Şablon tartışma:Fenerbahçe SK başkanları

Sayfa içeriği diğer dillerde desteklenmemektedir.
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Fenerbahçe Başkanlar Listesi çoğu zaman hatalı oluşturuluyor[kaynağı değiştir]

Bunun başlıca sebebi ise; kulübün kuruluşundan itibaren sürekli olarak yönetimin el değiştirmesi ve kurucuların ilk yıllarda (1907-1909) kulübü terk etmelerinden kaynaklanmaktadır.

Bu sebeple kuruluştan itibaren kulüp yönetiminde sürekli "ikilik" oluşmuş ve günümüzde Fenerbahçe'nin resmi web sitesinde dahi kesin sonuca varılamayarak her ay listenin revize edildiğine şahit olmaktayız.

1932 yılında Kuşdili'ndeki kulüp binasının yangın sonucunda ağır hasar almasıyla birlikte tüm arşivin tahrip olmasından dolayı da bugün kayıtlar net olarak kulübün elinde bulunamamaktadır.

Öncelikle; Fenerbahçe, 1911'de Elkatipzade Mustafa Bey'in katılımıyla birlikte büyük bir revize hamlesinden geçti ve baştan aşağı kulübün kurumsallığı oluşturuldu. Kulüp önceleri tek bir kişi ile yönetilirken; 1911 yılındaki yapılanma sonucu 3 kişiden oluşan bir yönetim grubu (Reis - Veznedar ve Genel Kaptan) tarafından idare edildi.

Bunun sonucunda da bugün hala net, sahih şekilde hangi ismin, hangi tarihlerde başkanlık vazifesinde bulunduğundan emin olamıyoruz.

Ancak şu var ki; Galip Kulaksızoğlu ve Arif Emirzade Bey'ler, kulüpte resmi ve üyeler tarafından seçilerek kulüp yönetimine geçmiş yöneticiler değillerdir. Vekaleten kulüpte yöneticilik yapmışlardır ve bunun sebebi ise 1909'da Ayetullah Bey'in vazifeden yorulduğunu belirterek kulüpten çekilmesiyle oluşan idari buhrandan kaynaklanmaktadır. Ayetullah Bey, kulübün resmi tarihçilerinden Dr. Rüştü Dağlaroğlu'nun kitabında belirttiği üzere de "Kulüp reisi Ayetullah Bey, idari sahada çok yorulduğunu öne sürüp ayrılırken, Yönetim Kurulu Başkanlığını; genç mühendis Emirzade Arif’e bırakmıştır. Kulüpte 1911 yılı içerisinde birkaç ay, kısa süreli başkanlık görevini yürüttü." şeklinde geçen cümlelerinden anlamaktayız (Kitap: 1907-1957 Fenerbahçe Tarihi)

Galip Kulaksızoğlu ve Arif Emirzade, bu idari eksiklikten oluşan buhran sonucu takımdaki en eski üyeler olduğundan dolayı 1911 yılında müşterek şekilde "vekaleten" başkanlık vazifelerinde bulunmuşlardır.

Sabri Toprak Bey, 1909 yılında İttihat Terakki'nin Kadıköy şubesi Umum-i Katiplik vazifesine getirilmiş ve bu yıllarda Fenerbahçe ile bağlantısı başlamış, 1910'dan itibaren 1934 yılına yani hastalandığı zamana (1938'de vefat etti) dek, kulüple bağlantısı kesilmemiş bir yöneticidir. Hatta; 1920 yılında Malta'ya sürgün edildiğinde dahi kulübün Umum-i Reislik vazifesinde bulunmuştur. Bugün hala resmi web sitesinde 1915-1934 yazması da bundan kaynaklanmaktadır.

Osman Fuad Efendi, 1911 yılında Reis-i Fahri unvanıyla kulüpte yöneticilik yapmıştır. 1911-1912 yılında İstanbul Futbol Ligi'nde Şampiyon olan Fenerbahçe'nin tüm takım kadrosuyla çekilmiş fotoğrafın altında "Şehzade Salahaddin Efendi'nin mahdumları (evladı) Osman Fuad Efendi'nin himayeleri altında müteessis Fenerbahçe Sporting Kulüp Heyeti" ile başlayan ve takım kadrosunda bulunan tüm isimlerin yazıldığı bir evrak bugün hala kulüp arşivlerinde bulunmaktadır. Osman Fuad Efendi, 1913'te başlayan Trablusgarp Savaşı sonucunda bölgeye gönderilmiş, vazifelendirilmiştir. bu yüzden de 1913'te başkanlıktan çekilmek zorunda kalmıştır.

Doktor Nazım Bey, 1916 yılı sonlarında "Reis-i Fahri" sıfatıyla Fenerbahçe'de ismen yönetici vazifesinde bulunmuştur. 1917 yılında bu görevden ayrılmıştır.