Luise Auguste Wilhelmine Amalie
Mecklenburg-Strelitzli Luise | |||||
---|---|---|---|---|---|
![]() | |||||
Prusya konsort kraliçesi | |||||
Hüküm süresi | 16 Kasım 1797 - 19 Temmuz 1810 | ||||
Brandenburg elektörü eşi | |||||
Hüküm süresi | 16 Kasım 1797 - 6 Ağustos 1806 | ||||
Doğum | 10 Mart 1776 Hanover, Hanover Elektörlüğü, Kutsal Roma İmparatorluğu | ||||
Ölüm | 19 Temmuz 1810 (34 yaşında) Hohenzieritz, Prusya Krallığı | ||||
Eş(ler)i | III. Friedrich Wilhelm | ||||
| |||||
Hanedan | Mecklenburg Hanedanı | ||||
Babası | Mecklenburg dükü II. Karl | ||||
Annesi | Friederike Caroline Luise | ||||
İmza | ![]() |
Mecklenburg-Strelitzli Luise (Luise Auguste Wilhelmine Amalie; 10 Mart 1776 - 19 Temmuz 1810), Prusya kralı III. Friedrich Wilhelm'ın eşi olarak Prusya konsort kraliçesi idi. Kısa süren evliliklerinden dokuz çocukları oldu; bunlar arasında gelecekteki Prusya kralı IV. Friedrich Wilhelm ve Alman imparatoru I. Wilhelm de bulunuyordu.
Luise'in mirası, özellikle 1807'de Fransız imparatoru I. Napolyon ile Tilsit'teki görüşmesiyle pekişti.[a] Prusya'nın Dördüncü Koalisyon Savaşı'ndaki kayıplarının ardından, Napolyon ile uygun barış şartları altında teslim olmak için görüştü ancak bu girişimi başarısız oldu. Halkı tarafından zaten çok sevilen Luise, bu görüşmenin ardından "ulusal erdemin ruhu" olarak yüceltildi. Otuz dört yaşında hayatını kaybetmesi, onun "hafızalarda daima genç kalmasını" sağladı. Napolyon'un ise "Prusya kralı en iyi bakanını kaybetti" dediği rivayet edilir. Dört yıl sonra, yas içindeki eşi, Demir Haç'ın kadınlara özel bir karşılığı olarak Luise Nişanı'nı yaptırdı. 1920'lerde muhafazakâr Alman kadınları Kraliçe Luise Birliği'ni oluşturdu.
Mecklenburg-Strelitz düşesliği (1776-1793)
[değiştir | kaynağı değiştir]Mecklenburg-Strelitz Düşesi Luise Auguste Wilhelmine Amalie ("Louise" olarak da bilinir), 10 Mart 1776'da Hannover'ın hemen dışında, tek katlı bir villada doğdu.[1][2] Luise, Mecklenburg dükü II. Karl ile Hesse-Darmstadt prensesi Friederike Caroline Luise'in altı çocuğundan dördüncü kızıydı. Babası Karl, İngiltere konsort kraliçesi Charlotte'un kardeşi, annesi Friederike ise Hessen-Darmstadt landgrafı VIII. Louis'in torunuydu. Vaftiz töreninde ona ismini veren, anneannesi Hessen-Darmstadt prensesi Maria Louise Albertine ve baba tarafından kuzeni, Birleşik Krallık prensesi Augusta Sophia idi; ikinci adı da Prenses Augusta Sophia'dan geliyordu.[3]
Louise doğduğunda, babası henüz Mecklenburg-Strelitz'in hükümdarı değildi (bu unvanı ancak 1794'te kardeşinin yerine geçerek aldı). Bu nedenle, bir sarayda değil, daha sade bir konutta dünyaya geldi.[3] Babası Karl, Hannover'de saray muhafız alayının mareşaliydi ve Louise'in doğumundan kısa bir süre sonra, eniştesi Hannover elektörü III. George (kız kardeşi Kraliçe Charlotte'un eşi) tarafından Hannover Genel Valisi olarak atandı.[2][4] Aile daha sonra Hannover krallarının ikametgâhı olan Leineschloss'a taşındı, ancak yaz aylarını genellikle Herrenhausen'de geçiriyorlardı.[4]
