Türkiye ekonomisi: Revizyonlar arasındaki fark

Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Son kahraman (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Bjelica (mesaj | katkılar)
220. satır: 220. satır:
*[[Türkiye'de dış borç tarihi]]
*[[Türkiye'de dış borç tarihi]]
*[[Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanlığı]]
*[[Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanlığı]]
*[[Türkiye'de yetiştirilen tarım ürünleri]]


== Kaynaklar ==
== Kaynaklar ==

Sayfanın 13.49, 14 Ağustos 2016 tarihindeki hâli

Türkiye ekonomisi
Levent finans merkezi, Istanbul
Derece17. (nominal) / 15. (SAGP)
Para birimiTürk lirası (TRY)
Mali yıltakvim yılı
Ticaret organizasyonlarıG-20, OECD, EU Customs Union, WTO, ECO, BSEC
İstatistikler
GSYİH1,958 trilyon $ (SAGP, 2015)[1][2]
840 milyar $ (Nominal, 2015)[3]
GSYİH büyümeartış %4,4 (Q2 2013)[4]
artış %5,2 (2002-2011 ortalama)[5]
artış %6,7 (2011-2017 OECD ortalama tahmini)[5]
Kişi başı GSYİH18.348 $ (SAGP, 2012 ort.)[2]
10.666 $ (Nominal, 2012)[2]
Sektörel GSYİH dağılımıtarım: %8,9; sanayi: %28,1; hizmet: %63 (2012 ort.)[6]
Enflasyon (TÜFE)%7,55 (Mart 2015)[7]
Yoksulluk sınırı
altındaki nüfus
%16,9 (2010)[8]
Gini katsayısı40.2 (2010) [9]
İşgücü27,11 milyon (2012 ort.) not: 1.2 milyon civarı Türk yurtdışında çalışıyor.[10]
Sektörel işgücü dağılımıtarım: %25,5, sanayi: %26,2, hizmet: %48,4 (2010)[11]
İşsizlik%8,8 (Haziran 2013)[12]
%8,9 (2013 In Medium Term Programme)[13]
%8,8 (2014 In Medium Term Programme)[13]
İş yapılma kolaylığı sıralaması71.[14]
Dış ticaret
İhracatartış 168,9 milyar $ (28.) (2014) [15]
İhraç mallarıgiyim kuşam, gıda maddeleri, tekstil, metal imalat ürünleri, ulaşım ekipmanları [16]
Ana ihracat ortakları Almanya %9,6
 Irak %6,9
 Birleşik Krallık %6,3
 İtalya %4,5
 Fransa %4,1
 ABD %4 (2014 ort.) [17]
İthalatazalış 232,5 milyar $ (20.) (2014) [18]
İthalat mallarımakinalar, kimyasallar, ara mallar, yakıtlar, ulaşım ekipmanları [19]
Ana ithalat ortakları Rusya %10,4
 Çin %10,3
 Almanya %9,2
 ABD %5,3
 İtalya %5
 İran %4,1 (2014 ort.) [20]
DYY sermayesi194,20 milyar $ (27.) (31 Aralık 2013) [21]
Gayrisafi dış borç359,50 milyar $ (31.) (31 Aralık 2013) [22]
Kamu maliyesi
Kamu borçlarıGSYİH'nın %35,5 (2013)[23]
Gelirler209 milyar $ (2013)[24]
Giderler228,3 milyar $ (2013)[24]
Kredi derecelendirme
Dış rezervlerartış 135.245 milyar $ (Mayıs 2013)[28]
Ana veri kaynağı: CIA World Fact Book
Diğer bir bilgi verilmemiş, değerlerin tümü ABD Doları ile ifade edilmiştir.
Ülkelere göre en çok satılan ürünler (Temmuz 2016) TİM AR-GE
Yıllar içinde ekonomik sektörlerin GSYİH içindeki oranlarının değişimi(mavi:tarım, kırmızı:sanayi, sarı:hizmet)[29]
2012 Türkiye ihraç ürünleri[1]

Türkiye ekonomisi, Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından gelişen pazar olarak tanımlanan bir ekonomidir.[30] Türkiye, dünyanın Yeni sanayileşen ülkeler arasında görülür. The World Factbook'a göre Türkiye büyük ölçüde gelişmiş bir iktisada sahiptir. Tarım ürünleri, tekstil, motorlu araçlar, gemiler ve diğer ulaşım ekipmanları, inşaat malzemeleri, tüketici elektroniği ve beyaz eşya gibi sektörlerde dünyanın lider üreticilerindendir. Devletin sanayi, bankacılık, ulaşım ve iletişim sektörlerinde halen önemli bir rol üstlenmesine rağmen son yıllarda özel sektör'de de hızlı bir gelişim sağlanmıştır.

