V. Leon

Vikipedi, özgür ansiklopedi
17.44, 10 Ocak 2017 tarihinde Yzkoc (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 18032980 numaralı sürüm (→‎Bulgarlarla savaş)
V. Leo
Λέων Ε΄
V. Leo zamanına ait bir altin sikke. V. Leo ve oğlu ortak imparator Konstantin (Symbatios)
Bizans İmparatoru
Hüküm süresi813 – 820
Önce gelenI. Mikhail Rangabe
Sonra gelenII. Mikhail
Ölüm25 Aralık 820
Konstantinopolis
Eş(ler)iTheodosia
Çocuk(lar)ıSymbatios
Vasılios
Gregorios
Theodosios
BabasıBardas
V. Leo'nun taç giyme töreni. "İoannis Skilicis" resimli yazma kitabında minyatür

V. Leo (Yunanca: Λέων Ε΄, Leōn V; Ermenice: Լեւոն Ե, Lewon Yeçh)(d. 775- ö. 25 Aralık 820), 813 – 820 döneminde Bizans imparatoru.

İmparator olmadan yaşamı

Leo'nun Anatolikon theması valisi (strategos) olan Ermeni asıllı "Bardas" (yak. d.735 - ö.792) adında bir patrisyenin oğlu olduğu ve 831-820'de "doux" rütbesini kazanan "Bard" (ö.821) ve thema valiligi yapmış olan "Gregorios" (ö.823) adlı yeğenleri bulunduğu bildirilmektedir. Fakat V. Leo imparatorluktan atıldıktan sonra onun hayatı hakkında bir not hazırlayan "Konstantinopolis Patriği I. Nikeforos" ve "Teofanes Continuatus" adlı bir kronikçi[1] onun "Asurlu" yani (şimdiki güney-doğu Anadolu'da bulunan) Süryani asıllı olduğunu yazmışlardır.

Leo Ermeni genç yaşta Bizans ordusuna subay olarak katılıp zamanla üst makamlara yükseldi. 803'de imparator I. Nikeforos'a karşı isyan eden general "Bardanes Turkos" altında bir askeri komutan iken üst komutanını terk edip komuta ettiği birliklerle I. Nikeforos tarafına geçti.[2] Bunun şaşılacak bir tarafı Leo'nun, Bardanes Turkos'un kızı ile evli olmasıydı. İmparator, Leo'ya bu hizmeti karşılığı olarak iki konak hediye etti.

Diğer taraftan zamanının tarihçilerinden birine göre, Leo adlı bir general "Armeniakon Theması" valisi iken Abbasilere karşı büyük bir mağlubiyete uğradı [3] Bu meğlubiyet o kadar büyüktü ki kendine bağlı olan yerel thema askerlerinin ödenmemiş maaşları bile Araplar eline geçti. Bu nedenle Leo cezalandırıldı. Zamanın bu türlü suçlulara cezası askeri rütbeyi kaybetmek, suçluya törenle meydan dayağı uygulamak ve suçlunun saçlarının kesilmesi olduğu bilinmektedir. Fakat modern bir tarihçi bu kişinin başka bir general olduğunu V. Leo olarak imparatorluğa geçen Leo Ermeni olmadığını bildirmiştir.[4]

809'da Harun Reşidin ölümünden sonra Abbasiler arasında ortaya çıkan taht kavgalarından faydalanarak onlara karşı yaptığı çarpışmalarda komuta gücünü gösterdi ve ülkede ün kazandı.

İmparator I. Nikeforos bu sırada batıda önemli "Serdica (Sofya)" şehrini eline geçiren Bulgar Hanı Krum'la uğraşmaya başlamıştı. 811'de Bulgarları mağlup edip başkentleri "Pliska"'yı ele geçirip talan edip yaktı. Fakat ordusuyla geri dönerken 26 Temmuz 811'de Vărbitsa Geçidi'nde Bulgar Hanı tarafından pusuya düşürüldü; Bizans ordusu imha edildi ve İmparator I. Nikeforos bu çarpışmada öldürüldü. Oğlu Stavrakios ise ağır yaralı kurtarıldı; imparator ilan edildi ama yaralı olarak Konstantinopolis'e getirildiyse de pek hüküm süremeden Ekim 811'de tahttan indirilerek kızkardeşinin kocası olan I. Mikhail Rangabe imparatorluk tahtına geçirildi. I. Mikhail yeni bir ordu hazırlamaktayken Bulgarlarla savaş devam etmekteydi. Bu sırada Leo Ermeni imparator I. Mikhail Rangabe tarafından "Anatolikon Theması" stregosluğuna atandı. Bulgar Kralı Krum'un barış teklifi I. Mikhail, danışmanı Studion Manastırı Başkeşişi "Theodore"'un tavsiyesi ile, reddetti ve Bulgarlar Mesembria'yu (Nişabur) ele geçirdiler.[5]