Louise, kendisinden iki yaş küçük olan kız kardeşi Frederica ve tek erkek kardeşi George ile yakın bir ilişkiye sahipti. O ve kardeşleri, annelerinin bir arkadaşı olan mürebbiyeleri Fräulein von Wolzogen'in gözetimi altındaydı.[5] Louise henüz altı yaşındayken, annesi doğum sırasında hayatını kaybetti ve bu olay küçük düşes üzerinde kalıcı bir etki bıraktı. Benzer acılar yaşayan çocuklara harçlıklar vererek onlara yardım etmeye çalışarak “O da benim gibi, annesiz” derdi.[5] Annesi Friederike'nin ölümünden sonra aile, Leineschloss’tan ayrılarak “küçük Versailles” olarak anılan Herrenhausen’e taşındı.[5]
Dük Charles, iki yıl sonra ilk eşinin küçük kız kardeşi Charlotte ile evlendi ve bu evlilikten bir oğlu, Karl Friedrich dünyaya geldi. Louise, yeni üvey annesi ve aynı zamanda teyzesi olan Charlotte ile yakın bir bağ kurdu, ancak Charlotte da evliliğinden bir yıl sonra doğum komplikasyonları nedeniyle hayatını kaybetti.[6] İki kez dul kalan ve büyük bir yas içinde olan Dük Charles, Darmstadt’a gitti ve çocuklarını kayınvalidesi, yani Louise’in anneannesi olan dul Prenses Maria Louise'in bakımına bıraktı.[6]
Prusya prensesliği (1793-1797)
[değiştir | kaynağı değiştir]
Evliliğinden önceki dönemde, Louise'in Prusya'nın başkenti Berlin’e gelişi "büyük bir heyecan yarattı ve şehir halkı tarafından coşkuyla" karşılandı.[7][8] Protokolü bozarak yolda bir çocuğu kucaklayıp öptüğünde, Prusyalı yazar Friedrich de la Motte Fouqué, “Meleksi Prenses'in gelişi bu günlere soylu bir ihtişam katıyor. Tüm kalpler ona yöneliyor ve zarafeti ile iyiliği kimseyi lütuftan mahrum bırakmıyor.” diye yazdı.[7][8] Bir başka kişi ise, “Prensesi ne kadar yakından tanırsanız, içindeki asalet ve kalbinin meleksi iyiliğiyle o kadar büyülenirsiniz.” ifadelerini kullandı.[9]
Kayınpederi Kral II. Frederick William, çifte Charlottenburg Sarayı'nı tahsis etti, ancak veliaht prens ve eşi, Potsdam yakınlarındaki Paretz Sarayı'nda yaşamayı tercih etti. Luise burada ev işleriyle ilgilenerek zamanını geçiriyordu.[10][11] Paretz, sarayın hareketli ortamından uzakta, "doğayla iç içe bir yaşam sunduğundan, çiftin en mutlu olduğu" yerdi.[12] Evlilikleri "mutlu geçti" ve Luise, kayınpederi tarafından büyük bir sevgiyle karşılandı. Kral, ona “prenseslerin prensesi” diyerek Oranienburg Sarayı'nı tahsis etti.[13] Veliaht prenses olarak, kocasını her konuda desteklemeyi kendine görev edindi ve birlikte Shakespeare ve Goethe okumanın yanı sıra "şarkı söylemekten büyük keyif" aldılar..[10][14]
Louise kısa bir süre sonra hamile kaldı ve 1 Ekim 1794'te 18 yaşındayken, ölü doğan bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Ancak daha sonra dokuz sağlıklı çocukları oldu: Veliaht prens Frederick William (1795), Prens Wilhelm (1797), Prenses Charlotte (1798), Prenses Frederica (1799), Prens Carl (1801), Prenses Alexandrine (1803), Prens Ferdinand (1804), Prenses Luise (1808) ve Prens Albrecht (1809). Bunlardan ikisi çocuk yaşta hayatını kaybetti. Çift, başkentteki Veliaht Prens Sarayı'na da zaman zaman gitmekteydi.
