Transgender: Revizyonlar arasındaki fark

Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Şeb (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Dundoshuil (mesaj | katkılar)
transgender bireylerde hormon kullanımına dair
15. satır: 15. satır:
* [http://tgeu.org/ Avrupa transgender şebekesi] {{en icon}}
* [http://tgeu.org/ Avrupa transgender şebekesi] {{en icon}}


Transgender bireyler için hormon replasman tedavisi

Lütfen burada yazılanları doğruluğu kesin bilgi olarak değil, bir rehber olarak kabul edin. Bu wikideki bilgileri kendi araştırmalarınıza temel olarak ya da yardımcı olarak kullanın, kesin tıbbi bilgi olarak ya da otorite olarak görmeyin. Bu wiki bir doktor tarafından hazırlanmamıştır. Lütfen dikkatli olun ve her şeyi kendi kendinize araştırmayı ve bir (hatta tercihen iki!) tıp uzmanuna danışmayı unutmayın. Bu makale şu anda daha çok erkekten kadına dönüşümle ilgili bilgi içermektedir. Eğer kadından erkeğe geçiş ile ilgili sağlam, yararlı bilgiye sahipseniz destek olmaktan çekinmeyin!

==Hormonlar nelerdir? ==
Özünde hormonlar vücudumuzdaki hücreler tarafından salgılanan kimyasal ileticilerdir. Diğer hücreleri ve vücut kısımlarını etkiler ve hücreden hücreye sinyal taşınması için kullanılırlar. Genel olarak, iki çeşit hormon vardır: endokrin hormonlar onları üreten hücreler tarafından kana bırakılırlar, ekzokrin hormonlar ise bir kanala bırakılıp daha sonra nereye gitmeleri gerekiyorsa oraya taşınırlar. Hormonlar büyümeden ruh haline, zihinden hücre ölümüne, bağışıklık sisteminden metabolizmaya, duygulara, kemik yoğunluğuna hatta cinsel isteğe yani libidoya her şeyi etkilerler.

Dönüşüm sürecinden geçen bir kişi için buradaki daha önemli konu “seks steroidleri” ya da “gonadal (yumurtalıksal) steroidler” olarak da bilinen seks hormonlarıdır. Bu hormonlar kişinin doğal olarak ürettiği hormonlardır. Aslınde genelde hem kadın hem erkek vücudu bu hormonların hepsinden bir oranda üretse de, bu oran biyolojik cinsiyet, yaş, adet döngüsü ve başka etmenlere göre büyük farklılıklar gösterir.

Biyolojik erkekler doğal olarak yüksek oranda testosteron salgılarken, biyolojik kadınlar doğal olarak yüksek oranda östrojen olarak da bilinen estradiol salgılarlar. Biyolojik kadınlar ayrıca değişen miktarlarda projesteron da salgılarlar, projesteron salgısı adet, hamilelik ve birtakım faktörlere bağlı olarak değişir. Ancak daha önce yazıldığı gibi, bütün insanlar az da olsa yukarıdaki bütün hormonları (ve başkalarını) salgılarlar.

Hormon replasman tedavisinde genel amaç bir takım seks hormonlarının salgılanmasını durdurmak ya da etkisizleştirmek ve onları istenen cinsiyetin hormonlarıyla değiştirmektir. Eğer trans kadınsanız, alacağınız hormonlar östrojen, bir anti-androjen ve projesterondur. Eğer trans erkekseniz alacağınız hormon testosterondur (bir anti-östrojenle kombine edilmesi mümkündür)

Şu anlaşılmalıdır ki hormonlar, belirli bir amaç için reçete edilen tıbbi ilaçlardır. Sadece daha androjenik bir figüre ulaşmak istiyorsanız, seçmek istediğiniz rota bu değil. Hormonların etkileri insan ayırdetmez ve seçilebilir değildir, ayrıca genellikle geri dönüşümsüzdür. Ayrıca hormon kullanımı beraberinde önemli riskler taşır. Eğer hormon almaya karar verdiyseniz, bu yolda aşırı titizlik, dikkat ve ihtiyatla hareket edin!