813'de İmparator I. Mikhail Rangabe yeni ordusuyla Bulgarlara karşı bir sefere çıktı ve bu ordu içinde önemli komutanlardan biri Leo Ermeni idi. Bunda ilk önce Bizanslılar başarılar kazandıysalar da Haziran ortasında Bizans ordusu ile Bulgar ordusu Edirne'nin 35 km kuzeybatısında bulunan Versinikia'da karşı karşıya gelip Versinikia Muharebesi'ne başladılar. Bu savaşta Bizans ordusunun sağ kanadı "Anatolika theması" askerlerinden oluşmaktaydı ve bu kanat komutanı Leo Ermeni idi. Leo Ermeni savaşın en kızgın bir anında her nedense Bizanslıların yenileceğini anlayıp daha İmparator'dan emir gelmeden sağ kanatta bulunan birliklerini geri çekmeye başladı. Sağ kanadın bu çekilmesiyle Bizans ordusu birden çöktü ve askerler dağılıp kaçmaya başladılar. İmparator I. Mikhail Rangabe de kaçıp Konstantinopolis'e döndü.[5]

I. Mikhail bu yenilgiyi kendine ve hanedanına Tanrı'nın bir gazabı olarak görmekteydi ve tahtından feragat etti. Yerine geçebilecek iki general bulunmaktaydı: Leo Ermeni ve Mikhail Amoriyalı. Leo Ermeni imparator olmak için I. Mikhail'in desteğini almıştı. Ordusu harp meydanından hemen kaçtığı için daha zinde idi ve başşehre daha yakındı. Leo Ermeni Konstantinopolis Partiği Nikeforos'u da imparator olursa yeni bir "putkırıcı" politika takip ettiğini inandırmak için bir mektup gönderip imparator olmasını engellememesini sağladı.[5]

Bir ay geçmeden Leo Ermeni "Altın Kapı"dan Konstantinopolis'e girdi; büyük bir alayla İmparatorluk sarayına geldi. V. Leo adıyla "Vaftizci Yahya Kilisesinde" imparatorluk tacını giydi.

İmparatorluk dönemi

Bulgarlarla savaş

17 Temmuz 811'de Bulgar kralı Krum orduları ile Konstantinopolis surları önüne geldi. Bulgar ordusu bu zaferini kutlamak ve surları aşabilmek için, surlardan onları gözleyen Bizans savunucularına acayip gelen, ayinler ve toplantılar yaptılar. Birkaç gün geçmeden iki taraf arasında görüşmeler ve müzakereler başladı. V. Leo Bulgar Kralı ile karşılıklı ikili görüşme teklif etti ve bu Krum Han tarafından kabul edildi. İki hükümdar yanlarında bulunan çok ufak heyetle (Krum'un heyetinde kayınbiraderi ve genç yeğeni vardı.) Haliç surları önünde bir görüşme başladı. Birden duvarlar kenarında saklanmış olan üç silahlı Bizanslı Bulgarlar üzerine hücuma geçti. Kral Krum orada bulunan bir ata atlayarak şahsen kaçabilmeyi başardı; ama Bulgar heyetinin diğer üyeleri öldürüldü. Bu hain tuzağı V. Leo'nun kendisi şahsen hazırlamıştı[5].