Luise, yaşamı boyunca hayırseverliğini sürdürdü. Bir hasat festivaline katıldığında, çocuklara hediye almak için alışveriş yaptı ve hediyeleri bizzat dağıttı. Berlin’de evlendikten sonra kutladığı ilk doğum gününde, Kral II. Frederick William ona ne hediye istediğini sorduğunda, Luise şehir halkının sevincine ortak olabilmesi için bir miktar para talep etti. Bunun üzerine kral, ona bu amaç için büyük bir meblağ verdi.[15]
Prusya konsort kraliçeliği (1797-1810)
[değiştir | kaynağı değiştir]16 Kasım 1797'de, babasının ölümü üzerine eşi III. Friedrich Wilhelm adıyla Prusya tahtına çıktı. Luise, büyükannesine yazdığı bir mektupta, "Artık kraliçeyim ve beni en çok sevindiren şey, hayır işlerinde artık hesap yapmak zorunda kalmayacak olmamdır." diye belirtti.[16] Çift, Paretz'deki sade yaşamlarını terk etmek zorunda kaldı ve kraliyet sarayının katı kurallarına uymaya başladı.[10] Yeni kral, doğu eyaletlerini kapsayan bir geziye çıktı. Bu gezinin iki amacı vardı: Kral, yeni tebaasıyla tanışmak istiyordu ve Prusya'da alışılmışın dışında olmasına rağmen, Kraliçe Luise'i de halka tanıtmayı amaçlıyordu.[17] Luise, gittiği her yerde büyük coşkuyla karşılandı. Prusya tarihinde ilk kez bir kraliçe, yalnızca eş rolüyle sınırlı kalmayıp halkın gözünde bağımsız bir figür haline geldi.[7] Luise'in bu gezideki varlığı, geleneksel kraliçe rolünden bir sapmaydı. Ancak onun gücü ve kalıcı etkisi, ayrı bir saray veya politika oluşturmasından değil, tam tersine, sahip olduğu zekâ ve yetenekleri tamamen eşinin hizmetine sunmasından kaynaklanıyordu.[18] Aynı zamanda bir moda ikonu haline geldi; örneğin, hastalanmamak için boynuna eşarp takarak bir moda akımı başlattı.[19]
Kocasının tahta çıkışından sonra Luise, üst düzey devlet adamlarıyla güçlü bağlar kurdu ve devlet yönetiminde etkili bir figür haline geldi; tüm kesimlerden büyük saygı ve sevgi gördü.[2][20] Kraliçe, saraydaki siyasi gelişmelerden haberdar olmaya özen gösterdi ve yeni kral, tahta geçtiği ilk günden itibaren devlet meselelerinde ona danıştı.[21] III. Frederick William, temkinli ve ihtiyatlı biriydi; savaştan nefret ediyordu ve 1798'de "Savaştan tiksiniyorum... Dünyada insanlığın mutluluğuna en uygun sistemin barış ve huzurun korunması olduğuna inanıyorum." demişti.[22] Babasının dış politikasını sürdüren kral, devrimci Fransız Cumhuriyeti ile başlayan ve daha sonra Napolyon Savaşları'na (1803–1815) dönüşen çatışmaların ilk yıllarında tarafsız kalmayı tercih etti; II. Koalisyon Savaşı'nda (1798–1802) bir taraf seçmesi yönündeki baskılara direndi.[22] Luise de bu görüşü destekliyordu ve Prusya'nın Avusturya, Britanya ve Rusya gibi koalisyon güçlerinin yanında savaşa girmesi durumunda, askeri destek açısından Rusya'ya bağımlı hale geleceğini öngörüyordu.[23] Prusya, büyük güçler içinde en zayıfı olduğundan, böyle bir ittifaktan kazançlı çıkamayacağını düşünüyordu.[23] Ancak Fransız saldırganlığı kralın savaşa girmeyi düşünmesine neden oldu. Fakat karar verme konusundaki kararsızlığı nedeniyle bir taraf seçmekte zorlandı. Luise ve bakanlarının farklı görüşlerini dinledi ve sonunda 1805'te Austerlitz Muharebesi'nden zaferle çıkan Napolyon ile ittifak yapmaya mecbur kaldı.[24]
Bürokrasinin önemli isimlerinden Baron vom Stein, ülkenin geçmişteki tarafsızlık politikasından nefret ediyor ve yönetimin liyakate dayalı bir bakanlık sistemine dönüştürülmesi gerektiğini savunuyordu.[25] Kral için sert bir dille kaleme aldığı bir raporda, bakanlar arasında daha net görev dağılımlarının yapılması gibi yönetim reformları önerdi. Ancak bu rapor, Frederick William'a ulaşmadı; çünkü Stein, belgeyi önce General Ernst von Rüchel’e verdi ve o da 1806 baharında kraliçeye iletti. Luise, içeriğine katılmasına rağmen metni "fazla sert ve duygusal" bularak kralın görmesini engelledi.[25][26]
