Vatana ihanet: Revizyonlar arasındaki fark

Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
k Xxkral35xx tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, Khutuck Bot tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.
Xxkral35xx (mesaj | katkılar)
21. satır: 21. satır:
2 sayılı Hıyanet-i Vataniye Kanunu 12 Nisan [[1991]] tarih ve 3713 sayılı [[Terörle Mücadele Kanunu]] düzenlemesiyle yürürlükten kaldırılmıştır.
2 sayılı Hıyanet-i Vataniye Kanunu 12 Nisan [[1991]] tarih ve 3713 sayılı [[Terörle Mücadele Kanunu]] düzenlemesiyle yürürlükten kaldırılmıştır.


Günümüz Türk ceza hukukunda vatana ihanet suçu tanımlanmamıştır. Ancak [[Türk Ceza Kanunu]]'nun devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, düşmanla işbirliği yapmak, devlete karşı savaşa tahrik, temel milli yararlara karşı hareket, askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma, düşman devlete maddi ve mali yardım konularını işleyen 302-308. maddeleri, geleneksel olarak vatana ihanet kapsamına giren suçları içerir..
Günümüz Türk ceza hukukunda vatana ihanet suçu tanımlanmamıştır. Ancak [[Türk Ceza Kanunu]]'nun devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, düşmanla işbirliği yapmak, devlete karşı savaşa tahrik, temel milli yararlara karşı hareket, askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma, düşman devlete maddi ve mali yardım konularını işleyen 302-308. maddeleri, geleneksel olarak vatana ihanet kapsamına giren suçları içerir..doğrusu bu sitede www.rokettube.com da doğru cevap


== dipnotlar ==
== dipnotlar ==

Sayfanın 17.57, 25 Kasım 2010 tarihindeki hâli

Vatana ihanet, vatan hainliği ya da hıyanet-i vataniye, meşrû egemenlik organını devirmeye veya otoritesini yıkmaya, bağlı olduğu devlete karşı savaşmaya veya düşmanla işbirliği etmeye yönelik eylemleri kapsayan suç türü. Tarih boyunca birçok hukuk sisteminde tüm suçların en büyüğü olarak değerlendirilmiş ve en şiddetli biçimlerde cezalandırılmıştır.

Farklı ülkelerde vatana ihanet

İngiltere'de vatana ihanet suçu 1351 tarihli Treason Act ile tanımlanmıştır. Bu yasaya göre hükümdarı veya eşini veya büyük oğlunu öldürmeye teşebbüs, veya hükümdarın eşine veya büyük kızına tecavüz, hükümdara karşı savaş açmak veya hükümdarın düşmanlarına fiilen yardımcı olmak high treason suçunu oluşturur. Bu yasa kapsamında en son 1946'da II. Dünya Savaşı'nda Alman propaganda servisinde çalışan İngiliz vatandaşı William Joyce yargılanmış ve idam edilmiştir.

ABD Anayasası'nın III.3 maddesi vatana ihanet suçunu "Amerika Birleşik Devletlerine karşı savaşmak veya savaşan düşmana katılarak ona yardım etmek" eylemi ile sınırlar. Suçun kendisi ve cezası US Code 18/2381 maddesinde tanımlanmıştır. ABD tarihi boyunca vatana ihanetten toplam 40 dolayında federal dava açılmış ve hemen hiç mahkûmiyet kararı alınmamıştır. 1952'den bu yana kullanılmayan vatana ihanet yasası 54 yıl aradan sonra ilk kez 2006'da El Kaide üyesi olmakla suçlanan bir kişiye karşı kullanılmış, fakat yargılama gerçekleşmemiştir.

Fransız hukukunda uzun süreden beri kullanımdan kalkmış olan haute trahison (vatana ihanet) suçu sadece 1875 tarihli Yüce Divan (Haute Cour de Justice) Yasası'nda, devlet başkanı veya bakanların vatana ihanetle suçlanması halinde izlenecek yöntem bağlamında korunmuştu. Bu yasa da 27 Şubat 2007'de yürürlükten kaldırıldı.