Krum bunun intikamını almaya başladı. Bulgarlar şehir surları dışında bulunan bütün yapıları sarayları, konakları, manastırları; kiliseleri ve özel yapıları yakıp yıkıp harabeye döndürdüler. Salymbria (Silivri), Rhaedetum (Tekirdağ), Arkadiapolis (Lüleburgaz)ve çok geçmeden Adrianpole Edirne kaleleri ve şehirlerini de Bulgarlar tek bina ayakta kalmayacak şekilde yakıp yıktılar. Aldıkları erkek esirleri kılıca vurdular ve kadın ve çocukları (10.000'den fazla kişiyi) Tuna Nehri'nin kuzeyine sürgüne gönderdiler.[5]

Bulgarların şehri kuşatması devam ederken o sonbahar V. Leo Bulgar ülkesine bir hücum planlayıp uyguladı. Bir Bizans birliği Mesembria (Nişabur) yakınlarındaki Bulgar ordusuna bir sürpriz hücum yaptı ve buradan Bulgar arazisi içine girerek ellerine geçirdikleri bütün çocukları öldürmeye başladılar. Bu terör hareketinden sonra Bizans birliği geri çekildi.

Bu Kral Krum'un kuşatmayı daha da ciddileştirmesine neden oldu. Daha büyük mancınıklar ve daha büyük korumalı kuşatma kuleleri hazırlandı. Bunları surlara yaklaştırmak için 1000 demirle pekiştirilmiş araba ve 1000 öküz getirildiği bildirilir. Bizanslılar Şarlman'ın oğlunu Krum'a müzakereler için gönderdiler ama Kral Krum onların barış tekliflerini redetti. Paskalya günü olan 13 Nisan 814'de bütün bu hazırlıklar son bulup Bulgar ordusu son hücum için hazırken Bulgar Kralı Krum bir kriz geçirdi; ağzından, burnundan ve kulaklarından kan fışkırmaya başladı ve birkaç dakika sonra Han öldü.[5]

Yerine Bulgar Hanlığına genç oğlu Omurtag Han geçti. Genç ve tecrübesiz olması dolayısıyla Bulgar aristokratları ona karşı çeşitli komplolar düzenlediler ve açık isyana geçtiler. Omurtag Han, hükümdarlığının ilk yılında bu iç komplolar ve isyanlarla meşgul olmak zorunda kaldı.

V. Leo Bulgarlarla savaşa devam etti. 815'de büyük bir Bulgar ordusunu Mesembria (Nişabur) civarında yenilgiye uğrattı. Aynı yıl iki devlet kısa bir müzakereden sonra 30 yıl sürmesi öngörülen bir barış antlaşması imzaladılar.

Putkırıcı (ikonaklast) kararları ve siyaseti

V. Leo putkırıcı (ikonaklast) imparatorların dördüncüsü olarak da isim yaptı. V. Leo Bulgar tehlikesinin önünü aldıktan sonra 814 yazında "putkırıcı" politikaları yeniden uygulamaya koyuldu. V. Leo'nun bu politikayı yeniden uygulamaya başlamasına neden, 88 yıl önce bu politikayı uygulayan III. Leo ve V. Konstantin gibi derin dinsel ve felsefi temellere dayanmamakta idi; ama gününün pratik politik ve stratejik şartlarına çok bağlı idi.

"Putsevenlerin" isteklerini yerine getirip ikonaların yeniden gelmesini sağlayan İmparatoriçe İrene (797-802) döneminden beri Arapların Bizans'ın doğu sınırlarındaki bölgeleri ele geçirmeleri ve diğer bölgelere devamlı yıl be yıl silahlı akınlarda bulunmaları nedeniyle bu bölgede yaşayan köylü çiftçiler topraklarından olmuşlardı veya devamlı tacizler dolayısıyla tarım yapamadıkları için topraklarından ayrılmak gereğini hissetmişlerdi. Bu çok sayıda parasız pulsuz eski çiftçi aileleri başkente yönelmişler ve Konstantinopolis büyük bir iç göçe hedef olmuştu. Bu ailelerin erkeklerinin çoğunluğu I. Nikeforos döneminden itibaren asker olarak alınmışlar; Bulgarlara karşı olan savaş ve hücumlarda paralı anlaşmalı asker olarak ve Bulgarların şehri kuşatmaları sırasında şehri koruyan milis güçlerin üyeleri olarak Bizans'a büyük katkıda bulunmuşlardı. Fakat Bulgar tehlikesi geçince askerler ve milis güçleri dağıtılmıştı ve başkent yine işsiz güçsüz, parasız pulsuz, dilencilikle geçinen eski askerlerle dolmuştu. Bunlar Anadolu asıllı oldukları için genellikle "putkkırıcı" inançlıydılar. Karşılaştıkları büyük geçinme sorunlarının imparatoriçe İrene'nin "putseven" ve putları geri getirme siyaseti tarafından ortaya çıktığına inanmışlardı. Şehirdeki "ikona"lara karşı büyük bir aksi reaksiyon göstermekte idiler. Diğer taraftan ordunun yüksek rütbeli subayları ve yüksek saray idarecilerinin büyük bir kısmı da "putkırıcı" taraflısı idiler. 812'de en önemli putkırıcı imparator olan V. Konstantin'in mezarı önünde putkiranlığına atfedilen bu imparatorun başarılarını kutlayan büyük bir gösteri yapılmıştı. Böylece putkırıcı (İkonaklast) kliği tarafından İmparatorluğa getirilen ve kendi inançları ile putkırıcılığa yönelik olan V. Leo politik nedenlerle yeniden "putkırıcı" politikası uygulamaya koyuldu.[5]

