Kitâb-ı Mukaddes: Revizyonlar arasındaki fark

Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Yohaim (mesaj | katkılar)
kDeğişiklik özeti yok
Yohaim (mesaj | katkılar)
375. satır: 375. satır:
Bu çeviri, çok sayıda Katolik tercümanın Kutsal Kitap'ı Hristiyanlığın batı dünyasının birçok diline çevirmesinde kaynak metin olarak kullanıldı. Latince vulgatus kelimesi "yaygın, popüler" anlamına gelir. Vulgata, Batı Roma İmparatorluğu'ndaki sıradan insanlar tarafından kolayca anlaşılabilmesi için orijinal olarak o günün yaygın bilinen veya popüler [[Latince]]'siyle yazılmıştır. Bu çeviriyi yapan bilgin ve [[kilise ataları|kilise atası]] Hieronymus (Jerome), Eski Latince Mezmurlar’ın gözden geçirilmiş iki baskısını Yunanca Septuagint ile karşılaştırmalı olarak hazırlamıştı. Bununla birlikte, Vulgata Kutsal Kitap'iyle ilgili çalışmasında, doğrudan orijinal dillerden, İbranice ve Yunancadan tercüme etti ve bu nedenle Vulgata bir tercümenin çevirisi değildi. Hieronymus, yaklaşık M.S. 390-405 yılları arasında İbranice'den Latince tercümesi üzerinde çalıştı.Tamamlanan çalışma, bu sıralarda Septuagint'in kopyalarında bulunan apokrif kitapları içeriyordu, ancak Hieronymus, kanonik ve kanonik olmayan Kitaplar arasında net bir ayrım yaptı.
Bu çeviri, çok sayıda Katolik tercümanın Kutsal Kitap'ı Hristiyanlığın batı dünyasının birçok diline çevirmesinde kaynak metin olarak kullanıldı. Latince vulgatus kelimesi "yaygın, popüler" anlamına gelir. Vulgata, Batı Roma İmparatorluğu'ndaki sıradan insanlar tarafından kolayca anlaşılabilmesi için orijinal olarak o günün yaygın bilinen veya popüler [[Latince]]'siyle yazılmıştır. Bu çeviriyi yapan bilgin ve [[kilise ataları|kilise atası]] Hieronymus (Jerome), Eski Latince Mezmurlar’ın gözden geçirilmiş iki baskısını Yunanca Septuagint ile karşılaştırmalı olarak hazırlamıştı. Bununla birlikte, Vulgata Kutsal Kitap'iyle ilgili çalışmasında, doğrudan orijinal dillerden, İbranice ve Yunancadan tercüme etti ve bu nedenle Vulgata bir tercümenin çevirisi değildi. Hieronymus, yaklaşık M.S. 390-405 yılları arasında İbranice'den Latince tercümesi üzerinde çalıştı.Tamamlanan çalışma, bu sıralarda Septuagint'in kopyalarında bulunan apokrif kitapları içeriyordu, ancak Hieronymus, kanonik ve kanonik olmayan Kitaplar arasında net bir ayrım yaptı.


'''Başka meşhur çeviriler'''
[[Martin Luther]] ilk olarak bu metinden değil, [[İbranice]] ve [[Yunanca]] orijinal metninden halkın anlayabileceği [[Almanca]] bir çeviri yapmıştır. En ünlü [[İngilizce]] çevirisinin adı 1611 tarihli [[Kral James Onaylı Kitab-ı Mukaddes|Kral James Sürümü]]'dür. Bu çeviri, bazı Hristiyan inanırlarca hâlâ 'hatasız' olarak kabul edilmekte olup referans olarak kullanılmaktadır.
* [[Martin Luther]] ilk olarak Vulgata metninden değil, [[İbranice]] ve [[Yunanca]] orijinal metninden halkın anlayabileceği [[Almanca]] bir çeviri yapmıştır.
* En ünlü [[İngilizce]] çevirisinin adı 1611 tarihli [[Kral James Onaylı Kitab-ı Mukaddes|Kral James Sürümü]]'dür. Bu çeviri, bazı Hristiyan inanırlarca hâlâ 'hatasız' olarak kabul edilmekte olup referans olarak kullanılmaktadır.


== Notlar ==
== Notlar ==

Sayfanın 07.11, 30 Mayıs 2021 tarihindeki hâli

1663'te basılmış Algonkince bir Kutsal Kitap'ta Yaratılış'ın ilk sayfası

Kitâb-ı Mukaddes, Mukaddes Kitap veya Kutsal Kitap[Not 1], Eski Ahit ve Yeni Ahit'i kapsayan, Hristiyan inanışının temelini oluşturan ve Hristiyanlarca kutsal sayılan kitaptır.

Kitab-ı Mukaddes yaygın olarak tüm zamanların en çok satan kitabı olarak kabul edilir, 100 milyon kopya yıllık satış tahmini olup özellikle ilk kitlesel basılı kitap oluşu Batı'da, edebiyat ve tarih üzerinde büyük bir etki yaratmıştır.[1][2][3]

2021'in başında Kutsal Kitap'ın veya bazı bölümlerinin çevrildiği 3.435 dil vardı: 704 dilde tam çeviriler, 1.571 dilde tamamen çevrilmiş Yeni Ahit ve 1.160 dilde kısmi çeviriler.[4]

Kavramlar

Papirüs bikisinden yapılmış bir kâğıt

Hristiyanlıkta

Bibel / Bible adları

Dünyanın çeşitli yerlerinde Kutsal Kitap için yaygın olarak Yunanca "biblia" sözcüğünden türetilen bir isim kullanılır (örneğin: 'Bibel' [Almanca], 'Bible' [İngilizce], 'Biblia' [İspanyolca], 'Biblija' [Hırvatça] ve 'Bibbia' [İtalyanca]).