==Hormonlar nasil kullanilir? ==
Hormon alımının birkaç farklı yolu vardır. Bunlar: Oral - Basitçe sadece yutmak denebilir Dilaltı - Hap veya tableti çözünene kadar dil altında tutmak bekletmek Enjeksiyon - Hipodermik bir iğneyle hormonları direkt olarak kana enjekte etmek. Bu genelde intramüsküler (IM) enjeksiyon veya subkütan enjeksiyon yoluyla yapılır. Kremler - Hormon içeren krem cilde sürülür Bantlar - Hormon içeren bant deriye yapıştırılır

Birçok uzman farklı görüşlere sahip olsa da, genel olarak en etkili yolun oral olduğu kabul edilir. İntramusküler enjeksiyon gibi hormonu direkt kana karıştırmasa da çok daha tutarlıdır. Enjeksiyonlarda alınan hormonların seviyeleri zaman içinde azalır ve bu mental ve fiziksel çeşitli yan etkilere sebep olabilir. İntramusküler enjeksiyonlar genelde iki haftada bir yapılır. Bu iki haftalık sürecin sonuna gelindiğinde, birçok kan testine göre, hormonlarınız özünde eski haline dönüyor. İstediğiniz bir şey değil bu tabii! Oral yolda yani ilacı yutarak almada ise dozaj her gün ve daha tutarlı miktarlarda alınıyor. Bu özellikle de estradiol valerate gibi yağda çözünen hormonlar için geçerli.

En yaygın uygulama yöntemleri oral ve dilaltı yöntemlerdir. Oral yöntem karaciğere biraz daha yüklense de, en kolay yöntem olarak kabul edilir ve çoğu trans kadının seçtiği yöntemdir. Birçok kişi oral yolla alınan östrojeni bir anti-androjen (yani testosteron engelleyici) ile kombine eder, az sayıda kişi ise bunların yanında projesteron da alır. Kesin olmayan bilgilere göre östrojen dilaltı da alınabiliyor. Buna göre, dilin altında birçok damar olduğu için hormon dilaltında bekletildiğinde direkt kana karışıyor ve karaciğerdeki ilk aşama atlanılıyor (dolayısıyla karaciğere daha az yükleniliyor). Bu teori henüz herhangi bir bilimsel araştırma tarafından onaylanmış değil.

Krem uygulaması oral ve dilaltı uygulamalarına göre yeni olmakla birlikte birçok trans erkeğin tercih ettiği yöntem. Trans kadınlarda ise göreceli olarak az tercih ediliyor. Olumsuz yanları bol miktarda krem ve bunların emilimi için zaman gerektirmesi ve kremın kyafete bulaşabilme durumu.

==Hangi hormonlar/ilaçlar mevcut? ==
Piyasada seçiminize sunulmuzİnanılmaz fazla sayıda hormon/ilaç bulunuyor. Fakat bunların arasında sadece az sayıda olanı çeşitli sebeplerden “en iyi” olarak kabul edilmiş durumda. Mevcut hormonlardan bazıları şöyle:

==Östrojen ==
Birçok çeşit östrojen mevcut, doğala özdeş, sentetik ve hayvandan elde edilmiş gibi. Aşağıda daha sık kullanılanlardan bazılarını görebilirsiniz.

===Estradiol Hemihidrat ===
Marka adı Estrofem. Dilaltı yoluyla alınan 1 mg ve 2 mg tabletler olarak mevcuttur. Estrofem etkili ve uygulaması basit ve ağrısızdır. Tadı herkesçe sevilmiyor ama tahammül edilebilir. Dilin altında emiliminin bitmesi için 2 ila 5 dakika gerekiyor.