Fransa ile olan savaş
[değiştir | kaynağı değiştir]Kralın danışmanları arasında, ailesinden bazı üyeler - savaşı açıkça savunan Kraliçe Luise[27] ve Prens Friedrich Ludwig - Fransa'ya karşı savaş yanlısı militarist gruba liderlik ediyordu. Tarafsızlığa karşı olup reformdan yana olan grup ise Baron vom Stein ve Karl August von Hardenberg tarafından yönetiliyordu.[28][29] Kralın karakterini bilen Hardenberg, reform taleplerini doğrudan kraliçeye iletti. Bu, akıllıca bir hamleydi, çünkü III. Frederick William, güvendiği Kabinett danışmanlarının görevden alınmasını, Fronde hareketine benzer bir "isyan" olarak görüyordu.[30]

Prusya, 1795'ten beri bir savaşa girmemiş olmasına rağmen, askeri liderleri Napolyon’un ordularını yenebileceklerine inanıyorlardı. Fransa karşıtı bir broşür yüzünden yaşanan küçük bir olayın ardından, Kraliçe Luise ve ailesinin baskısıyla Kral Frederick William, Napolyon ile arasındaki huzursuz barışı bozarak savaşa girmeye karar verdi.[31] Prusya ordusu seferber edildi ve bu, Ekim 1806'da gerçekleşen Jena-Auerstedt Muharebesi'ne yol açtı. Ancak bu savaş, Prusya için tam bir felaket oldu; ordunun savaşma gücü neredeyse tamamen yok edildi. Kral ve kraliçe, Jena'daki cephede askerlerine eşlik etmişti (Luise'in "Amazon gibi" giyindiği anlatılır), ancak Fransız birliklerinden kaçmak zorunda kaldılar.[32]
Napolyon, Berlin'i işgal etti ve bu durum kral, kraliçe ve kraliyet ailesinin doğudaki Memel'e kaçmasına neden oldu. Louise, kışın ortasında ciddi şekilde hastayken bu zorlu yolculuğu yapmak zorunda kaldı.[2][33] Yolculuk boyunca yiyecek ve temiz su bulunmuyordu ve bir tanığa göre kral ve kraliçe, "ev dedikleri harap ahırlardan birinde" aynı yatakta uyumak zorunda kalmışlardı.[34]
Sonunda, Napolyon üstün bir konumdan barış şartlarını dikte etti ve bu, 1807'de Tilsit Antlaşmaları olarak bilinecek olan sürecin başlangıcı oldu.[35] Müzakereler sırasında Napolyon, Prusya'nın yarısını Prusya himayesine bıraktı. Kral Frederick William, hamile olan Kraliçe Luise'i de yanına çağırdı; Luise, daha iyi bir anlaşma sağlamak için Napolyon’a yalvarmak zorunda kaldı. Eşine "Tanrı aşkına, onursuz bir barış olmasın...[Prusya] en azından onurunu kaybetmeden yok olsun." diye öğüt verdi."[36] Kral, onun varlığının Napolyon’u "daha yumuşak bir ruh haline" sokabileceğini düşündü. Luise, Prusya'yı kurtarmak için istemeyerek de olsa Napolyon ile görüşmeyi kabul etti. Napolyon daha önce onun itibarını sarsmaya çalışarak sadakatini sorgulamıştı, ancak Luise buna rağmen onunla yüzleşmeye karar verdi ve güzelliği ile cazibesini kullanarak Napolyon'u daha iyi şartlar sunmaya ikna etmeye çalıştı.[36]
Louise, daha önce Napolyon'dan sürekli "Canavar" diye bahsediyordu,[27] ancak yine de özel bir görüşme talep etti ve imparatorun ayaklarına kapanarak yalvardı.[37] Napolyon, onun zarafetinden ve kararlılığından etkilenmiş olsa da hiçbir taviz vermedi. Eşi İmparatoriçe Joséphine'e yazdığı mektupta Luise için "Gerçekten büyüleyici ve bana karşı oldukça cilveli. Ama kıskanma... Ona kur yapmanın bana çok pahalıya mal olacağı kesin." diye yazdı.[2][36][38]
Napolyon’un, Kraliçe Louise'in itibarını zedeleme çabaları başarısız oldu; aksine onu Prusya halkı gözünde daha da sevilen bir figür haline getirdi.[2] Prusya'yı Fransız saldırganlığından koruma çabaları, onu gelecek nesillerin gözünde bir kahraman olarak ölümsüzleştirdi.
