Sparta hegemonyası
Sparta hegemonyası, Antik Yunan'da en büyük kara gücünü oluşturmuş olan Sparta kentinin hakimiyetindeki dönemi anlatır. Klasik dönemde Sparta Peloponez bölgesini denetimi altında tutmuş, yönetmiş ve etkilemiştir. Atina ve müttefiklerinin MÖ 431 - MÖ 404 yılları arasında yapılan Peloponez Savaşı'nda Sparta'ya yenilmelerinin ardından Antik Yunan dünyası MÖ 404 - MÖ 371 döneminde Sparta hakimiyetine girmiştir. Spartalılar düşmanlarına bilgi vermemek amacıyla içişlerine dair kayıt tutulmasına engel olmuştur. Sparta'ya dair tarih yazılarının hepsi Spartalı olmayan Ksenofon, Herodot, Plutarkhos ve Tukididis gibi tarihçiler tarafından yazılmıştır. Bu yüzden Sparta siyasi altyapısının işleyişine dair anlayış geliştirilmesinde sorun yaratmaktadır.
Tarihçe ve yükseliş
Spartalılar şehir devletinden Peloponez bölgesinin hakimiyetine doğru ilerlerken toplumsal yapı üç sınıftan oluşmaktaydı. Homoioi[1], perioeci[2] ve helotlar.[3] Helotlar genellikle savaş esirlerinden oluşan köleyle özgür olmayan insan arasında bir kesimdir. Helotlar tarım ekonomisinin belkemiğini oluştururken, asıl işgücünü meydana getirirdi. Fethedilen bölgelerdeki bağımlı halklar perioeci olarak adlandırılırdı, bu kesimlerin şehirler arasında seyahat etme izni bulunmaktaydı. Perioeci'nin kendi topraklarında altyapısını, yönetim sistemini kurup idare etmek hakları vardı, vergi vermek ve savaş zamanında Sparta ordusu için asker sağlamak durumundaydı. Homoioi Sparta vatandaşlarından oluşurdu. Toplumdaki en yüksekteki zümre oldukları için Spartalı unvanını kullanma hakkı sadece onların hakkıydı. Bu bileşimli toplumsal hayatta Spartalı nüfus, emekçi toplama göre çok azınlıkta kalmıştır.[4] Bu üç farklı sınıf özgün bir toplumsal yapısı olan Sparta toplumunu oluşturmaktaydı. Spartalıların kendilerini sürekli olarak askeri eğitim, hayatta kalma ve askeri tatbikat konularında geliştirmeleri hem kuvvetli bir silahlı kuvvete sahip olma gereği hem de bu toplumsal yapıyı muhafaza etme gereğiyle açıklanabilir.
Peloponez Savaşı sonrası rejim
MÖ 404 yılında Sprat zaferiyle sonuçlanan Peloponez Savaşı sonrasında Spartalı komutan Lysandros Ege Denizi'ne kıyısı olan tüm yerleşim yerlerinde Sparta yanlısı yönetimlerin başa gelmesini sağlar. Bu yerleşim yerlerinin çoğunda Sparta garnizonları kurdurur. Yeni kurdurduğu rejimler on kişilik bir heyetten oluşan oligarşilerdir. Dekarşi olarak tanımlanan bu yönetimlere komuta etmek üzere harmost adı verilen Spartalı askeri valiler görevlendirilmiştir. Askeri komuta zinciri esas olduğundan bu yönetimler Sparta'dan çok Lysandros'a bağlı gözükmekteydi. Zaferin ardından Atina'nın geleceğine dair farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Lysandros ve kral II. Agis şehrin tamamen yakılıp yıkılmasını istiyorlardı. Ancak daha ılımlı Pausanias ve ekibinin görüşü hakim olacak, Atina şehri surlarının ve tahkimatlarının yıkılmasıyla kurtulacaktır. Anlaşma gereği Atina'ya dönmesine izin verilen sürgünler şehrin siyasi ortamını karıştıracaktır. Lysandros'un emriyle oluşturulan Atina oligarşisi ise tepki çekmiş, yetkileri aşırı artan Lysandros'un talimatının aksine tüm oligarşiler kaldırılmıştır. Atina ise demokrasiye geri dönmüştür.
