Miken uygarlığı askeriyesi

Vikipedi, özgür ansiklopedi
14. yüzyılda Doğu Akdeniz ve Orta Doğu (mor renkte Miken uygarlığı).

Geç Tunç Çağı'nda (MÖ 1600–1100) Miken uygarlığı'ının askeri yapısı, gün ışığına çıkarılan sayısız silah ve Yunan Linear B kayıtlarında yer alan çağdaş sanatta savaşçı ve savaş tasvirlerinde görülmektedir.[1][1] Mikenliler, askeriye ve lojistiğin doğrudan saray merkezlerinden denetlendiği bir altyapının geliştirilmesine önem verdi.[1][2] Bu durum daha sonraki Antik Yunan geleneğine ve özellikle Miken dönemi savaşçı kahramanların doğasına odaklanan Homeros'un destanlarına ilham verdi.[3]

Geç Tunç Çağında günümüz Yunanistan'ı bir dizi savaşçı krallığa bölündü. En önemli krallık Miken merkezliydi. Bu dönemin kültürünü adını Tiryns, Pylos ve Thebes'e borçludur. MÖ 15. yüzyıldan itibaren Miken gücü Ege, Anadolu kıyıları ve Kıbrıs'a doğru genişlemeye başladı. Miken orduları diğer çağdaş Geç Tunç Çağı güçleriyle birçok ortak özelliği paylaştı. İlk oluşum dönemlerinde ağır piyadelere, mızraklara, büyük kalkanlara ve bazen zırhlar ön planda yer almaktaydı. MÖ 13. yüzyılda Miken birlikleri taktik ve silah anlamında bir dönüşüm geçirerek daha tekdüze ve esnek hale geldi. Ayrıca silahları küçülüp hafifledi. Miken zırhının/silahlarının bazı tipik türleri, "yaban domuzu dişi miğferi" ve "Sekiz Figürü" kalkanıydı. Ayrıca Klasik Yunanistan'ın sonraki hoplit zırh yapısının çoğu özelliği bu zamanda zaten biliniyordu.

Askeri değerler[değiştir | kaynağı değiştir]

Yürüyen askerleri betimleyen Krater, Mycenae, y. 1200 M.Ö.

Miken toplumunda oluşan önemli ve etkili askeri aristokrasinin varlığı, şiddetli ve savaşçı bir toplum yapısı olduğunu göstermektedir. Bu militarizm izlenimi, Miken Yunanistan'ı boyunca dikilen tahkimatlarda görülmektedir.[1][4] Ayrıca Miken kraliyet mezarlarından alınan silahların sayısı ve kalitesi, savaş sahnelerinin sanatsal temsilleri ve Linear B kayıtları tarafından sağlanan metinsel kanıtlarla pekiştirilmektedir.[1][2] Askeri eğitim ve lojistik saraylardan merkezi bir otorite tarafından denetlenirken Linear B yazıları da askeri personelin organizasyonu hakkında bazı ayrıntılar sunar.[2] Pylos sarayındaki kayıtlara göre, her kırsal topluluk (damos) orduda hizmet etmesi gereken belirli sayıda adam sağlamakla yükümlüydü. Benzer katkı aristokrasi tarafından da yapılıyordu.[5]

Savaşçı doğası olduğu bilinen ana tanrılar ise Ares (Linear B: A-re) ve Athena Potnia (Linear B: A-ta-na Po-ti-ni-ja) idi.[5]

"Sekiz figürü" kalkanını betimleyen fresk, Mycenae

Taktikler ve gelişim[değiştir | kaynağı değiştir]

Miken orduları, Geç Tunç Çağı'nın diğer önemli güçleriyle birçok ortak özelliği paylaşmıştır. Başlangıçta mızraklar, büyük kalkanlar ve bazı durumlarda zırh taşıyan ağır piyadeler ana güçtü.[6] Daha sonra MÖ 13. yüzyılda, Miken savaşı hem taktik hem de silahlarda büyük değişiklikler geçirdi. Silahlı birimler daha tek tip ve esnek hale gelirken, silahlar daha küçük ve daha hafif hale geldi.[1] Mızrak, Tunç Çağı'nın çöküşüne kadar Miken savaşçıları arasında ana silah olarak kalırken, kılıç savaşta ikincil bir rol oynadı.[6]

Savaş arabalarının savaş alanındaki kesin rolü ve katkısı, yeterli kanıt olmaması nedeniyle tartışmalı bir konudur.[6] Genel olarak, ilk yüzyıllarda (MÖ 16.-14. yüzyıl) savaş arabalarının bir savaş aracı olarak kullanıldığı, daha sonra MÖ 13. yüzyılda rollerinin savaş alanı taşımacılığı ile sınırlı olduğu anlaşılmaktadır.[7] Atlı savaşçılar da Miken ordularının bir parçasıydı, ancak arkeolojik verilerin eksikliği nedeniyle kesin rolleri net değildir.[5]