===Estradiol vavlerate===
Marlka adı Progynova, Progynova Depot. Progynova oral yolla (yutularak) alınan 1 mg ve 2 mg tabletler olarak mevcut. Progynova Depot ise intramusküler olarak enjekte edilen 1 ml ampuller halinde. Progynova Avrupalı birçok trans kadının hormon rejiminin standardı ve sık yazılan bır ilaç. 1 mg tabletler sarı, 2 mg tabletler mavi. Ampüller ise kullanmak için kırmak ya da delmek gereken, tamamen kapalı cam saklayıcılar. Cam parçacıkları enjekte etmemek için şırınganın ucuna filtre takılması tavsiye edilir.

===Birleştirilmiş Eşlenik Östrojenler ===
Marka adı Premarin. Yan etkilerden ötürü trans kadının hormon rejiminde kullanımından genelde kaçınılır! Premarin dişi hamile atın idrarından elde edilmektedir ve vegan değildir.

===Etinilestradiol===
Trans kadın hormon rejiminde genellikle kullanımından kaçınılır! Etinilestradiolün, kanın pıhtılaşarak damarı tıkaması olan venöz tromboz riskini 20 kat arttırdığı bazı araştırmalarda saptanmıştır.

==Anti-androjenler (Testosteron Engelleyiciler) ==
Anti-androjen kullanımı bir trans kadının hormon rejimi için çok önemlidir. Testosteron seviyesini indirmeye yarar.

===Spironolakton (Aldactone)===
Marka adı Aldactone. 25 mg ve 100 mg tabletler halinde mevcuttur. Oral yolla alınmaktadır, sadece bir içecek ya da neyle isterseniz yutabilirsiniz. Karaciğere zarar vermez ve genel olarak az yan etkisi vardır. Bununla birlikte, spironolakton kanınızdaki potasyum miktarını arttırıcı özelliğe sahiptir. Eğer potasyum seviyenize dikkat etmezseniz hiperkalemia yani vücudunuzda fazla potasyum bulunmasından muzdarip olabilirsiniz. Bir diğer yan etkisi kabızlıktır, ayrıca antidepresanların etkilerini azalttığıyla bilinir.

====''Meyan Kökü ''====
Meyan kökü sıklıkla mide ülserleri, bronşit ve boğaz ağrısına, ayrıca virüslerin (hepatit gibi) yol açtığı enfeksiyonlara karşı besin takviyesi olarak kullanılır. Kan basıncını arttırdığı, vücudun su ve tuz tutmasına sebep olduğu ve potasyum seviyesini düşürdüğü bilinir. [3] [4] Meyan kökü kesinlikle kendi başına bir anti-androjen değildir. Bununla birlikte spirinolakton (aldakton) ile ilişkilendirilmiş yan etkileri gidermekte son derece etkilidir. [5] Maalesef bir trans kadın için bu amaç için hangi dozajda alınması gerektiği yeterince araştırılmamıştır. Tek ve anektodal bir araştırmada, 75 kilo olan bir trans kadının 100 mg spirinolaktonla birlikte aldığı 450 mg meyan kökü, yan etkileri hayli azaltmıştır. Meyan kökünün getirdiği riskler konusunda da yeterli araştırma yoktur. Pseudohiperaldosteronizm bilinen bir risktir, aşırı dozda meyan kökü alındığında olur ve hipertansiyon ve hipokalemiaya (vücutta potasyum miktarının fazla düşmesi) sebep olur. [6]

===Siproteron asetat (Androcur)===
Marka adı Androcur. 50 ve 100 mg tabletler halinde mevcuttur. Oral yolla alınır, tercihen yemekle. Androcur çok güçlü bir anti-androjendir ve Avrupalı birçok trans kadının hormon rejiminde standart olarak kullanılır. Androcur karaciğere zararlı olarak görülmektedir. Dozajı spironolaktonunkinden düşüktür, trans kadınlarda sık kullanılan dozaj günde 50 mgdır. 100 mg yüksek ve az karşılaşılan bir dozdur. Androcur alınırken karaciğer fonksiyonlarının takip edilmesi gerekir zira düşük dozlar bile birtakım karaciğer problemleriyle ilişkilendirilmiştir (hepatit ve karaciğerin az çalışması gibi). Bunların semptomları sıklıkla düzenli kullanımdan birkaç ay sonra ortaya çıkabilir. Özellikle karaciğer zehirlenmesiyle ilgili semptomlar (bütün vucutta kaşınma veya cilt renginin sararması) son derece ciddiye alınmalıdır! Androcurun AB dışında ticaret izni yoktur, bu yüzden kendi başına hormona başlayacak kişilerce temin edilmesi daha zordur (Türkiye için geçerli değil). Bu herhalde iyi bir şey çünkü androcurun doktor kontrolünde olmadan gözetlemesiz kullanımı spironolaktondan çok daha risklidir.