“Küçük kitaplar” anlamına gelen biblia, papirüs bitkisinin iç kısmı için kullanılan "biblos"tan gelir. Eski çağlarda papirüs bitkisi yazı yazmak için “kâğıt” üretiminde kullanılırdı. Mısır’dan ithal edilen papirüs, bir Fenike limanı olan Gebal üzerinden geldiği için Yunanlılar Gebal kentine 'Byblos' derdi. Zamanla, papirüs üzerine yazılan çeşitli belgeler için genel olarak biblia ifadesi kullanılmaya başlandı. Böylece, biblia sözcüğü her tür yazı, tomar, kitap, belge, hatta küçük kitaplardan oluşan bir koleksiyon için kullanılır oldu.

İlginç olarak, günümüzde bu sözcük Kutsal Yazıların neredeyse hiçbir dildeki çevirisinde geçmez. Ancak, M.Ö. ikinci yüzyılda İbranice Kutsal Yazılardaki kitapların bütününe Yunancada ta biblia deniyordu. Daniel 9:2’de şöyle yazar: “Ben Daniel, kitaplardan . . . . fark ettim.” Septuagint çevirisinde bu ayette, biblos sözcüğünün çoğulu ve –e hali olan biblois geçer.

Elçi Pavlus’te şöyle yazdı: „Gelirken, Troas’ta Karpos’un yanında bıraktığım kaftanı, tomarları [Yunanca: biblia], özellikle de parşömenleri getir.“ (2. Timoteos 4:13) Yunanca Kutsal Yazılarda farklı gramer yapılarıyla 40’tan fazla kez geçen biblion ve biblos sözcükleri, genellikle “tomar(lar)” ya da “kitap(lar)” olarak tercüme edilmiştir.

Hristiyanlar Biblia kelimesini daha sonra Latincede tekil bir sözcük olarak kullanmaya başladı ve bu dilden başka dillere geçti.

Testament ve Ahit / Antlaşma

Bu kavramlar 2. Korintoslular 3:14’te bulunan Yunanca bir ifadenin tercümesidir.

"Fakat onların fikirleri körleşmişti; çünkü Mesih'te ortadan kaldırılmış olan aynı peçe, Eski Anlaşmanın okunmasında bugüne dek kaldırılmamış olarak duruyor." (2. Korintoslular 3:14; Kitabı Mukaddes, 2004)
"İsrailoğulları'nın zihinleri körelmişti. Bugün bile Eski Antlaşma okunurken zihinleri aynı peçeyle örtülü kalıyor. Çünkü bu peçe ancak Mesih aracılığıyla kalkar." (2. Korintoslular 3:14; Kutsal Kitap, 2001)
"But their minds were blinded: for until this day remaineth the same vail untaken away in the reading of the old testament; which vail is done away in Christ." (2. Korintoslular 3:14; King James Version, 1769)
"Aber ihr Sinn wurde verstockt. Denn bis zum heutigen Tag liegt diese Decke über der Verlesung des alten Testaments und wird nicht aufgedeckt, weil sie nur in Christus beseitigt wird." (2. Korintoslular 3:14; Luther tercümesi, 1975)

2. Korintoslular 3:14'teki Yunanca ifade "diathḗké"dir. Tertullianus M.S. 200 civarında ilk olarak Yunanca diathḗké Latince "testamentum" ile çevirdi. Bugün Avrupa'daki dillerde kullanılan „Testament“ (=vasiyetname) kavramı Latince testamentum ve Yunanca διαϑήκης (diathḗké) sözcüğünün hatalı bir tercümesidir.

Latince "testamentum" sözçüğünün anlamı hakkında Essays in Biblical Greek eserinde şunu okuyabiliriz: "Umumi Latincenin filolojisi tanınmadığı için eskiden testamentum kelimesinin testament (vasiyetname) ya da son istek anlamına geldiği düşünüldü; halbuki yalnız ahit anlamına gelir."[5]

2. Korintoslular 3:14'teki diathḗké sözcüğü aslında ahit yani antlaşma demektir.

Temel bir eser olan Theologische Realenzyklopädie 2. Korintoslular 3:14 hakkında; eski "diathḗké"de okumanın, gelecek ayette belirtildiği gibi Musa'yı okumakla bir olduğunu yazar. Devamen, eski "diathḗké" Musa'nın kanununu, olsa olsa Pentatök'ü (Musa'nın beş kitabı) kastettiğini anlatır.[6]

Yunanca "diathḗké" sözcüğü kesinlikle İbranicede yazılan 39 (Başlangıç'tan Malaki'ye kadar) kitabı kastetmez. Pavlus, 2. Korintoslular 3:14'teki sözleriyle bu 39 kitabın küçük bir kısmına değinir. O, Musa'dan Pentatök içinde kaydedilen Kanun Ahdinden (Kanun Antlaşmasından) söz etti. Kanun Ahdi Sina Dağında Tanrı ile İsrailoğulları arasında yapılan bir antlaşmadır. Tanrı'nın bu ahitte dile getirdiği iradesi havra (Yunanca: synagōgē) ibadetlerinde okundu. Pavlus, Eski Ahdin İsa tarafından yerine getirildiğini ve böylece inananların zihinlerinden simgesel bir peçe kaldırıldığını açıkladı. Bu, "diathḗké"nin asıl anlamıyla uyum içindedir.

Hristiyanlık-Yahudilik karşıtlığında, ahit kelimesinden önce kullanılan 'eski' niteliği eskimiş, iptal edilmiş ve geçerli olmayan olarak yorumlandı. Bu yorum Yahudiliğin değerden düşürülmesine hizmet etti. Fakat İsa Mesih ve takipçileri Kutsal Kitabın bir kısmının güncelliğini kaybettiğini ya da eski olduğunu ima etmektense, bu kayıtlardan “Kutsal Yazılar” olarak söz ettiler (Matta 21:42; Romalılar 1:2). Onlar o zamanki Yahudilik gibi aynı ya da benzeyen kavramlar kullandılar.