Alman Ceza Kanunu'nın 81-83. maddeleri Hochverrat (vatana ihanet) suçunu düzenler. Bu maddelere göre, "Zor kullanarak Federal Alman Cumhuriyetini yıkmaya veya anayasa ile kurulu düzeni bozmaya teşebbüs etmek" vatana ihanet suçunu oluşturur ve 10 yıl ila müebbet hapisle cezalandırılır.

Türkiye'de Hıyanet-i Vataniye Kanunu

Türkiye'de vatana ihanet suçu ilk kez Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 29 Nisan 1920'de çıkarılan 2 numaralı Hıyanet-i Vataniye Kanunu ile düzenlenmiştir. Bu kanun uyarınca, "Büyük Millet Meclisi'nin meşruiyetine isyana yönelik sözlü , yazılı veya eylemli muhalefet ve fesatlıkta bulunanlar vatan haini sayılır." (Madde 1) "Fiilen vatan hainliğinde bulunanlar asılarak idam edilir." (Madde 2) "Vaiz ve hitabet suretiyle alenen ve çeşitli zeminlerde söz ve hareketleriyle vatan hainliği cürmüne tahrik ve teşvik edenlerle işbu tahrik ve teşviki yazı ve resimlerle yayanlar geçici küreğe konulurlar." (Madde 3) "Vatana ihanet sanıklarının yargılanması en çok 24 gün içinde karara bağlanır (Madde 7) ve temyiz edilemez." (Madde 8)

TBMM tarafından çıkarılan ikinci kanun olan Hıyanet-i Vataniye Kanunu, İttihat ve Terakki hükümetince Birinci Dünya Savaşı sırasında çıkarılan Hıyanet-i Askeriye Kanunu'ndan esinlenmiştir. Belirgin amaç, o aşamada henüz otoritesi ve meşrutiyeti tartışmalı olan TBMM'ne yönelik muhtemel direnişleri kırmaktır. Bu kanunu daha iyi uygulamak için 29 Ekim 1920'de kurulan İstiklal Mahkemeleri, 1923'e kadar olan dönemde 1000 ila 1500 arası idam kararı vermiştir. [1] Ancak aynı kanuna göre hüküm veren bidayet ceza mahkemelerinin aldığı idam kararlarının sayısı bilinmemektedir.

15 Nisan 1923'te çıkarılan 335 sayılı kanunla, saltanatın ilgasına ilişkin kanuna ve TBMM'nin meşruiyetine yayın yoluyla muhalefet etmek vatana ihanet kapsamına alınmıştır.[2]

25 Şubat 1925'te Hıyanet-i Vataniye Kanunu'na eklenen bir madde ile "dini ve mukaddesatı siyasi amaçlara esas ve alet etmek maksadıyla cemiyet kuranlar" da vatan hainliği kapsamına alınmış ve idamla cezalandırılmıştır.

2 sayılı Hıyanet-i Vataniye Kanunu 12 Nisan 1991 tarih ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu düzenlemesiyle yürürlükten kaldırılmıştır.

Günümüz Türk ceza hukukunda vatana ihanet suçu tanımlanmamıştır. Ancak Türk Ceza Kanunu'nun devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, düşmanla işbirliği yapmak, devlete karşı savaşa tahrik, temel milli yararlara karşı hareket, askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma, düşman devlete maddi ve mali yardım konularını işleyen 302-308. maddeleri, geleneksel olarak vatana ihanet kapsamına giren suçları içerir..doğrusu bu sitede www.rokettube.com da doğru cevap

dipnotlar

  1. ^ Prof. Dr. Ergün Aybars, İstiklal Mahkemeleri, s. 155
  2. ^ Ahmet Demirel, Birinci Mecliste Muhalefet, sf. 527-531.