Kuruluş yıllarında Osmanlı'nın yıkılış döneminin savaş yenilgileri geçmişiyle başlayan Türkiye iktisadı 1923 sonrası yıllarda harap vaziyetteydi. İstanbul ve İzmir haricinde ne sanayi, ne sermaye sınıfı, ne altyapı, ne de eğitim mevcuttu. En basit ürünler dahi ithal edilmek zorundaydı. Anadolu'daki büyük toprak sahipleri de sanayi burjuvazisini oluşturmaktan çok uzaktı.

II. Dünya Savaşı sonrasına kadar devlet iktisadıyla yaşayan toplum, 1950'den sonra ABD'nin de etkisiyle büyük bir sanayi kalkınma sürecine girdi. Bugün de sürmekte olan bu kalkınma süreci özellikle büyük toprak sahiplerinin, hızla modern sermaye sınıfına dönüşmesine yolaçtı. Anadolu'nun kalkınması ve alt yapısının oluşması sürecinde 200 milyar ABD dolarından fazla borç oluştu. GAP projesi ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu teşvik programları halen sürmektedir.

Ortalama %6'nın üzerindeki iktisadi gelişme ile beraber büyük bir değişim ve modernleşme başladı. Öncelikle İstanbul, İzmir ve Batı bölgeleri, 1980'den sonra da bütün Anadolu illerinde büyük sermaye ve sanayi oluştu. Bir milyar ABD doları ve üzeri sermayeye sahip holding sayısı 25'i geçti. Bunun altındaki yüzbinlerce büyük, orta ve ufak ölçekteki şirket ve oluşan işçi sınıfı dinamik bir iktisadın taşıyıcıları oldular. Arap ülkelerinde petrol sayesinde oluşan refah, Türkiye'de toplumun çalışmasıyla zor şartlarda oluştu.

Günümüzde Türkiye'nin pek çok bölgesi sanayi toplumu olarak nitelenebilir. Türkiye sanayi toplumuna hızlı geçiş olgusunu Müslüman toplumlar arasında başarıyla gerçekleştirebilen az sayıdaki ülkeden birisidir.

Türkiye, dünyanın en büyük Müslüman iktisadı, yani Müslüman dünyasının en zengin ülkesidir. Türkiye'yi Endonezya ve Suudi Arabistan izler. Türk dünyasının da en gelişmiş iktisadı olan Türkiye'yi Kazakistan izler. Türkiye Cumhuriyeti kuruluşundan bugüne değin üç iktisat kongresi yapmış ve önemli kararlar alınmıştır.

Tarihi

1923-1938

Cumhuriyetin ilk onbeş yılında, yani Atatürk Türkiye’sinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ilk yıllarında uyguladığı iktisadi devrimlerle, siyasi bağımsızlığının ardından iktisadi bağımsızlığını da kazanma yolunda önemli adımlar atmıştır.

1927 yılında yapılan ilk nüfus sayımında Cumhuriyetin nüfusunun 13.648.000 kişi olduğu belirlenmiştir. Genel nüfusun %47,71’ini çiftçiler (4.368.061) %3,7’sini sanatkarlar (299.000) ve %2,8’ini de tüccarlar (257.000) teşkil ediyordu.

1924-1929 arası yılda ortalama yüzde 10,9, sanayi üretim ise yüzde 8,5 oranında artış kaydetmiştir. Bu sonuç, üretim kapasitesine yapılan ilavelerden çok, geçmişte meydana gelen kapasite boşluklarının kullanılmasının bir sonucudur.