Tahkimatlar[değiştir | kaynağı değiştir]

Miken'deki Aslanlı Kapı'nın arka tarafında Kiklop duvarı

Savunma yapılarının inşası, anakara Yunanistan'da saray merkezlerinin kurulmasıyla yakından bağlantılıydı. Başlıca Miken merkezleri iyi tahkim edilmişti ve genellikle Atina, Tiryns ve Miken gibi yüksek bir arazide veya Gla örneğinde olduğu gibi kıyı ovalarında bulunuyordu.[8] Miken Yunanları savunma mimarisine de görsel açıdan önem verdiler ve bu nedenle surlarının görsel anlamda etkili olmasına da özen gösterdiler.[8] Duvarlar Kiklop tarzında inşa edilmiştir. 8 metre (26 ft) büyüklüğünde, işlenmemiş kayalardan yapılmış duvarlardan oluşuyordu. Taşlar kalın ve birkaç ton ağırlığındaydı.[4] Cyclopean terimi, yalnızca efsanevi dev Kiklop'un bu tür megalitik yapıları inşa edebileceğine inanan klasik çağdaki Yunanlar tarafından türetilmiştir.[8] Öte yandan kesme taş duvar işçiliği sadece kapı girişlerinde ve çevresinde kullanılmaktadır.[8]

Silah[değiştir | kaynağı değiştir]

Saldırı silahları[değiştir | kaynağı değiştir]

Yeniden yapılandırılmış Miken kılıçları

Mızraklar başlangıçta uzun ve iki el kavrama alanına sahipti. 3 metre (10 ft) uzunluğundan fazlaydı. Daha sonraki Miken dönemlerinde genellikle dairesel şekilli küçük kalkan türleri ile birlikte daha kısa versiyonlar da kabul edildi.[6] Bu kısa mızraklar hem itme hem de fırlatma için kullanılmıştır.[5]

MÖ 16. yüzyıldan itibaren, bıçağın bir benzeri olan bir tutuşa sahip yuvarlak uçlu kılıçlar ortaya çıktı.[5] Bunlar 130 santimetre (4 ft) uzunluğunda ve 3 santimetre (1 in) genişliğindeydi.[5] Başka bir tür olan tek ucu keskin kılıç ise sağlam bronz yapısındaydı. 66 santimetre (2,17 ft) ila 74 santimetre (2,43 ft) arası uzunluktaydı. Bu daha kısa olan kılıç büyük olasılıkla yakın mesafe dövüşleri için kullanılıyordu.[5] MÖ 14. yüzyılda, her iki tip de daha güçlü kulplar ve daha kısa bıçaklarla kademeli olarak değiştirildi.[4][5] Nihayet MÖ 13. yüzyılda, yeni bir kılıç türü olan Naue II, Miken uygarlığıında popüler oldu.[6]

Okçuluk, savaş alanında erken bir dönemden itibaren yaygın olarak kullanılmıştır.[5] Kullanılan diğer saldırı silahları gürzler, baltalar, sapanlar ve ciritlerdi.[4][5][6]

Kalkanlar[değiştir | kaynağı değiştir]

Domuzun dişi miğferleri Miken savaşçılarının tipik bir giyimiydi.

Erken Miken orduları, neredeyse tüm vücudu kaplayan bir kalkan olan "kule kalkanları" kullandılar. Bununla birlikte bronz zırhın kullanılmaya başlanmasıyla birlikte ikonografiden anlaşıldığı kadarıyla bu tip daha az kullanıldı.[5] "Sekiz figürü" kalkanları, Miken kalkanlarının en yaygın türü haline geldi.[5] Bu kalkanlar birkaç kat boğa postundan yapılmıştı ve bazı durumlarda bronz plakalarla güçlendirilmiştir.[5] Daha sonraki Miken döneminde, daha küçük kalkan türleri yaygınlaştı.[4] Ya tamamen dairesel bir şekle sahiptiler ya da alt kenarlarından bir oyuk kısmı olan diare formundaydılar.[1] Bunlar, bronz bir başlık ve takviye olması için birkaç kat deriden yapılmıştır. Bazen tamamen bronzdan yapılmış gibi görünürlerdi.[5] Daha sonraki Miken kültüründe ordular at sırtında kullanılan ve binicinin vücudunun çoğunu kaplayan "hilal kalkanları" kullandılar.