O nedenle Eski Ahitten yani Eski Antlaşmadan İbranice Kutsal Yazılar ya da İbranice Kutsal Kitap olarak söz etmek daha uygundur; çünkü Kutsal Kitap'ın bu kısmının büyük bir bölümünün orijinal hali İbranice yazılmıştır. Benzer şekilde Yeni Ahit yani Yeni Antlaşma denilen kısımdan da Yunanca Kutsal Yazılar ya da Yunanca Kutsal Kitap olarak söz etmek daha uygundur; çünkü Kutsal Kitap'ın bu kısmını yazmak üzere Yunanca kullanıldı.

İslamiyette

İslam dininden etkilenmiş olan dillerde Kurandan önceki üç kutsal kitaplar Tevrat, Zebur ve İncil olarak adlandırılmaktadır.

Tevrat ve Zebur

Bir görüşe göre Tevrat adı İbranice torah kelimesinden Arapçaya geçmiştir[7]  ve Musa'nın beş kitabı için kullanılır. Fakat gelenekte Tevrat denilince İbranice (ve Aramca) yazılmış olan tüm 39 kitabı da kapsayan İbranice Kutsal Yazılar anlaşılır. Bu iki farklı anlayışın sebebi, Kur'an'da Tevrat'ın hangi peygambere verildiğinin açıkça belirtilmemesidir. Ayetlerde Musa'ya Kitap'ın verildiği, Tevrat'ın bir hidayet ve nur olarak İsrailoğullarının elinde olduğu ve peygamberlerin onunla hükmettikleri belirtilmekte ama Musa'ya verilen kitabın Tevrat olduğuna dair açık bir ifade bulunmamaktadır.

Bununla birlikte Kur'an bilginleri 'Musa'ya verilen kitabın Tevrat olduğu'nda fikir birliği etmişlerdir. Onlardan hiçbiri İncil'in İsa, Zebur'un Davud'la birlikte zikredilmesine rağmen Tevrat'ın Musa ile zikredilmemesinin üzerinde durmamışlardır.[8]

İslam inancında Zebur'un Tevrat'tan ayrı bir kitap olduğu kabul edilir. Çünkü Kur'an'da Tevrat, Zebur ve İncil'in isimleri ayrı ayrı zikredilmektedir. Fakat Zebur Kutsal Kitap içinde Tevrat'tan ayrı bir kitap değil Tevrat'ın 39 bölümünden biridir. Orada Mezmurlar adıyla geçer (İbranice: Mizmor, çoğulu: Mizmorim [ilahi şarkı], Arapça: Mezmur/mizmar, çoğulu: Mezamir [çalgı, kaval], Yunanca: Psalmoi [arp eşliğinde söylenen şarkı]). Bazı dil bilimcilere göre zebûr kelimesinin kökeni yazmak anlamındaki zebr masdarıdır (Lisânü’l- Arab, Tâcü’l-ʿarûs).[9]

Zeccac'a göre ise Zebur kelimesinin kökü menetmek anlamına gelen zebrdir. İşte Davud'a verilen Zebur da içinde kötülüklerden sakındıran nasihatler ve vaazlar bulunduğu için bu isimle anılmıştır.[10]

İncil

İncil adı Yunanca euaggélion kelimesinden türemiştir ve „iyi haber“ anlamına gelir.[11] İsa'nın hayatını anlatan dört rapor (Matta, Markos, Luka ve Yuhanna) için kullanılır. Fakat Türk kültüründe İncil adı daha geniş bir anlamda Yunancada yazılmış olan tüm 27 kitabı da (Yunanca Kutsal Yazılar) kasteder.

Yahudilikte

Yahudiler Kutsal Kitap'ın İbranicede yazılmış olan kısmına inanmaktadırlar. O, Tanah adlandırılır.

Tanah

Üç kısımdan oluşur: 1. Tora (Yasa/Öğreti) 2. Nev'im (Peygamberler) ve 3. Ketuvim (Kitaplar).

Tanah kavramı (İbranice: תנ״ך TNK; not: İbranice'de K harfi ortada ve sonda kullanıldığı zaman H olur) bu üç kısmın ilk harflerini içeriyor: T (=Tora), N (=Nev'im) ve K (=Ketuvim).[12]

Kutsal Kitap'ın dilleri

İbranice

Kutsal yazıların çoğu İbranice yazılmıştır - toplam 39 kitap (malzemenin birçok çeviriye bölünmesine göre), bu kısım tüm Kutsal Kitap'ın toplam içeriğinin yaklaşık dörtte üçünü oluşturur. Ancak bu kitapların küçük kısımları Aramice yazılmıştır. İbranice Kutsal Yazılar, "Yahudilerin dili" (2. Krallar 18:26, 28), "Yahudice" (Nehemya 13:24) ve M.Ö. 8. yüzyılda öncelikle İbranice olan "Kenan dili"nden (İşaya 19:18) bahseder. Yunanca Kutsal Yazılarda "İbranice" terimi genellikle Yahudilerin diline uygulanır.

Dünya tarihi, İbrani dilinin kökenine, daha doğrusu Sümerce, Akadca (Asur-Babilce), Aramice ve Mısırca gibi bilinen en eski dillerden herhangi birinin kökenine hiçbir şekilde ışık tutmamaktadır. Bulunan en eski yazılı belgelerde bu diller tamamen geliştirilmiş görünmektedir.