29 Ekim 1929’de ABD’de yaşanan iktisadi krizden genç Türkiye Cumhuriyeti de etkilenmiş; devletçi, müdahaleci ve korumacı politikalar uygulanmaya başlanmıştır. 1923-1929 yılları arasında özel sektör girişimlerinin ülke kalkınmasında yetersiz kaldığını düşünen CHP, 1931 yılında programına devletçiliği almıştır.[31]

1935’de Atatürk’ün devletçilik kavramı hakkındaki görüşleri şöyledir:

Türkiye’nin tatbik ettiği devletçilik sistemi 19. asırdan beri sosyalizm nazariyatçılarının ileri sürdüğü fikirlerden alınarak tercüme edilmiş bir sistem değildir. Bu, Türkiye’nin ihtiyaçlarından doğmuş Türkiye’ye has bir sistemdir. Devletçiliğin bizde manası şudur: Fertlerin hususi teşebbüslerini esas tutmak, fakat büyük bir milletin ve geniş bir memleketin bütün ihtiyaçlarını ve birçok şeylerin yapılmadığını göz önünde tutarak memleket iktisadiyatını devletin eline alması.

1933 yılında, Sümerbank'ın kurulması ve Mevduatı Koruma Kanunu ile Ödünç Para Verme İşleri Kanunlarının kabul edilmeleri başlıca iktisadi olaylardır. Devlet bu tarihte ilk kez faiz oranlarını belirlemeye başlamıştır.

İktisat Kongreleri

17 Şubat 1923 tarihinde düzenlenen I. İktisat Kongresi'deki tablo ile, Kurtuluş Savaşından yengin çıkan Türkiye, Osmanlıdan devralınan borç yükü ile karşı karşıya, halkın büyük çoğunluğu fakir ve eğitimsiz, sanayisi yok denecek kadar az ve sermaye birikiminden yoksun, geri kalmış bir ülke konumundaydı. Bu Kongrenin ortaya konulan fikirler açısından o devrin Türkiye iktisadını yeniden inşa etmede büyük katkıları olmuştur.

1981 yılında düzenlenen II. İzmir İktisat Kongresi ise, iktisadi ve siyasi bunalımların gözlendiği, iktisadi olarak içe dönük sanayileşmenin yarattığı bunalımların biriktiği ve hemen ardından bu alanlarda büyük değişimlerin gözlendiği bir dönemde düzenlenmiştir.

1992 yılında düzenlenen III. İzmir İktisat Kongresi, bu değişim ortasında olan ve coğrafi açıdan etrafında siyasi çalkalanmaların gözlendiği Türkiye için, iktisadi açıdan gelecek yüzyıla hazırlanmada, hedefleri belirlemede, kamu ve özel kesimin fikirlerini ortaya koymada önemli bir yere sahiptir.

1930 yılında Merkez Bankası kurulmuş ve Türk Parasını Koruma Kanunu TBMM'de kabul edilmiştir. Merkez Bankası özerk bir yapıya sahiptir ve para politikalarının belirlenmesinde önemli rol oynar.

24 Ocak kararları

24 Ocak Kararları ile 1980 öncesi dönemde uygulanan ithal ikameci büyüme stratejisi terk edilerek dışa açık büyüme stratejisi uygulamaya konulmuş ve büyüme stratejisi, temel olarak, verimlilikte artış sağlamayı ve iktisadın rekabet gücünü artırmayı amaçlamıştır. Bu çerçevede, piyasa iktisadının kurumsallaşması yönünde adımlar atılmıştır.

2. Dünya Savaşı sonrası Yıllar

1950li yıllarda Demokrat Parti iktidarları, dünyadaki gelişmelerin de etkisiyle daha açık bir ekonomiyi desteklemiştir. DP iktidarları, geçmiş yılların aksine özel sektöre ve tarıma ağırlık vermiştir. Marshall Yardımları ile tarımda makineleşme hızlanmış yeni alanların tarıma açılmasıyla tarımsal üretim artışa geçmiştir. Ancak on yılın sonraki aşamalarında fiyatların tarım sektörü aleyhine geçmesi ve DP'nin beklediği seviyelerin aksine düşük kalan sıcak para akışı nedeniyle beklenen başarılar elde edilememiştir. Demokrat Parti on yılın ikinci yarısında zorda kalan tarım sektörünü destekleme amacıyla Toprak Mahsulleri Ofisi'ni aktif bir şekilde kullanmıştır. Ancak bu kullanım ülkeye mali bir yük oluşturmuştur. 1950'ler aynı zamanda dış ticaretin serbetleştiği özellikle mamul malların ithalatının kolaylaştığı yıllar olmuştur.[32]

1960'larda, Türkiye tarım sektörünü temel alan anlayıştan sanayileşmeye önem veren anlayışa geri döndü. Askeri yönetim tarafından kurulan Devlet Planlama Teşkilatı, 1950'lerde yaşanan seçmene yönelik popülist politikaların yerine daha planlı bir ekonomik politika yaratma çabasının en önemli göstergesidir. Oluşturulan Birinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, iç pazara yönelik sanayileşmeye önem vermekte ve tarım sektörünü ihmal etmekteydi. 1965 yılında tek başına iktidar olan Adalet Partisi DPT'nı özel sektörü desteklemek için kullandı. Özellikle Turgut Özal'ın DPT müsteşarı olmasıyla özel sektöre verilen önem yükseldi.

