinin ve olayları yorumlama yeteneklerinin farklı olmaları nedeniyle hayvanlarla aynı koşullandırmalara tabi olmayabilecekleri nedeniyle benzer bir çalışma da insan deneklerle gerçekleştirildi. İlk olarak Japon asıllı Amerikalı bilim insanı Donald Hiroto insanlarda da benzer koşullar altında deneyler yaptı ve yine benzer sonuçlara ulaşarak insanlarda öğrenilmiş çaresizlik olgusunu kanıtladı.[3]

Öğretilmiş çaresizlik[değiştir | kaynağı değiştir]

Kavramın bilim dünyasına kazandırılmasından sonraki süreçte, yine Martin Seligman'ın yaptığı deney ve incelemeler sonucunda, kendisi deneyip başarısız olan bireylerin (iyi niyetle deneyim aktarımı düşüncesiyle de olsa) çevrelerindeki diğer bireylerin benzer denemeyi yapmalarını engellemeye başladıkları bulgusuna ulaşıldı. Bu da kavramın "öğretilmiş çaresizlik" olarak tanımlanabilecek sosyal boyutunu ortaya koymaktaydı.[4]

Öğretilmiş çaresizlik ve kaybetmişlik kültüründe, çevre tarafından bireylere neleri yapamayacakları o kadar güçlü bir biçimde aktarılır ki, bireyler içindeki başarma güçlerine, önlerindeki fırsatlara ve karşılaştıkları koşullara bakmaksızın, hiçbir denemede bulunmadan peşinen kaybetmeyi kabullenirler.[5]

Belirtiler[değiştir | kaynağı değiştir]

Kişi bu durumda genelde depresyona yakın bir ruh hâli içine girebilmektedir.

Ne kadar ders çalışırsa çalışsın sınavdan düşük not alan bir öğrencinin, "Nasıl olsa yüksek not alamayacağım." düşüncesiyle ders çalışmaktan vazgeçmesi öğrenilmiş çaresizlik belirtisidir.

Öğrenilmiş çaresizlikte pasiflik söz konusudur. Ayrıca öğrenilmiş çaresizlik içerisinde olan birinde, pekiştireç ve cezadan kaçmaya isteksizlik vardır. Aslında bir nevi depresyon olarak algılanan öğrenilmiş çaresizlik, bunalımdaki insanların çaresizliği öğrenmesi sonucu meydana gelmektedir. Bu tip insanlar depresif durumda oldukları için hedeflerine "Ne olursa olsun yapamayacağım." mantığıyla yaklaşmaktadır. Bununla beraber depresyon, öğrenilmiş çaresizliğe göre daha kapsamlı bir kavramdır. Çünkü öğrenilmiş çaresizlik belirli bir hedef ya da olguyla ilişkilendirilebilir. Fakat depresyon daha genel ve görecelidir.

Çözüm yolları[değiştir | kaynağı değiştir]

Kişinin öncelikle tarafsız ve fazla duygusal olmayan bir bakış açısı içinde olayları objektif değerlendirmeyi öğrenmesi, mesleki açıdan telafi edebileceği eksiklerinin farkına varması ve bunları tamamlama aşamasında duygularından ziyade mantığı ile davranması önemli bir kaldıraç noktasıdır.

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ Seligman, Martin E. P.; Maier, Steven F. (1967). "Failure to escape traumatic shock". Journal of Experimental Psychology (İngilizce), 74. ss. 1-9. doi:10.1037/h0024514. 
  2. ^ Seligman, Martin E. P.; Overmier, J.B. (1967). "Effects of inescapable shock upon subsequent escape and avoidance responding". Journal of Comparative and Physiological Psychology (İngilizce), 63. ss. 28-33. doi:10.1037/h0024166. 
  3. ^ Seligman, Martin E. P.; Hiroto, Donald S. "Generality of learned helplessness in man". Journal of Personality and Social Psychology (İngilizce), 31. ss. 311-327. doi:10.1037/h0076270. 
  4. ^ Seligman, Martin E. P. (2007). Öğrenilmiş iyimserlik (Learned Optimism, Pocket Books, 1992). HYB Yayıncılık. ISBN 978-97530-014-5-8. 2 Aralık 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Aralık 2018. 
  5. ^ Sekman, Mümin (2010). Her Şey Seninle Başlar: Kişisel Kurtuluş Savaşınızı Başlatın (15 bas.). Alfa Basım Yayım Dağıtım. s. 50. ISBN 978-60510-673-1-5. 2 Aralık 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Aralık 2018. 

Ayrıca bakınız[değiştir | kaynağı değiştir]

Konuyla ilgili yayınlar[değiştir | kaynağı değiştir]