Hacı İlbey

Vikipedi, özgür ansiklopedi
15.21, 8 Ekim 2016 tarihinde YBot (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 17681592 numaralı sürüm (Ulam güncellendi)

Hacı İlbey veya Hacı İlbeği Osmanlı Devleti'nin Rumeli'de yayılmasında önemli hizmetleri geçmiş ve Sırpsındığı Baskını'nın kahramanı olan Osmanlı komutanıdır.

Karesioğulları Beyliği komutanlarından iken, Orhan Gazi tarafından Karesi Beyliğinin alınmasıyla Gazi Evrenos Bey, Ece Yakup ve Gazi Fazıl Beylerle beraber Osmanlı Beyliği hizmetine girmiş ve Karesi Beyi tayin edilen şehzade Süleyman Gazi'nin maiyetine verilerek onunla birlikte Rumeli'nin fethine katılmıştır.

Rumeli fütuhatının başlangıcında Konurhisar'ın elde edilmesiyle oranın muhafızı olmuş, burayı kendisine üs yaparak Malkara ve İpsala'yı almış; Hayrabolu ve Çorlu taraflarına akınlar yapmış; daha sonra Lüleburgaz (Kuleli Burgaz)'ı ele geçirmiştir. Bu defa da Lüleburgaz'ı kendisine üs edinmiştir. Süleyman Gazi'nin ölümünden sonraki gerilemede metanet gösterdi ve muntazam olarak çekildi; durumun düzelmesi üzerine kendisine baskın yapmak isteyen Dimetoka Rum beyinden önce davranarak onu bozmakla Rum beyini esir etmiş ve bu suretle Dimetoka'yı almıştır. O sırada Rumeli fütuhatını takip için gelen Sultan I. Murat'a bunu müjdelemiştir.

Edirne üzerine yapılan harekatta Lala Şahin Paşa maiyetinde olarak buranın fethinde, daha sonra yine Lala Şahin Paşa ile Zağra ve Filibe'nin zaptında bulunmuştur. Bu Türk harekatına karşı Macar kralının kumandası altında Sırp, Bulgar ve Bosna kralları kuvvetleri ittifak edip büyük bir ordu ile Meriç nehri yanında Çirmen mevkine gelip nehri geçtiler; ilk hedefleri Edirne'yi almaktı.

Bu hal, Edirne'de bulunan Beylerbeyi Lala Şahin Paşa'yı telaşa düşürdü; durumu Bursa'da bulunan Sultan Murat'a bildirdi ve acele yardım istedi. Hacı İlbey, Lala Şahin'in heyecanını teskin ederek yanındaki kuvvetlerle öncü olarak ileri gönderildi; düşmanın kuvveti ve vaziyetini tetkik etti. Zaferden emin olan haçlılar ihtiyatsız bir halde olup içki ve eğlenceye dalmışlardı. Gece karanlığından istifade eden Hacı İlbey düşmana şiddetli bir baskın yaptı, asıl büyük Türk ordusunun kendilerini bastığını zanneden Haçlılar bozguna uğradılar, bir kısmı kırıldı ve bir kısmı Meriç 'te boğuldu. Macar kıralı canını zor kurtardı; rivayete göre kurtuluşunu boynunda asılı bir Meryem tasvirine hamletti ve şükrane olarak daha sonra Meryem Ana adına bir kilise yaptırdı. Osmanlı tarihlerinde Sırpsındığı ve Batılı tarihçilerce Meriç veya Çirmen muharebesi denilen bu savaş yaklaşık 1364'te olmuştur.

Lala Şahin Paşa'nın düşmanın çokluğu dolayısıyla padişahtan kuvvet istemesi ve bu arada maiyetindeki bir kumandanın on bin kişi ile altmış bin tahmin edilen kuvveti bozması Şahin Paşa'yı mahcup duruma düşürdü. Bunun neticesi olarak bir vesile bulup bu değerli kumandanı zehirletti (vefatı yaklaşık 1365).

Hacı İlbey'in ailesi 1390 yılında Evrenos gazi tarafından Kayalar Kırımşa Bölgesine yerleştirilmiştir.

Balıkesir'de bir mahalle 'Hacı İlbey' ismini taşımaktadır.

Hacı İlbey soyundan gelenler 1924 yılında mübadele anlaşması ile Anadolu'ya dönmüşlerdir.