Makro-ekonomik veriler

Türkiye'nin Dolar ve TL bazında GSMH'sı
Yıl Milyar US-$ Milyar TL Büyüme %
2005 361.500 488.100 7,6
2004 300.600 428.900 9,9
2003 239.800 356.700 5,9
2002 180.100 273.500 7,9
2001 146.100 176.500 -9,5
2000 201.500 125.600 6,3
Kaynak: DİE
Yıl Toplam İç Büyüme US Dolar Değişimi Enflasyon Endeksi (2000=100)
1980 5,000,000 71.300 TL 0.008
1985 35,000,000 521.49 TL 0.041
1990 393,000,000 2,634.10 TL 0.34
1995 7,762,000,000 46,634.58 TL 6.50
2000 124,583,000,000 628,477.02 TL 100
2005 487,202 1.34 YTL 327


Sanayi sektörü

Şablon:Ekonomik sektörler Şablon:GSYH içinde sektörler Cumhuriyetin ilk yıllarında devlet temel tüketim ve ara malları alanında ithal ikamesi sağlamak amacıyla un, şeker, pamuk ile kömür, demir ve akaryakıt üretimine özellikle öncelik vermiş, cumhuriyetin ilk on bir yılında dört şeker fabrikası açılmıştır.

Demokrat Parti iktidarları, geçmiş yılların aksine özel sektöre ve tarıma ağırlık vermiştir. Marshall Yardımları ile tarımda makineleşme hızlanmış yeni alanların tarıma açılmasıyla tarımsal üretim artışa geçmiştir. Bu dönemde sanayileşmeye ağırlık verilmemiştir. Dışa açılmayla ile birlikte mamul malların ithalatı kolaylaşmış, bu da ithal ikamesi yoluyla sanayileşme politikasının oluşturduğu sanayiyi zora sokmuştur.

1960'larda Devlet Planlama Teşkilatı'nın kurulması ile birlikte sanayileşme yeniden önem kazanmış ve yine ithal ikamesi yolu benimsenmiştir. Özellikle Adalet Parti iktidarı ile birlikte iç pazara yönelik üretim yapan sanayi kuruluşları bu teşkilat aracılığıyla desteklenmiştir. Ancak teşkilatın özerk olmaması bir süre sonra etkisini azaltmış ve beklenen uzun vadeli sonuçlardansa, kısa vadeli ve tüketim mallarının üretimine önem veren bir sanayi anlayışı ortaya çıkmıştır.

1980'lerde dışa açılmanın hız kazanması ile birlikte ithal ikamesi yoluyla sanayileşme politikası uygulanabilirliğini ve global konjonktür içinde geçerliliğini yitirmişti. Daha önceki on yıllarda sanayisini ithal ikamesinden, katma değerli ürünler üreten bir sanayiye çeviremediği için Uzak Doğu'da Japonya ve Güney Kore, Avrupa'da İtalya ve İspanya gibi örneklerde görülen ekonomik mucizeleri gerçekleştirememiştir. Bu dönüşümün gerçekleşmemesinin en önemli sebebi siyasal iktidarların gerekli iradeyi göstererek uzun vadeli hedeflere odaklanmak yerine günü kurtarmayı tercih etmesidir. Global rekabet gücü zayıf Türk sanayisi, hızlı bir dışa açılma karşısında zayıf kalmıştır.

Türkiye'de sanayinin GSYİH içindeki payı 1980'lerin sonunda %34'ten 2013'te %27'ye kadar düşmüştür. Türkiye'de sanayinin 21. yüzyılın başında aşması gereken en önemli sorunlar, düşük tasarruf ve yatırım oranları, kadınların iş gücüne katılımının düşüklüğü, eğitim seviyesinin ve kalitesinin düşüklüğü ile araştırma-geliştirme bütçelerinin azlığıdır. Bu eksilerle birlikte Türk sanayisi ucuz ve görece nitelikli iş gücü ile özellikle otomotiv, dayanıklı tüketim mamulleri ve giyim sektöründe dış yatarımları çekmektedir.

