Şablon:GM/2015-11-10

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Antikomünizm ya da komünizm karşıtlığı, kapitalist görüşlere karşı olan ve aksinin gerçekleşebileceğini öneren komünizm düşüncesine karşı olarak komünist sistem ve görüşlerin yayılımını engelleme çalışmalarıdır. Başlangıcı somut olarak Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti'nin ve savaştan çıkan yeni sistem düşünceli devletlerin katılımıyla 1917-1922 aralığında kurulan Sovyetler Birliği'ne dayanır.En belirgin karşı çıkışı Amerika Birleşik Devletleri yapmış ve Varşova Paktı karşılığında NATO'yu kurarak başta komünizm düşüncesine karşı çıkmıştır. II. Dünya Savaşı öncesi ve savaş sırasında Adolf Hitler ve Benito Mussolini de anti-komünist politikalar izlemiştir. Komünist fikirlere karşıtlığın başlangıcı marksizmin yeni yeşerdiği yıllarında görülse de, somut olarak SSCB'nin kuruluş yıllarına dayanmaktadır (1917-1922). Devamı...

Rudyard Kipling ya da tam adıyla Joseph Rudyard Kipling, ( d. 30 Aralık 1865 Bombay, Hindistan – ö.17 Ocak 1936 Londra). İngiliz şair, roman ve hikâye yazarı.

Altı yaşına geldiği zaman, Hindistan’ın ikliminin İngiliz çocuklarının sağlığına iyi gelmeyeceğini düşünen anne ve babası onu İngiltere’de yaşayan bir ailenin yanına gönderdi. Küçük Kipling'in bu ailenin yanında geçirdiği altı yıl, bedensel ve zihinsel baskılarla doluydu. Sonunda gerçek anne ve babası onu bu eziyetli yaşamdan kurtarıp, Devon'daki bir yatılı okula gönderdi. İlk tahsilini İngiltere'de yaptıktan sonra Hindistan'a döndü. Lahor'da gazeteciliğe başlayıp, genç yaşta yazıları ile kendini kabul ettirdi. 1889'da İngiltere'ye dönüp Londra'ya yerleşti. İngiliz dilini ustalıkla kullanması, Hindistan'daki hayatı yazılarında konu alması, romantizmle, realizmi birleştirmeyi başarması ona 1907 yılındaki Nobel Edebiyat Ödülünü kazandırdı. İki kez şövalyelik ödülüne layık görüldüğü halde kabul etmedi. Kipling çocuklar için birçok kitap yazdı. Tüm yazılarında hayata ve insanlara duyduğu bağlılık ve hayranlığı hissettirmeyi bildi. Yarattığı tiplemeler ve öyküler sayesinde, insan yaşamının en derin öğelerini bir portre gibi betimlemeyi başardı. (Devamı...)