==Projesteron==
Projesteron bir diğer kadın seks hormonudur. Mevcut projesteronlarla ilgili çelişen araştırmalar ve iddialar var. Bazısı meme büyümesine yardımcı olacağından bahsederken, bir araştırma böyle bir etkisi olmadığına, aksine birtakım yan etkilerinin olabileceğine işaret ediyor. Bazılarının gözlemine göre projesteron depresyonu azaltıp libidoyu (cinsel isteği) yükseltirken, başkaları da tersı olarak menopoz benzeri etkiler ortaya çıkardığını ileri sürüyor. Genel kanı olarak şöyle denebilir, projesteron trans kadının hormon rejimi için zaruri bir öğe olmamakla birlikte denenip iyi sonuçlar elde edilirse yararlı pozitif bir etken olabilir.

Mikronize projesteron

İlaç adı Microgest veya Prometrium. 100 mg ve 200 mg kapsüller halinde mevcut. Temel olarak mikronize edilmiş (küçültülmüş) projesteronun yerfıstığı yağına yerleştirilmiş hali. Vücut projesteronu doğal halinde metabolize edemediği kullanamadığı için boyutunun küçültülüp yağlı bir bileşenle birleştirilerek düzgün emiliminin sağlanması amaçlanmış.

Medroksiprojesteron asetat

İlaç adı Provera. AB’de en kolay bulununan sentetik projesteron. Oral yolla alınan 2.5 mg, 5 mg ve 10 mg tabletler halinde mevcut. Genelde kullanılan dozaj günde 2.5 veya 5 mg. Bu ilaç Avrupa’daki trans kadınların hormon rejimleri için en çok reçete edilen projesteron. Genellikle bio-identical yani doğala özdeş (yani vücudun ürettiği ile aynı forma sahip) projesteron buna tercih edilmeli çünkü medroksiprojesteron asetatın bazen androjenik yani maskülenleştirici (erkeksileştirici) etkiye sebep olabileceği biliniyor.
{{LGBT}}
{{LGBT}}
{{Cinsel kimlik}}
{{Cinsel kimlik}}

Sayfanın 10.21, 26 Kasım 2013 tarihindeki hâli

Transgender (Şablon:UFA), doğumda kendisine atanan cinsiyete uymayan, kendisinin başka bir cinsiyete sahip olduğunu hisseden kimse. Transgender kimseler, doğumda kendilerine atanmış cinsiyetin uygun olmadığı hissini paylaşırlar fakat diğer bakımlardan farklı olabilirler. Türkçede transgender teriminin açık bir karşılığı yoktur ve bunun yerine birçok kişi travesti ve transseksüel kelimelerini kullanmaktadır.[1] Türkiye'deki LGBT hareketi son yıllarda bu kelime için trans sözcüğünü benimsemektedir.[2][3][4][5]

Transgender, herhangi bir kimsenin "cinsiyet kimliği"nin (kendini erkek, kadın, veya aseksüel olduğunu özdeşleştirmesi) "atanan cinsiyeti"ne (fiziksel/genetik cinsiyetine göre diğer insanlar tarafından erkek veya kadın olarak özdeşleştirilme) uymamasıdır. Transgender herhangi bir cinsel yönelim değildir; transgender kişiler kendilerini heteroseksüel, eşcinsel, biseksüel, panseksüel, poliseksüel veya aseksüel olarak tanımlayabilir.