İlk adım olarak Haziran 814'de özel bir dinsel komisyon kurdu. Bu komisyona İncil'i ve İncilin doktrinlerini tefsir eden ilk kilise doktrincilerinin eserlerini tarayıp ikonalar aleyhinde ortaya atılan fikirlerin toplanması görevini verdi. Bu komisyonun başkanlığına, o zaman asıl adı olan John Monocharzamıus ve sonradan "Gramerci John" adıyla anılan; 30 yaşları içinde, genç olmakla beraber başkentin en ünlü San Sergius ve Bacchus Manastırının başkeşişi olan Ermeni asıllı bir keşiş getirdi. Başkan yardımcısı olarak Pamfilya'da "Sillyon" (modern Yanköy veya Aşar Köy) Piskoposu olan biraz hafif tabiatlı epey yaşlı bir papazı seçti. Bu komisyonda iki keşiş ve iki sivil üye de bulunmaktaydı. Bu komisyonu sonradan yeren putseven tarihçilere göre, ekmek elden su gölden istedikleri kadar Büyük Saray'da misafir edilerek görevlerine devam etmeleri sağlandı. Bu tarihçiler komisyon başkan yardımcısının katkısının açık saçık fıkralar anlatmak olduğunu da bildirmişlerdir. Bu komisyon görevini Aralık 814 başlarında tamamladı.[5].

İmparator Ortodoks Kilisesi Konstantinopolis Patriği Nikeforos'u huzuruna çağırdı. Çok uzlaşmalı ifade ile ikonaların halkın çoğunluğunun hislerini rencide ettiğini, kurulan komisyonun Ayasofya'da ve şehrin önemli yerlerinde bulunan ikonaların kaldırılması istediğini ve hiç olmazsa halkın yetişebildiği daha zemine yakın yerlerde bulunan ikonaların kaldırılmasını istedi. Fakat Nikeforos Ortodoks kilisesinin çok sayıda İncil'de geçmeyen dinsel inanç ve uygulamaları çok yıllarca tatbik ettiğini ve ikonaların da bunlardan biri olduğunu iddia ederek İmparator'un isteğini kabul etmedi. İmparator ikonalarain kaldırılmasına bir örnek olmak için Ayasofya tarafından imparatorluk sarayının girişi olan Halki Kapısı'nın üstünde duran ve (daha önce III. Leo tarafından kaldırtılıp ve İrene tarafından tekrar geriye konulan) ahali tarafından çok iyi bilinen büyük ebatta olan Hristos Halkitis (Şablon:Dil-el) ismiyle anılan İsa peygamber ikonasını oradan indirtmeye karar verdi. Bunu doğrudan doğruya yapmadı. Önce ikona aleyhtarlarını gizlice teşvik ederek bu ikona önünde bir protesto karışıklığı çıkmasına ve karışıklık sırasında ikonaya taş, çamur ve pislik atılmasına sebep oldu. İmparator gelerek güya bu önemli ikonanın, daha fazla zarar veren hücumlara hedef olmasını önlemek için, yerinden indirilmesine emir verdi.[5].