Daha sonraları
[değiştir | kaynağı değiştir]Savaşın ardından Prusya'ya ağır kısıtlamalar getirildi; bunlar arasında yüz yirmi milyon franklık büyük bir tazminat ve Fransız birliklerinin Prusya'da konumlandırılması da vardı. O dönemde, yüz yirmi milyon frank, Prusya'nın bir yıllık bütçesine eşdeğerdi. Prusya'nın eski ihtişamının ve gururunun simgesi olarak görülen Kraliçe Luise için Fransız işgali özellikle yıkıcı oldu. Kişisel hakaretlere maruz kaldı; Napolyon, ona bir nevi alaycı bir iltifat olarak "Prusya'daki tek gerçek adam" dedi.[27] Kraliçe, evlat edindiği ülkesinin kendisinden moral gücü beklediğini fark etti ve bu bilinçle eski iyimserliğini yeniden kazandı. Özellikle en büyük oğlunu gelecekteki kral rolüne hazırlamaya önem verdi.[14]
Sonraki birkaç yıl boyunca Luise, Stein ve Hardenberg'in yürüttüğü reform çabalarını destekledi. Ayrıca, ordunun yeniden düzenlenmesi için çalışan Gerhard von Scharnhorst ve August Neidhardt von Gneisenau'nun çabalarını da destekledi.[10][39] Tilsit felaketinin ardından, Kral III. Friedrich Wilhelm tarafından daha önce görevden alınan Stein'in yeniden atanmasında önemli bir rol oynadı. Kocasına "[Stein] benim son umudum. Büyük bir yüreğe ve kapsayıcı bir zekâya sahip; belki de bizim bilmediğimiz çareleri biliyordur." dedi.[40]
1808 yılına gelindiğinde, Berlin'e dönmenin hâlâ güvenli olmadığı düşünülüyordu ve bu nedenle kraliyet ailesi yaz aylarını Königsberg yakınlarında geçirdi. Luise, çocuklarının erken yaşta karşılaştıkları zorlukların onların iyiliğine olacağını düşünüyordu: "Eğer lüks ve refah içinde büyüselerdi, hayatın her zaman böyle olduğunu sanabilirlerdi."[10] 1808 kışında Çar I. Aleksandr, kral ve kraliçeyi St. Petersburg'a davet etti ve burada Luise ihtişamla döşenmiş odalarda ağırlandı. Almanya'ya dönüşünde ise "Artık hiçbir şey beni büyülemiyor." diyerek gördüğü zenginliklerin kendisini etkilemediğini belirtti.[41]
En küçük çocuğu Prenses Louise'in 1809’daki doğumuna yakın, babasına yazdığı bir mektupta "Tanrı'ya şükür... başımıza gelen felaketler, evliliğimizi ve aile hayatımızı bozmadı; aksine, daha da güçlendirdi ve bizim için daha kıymetli hale getirdi." dedi.[42] Louise o yıl sık sık hastalandı ancak yıl sonunda, üç yılın ardından, Berlin'e kral ile birlikte geri döndü. Şehre iki kızı Charlotte ve Alexandrine ile küçük oğlu Karl'ın da bulunduğu bir arabayla girdi ve Charlottenburg Sarayı'nda babası tarafından karşılandı. Ancak saray, Napolyon ve komutanları tarafından yağmalanmıştı; tablolar, heykeller, el yazmaları ve antikalar Fransızlar tarafından götürülmüştü.[10][43] Prusya'ya çok farklı bir halde dönen kraliçe için bir vaiz "Sevgili kraliçemiz neşeli olmaktan çok uzak, fakat ciddiyetinde huzurlu bir dinginlik var... gözleri artık eski ışıltısını kaybetmiş; çok ve hâlâ ağladığı açıkça görülüyor." diyordu.[44]