Dünyanın çoğu yerinde transgender bireyler heteroseksist veya transfobik genel toplumsal tutumlardan dolayı sosyal veya hukukî sorunlarla karşılaşabilmektedir. Bir ankete göre ABD'li transgenderların %41'i intihara teşebbüs etmiştir; %26'sı trans oldukları için işlerini kaybetmişlerdir.[6]

Kaynakça

Şablon:Portal

  1. ^ Human Rights Watch (2008). Kurtuluşumuz İçin Bize Bir Yasa Gerek. ss. s. 9. ISBN 1-56432-317-X. 
  2. ^ "Trans Kadınların Sorunları Artık Daha Görünür!". Lambdaistanbul. Erişim tarihi: 19 Aralık 2011. 
  3. ^ "Trans Erkek Söyleşileri". Pembe Hayat. Erişim tarihi: 19 Aralık 2011. 
  4. ^ "Antalya'daki Saldırıda Asıl Hedef TRANS KİMLİĞİDİR!". Siyah Pembe Üçgen. 11 Temmuz 2011. Erişim tarihi: 19 Aralık 2011. 
  5. ^ "Antalya'daki Saldırıda Asıl Hedef TRANS KİMLİĞİDİR!". luBUnya Boğaziçi Üniversitesi LGBTT Topluluğu. 28 Kasım 2011. Erişim tarihi: 19 Aralık 2011. 
  6. ^ Green, Jessica (4 Şubat 2011). "US transgender survey finds 'discrimination and ridicule at every turn'" (İngilizce). Pink News. Erişim tarihi: 5 Şubat 2011. 

Dış bağlantılar

Transgender bireyler için hormon replasman tedavisi

Lütfen burada yazılanları doğruluğu kesin bilgi olarak değil, bir rehber olarak kabul edin. Bu wikideki bilgileri kendi araştırmalarınıza temel olarak ya da yardımcı olarak kullanın, kesin tıbbi bilgi olarak ya da otorite olarak görmeyin. Bu wiki bir doktor tarafından hazırlanmamıştır. Lütfen dikkatli olun ve her şeyi kendi kendinize araştırmayı ve bir (hatta tercihen iki!) tıp uzmanuna danışmayı unutmayın. Bu makale şu anda daha çok erkekten kadına dönüşümle ilgili bilgi içermektedir. Eğer kadından erkeğe geçiş ile ilgili sağlam, yararlı bilgiye sahipseniz destek olmaktan çekinmeyin!

Hormonlar nelerdir?

Özünde hormonlar vücudumuzdaki hücreler tarafından salgılanan kimyasal ileticilerdir. Diğer hücreleri ve vücut kısımlarını etkiler ve hücreden hücreye sinyal taşınması için kullanılırlar. Genel olarak, iki çeşit hormon vardır: endokrin hormonlar onları üreten hücreler tarafından kana bırakılırlar, ekzokrin hormonlar ise bir kanala bırakılıp daha sonra nereye gitmeleri gerekiyorsa oraya taşınırlar. Hormonlar büyümeden ruh haline, zihinden hücre ölümüne, bağışıklık sisteminden metabolizmaya, duygulara, kemik yoğunluğuna hatta cinsel isteğe yani libidoya her şeyi etkilerler.

Dönüşüm sürecinden geçen bir kişi için buradaki daha önemli konu “seks steroidleri” ya da “gonadal (yumurtalıksal) steroidler” olarak da bilinen seks hormonlarıdır. Bu hormonlar kişinin doğal olarak ürettiği hormonlardır. Aslınde genelde hem kadın hem erkek vücudu bu hormonların hepsinden bir oranda üretse de, bu oran biyolojik cinsiyet, yaş, adet döngüsü ve başka etmenlere göre büyük farklılıklar gösterir.

