Tartışma:System of a Down

Sayfa içeriği diğer dillerde desteklenmemektedir.
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Son degisiklik hakkinda[kaynağı değiştir]

Yaptigim (onceden de yaptigim) degisiklik bilinen gerceklere dayanmaktadir. Lutfen vandalism olarak algilayip geri almayiniz. Ktorpil 00:05, 30 Mayıs 2009 (UTC)

-Allah allaaaah.... peki o zaman kaynak gostererek yapacagim tekrar ayni degisikligi. --Ktorpil 06:46, 30 Mayıs 2009 (UTC)

Şarkılar karışmış. Düzeltilmesine. (ben bilmiyorum düzeltmeyi)

Türk Düşmanlığı[kaynağı değiştir]

Grup aynı zamanda Türk düşmanlığıyla da bilinir. http://www.milliyet.com.tr/2006/06/16/son/sonyas08.asp

Türk Düşmanlığı (Tamamen Yalan)[kaynağı değiştir]

Bir kere system of a down’ı dinleyen, şarkılarını anlayan, röportajlarını izleyen, icraatlarını takip eden, siyasi görüşlerini, düşüncelerini bilen, birazcık da kafası çalışan bir insan çok iyi bilir ki bu adamlar hiçbir millete hakaret etmez. system of a down her ne kadar politik bir grup olmadıklarını, her albümdeki üç dört politik içerikli şarkıya karşın albümlerinin geri kalanının uyuşturucu, seks ve abuk subuk konularla ilgili olduğunu söyleseler de onlar sosyal konulara duyarlı, politik bilince sahip insanlar. ırkçılık, ayrımcılık yapmaları, bir insan grubunu sahip oldukları etnik, kültürel vs. kimlik nedeniyle yaftalayıp aşağılamaları müziklerine, tavırlarına, her şeylerine ters. bu kadar çok insanın s.o.a.d. ırkçıymış, konserlerinde “f**k the turks” diyormuş, konser biletine “turks and dogs are not allowed” yazıyormuş gibi saçmalıklara inanmış olması türkiye’de benden başka herkesin system of a down’ı kulağı değilde başka bir tarafıyla dinlediğini düşündürdü bana.

Şu “türkler ve köpekler giremez” hikayesini bir inceleyelim. bu hikayenin farklı versiyonları var: birine göre bu sözü konser biletlerine yazmışlar, bir diğerine göre, konser girişine asmışlar, bir başkası konser sırasında sahneden söylemişler şeklinde, sonuncusu da onlar yapmamış, bir hayranları konser girişine yazmış onlar da bu yazıyı kaldırmamış şeklinde.

Bir kere ilkinin yalan olduğu o kadar bariz ki buna inananların zeka puanı en fazla 60. konsere bir yığın insan geliyor, biletler herkese veriliyor, günlerce insanların elinde, çantasında, dolabında geziyor. bu biletlerden biri bile yok ortalıkta, fotoğrafı bile yok, ki böyle ırkçı bir davranış tek kelimeyle sansasyonel olurdu, haberler de filan mutlaka yer alırdı. bundan yalnızca türkiye’deki haber bültenlerini kastetmiyorum, ünlü bir müzik grubu madagaskarlılara bile küfretse avrupa ve amerika basınında haber olur.

2.ye gelelim: system of a down’ın isteğiyle konser girişine asılmış olsaydı yine olay yaratırdı, konsere gelen gerek türk milliyetçisi, gerek türk düşmanı, gerekse ırkçılık karşıtı bir çok insan bu acayip durumun fotoğrafını çekerdi. konserden sonra uzun süre konuşulurdu, çok tepki yaratırdı, yine mutlaka ya müzik dergilerinde, ya haberlerde ya da gazetelerde buna dair bir haber ya da yazı olurdu. ama ortalıkta ne bir fooğraf var ne de referans olarak gösterilebilinecek bir yazı var.