Leo'nun bu aldatmaca politikasını anlayan Patrik yerel papaz ve kesişleri kendi inisiyatifi ile toplantıya çağırarak müteyakkız olmalarını ve ikonaların tekrar kullanılmasını kabul eden 787 Konsil kararlarına uymaları için onları uyardı. 25 Aralık 814 Noel sabahı Patrik tekrar Leo'un huzuruna çıktı ve imparatora ikonalar aleyhinde siyaset uygulamamasını ve eğer uygulayacaksa kendini Patriklik'ten uzaklaştırmasını istedi. Uzlaşmacı tavır takınan Leo, ikonaklast politika uygulamacağını bildirdi ve Noel günü ayinde İmparator Ayasofya içinde bulunan İsa'nın doğumunu gösteren ikona önünde eğilerek takdis edildi. Fakat 6 Ocak'daki ayinde İmparator'un ikonalar önünde eğilmediği açıkça görüldü.[5].

İmparator Patrik'e haber vermeden Konstantinopolis'e Anadolu'dan hemen hepsi koyu "putkırıcı" olan papaz ve kesişleri çağırdı. Bunlar inançlarına uymayan Patriği ziyaret bile etmediler. Leo, onlara komisyonun çok ayrıntılı rapor ve belgelerini verdi ve inceleyip uygun politikalar ortaya çıkarmalarını istedi. Patrik saraya yeniden çağrıldığında Nikeforos Konstantinopolis'de bulunan ve çoğu "putseven" olan kilise papazları ve başkeşişlerinden oluşan bir heyetle Saraya geldi. Bu toplantı çok çatışmalı geçti ve Studion Manastırı başkeşişi Teodor imparatora gayet açıkça kilise işlerini kilise adamlarına bırakmasını ve sadace ordu ve sivil devlet işleriyle uğraşmasını; kilise adamlarının inançlarını gökten bir melek inse bile değiştirmeyeceklerini ve eğer kilise işlerine karışırsa kilise mensuplarının imparatora da itaat etmeyeceğini bildirdi. Bu toplantı böylece bittikten birkaç gün sonra İmparator bir karar yayınlayarak kendine itaat etmeyeceğini açıkça bildiren Patrik ve onun "putseven" taraflısı kilise adamlarının açık ve özel toplantı yapmalarını yasakladı ve Patrik'i ayinleri idare etmeden önleyen ev hapsine koydurdu.

Paskalya zamanı (ilkbaharda) Ayasofya'da bir Genel Sinod toplantısı için ülkedeki piskoposlara bir çağrı yapıldı. Patrik Nikoforos ciddi hasta olup buna iştirak edemeyince, gıyabında Patriklikten ayrılma kararı verildi. Nikoforos iyileşince şehrin Anadolu tarafında bulunan bir manastıra keşiş olarak gönderildi ve burada hiç şehre inmeden birkaç yıl daha yaşadı. İmparator Patrikliğe bir ikonaklast düşünceli olan eski imparatorlardan V. Konstantin'in bir akrabası olan Thoedotus Cassiteras'ı tayin etti. Yeni Patrik Genel Sinod toplantısını başlattı. Fakat pek dirayetli bir kişi değildi. İdare ettiği bir toplantıda bir grup din adamı bir konuda itiraza başlayınca onlar açıkça hücuma geçip; yumruk tokat kavgaya girişti. Zaten pek taraflı olduğu için pek çok kişi tarafından hoşlanılmayan Sinod toplantısının prestiji ve şerefi bundan sonra hiçe indi. Fakat sonunda Sinod delegeleri bir Sinod kararı alarak ikonaların gösterilmesini, kullanılmasını ve onlara dini hürmet gösterilmesinin yasaklandığı ilan etti.[5].