Biyolojik erkekler doğal olarak yüksek oranda testosteron salgılarken, biyolojik kadınlar doğal olarak yüksek oranda östrojen olarak da bilinen estradiol salgılarlar. Biyolojik kadınlar ayrıca değişen miktarlarda projesteron da salgılarlar, projesteron salgısı adet, hamilelik ve birtakım faktörlere bağlı olarak değişir. Ancak daha önce yazıldığı gibi, bütün insanlar az da olsa yukarıdaki bütün hormonları (ve başkalarını) salgılarlar.

Hormon replasman tedavisinde genel amaç bir takım seks hormonlarının salgılanmasını durdurmak ya da etkisizleştirmek ve onları istenen cinsiyetin hormonlarıyla değiştirmektir. Eğer trans kadınsanız, alacağınız hormonlar östrojen, bir anti-androjen ve projesterondur. Eğer trans erkekseniz alacağınız hormon testosterondur (bir anti-östrojenle kombine edilmesi mümkündür)

Şu anlaşılmalıdır ki hormonlar, belirli bir amaç için reçete edilen tıbbi ilaçlardır. Sadece daha androjenik bir figüre ulaşmak istiyorsanız, seçmek istediğiniz rota bu değil. Hormonların etkileri insan ayırdetmez ve seçilebilir değildir, ayrıca genellikle geri dönüşümsüzdür. Ayrıca hormon kullanımı beraberinde önemli riskler taşır. Eğer hormon almaya karar verdiyseniz, bu yolda aşırı titizlik, dikkat ve ihtiyatla hareket edin!

Hormonlar nasil kullanilir?

Hormon alımının birkaç farklı yolu vardır. Bunlar: Oral - Basitçe sadece yutmak denebilir Dilaltı - Hap veya tableti çözünene kadar dil altında tutmak bekletmek Enjeksiyon - Hipodermik bir iğneyle hormonları direkt olarak kana enjekte etmek. Bu genelde intramüsküler (IM) enjeksiyon veya subkütan enjeksiyon yoluyla yapılır. Kremler - Hormon içeren krem cilde sürülür Bantlar - Hormon içeren bant deriye yapıştırılır

Birçok uzman farklı görüşlere sahip olsa da, genel olarak en etkili yolun oral olduğu kabul edilir. İntramusküler enjeksiyon gibi hormonu direkt kana karıştırmasa da çok daha tutarlıdır. Enjeksiyonlarda alınan hormonların seviyeleri zaman içinde azalır ve bu mental ve fiziksel çeşitli yan etkilere sebep olabilir. İntramusküler enjeksiyonlar genelde iki haftada bir yapılır. Bu iki haftalık sürecin sonuna gelindiğinde, birçok kan testine göre, hormonlarınız özünde eski haline dönüyor. İstediğiniz bir şey değil bu tabii! Oral yolda yani ilacı yutarak almada ise dozaj her gün ve daha tutarlı miktarlarda alınıyor. Bu özellikle de estradiol valerate gibi yağda çözünen hormonlar için geçerli.

En yaygın uygulama yöntemleri oral ve dilaltı yöntemlerdir. Oral yöntem karaciğere biraz daha yüklense de, en kolay yöntem olarak kabul edilir ve çoğu trans kadının seçtiği yöntemdir. Birçok kişi oral yolla alınan östrojeni bir anti-androjen (yani testosteron engelleyici) ile kombine eder, az sayıda kişi ise bunların yanında projesteron da alır. Kesin olmayan bilgilere göre östrojen dilaltı da alınabiliyor. Buna göre, dilin altında birçok damar olduğu için hormon dilaltında bekletildiğinde direkt kana karışıyor ve karaciğerdeki ilk aşama atlanılıyor (dolayısıyla karaciğere daha az yükleniliyor). Bu teori henüz herhangi bir bilimsel araştırma tarafından onaylanmış değil.