Ölümü
[değiştir | kaynağı değiştir]19 Temmuz 1810'da, Strelitz'de babasını ziyaret ederken, kraliçe kocasının kollarında, sebebi belirlenemeyen bir hastalıktan dolayı hayatını kaybetti.[2][14] Anılarını yazan Korgeneral Baron Marcellin Marbot, kraliçenin hayatının ilerleyen dönemlerinde boynuna sürekli kalın bir sargı sardığını belirtmiştir. Bunun sebebi, başarısız geçen guatr ameliyatının ardından boğazında bir yara kalmasıydı; sonunda bu durum onun ölümüne yol açtı. Kraliçenin erken ölümü, "halkı derinden etkiledi" ve birçok kişi Fransız işgalini onun ölümünün asıl sebebi olarak gördü.[27] Prusyalı General Gebhard Leberecht von Blücher, "Azizemiz artık cennette." diyerek üzüntüsünü dile getirdi.[39]
Luise'in beklenmedik ölümü, Napolyon Savaşları ve reform ihtiyacının devam ettiği bu zorlu dönemde kralı yalnız bıraktı.[39] Kraliçe Luise, Charlottenburg Sarayı'nın bahçesinde defnedildi ve mezarının üzerine Christian Daniel Rauch tarafından yapılan etkileyici bir heykelin yer aldığı bir anıt mezar inşa edildi.[2][45] Frederick William, 1824 yılına kadar yeniden evlenmedi. O yıl, Auguste von Harrach ile morganatik evlilik yaptı.[46] Kral, 7 Haziran 1840'ta öldü ve eşi Kraliçe Luise'in yanına defnedildi.
Notlar
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ Buradaki "miras" kelimesi, maddi bir mirastan ziyade, onun hatırası, halk üzerindeki etkisi ve tarihsel rolü anlamında kullanılmıştır. Yani, Napolyon ile yaptığı görüşme, zaten sevilen bir figür olan Luise'in ulusal bir kahraman ve erdem sembolü olarak daha da yüceltilmesine katkıda bulundu.
Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- Dipnot
- ^ Maxwell Moffat, p. 16.
- ^ a b c d e f g h Chisholm (1911a) (ed).
- ^ a b Maxwell Moffat, p. 17
- ^ a b Hudson (2005a), p. 156.
- ^ a b c Maxwell Moffat, p. 19.
- ^ a b Kluckhohn, p. 4.
- ^ a b c Clark, p. 316.
- ^ a b Kluckhohn, p. 9.
- ^ Kluckhohn, p. 10.
- ^ a b c d e f Faithfull, Francis G. "Queen Louise of Prussia (1776–1810)". 29 Ocak 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Aralık 2010.
- ^ Knowles Bolton, p. 18.
- ^ Kluckhohn, p. 10, 12.
- ^ Knowles Bolton, p. 19.
- ^ a b c Drumin, Dawn. "Queen Louise of Prussia". King's College. 11 Eylül 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Aralık 2010.
- ^ Kluckhohn, pp. 12–13.
- ^ Quoted in Kluckhohn, p. 13.
- ^ Hudson (2005b), p. 1.
- ^ Clark, pp. 317–18.
- ^ Clark, p. 317.
- ^ Clark, pp. 299, 317.
- ^ Clark, p. 217.
- ^ a b Clark, pp. 298–99.
- ^ a b Clark, p. 299.