Turizm sektörü

Türkiye son yıllarda çok önemli bir turizm merkezi haline gelmiş bulunmaktadır. 1980 yılında sadece 326 milyon dolar olan turizm gelirleri, yaklaşık 24 kat artarak 2001 yılında 8,1 milyar dolar düzeyine yükselmiştir. Turizm gelirlerindeki yıllık ortalama artış oranı yüzde 16,5 olmuştur.[33]

1 TL.

Kaliteli tıbbi hizmetleri ve yetenekli doktorları ile Türkiye, düşük fiyatları ve Avrupa ile Orta Doğu arasındaki konumu ile önemli bir sağlık turizmi bölgesi olmuştur. Yabancı turist sayısı 2002 ve 2005 yılları arasında 12.8 milyondan 21.2 milyona ulaşmıştır ki, bu sayı Türkiye'yi "Yabancı Ziyaretçiler için En İyi 10 Ülke" sıralamasına sokmuştur.

Tarım sektörü

Türkiye topraklarının %24,5'i 1., 2. ve 3. sınıf topraklardan oluşur. Tarım topraklarının %90'ı bu nitelikli topraklardan oluşur. 77,9 milyon hektar Türkiye arazisinin 26,3 milyon hektarı tarımda kullanılır. Miras ve arazi hukuku nedeniyle sürekli parçalanarak küçülen tarla büyüklüğü ortalama 60 hektara inmiştir[34]. Tarımın 2002 yılında milli gelire (230,5 milyar$) katkısı %10,3 (23,7 milyar$) seviyesindedir. 2011 yılı milli gelir 772,3 milyar $, tarım geliri 62,7 milyar$ ile milli gelirin %8,1'idir. 2002 yılında toplam istihdamın (21,3 milyon), %34,9'u (7,4 milyon) tarımda çalışmaktadır. 2011 yılında ise 24,1 milyonluk toplam çalışan sayısının 6,1 milyonu (%25,5) tarımda çalışmaktadır. Tarımda çalışanların oransal olarak önemli ölçüde azalması gelişen ülkelere has bir özelliktir. Türkiye'de 1968 yılında tarımsal GSYİHnin ekonomideki payı %33,5 iken 2010 yılında %9,1'e gerilemiştir.[35].

Tarım dışı sektörler (sanayi, hizmet, turizm vb.) daha fazla büyüdüğü için tarımda çalışanlar ilerleyen yıllarda azalmaya devam edecektir. 2002 yılında milli gelir 3.492 $ iken çiftçinin geliri 1.064 $'dır. 2011 yılında milli gelir 10.444 $, çiftçinin milli geliri 3.653 $'dır. Tarımın ihracattaki payı oran olarak fazla değişmese de miktar olarak artmıştır: 2002 yılı; 36 milyar$ toplam ihracat, 4 milyar $ tarım ihracatı (%11,2). 2011 yılı; 134,9 milyar $ toplam ihracat, 15,3 milyar $ tarım ihracatı (%11,3) yapılmıştır[34].

Finans sektörü

Merkez Bankası 1930 yılında kurulmuştur. Osmanlı Devleti zamanında merkez bankası statüsü İngiliz-Fransız ortak sermayesi ile kurulmuş olan Bank-ı Osmani-i Şahane'ye aitti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Türkiye'de kağıt para basma hakkını tek başına elinde bulundurmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin para ve kredi politikasını yürüten banka bağımsız bir ekonomik kuruluş statüsündedir.[36]