Böylece Sinod kararları uyarınca Bizans ülkesinin her tarafında ikonaların gösterilmesi ve kullanılması Leo tarafından yasaklandı ve eski "ikonoklast" politikalara geri dönüldü. Fakat İmparator V. Leo fazla dindar değildi ve bu yeni İmpartorluk kanunu uygulaması çok sert olmadı. Ancak bazı çok açıkça aleyhtarlık yapanlar bazı ismi cezalara çarptırıldı. Örneğin Stadion Manastırı Başkesişi olan Theodor açıkça bu karara başkaldırdığı ilan edince ve 817de Roma'da yeni papa olan Paskal ile kendinin bu "putseverliği" üzerinde yazışmalara girişince Leo ona karşı sert karar alarak onu hapsettirdi. "İkonaklast" aleyhtarları açıkça sert muhalefet yapmadıkça hiçbir cezaya uğramadan kendi bildikleri gibi yaşamaya devam ettiler. Fakat halk açık yerlerde, kilise ve manastırlarda açıkça bulunan ikonalar kaldırılıp kırıldılar ve üzerinde resim bulunan kilise giysileri de tahrip edildi. İlk ikona kırma siyaseti 68 yıl uygulanmıştı ve bu Leo'nun ortaya çıkardığı ikona kırma siyaseti 28 yıl sürdü. Bu yeni ikona tahrip etme politikası çok sertçe uygulandığı için Bizans'ın eskiden saklanıp ortaya çıkartılan birçok dini sanat eserleri de tekrar yerlerine yenisi gelmeyecek şekilde ortadan kalkmış oldu. Böylece 9. yüzyıl ortasından önceki Bizans sanatından günümüze gelebilen eserler hemen hemen hiçe indi.[5].

Aleyhinde komplo ve öldürülüşü

V. Leo'nun imparatorluğu eline geçirmeden önceki rakibi olarak görülen diğer bir general Mikhail Amoriyalı idi. Bu iki general birbirlerine yakın arkadaş olmakla kalmayıp her ikisinin karısı da Bardanes Turkos'un kızları idi. V. Leo bu arkadaşlığına güvenerek general Mikhail Amoriyalı'yı Bizans'ın en prestijli imparatorluk muhafız alayına (Excubitores) komutan olarak atadı.

Fakat V. Leo çok geçmeden çocuğu olmayan karısını, yani Mikhail Amoriyalı'nın karısının kızkardeşini boşadı. I. Nikeforos'a isyan eden bir saray aristokratı olan Arsaber'in kızı Theodosia ile evlilik yaptı ve bu evliliğinden dört erkek çocukları oldu. Bunlardan en büyüğü olan Konstantin 814-820 döneminde babası ile ortak imparatorluk yapmıştır.

Fakat eski karısının kızkardeşi ile evli olan Mikhail Amoriyalı buna çok gücendi. Arkadaşı olmasına rağmen V. Leo aleyhine atıp tutmaya başladı. 820 yazında imparator V. Leo saray dedikodularından arkadaşı Mikhail'in kendi aleyhinde yerici konuşmalar yaptığını öğrendi. Yüksek saray bürokratlarından biri olan Heksabulios ile arkadaşına özel olarak haber göndererek bu davranışından vazgeçmesini istedi. Mikhail bu ikaza aldırmayıp Leo aleyhinde konuşmaya devam etti. Çok geçmeden Heksabulios, yüksek rütbeli generaller arasında imparator aleyhine bir komplo düzenlendiği ve bu komplonun başında Mikhail Amoriyalı olduğu haberini imparator V. Leo'ya ulaştırdı.[5]

24 Aralık Noel arifesinden imparator V. Leo arkadaşı saydığı Mikhail Amoriyalı'yi huzuruna çağırdı. Ona kendisi aleyhinde bir komplo hazırlayıp hazırlamadığını sordu. Mikhail Amoriyalı bu komplosu hakkındaki delillerin çok olduğunu bilerek bir komploya elebaşılık ettiğini itiraf etti. Arkadaşı saydığı birinin bu ihanetine çok sinirlenen V. Leo hemen onun saray ısıtma fırınlarına atılıp öldürülmesi emrini verdi. Fakat İmparatoriçe Theodosia böyle bir kutsal günde arkadaşının böyle şekilde idamının doğru olmayacağını ona inandırdı. Belki de imparator komplo hakkında daha fazla bilgi alacağını inanarak idamı geciktirdi. Mikhail Amoriyalı'yı kilitli bir prangaya vurdurarak onu sarayın küçük bir odasına hapsettirdi. Pranga anahtarını da şahsen kendi aldı.[5]