- ^ Clark, pp. 301–02.
- ^ a b Clark, p. 303.
- ^ Simms, p. 332.
- ^ a b c d Fisher, p. 254.
- ^ Herold, p. 177.
- ^ Clark, p. 304.
- ^ Simms, p. 222, 332.
- ^ Herold, p. 179.
- ^ Herold, p. 180.
- ^ Clark, p. 307.
- ^ Clark, p. 312.
- ^ Clark, p. 309.
- ^ a b c Herold, p. 187.
- ^ Herold, p. 188.
- ^ Clark, p. 310.
- ^ a b c Chisholm (1911b) (ed).
- ^ Clark, p. 318.
- ^ Knowles Bolton, p. 52.
- ^ Kluckhohn, p. 64.
- ^ Knowles Bolton, p. 53.
- ^ Knowles Bolton, p. 54.
- ^ Knowles Bolton, p. 57.
- ^ Knowles Bolton, p. 59.
- Genel
- Chisholm, Hugh, (Ed.) (1911a). "Louise of Prussia". Encyclopædia Britannica (11. bas.). Cambridge University Press.
- Chisholm, Hugh, (Ed.) (1911b). "Frederick William III, king of Prussia". Encyclopædia Britannica (11. bas.). Cambridge University Press.
- Clark, Christopher (2006). Iron Kingdom: The Rise and Downfall of Prussia, 1600–1947. Cambridge, MA: Belknam Press of Harvard University Press. ISBN 9780674023857. Geçersiz
|url-erişimi=registration
(yardım) - Fischer, Conan (1996). The Rise of National Socialism and the Working Classes in Weimar. Berghahn Books. ISBN 9781571819154.
- Fisher, Todd; Gregory Fremont-Barnes; Bernhard Cornwell (2004). The Napoleonic Wars: The Rise and Fall of an Empire. Oxford, England: Osprey Publishing. ISBN 9781841768311.
- Herold, J. Christopher (2002) [1963]. The Age of Napoleon. New York, NY: Mariner Books. ISBN 0618154612.
- Hudson, Elizabeth Harriot (2005a) [1874]. The Life and Times of Louisa, Queen of Prussia, Volume 1. London, England: Adamant Media Corporation [W. Isbister & Co.] ISBN 9781421225371.
- Hudson, Elizabeth Harriot (2005b) [1874]. The Life and Times of Louisa, Queen of Prussia, Volume 2. London, England: Adamant Media Corporation [W. Isbister & Co.]
- Kluckhohn, August (1889). Louise, queen of Prussia: a memorial. Elizabeth H. Denio tarafından çevrildi. Boston: Avery L. Rand.
- Knowles Bolton, Sarah (1892). Famous types of womanhood. New York, NY: Thomas Y. Crowell & Co. s. 9.
queen louise of prussia.
- Maxwell Moffat, Mary (1907). Queen Louisa of Prussia. New York, NY: E.P. Dutton and Company. s. 16.
queen of prussia louise.
- Reagin, Nancy Ruth (1995). A German women's movement: class and gender in Hanover, 1880–1933. University of North Carolina Press. ISBN 9780807845257.
- Simms, Brendan (1997). The Impact of Napoleon: Prussian High Politics, Foreign Policy and the Crisis of the Executive, 1797–1806. Cambridge University Press. ISBN 9780521893855.
- Günter de Bruyn: Preußens Luise. Vom Entstehen und Vergehen einer Legende. Siedler, Berlin 2001, 3-88680-718-5 (with bibliography and index of illustrations)
Konuyla ilgili yayımlar
[değiştir | kaynağı değiştir]"Louisa". Encyclopædia Britannica. XV (9. bas.). 1883.
- Schulte, R. (2002). "The Queen – A Middle–Class Tragedy: The Writing of History and the Creation of Myths in Nineteenth–Century France and Germany". Gender & History. 14 (2): 266-293. doi:10.1111/1468-0424.00266.
- Wright, Constance (1969). Beautiful Enemy: A Biography of Queen Louise of Prussia. Dodd, Mead. ASIN B0006C00XY. online free to borrow
Dış bağlantılar
[değiştir | kaynağı değiştir]