Türkiye'de ilk resmi borsa 1866 yılında Dersaadet Tahvilat Borsası adıyla kurulmuştur. Günümüze kadar birçok isim ve adres değişikliği yaşayan Türkiye borsaları istikrara 1985 yılında kurulup, 2 Aralık 1986 tarihinde ilk seansını açan İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ile kavuşmuştur. Bu borsa da 2013 yılında bir isim revizyonuna giderek Borsa İstanbul adını ve BIST kısaltmasını almıştır. Borsa İstanbul'un ortaklık yapısı incelendiğinde en yüksek paya %49 ile Hazine Müsteşarlığı'nın sahip olduğu, müsteşarlığı %36.6 payla Borsa İstanbul A.Ş'nin, %5 pay ile NASDAQ'ın, %1.3 pay ile Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği'nin takip ettiği görülmektedir. Geriye kalan %8.1'lik pay diğer ortaklara aittir.[37] İstanbul Altın Borsası 1995 yılında kurulmuştur.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması ile devlet bankacılık sektörünü canlandırmak amacıyla devlet bankaları kurmuştur. Devletçiliğin güçlendiği dünya savaşı öncesi 1929-1939 yılları arasında devlet bankalarının sayısı ve ağırlığı artmıştır. 1929 yılından sonra neredeyse 50 yıl yabancı sermayeli banka kurulmamıştır. Sektör 1980 sonrası deregülasyonlarla rahatlamış, 1990 yılından sonra ise son derece aktif hale gelmiştir. Ancak bu yıllarda devlet ile yakın ilişkileri olan iş adamlarına tanınan imtiyazlar ve düzenlemelerdeki boşluklar sebebiyle birçok banka halk arasında "hortumlama" olarak bilinen faaliyetlerde bulunmuş ve sektör 1990'ların sonunda bir çıkmaza girmiştir. Bu çıkmaz 2000 ve 2001 yıllarında iki krizin patlak vermesine önemli ölçüde sebep olmuştur. Krizler sonrasında Kemal Derviş'in katkılarıyla yeniden düzenlenen bankacılık sistemi çok daha sağlıklı bir çerçeveye oturtulmuştur. Bugün Türkiye'nin en büyük şirketleri bankalar olmuştur. Fortune dergisinin Global 2000 isimli dünyanın en büyük 2000 şirketinden oluşturulan listede Türkiye'yi temsil eden 12 şirketin 5'i bankalardır.[38]

Doğal kaynaklar

Türkiye'de, dünyada üretimi yapılan 90 madenden, 60 kadarının üretimi yapılmaktadır. MTA verilerine göre dünyada 132 ülke arasından maden üretim değeri açısından 28. sıradadır. Maden çeşitliliğinde 10. sıradadır. Üretimi ve ticareti dünya ölçeğinde yapılan 90 madenden 13'ü Türkiye'de bulunmamaktadır. 50 madende yeterli kaynağı bulunurken 27 maden işletme açısından ekonomik değildir. Bu veriler ışığında Türkiye maden çeşitlilik ve miktarı açısından kısmen kendine yeten bir ülke kabul edilir[39].

Türkiye'de yeterli düzeyde bulunmayan madenler şunlardır; bakır, grafit, manganez, boya toprakları, alüminyum, kurşun, maden kömürü, çinko, zirkon, arsenik, titan, talk, demir, mika, kükürt, nikel, kil, fosfat. Türkiye'nin zengin madenleri şunlardır: Bor, barit, alçı taşı (jips), mermer, lületaşı, diyatomit, manyezit, perlit, stronsiyum tuzları, fluorit, sepiyolit, kireçtaşı (mermer), ponza, zeolit, sodyum sülfat, profilit, kuvarsit-kuvars, linyit, kayatuzu, feldspat, olivin, dolomit, altın, silis kumu, bentonit, asbest, trona, kalsit, zımpara taşı[39].

Türkiye'de madenciliğin GSYH içindeki payı 2009 yılında %1,5 ile gelişmiş ülkeler ortalamasının (%4) oldukça altındadır. Türkiye maden ihracatından elde ettiği gelir; 2004 yılında 0,65 milyar $, 2008'de 2,1 milyar $, 2009'da 1,58 milyar $ olarak gerçekleşmiştir. 2000 yılında 1,6 milyar $ olan madenciliğin GSYHya katkısı, 2014 yılında 15,7 milyar $'a yükselmiştir[40].

Türkiye kaliteli ve bol olan madenlerini ihraç ederken, ülkede bulunmayan ve sanayinin ihtiyacı olan madenleri ithal etmektedir. Türkiye mermer (doğal taşlar), bor, krom, manyezit, sodyum feldspat, bakır, çinko, barit, alçı, ponza ihraç etmektedir. Kömür, demir, fosfat, doğal taşlar ve mermer, bakır, manyezit, krom, potasyum feldspat, kükürt, grafit, silis kumu ithal etmektedir[39].