Agesilaus dönemi
Sparta hegemonyasının pekiştiği önemli krallardan birisi II. Agesilaus olarak değerlendirilir. Plutarkhos tarafından geleneksel Spartalı olarak tanımlanan kral, kardeşi II. Agis'in Peloponez Savaşı'nın ardından tahta çıkar.[5] Agesilaus'un tahtta hak iddiasında en önemli destekçisi ünlü Spartalı komutan Lysandros olmuştur.
Agesilaus, ilk seferini Hellespont üzerinden doğuya giderek Pers hakimiyetindeki Ege Bölgesi'ne yapar. Yunanlarla yaptığı antlaşmaya sadık kalmayan Frig topraklarındaki Pers satrapı Tissaphernes'e saldırır.[6] Topraklarının bu bahaneyle yağmalanmasından çekinen Pers kralı II. Artaserhas satrapı idam ettirerek sorunu çözmeye çalışır. Askeri harekâta devam eden Spartalılar Pers topraklarına ilerlese de Spartalılara karşı ayaklanma başladığı haberiyle ülkesine dönmek zorunda kalır. Pers desteğiyle Spartalılara karşı başkaldıran ittifak içinde Atina, Korint ve Thebai yer alır. Korint Savaşı olarak bilinen ve MÖ 395-386 yılları arasında süren çarpışmaların ardından Sparta Asya'daki topraklarını kaybedecektir. Thebai'ye yenilen Spartalıların Perslere arabulucu olmaları ve desteklerini kesmeleri şartıyla yapılan Antalcidas antlaşması[7] ile Anadolu'da Pers egemenliği pekişir.
Boeotia Savaşı
MÖ 379/378 kış ayında bir grup Thebaili sürgün şehre girerek şehirdeki 1500 kişilik Sparta garnizonuna rağmen şehirde ayaklanma başlatarak şehri Sparta boyunduruğundan kurtarır. Takip eden yıllar boyunca Sparta şehre karşı dört büyük akeri sefer düzenlese de şehri ele geçiremez. Sonunda diğer Yunan şehir devletleri aracı olarak barışın sağlanmasına yardımcı olurlar. Thebaili diplomat Epaminondas görüşmelerde Lakonya'nın da bağımsızlığını savununca görüşmeler başarısız olur. Süreç sonunda yaşanan MÖ 371 yılındaki Leuktra Muharebesi'nde yaşanan yenilgi Sparta'nın hegemonyasının sonunu işaret eder.
Sonraki dönem
Sparta hegemonyası sırasında Atina şehrinde egemen olan oligarşi bazı çevreler tarafından sahiplenilse de Sparta etkisinin eksilmesinin ardından demokrasiye dönülmüştür. Sparta'nın bölgedeki hakimiyeti Leuktra Muharebesi ile sona erse de şehir devleti etkisini uzun süre sürdürecektir. Bölgenin hakimiyeti Thebia'ya geçse de bu uzun ömürlü olmayacak ve İskender zamanında Makedonya hakimiyeti zirveye çıkacaktır.[8] Sparta son olarak MÖ 192 yılında Titus Quinctius Flamininus komutasındaki Roma Orduları tarafından ele geçirildikten sonra tarih sahnesinden yavaş yavaş silinmiştir.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ Spartalı erkekler
- ^ Spartalı olmayan özgür ve genellikle Lakonya bölgesinde tarımla uğraşan kesimler
- ^ Sparta toplumunda özgür olmayan kesimdir
- ^ Oranın 1 Spartalıya karşı 7 Helot olduğu öne sürülür
- ^ II. Agis ardında veliaht bırakmadan ölmüş, evlilik dışı bir ilişkiden Leotychidas adlı bir oğlu olduğu iddia edilmiştir
- ^ livius.org sitesinde Tissphernes'in hayatı (İngilizce) 16 Ocak 2013 tarihinde erişilmiştir
- ^ Antlaşmanın adı arabulucu Spartalının adından gelir
- ^ En güçlü olduğu dönemde bile İskender Sparta'yı ele geçirmeye çalışmamıştır. Gururlu Spartalılar Perslere karşı İskender'in komutasında oluşan Helen Birliğine katılmayı reddederler. İskender'in Pers topraklarını fethettikten sonra Asya'dan gönderdiği 300 adet Pers zırhının üzerine şunları yazdırttığı iddia edilir:
"Aleksandros, Filip'in oğlu ve Spartalılar hariç tüm Helenler Asya'da yaşayan yabancılardan alınan bu hediyeleri sunarlar."
Dış bağlantılar
- Sparta hegemonyası (İngilizce) 15 Ocak 2013 tarihinde erişilmiştir