İbranice'nin Aramice veya Kenan lehçesinden türediği iddiası gibi, bilginlerin İbranice dilinin kökeni ve gelişimi hakkında ileri sürdükleri çeşitli görüşler, varsayıma dayanmaktadır. Aynı şey, İbranice Kutsal Yazılarda geçen çeşitli kelimelerin kökenlerini açıklamaya çalışmak için de söylenebilir. Bilim adamları bu kelimelerin çoğunu Akad veya Aramice bir köke bağlarlar. Dr. Edward Horowitz, "Etimolojide [kelimelerin kökenleri ve anlamları bilimi] konusunda bilginler arasında, hatta en seçkinleri arasında bile büyük bir anlaşmazlık vardır" diye açıklıyor. Daha sonra tanınmış etimologların belirli İbranice kelimeleri nasıl açıkladığına dair örnekler verir ve diğer tanınmış bilim adamlarının farklı bir açıklama ileri sürdüklerine işaret eder. Sonra şunu ekliyor: "Dolayısıyla eşit derecede saygı duyulan yetkililer arasındaki bu fikir ayrılıklarıyla sürekli karşı karşıyayız."[13]

Kutsal Kitap, İbranice olarak bildiğimiz dilin kökeni hakkında güvenilir bilgiler veren tek tarihsel kaynaktır. O, Nuh'un oğlu Sam'ın (Başlangıç 11:10-26) soyundan gelen "İbrani olan Abram"ın (Başlangıç 14:13) İsrailli soyundan konuşuluyordu. Tanrı'nın Sam'a peygamberlik yoluyla bahşettiği kutsama (Başlangıç 9:26) göz önüne alındığında, Tanrı'nın Babil'in mahkum halkının dilini karıştırdığı zaman Sam'ın dilinin etkilenmediğini varsaymak mantıklıdır (Başlangıç 11:5-9). Buna göre Sam'ın dili, yani Adem'den itibaren konuşulan dil aynı kaldı. Bu, İbranice olarak anılan dilin insanlığın orijinal dili olduğu anlamına gelir.

Aramca / Aramice

Aramca, başlangıçta Aramiler tarafından konuşulan İbranice'ye yakın olan eski bir Sami dildir. Ancak zamanla, farklı lehçelerden (bazıları ayrı diller olarak kabul edildi) oluştu ve özellikle Güneybatı Asya'da yaygındı. Bu eski Aramice özellikle M.Ö. 2. binyıldan itibaren popüler hale geldi ve M.S. 500 civarına kadar konuşuldu. Kutsal Kiatp'ın orijinal olarak yazıldığı üç dilden biridir. İbranice ʼAramith kelimesi beş kez geçer ve “Suriye dilinde” veya “Aramicede” olarak çevrilir (2. Krallar 18:26; İşaya 36:11; Daniel 2: 4; Ezra 4: 7 [iki kez]).

Eskiden Kildani olarak bilinen Kutsal Kitap'taki Aramice, Ezra 4:8 - 6:18 ve 7:12-26, Yeremya 10:11 ve Daniel 2:4b - 7:28'de bulunur. Aramice ifadeler Kutsal Kitap'ın diğer bölümlerinde de geçmektedir, ancak bilginlerin Aramice'den İbranice sözcükler türetme girişimlerinin çoğu varsayım olmuştur. Arada sırada Aramice ifadelerin kullanılması şaşırtıcı değildir, çünkü İbraniler Aramilerle ve onların dilleriyle uzun süre yakın temas halindeydiler. Aramice Targumlar, İbranice Kutsal Yazıların başka bir dildeki ilk kopyaları arasındaydı. Ancak onlar, Septuagint tercümesinden (M.Ö. 280) sonra yazılmıştır.

İbranice-Aramice ilişkisi

Hem Aramice hem de İbranice, Kuzeybatı Sami dil ailesinde sınıflandırılır. Aramice, İbranice'den çok farklıdır, ancak İbranice ile alfabede aynı harflere sahip olan bir dildir. İbranice gibi, sağdan sola yazılır ve orijinal olarak ünsüz bir yazıdır. Ancak Kutsal Kitap'ta kullanılan Aramiceye daha sonra, İbranice metinde olduğu gibi Masoretler tarafından sesli harfler verildi. Aramice, diğer dillerle temastan etkilenmiştir. Kutsal Kitap'ın Aramice'sinde sadece çeşitli İbranice, Akadca ve Farsça yer adları ve kişisel isimler bulunmaz, aynı zamanda dini terimlerde İbranice etkisi, özellikle siyasi terimler ve finansal dil ifadelerinde Akad etkisi ve siyasi ve yasal alanda Fars etkisi gösterir.

Aramice İbranice ile aynı alfabeyi paylaşmakla kalmaz, aynı zamanda fiillerin, isimlerin ve zamirlerin çekimleri açısından da ona benzer.

Yunanca / Grekçe

Grekçe Hint-Avrupa dil ailesine ait bir dildir. Hristiyan Kutsal Yazıları orijinal olarak Yunanca yazılmıştır (ilk olarak İbranice yazılmış olan Matta İncili hariç). İbranice Kutsal Yazıların ilk tam çevirisi olan Septuagint, aynı dilde çıktı.

M.Ö. 300'den beri M.S. yaklaşık 500'e kadar, Attika'nın en etkili olduğu çeşitli Yunan lehçelerinin bir karışımı olan Koine çağıydı. Koine bir dünya dili oldu. Neredeyse tüm dünyada anlaşılmış olması, o günlerin diğer dillerine göre belirleyici bir avantaja sahipti.

Koine ortak bir dil olarak kabul edildi, yani ortak ya da genel bir dil veya herkes için ortak bir lehçe olarak görüldü. Koine'nin ne kadar yaygın olduğu, imparatorluk valilerinin ve Roma senatosunun kararnamelerinin Roma İmparatorluğunda yayınlanmadan önce koine'ye çevrilmiş olmasından anlaşılabilir. Bu nedenle, İsa Mesih direğe çakıldığında, başının üzerindeki yazı sadece resmi Latince ve İbranice değil, aynı zamanda Yunanca (koine) idi (Matta 27:37; Yuhanna 19:19, 20).