Bu haber Mikhail'in diğer komplo arkadaşlarına yetişti. Bunlar ertesi çok soğuk bir Noel sabahı silahlı olarak keşiş elbiseleri giyerek çok erkenden Ayasofya'da imparator için geleneksel şarkı söyleyen keşişler korosu içine karıştılar. İmparator Noel günü ayini için silahsız sıkıca giyinik halde koroyu dinlemeye gelmişti. Koro tam şarkılarının ortasında iken Mikhail taraflıları kılıçları ile V. Leo'ya hücuma geçtiler. Silahsız olan V. Leo kendisini ağır bir gümüş istavrozla korumaya çalıştı. Fakat suikastçılar önce istavrozu tutan kolunu kesilip ayırdılar ve sonra da imparator yere düşünce de başını kestiler. Böylece 820'de Noel sabahı saat 4'te V. Leo'nun imparatorluk saltanatı sona ermiş oldu.[5]

Suikaste kurban giden V. Leo'nun cesedi önce bir saray tuvaletine atıldı. Sonra sokaklarda sürüklenerek Hipadrom'a götürülüp halka gösterildi. Oradan bir katıra yüklenerek limana indirildi. Limanda V. Leo'nun cesedi ve karısı Theodesia ile 4 oğlu bir gemiye yüklendi ve Adalara götürüldü. Oğullarını fena akıbet beklemekteydi. Tahta yeni geçirilen II. Mikhail imparatorluk iddiasında bulunmalarını önlemek için bu çocukların hadım edilmesini emretmişti. Oğullarından en küçüğü Theodosius bu operasyon sırasında öldü. Theodosius ve V. Leo'nun cesedi Adalarda bir manastır bahçesine gömüldü.

Karısı rahibe ve üç oğlu da keşiş olarak manastırlara kapatıldılar. Bunlardan Gregorios sonradan Sicilya'da Siraküza Piskoposu oldu. Nicholas Adontzun bir iddiasına göre I. Basileios'un sadece adı Leo olarak bilinen büyük büyükbabası gerçekte V. Leo'dur.[6]

Ailesi

V. Leo Ermeni önce Bardanes Turkos'un kızı ile evlilik yapmış ve bu evlilikten çocuğu olmamıştı.

Sonra patrisiyen sınıfı aristokratlarından Arsaber'in kızı olan Theodosia ile ikinci evlilik yapmıştır. İsmi bilinen çocukları şunlardır:

  • Symbatios (Συμβάτιος): Konstantin olarak yeni isim verilip 814-820 döneminde ortak imparatorluk yapmıştır.
  • Vasilios
  • Gregorios
  • Theodosios (820'de öldürüldü.)

Dipnotları

  1. ^ Kazhdan, Alexander, ed. (1991), "Oxford Dictionary of Byzantium", Oxford University Press, İSBN 978-0-19-504652-6 "Teofanes Continuatus" maddesi
  2. ^ Bu isim biraz sorunludur. Turkos Türk asıllı veya Türkleştirilmiş demektir. Bardanes ise bir Ermeni ismidir. Ama hiçbir tarih kaynağı bu kişinin aslen Türk mu yoksa sonradan Türkleştirilen bir kişi mi olduğundan bahsetmemektedir. Ayrıca İngilizce Wikipedia'da da bu konu bulunmamaktadır!! Ne yazık ki Avrupa ve Amerikan asıllı tarihçiler Türklerle ilgili konuların böyle kenarından geçmektedirler.
  3. ^ "Günah Çıkartıcı Teofanes", Χρονογραφία (Kronologifia), Böl.489. 17-21
  4. ^ David Turner, (1990) "The Origins and Accession of Leo V (813-820)" , Osterreichischen Jahrburch Byzantinistik, Cilt.40, say.179 (İngilizce)
  5. ^ a b c d e f g h i j k l m n o Norwich, John Julius, (1991) Byzantium: The Apogee, Londra:Penguin ISBN 0-14-011448-3, say.21-30(İngilizce)
  6. ^ Bu dehşet verici açıklamaların kaynağı "putseven" olarak gayet taraflı bir tarih yazan "Teofanes Continuatus" adlı bir kronikçidir. Modern Bizans tarihçisi Norwich bu tarihçinin çok renkli bir üslupla daha çok polemiğe benzer eser yazdığına işaret etmektedir.

Dış kaynaklar

Resmî unvanlar
Önce gelen:
I. Mikhail Rangabe
Bizans İmparatoru
26 Temmuz 813 – 25 Aralık 820
Ortak imparator Konstantin (Symbatios)
813-820
Sonra gelen:
II. Mikhail