Kask[değiştir | kaynağı değiştir]

Miken miğferinin en yaygın türü sıra sıra yaban domuzu dişleriyle güçlendirilmiş konik olanıdır.[5] Bu tip Miken kültürünün başlangıcından çöküşüne kadar kullanımda kaldı ve Miken zırhının en tanımlanabilir parçası haline geldi. Yunanistan ve Akdeniz'deki çağdaş sanattaki çeşitli tasvirlerden de tanınmaktadır. Yaban domuzu miğferleri, üzerine birkaç sıra kesilmiş yaban domuzu dişinin dikildiği keçe astarlı deri bir başlıktan oluşuyordu.[4][5]

Tamamen bronzdan yapılmış miğferler de kullanıldı. Bazılarında muhtemelen miğfere dikilmiş veya perçinlenmiş büyük yanak koruyucuları ve ayrıca bir armayı tutmak için üstte delinmiş bir düğüm vardı. Yanak korumalarının etrafındaki küçük delikler ve kaskın alt kenarı ise iç koruyucuların takılması için kullanıldı. Diğer bronz miğfer türleri de kullanılmıştır.[5] Geç Miken döneminde ise deri şeritlerden yapılmış boynuzlu miğferler gibi değişik tipler de kullanılmıştır.[4]

Zırh[değiştir | kaynağı değiştir]

MÖ 14. yüzyıl Dendra panoply tarzı zırh

Miken zırhının örneği birkaç bronz parça içeriğiyle oluşturulmuş Dendra panoply'dir (MÖ 1450–1400).[5] Yaya olarak kullanılabilecek kadar esnek ve rahattı,[5] zırhın toplam ağırlığı ise 18 kg civarındaydı.[5] Miken zırhına ait kalıntılar Thebes'te de (MÖ 1350-1250) bulunmuştur. Bunlar Dendra'dakilerden daha küçüktü ve üst kolları koruyan ek plakalarla, alt kenarına tutturulmuş bir çift omuz koruyucusu içermekteydi.[5]

İkonografi ve arkeolojik buluntularda gösterildiği gibi zırh kullanımı, daha sonraki Miken yüzyıllarında da belirgindir.[5] Genel olarak, klasik Yunan antikitesinin sonraki hoplit panopli tarzı zırhların çoğu özelliği, Miken uygarlığı tarafından zaten biliniyordu.[9]

Savaş arabaları[değiştir | kaynağı değiştir]

Pylos'tan bir freskte araba tasviri, y. 1350 M.Ö.

İki atlı savaş arabası MÖ 16. yüzyıldan itibaren Yunan anakarasında ortaya çıktı.[1] Miken savaş arabaları çağdaş Ortadoğu güçleri tarafından kullanılan benzerlerinden farklıydı. Korunmuş Linear B kayıtlarına göre Knossos ve Pylos'un saray devletleri araba kullanımı için alanlar oluşturabildi.[10] Miken savaş arabalarının en yaygın türü, MÖ 15. yüzyılın ortalarında ortaya çıkan "çift araba" idi.[5] MÖ 14. yüzyılda, açık bir kabine sahip olan ve büyük olasılıkla bir savaş aracından ziyade bir savaş alanı nakliyesi aracı olarak kullanılan "raylı savaş arabası" adlı daha hafif bir versiyon ortaya çıktı.[5]

Gemiler[değiştir | kaynağı değiştir]

Miken gemileri sığ su gemileriydi ve kumlu koylarda karaya çıkabilirlerdi.[3] Farklı sayıda kürekçi içeren çeşitli büyüklükte olanları vardı. En büyük gemi muhtemelen bir dümen küreği, bir kaptan, iki görevli ve bir dizi savaşçı ile 42-46 kürekçiden oluşan bir mürettebata sahipti.[5]

Çağdaş sanat tasvirlerine dayanan Miken gemilerinin en yaygın türü, uzun ve dar gövdeli kürekli kadırgaydı. Gövdenin şekli, kürekçi sayısını en üst düzeye çıkaracak şekilde inşa edildi. Böylece rüzgar koşullarından bağımsız olarak daha yüksek bir hız elde edilebilirdi. Direk ve yelken taşımasına rağmen, bir yelkenli gemi olarak daha az verimliydi.[11] Miken kadırgası belirli avantajlar sunuyordu. Girit Minoslularının kürekli yelkenli gemisine kıyasla daha hafif olmasına rağmen, daha fazla kürekçi taşıyabiliyordu. Yönlendirme mekanizması, Arkaik çağın ikinci dümen küreğinin öncüsü olan üçgen bir dümen küreğiydi.[11]

Kampanyalar[değiştir | kaynağı değiştir]

MÖ 1450 civarında Yunanistan bir dizi savaşçı krallığa bölündü. En önemlileri Miken, Tiryns, Pylos ve Thebes merkezliydi. Aynı yüzyılın sonundan önce bu askeri temelli uygarlık Ege'deki eski Minos Girit uygarlığının yerini aldı. Böylece Mikenliler deniz güçlerini Ege Denizi'nde oluşturmaya, Ege Adaları'na ve Anadolu kıyılarına doğru yayılmaya başladılar.[4] Mikenlerin savaşçı doğası, muhtemelen diğer Geç Tunç Çağı güçlerine karşı diplomatik ilişkilerinde belirleyici bir faktördü. Miken savaşçıları da Mısır gibi yabancı ordularda paralı asker olarak görev yaptı.[4]