3.sü de (sahneden söylenmiş olması da) bir acayip. bu kadar sevilen bir grubun konserleri ya resmi olarak ya da hayranları tarafından kaydedilir. böyle bir şey olsaydı fotoğraf ve yazıdan öte kanıt olarak video kaydı olurdu ellerinde. bir de s.o.a.d.’ın her konserinde türklere küfrettiği söylenir, niyeyse bunlardan biri bile kayıt altına alınmamış. youtube’da yığınla konser videoları var ve ben en azından yarısını izlemişimdir. bu videolarda daron’ın kendisine ve tüm gruba küfrettiğini, seyirciye küfrettiğini, isa’yla dalga geçtiğini, seyirciyi gruba küfretmeleri, hareket çekmeleri için gaza getirdiğini görebilirsiniz fakat herhangi bir millete yönelik tek bir küfür yok.

İlk üçünün saçmalığını gördük, gelelelim 4.ye. denilebilir ki “belki bir hayranları a4 kağıdına yazıp yapıştırmıştır kapıya, gören görmüştür sonra birileri kağıdı ordan almıştır. bu süre içinde kimse fotoğrafını çekmeyi akıl edememiştir.” bu biraz daha makul bir tez olur. ama bu da yalan. neden yalan olduğunu anlamak için bu “türkler ve köpekler giremez” mitinin tarihine bir bakalım.

Bu söz ilk olarak manowar için söylenmiştir. manowar’ın konser kapısına ya da biletlerine “turks and dogs are not allowed” yazdığı, bu grubun türk düşmanı olduğu yıllarca anlatılmış, sonunda manowar’ın türkiye’ye konsere gelmesi ve sahnede türk bayrağı açmasıyla bu şehir efsanesi yıkılmıştır. türk milliyetçileri bu efsanenin fos çıkmasına çok bozulmuş olacaklar ki daha sonra pek çok grup hakında da aynı şeyi söylediler. yani illaki türklerden nefret eden biri olsun istiyorlar.


Bu “köpekler ve türkler giremez” söylencesi en son system of a down’a yapışıp kaldı. ne de olsa system of a down ermeni bir gruptu. kendine türk düşmanları yaratmaya çalışan milliyetçi zihniet için bulunmaz nimetti. hatta bu söylenti de milliyetçileri kesmedi çünkü türkiye’de “açık arttırma bir milliyetçilik” vardır. insanlar s.o.a.d’a atfettikleri düşmanlığın dozunu arttırdıkça arttırdılar. hayal gücünün sınırı yok. biri çıktı türklerden nefret ediyorlarmış dedi, öteki geldi konser biletine bilmem ne yazıyorlar dedi, öbürü konserde türklere küfrediyorlar dedi. bu açık arttırmanın sonunda s.o.a.d. kafayı türklerle bozmuş, ırkçı, faşist, canavar bir grup oldu çıktı. peki neden s.o.a.d. dahilpek çok gruba bu tür yakıştırmalar yapılıyor. neden türk metalciler ya da tüm türk milliyetçileri dışarda bizden nefret eden birilerinin olduğuna inanmaya bu kadar hevesli? çünkü milliyetçilik kendini öteki üzerinden tanımlar. dünyadaki herkes türk olsaydı zaten “türk” diye bir kimlik olmazdı. türk olmayan bir “öteki” var olmalı ki türk milliyetçiliği var olsun. milliyetçilik o “öteki”yi ne kadar düşman, ne kadar tehlikeli, ne kadar kendine zıt gösterirse o kadar güçlenir. bu yüzden bizim paranoyak psikopat milliyetçilerimiz dışarıda kendilerinden nefret eden, kendilerini yok etmeye çalışan bir “öteki”ye dair hikayeler uydurmaktan ve bunlara inanmaktan zevk alıyor. rahat olalım dünya türklerin çevresinde dönmüyor, kimsenin bizi yoketmek gibi bir niyeti yok ve tüm halklar birbirlerini seviyor.


Serj Tankian Röportajı

Grubun vokali Serj Tankian ile yapılan bir röportajın bu kısımla ilgili olan bölümünü aktaracağım size:

Geçen aylarda "Holy Mountains" isimli şarkınıza çekilen klip Türkiye'de çok eleştirdi. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz? Bu sizin çektiğiniz bir video muydu, yoksa fanatik bir hayranınızın işi mi?

