Mireler: Revizyonlar arasındaki fark

Vikipedi, özgür ansiklopedi
[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
2. satır: 2. satır:
'''Mireler''' ([[Yunanca]] Μοῖραι) (tekil '''Mira''' - Μοῖρα) eski Yunan kültürünün ilk zamanlardaki ilâhlardan da üstün bir güç olan “evren yasaları” ve “[[mukadderat]]” olarak ifade edilirler.
'''Mireler''' ([[Yunanca]] Μοῖραι) (tekil '''Mira''' - Μοῖρα) eski Yunan kültürünün ilk zamanlardaki ilâhlardan da üstün bir güç olan “evren yasaları” ve “[[mukadderat]]” olarak ifade edilirler.


Mirelerden ilahlar bile kaçınamazlar. Mireler [[Kaos]]’tan çıkmış, yani yaratılışla birlikte var olmuştur, ezeli ve ebedidirler. Eski Yunan kozmogonisinde karanlıklardan çıkan Mire gibi ışıklı varlıklar ilah sayılmazlar, soyut güçler olarak kabul edilirler. İlk zamanlardaki, olasılıkla Orfe zamanındaki bu Mire kavramında Mireler İlâhî Yasalar’ın gerekleri ve insanların, kendi özgür iradeleriyle yaptıkları hareketlerin bu yasaların gereklerine göre beliren sonuçları (mukadderat) olarak ifade edilir.
Mirelerden ilahlar bile kaçınamazlar. Mireler [[Kaos]]’tan çıkmış, yani yaratılışla birlikte var olmuştur, ezeli ve ebedidirler. Eski Yunan kozmogonisinde karanlıklardan çıkan Mire gibi ışıklı varlıklar ilah sayılmazlar, soyut güçler olarak kabul edilirler. İlk zamanlardaki, olasılıkla Orfe zamanındaki Mireler kavramında Mireler İlâhî Yasalar’ın gerekleri ve insanların, kendi özgür iradeleriyle yaptıkları hareketlerin bu yasaların gereklerine göre beliren sonuçları (mukadderat) olarak ifade edilir.


Fakat Mirelerin, sonradan [[Homeros]] ve [[Hesiodos]]’un aktardıkları mitolojik öykülerde kişileştirilmiş, ilahe kılığına sokulmuş oldukları görülmektedir. Hesiodos’un öykülerinde insanların mukadderatlarını ve ömürlerini belirleyenler olarak geçer. Mira adı sözcük anlamıyla “pay” ya da “pay veren”dir; ilahlar bile “pay”larını Mirelerden alırlar.
Fakat Mirelerin, sonradan [[Homeros]] ve [[Hesiodos]]’un aktardıkları mitolojik öykülerde kişileştirilmiş, ilahe kılığına sokulmuş oldukları görülmektedir. Hesiodos’un öykülerinde insanların mukadderatlarını ve ömürlerini belirleyenler olarak geçer. Mira adı sözcük anlamıyla “pay” ya da “pay veren”dir; ilahlar bile “pay”larını Mirelerden alırlar.

Sayfanın 11.42, 5 Mart 2007 tarihindeki hâli

Mireler (Yunanca Μοῖραι) (tekil Mira - Μοῖρα) eski Yunan kültürünün ilk zamanlardaki ilâhlardan da üstün bir güç olan “evren yasaları” ve “mukadderat” olarak ifade edilirler.

Mirelerden ilahlar bile kaçınamazlar. Mireler Kaos’tan çıkmış, yani yaratılışla birlikte var olmuştur, ezeli ve ebedidirler. Eski Yunan kozmogonisinde karanlıklardan çıkan Mire gibi ışıklı varlıklar ilah sayılmazlar, soyut güçler olarak kabul edilirler. İlk zamanlardaki, olasılıkla Orfe zamanındaki Mireler kavramında Mireler İlâhî Yasalar’ın gerekleri ve insanların, kendi özgür iradeleriyle yaptıkları hareketlerin bu yasaların gereklerine göre beliren sonuçları (mukadderat) olarak ifade edilir.