Krem uygulaması oral ve dilaltı uygulamalarına göre yeni olmakla birlikte birçok trans erkeğin tercih ettiği yöntem. Trans kadınlarda ise göreceli olarak az tercih ediliyor. Olumsuz yanları bol miktarda krem ve bunların emilimi için zaman gerektirmesi ve kremın kyafete bulaşabilme durumu.

Hangi hormonlar/ilaçlar mevcut?

Piyasada seçiminize sunulmuzİnanılmaz fazla sayıda hormon/ilaç bulunuyor. Fakat bunların arasında sadece az sayıda olanı çeşitli sebeplerden “en iyi” olarak kabul edilmiş durumda. Mevcut hormonlardan bazıları şöyle:

Östrojen

Birçok çeşit östrojen mevcut, doğala özdeş, sentetik ve hayvandan elde edilmiş gibi. Aşağıda daha sık kullanılanlardan bazılarını görebilirsiniz.

Estradiol Hemihidrat

Marka adı Estrofem. Dilaltı yoluyla alınan 1 mg ve 2 mg tabletler olarak mevcuttur. Estrofem etkili ve uygulaması basit ve ağrısızdır. Tadı herkesçe sevilmiyor ama tahammül edilebilir. Dilin altında emiliminin bitmesi için 2 ila 5 dakika gerekiyor.

Estradiol vavlerate

Marlka adı Progynova, Progynova Depot. Progynova oral yolla (yutularak) alınan 1 mg ve 2 mg tabletler olarak mevcut. Progynova Depot ise intramusküler olarak enjekte edilen 1 ml ampuller halinde. Progynova Avrupalı birçok trans kadının hormon rejiminin standardı ve sık yazılan bır ilaç. 1 mg tabletler sarı, 2 mg tabletler mavi. Ampüller ise kullanmak için kırmak ya da delmek gereken, tamamen kapalı cam saklayıcılar. Cam parçacıkları enjekte etmemek için şırınganın ucuna filtre takılması tavsiye edilir.

Birleştirilmiş Eşlenik Östrojenler

Marka adı Premarin. Yan etkilerden ötürü trans kadının hormon rejiminde kullanımından genelde kaçınılır! Premarin dişi hamile atın idrarından elde edilmektedir ve vegan değildir.

Etinilestradiol

Trans kadın hormon rejiminde genellikle kullanımından kaçınılır! Etinilestradiolün, kanın pıhtılaşarak damarı tıkaması olan venöz tromboz riskini 20 kat arttırdığı bazı araştırmalarda saptanmıştır.

Anti-androjenler (Testosteron Engelleyiciler)

Anti-androjen kullanımı bir trans kadının hormon rejimi için çok önemlidir. Testosteron seviyesini indirmeye yarar.

Spironolakton (Aldactone)

Marka adı Aldactone. 25 mg ve 100 mg tabletler halinde mevcuttur. Oral yolla alınmaktadır, sadece bir içecek ya da neyle isterseniz yutabilirsiniz. Karaciğere zarar vermez ve genel olarak az yan etkisi vardır. Bununla birlikte, spironolakton kanınızdaki potasyum miktarını arttırıcı özelliğe sahiptir. Eğer potasyum seviyenize dikkat etmezseniz hiperkalemia yani vücudunuzda fazla potasyum bulunmasından muzdarip olabilirsiniz. Bir diğer yan etkisi kabızlıktır, ayrıca antidepresanların etkilerini azalttığıyla bilinir.

Meyan Kökü

Meyan kökü sıklıkla mide ülserleri, bronşit ve boğaz ağrısına, ayrıca virüslerin (hepatit gibi) yol açtığı enfeksiyonlara karşı besin takviyesi olarak kullanılır. Kan basıncını arttırdığı, vücudun su ve tuz tutmasına sebep olduğu ve potasyum seviyesini düşürdüğü bilinir. [3] [4] Meyan kökü kesinlikle kendi başına bir anti-androjen değildir. Bununla birlikte spirinolakton (aldakton) ile ilişkilendirilmiş yan etkileri gidermekte son derece etkilidir. [5] Maalesef bir trans kadın için bu amaç için hangi dozajda alınması gerektiği yeterince araştırılmamıştır. Tek ve anektodal bir araştırmada, 75 kilo olan bir trans kadının 100 mg spirinolaktonla birlikte aldığı 450 mg meyan kökü, yan etkileri hayli azaltmıştır. Meyan kökünün getirdiği riskler konusunda da yeterli araştırma yoktur. Pseudohiperaldosteronizm bilinen bir risktir, aşırı dozda meyan kökü alındığında olur ve hipertansiyon ve hipokalemiaya (vücutta potasyum miktarının fazla düşmesi) sebep olur. [6]