Bir bilim adamı, İsrail Topraklarında Yunan dilinin kullanımı hakkında şunları yazdı: “Yahudi halkının kitlesi Helenizmi ve onun tezahürlerini reddetmesine rağmen, Yunanlılarla etkileşim ve Yunan dilini kullanma konusunda hiçbir endişe yoktu. . . . Filistinli öğretmenler Kutsal Yazıların Yunanca tercümesine çok değer verdiler ve onda hakikati Yahudi olmayanlara getirmenin bir yolunu gördüler ”[14]. Her şeyden önce, elbette, Septuagint Yahudiler için, özellikle diasporada yaşayanlar ve artık saf İbranice konuşmayan, ancak Yunancayı daha iyi bilenler için yaratıldı. Yahudilerin ibadetinde kullanılan eski İbranice terimler, sonunda Yunan kökenli terimlerle değiştirildi. "Toplanmak" anlamına gelen synagōgḗ kelimesi, Yahudilerin Yunanca kelimeleri benimsemesine bir örnektir.

Hristiyan Kutsal Yazılarının yazarları, iletmek istedikleri mesajın herkes tarafından anlaşılabilir olmasına özen gösterdikleri için, klasik Yunancada değil Koine'de yazdılar. Bütün yazarlar Yahudiydi. Semitler olmalarına rağmen, Semitik kültürü yaymakla ilgilenmiyorlardı. Bunun yerine, katıksız Hristiyan hakikati yaymakla ilgilendiler ve Yunan dilinin yardımıyla daha fazla insana ulaşıp 'tüm milletlerden insanları öğrencisi yapma' görevlerini daha iyi yerine getirebildiler (Matta 28:19, 20). Ayrıca, başkalarına iletmek istedikleri derin düşünceleri ifade etmenin mükemmel bir yolunu koine'de gördüler.

Eski Ahit

Kitab-ı Mukaddes'in ilk kısmı İbranice Kutsal Yazılar, Eski Ahit ya da Eski Antlaşma olarak adlandırılır. 39 bölümden oluşur. Tevrat ve Zebur'u içerisinde barındırır.

Yahudilerin kutsal kitaplarından Tanah ile bölüm adları ve sınıflandırmalar hariç hemen hemen aynıdır. Eski Ahit, İsa'nın doğumundan önceki çok uzun bir zaman diliminde Yahudi peygamberleri, din adamları ve alimleri tarafından yazılmıştır. Sayısız peygamberliklerde Mesih'in gelişi önceden bildirildi.

Hristiyan mezheplerin çoğu İbranice Kutsal Yazıların (Tanah) Eski Ahit olarak adlandırılmasının nedeni, Sina Dağı'nda Musa aracılığıyla İsrailoğulları ile yapılan antlaşmanın Pentatök'te (Musa'nın beş kitabı) kayıtlı olmasıdır (Çıkış 20-40; Levioğullarının ekseriyeti; Sayılar 19; Kanunun Tekrarı'nın ekseriyeti). Yahudiler Tanah'ın Eski Antlaşma olarak anılmasını uygun bulmazlar.

Kitaplar Listesi[15]
Hristiyanlık Yahudilik
1. Başlangıç / Tekvin / Yaratılış (Genesis)(1) 1. Bereşit(2) [„Başlangıçta“] - (Başlangıç)
2. Çıkış / Mısır'dan Çıkış (Exodus) 2. Şemot [„Adlar“] - (Çıkış)
3. Levioğulları / Levililer (Levitikus) 3. Vayikra [„Ve çağırdı“] - (Levioğulları)
4. Sayılar / Çölde Sayım (Numeri) 4. Bamidbar [„Çölde“] - (Sayılar)
5. Kanunun Tekrarı / Yasa'nın Tekrarı (Deuteronomium) 5. Devarim [„Sözler“] - (Tekrar)
6. Yeşu 6. Yeoşua
7. Hakimler 7. Şofetim (Hakimler)
8. Rut 18. Rut
9. 1. Samuel 8. Şemu'el (1.+2. Samuel [bir kitap])
10. 2. Samuel
11. 1. Krallar 9. Melahim (1.+2. Krallar [bir kitap])
12. 2. Krallar
13. 1. Tarihler 24. Divre Ayamim (1.+2. Tarihler [bir kitap])
14. 2. Tarihler
15. Ezra 23. Ezra (+ Nehemya) [bir kitap])
16. Nehemya
17. Ester 21. Ester
18. Eyüp 16. İyov (Eyüp)
19. Mezmurlar (Zebur) 14. Teilim (Mezmurlar)
20. Süleyman'ın Özdeyişleri / Süleyman'ın Meselleri 15. Mişle (Özdeyişler)
21. Vaiz 20. Kohelet (Vaiz)
22. Ezgiler Ezgisi 17. Şir Aşirim (Ezgiler Ezgisi)
23. Yeşaya / İşaya 10. Yeşayau (İşaya)
24. Yeremya 11. Yirmeyau (Yeremya)
25. Ağıtlar / Yeremya'nın Mersiyeleri 19. Eha (Ağıtlar)
26. Hezekiel 12. Yehezkel (Hezekiel)
27. Daniel 22. Daniel
13. Tre Asar (Onikiler) [bir kitap]:
28. Hoşea Oşea
29. Yoel Yoel
30. Amos Amos
31. Obadya Ovadya
32. Yunus Yona
33. Mika Miha
34. Nahum Nahum
35. Habakkuk Habakuk
36. Tsefanya Tsefanya
37. Haggay Hagay
38. Zekeriya Zeharya
39. Malaki Malahi

(1)Parantez içinde olan (No. 1-5) isimler kitapların Latince adlarıdır.

(2)Kitapların (No. 1-5) Yahudice isimleri metinlerin ilk sözleridir.

