Tevbe Suresi: Revizyonlar arasındaki fark

Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
EmausBot (mesaj | katkılar)
k r2.7.2+) (Bot: Ekleniyor: ba:Тәүбә сүрәһе
35. satır: 35. satır:
[[ar:سورة التوبة]]
[[ar:سورة التوبة]]
[[az:Tövbə surəsi]]
[[az:Tövbə surəsi]]
[[ba:Тәүбә сүрәһе]]
[[bg:Ат-Тауба]]
[[bg:Ат-Тауба]]
[[bs:Et-Tevba]]
[[bs:Et-Tevba]]

Sayfanın 07.03, 4 Mart 2013 tarihindeki hâli

Şablon:Bilgi Kutusu Sure Tevbe Suresi (Arapça: سورة التوبة) veya Berae Suresi, Kur'an'ın Medine'de indirildiğine inanılan, başında Besmele bulunmayan, 129 ayetlik, 9. suresi. Adını, Allah'ın kendisine samimiyetle inanan ve tövbe edenleri affedeceğini bildirdiği 104. ayetinden almaktadır.

Tevbe Suresi, Mekkeli müşriklere bir uyarı niteliğindedir. Keza ilk ayeti de bu yönde bir uyarıyla başlamaktadır:Allah ve Resûlünden, kendileriyle antlaşma yapmış olduğunuz müşriklere bir ültimatomdur. Surede yaptıkları antlaşmalara bağlı kalmayan putatapanlara "haram aylar"ın bitmesine kadar süre verildiği, süre bitiminde nerede bulunurlarsa yakalanıp öldürülecekleri, antlaşmalara bağlı kalanlara karşı ise antlaşmalara bağlı kalınmasının gerekliliği ifade edilir.

Tevbe Suresi'nin başında besmele bulunmaması hakkında İslam bilimcileri 2 iddia öne sürmüşlerdir. Alinin bir rivayetine dayandırılan iddiaya göre; surenin yaptıkları antlaşmaları bozan müşriklere bir uyarı niteliği taşımasından dolayı başına besmele yazılmamıştır. Besmelede Allah'ın şefkat ve affedici sıfatını vurgulayan iki isim olmasından dolayı müşriklere affın ve şefkatin söz konusu olmamasıdır. İkinci iddiaya göre ise bu sure Enfal Suresi'nin devamı niteliğinde olduğundan ayrı bir sure olarak algılanmamış ve Müslümanlar tarafından besmelesiz olarak yazılagelmiştir.[kaynak belirtilmeli]

İlk beş ayetine kılıç ayetleri ismi verilen Tevbe suresinde baştan sona bir tehdit havası vardır.[1] Bir putperest geleneği olan “Haram aylar” için kullanılan ifadeler ise karmaşıktır; ayetlerde haram aylara uyulması, buna uymayanların azgınlıkta ileri gitmiş olacağı (ayetler 36-37), saldırıların haram ayların sona ermesiyle (ayet-5) başlatılacağı ifade ediliyor. Ancak İslam geleneğinde böyle bir uygulama bulunmamakta, savaş senenin herhangi bir ayında fark gözetilmeksizin yapılmaktadır.[kaynak belirtilmeli]

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ [1] Arif tekin, Sümerlerden İslam’a Kutsal Kitaplar ve Dinler