Arap Yarımadası: Revizyonlar arasındaki fark

Koordinatlar: 24°K 47°D / 24°K 47°D / 24; 47
Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
XIXDANGERXIX (mesaj | katkılar)
XIXDANGERXIX (mesaj | katkılar)
83. satır: 83. satır:
{{Arap Yarımadası-taslak}}
{{Arap Yarımadası-taslak}}


== Kaynakça ==
[[Kategori:Arap Yarımadası| ]]
[[Kategori:Arap Yarımadası| ]]

Sayfanın 16.12, 5 Aralık 2015 tarihindeki hâli

Uydudan Arap Yarımadası

Arap Yarımadası (eskimiş Ceziretü'l-arap) (Arapça:شبه الجزيرة العربية Şibhe'l-ceziretü'l-Arabiyye) ya da Arabistan, Asya'nın güneybatısı ve Afrika'nın kuzeydoğusunda yer alan yarımada. Büyük bölümü çöl olan yarımada, içerdiği petrol ve doğal gaz kaynakları nedeniyle Orta Doğu'nun jeopolitik açıdan önemli bir bölgesidir. Bölgede nüfusun büyük bölümü Arap ve Müslüman kökenlidir. Ayrıca yarımada, İslam dininin ortaya çıktığı yerdir.

Yarımadada yer alan ülkeler Suudi Arabistan, Yemen, Umman, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Bahreyn (ada ülkesi), Kuveyt, Irak ve Ürdün'dür. Bunlardan Irak ve Ürdün topraklarının bir kısmı Arap yarımadasının dışında kalır.

Coğrafya

  Siyasi tanım
  Coğrafi tanım

Batısında Kızıldeniz, güneydoğusunda Umman Denizi ve doğusunda da Basra Körfezi bulunur. Yarımadanın başlıca bölümleri batıdaki dağlık Hicaz, iç kısımdaki Nejd ve doğudaki Lahsa (Al-Hasa) ile aynı zamanda ülke ismide olan Umman ve Yemen bölgeleridir

Başlıca yüzey şekilleri şunlardır;

Jeoloji

Jeoloik olarak Arap levhası olarak adlandırlan ve kuzeyde Güneydoğu Anadolu bölgesine kadar uzanan ayrı bir levha üzerindedir. Levhanın hareket yönü kuzey doğrultusundadır.

Doğal yaşam

Bölgeye özgü nesli tehlikedeki bazı türler;

Tarih

Arabistan ve yarımadadaki üç ana bölge

Daha çok bilgi için: İslam Devleti

Helenistik açıdan Arap Yarımadası 3 kısma ayrılır

  • Arabia Petrea: Sina Yarımadası ve yarımadanın kuzeybatısı kıyılarını kapsar.
  • Arabia Deserta: Kuzeydeki çöllük bölgeyi kapsar.
  • Arabia Felix: Yarımadanın büyük bölümünü kaplayan kalan kısmı.



İslâm öncesi dönem

İslâmiyet'ten önce Araplar, henüz millet hâline gelemedikleri için; kabîleler hâlinde yaşıyorlardı. Her kabîle, diğerlerinden ayrı bir devlet gibiydi. Kabîle başkanına "Şeyh" deniyordu. Hicaz ve Yemen bölgelerinde bazı şehirler kurulmuşsa da, genellikle çöllerde çadır ve göçebe hayâtı geçiriyorlardı. Hicaz bölgesinde üç önemli şehir, Mekke, Yesrib (Medine) ve Tâif'ti.

Kabîleler arasında kan davası ve sınır anlaşmazlıkları gibi sebepler yüzünden savaş eksik olmazdı. Yalnızca yılın dört ayında (Muharrem, Recep, Zilka'de ve Zilhicce aylarında) savaşmazlardı. Bu aylara "haram aylar” denir. Bu aylarda, bütün kabîleler güvenlik içinde seyâhat edebildikleri için, genellikle büyük panayırlar bu aylarda kurulurdu. Mekke'nin hâkimi, Kâbe ve civârındaki putların koruyucusu oldukları için Kureyş kabîlesi, diğer bütün kabîlelerden saygı görürdü. Bu sebeple Kureyşliler, senenin her mevsiminde diledikleri yere seyâhat edebiliyorlardı.

Hicaz bölgesindeki panayırların en önemlileri, Mekke civârında kurulmakta olan Ukaz, Mecenne ve Zülmecaz panayırlarıydı. Bu panayırlara ülkenin dört bir yanından akın akın gelenler arasında satıcılar, şâirler, hatipler, falcılar ve çeşitli dinlere mensup kimseler de bulunuyordu. Tâif'le Nahle arasında kurulmakta olan Ukaz panayırında, şiir yarışmaları yapılır; beğenilip derece alan şiirler, Kâbe'nin duvarlarına asılırdı.

Müslümanlıktan önce, Arapların çoğunluğu putperestti. Yapmış oldukları bir takım heykellere ilâh diye tapıyorlardı. En önemli putlar, Hubel, Lât, Menât, Uzzâ, Vedd, Suva', Yeğûs, Yeûk ve Nesr adlarını taşıyanlardı. Mekke'de Kâbe ve civârına 360 kadar put yerleştirilmişti. Her kâbîlenin ayrı bir putu, her putun özel bir ziyâret günü vardı. Böylece yılın her gününde putlarını ziyârete gelenlerle dolup taşan Mekke, bir ticâret merkezi olduğu kadar, putperestliğin de merkezi hâline gelmiş bulunuyordu.

Arabistan'da putperestlerden başka, Mûsevî, Hıristiyan, Mecusî (ateşe tapan) ve Sâbiî dinlerine mensup kimseler de vardı. Bunlardan başka, çok az sayıda, Hz. İbrahim'in tebliğinden o devre ulaşan dinî esasları benimsemiş tek Tanrı inancında olan "Hanîf"ler vardı. Nevfel oğlu Varaka, Cahş oğlu Abdullah, Huveyris oğlu Osman ve Sâide oğlu Kuss bunlardandı.

İslâmiyetten önce Araplar arasında okuyup yazma bilenlerin sayısı son derece azdı. Cömertlik, konukseverlik, sözde durma, düşmanları bile olsa kendilerine sığınanları koruma, cesâret.. gibi bazı iyi özellikleri yanında, soygunculuk, faizcilik, zenginleri üstün, fakirleri hor görme, içki ve kumar düşkünlüğü, kabilecilik gayreti ile kan dökme gibi son derece çirkin âdetleri de vardı. Özellikle köle ve kadınlara hiç değer vermezlerdi. Kadınlar, ölen kocasından, babasından ve diğer yakınlarından mirâs alamadıkları gibi, kendileri mirâs malları arasında, mirâsçılara kalırdı. Erkekler istedikleri kadar kadınla evlenebilirlerdi. Bazı kimseler kız çocuklarını diri diri kumlara gömecek derecede vahşet göstermişlerdi.

[1]


Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ http://www.dinibil.com/default.asp?L=TR&mid=1012