Yahudilikte 24 kitap sayılır çünkü bazı kitaplar birleştirilmiştir (örneğin: 12 peygamber = bir kitap). Birkaç Yahudi bilgin Rut ve Hakimler kitapları ile Yeremya ve Ağıtlar kitaplarını da birlikte kabul etmişlerdir. Bu şekilde İbranice alfabenin harflerinin sayısına denk gelen 22 kitabı elde etmiş oluyorlar.[16]

Yeni Ahit

Kitab-ı Mukaddes'in ikinci bölümünü oluşturan Yunanca Kutsal Yazılar (Yeni Ahit) ise, İsa'nın ölümünden sonra elçileri Havarıler ve iş arkadaşları tarafından yazılmıştır. 27 bölümden oluşur. Hristiyan alimlerince kanonik kabul edilen Matta, Markos, Luka ve Yuhanna İncilleri Yeni Ahit'in ilk dört bölümünü oluşturur.

Hristiyanlar Tanrı'nın Musa ile yaptığı antlaşmadan yüzlerce yıl sonra, İsa ile yeni bir antlaşma yaptığına inanırlar. Bu nedenle Hristiyanların ekseriyeti Kitab-ı Mukaddes'in İsa'dan bahseden ikinci bölümünü Yeni Ahit olarak adlandırırlar. Bununla birlikte Yahudiler ikinci bir antlaşmayı kabul etmez.

İncil'in kitapçıkları
İsim İsim
4 İncil 14. 2. Selanikliler
1. Matta 15. 1. Timoteos
2. Markos 16. 2. Timoteos
3. Luka 17. Titus
4. Yuhanna 18. Filimon
İlk Hristiyanların tarihi 19. İbraniler
5. Elçilerin İşleri Genel (katolik) mektuplar
Elçi Pavlus'un mektupları 20. Yakup
6. Romalılar 21. 1. Petrus
7. 1. Korintliler / 1. Korintoslular 22. 2. Petrus
8. 2. Korintliler / 2. Korintoslular 23. 1. Yuhanna
9. Galatyalılar 24. 2. Yuhanna
10. Efesliler / Efesoslular 25. 3. Yuhanna
11. Filipililer 26. Yahuda
12. Koloseliler Peygamberlikler içeren kitap
13. 1. Selanikliler 27. Vahiy

Antlaşmalar

Eski Antlaşma'nın anlamı

Eski Ahit Tanrı'nın ile İsrail halkı arasında yapılan bir antlaşmadır. Peygamber Musa bu ahdin aracısı olarak Tanrı'dan gelen kanunları kaleme aldığı için Kanun Ahdi ya da sadece Kanun da adlandırılır (İbraniler 7:19). Sina dağında yapılan bu ahit 10 emirle birlikte aşağıyukarı 600 başka kanunlar da içeriyordu.

Musa, ahit kitabına yazılmış olan kanunları İsrail halkının önünde okuduktan sonra onlar emirleri tutmak istediklerini dile getirdiler (Çıkış 24:7). Kurbanlar kesildikten sonra Eski Ahit yürürlüğe konuldu (Çıkış 24:8). Hayat ve tapınma için verilen kanunların yanında kurbanlar hakkındaki yönergeler büyük bir rol oynadı. Bu kişisel ve umumi kurbanlar günahları silip temizlemek (İbranice kafarʹ sözcüğünün birinci anlamı “örtmek” ya da “silip temizlemek”ti, fakat “kefaret” olarak da tercüme edilmişti) amacıyla kesildi.

Elçi Pavlus „boğaların ve keçilerin kanının günahları ortadan kaldırması olanaksız“ olduğunu yazdı. (İbraniler 10:4) Bu kurbanlar sayesinde „günahlar hatırlatılmış oluyordu.“ (İbraniler 10:3) Bu şekilde eski ahit „Mesih’e götüren“ bir „eğitici“ oldu (Galatyalılar 3:24), çünkü İsa'nın fidye niteliğinde (Matta 20:28) olan ölümü „günahlar için kalıcı değerde tek bir kurban“ olarak hizmet eder (İbraniler 10:12) ve insanların günahlarının bağışlanmasına yol açar (Koloseliler 1:14).

Bunun için Tanrı Eski Ahit yürürlükteyken Yeremya peygamber aracılığıyla “yeni bir ahit” yapacağını bildirmişti (Yeremya 31:31-33). Böylece Eski Ahit Yeni Ahit'e sevkeden bir „eğitici“ (Galatyalılar 3:24) ve bir öngörüydü (İbraniler 10:1).

Yeni Antlaşma'nın anlamı

Yeni Ahit ya da Yeni Anlaşma ifadesi, İsa Mesih'in ölmeden önce elçileriyle Akşam Yemeğı adlandırılan kutlamadaki sözlerinde yer alır (Matta 26:27, 28; Luka 22:20).

Eski Ahit (Musa aracılığıyla İsrail'e verilen kanun) yürürlükteyken Tanrı Yeremya peygamber aracılığıyla İsrail milletiyle “yeni bir ahit” yapacağını bildirmişti (Yeremya 31:31-33). Bu ahit Kanun ahdinden farklı olacaktı, çünkü kurbanlara gerek duyulmadan günahların bağışlanmasını mümkün kılacaktı (İbraniler 10:11, 12).

Kanun Ahdi Tanrı ve İsrailoğulları arasında (Çıkış 24:7, 8), yeni ahit ise Tanrı ve ruhi İsrail (Gal. 6:16) arasındadır. Önceki ahdin aracısı Musa’yken (Levioğulları 26:46) yeni olanın aracısı İsa’dır (İbraniler 8:6). Kanun Ahdi hayvanların kanıyla geçerli kılınmış (Çıkış 24:3-6), yeni ahit ise İsa’nın kanıyla geçerli kılınmıştır (İbraniler 9:11, 12). Kanun ahdi altındaki İsrail milletinin önderi Musa’yken, yeni ahitte yer alan kişilerin önderi İsa’dır. Hristiyan inanışına göre Yeni Ahit, Tanrı'nın Sina dağında İsrail ile yaptığı antlaşmanın yerini alır (İbraniler 8:13). 