System of a Down "Holy Mountains" için ne kendi bir video çektirdi, ne de birine çekmesini söyledi. YouTube - Broadcast Yourself. isimli bir web sitesi var. Burada insanlar kendi videolarını ve çektikleri malzemeyi, sanatçılar için yaptıkları çalışmaları sergiliyorlar. Sanırım sözünü ettiğiniz video orada yayınladı. İnsanlar çeşitli sanatçıların müziklerini kullanarak kendi home video'larını yapabiliyorlar. Bizimkiler de buna dahil. Geçenlerde MTV birinin Irak Savaşı için hazırladığı bir video'da bizim şarkılarımızı kullanmak istediğini söyledi. Böyle durumlarda bence niyet çok önemli. Onlara bunu hazırlayan kişinin niyetinin olumlu bir değişim yaratmak ve bunu gerçeklerle desteklemek olduğu sürece benim açımdan sorun olmadığını söyledim. Tabii bunun eser hakları ve yasallık konusundaki ayrıntılarını bilmiyorum. Youtube.com'da "Holy Mountains"ı kullanarak yapılan video'ya gelince, Kemal Atatürk'ün resminin İttihatçı generallerle yan yana olduğunu gördüm ve bunun yanlış olduğunu düşündüm. Atatürk İttihatçılarla aynı safta olmayan biri ve bu durumda benim görüşüme göre böyle bir video'da olması yanlış.


"Holy Mountains"ın hikayesi nedir? Şarkı neyi anlatıyor?

Biz genelde şarkı sözlerimizle ilgili konuşmuyoruz. Herkes kendi yorumunu yapabilir ve buradaki mesajları kendi istediği biçimde içselleştirebilir.


Peki bu konudaki mesajlarınızın her iki kesimdeki fanatik güçleri harekete geçirdiğini ve taraflar arasındaki nefreti güçlendirdiğini düşünmüyor musunuz?

Mümkündür. Sanırım bu konu çözülmedikçe Türkler ve Ermeniler arasında nefret ve ırkçılık devam edecek.


Türk basınında klip ve mesajlarınız çok olumsuz biçimde eleştirildi. Sizin Türk düşmanı grup -olduğunuz yazıldı. Siz Türk düşmanı mısınız?

Biz geçmişte basına yaptığımız açıklamalarda defalarca Türk insanından ve Türk ulusundan nefret etmediğimizi, en ufak olumsuz bir düşünceye sahip olmadığımızı açıkça belirttik. Ermeni ailelerini öldürülmekten kurtarmak için hayatlarını riske atan Türk vatandaşlarının hikayelerini biliyoruz. Türklerin kurtardığı sayısız Ermeni ailesini biliyoruz. Basında bizim aleyhimize, bizi kötüleyen yazılar çıktığında Türkiye'deki dinleyicimizin bizi doğru anlaması ve gerçeği bilmesi için gerekli açıklamaları web sitemize koymuştuk. Açıkça görülüyor ki orada birileri bizi kötü göstermeye çalışıyor. Bunların gerçekle yüzleşmeye korkan kişiler olduklarını düşünüyorum.


Diyelim ki Türkiye her şeyi kabul etti. Ermenilerin hayatı daha mı güzelleşecek, daha mı iyi olacak?

Gerçeklerin açığa çıkması tüm insanların hayatında olumlu bir etki yapar. Türkiye ve Ermenistan arasında ticaret ve gelişmeye dayalı bir ilişki için bir şans ortaya çıkar belki. Kültürel olarak Ermeniler ve Türkler sanıldığından da çok şeyi paylaşıyor. Hepimiz Anadolu'nun ve Kafkasya'nın çocuklarıyız. Bu coğrafya hepimizi kucaklıyor.


Anlayacağınız gibi herhangi bir türk düşmanlığı yoktur.Sadece basın tarafından "Türk Düşmanı" diye yansıtılmıştır.Daha sonra da bu haberlerde de gerekli düzenlemeler yapılmıştır.

http://soadturkiye.blogcu.com/serj-tankian-roportaji/7649558