Kambiyo

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Kambiyo, para ya da para yerine geçen belgelerin değiştirilmesi işlemidir. Para alım ve satımı ile ilgili işlemleri kapsar. Kambiyo senedi ise, kıymetli evrakın tüm özelliklerini taşıyan ve kıymetli evrak için yukarıda yapılan açıklamaların tümünü içeren ve uygulamada en yaygın olarak kullanılan kıymetli evrak çeşididir. Kanunen emre yazılı olarak düzenlenen, içerdikleri hak bakımından mutlaka bir para alacağını konu edinen, ekonomik alanda çok işlem ve etki gören önemlerine binaen Türk Ticaret Kanunu’nda özel olarak düzenlenmiştir. Bunun yanında Kambiyo İktisat literatüründe "döviz", "efektif" anlamlarında da kullanılmaktadır.

Tarihçe[değiştir | kaynağı değiştir]

Ülkeler arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesi için, kambiyo hukukunun birleştirilmesi gerekmiştir. Bu amaçla, 7 Haziran 1930'da İsviçre Cenevre'de üç sözleşme kabul edilmiş, bu sözleşmeler 1 Ocak 1934'te yürürlüğe girmiştir. Türkiye de 1957 yılında, Ticaret Kanunu sayesinde bu sözleşmelere taraf olmuştur. Türk Ticaret Kanunu'nda "kambiyo senetleri" terimi altında poliçe, emre muharrer senet ya da bono ve çek örnek olarak verilmektedir. Türkçe jargonda "ticari senet" olarak da geçebilmektedir.

Kambiyo senedi çeşitleri[değiştir | kaynağı değiştir]

Türk Ticaret Kanunu aşağıdaki senetleri kambiyo senedi olarak düzenlemiştir:

  • Poliçe
  • Bono (Kanunda bazen emre muharrer senet olarak da geçer.)
  • Çek

Çek[değiştir | kaynağı değiştir]

TTK. m. 730, çekle ilgili olarak poliçeye atıfta bulunmuş olup, diğer özel durumlar için ise özel hükümler içermektedir. Çekle ilgili çek kanunu da mevcuttur.

Kambiyo senetlerinin nitelikleri[değiştir | kaynağı değiştir]

  • Senetlerde mahfuz olan hak, senet ile beraber doğar, senetten önce yoktur.
  • Kanunen emre yazılı senetlerdir. Kamu güvenliğini haiz senetlerdir.
  • Şekil şartlarına tâbidirler.
  • Devir, ödeme, üzerlerine imza atanların hak ve yükümlülükleri, hak sahiplerinin haklarını kullanmak için yerine getirmeleri gereken şartlar, söz konusu senetlere bağlı alacakların takibi, zaman aşımı bakımından özel kurallara tâbidirler.
  • Kanuni veya kazai atıfet mehilleri geçerli değildir.