Eski ve yeni ahitlerTanrı'nın İbrahim peygambere olan vaadiyle başlar. Tanrı İbrahim peygambere oğlu İshak'ı kurban etmesini istedi. İbrahim oğlunu öldürecekken son anda Tanrı İbrahim peygamberi durdurur. Tanrı İbrahim'i imanından dolayı şu sözlerle bereketledi: „Varlığım üzerine yemin ederim ki, bunu yaptığın, oğlunu, biricik evladını esirgemediğin için, sana nimetler vereceğim ve soyunu göğün yıldızları, deniz kıyısındaki kum taneleri kadar çoğaltacağım. Senin soyun düşmanlarının kapısını ele geçirecek.“ (Başlangıç 22:16, 17)

Bu sözler İbrahim'in torunu Yakup'un soyu olan İsrail milletiyle gerçekleşti. Fakat İsrail milleti Tanrı'nın sonraki sözlerini yerine getirmedi: „Senin soyun aracılığıyla yeryüzündeki tüm milletler nimetler elde edecek, çünkü sözümü dinledin.” (Başlangıç 22:18).

Elçi Pavlus bu ayeti açıkladı. Şunu yazdı: „Amaç, İbrahim’e vaat edilen nimetlerin İsa Mesih aracılığıyla bütün milletlere ulaşmasıydı ... Vaatler İbrahim’e ve onun soyundan olana verildi. Birçok kişiden söz ediyormuş gibi “soyundan olanlara” demiyor. Tek kişiden söz ederek, “senin soyundan olana” diyor; o da Mesih’tir.“ (Galatyalılar 3:14, 16)

Pavlus'un yazdığı gibi, İbrahim'in bir tek soyu aracılığıyla „tüm milletler nimetler elde edecek“. İbrahim'in bu soyu İsa'ydı (Matta 1:1). Böylece Tanrı'nın İbrahim'le yaptığı ahit İsa vasıtasıyla ya da Yeni Ahit aracılığıyla gerçekleşecekti. Pavlus Eski Ahdin görevini şu sözlerle açıkladı: „Üstelik, dört yüz otuz yıl sonra gelen Kanun, Tanrı’nın daha önce yürürlüğe koyduğu ahdi geçersiz kılmaz ve vaadi iptal etmez. ... Öyleyse Kanun neden verildi? Kanun, İbrahim’in soyundan vaadi alan kişi gelene kadar suçları ortaya çıkarmak üzere sonradan eklendi. ... Böylece Kanun, imanla aklanabilelim diye bizi Mesih’e götüren eğiticimiz oldu.“ (Galatyalılar 3:17, 19, 24)

İsa'nın fidye niteliğinde (Matta 20:28) olan ölümü insanların günahlarının bağışlanmasına yol açar (Koloseliler 1:14) ve bu şekilde „tüm milletler nimetler elde edecek.“ (Başlangıç 22:18) Musa'nın kanunundaki (Eski Ahit) hayvan kurbanları „günahları ortadan kaldır“amadılar, fakat , „bu kurbanlarla her yıl günahlar hatırlatılmış oluyordu.“ (İbraniler 10:3, 4) Böylece Eski Ahit Yeni Ahit için bir eğitici olarak hizmet etti.

Eski çeviriler

Eski Ahit

Samiriye Pentatökü

Samiriye Pentatökü

Samiriye Pentatökü eski tarihli bir tercümedir ve İbranice Kutsal Yazıların (Eski Ahit) ilk beş kitabını içerir. Bu çeviri bir transliterasyondur. Samiriye yazısı eski İbranice yazısından türediğinden dolayı Musa'nın beş kitabının İbranice metni Samiriyelilerin kullandıkları harflere çevrildi.

M.Ö. 740'ta on kabilelik İsrail krallığı Asur imparatorluğu tarafından yıkıldı (2. Krallar 15:29). Üst tabakalı İsrailliler Asur'a sürgün edildikten sonra başka halklardan insanlar Samiriye yöresine getirildiler (2. Krallar 17:24). Samiriye bölgesinde kalmış olan İsarailoğullarının tapınması oraya yerleştirilen insanların kendi put tanrılarına sundukları tapınmayla birleştirildi. Samiriyeliler yalnız Musa'nın beş kitabını kutsal olarak saydıkları için Samiriye Pentatökü adlandırılan çevirisi yapıldı.

Bilginler yazılış tarihi konusunda hemfikir değildir. Bazıları M.Ö. ikinci yüzyılı öne sürer, başkaları ise tercümenin M.Ö. dördüncü yüzyılda yapıldığını düşünür. Samiriye Pentatökü ile İbranice metin arasında yaklaşık 6.000 fark bulunur, fakat bunlar ekseriyetle anlamını değiştirmeyen önemsiz ayrıntılardır. Bu tercümenin bugün mevcut olan en eski elyazmaları M.S. 12./13. yüzyıldandır.

Aramca Targumlar

Aramca kavram Targum “çeviri” ya da “yorumlama” anlamına gelir. Babil'e sürgün edilen Yahudiler Pers İmparatorluğu altında yaşadıkları zaman Aramca aralarında yaygın bir dil oldu. Bu sebepten dolayı Tanah ancak Aramca tercümeleriyle birlikte okunduğunda anlaşılabiliyordu.

Targum adlandırılan bu tercümelerin M.S. beşinci yüzyıldan sonra yapıldıkları düşünülüyor. Aramca Targumlar orijinal metne bağlı kalan tercümeler değil, anlamı farklı şekilde ifade eden serbest çevirilerdir.