Siproteron asetat (Androcur)

Marka adı Androcur. 50 ve 100 mg tabletler halinde mevcuttur. Oral yolla alınır, tercihen yemekle. Androcur çok güçlü bir anti-androjendir ve Avrupalı birçok trans kadının hormon rejiminde standart olarak kullanılır. Androcur karaciğere zararlı olarak görülmektedir. Dozajı spironolaktonunkinden düşüktür, trans kadınlarda sık kullanılan dozaj günde 50 mgdır. 100 mg yüksek ve az karşılaşılan bir dozdur. Androcur alınırken karaciğer fonksiyonlarının takip edilmesi gerekir zira düşük dozlar bile birtakım karaciğer problemleriyle ilişkilendirilmiştir (hepatit ve karaciğerin az çalışması gibi). Bunların semptomları sıklıkla düzenli kullanımdan birkaç ay sonra ortaya çıkabilir. Özellikle karaciğer zehirlenmesiyle ilgili semptomlar (bütün vucutta kaşınma veya cilt renginin sararması) son derece ciddiye alınmalıdır! Androcurun AB dışında ticaret izni yoktur, bu yüzden kendi başına hormona başlayacak kişilerce temin edilmesi daha zordur (Türkiye için geçerli değil). Bu herhalde iyi bir şey çünkü androcurun doktor kontrolünde olmadan gözetlemesiz kullanımı spironolaktondan çok daha risklidir.

Projesteron

Projesteron bir diğer kadın seks hormonudur. Mevcut projesteronlarla ilgili çelişen araştırmalar ve iddialar var. Bazısı meme büyümesine yardımcı olacağından bahsederken, bir araştırma böyle bir etkisi olmadığına, aksine birtakım yan etkilerinin olabileceğine işaret ediyor. Bazılarının gözlemine göre projesteron depresyonu azaltıp libidoyu (cinsel isteği) yükseltirken, başkaları da tersı olarak menopoz benzeri etkiler ortaya çıkardığını ileri sürüyor. Genel kanı olarak şöyle denebilir, projesteron trans kadının hormon rejimi için zaruri bir öğe olmamakla birlikte denenip iyi sonuçlar elde edilirse yararlı pozitif bir etken olabilir.

Mikronize projesteron

İlaç adı Microgest veya Prometrium. 100 mg ve 200 mg kapsüller halinde mevcut. Temel olarak mikronize edilmiş (küçültülmüş) projesteronun yerfıstığı yağına yerleştirilmiş hali. Vücut projesteronu doğal halinde metabolize edemediği kullanamadığı için boyutunun küçültülüp yağlı bir bileşenle birleştirilerek düzgün emiliminin sağlanması amaçlanmış.

Medroksiprojesteron asetat

İlaç adı Provera. AB’de en kolay bulununan sentetik projesteron. Oral yolla alınan 2.5 mg, 5 mg ve 10 mg tabletler halinde mevcut. Genelde kullanılan dozaj günde 2.5 veya 5 mg. Bu ilaç Avrupa’daki trans kadınların hormon rejimleri için en çok reçete edilen projesteron. Genellikle bio-identical yani doğala özdeş (yani vücudun ürettiği ile aynı forma sahip) projesteron buna tercih edilmeli çünkü medroksiprojesteron asetatın bazen androjenik yani maskülenleştirici (erkeksileştirici) etkiye sebep olabileceği biliniyor.