Çağdaş Hitit metinlerinde Ahhiyawa dönemi Mikenlerin Batı Anadolu'daki konumunu M.Ö. 1400 ila y. M.Ö.1220 yılları arasında göstermektedir.[12] Durum aslında Miken Yunanistan'ının (Homerik Yunanca Achaeans ) bilgilerinin Hititçe çevirisi olarak kabul edilir.[13][14] Bu dönemde Ahhiyawa krallarının Hitit krallarıyla hem askeri hem de diplomatik olarak anlaşabildikleri açıktı.[14] Ahhiyawa'nın faaliyeti, Hitit karşıtı ayaklanmaların desteğiyle veya Ahhiyawa kralının nüfuzunu genişletmek için ajan olarak kullandığı yerel vasal yöneticiler aracılığıyla Anadolu işlerine müdahale etmekti.[15] MÖ 1400'de, Attarsiya (Atreus'un olası bir Hitit çevirisi), savaş arabaları tarafından yönetilen bir orduyla Hitit etkisi altındaki bölgelere saldırdı. Daha sonra Attarsiya, Anadolu'daki bazı müttefikleriyle birlikte Alashiya (Kıbrıs ) adasını işgal etti.[16] İstilacı kuvvet sonunda adayı kontrol etmeyi ve yerel Hitit makamlarını devirmeyi başardı.[12] Attarsiya seferleri, Hititlere karşı kaydedilen en eski Miken Yunan askeri faaliyet örneklerindendir.[5] MÖ 13. yüzyılda Truva'nın Hititçe adı olan Wilusa'daki Hitit-Ahhiyawan çatışması, Truva Savaşı geleneğinin tarihsel arka planını sağlamış olabilir.[12]

MÖ 1250 yıllarında, arkeologlar tarafından tespit edilemeyen nedenlerle Yunanistan anakarasının çeşitli merkezlerinde ilk yıkım dalgasına tanık olunmuştur.[14] Bu olaylar, çeşitli sitelerdeki tahkimatların büyük ölçüde güçlendirilmesini ve genişlemesini tetiklemiş gibi görünüyor. Bazı durumlarda, yeraltı sarnıçlarına giden yeraltı geçitlerinin oluşturulması için de düzenlemeler yapıldı.[3] Bununla birlikte, bu önlemlerin hiçbiri Miken saray merkezlerinin MÖ 12. yüzyılda nihai yok oluşunu engellememiş gibi görünüyor. Miken kültürünün çöküşüne yol açan nedenler bilim adamları arasında hararetli bir şekilde tartışılmıştır. En yaygın iki teori, nüfus hareketi ve iç çatışmadır.[17]

Sonrası[değiştir | kaynağı değiştir]

Yunan destanlarının ve özellikle Homeros'un İlyada ve Odysseia'sının sunduğu bilgilerden dolayı Yunan tarihinin bu dönemi, Yunanistan ve çevre bölgelerde çeşitli askeri seferlere öncülük eden savaşçı-kahramanlar dönemi olarak kabul edilmiştir.[1] Homeros Destanlarındaki Miken halkı kişisel onura değer veren kavgacı ve savaşçı bir halk olarak gözükmektedir.[3]

Konuyla ilgili yayınlar[değiştir | kaynağı değiştir]

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ a b c d e f g h i Cline 2012.
  2. ^ a b c Palaima 1999.
  3. ^ a b c d Castleden 2005.
  4. ^ a b c d e f g h i Schofield 2006.
  5. ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t u v w x y z D'Amato & Salimbeti 2011.
  6. ^ a b c d e f Howard 2011.
  7. ^ Fields 2006: "The history of Mycenaean chariot can be divided into two phases ... The second coincides with the period 1300–1200 BC (LH IIIB) when chariot design had changed dramatically with the development of the 'rail-chariot'. The shift from box-chariot to rail-chariot marks the transition from a purely mobile vehicle to a battlefield transport at a time when the Mycenaean world was in a state of fragmentation and dissolution."
  8. ^ a b c d Fields 2004.
  9. ^ Kagan & Viggiano 2013
  10. ^ Fields 2006.
  11. ^ a b Tartaron 2013.
  12. ^ a b c Bryce 2005.
  13. ^ Beckman, Bryce & Cline 2012.
  14. ^ a b c Kelder 2010.
  15. ^ Bryce 2005; Kelder 2010.
  16. ^ Kelder 2005.
  17. ^ Mylonas 1966.