Yunanca Septuagint

Yunanca Septuagint (“Yetmiş”) çevirisi M.Ö. 280 yıllarında İbraniceden yapılan ilk ve en önemli çeviridir. Yahudi geleneğe göre İbranice Kutsal Yazılar İskenderiye’de (Mısır) 72 Yahudi bilgin tarafından Yunancaya çevrildi. Sonra bu çevirinin 70 kişi tarafından yapıldığı söylenmeye başladı. Böylece bu tercüme Septuagint adını aldı. O zamanki Yunan kültürünün etkisi altında yaşayan Yahudiler böyle bir çeviriye gereksinim duyuyordu.

Septuagint'in çok sayıda papirüs fragmanı var. En eski fragmanlardan biri M.Ö. birinci yüzyıla ait olan Fouad 266 Papirüsüdür. Bu papirüs Başlangıç ve Kanunun Tekrarı kitaplarından bölümler içerir. Bu papirüs fragmanı Tanrı'nın isminin Yunanca metin içinde klasik İbrani alfabesine ait karakterlerle yazıldığını gösterir.

İbranice Kutsal Yazıların tümünü içeren diğer papirüsler M.S. dördüncü ile dokuzuncu yüzyıl arasında hazırlanmıştır. Bunlar birbirinden ayrı büyük harflerle yazıldığından onsiyaller olarak adlandırılır. Diğer el yazmaları minüsküller olarak bilinir; çünkü daha küçük ve el yazısı tarzında yazılmıştır. Minüskül harflerle bitişik yazılmış el yazmaları dokuzuncu yüzyıldan matbaanın icadına dek kullanılıyordu.

Yunanca Septuagint metninin önemli onsiyal el yazmaları Sina Yazması, 1209 numaralı Vatikan Yazması ve İskenderiye Yazması'dır.

Yeni Ahit

Vulgata çevirisi

Bu çeviri, çok sayıda Katolik tercümanın Kutsal Kitap'ı Hristiyanlığın batı dünyasının birçok diline çevirmesinde kaynak metin olarak kullanıldı. Latince vulgatus kelimesi "yaygın, popüler" anlamına gelir. Vulgata, Batı Roma İmparatorluğu'ndaki sıradan insanlar tarafından kolayca anlaşılabilmesi için orijinal olarak o günün yaygın bilinen veya popüler Latince'siyle yazılmıştır. Bu çeviriyi yapan bilgin ve kilise atası Hieronymus (Jerome), Eski Latince Mezmurlar’ın gözden geçirilmiş iki baskısını Yunanca Septuagint ile karşılaştırmalı olarak hazırlamıştı. Bununla birlikte, Vulgata Kutsal Kitap'iyle ilgili çalışmasında, doğrudan orijinal dillerden, İbranice ve Yunancadan tercüme etti ve bu nedenle Vulgata bir tercümenin çevirisi değildi. Hieronymus, yaklaşık M.S. 390-405 yılları arasında İbranice'den Latince tercümesi üzerinde çalıştı.Tamamlanan çalışma, bu sıralarda Septuagint'in kopyalarında bulunan apokrif kitapları içeriyordu, ancak Hieronymus, kanonik ve kanonik olmayan Kitaplar arasında net bir ayrım yaptı.

Başka meşhur çeviriler

  • Martin Luther ilk olarak Vulgata metninden değil, İbranice ve Yunanca orijinal metninden halkın anlayabileceği Almanca bir çeviri yapmıştır.
  • En ünlü İngilizce çevirisinin adı 1611 tarihli Kral James Sürümü'dür. Bu çeviri, bazı Hristiyan inanırlarca hâlâ 'hatasız' olarak kabul edilmekte olup referans olarak kullanılmaktadır.

Notlar

  1. ^ 2001 yılında yayımlanan Türkçe çeviride (Yeni Çeviri) metnin dili güncelleştirildi, başlık da aynı uygulamaya tabi tutuldu.

Kaynakça

  1. ^ "Best selling book of non-fiction". 25 Ekim 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2013. 
  2. ^ "The battle of the books". 31 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2013. 
  3. ^ Ash, Russell (2001). Top 10 of Everything 2002. Dorling Kindersley. ISBN 0-7894-8043-3. 
  4. ^ Deutsche Bibelgesellschaft: https://www.die-bibel.de/ Konu: Zahlen und Fakten; 26. Mayıs 2021'de alındı.
  5. ^ Edwin Hatch Essays in Biblical Greek Oxford 1889, s. 48.
  6. ^ Theologische Realenzyklopädie: https://www.degruyter.com/
  7. ^ "TEVRAT - TDV İslâm Ansiklopedisi". TDV İslam Ansiklopedisi. 23 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Mart 2021.
  8. ^ Baki Adam, Yahudi Kaynaklarına Göre Tevrat, Pınar Yay. s. 65.
  9. ^ "ZEBÛR - TDV İslâm Ansiklopedisi". TDV İslam Ansiklopedisi. Erişim tarihi: 23 Mart 2021.
  10. ^ F. Razi, Tefsir-i Kebir, Akçağ Yay. 7/251.
  11. ^ "İNCİL - TDV İslâm Ansiklopedisi". TDV İslam Ansiklopedisi. Erişim tarihi: 26 Mayıs 2021.
  12. ^ Makale: Bibel II/III, Theologische Realenzyklopädie Cilt 6, Walter de Gruyter, 1. baskı, Berlin 1980, s. 9 f.
  13. ^ Dr. Edward Horowitz: How the Hebrew Language Grew, 1960, s. XiX, XX.
  14. ^ N. Bentwich, Helenizm, 1919, s. 115
  15. ^ "Arşivlenmiş kopya". 2 Nisan 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Mart 2017. 
  16. ^ Encyclopaedia Judaica, 1973, Cilt 4, sütun 826, 827.

Dış bağlantılar

Şablon:Portal Şablon:Portal