Fakat Mirelerin, sonradan Homeros ve Hesiodos’un aktardıkları mitolojik öykülerde kişileştirilmiş, ilahe kılığına sokulmuş oldukları görülmektedir. Hesiodos’un öykülerinde insanların mukadderatlarını ve ömürlerini belirleyenler olarak geçer. Mira adı sözcük anlamıyla “pay” ya da “pay veren”dir; ilahlar bile “pay”larını Mirelerden alırlar. Hesiodos onlardan “yaşama paylarımızı düzenleyenler” olarak bahseder. Homeros’un öykülerinde de, Zeus’un bile Mirelere karşı çıkamayacağı belirtilir. Fakat bu öykülerde Mireler kimi zaman tekil, kimi zaman çoğul olarak belirtilir. Bu öykülere göre her insanın ipliğini iğ ya da çıkrıkla büken Mireler, kişi doğar doğmaz onun ipliğini bükmeye başlarlarmış ki, günün birinde o kişinin ipini kestiklerinde de o kişi ölürmüş. Örneğin İlyada’da savaşırken ölen bir savaşçı için “bitti ömür yumağı o sırada” denilmektedir. Hesiodos’un Mire’lerin üç kızkardeş olduklarını ve adlarını (Lakhesis, Klotho, Atropos) söylemesine karşın, Homeros bunları ad vermez. Homeros’un öykülerine göre Zeus’tan daha güçlü ve üstün olan Mirelere ilahların ilahı Zeus bile karşı çıkamaz, onların kararını Zeus bile değiştiremez. Mirelere mal edilen hiçbir efsane bulunmamaktadır. Kimi zaman üç Mireden biri geçmişle, biri gelecekle, biri de şimdiki zaman ile ilişkilendirilir. Mirelerden Lakhesis’in adı “önceden belirlenmiş olanı elde etme” sözcüğünden gelmektedir. Lakhesis Platon tarafından da belirtildiği gibi, kişinin geçmişte yapmış olduğu hareketlerle ilişkilendirilir.

Bu sembolizmde, Lakhesis kişinin geçmişte yaptığı hareketleri temsil eder ki, bunlar o kişinin ileride karşılaşacaklarının “nedenleri”dir. Bu nedenlerin İlâhî Yasalar’ın gereklerine göre beliren kaçınılmaz hale gelmiş sonuçları ise, adı “kaçınılmaz olan” sözcüğünden türetilmiş “Atropos” (ikinci Mira) ile temsil edilir. Adı “eğirmek” sözcüğünden gelen Klotho (üçüncü Mira) ise kişinin şimdiki zaman diliminde yaptığı hareketleri temsil eder."Kader ağlarını örüyor" deyişinin kaynağı Mirelerdir. Bazı tasvirlerde Lakhesis elinde bir asa ile horoskopu gösterir durumda, Klotho elinde bir kirmenle iplik eğirir biçimde, Atropos ise bir güneş saatiyle tasvir edilir.

Büyük inisiye Platon “Devlet” adlı yapıtında bir başka sembolizmi daha ifade etmek üzere, onlara şöyle değiniyor: “Bütün ruhlar yaşamlarını geçirdikten sonra, yeniden doğmak üzere, aynı sırayla Lakhesis’e yaklaşmışlar. Lakhesis her birine, yeryüzündeki yaşamları boyunca kendilerine yardım edecek, “seçtikleri kader”e [1] göre kendilerini yaşatacak birer peri [2] vermiş. Her peri ilkönce, ruhu Klotho’ya götürüp, onun eli altından ve döndürdüğü kirmenden (eğirme aracı) geçirirmiş; ruh “seçtiği kader”e, böylece, bağlanıyormuş. Bu aşamadan sonra Atropos (-ki bir makasla ipi kesen de odur-) Klotho’nun eğirdiği kaderi ölçülmez duruma sokuyormuş. Sonunda ruh, hiç arkasına dönmeden, Kader’in tahtı önüne gelip duruyor ve sonra öte yanına geçiyormuş.”

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  • Mitoloji Sözlüğü, Azra Erhat
  • İnanç Sözlüğü, Orhan Hançerlioğlu
  • La République, Platon