Bor varlığı bakımından Dünyanın % 72'lik rezervi ile ilk ülkesidir. Türkiye dünyadaki sanayi hammadde madenlerinin %2,5'ini, kömür madenlerinin %1'ini, jeotermal enerjinin %0,8'ini, mermerin %33'ünü, metalik madenlerin %0,4'ünü barındırmaktadır[40]. Ayrıca demir, bakır, alüminyum, magnezyum, mermer gibi birçok doğal kaynak işlenerek tüketilmekte ve ihraç edilmektedir.

Enerji

BTC Boru Hattı

Türkiye, enerji ihtiyacı olarak, petrol tüketiminin yaklaşık %90’ını ithalat ile karşılıyor. 1990'lı yıllarda doğalgaz kullanımına son derece yoğun bir biçimde geçiş yaşandı. Özellikle büyük kentlerin ısınma sistemleri doğalgazla çalışır hale getirildi. Hidroelektrik üretim biçimi açısından elinde çok büyük fırsatlar olan bir ülke olmasına karşın Türkiye, doğalgazı elektrik üretiminde de kullanmaya başladı. Doğalgaz ve petrol rezervi bulunan Türkiye petrol ve doğal gaz ihraç eder. Ancak OPEC'e üye değildir.

Türkiye, kömür de ihraç etmektedir, ne var ki, kalitesiz ve taklit olan ayrıca Çernobil faciasına damgasını vuran ithal Sibirya kömürü de pazarlarda daha fazla yer kaplıyor. Bakü–Tiflis–Ceyhan Petrol Boru Hattı ya da kısaca BTC, Azerbaycan petrolünü Gürcistan üzerinden Türkiye’nin Akdeniz kıyılarına taşımayı amaçlayan bir petrol boru hattı projesidir. Tüm Dünya'da ucuz ve istikrarlı enerji kaynaklarına sahip olabilmek için yoğun bir mücadelenin yaşandığı ve Sovyetler Birliği’nin 1991 yılının sonunda resmen dağılmasının ardından Kafkaslar ve Hazar Denizi çevresinin bu mücadelenin en çok hissedildiği bölge olduğu düşüldüğünde BTC Boru Hattı'nın statejik bir öneme sahip olduğu söylenebilir.

2006 yılı bütçesi

Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü'nün 2006 yılı verilerine göre Türkiye'de 19 il giderlerinden fazla gelir üreterek geri kalan bölgelerin kalkınmasına ve giderlerinin karşılanmasına destek oldular. Önceki yıllarda bu yeterlilik oranına ulaşan il sayısı 2004 ve 2005 yıllarında 13'te kalmıştı.

2014 yılı Türkiye ekonomisinin basamak düşmesi

Center for Economics and Business Research'ın Dünya Ekonomi Ligi raporu doğrultusunda 2013 yılı içerisinde dünyanın en büyük 17. ekonomisi olan Türkiye, 2014 yılı sonu verileri sonucunda iki basamak düşerek Hollanda ve Suudi Arabistan'dan sonra 19. sıraya gerilemiştir.[41]

