I. Türk Dili Kurultayı

Vikipedi, özgür ansiklopedi

I. Türk Dili Kurultayı, 26 Eylül 1932-5 Ekim 1932 tarihleri arasında Türk Dil Kurumu tarafından düzenlenen dil kurultayı.

"Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır." sözleri ile Türkçeye verdiği önemi belirten Atatürk, 1 Kasım 1928'de çağdaş dünyaya uyum sağlamak amacıyla Harf devrimini gerçekleştirmiştir. Türk dilinin dünya dilleri arasındaki yerinin belirlenmesi, köklerinin araştırılması, Türk lehçe, şive ve ağızlarının bilimsel yöntemlerle incelenmesi için 12 Temmuz 1932 tarihinde Türk Dili Tetkik Cemiyetini (Türk Dil Kurumunu) kurdurmuştur. Atatürk, Kurumun kuruluşunun hemen ardından Türkçenin geliştirilmesi, zenginleştirilmesi ve özleştirilmesi yolunda yapılacak çalışmaları belirlemek düşüncesiyle de bir kurultay düzenlenmesi talimatını vermiştir. 26 Eylül 1932 günü Dolmabahçe Sarayı’nda Birinci Türk Dil Kurultayı’nın toplanmasını sağlamıştır. Atatürk, dokuz gün süren kurultay oturumlarının tamamına katılmış, bütün bildirileri dinlemiş, oturum aralarında dil bilginleriyle sohbet etmiştir. Yurt dışından dil bilimcilerin de katıldığı kurultayı üç bine yakın dinleyici izlemiştir. Kurultayın son günü başkanlığa bir dilekçe veren şair ve yazar Halit Fahri Ozansoy, bu büyük toplantının Türk dilinin bayramı olduğunu, bu nedenle açış günü olan 26 Eylül’ün Dil Bayramı olarak kutlanmasını önermiştir. Kurultay üyelerinin oy birliği ile kabul ettiği bu önergeyle 26 Eylül günü, Türkiye'de Dil Bayramı olarak kutlanmaktadır.[1]

On gün süren kurultay, Ruşen Eşref’in şu konuşmasıyla biter:

"Bir davayı bütün gerçekliği ile göz önüne getirmek, onu zaman ve mekân içindeki yerine, sırasına koymak, beynin laboratuvarında inceden inceye elenip dokunmuş bu işin nasıl bir iş olduğunu görmek, göstermek, düşünceleri o iş etrafında bir araya toplamak, o işten çıkan neticeleri ilerisi için hedef edinmek: İşte Mustafa Kemalce düşünüş bu demektir.

Mustafa Kemalce düşünmek demek, tahlil ve terkip etmek, şuurlaştırmak, nizamlaştırmak, sistem haline koymak demektir. Bu usul Çanakkale'den dil kurultayına kadar aynı hızı ve sırayı gösterir. Bu da bizim milli bilincimizi arttırır milli kültürümüzü ortaya koyar. Biz de her Türk vatandaşı gibi atalarımıza layık olarak milli mirasımızı sonsuza dek koruyacağız..."

Kaynakça[değiştir | kaynağı değiştir]

  1. ^ "Kurultayların Tarihçesi". 21 Kasım 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Mart 2023.