Ayrıca bakınız

Kaynaklar

  1. ^ OECD Data GDP, US $, current prices, current PPPs, millions, OECD. Accessed on 3 Mayıs 2013.
  2. ^ a b c The World Bank: World Development Indicators Database. Turkey Last revised on 7 July 2013.
  3. ^ The World Bank: World Development Indicators Database. Gross Domestic Product 2012. Last revised on 1 July 2013.
  4. ^ Turkstat: Turkish economy grows by 4.4 pct in Q2, 2013
  5. ^ a b "Economic Outlook 2002-2011 & 2011-2017". Türkiye İstatistik Kurumu. 2012. 18 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 April 2013. 
  6. ^ "GDP - Composition by Sector". The World Factbook. 2012 est. 27 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2013-04-25.  Tarih değerini gözden geçirin: |tarih= (yardım)
  7. ^ http://www.bloomberght.com/haberler/haber/1732813-yurtici-piyasalar-enflasyon-sonrasi-alicili
  8. ^ "Population below poverty line". The World Factbook. 2010 est. 29 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2013-04-25.  Tarih değerini gözden geçirin: |tarih= (yardım)
  9. ^ "GINI Index". The World Factbook. 2010. 3 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2013-06-21. 
  10. ^ "Labor Force of Republic of Turkey". The World Factbook. 2012 est. 30 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2013-04-25.  Tarih değerini gözden geçirin: |tarih= (yardım)
  11. ^ "CIA World Factbook: Turkey - Economy". Cia.gov. 9 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2011-08-29. 
  12. ^ Turkstat: Unemployment rates in Turkey
  13. ^ a b "Medium Term Programme of Turkey". Ministry of Finance (Turkey). 1 May 2013. 
  14. ^ "Doing Business in Turkey 2013". Dünya Bankası. 25 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2012-10-23. 
  15. ^ "Export Figures of Turkey (İngilizce) - Türkiye'nin ihracat rakamı". The World Factbook. 2013. 30 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2014. 
  16. ^ "Export products of Turkey (İngilizce) - Türkiye'nin ihracat ürünleri". The World Factbook. 30 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2014. 
  17. ^ "Export Parners of Turkey (İngilizce) - Türkiye'nin ihracat ortakları". The World Factbook. 2012. 27 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2014. 
  18. ^ "Import Figures of Turkey (İngilizce) - Türkiye'nin ithalat rakamı". The World Factbook. 2013. 30 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2014. 
  19. ^ "Import products of Turkey (İngilizce) - Türkiye'nin ithalat ürünleri". The World Factbook. 30 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2014. 
  20. ^ "Import Parners of Turkey (İngilizce) - Türkiye'nin ithalat ortakları". The World Factbook. 2012. 27 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2014. 
  21. ^ "Stock of foreign direct investment in Turkey (İngilizce) - Türkiye'nin doğrudan yabancı yatırım sermayesi". The World Factbook. 31 Aralık 2013. 29 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2014. 
  22. ^ "2013 External debt of Turkey (İngilizce) - Türkiye'nin 2013 dış borcu". The World Factbook. 2013. 16 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2014. 
  23. ^ "European Economy 2013, p 106" (PDF). European Commission. 2013. 5 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2013. 
  24. ^ a b http://www.dunya.com/butce-kabul-edildi-175518h.htm
  25. ^ a b "Sovereign credit ratings". Standard & Poor's. 21 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 April 2013. 
  26. ^ "Rating Action: Moody's upgrades Turkey's government bond ratings to Baa3, stable outlook". 22 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mayıs 2013.  Bilinmeyen parametre |bozukURL= görmezden gelindi (yardım)
  27. ^ "Fitch upgrades Turkey's rating to investment grade". Today's Zaman. 21 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 April 2013. 
  28. ^ "International Reserves - TURKEY". "Today's_Zaman". 3 Mayıs 2013. 21 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mayıs 2013. 
  29. ^ Structure of gross value added by sectors (GVA) | Turkey
  30. ^ IMF Advanced Economies List. World Economic Outlook, April 2011, p. 173
  31. ^ Ali Coşkun / Fatih Üniversitesi İ.İ.B.F. İşletme Öğretim Görevlisi-Cumhuriyetin İlk Yıllarında Türkiye Ekonomisi
  32. ^ Türkiye'nin 200 Yıllık İktisadi Tarihi
  33. ^ Devlet Planlama Teşkilatı-Sayılarla Türkiye Ekonomisi Son erişim tarihi 11-02-2007
  34. ^ a b "Temel Göstergeler ve Tarımın Payı" (PDF). TÜRKİYE TARIM SEKTÖRÜ RAPORU. tobb.org.tr. 2013. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mart 2015. 
  35. ^ EGE, Hüsnü (2011). "Tarım Sektörünün Ekonomideki Yeri" (PDF). TARIM SEKTÖRÜNÜN EKONOMİDEKİ YERİ VE ÖNEMİ. tepge.gov.tr. 23 Kasım 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Mart 2015. 
  36. ^ http://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/connect/TCMB+TR/TCMB+TR/Bottom+Menu/Banka-Hakkinda/Tarihce/
  37. ^ http://borsaistanbul.com/docs/default-source/kurumsal-yonetim/borsa-istanbul-shareholder-structure.pdf?sfvrsn=14
  38. ^ http://www.forbes.com/global2000/list/#page:1_sort:0_direction:asc_search:_filter:All%20industries_filter:Turkey_filter:All%20states
  39. ^ a b c "Türkiye'de Madencilik" (PDF). Dünyada ve Türkiye’de Madencilik Sektörü. fenimining.com. 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Mart 2015. 
  40. ^ a b "Madencilik" (PDF). MADENCİLiK SeKTÖRÜ. kutso.org.tr. 2014. 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Mart 2015. 
  41. ^ "Hürriyet Ekonomi". 1 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi.  Son erişim tarihi 29-12-2014